Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 46. Hukuk Dairesi 2020/288 E. 2020/463 K. 04.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
46. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/288
KARAR NO : 2020/463
KARAR TARİHİ: 04/12/2020
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 10/01/2018
NUMARASI : 2013/189 Esas, 2018/11 Karar
DAVANIN KONUSU: Tazminat
İSTANBUL ANADOLU 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİnin 10/01/2018 tarihli ve 2013/189 Esas, 2018/11 Karar sayılı dosyasında verilen karar; davacıların istinaf talebi üzerine istinaf incelemesi için dairemize tevzi edilmekle Dairemiz yukarıda belirtilen esas sırasına kaydı yapıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …, 02.01.2009 tarihinde evinde banyo yaparken … marka LPG tüple, Türk … marka şofbenin birlikte kullanılmasından meydana gelmiş karbon monoksit (CO) gazından zehirlenerek öldüğünü, LPG tüpünün … marka olarak olay yerinde çekilmiş CD’de kaydedildiğini, şofbeninde … marka olduğunun bilirkişinin olay yerinde çizdiği krokiden anlaşıldığını, …, ölümüyle anne ve babasını mirasçı olarak bıraktığını, …’nin ilköğretim 8. sınıf öğrencisi olduğunu ve yüksek eğitim tahsili yapacağını, mezun olduğunda yüksek tahsil mezunu olacağını, …’nin ölümü nedeniyle LPG tüp firması tüp gaz sorumluluk sigortası şirketi … A. Ş. aleyhine Kadıköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açıldığını ve davanın reddedildiğini, ancak …A.Ş. aleyhine açtıkları davada manevi tazminat isteyemedikleri, bu davada manevi tazminat haklarını saklı tutarak dava açtıklarını, davacıların kızlarının ölümü nedeniyle derin acı ve ızdiraplara düşar olduklarından manevi tazminat almaya hak kazandıklarını, bütün bu nedenlerle, davacıların ekonomik ve sosyal durumlarının verdikleri adreste zabıta marifetiyle araştırlmasını, mütebaki haklar ve manevi tazminat hakları mahvuz kalmak, sulh yolu açık olmak, kusur nispetine göre indirtilmiş miktar olarak 10.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının olay tarihi 02.01.2009 tarihinden itibaren avans faizi oranında faiziyle, mahkeme masrafları ve vekalet ücreti ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili davacılara verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı … A Ş. vekili 08.02.2012 tarihli cevap dilekçesinde özetle, olayın meydana geldiği banyoda LPG li şofbenin yakıldığı, üşümemek için banyonun havalandırma camının kapatıldığını, Cumhuriyet savacılığına sunulan bilirkişi raporu ile tespit edildiğini, banyoda sıcak su veren şofbenin ve LPG tüpünün banyo içinde olduğunu, bu rapora göre, şofbenin baca borusu banyo duvarına açılan bir deliğe takılmış PVC boru içerisine alüminyum spiral boru takılmak suretiyle şofben gazının dışarıya verildiğini, spiral şofben borusunun PVC boru içinde boşluk yapacak şekilde havanın geri teptiğini, banyo içerisindeki buharlaşma ve her tarafın kapalı olması nedeniyle banyonun içerisinde bulunan oksijenin tükenmesiyle şofbenin söndüğünü, ancak tüp açık olduğundan su buharı ile gaz birleşerek zehirlenmeye neden olduğunu, olayın banyo havalandırma camının kapatılmasından kaynaklandığını, banyoda bulunan ve müvekkili şirket tarafından üretilen şofbende herhangi bir kaçak ve arıza olmadığının rapor ile tespit edildiğini, bütün bu nedenlerle, davanın müvekkili yönünden reddini, yargılama giderleri vc avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesini talep etmiştir.Davalı …. vekili 27.02.2012 tarihli cevap dilekçesinde özetle, dava konuş olayın 02,01.2009 tarihinde vuku bulunduğundan müvekkili şirket yönünden davanın zamanaşımına uğradığını, gerek müvekkili şirket, gerekse şofben üreticisi diğer davalı şirket hakkında, yahut bunlar tarafından istihdam edilenler hakkında suç teşkil edecek bir fiil bulunmadığından dolayı savcılık tarafından bir ceza davası açılmadığını, raporlara göre vefat eden … ölümünün tüpten değil, doğrudan karbon monoksit zehirlenmesinden meydana geldiğini, bu nedenle LPG gazı olaya sebep olmadığını, bu ise LPG tüpünde kaçak ve arıza olmadığını gösterdiğini, olayın karbon monoksit zehirlenmesi sonucu meydana geldiği kesin olduğundan, bir şofbenin kullanılması suretiyle LPG yandığını ve yanma sonucu oluşan karbon monoksitîn atmosfere atılmadığını ve banyoda kaldığını ve ölümün bu sebeple gerçekleştiğinin ispatlandığını, savcılık makamı da takipsizlik verdiğini, müvekkili şirkete kusur atfedilebilmesi için olaya karıştığı iddia edilen tüpün ayıplı üretilmesi gerektiğini, dava konusu olaya tüpün sebep olmadığının savcılık dosyasındaki tespitlerden belli olduğunu, destekten yoksun kalma tazminatının konusunun, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalman zarar olduğunu, davacılar ise vefat eden kızları nedeniyle destekten yoksun kalmadığını ve hali hazırdaki sosyal durumlarının değişmediğini ve bu nedenle talep edilen maddi tazminatın haksız olduğunu, bütün bu nedenlerle, davanın süresinde açılmadığı için reddini, dava konusu tüp ve şofbenin resmi makamlarca celbini ve bunlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasını, davanın esastan reddini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesini talep etmiştir. Davalı … . A Ş.vekilinin mahkememize sunduğu 12/03/2012 tarihli dilekçesinde davanın … AŞ.’ye ihbarı talep ettiği görülmekle ihbar dilekçesi ihbar olunana tebliğ edilmiş, Dava ihbar olunan ….AŞ vekili 25/05/2012 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin sorumlu olabilmesi için ihbar eden davalı-sigortalıya hukuken isnat edebilecek bir sorumluluğun olması gerektiğini, davaya konu kaza ile ilgili olarak konusunda uzman bir bilirkişi heyeti vasıtası ile tespit edilecek olan davalı işverenin, davacı işçinin kusur durumlarına/oranlarına göre sorumluluk durumlarının ve sorumluluk miktarlarının belirlenmesi ve kazanın mahiyetinin ve kaynağının tespit edilmesi gerektiğini belirterek haksız davanın müvekkil şirket lehine reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.İlk derece mahkemesince, davanın reddine karar verilmiştir.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle, Savcılık keşfinde CD’de banyo camının açık olduğunu, …. marka şofbende atık gaz tahliyesi emniyet cihazı bulunmadığını, Karbonmonoksit oranı banyoda yükseldiğinde gaz geçişini kesmek sureti ile şofbeni söndürerek, ölümün gerçekleşmesini önleyemediğini, TSE standartlarına göre şofbenlerin montajlarının şofben firması yada yetkili servislerince yapılması gerektiğini, kurulumu yapacakların, bir tutanak tutarak, tutanağın birini kullanıcıya vereceklerini ve bir suretinin de kendilerinde kalacağını, yine bu durumun ispat külfetinin de satıcılara ait olduğunu, şofbenin faturasının yada kurulum belgesinin davacıdan istenmesinin normal hayat şartlarına uygun olmadığını, hiç kimsenin aldığı eşyanın faturasını hatta garanti belgesini saklamadığını, dosyaya sundukları İstanbul 37.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/07/2013 tarih, 2012/121 E., 2013/157 K. Sayılı dosyasında banyoda şofben borusunun takılmamış olduğu halde iki çocuğun ölümü ile ilgili davanın reddi kararının Yargıtay 11.HD.’nin 30.04.2014 tarih, 2014/969 E., 8164 K. sayılı kararı ile bozulmasından sonra İstanbul 7.Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gelen dosyanın bu mahkemece verilmiş 18.05.2016 tarih, 2015/294 E., 2016/469 K. sayılı kabul kararı ile bu karara dayanarak; 5307 Sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair Kanunu’nun 8.maddesi ve TRKGM 2000/5 Genelgesi bilirkişi … iletilmediğini, … boş dosyaya göre boş bilirkişi raporu verdiğini, LPG tüplerinin uygun olmayan banyolara ve şofbenlere bağlanamayacağını, servis elemanlarının bu lazımeye uymamışlar sa tüp firmalarının TBK.’nın Özen Eksikliği Hükümlerine göre sorumlu olduklarını, olay 02/01/2009 tarihinde meydana gelmiş olduğundan 10 yıllık genel dava zamanaşımı süresi 02/01/2019 tarihinde dolacağından saklı tutulmuş tazminat haklarının talep edilmesinin tehlikeye gireceğini, tüm bu sebeplerle davanın esası hakkında kabul kararı verilmesini ve genel dava zamanaşımı süresinde ek davanın açtırılmasına olanak verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;Dava, davacıların ortak çocuğu olan 1995 doğumlu …. evinde banyo yaparken gaz zehirlenmesine bağlı olarak vefatından dolayı davalılar aleyhine açılan ölüm ve cismani zarardan kaynaklanan tazminat davasıdır.Müteveffa … ATK tarafından alınan otopsi raporunda, ölümün karbonmonoksit zehirlenmesi sonucu meydana geldiğinin bildirildiği, Gebze CBS tarafından da 06/04/2009 tarihinde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği anlaşılmıştır. Evde kullanılan şofbenin … marka şofben, tüpün ise … marka olduğu tespit edilmiştir. Aynı olayla ilgili olarak Kadıköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen davalısı … Sigorta olan dosyada ”tüp gaz zorunlu sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında kusursuz sorumluluk esası gereği” sorumlu olduğu gerekçesiyle açılan davada olayın tüpün gaz kaçırmasından, tüpün infilakından veya tüpten kaynaklanan herhangi bir nedenden meydana gelmediği tespit edilmiş, tüpün bağlı bulunduğu cihazlardaki arıza nedeniyle meydana gelen rizikonun tüp gaz zorunlu sorumluluk sigortası teminatı içinde olmadığından davalı … şirketinin herhangi bir tazminat sorumluluğunun bulunmadığına dair karar verildiği, ilgili kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 23/01/2013 tarih, 2012/653 Esas, 2013/1419 Karar sayılı ilamıyla onandığı ve tashihi karar aşamasında 30/04/2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. …. marka şofben hakkında, ne zaman satın alındığı, kim tarafından monte edildiği, şofben üretim yılının hangi tarih olduğu hususunda dosya kapsamında herhangi bir açıklayıcı bilgiye ulaşılamamıştır.Kadıköy 5. Asliye ticaret mahk. 2010/1163 esas, 2011/556 karar sayılı dosyasında, rapor sunan bilirkişi … şofben hakkında yapmış olduğu kapsamlı incelemede, kusur yönünden yaptığı değerlendirmede iki alternatifli rapor sunduğu anlaşılmıştır. Buna göre; A- Gaz Yakan Cihazlara Dair Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 01/01/2004 tarihinden sonra, … marka şofbenin satın alınması halinde dava dışı tüp … A.Ş. Nin Gaz Yakan Cihazlara Dair Yönetmeliğe uygun şofben üretmediği, kullanıldığı ortamdaki insanların hayatını ve çevreyi tehlikeye düşürdüğü, ölümüyle sonuçlanan kazaya neden olduğu için asli ve %85oranında kusurlu olduğu, davacı …’nin ise evinde kullandığı şofben bacasının rüzgarlı havalarda geri tepmesine engel olacak önlemler almadığı içim kızının ölümüyle sonuçlanan kazada tali ve %15 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, B- Gaz Yakan Cihazlara Dair Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 01/01/2004 tarihinden önce, … marka şofbenin satın alınması halinde ise, davacı …’nin evinde kullandığı şofben bacasının rüzgarlı havalarda geri tepmesine engel olacak önlemler almadığı için kızı … ölümüyle sonuçlanan kazada asli ve %100 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığını beyan ettiği anlaşılmıştır.01/01/2004 tarihi itibariyle Gaz Yakan Cihazlara Dair Yönetmelik yürürlüğe girmiştir. Gaz Yakan Cihazlara Dair Yönetmelik (90/396/AT) ”3.2.2 cihazların konstrüksiyonu, yanmamış gazın cihaz içinde tehlike yaratacak birikimini önlemek için ateşleme, yeniden ateşleme ve alevin sönmesinden sonra ki gaz çıkışını sınırlayacak şekilde yapılmalıdır.3.2.3 kapalı mekanlarda ve odalarda kullanılacak cihazlar söz konusu mahallerde yanmamış gazın tehlike yaratacak birikimini engelleyen özel bir donanıma sahip olmalıdır. Bu tip donanımlarla donatılmamış olan cihazlar, yanmamış gazların birikip tehlikeli boyuta ulaşmasının önlenmesi için sadece yeterli derecede havalandırmaya sahip alanlarda kullanılmalıdır.” şeklinde düzenleme getirdiği anlaşılmıştır.Olayın hemen akabinde, tahkikat yapan Gebze CBS’nın almış olduğu Teknik Bilirkişi Raporunda şofbenin seri numarasının alınmadığı, alınmama sebebinin raporda bildirilmediği, buna bağlı olarak da şofbenin üretim tarihi ve servis geçmişi hakkında araştırma yapılamayacağı görülmüştür. Aynı Teknik Bilirkişi raporunda, banyoya sıcak su veren şofben ve LPG tüpünün banyo içerisinde olduğu ve şofbenin baca borusunun banyo duvarına açılan bir deliğe takılmış olup PVC boru içerisinde alüminyum spiral boru takılarak şofben gazının dışarı verildiği, ancak spiral şofben baca borusunun duvarda bulunan PVC boru içerisinde boşluk yapacak şekilde durduğu ve de havayı geri teptiğinin tespit edildiği, banyo içerisindeki buharlaşma ve her tarafın kapalı olması nedeniyle banyo içerisinde bulunan oksijenin tükenmesiyle şofbenin sönmüş ancak tüp açık olduğundan su buharıyla beraber gazın birleşerek müteveffanın zehirlenmesine sebebiyet verildiğinin belirtildiği, banyonun havalandırma camının müteveffa tarafından kapatılmasaydı; olayın gerçekleşmeyeceğini, kusurun havalandırma camının kapatılmasından kaynaklandığını; yine 10-15 dk içerisinde banyoda bulunan kişi kontrol edilebilseydi kurtarılabileceğini, ancak 1 saat gibi uzun bir saat diliminden sonra müdahale edildiği için müteveffanın kurtarılamadığını beyan ettiği anlaşılmıştır.Davacılar vekilince, davacıların şofbeni nereden, hangi bayiden ve hangi tarihte aldıklarının bilinmediği bildirilmiştir.Davacıların bu beyanlarından dolayı, ürünün üretim tarihi, ürünün özellikleri, ürünü satan yetkili bayii, montajını ve daha sonra servis işlemi görmüş ise servis işlemi yapan üretici servisleri, müteveffanın vefat ettiği banyoya şofbeni takan kişi belirlenememiştir.Davalı … vermiş olduğu cevap dilekçesinde, bu şofbenin şubeleri tarafından satıldığına ve yetkili servis tarafından takıldığına dair bir kayıt olmadığını beyan etmiştir. Gaz Yakan Cihazlara Dair Yönetmeliğin yürürlüğe girdiği 01/01/2004 tarihi dikkate alınarak, o tarih itibariyle piyasada bulunan ve satışa arz edilip bu yönetmelik hükümlerine uygunluk taşımayan şofbenlerin piyasadan toplandığına dair bir çalışma olmadığı gibi, bu tarihten önce edinilmiş olan ve bu yönetmelik şartlarına uymayan tüketicilerin evinde bulunan şofbenlerin toplatılmadığı da aşikardır. Ayrıca, yönetmeliğin içerisinde yeni donanıma haiz olmayan şofbenlerin kapalı mekanlarda kullanılmaması, açık alanlarda kullanılması yönünde düzenleme olduğu da anlaşılmıştır.Bu durumda, davacıların nereden, hangi bayiden ve hangi tarihte aldıkları, kime monte ettirdikleri, kimlere servis işlemi yaptırdıkları önemli olduğu gibi şofbenin üretim tarihi itibariyle 01/01/2004 tarihinden önce üretilmiş olup olmaması da önemlilik arz etmektedir.Hayatın olağan akışı gereği yetkili servisçe takılan ve sıfır olarak alınan paketli yeni ürünün, yetkili servisler tarafından böylesine küçük bir banyoya ve de tüple birlikte konulmak suretiyle şofbenin takılamayacağına ve şofbenin bağlantı borusunun da etrafında açıklık bırakacak şekilde ve boşluğun bant yapıştırmak suretiyle kapatılması şeklinde kurulum yapılamayacağına dair ilk derece mahkemesi gerekçesinin haklı olduğu anlaşılmıştır.Yine ilk derece mahkemesinin, şofbenin 2. El olarak alınma ihtimali ve kendi imkanlarıyla taktırma ihtimali eski ev sahibinin taktırmış olmasına dair ihtimalleri hususunda da tespitleri doğru bulunmuştur.5307 sy. Sıvılaştırılmış Petrol Gazları piyasa Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanunun 8. Maddesinde tüp bayilerinin 2 kg ve üzeri tüplerin teslim ve bağlantısını adreste bizzat kendilerinin yapacakları hususu düzenlenmiştir.Davacılar vekilince, yargılama boyunca TRKGM 2000/5 genelgesi bilirkişiye verilmeden rapor tanzim edildiği ve tüp firmasının özen eksikliği bulunduğu ve bu hususun bilirkişilerce işlenmediği yönünde itirazlar yapıldığı anlaşılmıştır.Yine davacılar vekili, yargılama boyunca vermiş olduğu dilekçelerinde LPG firmalarının sorumluluklarının Yargıtay 11. H.D. ‘ne göre sadece kusursuz sorumluluk değil, özen sorumluluğu olduğunu da beyan edilmiştir.Ancak, davacılar tarafından şofbenin kimden, nereden, hangi bayiden ve hangi tarihten alındığının bilinmediği ve bildirilmediği gibi banyoda bulunan tüp gazın da nereden, hangi tarihte kimden alındığı, nerede doldurulduğu ve müteveffanın vefatı öncesinde hangi tarihte banyoya konulduğu da dosyada belirlenememiştir.İlk derece mahkemesince verilen istinaf incelemesine konu kararda; toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu ve tüm dosya münderacatı değerlendirildiğinde, yanlar arasındaki uyuşmazlığın doğru olarak nitelendirildiği, usule- maddi hukuka ilişkin kanunun olaya uygulanmasında ve gerekçede hata edilmediği anlaşılmakla; dosyadaki belgelere, duruşma sürecini yansıtan tutanaklara, gerektirici nedenlere ve delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve esas yönünden hukuka uygun karara ilişkin; davacıların yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerektiği kanaatine varılmakla, oy birliği ile aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;1.HMK m.353/1-b-1 gereğince davacıların istinaf başvurusunun esastan REDDİNE,2.İstinaf incelemesinin duruşmasız olarak yapılması nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca vekalet taktirine yer olmadığına,3.Harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 4.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK’nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına,5.Dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine,Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 04/12/2020 tarihinde, oy birliğiyle ve Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi.