Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/492 E. 2023/796 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/492
KARAR NO: 2023/796
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 17/07/2020
ESAS NO: 2018/847
KARAR NO: 2020/274
DAVA: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan) (İİK 285 İla 308/h)
DAVA TARİHİ: 25/09/2018
KARAR TARİHİ: 17/05/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne … sicil numarası ile kayıtlı bulunduğunu, müvekkili şirketin 2010 yılında kurulduğunu, faaliyet alanının her türlü kuruyemiş alım-satım, ithalat-ihracat, pazarlama ve bu ürünler ile ilgili tesisleri kurmak olduğunu, son yıllarda yaşanan ve dünyayı saran siyasal, sosyal çalkantılar ve ekonomik global belirsizliklerin Türkiye ekonomisine ciddi zararının olduğunu, ülkede kredi faiz oranlarının arttığını, döviz kurlarında yükselişler olduğunu, müvekkili şirketin ekonomisinin de bu durumdan olumsuz yönde etkilendiğini, dilekçe ekinde sunmuş oldukları konkordato ön projesine göre 2019 yılından itibaren 5 yıllık süre içerisinde borçların ödenmesinin önerildiğini belirterek tüm bu sebeplerden dolayı 2004 sayılı İİK’nun 285 ve devam eden maddeleri gereğince konkordato talebi ile İİK’nun 287. Maddesi gereğince 3 aylık geçici mühlet kararının verilmesini, İİK 287/1, 288/1 ve 294. Maddeleri gereği talepte bulunanın malvarlığının korunması ve alacaklarının cebri icra tehditlerinin durdurulmasına yönelik gerekli tedbir kararlarının verilmesini, İİK287/3. maddesi gereği geçici komiser tayini, İİK 288/1. maddesi gereği gerekli ilanların yapılmasını, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme neticesinde 1 yıllık kesin mühletin verilmesini, kesin mühlet içinde yapılacak konkordato anlaşmalarının akdedilmesi halinde konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Dava, 2004 sayılı İİK’nun 285 vd. maddesine dayalı konkordato talebine ilişkindir. Tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; konkordato talep eden şirketin İstanbul Ticaret Sicilinde … ticaret sicil numarası ile kayıtlı olup, 2010 tarihinde tescil edildiği, 2 ortaklı olduğu, 6.000.000,00-TL sermayeye sahip olduğu, şirketin iş konusunun kuruyemiş ve şeker imalatı ile iç ve dış pazarlama olduğu, yukarıda yazılı olan konkordato geçici komiser heyetince düzenlenmiş tasdik şartlarına dair nihai rapordan ve bilirkişi kurulu tarafından düzenlenmiş tasdik koşullarına ilişkin 14/07/2020 tarihli rapordan tüm dosya kapsamından konkordato talep eden şirketin borca batık durumda olduğu, 22/01/2020 tarihinde gerçekleştirilen alacaklılar toplantısı ve akabinde takip edilen iltihak sürecinde süresinde ve usulüne uygun ileri sürülen oylar çerçevesinde konkordatoyu kabul eden alacaklıların toplam alacak tutarının İİK md. 302/3-a veya b bendi uyarınca yeterli nisabın sağlanamadığı, bu nedenle İİK md. 305/1-c bendi uyarınca borçlu şirketin konkordato teklifinin yeterli çoğunluk tarafından kabul edilemediği ve konkordatonun tasdiki koşullarının somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla konkordato talebinin reddine ve davacı şirketin açıklandığı üzere borca batık olması nedeni ile İİK 308/a bendi uyarınca re’sen iflâsına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; ”İİK 302 uyarınca çekişmeli ve rehinli alacaklar yönünden mahkemece karar verilmeden toplantı yapılmıştır. Yasa gereğince çekişmeli hale gelen alacaklar yönünden Mahkemece karar verilmesi beklenmeden alacaklılar toplantısı yapılmıştır. Bu sebeple toplantı için hazırlanan tutanakta alacaklıların alacağı yanlış yazılmış ve neticesinde de toplam borç yanlış gösterilmiştir. İtirazlarımız üzerine durumu fark eden Sayın Mahkemenin komiser heyetini ikaz etmesi üzerine, komiser heyeti eşi benzeri görülmemiş bir uygulama ile toplantıdan sonra alacaklının kabul ya da ret olarak imza attığı, oyladığı rakamı değiştirmiştir. Toplantı 36.000.000 TL alacak toplamı üzerinden yapılmış, tüm nisap hesaplamaları da bu miktar baz alınarak düzenlenmiştir. İtirazlarımız üzerine Komiser heyeti, -basit- bir maddi hata yapılmış gibi, hatalarının bir kısmını kabul ederek nisabın 30.000.000 TL olması gerektiğini, bunun da sonuca etkili olmadığını beyan etmiştir. Ancak bu sonradan ihdas edilen 30.000.000 TL’nin de nasıl ve neye göre tespit edildiği belli bile değildir. Halbuki, eğer bahsedilen hata yapılmadan toplantı açılmış olsa idi, hem toplantı nisabı, hem de toplantıya katılım çok farklı olabilirdi. Şirketimize destek veren ancak, istanbul dışında bulunan tedarikçilerin büyük kısmı, toplantıya katılmamıştır. Keza, yasa gereği rehinli alacaklar bakımından da aynen çekişmeli alacaklar gibi 302 gereğince mahkemece karar verilmesi gerekmektedir. (Serdar Kale Yeni konkordato Hukuku). Rehinli alacaklıların, alacaklarının çekişmeli alacak incelemesine tabi tutulması konkordato nisabında ciddi farklılıklar doğurabilecektir. Bu nedenle, rehinli alacaklıların alacaklarının çekişmeli alacak incelemesine tabi tutulmadan konkordato nisabı belirlenmesi mümkün değildir. İpotekli taşınmaz malikleri ve kefillerin rücu hakkına dayanarak (erteleyici şarta bağlı şekilde) alacak kaydı yaptırabileceği göz ardı edilmiştir. Malı üzerinde borçlu lehine rehin tesis eden 3. Şahıslar, borcu ödediği takdirde doğacak rücu hakkına dayanarak erteleyici şarta bağlı şekilde alacak kaydı yaptırabileceği malumdur. Rehinli asıl alacaklı konkordatoya alacak kaydı yaptırmadığı takdirde konkordato nisabında bu 3. şahısların alacak kaydı ve oyları dikkate alınır. Konkordato dosyamızda rehinli asıl alacaklılardan; …, …, …, …, … konkordatoya alacak kaydı yaptır-ma-mış, rehin malikleri ve kefiller alacak kaydı yaptırmıştır. Komiser heyeti ise bu durumu görmezden gelmiştir. Oysaki bu kişilerin de mallarının İİK 298 uyarınca kıymet taktirleri yapılarak, taktir edilen miktar üzerinden alacak kayıtlarının yapılması ve oy hakkı tanınması gerekirdi. Bu hususta mahkemece de bir karar verilmeliydi. Asıl borçlu şirket yerine ödeme yapan 3.şahısların ibraz ettiği dekontlardan açıkça görülüyor ki, toplantı tarihine kadar … Otomotiv alacaklı … bank’a 1.050.000 TL ödeme yapmış, yine kefil Sedat Bayrak ise alacaklı…’a 536.000 TL ödeme yapmıştır (bugün itibari ile ise … olan risk kefil tarafından kapatılmış, … bankasına ise yaklaşık 4.000.000 ödeme yapılmıştır). (Öztek/Tunç Yüksel, Yeni konkordato Hukuku s.505) “Borçlu lehine üçüncü kişinin malı üzerinde rehin tesis edilmiş olması halinde, rehinli malın maliki olan bu 3. Kişinin konkordatoda oy hakkı olup olmayacağı bakımından bir değerlendirme yapılırken, şarta bağlı alacaklar gibi (m.302,f.6) değerlendirme yapılmalı ve bu alacaklıların konkordato oylamasına katılıp katılmayacağına mahkeme karar vermelidir.” En büyük alacaklı finansbank’ın mahkeme dosyasına iltihak süresinde sunduğu olumlu beyanı dahi görmezden gelinmiştir. … Bank iltihak süresi içinde mahkeme dosyasına olumlu oyuna ilişkin beyanını sunmasına rağmen, bu husus UYAP kayıtları ile sabit iken komiser heyeti sebebini halen daha anlamadığımız gerekçelerle bu olumlu oyu nisapta dikkate almamıştır! Alacaklıların ve borçlunun ortak iradesine en çok saygı duyulması gereken bu hususta alacaklı iradesi yok sayılmıştır. (Yargıtay 11. H.D. 25.9.1990, 4350/5811 -www…com-)”…Katılma için ön görülen 10 günlük süre hak düşürücü niteliğinde olmadığından, bu sürenin bitiminden sonra meydana gelen katılımlarında konkordato çoğunluğunun hesaplanmasında göz önüne alınması gerekir” Muhasebe kayıtlarının hatalı değerlendirilmesi sebebiyle şirketin borca batık olduğu iddia edilmiştir. Süreç içerisinde alınan tüm raporlarda şirket borca batık değilken, son raporda borca batık çıkması da ayrıca manidardır! her açıdan olumlu bir konkordato süreci geçiren şirketin, hatalı değerlendirmeler ile nihai raporda iflasla karşı karşıya bırakılmış olması asla kabul edilemez. ” şeklinde beyanda bulunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Talep, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ve konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir. Mahkemece, 26/09/2018 tarihinden başlamak üzere konkordato talep edenlere 3 aylık geçici mühlet verilmesine karar verilmiştir. 27/12/2018 tarihinden itibaren geçici mühlet süresinin 2 ay uzatılmasına karar verilmiştir. Konkordato komiser heyeti geçici mühlet nihai raporunun incelendiği 22/02/2019 tarihli duruşmada İİK. 289. Maddesi uyarınca davacı şirkete 28/02/2019 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile kesin mühlet verilmesine karar verilmiştir. 1 yıllık kesin mühlet süresinin 28/02/2020 tarihinde sona erecek olması nedeni ile İİK 304 hükmü uyarınca komiser heyetinden rapor alınmış olup 27/02/2020 tarihli rapor değerlendirilmek sureti ile konkordato talep eden şirket lehine verilen mühlet hükümlerinin 29/02/2020 tarihinden itibaren 1 ay süre ile devamına karar verilmiş olup, 7226 sayılı bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanunun geçici 1. Maddesi ile yargısal sürelerin durdurulduğu ve hakimler ve savcılar kurulunun adli yardı ilk derece mahkemelerine ait duruşma ve keşiflerin 16/06/2020 tarihine kadar ertelenmesine dair tedbir kararı nedeni ile 22/03/2020-15/06/2020 tarihleri arasında duran ve işlemeyen konkordato mühletinin süresinin tekrar işlemeye başlayacağı 16/06/2020 tarihinden itibaren durduğu süre kadar uzatılmasına karar verilmiştir. 19/06/2020 tarihli duruşmada İİK 304 maddesi uyarınca mühlet hükümlerinin 21/06/2020 tarihinden itibaren 3 hafta uzatılmasına karar verilmiştir. Nihayetinde İİK md. 305/1-c bendi uyarınca borçlu şirketin konkordato teklifinin yeterli çoğunluk tarafından kabul edilemediği ve konkordatonun tasdiki koşullarının somut olayda gerçekleşmediği gerekçesi ile konkordato talebinin reddine ve davacı şirketin borca batık olması nedeni ile İİK 308/a bendi uyarınca re’sen iflâsına karar verilmiştir. Davacı tarafın istinaf talebi üzerine, Dairemizin 2022/592 esas 2022/1259 karar sayılı ilamı ile davacı vekili tarafından süresi içerisinde gerekçeli istinaf başvuru dilekçesi sunulmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 352/1-c maddesi gereğince reddine karar verilmiştir. Davacının temyiz yoluna başvurması üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 23/01/2023 tarihli 2022/5416 Esas, 2023/184 Karar sayılı bozma ilamı ile ”istinaf kanun yoluna başvuru süresinin ek kararın tebliğ tarihi olan 28.03.2022 tarihinden itibaren başladığı ve davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvuru tarihinin 05.04.2022 olduğu dikkate alındığında kararın süresinde istinaf edildiği ve istinaf incelemesi yapılması gerektiği halde süresinde yapılmadığı gerekçesiyle istinaf talebinin reddinin doğru olmadığı, kararın bu nedenle bozulması gerektiği” gerekçesi ile Dairemizin kararı bozulmuş, Dairemizce bozma ilamına uyularak istinaf incelemesi yapılmıştır. İİK 290 maddesi kapsamında geçici komiser heyeti tarafından tanzim olunan 17/12/2018 tarihli raporda özetle “…1. Önceki Raporumuzda kur farkına ilişkin sorularımızın cevaplandığı ve gerekli kayıtların usulüne uygun tutulması suretiyle kur farkı zararının bilançoya yansıtıldığı; bu bağlamda, borçlu Şirketin pasiflerinin 30.11.2018 itibariyle 33.351.995,15 TL’ye yükseldiği; diğer yandan, bilirkişi incelemelerinin rayiç değer tespitlerinin tamamlanması üzerine, borçlu Şirket aktiflerinin 32.813.470,43 TL’ye düştüğü; bu bağlamda, Şirketin 538.524,72 TL borca batık bulunduğu; buna rağmen, halen Şirket varlıkların (aktiflerinin) yükümlülüklerini (pasiflerini) karşılama becerisinin çok yakın olduğu; 2. TTK m. 376/11 uyarınca, özkaynakta korunması gereken asgari tutar olan 2.587.335,56 TL’nin yitirildiği ve bu tutara tekrar ulaşılabilmesi için borca batıklık halinin giderilerek 3.125.860,28 TL sermaye artışı sağlanması gerektiği; 3. Şirketin HES iştiraki yatırımı sebebiyle kullandığı döviz kredileri nedeniyle çok ciddi kur zararına uğradığı; buna karşılık, Şirketin ana iştigal konusu kuruyemiş faaliyetinden yıllar itibariyle gelir elde etme kabiliyetinin bulunduğu; HES iştirakinin devredilmesi itibariyle zararın büyümesinin önlendiği; 4. Şirketin 26.09.2018 – 30.11.2018 tarihi arasındaki nakit akış verilerine göre, 1.328.849,83-TL tahsilat yaptığı ve kasasında 661.094,52 TL biriktirebildiği; bu tahsilat kabiliyetini ortalamada yakaladığı taktirde, faaliyet gelirleri itibariyle Şirketin ödeme planını gerçekleştirme ihtimalinin bulunduğu ancak halen yıllık 3.000.000 TL civarında sermaye artırımına ihtiyaç duyacağı; 5. Şirketin geçici mühlet içerisindeki ticari faaliyetinin genel olarak olumlu olmasına karşılık özellikle Kasım 2018 bilançosunun faaliyet zararındaki artışın tereddüt uyandırdığı; bu sebeple, geçici mühlet süresinin iki ay uzatılması itibariyle Şirketi nezarete devam edilmesinin uygun olacağı; 6. Ödeme planına ilişkin ikinci raporumuzda da belirtilen tereddüt ve sakıncaların halen giderilmediği; ödeme planının konkordatonun temel ilkelerine ve niteliğine uygun hale getirilmedikçe kesin mühlet süresi verilmesinin yerinde olmayabileceği…” yönünde görüş bildirilmiştir 5 aylık geçici mühlet süresi sonunda komiser heyeti tarafından tanzim olunan 12/02/2019 tarihli 5 nolu ara raporunun sonuç kısmında “.. Yukarıda aktarılan ve incelenen belgeler ile belirtilen tarihlerdeki durum ve şartlar çerçevesinde, 1) 31.12.2018 tarihli son Gelir Tablosu uyarınca dönem net karı/zararında 5.014.729,97 TL zarar görünmesine karşılık, şirketlerin ana faaliyet performans sonucunu gösteren faaliyet karı itibariyle, borçlu Şirketin 2.551.019,56 TL kar elde ettiği; belirtilen zararın ana kaynağı iştirak olunan HES Projesi için alınan Döviz ve TL Kredilerinden kaynaklandığı; borçlu Şirket zarara neden olan bu iştirak Hisselerine devretmek suretiyle zarar arttırıcı faaliyetini sonlandırdığı; 2) Borçlu Şirketin 11.02.2019 tarihi itibariyle 196.000 TL nakit; kasasında 658.000 TL tutarından kıymetli evrak olmak üzere 854.000 TL nakit fazlalığının mevcut olduğu; ödemelerin yapılması akabinde bu tutar azalacak olmakla beraber borçlu Şirketin geçici mühlet döneminde yeterli hazır değer üretmesi ile ve cari ödemelerini düzenli şekilde gerçekleştirebildiği;3) Konkordatoya tabi olan ve olmayan alacakların, konkordato talep tarihi itibariyle yeniden belirlenmesi gerektiği; ayrıntılı ve açık bir ödeme planı sunulmuş olmasına karşılık, alacaklıların sınıflandırılmış olması; konkordatonun olası tasdik tarihi değerlendirilmeden farklı ödeme başlangıç tarihlerinin öngörülmesi; faiz ödemesi dikkate alınmaksızın rehinli alacaklar için ayrı bir plan yapılmamış olması itibariyle halen revize edilmesi ve üzerinde çalışılması gereken bir ödeme plan olduğu; son beş aylık dönemde borçlu Şirketin komiser heyeti talimatlarını takip ettiği görüldüğünden borçlu Şirketin sayılan eksiklikleri de giderebileceği tahmin edildiği; 4) Öngörülen konkordato kaynaklarının ödeme planı ile uyumlu olduğu; 5) Borçlu Şirketin geçici mühlet döneminde bir kısım önceki dönem alacaklarının tahsilini sağlamış; mühlet içerisindeki faaliyetlerine ilişkin satıcı ödemelerini yaparak tedarikçi firmalara katkıda bulunduğu ve ücret ödemeleri ile istihdamın devamına katkıda bulunduğu; ayrıca yaptığı vergi ve SGK ödemeleri ile de kamuya kaynak aktarımını sağladığı; 6) Borçlu Şirketin Ocak ayında ve özellikle Şubat aynın ilk onbir gününde önemli derecede satışlarını arttırdığı; borçlu Şirketin bu şekilde satışlarını arttırarak devam etmesi halinde öngörülen aylık ortalama satış hedeflerine (2.250.000 TL) ulaşma ihtimalinin gerçekçi olduğu; tüm bu hususlar çerçevesinde, takdiri sayın Mahkemenin olmak üzere, borçlu Şirketin de bu yönde talebi bulunması halinde, borçlu Şirket hakkında kesin mühlet kararı verilebileceği…” yönünde görüş bildirilmiş bildirilmiştir. Komiser heyetinin tasdik şartlarına dair nihai raporunun sonuç kısmında “…Borçlu şirketin komiser heyetimiz tarafından hazırlanan 31/12/2019 tarihli güncel rayiç değer bilançosu uyarınca öz kaynaklarının -15.644.452,19-TL olduğu ve borca batık bulunduğu, borçlu şirket tarafından konkordatoya tabi olduğu tespit edilen 124 alacaklı için 2020 Mayıs ayından itibaren 2023 Aralık ayına kadar eşit taksitler halinde 36.976.391,56-TL ödenmesinin teklif edildiği, 22/01/2020 tarihinde gerçekleştirilen alacaklılar toplantısı ve akabinde takip edilen iltihak sürecinde, süresinde ve usulüne uygun ileri sürülen oylar çerçevesinde, konkordatoyu kabul eden alacaklı sayısının 56’da kaldığı, bu alacaklıların toplam alacak tutarının 5.261.160,98-TL olduğu, bu bağlamda, İİK m. 302/II a. veya b. Bendi uyarınca yeterli nisabın sağlanamadığı; Belirtilen hususlar çerçevesinde İİK m. 305/I c. Bendi uyarınca borçlu şirketin konkordato teklifinin yeterli çoğunluk tarafından kabul edilmediği ve konkordatonun tasdik imkanı bulunmadığı…” yönünde görüş bildirilmiştir. Komiser heyetinin ”Alacaklı … Bankası A.Ş.’nin (kısaca …) çekişmeli bulunan alacağı bakımından İİK m. 302/VI uyarınca nisaba dahil edilmesine dair 19.11.2019 tarihli dilekçesi hakkında Sayın Mahkemenin 10.02.2020 tarihli ara kararı uyarınca Komiser Heyeti görüşümüzün sunulmasından ve Heyetimiz tarafından sunulan 05.02.2020 tarihli tasdik şartlarına dair nihai raporumuzda rehinli alacaklara dair sehven yapılan işlemin düzeltilmesinden ibarettir.” konu başlıklı 19/02/2020 tarihli raporunda özetle; ”…Belirtilen hususlar çerçevesinde, alacaklı … Bankası A.Ş. alacak bildirimi sırasında sunduğu ve beyanın tevsik eden belgeler diğer yandan borçlu Şirket’in aksi yönde hiçbir belge sunmadığı dikkate alınarak alacaklı … Bankası A.Ş.’nın 165.930,68 USD alacağı karşılığı yine 29.07.2019 tarihli kur üzerinden 933.725,12 Türk Lirası itibariyle alacaklılar listesine dahil edilmesine karar verilmesinin yerinde olabileceği sonucuna varılmıştır. Sayın Mahkemenin İİK m. 302/VI uyarınca bu yönde karar vermesi ihtimaline karşılık aşağıda alacaklılar listesi güncellenecektir. Tasdik raporunun hazırlanması için İİK m. 302/son uyarınca sadece bir hafta öngörülmüş olması ve yoğun çalışma sırasında, bir an için rehinli malların borçlu Şirkete değil üçüncü kişilere ait olduğu düşünülmüş; bu yönde, alacaklılar toplantısı nisabı bakımından lehine rehin kurulan rehinli alacaklılar adi alacaklı olarak nisaba dahil edilmiştir. Halbuki geçici mühlet sırasında rehinli mallar hakkında bilirkişi değerlendirmesi yapılmış; hem de kesin mühletin başında İİK m. 298 bildirimleri çerçevesinde kıymet takdiri raporları ilgili alacaklılara gönderilerek kıymet takdiri kesinleştirilmiştir. Bu bağlamda, alacaklılar toplantısı nisabının bu yönden düzeltilmesi gerekmektedir.bir Yukarıda tabloda görüldüğü üzere, rehinli alacaklıların rehinle karşılanabilen kısmı çıkartılarak alacaklılar listesi güncellenmiştir. Buna göre, alacaklı sayısı bir kişi düşerek 123; toplam meblağ ise 30.671.925,57 TL olmuştur (EK 4 Düzeltilmiş Alacaklılar Listesi). Tabii ki bu aşamada belirttiğimiz düzeltmenin İİK m. 302 uyarınca yeterli nisabın sağlanıp sağlanmadığına dair tasdik şartlarına dair 05.02.2020 tarihli nihai raporumuzun sonucuna etkiedip etmediği değerlendirilmelidir. Öncesinde de belirttiğimiz üzere, İİK m. 302/111 uyarınca alacaklı sayısı bakımından en az 124/2= 62 alacaklı kabul oyu aranmakta idi. Düzeltme akabinde de 123/2=61.5 halen 62 alacaklının kabul oyu aranmaktadır. Tasdik raporumuzda belirttiğimiz üzere, kabul OYU sayısı 56’da kaldığı için yeterli çoğunluk sağlanmamıştır. Bu bağlamda, bir değişiklik bulunmamaktadır. … bankası A.Ş, hariç yukarıda sayılan tüm alacaklılar ret oyu verdiğinden toplam kabul meblağı bu itibarla etkilenmemektedir. … bankası Â.Ş. ise kabul oyu vermiş görünmekle beraber şartlı kabul oyu kullanması sebebiyle (kefilin ödemesi şartıyla kabul) Bankanın beyanı kabul yönünde değerlendirilmemiş idi; yukarıdaki düzeltme ile … bankası A.Ş.’nin alacağı rehinle karşılanabildiği görüldüğünden nisaba dahil olmaması gerektiği düşünülmüştür. Bu bağlamda, yine toplamda konkordato teklifini kabul eden alacaklı sayısı ve alacak meblağı değişmemiştir. Tasdik Raporumuzda da belirtildiği üzere, konkordato teklifini kabul eden 56 alacaklının toplam alacak tutarı 5.261.160,98 TL’dir. Düzetilmiş alacaklılar listesine göre toplam konkordatoya tabi alacak tutarı 30.671.925,57 TL olup İİK m. 302/11l uyarınca yarısı 15.335.962,38 TL’dir. Bu nisap mevcut kabul oyu tutarı ile karşılaştırıldığında alacak tutarı bakımından da nisabın sağlanamadığı açıktır. Yukarıda belirtilen hususlar çerçevesinde, rehinli malların borçlu Şirket mülkiyetinde bulunması itibariyle alacaklılar listesinin rehinli alacaklılar bakımından düzeltilmesi gerekmiştir. Buna karşılık, yapılan düzeltmenin İİK m. 302/1H uyarınca hem alacaklı sayısı hem de alacak tutarı itibariyle sağlanması gereken çoğunluk bakımından bir etkisi bulunmadığı; yapılan düzeltme akabinde yapılan hesaplamada alacaklı sayısı ve alacak tutarı bakımından gerekli çoğunluğun yine sağlanamadığı anlaşılmıştır. Bu bağlamda, tasdik şartlarına dair 05.02.2020 tarihli Nihai Raporumuzda vardığımızı sonuçların devam ettiği kanaatine varılmıştır.” yönünde görüş bildirilmiştir. 07/01/2019 tarihinde yapılan Alacaklılar toplantı tutanağının incelenmesinde; Aslında rehinli malın değerini aşan alacağı bulunmayan … bank A.ş’nin nihai alacağı 2.017.000,00TL olarak gösterilmiş ve yetkilisi ” oy hakkımız saklı kalmak kaydıyla beyanda bulunmak üzere süre istiyoruz” şeklinde beyanda bulunmuştur. … A.ş’nin rehinli malın değerini aşan alacağı 1.071.326TL iken nihai alacağı 1.496.326,00TL olarak gösterilmiş, banka oylamaya katılmamıştır. … bank A.ş’nin rehinli malın değerini aşan alacağı 953.289,58TL iken, nihai alacağı 2.008.289,58TL olarak gösterilmiş,banka oylamaya katılmamıştır…. bankasının rehinli malın değerini aşan alacağı 14.870,18 TL iken nihai alacağı 1.964.870,18 TL olarak gösterilmiş, banka yetkilisi red oyu kullanmıştır … bankası A.Ş rehinli malın değerini aşan alacağı 7.240.737,20TL iken nihai alacağı 8.105.737,20 TL olarak gösterilmiş, banka yetkilisi red oyu kullanmıştır. Toplam borç miktarı 39.253.224,91 TL olarak belirtilmiştir. Doç. Dr. …, mali müşavir … ve Prof. Dr. … tarafından tanzim olunan 14/07/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “4.2. Konkordato Projesinin İİK.m.302’de Öngörülen Çoğunlukla Kabul Edilip Edilmediğinin İncelenmesi 4.2.2.1Komiser heyeti tarafından oluşturulan (maddi hatalar düzeltilmiş, teminatlı alacaklılar çıkarılmış) nihai listeye göre, borçlu şirketin 123 alacaklısı bulunmakta olup bu alacaklıların alacaklarının toplamı 30.671.925,57 TL’dir.Komiser Heyetince, gerek toplantı gününde gerekse iltihak süresinde kendilerine ulaşan “kabul” beyanlarının 56, kabul beyanı veren alacaklıların alacaklarının toplamının ise 5.261.160,98 TL olduğu belirtilmiş ve nihayetinde konkordato projesinin kanunda öngörülen çoğunlukla kabul edilmediği sonucuna varılmıştır.Komiser heyeti tarafından düzenlenen raporlar ve tutanaklar incelendiğinde, “kabul” beyanlarının gerçekte 56 değil 53 olması gerektiği tespit edilmiştir. Zira a) … San. ve Tic. A.Ş.’nin hem 23. sırada hem de 46 sırada kaydedildiği, b) … Mal. Müş. Ltd. Şti.nin hem 24. sırada hem de 32. Sırasıyla kaydedildiği, c) … Reklam-… (750,01 TL) 52. sırada olduğu halde, 28. sırada aynı tutarda … – … olarak da kayıt yapılmış olduğu tutarların aynılığına bakılınca bu alacaklıların aynı kişiler olduğu anlaşılmıştır. 4.2.2.3.Komiser Heyetince Usule Aykırı Bulunduğu için Değerlendirilmeyen Başvuruların İncelenmesi;1. … AŞ ( Temsil belgesinin ikmali halinde kullandığı oy geçerli kabul edilebilir. 2…Tic. Ser. Hiz. Ve İnş. Ltd. Şti. (Asıl alacaklı başvurmuştur; Alacak bildirimi ile birlikte iltihak talebi ileri sürülmüştür.)Süresi içerisinde alacak kaydı yaptırmadığın dan ve kefil sıfatıyla yaptığı ödemeleri borçlu şirkete bildirerek ödemelerin bilançolarda görülmesini sağlamadığından, oylamaya dahil edilmemesi doğrudur. 3….(Asıl alacaklı başvurmuştur; Alacak bildirimi ile birlikte iltihak talebi ileri sürülmüştür))Süresi içerisinde alacak kaydı yaptırmadığın dan ve kefil sıfatıyla yaptığı ödemeleri borçlu şirkete bildirerek ödemelerin bilançolarda görülmesini sağlamadığından, oylamaya dahil edilmemesi doğrudur. 4. … bankası A.Ş. Şartlı kabul, “kabul” olarak değerlendirilemeyecektir. Ayrıca alacağının tamamının rehinle teminat altına alındığı anlaşılmıştır. Bu nedenle oylamaya dahil edilmemesi doğrudur… 11…. bank A.Ş.(Alacak bildirimi ile birlikte iltihak talebi ileri sürülmüş tür. Heyetçe İltihak talebinin süresi içinde ileri sürülmediği kabul edilmiştir talebin alındığı tarih 31/01/2020 olup, imza sirkülerinin ikmali halinde oy geçerli kabul edilebilir…..Yukarıdaki tabloda, kullandığı oyun geçerli olarak kabul edilebileceği belirtilen alacaklıların dikkate alınması ve eksik olduğu belirtilen belgelerin tamamının ikmali halinde kabul/ret durumu şu şekilde olmak¸ Yukarıdaki tablodan anlaşıldığı üzere, eksik belgeleri bulunan alacaklıların eksik belgeleri ikmal edilmiş olsa dahi konkordato projesi İİK m.302’de öngörülen çoğunlukla kabul edilmemiş olmaktadır. 4.3 Borçlunun Borca Batıklığının İncelenmesi…Yukarıda yer verilen rayiç bilançodan görüldüğü gibi, borçlu şirketin 31.12.2019 tarihli rayiç özvarlığı (-) 8.770.166,30 TL’dir. Diğer bir anlatımla, borçlu şirket 31.12.2019 tarihi itibariyle borca batık durumdadır. Sonuç olarak; Heyetimizce hazırlanan rayiç bilançoya göre, konkordato talep eden şirketin 31.12.2019 tarihli rayiç özvarlığının (-) 8.770.166,30 TL olarak tespit edildiği, diğer bir anlatımla, borçlu şirketin 31.12.2019 tarihi itibariyle borca batık durumda olduğu, Doktrinde, kabul dilekçesinin posta ile taahhütlü gönderilmesi halinde, on günlük iltihak süresi içinde postaya verilmiş olan ve fakat komisere geç ulaşan kabul dilekçelerinin geçerli sayılması gerektiğini savunan yazarlar bulunduğu, bu görüş çerçevesinde, iltihak süresi içerisinde postaya verilen kabul oyları geçerli sayılarak ve imza sirküleri, imza beyannamesi vb. gibi belgelerinde eksiklik bulunan alacaklıların bu eksik belgeleri ikmal ettiği varsayımıyla bir hesaplama yapıldığında, İİK m.302’de öngörülen konkordato nisabının yine sağlanamıyor olarak gözüktüğü” yönünde görüş bildirilmiştir. Davacının istinaf itirazlarının incelenmesi; -Her ne kadar Komiser Heyeti, alacaklılar toplantısına sunduğu listede hata yapmış ise de bu yanlışlığı gidererek, bankaların adi alacak kapsamında kalan alacaklarının tutarlarını yeniden belirlemiştir. Bu hatanın giderilmesine rağmen bankalar, düzeltilmiş listeye göre konkordatoyu kabul ettiklerine dair bir beyan sunmamışlardır. Bu bağlamda; Komiser Heyetince yapılan hata, sonuca etkili olmamıştır. Mülkiyeti üçüncü kişiye ait malla teminat altına alınmış alacaklar, konkordato talep eden borçlu yönünden adi alacak sayılır. Davacı vekili, rehinli asıl alacaklılardan; …, …bank, … banka, …bank, …bank konkordatoya alacak kaydı yaptırmadığını, rehin malikleri ve kefillerin alacak kaydı yaptırdığını, bu kişilerin de mallarının İİK 298 uyarınca kıymet taktirleri yapılarak, taktir edilen miktar üzerinden alacak kayıtlarının yapılması ve oy hakkı tanınması gerektiğini ileri sürmektedir. Komiser Heyeti raporlarından, söz konusu bankaların alacak kaydı yaptırdığı, konkordato talep eden vekilinin bahsettiği rehin malikleri ve kefillerin süresi içerisinde alacak kaydı yaptırmadığı görülmektedir. Yine kefillerin, kefil sıfatıyla yaptıkları ödemeleri borçlu şirkete bildirerek alacaklarının bilançolarda görülmesini sağlamadığı tespit edilmiştir. Tüm bu nedenlerle, Komiser Heyetinin uygulamasında hatalı bir yön yoktur. -Davacı vekili, … Bank iltihak süresi içinde mahkeme dosyasına olumlu oyuna ilişkin beyanını sunmasına rağmen, bu hususun nisapta dikkate almadığını ileri sürmektedir. Bilirkişi raporunda; Komiser Heyetince usule aykırı bulunduğu için değerlendirilmeyen başvurular incelenmiş, … Bankın oyu da dahil olmak üzere kullandığı oyun geçerli olarak kabul edilebileceği belirtilen alacaklıların dikkate alınması ve eksik olduğu belirtilen belgelerin tamamının ikmali halinde kabul/ret oyları tekrar hesaplanmış ve bu durumda dahi konkordato projesinin İİK m.302’de öngörülen çoğunlukla kabul edilmemiş olduğu tespit edilmiştir. – Davacı vekili, şirketin borca batıklık tespitine itiraz etmektedir. Mahkemece alınan bilirkişi raporunda; borçlu şirketin 31.12.2019 tarihli rayiç özvarlığının (-) 8.770.166,30 TL’dir olduğu, diğer bir anlatımla, borçlu şirket 31.12.2019 tarihi itibariyle borca batık durumda olduğu tespit edildiğinden bu husustaki itirazlara da itibar edilmemiştir. Tüm dosya kapsamından; konkordato talep eden şirketin borca batık durumda olduğu, 22/01/2020 tarihinde gerçekleştirilen alacaklılar toplantısı ve akabinde takip edilen iltihak sürecinde süresinde ve usulüne uygun ileri sürülen oylar çerçevesinde konkordatoyu kabul eden alacaklıların toplam alacak tutarının İİK md. 302/3-a veya b bendi uyarınca yeterli nisabın sağlanamadığı, bu nedenle İİK md. 305/1-c bendi uyarınca borçlu şirketin konkordato teklifinin yeterli çoğunluk tarafından kabul edilemediği ve konkordatonun tasdiki koşullarının somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla; mahkemece, konkordato talebinin reddine ve davacı şirketin borca batık olması nedeni ile İİK 308/a bendi uyarınca re’sen iflâsına karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, HMK 353/1.b.1 bendi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvusunun esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf talebinin HMK 353/1-b.1 maddesi uyarınca reddine, 2-Davacı tarafça yatırılan başvuru harcın Hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının Hazineye irat kaydına, 4-Davacı tarafça yapılan istinaf giderlerinin davacı üzerine bırakılması,5-Artan gider avansı olması halinde karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine, Dair, gerekçeli kararın tebliğ tarihinde itibaren 10 gün içerisinde Yargıtay temyiz yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/05/2023