Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
49. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR
DOSYA NO: 2020/918
KARAR NO: 2021/190
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 04/04/2018
NUMARASI: 2011/434 Esas, 2018/302 Karar
DAVANIN KONUSU: Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan Menfi Tespit- İstirdat
İSTİNAF TARİHİ: 27/09/2018
KARAR TARİHİ: 09/02/2021
Dairemizde bulunan istinaf başvurusunun yapılan açık incelemesi sonunda,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ DÜŞÜNÜLDÜ; İstinaf isteminde usul işlemlerinin tamam olduğundan, ilk derece mahkemesinin dosyasındaki bütün belgeler ve dosya hakkındaki dairemiz üyesince düzenlenen rapor incelendi, istinaf başvuru dilekçesinin ve davanın esası istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılan ön inceleme ve asıl incelemede dosyada dairemizce karar verilmesi için eksiklik bulunmadığı anlaşıldı.
İstinaf sebepleri: Davalı, 06.08.2018 tarihinde süresinde sunduğu istinaf başvuru dilekçesinde; taraflar arasında kira sözleşmesi bulunduğunu, bu nedenle Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, dava değerinin 40.000,00 TL olduğunu, davacı tarafın 08.07.2015 tarihli dilekçesiyle talebini istirdada dönüştürdüğünü, 69.843,76 TL’nin istirdadını talep ettiğini, davacının dava değerini artırmasına rağmen eksik harcı yatırmadığını, Mahkemece net bir gerekçe yazılmadığını, Mahkemece hangi aylara ilişkin kira bedelinin talep edildiğinin dahi doğru belirlenmediğini, taşınmazın satış suretiyle malik değiştirdiği belirtilmişse de, kira sözleşmesine konu mecuru hiçbir zaman satmadığını, mecurun halen kendi mülkiyetinde olduğunu, davacı tarafın mecura yerleşmiş ve mecuru kullanmış olduğunun kendi beyanlarıyla sabit olduğunu, mecura yerleşmiş olduğu yazılı belgelerle sabit olan davacının mecurdan ne zaman çıktığını ve anahtarı teslim ettiğini yazılı delille ispatlaması gerektiğini, dosyadaki kök ve ek raporun birbiriyle çeliştiğini, kök raporda kendisinin haklı ve alacaklı bulunduğunu, ek raporda ise kendisinin borçlu bulunduğunun belirtildiğini, davacının dayandığı dekontta sözkonusu bedelin … adlı kişi tarafından … adlı kişiye gönderilmiş olduğu, davacı tarafın depozito bedeli olduğunu iddia ettiği bedelin kendi hesabından çıkmış bir bedel olmadığını, davacı tarafın ticari defter ve belgelerini de ibraz etmekten kaçındığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Yasal dayanak:Hukuk Muhakemeleri Kanunu;190, 191. maddeleri, Türk Medeni Kanunu 6. maddesi, Türk Borçlar Kanunu 299, 313, 314, 315. maddeleri, İcra İflas Kanunu 67,68,72, 269, 269/a. 269/b, 269/c maddeleri, Yargılama konusu olayda: Davanın kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davası olduğu, yargılama devam ederken istirdat davasına dönüştüğü, Davacı tarafın, İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile kira alacağı için aleyhine icra takibi başlatıldığını, borca itiraz ettiğini, İstanbul 8.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2011/45 esas sayılı dosyası ile itirazın kaldırılması davası açıldığını, ilgili mahkemece sunulan belge ve deliller ile sınırlı olması nedeni ile davanın kabulüne karar verildiğini, davalıya kira borcunun bulunmadığını, taraflar arasında 24.07.2009 tarihli sözleşme ile ilgili taşınmazın dış cephe kaplaması işinin yaptığını, işin bitiş tarihinin 01.09.2010 olarak belirlendiğini, bu anlaşmaya göre mecur kullanıma hazır hale geldiğinde davacı tarafından kendisine 4 yıl süre ile kiralanacağı, bu iş bedelinin 35.000,00 TL’lik kısmının peşin olarak, kalan 30.000,000 TL’sinin ise 10 ay vade ile davalının kira alacağından ayda 3,000,00 TL mahsup edilmek sureti ile tahsil edilmesinin gerektiğini, müvekkilinin üstlendiği bu işi süresinde yerine getirdiği, kira sözleşmesi gereğince ilk ay kira bedelini de peşin olarak ödediğini, yurtdışı iş bağlantıları ve taşınma hazırlıklarının zaman alması nedeni ile 2009 yılı ekim ayı başlarında dava konusu yere taşınma işlemlerine başlayacağı sırada ekim dönemi kira bedelini de 02.10.2009 tarihinde 2,000,00 TL olarak yani 5,000,00 TL olan kira bedelinden mahsup ederek banka hesabına yatırdığını, ancak davalı tarafça mecurdan faydalanmasının engellendiği, bu nedenle bu yeri boşalttığı, kira bedelini iş yaparak peşinen ödediği mecura davalının fiili müdahalesi ve engellemesi ile taşınamadığı, dolayısıyla mecurda kiracı olarak bulunamadığı ancak tarafından eser sözleşmesine konu borcun ödenmesinin istendiği ancak ödenmediği, davalı hakkında Şişli … İcra Müdürlüğü’nde icra takibi başlatıldığı süresi içinde borca ve yetkiye itiraz edildiği bu nedenle İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile başlatılan takibe de itiraz edildiği takibin durduğu bu nedenle davalı hakkında bu kez İstanbul 12 ATM’de 2010/653 sayılı itirazın iptali davası açıldığı, davanın derdest olduğu müvekkili tarafından işler bittikten sonra mecurun iskan izninin alınmadığı ileri sürülüp ve piyasaya borçlu olduğu belirtilerek kira sözleşmesini tek taraflı feshedildiğini belirterek İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyası ile takip yapmış olması nedeni ile bu takipten dolayı borçlu olmadığının tespitine, %40 tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ettiği,
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 01.09.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesine istinaden ödenmeyen 05.09.2009, 05.10.2009, 05.11.2009, 05.12.2009, 05.01.2010, 05.02.2010, 05.03.2010, 05.04.2010 tarihleri kira bedeli toplamı 40.000,00 TL asıl alacak ve 3.420,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 43.420,00 TL üzerinden davalı aleyhine icra takibi başlatıldığı, Takibe dayanak 01.09.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin incelenmesinde, kiraya verenin …, kiracının … Ltd Şti olduğu, aylık kira bedelinin 5.000,00 TL olduğu, kira süresinin 4 yıl olduğu, sözleşmenin işyeri kirasına ilişkin olduğu, Taraflar arasında imzalanan 24.07.2009 tarihli sözleşmede, dış cephe kaplaması işi ile ilgili tarafların 65.000,00 TL karşılığında anlaştıkları, bina sahibinin 35.000,00 TL peşin 30.000,00 TL 10 ay vade ile ödeyecek olduğunun kararlaştırıldığı, Taraflar arasında davamıza konu icra dosyasına ilişkin ayrıca itirazın kaldırılması yönünde de talepte bulunulduğu, buna ilişkin İstanbul 8. İcra Hukuk Mahkemesinin 2011/45 Esas, 2011/953 Karar sayılı dosyasında, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına davalının itirazının kaldırılmasının talep edildiği, itirazın İİK 269/b-c maddeleri gereği yazılı belgelerle kanıtlanmadığından bahisle davanın kabulüne, itirazın kaldırılmasına karar verildiği, bu kararın Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 04/07/2012 tarih 2012/7771 Esas 2012/1052 karar sayılı kararı ile bozulduğu, bozma üzerine 2012/713 Esas numarası alan dosyada 18/12/2012 tarihinde davanın kısmen kabulüne, takibin 38.000,00 TL asıl alacak tutarı ile bu tutarın 3095 Sayılı Yasa uyarınca dönemsel olarak %19 ila %16 arasında faiz oranı uygulanarak İcra Müdürlüğünce hesaplanacak faiz tutarı üzerinden devamına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının da davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 2.000,00 TL asıl alacak tutarının %20’si oranında kötü niyet tazminatının da davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine karar verildiği, bu kararın Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 2013/4244 Esas, 2013/6322 Karar sayılı ilamıyla onandığı, Yine taraflar arasında yargılama yapılarak karar verilen başka bir davada da, davalı … Ltd.Şti tarafından davacı … aleyhine 24.07.2009 tarihli eser sözleşmesi gereği alacağının tahsili için başlatılan İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına itirazının iptalinin talep edildiği, İstanbul 38. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/217 Esas, 2012/226 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulü ile itirazın 23.570,00 TL üzerinden iptaline karar verildiği, kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, Sunulan tüm deliller ve ödemeler denetlenerek rapor hazırlaması için dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, mali müşavir bilirkişinin kök raporunu dosyaya sunduğu, yargılama devam ederken davacının 24.03.2015 tarihli dilekçesi ile icra dosyasına ödeme yapması nedeniyle davasını istirdat davasına dönüştürdüğü, dosyanın ek rapor tanzimi için yeniden bilirkişiye tevdi edildiği, 25.07.2016 tarihli ek raporunda, istirdatı gereken tutarın 46.093,76 TL olduğunun bildirildiği, Mahkemece, davacının davalıya İstanbul … İcra Müdürülüğünün … Esas sayılı takip dosyası nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, icraya ödenmiş olan ve istirdatı gereken 46.093,76 TL’nin 24/06/2014 tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline, diğer tazminat istemlerinin koşulları bulunmadığından reddine karar verildiği, Taraflar arasında iş bu davaya konu kira sözleşmesi dışında 24.07.2009 tarihli eser sözleşmesi imzalanmış olduğu, 01.09.2009 tarihli kira sözleşmesi ve eser sözleşmesi hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, eser sözleşmesindeki alacak yönünden ayrı icra takibi yapıldığı ve yukarıda belirtilen İstanbul 38. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/217 Esas, 2012/226 Karar sayılı dosyasında verilen karar ile ihtilafın çözümlendiği, iş bu dosyamızdaki ihtilafın ise kira alacağına ilişkin takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine yönelik olduğu, Davacının, davalıya ait taşınmazın dış cephe kaplaması için yaptığı iş karşılığında davalı tarafça kendisine ödenecek bedelin kira alacağından 3.000,00’er TL mahsup edileceği hususunda anlaştıkları ve kira borcunun tamamının ödendiğini iddia ettiği, ancak taraflar arasındaki eser sözleşmesinde ve kira sözleşmesinde ödemelerin bu şekilde yapılacağına ilişkin bir açıklama bulunmadığı, bu iddianın başka bir yazılı delille de kanıtlanmadığı, Davacının, davalı kiraya verenin mecura taşınmasına engel olduğunu, bu nedenle taşınmaza hiç taşınmadığını iddia ettiği, ancak bu iddiasını da ispatlayamadığı, bizzat davacı tarafından davalıya gönderilen noter ihtarnamesinde, davacının “mecura taşındığını, iskan izni alınmamış olması ileri sürülerek mecurdan çıkarıldığını” belirttiği, Davacı, mecuru kullanmadığını, taşınmadığını belirtmiş ise de dosya kapsamından kiracının mecura taşındığı ve bir süre taşınmazı kullandığının anlaşıldığı, kiracının mecuru kiraya verene teslim ettiği anahtar teslim tarihine ilişkin tarafların imzaladığı yazılı belge bulunmadığı, ancak davalı tarafın 20.10.2009 tarihinde davacı hesabına depozito bedeli açıklaması ile 10.000,00 TL gönderdiği ve bu durumda depozitanın iade edildiği bu tarihin tahliye tarihi olarak kabul edilmesi gerektiği, Davanın istirdat davasına dönüştüğü ve 40.000,00 TL üzerinden harç yatırıldığı halde Mahkemece talepten fazlasına hükmedildiği,Davacı kiracının anahtar teslimi suretiyle mecuru tahliye ettiğini ispatlayamadığı, bu nedenle tahliye tarihinin depozitonun iade edildiği 20.10.2009 tarihi olarak kabulü ile 1 ay 20 günlük kira bedeli olan 8.330,00 TL’den sorumlu olacağı, 8.330,00 TL kira borcundan 02.10.2009 tarihinde ödenen 2.000,00 TL mahsup edildikten sonra kalan kira borcunun 6.330,00 TL olduğu, İstanbul 38. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/217 Esas 2012/226 karar sayılı ilamı ile tespit edilen davacı alacağı olan 23.750,00 TL olduğu, 6.330,00 TL+23.750,00 TL=30.080,00 TLolduğu, bu miktarın davacı tarafça icra dairesine yatırılan tutardan mahsubu sonucunda 69.843,76-30.080,00=39.763,76 TL alacak yönünden davanın kabulü gerektiği anlaşılmıştır. Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay, hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabi tutarak tespit edilen yargılama hatalarını bizzat düzeltmek amacıyla yapılan inceleme sonunda; duruşma yapılmasına gerek olmadığı, İstirdat davasının 39.763,76 TL üzerinden kabul edilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde verilen karar yerinde olmadığından bu miktar yönünden istinaf sebebi yerinde olduğundan HMK. 353/1-b/2 maddesi gereğince davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Yukarıda açıklanan nedenlerle, A)Davalının istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, Davanın kısmen kabulü ile davacının davalıya İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası nedeniyle 39.763,76 TL asıl alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine, İstirdatı gereken 39.763,76 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Fazlaya dair talebin reddine, Alınması gerekli 2.716,26 TL karar ilam harcından peşin alınan 594,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.122,26 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, bu hususta ilk derece mahkemesince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına, davacı tarafça peşin yatırılan 594,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen değer üzerinden hesaplanan 5964,56-TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen değer üzerinden hesaplanan 236,24 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, Yargılama gideri olan 1.350,30 TL’nin kabul ve red oranı dikkate alınarak hesaplanan 1.342,37 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına, İlk derece mahkemesine yatırılan gider avansından kalanın talep halinde yatırana iadesine, Sair istinaf sebeplerinin REDDİNE, B) Peşin yatırılan istinaf başvuru mahsubuna, Peşin yatırılan istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine, Alınması gereken 54,40 TL istinaf karar harcının davacıdan alınarak Hazine’ye irad kaydına, bu hususta ilk derece mahkemesince harç tahsil müzekkeresi yazılmasına, Davalı tarafça yapılan 28,35 TL posta ücreti ile 98,10 TL istinaf başvuru harcı olmak üzere toplam 126,45 TL’nin istinafta haklılık durumuna göre 125,70 TL’sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, geri kalanın davalı üzerinde bırakılmasına, Gider avansından kalanın talep halinde yatırana iadesine, Dair karar dosya üzerinde, tarafların ve vekillerinin yokluğunda oy birliği ile HMK. 362/1-b maddesi gereğince KESİN olarak verildi, açıkça anlatıldı. 09/02/2021