Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
46. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1782
KARAR NO: 2021/1491
KARAR TARİHİ: 09/09/2021
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 29/04/2021
NUMARASI: 2021/248E. 2021/476K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTANBUL ANADOLU 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’nin 29/04/2021 tarihli ve 2021/248E. 2021/476K. sayılı dosyasında verilen karar; davacı tarafça vaki istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı. Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı arasındaki 31.08.2016 tarihli laboratuvar hizmet sözleşmesi uyarınca davalı, davacı şirketin vermiş olduğu hizmet karşılığında davalının, davacı şirkete taahhüt ettiği ödemeleri tam olarak ve süresi içerisinde gerçekleştirmediğini, davalı aleyhine İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası üzerinden 1.302.936,35-TL’lik bir icra takibi başlatıldığını, akabinde ise İstanbul … Noterliği’nin 23.09.2019 tarih ve … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile sözleşmenin yenilenmeyeceğini ve 31.12.2019 tarihi itibariyle sonlanacağını davalıya ihtar ettiğini, ancak davalının icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini , itirazın akabinde ise; davalı müvekkili şirket nezdinde borçlu olduğunu kabul ederek, müvekkil şirket ile bir protokol imzalayarak; müvekkil şirkete olan borçlarını ödemediğini ve müvekkil şirket tarafından İstanbul Anadolu … İcra Dairesinin … E. sayılı dosyasına konu borcu, işlemiş-işleyecek faizi, faiz oranını ve her türlü ferileri ve hatta icra takibine konu edilmeyen sözleşmeden doğan diğer borçlarını da ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, davalının, müvekkili şirkete borçlu olduğunu kabul etmesi hasebiyle imzalamış olduğu protokolde görüleceği üzere davalı, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine konu 1.302.936,00-TL borcun 10(on) taksitte ödenmesi hususunda mutabık kaldığını, icra takibine konu olmayan 30.09.2019 tarihine kadar doğmuş 496.945,74-TL borcun 10(on) taksitte ödenmesi hususunda mutabık kalındığını, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine konu ve konu olmayan alacakların ilk 6(altı) taksiti müvekkil şirkete, davalı tarafından kendisine müteaddit kereler yapılan uyarılar ve gönderilen ihtarlar neticesinde gecikmeli de olsa ödendiğini, ancak devamında davalının son 4 taksiti ödememesi sebebiyle, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine konu alacak için dava şartı olan arabuluculuk yoluna başvurulduğunu, ancak arabulucuda da anlaşılamamış olması nedeniyle İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine konu 1.302.936,00-TL’nin ödenmeyen bakiye 4 taksit tutarı olan toplamda 521.174,40-TL’lik kısmı için İstanbul Anadolu 13. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/862 E. sayılı dosyası ile dava ikame edildiğini, protokol uyarınca İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takibine konu olmayan 30.09.2019 tarihine kadar doğmuş 496.945,74-TL borcun ödenmemiş 118.790,11-TL’lik kısmı ve sözleşmenin 9.4. maddesi uyarınca ödemelerin vadesinde yapılmaması nedeniyle kesilen 13.08.2020 tarihli 19.156,42-TL tutarlı vade farkı faturasına istinaden İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile işbu davaya konu icra takibi başlatıldığını, davalı, imzalamış olduğu protokol ile müvekkili şirket nezdinde borçlu olduğunu, protokole konu olmayan borçlarını da ödeyeceğini ve söz konusu borcuna ilişkin müvekkili şirket tarafından İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz ettiğini ikrar etmiş olduğunu, bu nedenle ikame olunan davanın başkaca bir inceleme, bilirkişi incelemesi yapılmasına gerek dahi olmaksızın kabulü ile davalı tarafından imzalanan protokol ve protokole konu olmayan vade farkı faturası uyarınca davalının borçlu olduğu ve İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra dosyasına haksız ve kötü niyetli şekilde itiraz edildiği aşikâr olduğundan davalının itirazın iptaline, takibin icra takibine konu alacak olan 137.946,53-TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %16,75 avans faizi ile birlikte devamına ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; “..Davalının tacir olmadığı, davanın niteliği dikkate alındığında mutlak ticari davanın söz konusu olmadığı anlaşıldığından eldeki dosya bakımından mahkememizin görevli olmadığı ve uyuşmazlığın çözüm yerinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğuna mahkememizce kanaat getirilmiş, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın dava şartı yokluğu yönünden usulden reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. (İstanbul BAM 45. HD. 2020/155 Esas 2021/229 Karar sayılı ilamı)” gerekçesi ile..
“.HÜKÜM: 1-Mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın USULDEN REDDİNE, 2-Davaya konu uyşmazlığı incelemeye görevinin İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olduğundan MAHKEMİZİN GÖREVSİZLİĞİNE, 3-Karara karşı 2 hafta süresi içinde kanun yoluna başvurulmaz ise kararın kesinleştiği tarihten; kanun yoluna başvurulur ise bu başvurunun reddi kararının tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde kararı veren mahkemeye talep edenin başvurup talepte bulunması halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine; süresi içerisinde talepte bulunulmazsa davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin talep edene ihtarına, ..” şeklinde hüküm tesis edilmiştir. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Taraflar arasında bir ticari ilişkinin mevcut olduğunu, davalının kendi adına işlem yapmaya/sözleşme akdetmeye yetkili olduğunu; tamamen özgür iradesi ile kendi adına mezkur sözleşmenin tarafı olduğunu, davalı, taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacı şirket’ten hizmet alındığını ve bu kapsamda davacı şirket’e hizmet bedeli ödeme yükümlülüğü altına girdiğini, davalı’nın kamu tüzel kişiliğine sahip olması taraflar arasındaki ilişkinin ticari ilişki olmasına engel bir durum arz etmediğini, şöyle ki; davalı şirket, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu uyarınca tacir sıfatını haiz olup TTK madde 19/2 açık hükmü uyarınca taraflardan biri için ticari iş arz eden durum diğer taraf için de ticari iş niteliğinde kabul edileceğini, ticari işlere TTK ile düzenlenen ticari hükümlerin uygulanacağı sabit olduğunu; ticari işlerden doğan uyuşmazlıklar da ticari davaya konu edilebileceğini, bu doğrultuda yerel mahkeme tarafından görevsizlik kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemelerinin görev alanına girdiği yönünde kurulan hükmün hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, görevsizlik kararının kaldırılmasını, davanın kabulünü talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali istemidir. Mahkemece görevsizlik kararı verilmiş, kararı davacı vekili istinaf kanun yoluna getirmiştir. Dosya kapsamı ve mevcut delil durumu incelendiğinde; taraflar arasında özel hizmet sözleşmesi bulunduğu, hizmet bedelinin tahsiline ilişkin başlatılan takibe vaki itirazın iptali davası olduğu, davalının tacir olmadığı ve davanın mutlak yada nisbi ticari dava niteliğinde olmadığından bahisle asliye ticaret mahkemesi tarafından görevsizlik kararı verilerek dosyanın asliye hukuk mahkemesine gönderilmesine karar verildiği anlaşılmış olup, kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Tüm dosya münderacatı değerlendirildiğinde, dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, gerektirici nedenlere ve delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve esas yönünden hukuka uygun karara ilişkin; davalının yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmakla, oy birliği ile aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davacının istinaf başvurusunun REDDİNE, 2.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca vekalet taktirine yer olmadığına, 3.Alınan 59.30TL harcın mahsubuna yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 4.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına, 5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda 09/09/2021 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi.