Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 53. Hukuk Dairesi 2022/1143 E. 2023/268 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
53.HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1143
KARAR NO: 2023/268
TÜRK MİLLETİ ADINA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ: 22/04/2021
NUMARASI: 2014/1461 Esas, 2021/502 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali
KARAR TARİHİ: 21/03/2023
Taraflar arasında görülen davanın yerel mahkemece yapılan yargılaması sonucunda verilen hükme karşı istinaf yoluna başvurulmuş olup, duruşmasız olarak dosya üzerinde yapılan inceleme ve istinaf talepleriyle sınırlı olarak yapılan değerlendirme sonunda;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili, davacının davalıdan 20.05.2013 tarihli 29.500,00 TL miktarlı faturadan kaynaklı olarak alacaklı olduğunu iddia ederek, buna dair İstanbul Anadolu 9.İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden 29.500,00 TL asıl alacak ve 2.044,79 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 31.544,79 TL alacağın tahsili için yapılan takibe borçlu-davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili cevabında, davacıdan aldığı hizmetlerin bedelini ödediğini, davacı tarafın ifasını tamamlamadığı edimin ifasını istediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte, 23.11.2020 tarihli mimar bilirkişi tarafından düzenlenen rapora göre, davacı … tarafından sunulmuş proje ile T.C. Kadıköy Kaymakamlığı İlçe Milli Eğilim Müdürlüğü tarafından dava dosyasına gönderilmiş olan davalı okula ait proje arasında % 90 mertebesinde uyumluluk bulunduğu, yapı toplam inşaat alanının 1.316 olduğu, iç mimarlar odası asgari ücret tarifesine göre okul yapıları için işin yapıldığı yıl ve icra takibinin başlatıldığı yıl olan 2013 yılı asgari tarifesine göre bu nitelikle bir iş için verilen 3 boyutlu görseller dahil 25.510.41 TL + KDV (KDV dahil 30.102,28 TL) asgari ücret tarifesi belirtildiği ve bu tutarların mimarlar odası standartlarınca İçmimarlık Hizmet Bölümü Oranı ( MBO) % 60 olduğunun kabulü ile yapılmasının uygun bulunduğu, buna göre, davacı tarafından hazırlanan projenin davalı şirket tarafından İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, … pafta, … ada, … parsel de kayıtlı okulun inşaatında kullanıldığı, davalının cevap dilekçesinde belirttiği eksik hizmet bulunmadığı, davalıca ödeme yapıldığına dair herhangi bir delil de sunulmadığı, davacının 29.500,00 TL asıl alacak yönünden alacaklı olduğu, taraflar arasında herhangi bir yazılı sözleşme mevcut olmadığından ve borçlu bir ihtar veya ihbarla temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, itiraza konu alacağın likit olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne; davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında vaki itirazının kısmen iptali ile, takibin 29.500,00 TL asıl alacak üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, kabul edilen 29.500,00 TL üzerinden %20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, karar verilmiştir.Davalı vekili istinafında, müvekkili şirketin davacı yandan almış olduğu mal ve hizmetlerin bedelini aradaki anlaşmaya uygun şekilde ödediğini, buna ilişkin ödeme dekontlarının da dava dosyasında mübrez olduğunu, yalnızca bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğunu, yargılama esnasında alınan bilirkişi raporunun denetime elverişsiz ve yetersiz olduğunu, taraflar arasında bahse konu projenin bedelinin belirlendiği bir sözleşme bulunmadığını, hal böyle iken, sırf davacı yanın talep etmiş olduğu miktar, asgari tarife ile uyumlu diye işbu alacağa hak kazanmış olduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığını, taraflar arasındaki anlaşmaya ilişkin projenin bedelinin dosyaya ibraz edilen ödeme dekontlarında görülen miktar kadar olduğunu, aksini gösterir bir sözleşme bulunmamakla birlikte davacı yanın proje bedelinin 29.500,00 TL olduğunu da ispatlayamadığını, dosya içerisinde davacı yanın kendi kendine düzenlemiş olduğu bu faturayı müvekkili şirkete tebliğ ettiğine dair herhangi bir evrak veya e- fatura kaydı bulunmadığını, müvekkili şirkete tebliğ edilmemiş bir faturaya itiraz edilmesinin mümkün olmadığını, ayrıca mimari mührü olmayan bir mimarlık projesinin başka bir proje ile karşılaştırma yolu ile yüzde seksen benziyor, yüzde elli benziyor şeklinde teknik ve bilimsel değerlendirmeden uzak bir şekilde eşleştirilmesinin soyut bir ifade olduğunu ve hukukta hiçbir yeri olmadığını, yargılama esnasında davacı yandan talep edilen evrakların hiçbirinin dosyaya ibraz olunmadığını, taraflar arasında yapıldığı iddia edilen mimari çalışmalara ilişkin sözleşmenin sunulamadığını belirterek, Yerel Mahkeme ilamının lehlerine kaldırılarak yeniden hüküm tesis edilmesini talep etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 470 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Davacı yüklenici, davalı iş sahibidir. Dava, “mimari çalışmalar konusunda sözlü anlaşma” kapsamında düzenlenen fatura alacağının ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı tarafça, davalıdan alınan hizmetlerin bedelinin ödendiği, davaya konu takipte talep edilen bedelin ise ifası tamamlanmamış edime ilişkin olduğundan talep edilemeyeceği savunulmuştur. Dosya kapsamı değerlendirildiğinde, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamakla birlikte, mahkemece alınan 23.11.2020 tarihli mimar bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, davacı tarafından davaya konu takipteki bedele dayanak olarak sunulan kendisi tarafından hazırlanan projenin davalı şirket tarafından yapılan İstanbul İli, Kadıköy İlçesi, … Mahallesi, … Sokak, … pafta, … ada, … parseldeki okulun inşaatında kullanıldığı, söz konusu okula ait proje ile davacının sunduğu proje arasında % 90 mertebesinde uyumluluk bulunduğu, söz konusu raporda İç Mimarlar Odasının işin yapıldığı yıl asgari tarifesine göre KDV dahil bedelinin de 30.102,28 TL olarak belirlendiği, bu tutarın takipte talep edilen 29.500,00 TL’den daha yüksek olduğu hususları göz önünde bulundurulduğunda, Mahkemece, davaya konu takibe dayanak olan işin (projenin) yapıldığına ve bunun karşılığında davacının 29.500,00 TL iş bedeline hak kazandığına dair değerlendirmenin yerinde olduğu, Ancak, her ne kadar gerekçeli kararda “davalıca ödeme yapıldığına dair herhangi bir delil de sunulmadığı” şeklinde bir ifadeye yer verilmiş ise de, davalı tarafça davacıya ödeme yapıldığı savunmasına ilişkin olarak 27.06.2016 tarihli dilekçe ekinde 3 adet ödeme belgesi sunulmuş olduğu, Mahkemece bu belgelere dair her hangi bir değerlendirme yapılmadığı, kararın bu yönden usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmıştır.Mahkemece, yargılama sırasında Uyap sistemi üzerinden örneği dosya arasına getirilen, davalı tarafça dayanılan ödeme belgelerinden birisi olan 7.500,00 TL’lik ödemeye ilişkin olarak … tarafından dosyamız davacısı aleyhine açılan Büyükçekmece 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/54 Esas – 2015/526 Karar sayılı dosya akıbeti de araştırılarak, davalı tarafça sunulan ödeme belgelerinin davaya konu iş kapsamında yapılan ödemeler olarak kabul edilip edilemeyeceğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulü ile usul ve yasaya uygun bulunmayan yerel mahkeme kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince kaldırılarak yukarıda açıklanan şekilde inceleme ve araştırma yapıldıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi için dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/04/2021 tarih, 2014/1461 Esas, 2021/502 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın Dairemiz kararına uygun şekilde inceleme yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere yerel mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 4-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının istek halinde kendisine İADESİNE,5-Davalı tarafça yapılan istinaf yargılama giderinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda DİKKATE ALINMASINA,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekâlet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,Dair, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince KESİN olmak üzere 21/03/2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.