Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/960 E. 2023/962 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/960
KARAR NO: 2023/962
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/106
KARAR NO: 2023/64
DAVA TARİHİ: 25/04/2013
KARAR TARİHİ: 26/01/2023
DAVA: Tazminat (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Rücu)
KARAR TARİHİ: 14/06/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete tüm işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı bulunan …Ltd Şti’nin kiracı olarak faaliyet gösterdiği sigortalı mahalde 17/09/2012 tarihinde meydana gelen patlama ve beraberinde çıkan yangın nedeniyle maddi hasar oluştuğunu, hasarın kendilerine ihbarının ardından tanzim edilen ekspertiz raporunda olayın ortama bir şekilde yayılan gaz kaçağının patlaması suretiyle meydana gelmiş olabileceğinin belirtildiğini, ekspertiz raporunda yer alan tespitler üzerine müvekkili şirketçe olayın meydana geliş nedeninin tam olarak belirlenebilmesi açısından kimya mühendisi İTÜ öğretim görevlisinden ve yangın uzmanından rapor alındığını yangının doğalgazdan kaynaklandığını, sigortalı mahalde meydana gelen yangından 15 gün kadar önce … Kargo’da meydana gelen yangında hazırlanan ekspertiz raporunda da yangının 07/08/2012 tarihinde … doğalgaz hattının patlaması sonucu oluştuğunun tespit olunduğunu, davalı şirketin BK 49.maddesi gereğince meydana gelen hasardan sorumlu olduğunu, diğer davalı …’in BK 69.maddesi gereğince bina maliki olması nedeniyle kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu, …’in dava konusu hasar gören yerin kiraya vereni olup, BK 301.maddesi gereğince de sorumluluğunun bulunduğunu, ekspertiz raporunda hasar miktarının 315.107,27 TL olarak belirlendiğini ve 02/01/2013 tarihinde sigortalı hak sahibine ödendiğini, müvekkili şirketin yapılan bu ödeme ile TTK 1472.maddesi gereğince sigortalının haklarını halef olduğunu belirterek 315.107,27 TL’nin ödeme tarihi olan 02/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan alınmasına karar verilemesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu hasarın oluşmasına neden olan patlamada …’ın kusurunun bulunmadığını, patlama ve yangına doğalgazın yani …’in sebebiyet vermediğini, bu durumun hem itfaiye yangın raporunda hemde … Ltd Şti tarafından hazırlanan ekspertiz raporunda açıkça ifade edildiğini, yangının meydana geldiği iş yerinde doğalgaz tesisatı bulunmadığını, doğalgaz kullanılmadığını, iş yeri sahibi …’in …’ın abonesi olmadığını, iş yerinde bulunan tıpasız denilen tesisatın tesisatçı firma tarafından yapılmış iki ucu açık doğalgaz kutusu ile bağlantısı olmayan yarım bırakılmış içi boş borulardan oluştuğunu, dolayısıyla doğalgaz verilmeyen tesisattan ortama gaz sızarak patlamanın meydana gelmesi ihtimalinin bulunmadığını, … Kargo’daki yangının 07/08/2012 tarihinde, … içindeki yangının ise 18/09/2012 tarihinde meydana geldiğini, iki yangın arasında 42 gün bulunduğunu, bu sürenin iki olay arasında bağlantı kurulmasının imkan vermeyen uzun bir zaman aralığı olduğunu ayrıca … Kargoda meydana gelen yangının da doğalgazdan kaynaklanmadığını, servis kutusunun … tarafından uygun şekilde yerleştirildiğini ancak … Kargo firmasının araçlardan binaya ve binadan araçlara yük transferini kolaylaştırmak için bina girişinin …’dan habersiz olarak yükselttiklerinden doğalgaz servis kutusunun çukurda kaldığını, gaz kutusunda etrafında biriken çöp ve kağıtların bilinmeyen bir sebeple tutuşarak yanmaya başladığını, yangının doğalgaz kutusuna sirayet ettiğini, … ekipleri tarafından yangın sonrasında doğalgaz kutusunun seviyesinin yükseltilerek normal hale getirildiğini, …’in bulunduğu caddeden 2012 yılında gaz kaçağı ihbarı verilmediğini, her yıl rutin olarak OMD (optik metan dedektörü) aracı ile yapılan kaçak aramalarda bölgede gaz kaçağına rastlanmadığı, yangından 7 saat sonra 09:15’de itfaiyenin …’tan kontrol talebinde bulunduğunu, itfaiye raporunda yangının 18/09/2012 tarihinde saat 00:08’de itfaiye bildirildiği, saat 02:00’de söndürüldüğü ve yangının sebebinin doğalgaz olmadığının belirtildiğini eğer doğalgaz kaynaklı olsaydı doğalgaz kesilmeden yangının söndüremeyeceğini, tüm bu nedenlerle BK 49 ve 69. maddeleri gereğince müvekkilinin sorumluluğu cihetine gidilemeyeceğini, patlama ile ilgili Büyükçekmece C. Başsavcılığının vermiş olduğu takipsizlik kararında patlamanın teknik bir arıza nedeniyle meydana geldiğinin belirtildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; yangının bina dışındaki doğalgaz panosundan yayılan gaz kaçağının patlaması suretiyle meydana geldiğini, yangının binanın yapım bozukluğundan ve eksikliğinden meydana gelmediğini, illiyet bağı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 12/04/2018 tarihli 2014/362 E. 2018/423 K. sayılı kararı ile; “…Toplanan tüm deliller, alınan bilirkişi raporları, üçüncü bilirkişi heyetine ait çoğunluk görüş raporu dikkate alındığında, yangının … giriş borusundan sızan doğalgazdan kaynaklandığı, bilirkişilerce açıklandığı gibi yangının oluş ve cereyanı bir bütün halinde değerlendirildiğinde, yangının elektrik tesisatı ve elektrikli eşyaların kısa devresi sonucu oluşmasının mümkün olmadığı, doğalgaz kaynaklı olduğu, …’ın sorumluluğunun bulunduğu, gaz sızıntısının giriş borusundan sızması nedeni ile binadaki yapım ve bakım bozukluğundan dolayısıyla bina malikinin sorumluluğundan söz edilemeyeceği, dükkanda 315.107,27 TL zarar meydana geldiği bu zararın sigorta şirketince 02/01/2013 tarihinde ödendiği dikkate alınarak ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile bu miktarın İGDAŞ’dan alınarak davacıya verilmesine, davacının bina maliki hakkında açtığı davanın reddine” karar verilmiştir.
DAİREMİZİN KALDIRMA KARARI Dairemizin 06/10/2021 tarihli 2020/370 E. 2021/929 K. sayılı kararı ile; “… itfaiyenin herhangi bir gaz kokusu almaması, tanık olarak beyanları alınan itfaiye görevlilerinin yaptıkları ölçümlerde gaz kaçağı olmadığını tespit ettikleri yönündeki beyanları, … ekiplerinin yangın sırasında gaza müdahalesinin olmaması ve sabah saatlerinde yangından haberdar olmaları, sigorta şirketince yaptırılan gaz ölçümlerinde kaçak olmadığı yönündeki tespit, 05/11/2015 tarihli bilirkişi heyet raporunda işyerinde doğalgaz sebebiyle yangın meydana gelmiş olması durumunda gaz kesilmeden yangının söndürülmesinin mümkün olmayacağı yönündeki tespit, bu heyet dahilinde ayrık rapor sunan kimya mühendisi bilirkişi …’un olayın gaz patlaması olduğu ancak söz konusu yangının …’a ait iş hanı önündeki ana gaz giriş panosundaki gaz kaçağı veya tesisatından kaynaklandığına dair net bir bilgi bulgu ve belgenin olmadığı tespiti, son bilirkişi heyetinde yer alan ve ayrık rapor sunan makine mühendisi doğalgaz uzmanı …’in … kayıtlarında ve yangın tarihindeki resimlerde servis kutusunda regülatör bulunmadığı, bu durumda iç tesisatta yani binada doğalgaz olmasının mümkün olmadığı, servis kutusunun yangının meydana geldiği … dükkanına mesafesinin yaklaşık 5-6 metre olduğu, servis kutusu ile … arasında başka dükkanların bulunduğu, binanın yüzeyindeki servis kutusundaki uç kısmının zeminde kapalı değil atmosfere açık kutu içinde olduğu, doğalgazın havadan hafif olması nedeniyle yukarı doğru hareket ettiği ve açık havada atmosfere seyrelerek dağıldığı, servis kutusunda gaz kaçağı olması durumunda servis kutusu içine dolan gazın en kolay hareket edebileceği noktada atmosfere salınacağı, eğer iddia edildiği gibi bulduğu boşluklardan dükkana dolma ihtimali varsa önce ilk dükkana yada zemindeki dükkana sızma ihtimalinin daha fazla olduğu, bu ihtimalin ise beton zeminde çatlaklar ve kanal yoluyla olacağı, bu durumun tespite muhtaç olduğu, gaz sızıntısı devam ettiği sırada yangının dükkanda başlamasıyla ateşin doğalgazı takip ederek servis kutusuna ulaşması gerektiği, bu durum meydana gelmediğine göre gaz kaçağı tespit edilemediği ve gazın servis kutusundan dükkana kadar gaz sızabileceği çatlak ve yol tespit edilemediği için yangının doğalgazdan kaynaklanmadığı yönündeki görüşü, hasar dosyası kapsamında alınan raporlarda da yangının çıkış nedeni noktasında kesin tespit yapılamaması dikkate alındığında dosyanın mevcut haliyle, hasarın kesin olarak doğalgazdan kaynaklandığı ispatlanamamıştır. Bu durumda mahkemece, …’tan hatta ilişkin tüm kayıtların (2012 yılında olayın meydana geldiği caddede … panosuna ve iş yerlerine doğalgaz bağlantı hatlarına ilişkin kayıtların, gazın kesilmesi ve yeniden verilmesi işlemleri varsa bu belgelerin, arıza, kontrol, ölçüm, kaçak arama raporlarının, olaydan sonra yapılan işlemler varsa bu işlemlere ilişkin kayıtların vs tüm belgelerin) istenilmesi, alınan raporlar arasında çelişki bulunduğundan yangının çıkış nedeni noktasında yukarıda yer alan tüm tespitlerin değerlendirilmesi, doğalgazdan kaynaklı bir yangın çıkması halinde … ekiplerince gaz kesilmeden yangının söndürülmesinin/sönmesinin mümkün olup olmadığı, sigortalı iş yerinin mevcut yüzölçümü itibariyle doğalgaz sızıntısı nedeniyle kokunun iş yeri sahibi tarafından içeri girildiği anda hissedilip hissedilmeyeceği, gazın asma kata yükselmesi nedeniyle hissedilmemesinin mümkün olup olmadığı, yine aynı nedenlerle kokunun itfaiye ekiplerince hissedilip hissedilmeyeceği, yangının doğalgazdan kaynaklanmış olmasına rağmen itfaiye ekiplerince yapılan ölçümlerde kaçak tespit edilmemesinin mümkün olup olmadığı, servis kutusunda regülatör bulunmaması halinde iç tesisatta yani binada doğalgaz olmasının mümkün olup olmadığı, hasar uzmanı … tarafından çizilen krokide … önündeki gaz dağıtım panosundan çıkan ve dükkanların önündeki kaldırımın altından devam eden gaz dağıtım borusundan “T”ler şeklinde dükkanlara giriş yapılması nedeniyle dükkanlara giriş yapılan bu kısımlarda doğalgaz bulunup bulunmayacağı, doğalgaz olması halinde bu sızıntıdan meydana gelebilecek bir patlamanın doğalgaz hattına, panoya ve diğer iş yerlerine ne şekilde sirayet edeceği hususlarının açıklığa kavuşturulması için yeni bir uzman bilirkişi heyetinden, mevcut bilirkişi raporlarını irdeleyen, çelişkileri gideren, tarafların itirazlarını değerlendiren, ayrıntılı, denetime açık bir rapor alındıktan sonra, sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden, davalı … vekilinin istinaf isteminin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına…” karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Dairemizin kaldırma kararının ardından yapılan inceleme neticesinde Mahkemenin 26/01/2023 tarihli 2022/106 E. 2023/64 K. sayılı kararı ile; “…istinaf kararı üzerine, …’a müzekkere yazılmış olup, … 08/06/2022 tarihli cevabi yazısında, “İlgili Müzekkere ile Beylikdüzü, … Mahallesi, … Cad. No:… ve civarında bulunan hatta ilişkin tüm kayıtların (2012 yılında olayın meydana geldiği cadde de … panosuna ve iş yerlerine doğal gaz bağlantı hatlarına ilişkin kayıtların, gazın kesilmesi ve yeniden verilmesi işlemleri var ise bu belgelerin, arıza, kontrol, ölçüm, kaçak arama raporlarının, olaydan sonra yapılan işlemler var ise bu işlemlere ilişkin kayıtların vs. tüm belgelerin) mahkemeye gönderilmesi istenmektedir. Konuyla ilgili bazı hususlara açıklık getirmek gerekmektedir. 18.09.2012 tarihli ve 00:08′ deki yangında da itfaiye doğal gaz emaresine rastlamadığı için …’a ihbar da bulunulmamıştır. Yangın söndürüldükten yaklaşık 7 saat sonra saat 09:15’de …’a itfaiye tarafından kontrol amaçlı haber verilmiştir. Acil ihbar ekiplerimiz her hengi bir gaz kaçağına (Metan detektörleri ile yapılan ölçümlerde) rastlanmadığı … nolu ihbar ayrıntıları formu ile sabittir. Doğal gaz kaynaklı yangınlarda gaz akışı kesilmeden yangın söndürülmesi mümkün değildir. Müzekkere ekindeki yangın raporu da bu durumu teyit etmektedir. … ekiplerinin hiç bir müdahalesi olmadan yangın itfaiye tarafından söndürülmüştür. (Ek-1 Yangın Raporu) Bahsi geçen yangın mahallinde dağal gaz aboneliği ve kullanımı yoktur. Ancak henüz imalatı başlamış ve tamamlanmamış içeresinde gaz olmayan uçları açık iç tesisat mevcuttur. Bu durumda alana doğal gaz sızması mümkün değildir. Doğal gazın kokulandırılmış olması nedeniyle fark edilmesi de mümkündür. Olayın öncesi ve sonrasında herhangi bir gaz kaçağı ihbarı alınmamıştır. Yine geceden sabaha gazın bu yangına yol açacak mahiyette alana dolması mümkün gözükmemektedir. Kaldı ki; iç tesisata gaz bağlantısı yoktur. Herhangi bir alt yapı ve üst yapı gaz kaçağı ölçümü tespit edilmemiştir. Ölçümler %O LEL olarak ölçülmüş herhangi bir gaz kaçağına rastlanmamıştır. Bütün bu nedenlerle olay sonrası yapıları tetkikler bunlar ile sınırlı kalmıştır. Bu yangından, yangın gerçekleşen adresin yanındaki … Kargo adresinde servis kutusu hasarı ihbarı gelmiş; müdahale edilmiş ve problem giderilmiştir. Kutu yangını Doğal gaz kutusunun etrafında biriken çöp ve atıkların yanması sonucu oluşmuştur. İhbar Ayrıntıları ve Günlük İş Raporu içerikli belgeleri sunuyoruz. (Ek:2-İhbarlar Ayrıntıları-Günlük İş Raporu) Bu problem 42 gün önce gerçekleşmiştir. Bu problem nedeniyle de yangın arasında bağ olması mümkün değildir. Doğal gaz, mahiyeti gereği bu kadar süre sonra ortaya çıkacak bir probleme yol açamaz. Ayrıca bu olay da doğal gaz kaynaklı değildir. Kargo araçlarından yük indirilmesini kolaylaştırmak için yapılan işlem nedeniyle doğal gaz kutusu çukurda kalmış; burada biriken çöpler bilinmeyen bir sebeple yanmıştır. İtfaiye tarafından da söndürülmüştür. Olay öncesi ve sonrasına ait “… panosuna ve iş yerlerine doğal gaz bağlantı hatlarına ilişkin kayıtların, gazin kesilmesi ve yeniden verilmesi işlemleri var ise bu belgelerin, arıza, kontrol, ölçüm, kaçak arama raporlarının, olaydan sonra yapılan işlemler” bunlardan ibarettir. Müzekkere ile … panosuna ve iş yerlerine doğal gaz bağlantı hatlarına ilişkin tüm kayıtlar tarafınızdan istenmektedir. Buna göre kayıtlar ekte sunulmaktadır. (Ek:3 Doğal gaz Hatlarını gösterir.) Yine olay öncesi çekilen 4 adet fotoğraf sunulmaktadır. (Ek:4- Olay Öncesi çekilen fotoğraflar) Bu fotoğraflarda … Kargo ve dava konusu yangın gerçekleşen iş yerine ait fotoğraflar vardır. Bu fotoğraflar da incelendiğinde doğal gaz kutusundan binaya gaz bağlantısı olmadığı net olarak görülmektedir. Bu hattan yangın gerçekleşen alana gaz sızması bilimsel olarak mümkün değildir.” denilerek yazı ekinde yangın raporu, ihbarlar ayrıntıları- günlük iş raporu, doğal gaz hatları, olay öncesi resimlerinin gönderildiği tespit edilmiştir. İstinaf ilamında belirtilen hususlarda rapor tanzim etmeleri istenen bilirkişi heyetine ait 10/10/2022 tarihli rapor incelendiğinde, Doğalgazdan kaynaklı bir yangın çıkması halinde … ekiplerince gaz Kesilmeden yangının söndürülmesinin/sönmesinin mümkün olup olmadığı, hususu bilirkişiler tarafından irdelenerek “Patlama olaydan yaklaşık 42 gün önce sigortalıya ait dükkan bitişiğindeki … Kargo fırmasına ait dükkan önünde doğalgaz servis kutusunun bilinmeyen bir nedenle yandığı vakası incelendiğinde, … 08.06.2022 tarihli yazısında; 18.09.2021 tarih 00:08’de meydana gelen yangında İtfaiye tarafından doğalgaz emaresine rastlanılmadığı için …’a ihbarda bulunulmadığı ancak 09:15’te İtfaiye tarafından kontrol amaçlı haber verildiği, … incelemesinde herhangi bir gaz kaçağına rastlanılmadığı, doğalgaz kaynaklı yangınlarda gaz akışı kesilmeden söndürme işleminin mümkün olmadığı, … ekibinin hiçbir müdahalesi olmadan İtfaiye tarafından yangının söndürüldüğünün belirtildiği, eğer doğalgaz kutusunun yanması neticesinde gaz yangınına dönüşseydi, bu gaz yangının söndürülmesi içinde … tarafından gaz akışının kesilmesi gerekirdi. Sonuç olarak yüksek basınç altındaki doğalgaz hattında oluşan bir yangının gaz akışı kesilmeden söndürülemeyeceği, ancak kaçak, sızıntı şeklindeki düşük basınçlı bir akışın, gaz akışı kesilmese bile basınçlı su ile söndürülebileceği değerlendirilmektedir.” denilmiştir. Sigortalı işyerinin mevcut alanı itibariyle doğalgaz sızıntısı nedeniyle kokunun itfaiye ekiplerince hissedilip hissedilmeyeceği, bilirkişilerce raporda değerlendirilerek “Eğer kapalı ortamda zamanla doğalgaz birikimi olmuş ise kokunun hissedilmesi gerekir, ancak dosya muhteviyatında belirtildiği üzere yangının asma kat mahalinde başladığı tespitlerinden doğalgazın havadan hafif olması ve daha yukarıya doğru asma kata doğru yükselerek bu mahalde yayılması nedeniyle işyeri sahibinin işyerine ilk girdiği esnada kokuyu hissetmemesinin mümkün olamayacağı, ayrıca kokunun hissedilmesinin kişiden kişiye göre değişkenlik gösterebileceği kanaat edilmiştir.” denilmiştir. Yangın/patlamanın doğalgazdan kaynaklanmış olma ihtimali düşi itfaiye ekiplerince yapılan ölçümlerde kaçak tespit edilmemesinin mümkün olup olmadığı bilirkişiler tarafından raporda değerlendirilmiş olup buna göre “Patlamanın doğalgaz kaynaklı olduğu öngörüldüğünde patlama sonrası fotoğraflarda görüleceği üzere ön cephenin tamamı ile dışarıya doğru hasar görmesi suretiyle ortamın atmosferle ilişkili duruma gelmesiyle ortam doğal olarak havalandırılmış olduğundan itfaiye ekibi tarafından herhangi bir kaçak tespit edilemeyeceği öngörülmüştür.” şeklinde görüş bildirmiştir. Servis kutusunda regülatör bulunmaması halinde iç tesisatta yani binada doğalgaz olmasının mümkün olup olmadığı, bilirkişiler tarafından değerlendirilerek, “Bina önlerindeki doğalgaz servis kutusu içerisinde kutu vanasına kadar 4 bar basıncın olduğu vana sonrası basınç ü regülatörün monte edilerek uygun basınçta 4 bar’dan 21 mbar basıncına düşürülerek doğalgazın sözleşme basıncına göre daire veya işyerinde kullanılacak olan doğalgaz yakıcı cihazlara kadar doğalgazın temini ile sistemin çalışır durumda olabileceği, regülatörün olmaması durumunda kaçak gaz kullanımının mümkün olamayacağı, … Kargo binası önündeki servis kutusundan tüm dükkanlara iç tesisat hattı ile çekilmiş branşmanlardan binalardaki tüm işyerlerinde de doğalgaz olmasının mümkün olamayacağı” denildiği görülmüştür. Hasar Uzmanı … tarafından çizilen krokide … önündeki gaz dağıtım kutusundan çıkan ve dükkanların önündeki kaldırımın altında devam eden gaz dağıtım borusundan T’ler şeklinde dükkanlara giriş yapılması nedeniyle dükkanlara giriş yapılan bu kısımlarda doğalgaz bulunup bulunmayacağı, hususu bilirkişiler tarafından değerlendirilmiş olup, “Bahsi geçen her dükkan için bırakılan T branşmanları (kollar), … önündeki servis kutusu çıkışından alınan iç tesisat toprak altı kolon hattı olup, servis kutusunda regülatör (gazın basıncını ayarlayan cihaz) olmadığından bu toprak altı tesisatta da normal şartlarda doğalgaz olamaz. Ancak önceki bilirkişi raporlarında da belirtil izere olay sonrası tespit çalışmaları sırasında vana açıldığında gaz ve toz çıkışı tespit edildiği anlaşılmıştır. ” denilmiştir. Toprak altı tesisat borusunda gaz olması durumunda bu sı gelebilecek bir patlamanın doğalgaz hattına, panoya ve diğer edeceği, hususu bilirkişiler tarafından değerlendirilmiş olup buna göre “Doğalgaz kutusu sonrası toprak altı tesisat borusunda doğalgaz olması durumunda, dosya muhteviyatında belirtilen olay mahallinde önceden doğalgaz kullanımının olduğu işyeri içerisinde tesisatın kurulu vaziyette olduğu ancak ocak/kombi vb. gaz yakıcı cihazların olmadığının belirtildiği, bu durumda işyerinde doğalgaz tesisatının geçtiği güzergah, sayacın bulunduğu alan ve önceki iptal edilen gaz yakıcı cihaz branşmanı olarak bırakılan cihaz vanaları mahallinde sızıntı/kaçak ihtimalinin olabileceği, ancak bu sızıntının diğer işyerlerine sirayet etmesinin mümkün olmadığı hususları irdelenmiştir. ” denilmiştir. Yangının çıkış nedeni ile ilgili tüm bulguların değerlendirilmesi ve raporlar arasında ki çelişkinin giderilmesi başlığı altında bilirkişiler raporun ilgili kısmında *Patlamaya (infilak) doğalgaz birikmesinin neden olduğu, doğalgazın işyerine içeriden değil haricen işyeri içerisine geldiği, sızdığı, bu sızıntının … önündeki doğalgaz kutusundan yayılımının sözkonusu olabileceği, *Olay mahallinin bulunduğu sokak ve civarındaki yakın sokaklarda olay öncesinde herhangi bir kurum (doğalgaz, su, elektrik, Telekom vb.) ve/veya yüklenicisi, 3. şahıs tarafından izinli veya izinsiz altyapı kazı çalışması yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi, *İBB Büyükşehir Belediyesi bünyesinde altyapı kazı ruhsatı alınıp alınmadığı hususlarının tespiti, *Kazı yapılmış ise doğalgaz polietilen boru dağıtım hattı veya servis hattına hasar verilmiş midir?Tespit edilmesi, *Olay mahallinde doğalgaz kaynaklı patlama olduğu düşünüldüğünde gaz sızıntısının patlama sonrası da devam edeceği, bu yeraltındaki gaz sızıntısının hangi noktadan kaynaklandığının hukuken ve teknik olarak tespitinin …’a ait olduğu, olaydan sonra … kaçak noktası tespiti için bölgede hangi çalışmaları yapmıştır? Sorgulanması gerektiği kanaatine varılmıştır.” denildiği görülmüştür. Raporda devamla; dosya içindeki bilgiler, belgeler, fotoğraflar ve bilirkişi raporları incelenmiş olup, Söz konusu işyerinin iştigal konusu elektrik olup, işyeri içinde çeşitli elektrik malzemeleri bulunduğu, dosya belgelerinden işyerinde doğalgaz bağlantısı ve Lpg’nin bulunmadığının anlaşıldığını, yine belgelerden anlaşıldığına göre, hayatın olağan akışında olduğu gibi, işyeri boşken elektrik şalterleri veya sigortaları kapalı durumda olmadığını, bu durumda doğal olarak elektrikler tümden devre dışı bırakılmadığından, elektrik tesisatlarında akımın dolaşmaya devam ettiğini, bu durumda yangın kaynağı olarak iki olasılığın söz konusu olduğunu, ilk olasılıkta, işyeri elektrik tesisatında meydana gelebilecek arızanın yangına dönüşmesi, ikinci olasılıkta ise işyerine sirayet eden yanıcı patlayıcı özelliği olan bir gazın işyerini doldurması neticesinde çok küçük bir elektrik arkıyla patlamalı yangının oluşması olduğunu, işyerinin elektrikle iştigal ediyor olması meslek hassasiyetleri nedeniyle, elektriksel zaaflardan kaynaklanan yangın ihtimalini oldukça küçülttüğünü, üstelik işyerinin, saat 18:00 ile saat 23:00 saatine kadar boş olmasının olasılığı iyice düşürdüğünü, dosya içindeki belgelerden, işyeri içinde petrol türevli bir imalatın yapılmadığı,yani işyeri içinde buharlaşan bir petrol türevi malzeme olmadığının da anlaşıldığını, bu durumda, her ne kadar işyerinde doğalgaz bulunmuyorsa da, sokakta bulunan doğalgaz tesisatından kaynaklanan bir arıza sonucunda serbest kalan doğalgazın, işyerine bir şekilde sirayet ederek işyeri hacmini doldurması ve işyeri sahibinin beyanında belirtildiği gibi elektrik anahtarına basılmasından sonra meydana gelen çok küçük bir elektrik arkının işyerine dolan gazı patlatıp yangına sebep olduğu yönünde kanaat oluştuğu bildirilmiştir. Raporda devamla; dava dosyasındaki birçok bilirkişi raporunda … tesisatından gaz sızması ve davacı sigortalısı … firmasında bu gazın sıkışması ile patlamanın yaşandığı ve sonrasında yangının çıktığını belirttiğini, buna karşı olan görüşler de olup ucu açık içinde gaz bulunmayan tesisattan bu gazın işyerinde birikemeyeceği dolayısı ile …’a bir kusur atfedilmeyeceği beyan edilen görüşlerde bulunduğunu, bu noktada dava konusu yangın olaydan önce bitişik işyeri … kargo firmasında da yangın çıktığı ve itfaiyenin söndürdüğünün belirtildiğini, her ne kadar … bu yangının da doğalgaz kaynaklı olmadığı biriken çöplerin tutuşup doğalgaz kutusunu yakıp zarar verdiğini söylese de, bunun aksine deliller de mevcut olduğunu, İTÜ Kimya bilirkişisi …’nin raporunda, işverinin bulunduğu ortamda patlamaya sebep olabilecek doğalgazdan başkaca yanıcı gaz toz oluşturabilecek bir oluşumun bulunmadığı, … tarafından hazırlanan özel raporda, normal bir yangın olmadığı, gaz patlaması infilak halinde bu tür bir hasar ve yangının meydana gelebileceği, işyerinde LPG tüpü, veya doğalgaz cihazı bulunmadığı, bu sebeple haricen iş yeri içerisine gelen bir gaz olduğu, keşif sırasında…vana açıldığında içerisinden çıkan basınçlı hava ya da gaz nedeniyle toz ve çöplerin borudan dışarıya havalandığı, eksper araştırma raporunda … kargo girişi sol tarafta kaldırım kenarındaki … doğalgaz ana kutusundaki boruların vanaları açıldığında halen gazın çıkmakta olduğu görüldüğünün belirtildiğini, …’nun ifadesinde işyerinde yanıcı parlayıcı patlayıcı veya buharlaştırıcı madde bulunmadığını beyan ettiğini, bu beyanlardan sonuç olarak işyerinde patlamaya sebep olabilecek başka bir gaz ya da patlayıcı parlayıcı veya buharlaşan bir madde olmadığının kesin olarak tespit edildiğini, bu tespitlerin … tarafından kabul edilememesine ve “servis kutusu gazsız olduğu … Kargo ile olayın meydana geldiği dükkân arasında bulunan, iki ucu açık, doğalgaz kutusuyla bağlantısı olmayan, yarım bırakılmış içi boş borulardan oluşan tıpasız tesisatta ne şimdi ne de olayın meydana geldiği tarihte da gaz yoktur” savunmasına karşılık, 07.08.2012 tarihli … günlük iş raporunda “… kargoya ait servis kutusunda yangın ihbarına gidildiği, itfaiye yangını söndürmüş boğma vurularak gaz akışı durduruldu, sabah ıslahı gerekir boğma üzerinde” yazılı olduğunun görüldüğünü, İçinde basınç olmayan, yanıcı bir gaz bulunmayan boş bir tesisatın neden boğma şeklinde gaz akışının durdurulduğunun açıklanmadığını, bunun sebebinin bir şekilde tesisatta gaz bulunması ve belirli bir basınçta olduğundan yangına besleyen gaz akışının kesilmesi için, tesisatta vana da bulunmadığından, gazın boğma kelepçe ile tesisat içerisinde kalmasının sağlandığını, bu sebeple tesisatta bir şekilde (… tesisatına ana vanalardan yanlışlıkla gaz verilmesi, bağlantılardaki bir kaçaktan, ana tesisatlardaki bir kırık ya da çatlaktan bu tesisata gaz akışı….vb.) gaz bulunduğunun anlaşıldığını, Tesisatta bulunan doğalgaz belirli bir basınca ulaşınca ucu açık olan ya da açık vanalardan dışarı sızabilmekte olup olay günü de daha önce bitişikteki … firmasında olduğu gibi davacı sigortalısı … isimli işyerine sızmış ve birikmeye başladığının anlaşıldığını, İşyeri sahibinin olay yerine gelip kapıyı açmasına ve bir süre içerde bulunmasına karşın patlama yaşanmadığı ancak aydınlatma anahtarına basınca küçük bir elektrik kıvılcımından bu patlama ve ardından yangının başladığı kanaatinin bildirildiği görülmüştür. Raporda devamla doğalgazın bina içerisine sızmasına bina yapısının etkili olmadığı, yangının binanın yapımındaki bozukluktan, bakımındaki eksiklikten meydana gelmediği bu nedenle TBK 301. Maddesi bakımından kiraya verenin sorumluluğunun bulunmadığı belirtilmiştir. Yine raporun sonuç kısmında yukarıda yapılan tüm incelemeler ve değerlendirmeler neticesinde, dava konusu olayda; 1.Davalı …’in meydana gelen yangında bina sahibi olarak kusurunun olmadığı, bu meyanda yukarıda genel değerlendirme bölümünde dikkat çekildiği üzere TBK md.69 ve TBK md.301 hükümleri bağlamında, heyetimiz teknik bilirkişilerinin tespitlerinden hareketle, sorumluluğunun bulunmadığı, 2. …’ın, doğalgazın borular vasıtası ile yeraltı ve yer üstünden nakili ve dağıtımından yetkili tek firma olarak, bölge haritasından dava konusu bölgede sızıntının neden ve nereden kaynaklandığını teknik olarak tespit etmesi gerektiği, 3. Mevcut bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, sonuç olarak yukarıda detaylıca açıklandığı üzere … doğalgaz tesisatında bir şekilde (… tesisatına ana vanalardan yanlışlıkla gaz verilmesi, bağlantılardaki bir kaçaktan, ana tesisatlardaki bir kırık ya da çatlaktan bu tesisata gaz akışı….vb.) gaz bulunduğu, olay günü de daha önce bitişikteki … firmasında olduğu gibi davacı sigortalısı … isimli işyerine sızmış ve birikmeye başladığı, işyeri sahibinin aydınlatma anahtarına basınca küçük bir elektrik kıvılcımından bu patlama ve ardından yangının başladığı, 4. Meydana gelen zarara ilişkin olarak, Mahkemenin 2014/62 E., 2018/423 K. sayılı 12.04.2018 tarihli kararındaki miktardan farklı bir sonuca ulaşılmadığı, şeklinde görüş bildirdikleri tespit edilmiştir. Raporun 4. Sayfasında belirtilmesi üzerine İstanbul Büyükşehir Belediyesine yazı yazılarak yangının gerçekleştiği adres bildirilerek söz konusu adresin bulunduğu sokak ve civarındaki yakın sokaklarda 17/07/2012- 17/09/2019 tarihleri arasında herhangi bir kurum (doğalgaz, su, elektrik, telefon vb ) ve/veya yüklenicisi, 3. Şahıs tarafından izinli veya izinsin alt yapı kazı çalışması yapılıp yapılmadığının, kazı yapılmış ise doğalgaz polietilen dağıtım hattı veya servis hattına hasar verilip verilmediği sorulmuş olup, İBB’nin mahkememiz yazısını dağıtımlı olarak …’a da gönderdiği …’ın 26/12/2022 tarihli yazı cevabında ve 05/01/2023 tarihli yazı cevabında belirtilen tarih ve adreste müvekkili şirket tarafından yapılan herhangi bir alt yapı- kazı çalışmasına dair kayıt bulunmadığı bildirilmiş, yine İBB 27/12/2022 tarihli yazı cevabında belirtilen tarih aralığında söz konusu yer ve civarında alt yapı kazı çalışması için herhangi bir kuruma, gerçek veya tüzel kişiye alt yapı ruhsatı verilmediği, 26/01/2023 tarihli yazı cevabında ise yine söz konusu tarih aralığında gerçek ve tüzel kişilere verilmiş alt yapı kazı ruhsatı bulunmadığı bildirilmiştir. Tüm toplanan deliller, istinaf kararından önce alınan bilirkişi raporları, istinaf kararı doğrultusunda alınan bilirkişi raporu, yukarıda yapılan tüm açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde, sonuç olarak yukarıda detaylıca açıklandığı üzere … doğalgaz tesisatında bir şekilde (… tesisatına ana vanalardan yanlışlıkla gaz verilmesi, bağlantılardaki bir kaçaktan, ana tesisatlardaki bir kırık ya da çatlaktan bu tesisata gaz akışı….vb.) gaz bulunduğu, olay günü de daha önce bitişikteki … firmasında olduğu gibi davacı sigortalısı … isimli işyerine sızmış ve birikmeye başladığı, işyeri sahibinin aydınlatma anahtarına basınca küçük bir elektrik kıvılcımından bu patlama ve ardından yangının başladığı anlaşılmakla zarar miktarı olan ve davacı tarafça sigortalısına ödenen 315.107,27 TL’nin ödeme tarihi olan 02/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı …’tan alınarak davacıya verilmesine, yangının binadaki yapım ve bakım bozukluğundan dolayı gerçekleşmediği anlaşıldığından diğer davalı bina maliki hakkında açılan davanın reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davalı … bina maliki olması nedeniyle TBK 69.maddesi uyarınca kusursuz sorumlu olduğunu, taşınmazın kiraya verilmiş olması nedeniyle TBK 301.maddesine göre kiralananı sözleşme süresince kullanıma elverişli halde bulundurmak yükümlülüğü altında bulunduğunu, kusursuz sorumluluk halinde kusur ve hukuka aykırılık hali sorumluluk için koşul olmaktan çıktığından nedensellik bağının sorumluluk için yeterli olduğunu, kusursuz sorumluluk gereğince bina maliki meydana gelen zarardan sorumlu olduğundan bu hususlar dikkate alınmadan davalı … yönünde davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu beyan ederek, kararın bu yönden düzeltilmesini ve davanın tamamen kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Olasılıklar üzerine rapor düzenlendiğini, … ve İBB’den gelen patlama öncesi ve sonrası doğalgaza ilişkin kazı çalışması yapılmaması, aksine doğalgaz aramalarının hiç birinde kaçak gaz tespit edilememesine ilişkin bilgilerin nazara alınmadığını, yargılamanın en başından bu yana aleyhe olan tespitlerin tamamının iş yerine doğalgazın … Kargonun önündeki servis kutusundan sızdığı ve çatlaklardan … Kargoyu da atlayarak … iş yerine dolduğu ve yangına/patlamaya sebep olduğu şeklinde olup yangının hemen ardından İtfaiye tarafından hazırlanan raporda ise yangının doğalgaz etkisi ile olmadığının ifade edildiğini, yapılan inceleme de doğalgaz tespit edilmediğini, kaldırma kararından sonra alınan rapordaki yangının söndürülmesini takiben doğalgazın tespit edilememesinin mümkün olduğu yorumuna katılmanın mümkün olmadığını, gaz akışının nasıl durduğunun açıklanmadığını, yine gazın asma katta olması nedeniyle iş yeri sahibinin için koku alamayacağı yorumunun temelsiz olduğunu, raporun denetime ve hükme elverişli olmadığını, önceki raporlarda “vana açıldığında gaz ve toz çıkışı tespit edildiği anlaşılmıştır.” denilmekte ise de doğalgazdan bahsedilmediğini ayrıca bu husus taraflarınca yapılan araştırmada bu hatların yapılması sırasında hava ile sızdırmazlık testi yapıldığı ve sonrasında kapatıldığı, açılma anında bu şekilde kalan havanın çıkışı olabileceği bilgisi edinildiğini, yine “gaz olmayan tesisatın neden boğma vurularak akışının durdurulduğu açıklanmamıştır.” şeklinde tespite karşı … Uzman personelinin bu işlemin “polietilen boru üzerinde yapılmıştır ve konu boru kolon hattı üzerinde olan çelik hattır ve bu hatta gaz olduğu ve bu gazın kesildiği anlamına gelmez.” açıklamasını içeren görüş yazısının da dikkate alınmadığını, doğalgaz uzmanı olan Makine Mühendisi …’in “Kenardaki servis kutusu ve yer altındaki borular yangından hiçbir şekilde etkilenmemişlerdir. Bu durum bile olayın doğalgazdan kaynaklanmadığını göstermektedir.” görüşüne ilişkin bir değerlendirme bulunmadığını, duruşmada tanık olarak dinlenen itfaiye çavuşunun “yangın çıkan yerde patlama olduğu, dükkanın yazıhane kısmından yangının başladığını tespit ettikleri, patlamanın kükürt gazı kaynaklı olduğunu tespitlerinden çıkardıkları, ölçüm yaptıklarında hiç doğal gaz kaçağının olmadığı, ayrıca doğalgaz bağlantısınında bulunmadığı” ve diğer itfaiye grup amirinin “doğalgaz kaynaklı olsaydı parçalanma ağırlıklı zarar oluşacağı oysa davaya konu mekanda yanma ağırlıklı zarar oluştuğu” şeklinde değerlendirmelerinin rapordaki sübjektif değerlendirmelerin aksini ispat ettiğini, söndürme işlemi sonrası yangının parçalanma ağırlıklı değil de yanma ağırlıklı olmasının aleyhe olan hiçbir raporda değerlendirilmediğini, son bilirkişi raporunda binaya ilişkin kusur olmadığı yorumu yapılmış ise de gazın servis kutusundan kaldırım altından sızarak binaya girdiği görüşü karşısında binanın da kusurlu kabul edilmesi gerektiğini, sonuç olarak sübjektif değerlendirmelerle ihtimale dayalı olarak karar verildiğini, zarar ile sebep arasında illiyet bağının ispatlanamadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Dava; sigortacının, dava dışı sigortalısına aralarındaki sigorta poliçesine dayanarak ödediği hasar bedelinin, hasardan sorumlu olduğunu iddia ettiği davalıdan 6102 Sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davacı sigorta şirketi tarafından, dava dışı sigortalı …Ltd Şti’nin, kiracı olarak bulunduğu riziko adresi “Tüm İş Yeri Sigorta Poliçesi” ile 24/04/2012-24/04/2013 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde sigortalanmıştır. Sigortalı şirketin faaliyet konusu elektrik malzemeleri satışı/deposu olup, poliçede demirbaş, emtia, boya badana, sabit dekorasyon hususlarında teminat verilmiştir. Dava konusu yangın, sigorta poliçesinin yürürlükte olduğu 17/09/2012 tarihinde gece 23:00 sıralarında meydana gelmiş, 18/09/2012 02:00 saatlerinde yangın söndürülmüştür. Oluşan hasar nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına 02/01/2013 tarihinde 315.107,27 TL ödeme yapılmıştır. Hasarın meydana geldiği iş yerinin, davalı … tarafından sigortalı …Ltd. Şti’ye kiralandığı, kira başlangıç tarihinin 01/04/2009 olduğu anlaşılmıştır. Rücu ve halefiyet, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22/03/1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 03/07/1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmıştır. 6102 sayılı TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472.maddesinde ise “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir. Dosya kapsamında yer alan sigorta sözleşmesi ve ödeme belgesi dikkate alındığında, davacının aktif husumetinin bulunduğu anlaşılmıştır. Dava konusu ihtilaf, yangının hangi nedenle çıktığı, talep edilen tazminat nedeniyle davalıların sorumlu olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı Mimarsinin Bölge Grup Amirliğinin düzenlemiş olduğu 19/09/2012 tarihli yangın raporunda, ihbarın saat 00:08’de yapıldığı, olay yerine 00:15’de gidildiği, 02:00’da yangının söndürüldüğü, olay yerine varıldığında iş yeri dahilinde patlama meydana geldiği ve yanma olduğunun görüldüğü, yangının çıkış sebebi; “bodrum üzeri 4 katlı binanın zemin katında bulunan iş yerinin asma kat yazıhane bölümü kısmında bulunan elektrik cihazlar veya elektrik tesisatında oluşan kısa devre sonucu yangının başladığı, camların ve kapıların kapalı olmasından dolayı yanmanın yavaş bir şekilde asma kat dahiline yayıldığı, iş yeri sahibinin kapıya açması ile birlikte ortama giren taze havanın patlamaya sebep olmasıyla iş yerinin diğer kısımlarına yayılarak sirayet ettiği kanaatine varılmıştır” şeklinde ifade edilmiştir. Hasar dosyası kapsamında … Ltd. Şti’nin düzenlediği ekspertiz raporları incelenmiştir. 19/09/2012 tarihli ön raporda sigortalının dükkana geldiğinde elektrik düğmesine basması ile şiddetli patlamanın meydana geldiğini beyan ettiği ancak ekspertiz incelemesinde patlamayı gerektirecek gazın ne şekilde oluştuğunun anlaşılamadığı, olaydan 15 gün kadar önce bitişik … Kargo önünde … gaz kutusundan sızan gazın tutuşması nedeniyle yangın çıktığı ve yanan kutunun … tarafından değiştirildiği, sigortalı iş yerinde … boru alt yapısının bulunduğu ancak gaz bağlantısının yapılmadığı, gaz girişini gerektirecek bir durum olmadığı, olayın ne şekilde meydana geldiğinin anlaşılabilmesi için acil olarak mahkemece tespit ve sigorta şirketi tarafından tahkikat yapılması gerektiği belirtilmiştir. 09/10/2012 tarihli ara raporda sigortalı mahalle 05/10/2012 tarihinde gaz ölçümü yapan teknik uzman ile gidildiği, uzmanın gaz ölçüm cihazları ile bina ve çevresini kontrol ettiği, herhangi bir gaz kaçağının bulunmadığını saptadığı, ortamda oluşan çok yoğun bir gazın şiddetli patlaması neticesinde olayın meydana geldiğinin aşikar olduğu belirtilmiştir.05/12/2012 tarihli kesin raporda, sigortalı dükkan sahibinin olay günü elektrikli kepengi kumandası ile açarak, alüminyum kapıyı anahtar ile açarak dükkana girdiği, yanmakta olan bir şeye ait alev görmediği ve gaz kokusu almadığı, elektrik düğmesine basar basmaz müthiş bir patlamanın olduğunu beyan ettiği, dükkanın olduğu iş hanının ön yan kısımına … tarafından doğalgaz hattı çekilip gaz getirildiği ancak olay günü itibariyle iş hanında bulunan hiçbir dükkanda (sigortalı dahil) henüz doğalgaz bağlanmamış olduğu, yangın uzmanı tarafından tüm iş hanı ve gaz ana giriş kutusu üzerinde yapılan incelemede fiziksel olarak gaz kaçağı yaratacak herhangi bir tesisata rastlanmadığı, gazdan arındırma uzmanı tarafından yapılan ölçümlerde herhangi bir gaz kaçağına rastlanmadığı, patlamanın etkisiyle iş yerinde bulunan tüm malların, demirbaş ve dekorasyon ve binanın ağır şekilde hasarlandığı, yanan malların bir bölümünün sayılamayacak kadar enkaz haline geldiği, bunların raf yerleştirme planı, raf gözlerinin kapasitesi, ürün hacimlerine göre kübajlama sonucu teorik olarak bulunduğu, sayılacak durumda olanların ise sayımının yapıldığı, demirbaş hasarı 23.697,00 TL, boya-badana-dekorasyon hasarı 10.208,00 TL ve emtia hasarı ile iş durması hasarı 281.202,27 TL olmak üzere toplam hasarın 315.107,27 TL olarak tespit edildiği belirtilmiştir. Somut olayla bağlantılı olduğu iddia edilen … Kargo firmasında meydana gelen hasara ilişkin ekspertiz raporunun incelenmesinde; hasar tarihinin 08/08/2012 olduğu, hasarın … doğalgaz hattının patlaması neticesinde meydana geldiği, doğalgaz kutusundaki gaz sıkışması sonucu yangının başladığı belirtilmiştir. Davacı sigorta şirketi tarafından hasar araştırma uzmanı …’dan alınan 31/10/2012 tarihli raporda; dava konusu dükkanın vitrin camlarının kepenklerinin yangın nedeniyle caddeye savrulduğu, iş yerinde doğalgaz tesisatının bulunduğu ancak sayaç olmadığı ve gazın bağlanmadığı, iş yerinin karşısında bulunan pastane görevlilerinin olayı gördüğü, patlamanın içeriden dışarı doğru olduğu, patlamadan sonra dükkanın ön cephesi ile birlikte iş yeri sahibinin alevler arasında caddeye savrulduğu ve şahsı kendilerinin kurtardıklarını beyan ettikleri, … kargoda meydana gelen yangınla ilgili olarak … Kargo çalışanlarının … görevlilerinin “bu hatta gaz olmaması lazımdı diyerek hayret ederek kutu içine müdahale edip gaz akışını kestiklerini” bildirdikleri, … kargo … Elektrik … Kargo iş yerlerinin kapı önlerinde bulunan setin altından doğalgaz ana hattı geçtiği ve her dükkanın önünden çıkışların mevcut olup, ağızlarının kör vida ile kapalı olduğu, … Kargo girişi sol tarafından kaldırım kenarındaki … doğalgaz ana kutusundaki boruların vanaları açıldığında halen gazın çıkmakta olduğunun görüldüğü, yapılan açıklamalar nedeniyle iş yerleri girişlerindeki kaldırım altında bulunan doğalgaz hattından gaz sızıntısının olabileceği ve bu sızıntının yana iş yerine dolmuş olabileceği, bu hususun ise teknik inceleme ile ortaya çıkabileceği belirtilmiştir. Davacı sigorta şirketi tarafından İTÜ öğretim görevlisi kimya yüksek mühendisi Dr. …’dan alınan 13/12/2012 tarihli raporda; patlama olayı için patlama üçgeninde yer alan üç unsurun bir araya gelmesi gerektiği, bunların ise hava, ateşleme kaynağı ve yanıcı madde olduğu, somut olayda havanın iş yeri hacmindeki hava, ateşleme kaynağının elektrik düğmesine basıldığında oluşan kıvılcım olduğunu patlama açısından olmazsa olmaz yanıcı maddenin ise iş yerinin karşısında … tarafından çekilen doğal gaz tesisatı ve ana giriş kutusunun bulunduğu, olaydan 15 gün kadar önce sigortalı iş yeri bitişiğindeki … Kargo iş yeri karşısındaki doğal gaz ana giriş kutusunun bilinmeyen bir nedenle yandığı ve bu yangının … Kargo iş yerinin dış cephe kaplamasında ve doğramalarında hasarlanma oluşturduğu bilindiğinden doğalgaz olabileceği, çevrede ve iş yerinin bulunduğu ortamda patlamaya neden olabilecek doğalgazdan başka yanıcı gaz, toz oluşturabilecek bir oluşumun bulunmasının söz konusu olmadığı, bu durumda patlamanın nedeninin ana giriş kutusundan sızan doğalgaz olabileceği ve başkaca bir olasılığın bulunmadığı, yangın sonrasında … yetkililerinin olay yerine gelerek doğalgaz ana giriş kutusunu ve tüm iş yerlerinin sayaçlarını söküp tesisatlarını kör tapa ile kapattıklarından doğalgaz kaçağı yada sızıntısı ihtimalinin ortadan kalktığı, sonuç olarak patlamanın nedeninin … doğalgaz tesisatı ana giriş kutusundaki doğalgaz kaçağı ve sızıntısı olduğunun düşünüldüğü belirtilmiştir. Davacı sigorta şirketi tarafından kimya mühendisi yangın uzmanı …’dan alınan 24/12/2012 tarihli raporda; elektrik düğmesinin açılması ile patlama meydana geldiğinden bunun sebebinin depo içerisinde gaz mevcudiyetinin olması ve elektrik düğmesinin açılması esnasındaki zayıf haldeki kıvılcımlanma ile patlamanın tetiklenmesi olduğu, yangının gaz kaçağından kaynaklandığı, depo girişine kadar doğalgaz tesisatının mevcut olduğu, depo girişinde borunun depoya bağlantısının ayrılmış ve vanasının kapalı halde olduğu, depoya girişe göre sol üst köşeden depo içerisine doğalgaz boru hattının döşendiği, doğalgaz tesisatının dışarıda bulunan gaz şebekesine bağlı olmadığı ayrıca doğalgaz sözleşmesinin bulunmadığı, iş yerinde herhangi bir LPG tüpü ve doğalgaz cihazı bulunmadığı, bu nedenle infilaka sebep olan gaz birikiminin dahili olmayıp haricen iş yeri içerisine gelen gaz olduğu, sigorta işyerine ait ana binanın sol köşesinde … numaralı doğal gaz panosunun bulunduğu pano dışında da mühürsüz ve tıpasız ağzı açık boruların ve açma vanasıyla kolunun bulunduğu, doğalgaz ve panosu ve çevresinde yapılan incelemede panonun iyi sabitlenmediği, sallanır durumda olduğu, alt ve yan tarafının açık çukur halinde bulunduğu, çöplerle dolu olduğu, her an sigara yada başka nedenle tutuşabilir halde olduğu, gaz kaçağı mevcudiyeti halinde gazın pano çukuru kenarında binanın altına sızma yaparak bulabileceği boşluklardan bina içine sızma yapabileceği ayrıca panonun yanında bulunan mühürsüz, ağzı açık tıpasız bulunan borunun vanası açıldığında boru içerisinde bulunan toz ve çöplerin içeriden çıkan basınçlı hava yada gaz nedeniyle borudan dışarı doğru havalanıp uçuştuğunun görüldüğü en yakın gaz tesisatı olarak binanın köşesinde bulunan yaklaşık 5-6 metre uzaklıktaki doğalgaz olduğu ve depodaki patlamaya panodan kaynaklanan gaz kaçağının sebebiyet verebileceği belirtilmiştir. Kaldırma kararından önce Mahkemece bilirkişiler elektrik mühendisi Prof. Dr. …, makine mühendisi …, kimya yüksek mühendisi …’dan alınan 06/06/2014 tarihli ilk heyet raporunda; hasarın mahiyeti dikkate alındığında olayın cereyanı için doğalgaz veya LPG kullanılmış olması gerektiği, yangın ve bilirkişi raporlarına göre yangının üst kattaki büro mahallinden başladığı bu nedenle olayın doğalgaz kaçağı sonucu oluştuğu kanaatinin ağır bastığı, doğalgazın %95 civarında metan orjinli olması nedeniyle havadan yarı hafif olduğu varsayıldığından kaçak doğalgazın iş yerinin üst bölümlerinde toplanması sonucu bir elektrik kıvılcımı ile alev alarak patlamaya sebep verdiği ancak servis kutusundan oluşacak bir kaçakla dükkanın içinin dolduğu görüşünün yanlış olduğu zira havadan hafif olan doğalgazın kaçak esnasında o kadar mesafedeki kapısı kapalı bir dükkanın içine dolmasının mümkün olmadığı, servis kutusunda oluşacak bir gaz kaçağının en yakın dükkana dolmasının daha mümkün olduğu, dükkanın içinde doğalgaz boruları olması ve sayaç fileksinin varlığının doğalgazın sigortalı işyerinde daha önce kullanıldığının sonrada iptal edildiğinin kanıtı olduğu, iş yerinin kaçak doğalgaz kullanması halinde ise bunun tespiti ve gereğinin yapılmasının …’ın görevleri kapsamında olduğu, neticeten yangının sebebinin doğalgaz kaçağından kaynaklandığı ve önlem almada ihmalkar tutumu nedeniyle …’ın sorumlu olduğu yönünde görüş sunulmuştur. Heyete hukukçu bilirkişi Prof. Dr. … eklenerek alınan 11/12/2014 tarihli ek raporda; kök rapordaki tespitler korunarak bina içinde tesisatın olması nedeniyle doğalgaz kullanıldığı sonucuna varıldığı, …’ın kontrolü yoksa kaçak kullanım sonucuna varılacağı, kaçak kullanım halinde de …’ın gerekli denetimleri yapmaması nedeniyle çıkan yangından ve zarardan sorumlu olduğu, bina malikinin ise kaçak doğalgaz kullanılan bir bina teslim etmiş olması halinde BK 61.maddesine sorumlu olduğu ancak kaçak kullanımın kiracıdan kaynaklanması halinde bunun illiyet bağı keseceği, hasar miktarının ve yapılan ödemenin kadri maruf olduğu belirtilmiştir. Alınan rapora itiraz edilmesi üzerine mahkemece makine mühendisi doğalgaz uzmanı …, YTÜ elektrik elektronik fakültesi kontrol ve otomasyon mühendisliği bölümü öğretim görevlisi Doç. Dr. …, kimya mühendisi …, sigortacı Av. … ve hukukçu Yrd. Doç. Dr. …’tan alınan 05/11/2015 tarihli raporda, kimya mühendisi …’un ayrık rapor sunduğu, rapordaki çoğunluk görüşünde; …’in 16/11/2006 tarihinde abone bağlantı sözleşmesini imzalayarak abone olduğunu ancak gaz kullanmak için gerekli müracaatı yapmadığı, iç tesisat borularının çekilmesi sayaç konsolları ve filekslerin takılı olması kesme vana ve kör tapa bulunmasının o iş yerinin gaz kullandığı anlamına gelmeyeceği, aşırı yüklenen elektrik ekipmanın aşırı akım çekeceği ve kısa devreye yol açabileceği, itfaiye yangın raporunda da yangın sebebi olarak kısa devrenin bildirildiği, kutuda basınç düşürücü regülatör olmadığı için “kaçak gaz” kullanılmasının da mümkün olmadığı, yine servis kutusunda oluşacak bir gaz kaçağının en yakında bulunan … Kargoya ait iş yerine girmeksizin bitişiğindeki kapı ve camları kapalı olan sigortalı iş yerine girip en üst asma kata hapsolması ve patlamaya neden olması fikrine katılmadıkları, yangın raporunda yangının sebebinin elektrik cihazlar ve elektrik tesisatında oluşan kısa devre olarak belirlendiği işyerinde doğalgaz sebebiyle yangın meydana gelmiş olması durumunda gaz kesilmeden yangının söndürülmesinin mümkün olmayacağı, yangından 7 saat sonra …’ca yapılan incelemede gaz kaçağı ve doğalgazla ilgili problem olmadığının bildirildiği, olay üzerinden uzunca bir süre geçtiği için olay mahallinde bir emare bulunmadığı bu nedenle yangının çıkış nedenine ilişkin kanaate varılamadığı ancak olay yerine ilk olarak gelen gerekli müdahale ve tespitleri yapan itfaiye müdürlüğü raporundaki tespite katılmanın mümkün olduğu, yangının elektrikli cihazlar veya elektrik tesisatında oluşan kısa devre sonucu başladığı, camlar ve kapıların kapalı olmasından dolayı yanmaman asma katta yavaş bir şekilde yayıldığı, iş yeri sahibinin kapıyı açması ile birlikte ortama giren taze havanın patlamaya sebep olmasıyla iş yerinin diğer kısımlarına yayılarak sirayet ettiği …’ın zararın meydana gelmesinden bir eylemi bulunmadığı bina malikinin de sorumluluğunun bulunmadığı belirtilmiştir. Bilirkişi kimya mühendisi … ayrık raporunda; dükkan sahibinin beyanında patlamanın kapıyı açması ile birlikte meydana gelmediğini, içeri girip malzeme bırakıp elektrik düğmesine basması ile meydana geldiğini beyan ettiğinden, dosyaya konu yangının backdraft yangın olmadığı, depo dahilinde herhangi bir doğal gaz bağlantısı LPG tüpü benzeri gaz ve cihazların bulunmadığı ancak patlamanın gaz patlaması özelliklerini taşıdığı, kaynağı konusunda net bir tespit yapılamadığı, 2012 yılında meydana gelen yangında binanın hiçbir dükkanında doğalgaz kullanılmadığı, söz konusu yangının …’a ait iş hanı önündeki ana gaz giriş panosundaki gaz kaçağı veya tesisatından kaynaklandığına dair net bir bilgi bulgu ve belgenin olmadığı, yangının meydana gelmesinde …’ın kusurunun bulunduğuna dair teknik olarak net bir bilgi olmaması nedeniyle yangın nedeniyle …’a kusur aftedilemeyeceği yönünde görüş sunmuştur. Her iki bilirkişi heyet raporu arasında çelişki olduğundan, mahkemece yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verilmiştir. Makine mühendisi doğalgaz uzmanı …, elektrik mühendisi Doç. Dr. …, kimya mühendisi (lpg, lng ve yangın eğitmeni) …, sigortacı Yrd. Doç. Dr. …, mali müşavir …, inşaat mühendisi … ve hukukçu …’dan alınan 11/05/2017 tarihli raporda, makine mühendisi doğalgaz uzmanı …’in ayrık rapor sunduğu, rapordaki çoğunluk görüşünde; itfaiye raporunda “iş yeri sahibi yangının kapıyı açmasıyla değil elektrik düğmesine basmasıyla meydana geldiğini beyan ettiğinden kapı açıldığı anda içeri hava dolmasıyla patlamanın yaşandığı yönündeki itfaiye raporunun geçerliliğini yitirdiği, elektrik tesisatındaki veya cihazlardaki bir kısa devre veya aşırı akım çekilmesine sebep olacak bir arıza oluşması durumunda yangın halinde önce dumanın yükseleceği, dumanla birlikte ısınan kavrulan izolasyonların kokusunun duyulacağı, sonrada yanmaya başlayacağı, olay mahalline gelen bir kişinin hiçbir is kokusu almaması, duman görmemesi, ortamda sıcaklık yükselmesini hissetmemesi, izolasyon kokusunu duymamasının mümkün olmadığı, iş yeri sahibi ifadesinde elektrik düğmesine basılması ile yangının patlamanın meydana geldiğini beyan ettiğinden elektrik düğmesine basılmasıyla oluşan küçük bir kıvılcımın dahi biriken gazın patlamasına sebep olacağı, yangının elektrik tesisatındaki veya elektrikli cihazlardaki kısa devre sebebiyle başladığını iddia etmenin elektrik mühendisliği açısından teknik olarak mümkün olmadığı, yangın uzmanı …, hasar araştırma uzmanı … ve kimya yüksek mühendisi Dr. …’ın düzenledikleri raporlarda da hatta gaz olduğu tespit edilerek hasarın … doğalgaz tesisatından kaynaklanan sızıntı nedeniyle oluştuğunu belirttikleri, … tarafından hazırlanan krokide … dağıtım kutusundan itibaren binanın önünden geçen bir doğalgaz hattının mevcut olduğu ve dükkanlara dağılım borularının da olduğunun görüldüğü, … İstanbul Bölge Müdürlüğü’nün kurumun Hukuk İşleri Müdürlüğü’ne hitaben yazdığı 23/05/2013 tarihli kurum içi yazışma belgesinde “yangının meydana geldiği binanın ön yan kısmına … tarafından doğalgaz tesisatı çekilip gaz getirildiği ancak sigortalı iş yeri dahil olay günü itibariyle hiçbir iş yerine henüz gaz bağlanmamış olduğu, … Kargo önünde çıkan yangın ile … Elektrikte çıkan yangın arasında 42 gün olduğu, … tarafından bina girişinin yükseltilmesi sonucu servis kutusunun bina seviyesinin altında kalması ve servis kutusu içinde kalan çöp ve kağıtların yanması neticesinde ilk yangının meydana geldiği, bunun üzerine servis kutusu seviyesinin yükseltildiği” belirtilmiş olmakla bu yazının … tarafından çizilen krokiyi doğruladığı ve borularda gaz olduğunu teyit ettiği, dükkanda biriken gazla ilgili olarak iki ihtimal olduğu, doğalgaz veya dükkanda kullanılan tüpgazdan sızmış olabileceği, tüp gazdan kaynaklanan sızıntı sebebiyle patlama olsaydı tüp gazdan sızan gazın havadan ağır olması sebebiyle gazın zeminde birikeceği, hasarın asma kata değil zemin katta daha fazla olacağını ayrıca patlayan tüpe ait kalıntılarının bulunacağı ve itfaiye raporunda bu hususta tespitin yer alması gerektiği bu nedenle patlamaya tüp gazın sebep olmadığı, doğalgazın havadan hafif bir gaz olması sebebiyle yükselmesi, yüksekte birikmesi nedeniyle asma katta hasarın daha çok oluştuğu, bu nedenlerle yangının ve patlamanın doğalgazdan kaynaklandığı kanaatine ulaşıldığı, iş yeri sahibinin tarif ettiği patlamanın kesinlikle bir gaz patlaması olduğu, … tarafından çizilen krokide … önündeki gaz dağıtım panosundan çıkan ve dükkanların önündeki kaldırımın altından devam eden gaz dağıtım borusundan “T”ler çıkarak dükkanlara giriş yapıldığının açıkça görüldüğü, sigortalı iş yerine çekilen boruya takılan kör tapa herhangi bir şekilde iyi izole edilmemişse yada iyi sıkıştırılmamışsa borunun içinde boruya uygulanan basınç nedeniyle dışarı çıkıp oksijenle birleşmek arzusunda olan doğalgazın (CH4 Metan) buradan sızabileceği, dosya kapsamı değerlendirildiğinde yangının …’ın sorumluluğu ve kontrolü altındaki doğalgaz tesisatındaki herhangi bir doğalgaz sızıntısı sebebiyle iş yerinde biriken gazın patlamasından kaynaklandığı ve …’ın sorumlu tutulması gerektiği, yangın sonucunda demirbaşlarda 23.697,00 TL, boya badanada 10.208,00 TL, emtiada 256.202,27 TL, iş durması nedeniyle 25.000,00 TL olmak üzere toplam 315.107,27 TL’lik hasar meydana geldiğini, diğer davalı … açısından zararın binanın yapım ve /veya bakım eksikliğinden kaynaklandığı hususunun ispatlanması gerektiğini, ancak bu hususta herhangi bir ispatlama yapılmadığını, davalı …’e rücu edilemeyeceğini yönünde görüş sunulmuştur. Bilirkişi makine mühendisi doğalgaz uzmanı … 22/05/2017 tarihli ayrık raporunda; dosyaya konu yangından 42 gün önce 07/08/2012 tarihinde … Kargonun yanında bina servis kutusunun olduğu yerde meydana gelen yangının İBB İtfaiye Müdürlüğü tarafından doğalgaz dağıtım kutusundan herhangi bir arıza sonucu sızan gazın oluşan statik elektriklenme ile parlaması sonucu oluştuğunun tespit edildiği, bu olayın somut dosyadaki yangınla ilgisinin bulunmadığı, servis kutularının 42 gün önce kontrol edildiğinin kesin olduğu, servis kutu bağlantılarının eskimesinden yada korozyondan kaynaklanabilecek bir gaz sızıntısından söz edilemeyeceği, … kayıtlarında ve yangın tarihindeki resimlerde servis kutusunda regülatör bulunmadığı, bu durumda iç tesisatta yani binada doğalgaz olmasının mümkün olmadığı, servis kutusunun yangının meydana geldiği … Elektrik dükkanına mesafesinin yaklaşık 5-6 metre olduğu, servis kutusu ile … arasında … Kargo’ya ait iş yeri ve altında başka bir dükkanın bulunduğu, servis kutusuna gelen doğalgaz hattının yoldan binaya doğru döşenen polietilen boru ile yapıldığı, bağlantı noktasının yolun ortası ve servis kutusunun içindeki regülatör bağlantı noktaları olduğu, binanın yüzeyindeki servis kutusundaki uç kısmının zeminde kapalı değil atmosfere açık kutu içinde olduğu, doğalgazın havadan hafif olması nedeniyle yukarı doğru hareket ettiği ve açık havada atmosfere seyrelerek dağıldığı, servis kutusunda gaz kaçağı olması durumunda servis kutusu içine dolan gazın en kolay hareket edebileceği noktada atmosfere salınacağı, eğer iddia edildiği gibi bulduğu boşluklardan dükkana dolma ihtimali varsa önce ilk dükkana yada zemindeki dükkana sızma ihtimalinin daha fazla olduğu, bu ihtimalin ise beton zeminde çatlaklar ve kanal yoluyla olacağı, bu durumun tespite muhtaç olduğu, gaz sızıntısı devam ettiği sırada yangının dükkanda başlamasıyla ateşin doğalgazı takip ederek servis kutusuna ulaşması gerektiği, bu durum meydana gelmediğine göre gaz kaçağı tespit edilemediği ve gazın servis kutusundan dükkana kadar gaz sızabileceği çatlak ve yol tespit edilemediği için yangının doğalgazdan kaynaklanmadığı yönünde görüş sunmuştur. Bilirkişi raporuna karşı itiraz edilmesi nedeniyle itirazların incelenmesi ve ayrık raporu değerlendirilmesi ve yangın doğalgaz kaynaklı ise sigortalı iş yerine nasıl sızdığı hususunun aydınlatılması için çoğunluk görüş veren bilirkişi heyetinden alınan ek raporda; davalı … vekilinin itiraz dilekçesinde patlayan gazın kanalizasyon (metan) gazı olabileceği belirtilmiş ise de doğalgazın % 85’inin de metan gazı olduğu ancak kanalizasyon gazından söz edildiğinden bu gazın patlaması için iş yerinin altında kanalizasyon hattı olması ve gaz sızıntısı gerektiği, bu durumda sigortalı iş yerinde ve etrafta kanalizasyonun pis kokusunun hissedileceği, dosyaya kanalizasyon geçtiğine ilişkin bir belge sunulmadığı, doğalgaz kokusunun itfaiye tarafından tespit edilebilmesi için tavanda birikme özelliği nedeniyle itfaiye personelinin gazın yükseldiği asma kata çıkmaları gerektiği, gaz kesilmeden yangının söndürülüp söndürülemeyeceği sorusuna ilişkin itfaiye raporunda 12 ton su kullanıldığı ve kimyasal söndürücü kullanılmadığına göre itfaiyenin sadece soğutma çalışması yaptığı, ayrık rapor veren …’in raporu yönünden yapılan incelemede bilirkişinin yangın patlamasının gerçekleştiği kanaatinde olduğu, bu durumda öncelikle yangın çıkması gerektiği ancak olayda patlama sonucu yangının oluştuğu gazın birikmesi ile asma katta patlamanın gerçekleştiği, patlama olması için içeride yeterli havanın, oksijenin bulunduğu ve ısı ihtiyacının ise dükkan sahibinin elektrik düğmesine basması ile sağlanarak patlamanın gerçekleştiği, yangının sigortalı iş yerine nasıl sızdığı hususunun kök raporda …’ın çizdiği kroki ve “T” boru ile anlatıldığı, açıklanan nedenlerle kök rapordaki tespitlerin korunduğu belirtilmiştir.Mahkemece ilk kararda yangının doğalgaz kaynaklı olduğu gerekçesiyle …’ın sorumlu olduğuna karar verilmiş ise de yukarıda yer verilen tespitler karşısında, raporlar arasında çelişki bulunduğu açık olup, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılmış ve Dairemizin özetlenen kaldırma kararında ifade edilen eksiklikler mahkemece ikmal edilmiş, …’tan evraklar getirtilmiş ve yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Makine mühendisi doğalgaz uzmanı …, elektrik mühendisi yangın uzmanı …, elektrik mühendisi …, inşaat mühendisi …, hukukçu Dr. … tarafından düzenlenen 10/10/2022 tarihli heyet raporunda; Doğalgaz Uzmanı Tarafından Yapılan Değerlendirmede; Doğalgazdan kaynaklı bir yangın çıkması halinde … ekiplerince gaz kesilmeden yangının söndürülmesinin/sönmesinin mümkün olup olmadığı yönünden; yüksek basınç altındaki doğalgaz hattında oluşan bir yangının gaz akışı kesilmeden söndürülemeyeceği ancak kaçak, sızıntı şeklindeki düşük basınçlı bir akışın, gaz akışı kesilmese bile basınçlı su ile söndürülebileceği, Sigortalı işyerinin mevcut alanı itibariyle doğalgaz sızıntısı nedeniyle kokunun itfaiye ekiplerince hissedilip hissedilmeyeceği yönünden; yangının asma kat mahalinde başladığı tespit edildiğinden, doğalgazın havadan hafif olması ve asma kata doğru yükselerek bu mahalde yayılması nedeniyle işyeri sahibinin işyerine ilk girdiği esnada kokuyu hissetmemesinin mümkün olamayacağı, ayrıca kokunun hissedilmesinin kişiden kişiye göre değişkenlik gösterebileceği. Yangın/patlamanın doğalgazdan kaynaklanmış olma ihtimali düşünüldüğünde itfaiye ekiplerince yapılan ölçümlerde kaçak tespit edilmemesinin mümkün olup olmadığı yönünden; patlamanın doğalgaz kaynaklı olduğu öngörüldüğünde patlama sonrası fotoğraflarda görüleceği üzere ön cephenin tamamı ile dışarıya doğru hasar görmesi suretiyle ortamın atmosferle ilişkili duruma gelmesiyle ortam doğal olarak havalandırılmış olduğundan itfaiye ekibi tarafından herhangi bir kaçak tespit edilemeyeceği, Servis kutusunda regülatör bulunmaması halinde iç tesisatta yani binada doğalgaz olmasının mümkün olup olmadığı yönünden; bina önlerindeki doğalgaz servis kutusu içerisinde kutu vanasına kadar 4 bar basıncın olduğu vana sonrası basınç düşürücü regülatörün monte edilerek uygun basınçta 4 bar’dan 21 mbar basıncına düşürülerek doğalgazın sözleşme basıncına göre daire veya işyerinde kullanılacak olan doğalgaz yakıcı cihazlara kadar doğalgazın temini ile sistemin çalışır durumda olabileceği, regülatörün olmaması durumunda kaçak gaz kullanımının mümkün olamayacağı, … Kargo binası önündeki servis kutusundan tüm dükkanlara iç tesisat hattı ile çekilmiş branşmanlardan binalardaki tüm işyerlerinde de doğalgaz olmasının mümkün olamayacağı, Hasar Uzmanı … tarafından çizilen krokide … önündeki gaz dağıtım kutusundan çıkan ve dükkanların önündeki kaldırımın altında devam eden gaz dağıtım borusundan T’ler şeklinde dükkanlara giriş yapılması nedeniyle dükkanlara giriş yapılan bu kısımlarda doğalgaz bulunup bulunmayacağı yönünden; bahsi geçen her dükkan için bırakılan T branşmanları (kollar), … önündeki servis kutusu çıkışından alınan iç tesisat toprak altı kolon hattı olup, servis kutusunda regülatör (gazın basıncını ayarlayan cihaz) olmadığından bu toprak altı tesisatta da normal şartlarda doğalgaz olamayacağı ancak önceki bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere olay sonrası tespit çalışmaları sırasında vana açıldığında gaz ve toz çıkışı tespit edildiği, Toprak altı tesisat borusunda gaz olması durumunda bu sızıntıdan meydana gelebilecek bir patlamanın doğalgaz hattına, panoya ve diğer işyerlerine ne şekilde sirayet edeceği yönünden; doğalgaz kutusu sonrası toprak altı tesisat borusunda doğalgaz olması durumunda, dosya muhteviyatında belirtilen olay mahallinde önceden doğalgaz kullanımının olduğu işyeri içerisinde tesisatın kurulu vaziyette olduğu ancak ocak/kombi vb. gaz yakıcı cihazların olmadığının belirtildiği, bu durumda işyerinde doğalgaz tesisatının geçtiği güzergah, sayacın bulunduğu alan ve önceki iptal edilen gaz yakıcı cihaz branşmanı olarak bırakılan cihaz vanaları mahallinde sızıntı/kaçak ihtimalinin olabileceği, ancak bu sızıntının diğer işyerlerine sirayet etmesinin mümkün olmadığı, Yangının çıkış nedeni ile ilgili tüm bulguların değerlendirilmesi ve raporlar arasındaki çelişkinin giderilmesi için aşağıdaki tespitlerin yapıldığı; *Patlamaya (infilak) doğalgaz birikmesinin neden olduğu, doğalgazın işyerine içeriden değil haricen geldiği/sızdığı, bu sızıntının … önündeki doğalgaz kutusundan yayılımının sözkonusu olabileceği, *Olay mahallinin bulunduğu sokak ve civarındaki yakın sokaklarda olay öncesinde herhangi bir kurum (doğalgaz, su, elektrik, Telekom vb.) ve/veya yüklenicisi, 3. şahıs tarafından izinli veya izinsiz altyapı kazı çalışması yapılıp yapılmadığının, İBB Büyükşehir Belediyesi bünyesinde altyapı kazı ruhsatı alınıp alınmadığı hususlarının tespiti gerektiği,*Kazı yapılmış ise doğalgaz polietilen boru dağıtım hattı veya servis hattına hasar verilip verilmediğinin tespiti gerektiği,*Olay mahallinde doğalgaz kaynaklı patlama olduğu düşünüldüğünde gaz sızıntısının patlama sonrası da devam edeceği, yeraltındaki gaz sızıntısının hangi noktadan kaynaklandığının hukuken ve teknik olarak tespitinin …’a ait olduğu, olaydan sonra İGDAŞ’ın kaçak noktası tespiti için bölgede hangi çalışmaları yaptığının tespiti gerektiği belirtilmiştir. Yangın Uzmanı Elektrik Mühendisi Tarafından Yapılan Değerlendirmede; Dosya kapsamında yer alan belgelere göre işyerinde doğalgaz bağlantısı ve Ipg’nin bulunmadığı yine belgelerden anlaşıldığına göre, hayatın olağan akışında olduğu gibi işyeri boşken elektrik şalterleri veya sigortalarının kapalı durumda olmadığı, doğal olarak elektriklerin tümden devre dışı bırakılmadığı, elektrik tesisatlarında akımın dolaşmaya devam ettiği, Bu durumda yangın kaynağı olarak iki olasılık bulunduğu, ilk olasılığın işyeri elektrik tesisatında meydana gelebilecek arızanın yangına dönüşmesi, ikinci olasılığın ise işyerine sirayet eden yanıcı patlayıcı özelliği olan bir gazın işyerini doldurması neticesinde çok küçük bir elektrik arkıyla patlamalı yangının gerçekleşmesi olduğu, işyerinin elektrikle iştigal ediyor olmasından kaynaklı meslek hassasiyet nedeniyle elektriksel zaaflardan kaynaklanan yangın ihtimalini oldukça küçülttüğü, işyerinin saat 18:00’den 23:00’e kadar boş olmasının olasılığı iyice düşürdüğü, işyeri içinde petrol türevli bir imalatın yapılmadığı, yani işyeri içinde buharlaşan bir petrol türevi malzeme olmadığının da anlaşıldığı, bu durumda her ne kadar işyerinde doğalgaz bulunmuyorsa da, sokakta bulunan doğalgaz tesisatından kaynaklanan bir arıza sonucunda serbest kalan doğalgazın, işyerine bir şekilde sirayet ederek işyeri hacmini doldurması ve işyeri sahibinin beyanında belirtildiği gibi elektrik anahtarına basılmasından sonra meydana gelen çok küçük bir elektrik arkının işyerine dolan gazı patlatıp yangına sebep olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Elektrik Mühendisi Tarafından Yapılan Değerlendirmede; …’ın “servis kutusu gazsız olduğu, … Kargo ile olayın meydana geldiği dükkan arasında bulunan, iki ucu açık, doğal gaz kutusuyla bağlantısı olmayan, yarım bırakılmış içi boş borulardan oluşan tıpasız tesisatta ne şimdi ne de olayın meydana geldiği tarihte da gaz yoktur” savunmasına karşılık 07/08/2012 tarihli … günlük iş raporunda “… kargoya ait servis kutusunda yangın ihbarına gidildiği, itfaiye yangını söndürmüş boğma vurularak gaz akışı durduruldu, sabah ıslahı gerekir boğma üzerinde” yazdığı, içinde basınç olmayan, yanıcı bir gaz bulunmayan boş bir tesisatta neden boğma şeklinde gaz akışının durdurulduğunun açıklanmadığı, bunun sebebinin bir şekilde tesisatta gaz bulunması ve belirli bir basınçta olduğundan yangını besleyen gaz akışının kesilmesi için tesisatta vana da bulunmadığından, gazın boğma kelepçe ile tesisat içerisinde kalmasının sağlanması olduğu, bu sebeple tesisatta bir şekilde (… tesisatına ana vanalardan yanlışlıkla gaz verilmesi, bağlantılardaki bir kaçaktan, ana tesisatlardaki bir kırık ya da çatlaktan bu tesisata gaz akışı….vb.) gaz bulunduğu, tesisatta bulunan doğalgazın belli bir basınca ulaşınca ucu açık olan ya da açık vanalardan dışarı sızabildiği, olay günü de daha önce bitişikteki … firmasında olduğu gibi davacı sigortalısı … Elektrik isimli işyerine sızarak birikmeye başladığı, işyeri sahibi olay yerine gelip kapıyı açmasına ve bir süre içerde bulunmasına karşın patlama yaşanmadığı ancak aydınlatma anahtarına basınca küçük bir elektrik kıvılcımından bu patlama ve ardından yangının başladığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Sonuç itibariyle; olayda binaya ilişkin kusur olmadığı, …’ın doğalgazı borular vasıtasıyla yeraltı ve yer üstünden nakli ve dağıtımından yetkili tek firma olarak bölge haritasından dava konusu bölgede sızıntının neden ve nereden kaynaklandığını teknik olarak tespit etmesi gerektiği, mevcut bilgi ve belgeler ile bilirkişi raporları birlikte değerlendirildiğinde, sonuç olarak … doğalgaz tesisatında bir şekilde (… tesisatına ana vanalardan yanlışlıkla gaz verilmesi, bağlantılardaki bir kaçaktan, ana tesisatlardaki bir kırık ya da çatlaktan bu tesisata gaz akışı….vb.) gaz bulunduğu, olay günü de daha önce bitişikteki … firmasında olduğu gibi davacı sigortalısı … Elektrik isimli işyerine sızarak birikmeye başladığı, işyeri sahibinin aydınlatma anahtarına basınca küçük bir elektrik kıvılcımından patlama ve ardından yangının başladığı kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Raporda “Doğalgaz Uzmanı Tarafından Yapılan Değerlendirme” bölümünde ifade edilen hususlara ilişkin İBB ve …’a yazılan müzekkerelere verilen cevabi yazılar incelendiğinde; “Olay mahallinin bulunduğu sokak ve civarındaki yakın sokaklarda olay öncesinde herhangi bir kurum (doğalgaz, su, elektrik, Telekom vb.) ve/veya yüklenicisi, 3. şahıs tarafından izinli veya izinsiz altyapı kazı çalışması yapılıp yapılmadığı” hususunda İBB Büyükşehir Belediyesi Yol Yapım ve Altyapı Koordinasyon Dairesi Başkanlığı herhangi bir gerçek veya tüzel kişiye verilmiş Altyapı Kazı Ruhsatı olmadığını bildirmiş, … ise kendileri tarafından yapılan herhangi bir alt yapı kazı çalışmasına dair kayıt bulunmadığını belirtmiştir.Davalı vekilinin istinaf sebepleri incelendiğinden; Somut dosyada, kimya mühendisi bilirkişi … 05/11/2015 tarihli ayrık raporunda, kaldırma kararı öncesi bilirkişi heyetinin 11/05/2017 tarihli çoğunluk raporunda eğer yangından kaynaklı bir patlama meydana gelseydi iş yerinin kapısının açıldığı anda patlamanın gerçekleşeceğini ancak olayda iş yeri sahibinin kapıyı açarak içeri girmesi, malzemeleri bırakması, ardından elektrik düğmesine basmasıyla patlamanın gerçekleşmiş olması nedeniyle patlamadan kaynaklı olarak yangın çıktığını açıklamışlardır. İtfaiye raporunda “…iş yeri sahibinin kapıyı açmasıyla birlikte ortama giren taze havanın patlamaya sebep olduğu…” tespitinin, iş yeri sahibinin yangının kapıyı açmasıyla değil elektrik düğmesine basmasıyla meydana geldiği yönündeki beyanı nedeniyle doğru olmadığı, zira patlamanın kapının açılmasıyla değil elektrik düğmesine basılmasıyla meydana geldiği, elektrik tesisatındaki veya cihazlardaki bir kısa devre veya aşırı akım çekilmesine sebep olacak bir arıza halinde kablo izolasyonlarının kısa sürede aşırı ısınmaya maruz kalacağı ve önce izolasyonlardan duman çıkacağı bir süre sonrada tutuşma sıcaklığına ulaşılması ile yangının başlayacağı, bu durumda yangının birden alev alev başlamayacağı önce dumanın yükseleceği, dumanla birlikte ısınan kavrulan izolasyonların kokusunun duyulacağı, sonrada yanmaya başlayacağı bu durumda olay mahalline gelen iş yeri sahibinin is kokusu almaması, duman görmemesi, ortamda sıcaklık yükselmesini hissetmemesi, izolasyon kokusunu duymasının mümkün olmadığı ancak somut olayda iş yeri sahibinin ifadesinde duman görmediğini, duman/iş kokusu almadığını beyan ettiği açıklanan bu durum karşısında elektrik tesisatından yada elektrikli cihazların kısa devre yapmasından kaynaklanan bir yangının oluşmasının mümkün olmadığı, elektrik düğmesine basılması ile küçük bir kıvılcımın dahi biriken gazın patlamasına sebep olabileceği belirtilmiştir. İş yerinde gazın birikmesi ile ilgili iki ihtimal bulunduğu ya tüpgazdan yada doğalgazdan meydana gelebileceği, tüpgaz olması halinde tüpgazın havadan daha ağır bir gaz olması nedeniyle gazın zeminde birikerek hasarın da daha çok zeminde gerçekleşmesi gerektiği ayrıca tüpe ait buluntuların da itfaiye tarafından tespit edilmesi gerektiği, itfaiye raporunda bu yönde bir tespit olmadığı, doğalgazın ise havadan daha hafif bir gaz olması nedeniyle somut olaydaki gibi asma kata çıkarak orada biriktiği ve asma katta patlamanın meydana gelmesiyle oradaki hasarın daha fazla olduğu, doğalgaz kokusunun itfaiye tarafından tespit edilebilmesi için tavanda birikme özelliği nedeniyle itfaiye personelinin gazın yükseldiği asma kata çıkmaları gerektiği bu nedenle itfaiye ekiplerince gaz kokusunun alınamayabileceği, hasar dosyasında hasar araştırma uzmanı … tarafından hazırlanan krokide … dağıtım kutusundan itibaren binanın önünden geçen bir doğalgaz hattının ve dükkanlara dağılım borularının olduğu, … İstanbul Bölge Müdürlüğü’nün kurumun Hukuk İşleri Müdürlüğü’ne hitaben yazdığı 23/05/2013 tarihli kurum içi yazışmasında … tarafından çizilen krokiyi doğrulayarak borularda gaz olduğunu teyit ettiği, bu krokide … önündeki gaz dağıtım panosundan çıkan ve dükkanların önündeki kaldırımın altından devam eden gaz dağıtım borusundan “T”ler şeklinde dükkanlara giriş yapıldığı, sigortalı iş yerine çekilen boruya takılan kör tapanın herhangi bir şekilde iyi izole edilmemiş yada iyi sıkıştırılmamış olmasına bağlı olarak borunun içinde boruya uygulanan basınç nedeniyle dışarı çıkıp oksijenle birleşmek arzusunda olan doğalgazın (CH4 Metan) buradan dükkana sızması ile dükkanda gaz birikmesinin yaşandığı, olay sonrasında gerek …’ın gerekse …’nun raporlarında hatta gaz olduğunu tespit ettikleri bu nedenlerle yangının doğalgaz kaynaklı olduğu belirtilmiştir. Yine kaldırma kararının ardından alınan raporda; yüksek basınç altındaki doğalgaz hattında oluşan bir yangının gaz akışı kesilmeden söndürülemeyeceği ancak kaçak yada sızıntı şeklindeki düşük basınçlı bir akışın gaz akışı kesilmese bile basınçlı su ile söndürülebileceği, yangının asma kat mahalinde başladığı tespit edildiğinden doğalgazın havadan hafif olması ve asma kata doğru yükselerek bu mahalde yayılması nedeniyle işyeri sahibinin işyerine ilk girdiği esnada kokuyu hissetmeyebileceği, patlama sonrası işyerinin ön cephesinin tamamen dışarıya doğru hasar görmesi sonucu ortam atmosferle ilişkili duruma gelerek doğal olarak havalandığı için itfaiye ekibi tarafından herhangi bir kaçak tespit edilemeyeceği, regülatörün olmaması durumunda kaçak gaz kullanımının mümkün olamayacağı, … Kargo binası önündeki servis kutusundan tüm dükkanlara iç tesisat hattı ile çekilmiş branşmanlardan binalardaki tüm işyerlerinde de doğalgaz olmasının mümkün olamayacağı, Hasar Uzmanı … tarafından çizilen kroki incelendiğinde her dükkan için bırakılan T branşmanları (kollar) … önündeki servis kutusu çıkışından alınan iç tesisat toprak altı kolon hattı olup servis kutusunda regülatör (gazın basıncını ayarlayan cihaz) olmadığından bu toprak altı tesisatta da normal şartlarda doğalgaz olamayacağı ancak önceki bilirkişi raporlarında da belirtildiği üzere olay sonrası tespit çalışmaları sırasında vana açıldığında gaz ve toz çıkışı tespit edildiği, doğalgaz kutusu sonrası toprak altı tesisat borusunda doğalgaz olması durumunda dosya muhteviyatında belirtilen olay mahallinde önceden doğalgaz kullanımının olduğu işyeri içerisinde tesisatın kurulu vaziyette olduğu ancak ocak/kombi vb. gaz yakıcı cihazların olmadığı bu durumda işyerinde doğalgaz tesisatının geçtiği güzergah, sayacın bulunduğu alan ve önceki iptal edilen gaz yakıcı cihaz branşmanı olarak bırakılan cihaz vanaları mahallinde sızıntı/kaçak ihtimalinin olabileceği ancak bu sızıntının diğer işyerlerine sirayet etmesinin mümkün olmadığı, … doğalgaz tesisatında bir şekilde (… tesisatına ana vanalardan yanlışlıkla gaz verilmesi, bağlantılardaki bir kaçaktan, ana tesisatlardaki bir kırık ya da çatlaktan bu tesisata gaz akışı….vb.) gaz bulunduğu ve olayın gaz patlaması neticesinde meydana geldiği tespit edilmiştir. Tüm dosya kapsamın değerlendirildiğinde; … doğalgaz tesisatında bir şekilde gaz bulunduğu, davacı sigortalısına ait işyerine sızarak, doğalgazın havadan daha hafif bir gaz olması nedeniyle asma katta birikmeye başladığı, işyeri sahibinin kapıyı açmasının ardından değil, aydınlatma anahtarına basmasıyla küçük bir elektrik kıvılcımından söz konusu patlama ve yangının meydana geldiği, gazın asma katta birikmiş olması nedeniyle işyeri sahibi tarafından işyerine girildiğinde gaz kokusunun hissedilmemesinin mümkün olduğu, yine dışa doğru patlama ile işyerinin ön cephesi tamamen açılarak ortama hava girmesiyle itfaiye ekipleri tarafından da gazın hissedilemeyeceği, kaçak yada sızıntı şeklindeki düşük basınçlı bir akış olduğundan gaz kesilmeksizin söndürülmesinin mümkün olduğu tespitlerini içeren raporların oluş şekline uygun ve hükme elverişli olduğu kanaatine varıldığından ve sigortalıya yapılan ödemenin kadri maruf olduğu tespit edildiğinden, mahkemece davalı … yönünden verilen kararda bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Davacı vekilinin istinaf sebepleri incelendiğinden; 6098 sayılı TBK’nın 69. (Mülga 818 sayılı B.K’nun 58) maddesi uyarınca, bir binanın veya diğer yapı eserlerinin maliki, bunların yapımındaki bozukluklardan veya bakımındaki eksikliklerden doğan zararı gidermekle yükümlüdür. Bina veya yapı eserlerinden doğan sorumluluğu için; bina veya sair inşa eserinin maliki olmak ve zararın doğmasında bina veya sair inşa eserinin yapılmasındaki bozukluktan veya bakımındaki bir noksandan meydana gelmesi gerekir. Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, TBK’nın 69. maddesindeki sorumluluk, objektif özen yükümlülüğüne aykırılıktan doğan “ağırlaştırılmış” bir kusursuz sorumluluk halidir. Bir bina veya yapı eserini malikinin TBK’nın 69. maddesine göre sorumlu tutulabilmesi için zararın, yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden doğduğu ispatlanmalıdır. Buradaki ispat yükü zarar görene düşer. Bununla birlikte zararla yapım bozukluğu veya bakım eksikliği arasında uygun illiyet bağının bulunması yani zararın yapımdaki bozukluktan veya bakımdaki eksiklikten dolayı meydana gelmiş olması gerekmektedir. Bu sorumlulukta zarar gören zararın, yapım bozukluğu veya bakım eksikliğinden doğduğu ispatlamakla yükümlü ise de yapı malikinin kusurunu kanıtlamak zorunda değildir. Zira TBK’nın 69. maddesine dayalı sorumluluk, kusursuz sorumluluk halidir. Bu nedenle yapı maliki ise, kusurun bulunmadığı savunmasının ötesinde uygun illiyet bağının kesildiğini kanıtlamalıdır. Kusursuz sorumlulukta illiyet bağının kesilebilmesi için zarar görenin ağır kusurunun olması, üçüncü bir kişinin illiyet bağını kesebilecek nitelikte ağır kusurunun olması veya zararlandırıcı sonucun meydana gelmesinde öngörülmeyen bir halin bulunması şartlarından birini gerçekleşmesi gerekmektedir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 24/02/2016 tarih 2014/11-289 E. 2016/163 K. sayılı ilamında illiyet bağının varlığı ve kesilmesi “…İlliyet bağı; mücbir sebep, zarar görenin kendi kusuru veya üçüncü kişinin kusuru nedeniyle kesilebilir. Mülga BK’nun 58. maddesi kapsamında sorumluluğun doğabilmesi için illiyet bağının kesilmemiş olması gerekir. Doktrindeki kabul edilen görüşe göre illiyet bağının kesilmesi olasılığı dar yorumlanmalıdır. Her üç neden açısından da, illiyet bağının kesildiği iddiası, sorumlu kişiler tarafından açıkça ispatlanmadıkça kabul edilmemelidir. Bu bakımdan sorumluluktan kurtulmak oldukça zorlaştırılmıştır (Erten Ali, Türk Borçlar Hukukuna Göre Bina ve İnşa Eseri Sahiplerinin Sorumluluğu, BK.58, Ankara 2000, s.230; Baş Ece, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu Açısından Bina ve Yapı Eserlerinden Doğan Sorumluluk, XII Levha Yayınları, s.113; Deschenaux Henri, Tercier Pierre, Sorumluluk Hukuku, Çeviren Salim Özdemir, Ankara 1983, s.37). İlliyet bağını kesen hallerden birinin varlığı veya zarara yapım bozukluğu veya bakım eksikliği dışında ve bunların bir katkısı olmaksızın mücbir sebepten üçüncü bir kişinin kusurundan kaynaklanan başka bir kazanın sebep olduğu kanıtlanmadığı takdirde ispat yükü yerine getirilmiş sayılır…” şeklinde açıklanmıştır. Somut olayda, patlamanın doğalgazdan kaynaklandığı tespit edilmekle, illiyet bağı kesildiğinden yapı maliki olan davalı …’in sorumluluğuna gidilmesi artık mümkün değildir. Yine aynı gerekçelerle TBK 301.maddesi uyarınca kiralayan sıfatıyla sorumluluğu da bulunmamaktadır. Yapılan açıklamalar uyarınca; davacı vekilinin, davanın reddedilen kısmına yönelik istinaf başvurusunun ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir. Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 14/09/2021 tarihli 2021/10 E. 2021/61 K. sayılı ilamında; 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 2. maddesinde ifade edilen (1) sayılı tarifenin 1/e bendinde belirtilen işin esasının hüküm altına aldığı kararlardan anlaşılması gerekenin, ilk derece mahkemesi yerine geçilerek verilen ve icra kabiliyeti söz konusu olan kararlar olduğu, ilk derece mahkeme kararlarına dair istinaf başvurusunun esastan reddi yönündeki kararların ise icra edilebilir karar niteliğinde olmadığı için maktu harca tabi olduğu ifade edilmiştir. Somut dosya yönünden Dairemizce yapılan inceleme neticesinde verilen istinaf başvurusunun esastan reddi kararı icra edilebilir bir karar niteliğinde değildir ve ilk derece mahkemesi kararının geçerliliği devam etmektedir. İlk derece mahkemesi kararı kaldırılarak esas hakkında yeni bir karar verilmediği için emsal ilamda açıklanan hususlar Dairemizce de uygun bulunarak, davalı yönünden istinaf karar harcının maktu olarak belirlenmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin ve davalı … vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.l bendi uyarınca AYRI AYRI ESASTAN REDDİNE, 2-Taraflarca ayrı ayrı yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye gelir kaydına, 3-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına, 4-Davalı … tarafından yatırılan 5.382,00 TL istinaf karar harcından, Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL’nin mahsubu ile arta kalan 5.202,10 TL’nin istemi halinde davalı tarafa iadesine, 5-İstinaf yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, 6-Yatırılan gider avansından kalan kısmın taraflara ilk derece mahkemesince iadesine, 7-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 361/1. fıkrası gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren iki hafta içinde Yargıtay nezdinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere istinaf karar harcı yönünden oy çokluğu, esasa yönelik ve sair incelemeler yönünden oybirliği ile karar verildi.14/06/2023
MUHALEFET ŞERHİ 492 sayılı Harçlar Yasası’nın 2. maddesinde “Yargı işlemlerinden bu kanuna bağlı (1) sayılı tarifede yazılı olanların yargı harçlarına tabi olduğu” belirtilmiştir.Harçlar Kanunu Genel Tebliği, (1) Sayılı Tarife Yargı Harçlarının III- karar ve ilam harcı başlıklı 1/a maddesinde “Konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden binde 68.31 oranında nisbi harç alınacağı”,1/e maddesinde “(değişik:5235/m. 52) yukarıdaki nisbetlerin Bölge Adliye Mahkemeleri, Bölge İdare Mahkemeleri, Danıştay ve Yargıtay’ın tasdik veya işin esasını hüküm altına aldığı kararları içinde aynen uygulanacağı” belirtilmektedir.Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 27.12.2021 tarih ve 2021/9035 E. 2021/7367 K. sayılı ilamında da ”… Bölge Adliye Mahkemesi’nce verilen karara yönelik olarak yapılan temyiz başvurusu üzerine HMK’nın 344 maddesi uyarınca, Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekiline usulüne uygun şekilde tebliğ edilen muhtıra kapsamında 1 haftalık kesin süre içerisinde gerekli harç ve giderlerin yatırılmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi’nce HMK’nin 366/1 maddesi yollamasıyla aynı Kanun’un 344/1 maddesi uyarınca davacının temyiz başvurusunun yapılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen 05/11/2021 tarihli ek kararda hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK’nin 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi 05/11/2021 tarihli ek kararının onanmasına” dair karar verildiği nazara alındığında; nisbi değere tabi bulunan davalarda, davanın kabulüne/kısmen kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararı aleyhine davalı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulması halinde Bölge Adliye Mahkemesince davalının istinaf başvurusunun esastan reddi ile nisbi karar ve ilam harcına hükmedilmesi gerektiği düşüncesiyle, sayın çoğunluğun bu konuya ilişkin görüşüne katılmamaktayım.