Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/483 E. 2023/545 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/483
KARAR NO: 2023/545
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/44 (DERDEST)
DAVA TARİHİ: 18/01/2023
ARA KARAR TARİHİ: 02/02/2023
DAVA: Tanıma Ve Tenfiz
KARAR TARİHİ: 05/04/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesindeki ihtiyati haciz talebinde özetle; Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Tahkim Mahkemesi’nin № А65-20288/2022 Sayılı ve 24.10.2022 tarihli kararı ile 427.243.081,03 Rus Rublesi ve 18.927,34 TL ABD Dolarının davalılardan … Limited Şirketinden (4 no.lu davalı) tahsiline karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, diğer davalıların ise Türkiye’de mukim olup, … Limited Şirketi’nin (4 no.lu davalı) … Şirketlerinin Rusya ayağı olduğunu ve Rusya’da iflas sürecine girdiğini, bu şirketin işçilerin alacaklarını dahi ödemediğini, davalı … Şirketlerinin ortağı olan …’ın Rusya’dan Türkiye’ye 82 milyon dolar tutarında para kaçırdığına ilişkin şirketin resmi hesaplarından paylaşım yapıldığını, bu paraların Almanya ve İngiltere başta olmak üzere dış ülkelere transfer edilebilmesi için hazırlıklar yapıldığının öğrenildiğini, … Şirketlerinin Türkiye’deki iştiraklerinde ortaklık yapısını değiştirdiğini, görev süreleri dolmamasına rağmen görev değişikliği yaptığını ve şirket adreslerini değiştirdiğini, yine pay devirleri ile şirket ortaklık yapısının değiştirildiğini, …’ın paylarını hamiline yazılı senetler ile kızlarına devrettiğini, üzerine kayıtlı taşınmazları kızlarına devrettiğini, şirketin banka hesaplarının 3.kişilere transfer edildiğini, şirket makine ve teçhizatlarının satış işlemleri ile devredildiğini, tüm bu işlemlerin mal kaçırma amaçlı olarak yapıldığını, davalılar hakkında ihtiyati haciz kararı verilmediği takdirde mahkeme kararıyla sabit hale gelen alacağın tahsil imkanının kalmayacağını belirterek, 427.243.081,03 Rus Rublesi ve 18.927,34 TL ABD Doları tutarındaki alacağın tahsilini teminat altına almak için davalılar adına tescilli taşınmazları, menkul malları ve üçüncü kişilerdeki hak ve alacakları ile banka hesaplarındaki malvarlığı değerleri dahil olmak üzere tüm malvarlığı değerlerinin müvekkil şirketin alacağını karşılamaya yetecek kadarının teminatsız olarak ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “…Dosya kapsamında yapılan incelemede, alacaklı olduğunu ileri süren şirket ile … Limited şirketi arasında akdi ilişki olduğu, diğer şirketlerle arada sözleşmesel bir ilişkinin olmadığı, uyuşmazlık yargılamayı gerektirdiği görülmekle, İİK 257 ve devamı madde hükümlerinde ön görülen koşullar gerçekleşmediğinden ihtayiti haciz isteminin bu aşamada reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde mahkeme ilamı ile sübut bulan alacaklarının tahsilinin gelinen aşamada mümkün olmadığı, davalıların birlikte hareket ettiği ve dürüstlük kuralına açıkça aykırı düşecek şekilde alacağı karşılıksız bırakmaya çalıştığı, mal kaçırma yoluna gittiği bilgisi edinildiği hususlarının detaylı açıklamalarla ve ispat vasıtaları ile ortaya konulduğunu, uyuşmazlığın yargılamayı gerektirmesinin ihtiyati haciz talebinin reddinin gerekçesi olamayacağını, yaklaşık ispat kuralının dikkate alınması gerektiğini, ayrıca tenfiz davasında esastan inceleme yapılarak taraflar arasındaki akdi ilişkinin yargılama konusu edilemeyeceğini, aleyhe kabul anlamına gelmemekle birlikte taraflar arasındaki akdi ilişkiye bakılmaksızın, mal kaçırma olgusu sabit olduğundan tüm davalılar yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini, davalılar arasında organik bağ olduğun hususunun para gönderme işlemleri, ortaklık yapısı, davalılar tarafından imzalanmış belgeler ve whatsapp yazışmaları ile ortaya konulduğunu, Türkiye’de kurulmuş ve Rusya’daki şirketle aynı ortaklar tarafından yönetilen davalı şirketlerin Müvekkil Şirket’e Rusya’daki şirket adına ödemeler yaptıklarını, iş ve işlemlerde birlikte hareket ettiklerini, bu süretle Türkiye’de kurulmuş şirketlerin ilişkinin tarafı olduklarını, davalıların aralarındaki müşterek işlemlerle mal kaçırdıklarını, şirket ortaklarının mal kaçırma işlemlerine karıştığını, hem Türkiye merkezli hem de Rusya merkezli davalı şirketlerin ortağı …’ın Rusya’dan Türkiye’ye 82 milyon dolar tutarında para kaçırdığına ilişkin şirketin resmi hesaplarından paylaşım yapıldığını ve delil olarak dava dilekçesi ekinde sunulduğunu, ihtiyati hacze ilişkin taleplerinin № А65-20288/2022 Sayılı ve 24.10.2022 tarihli Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Tahkim Mahkemesi kararına dayandığını, bu durumda ihtiyati hacizde aranan yaklaşık ispat şartının çok daha ötesinde bir ispat aracının bulunduğunu, kesinleşmiş mahkeme kararının alacağın varlığını kesin şekilde ortaya koyduğunu beyan ederek, ilk derece mahkemesinin ihtiyatin haciz talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılmasını ve ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Dava, Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Tahkim Mahkemesi’nin № А65-20288/2022 Sayılı ve 24/10/2022 tarihli kararının tenfizi istemine ilişkindir. Karar tercümesi incelendiğinde; davacının … Limited Şirketi, davalının … Limited Şirketi olduğu, “Dava taleplerinin kısmen kabul edilmesi ile … Limited Şirketinden (…, …) … Limited Şirketi (…, …) lehine, -25/04/2020 tarih ve … No’lu yemek verme hizmetleri Sözleşmesi kapsamında 271.909.467 ruble 03 kopek tutarında borcun ve 1.978.333 ruble 95 kopek tutarında cezanın; -25/04/2020 tarih ve … No’lu yemek verme hizmetleri sözleşme kapsamında 112.564.946 ruble 14 kopek tutarında borcun ve 18.927,34 ABD doları tutarında cezanın, -27/01/2020 tarih ve … No’lu yemek verme hizmetleri sözleşmesi kapsamında 37.921.780 ruble tutarında borcun ve 2.670.773 ruble 91 kopek tutarında faizin ve ayrıca 197.780 ruble tutarında devlet harcının tahsil edilmesine, 18.927,34 ABD doları tutarındaki cezanın tahsilatının ödeme tarihinde Rusya Merkez Bankası tarafından belirlenen döviz kuru üzerinden ruble olarak yapılacağına karar verilerek dava taleplerinin kalan kısmının reddedildiği” anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu’nun 257/1 maddesinde yer alan “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyle diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” hükmüne göre, rehinle temin edilmemiş bir para alacağının vadesinin gelmesi halinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK’nun 258/1 maddesinde yer alan “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” hükmüne göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için, kesin bir ispat aranmamaktadır, özellikle hukuki bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanmasının tercih edilmesi gereken bir seçenektir. (Yargıtay 19.Hukuk Dairesi 23/01/2014 tarih 2023/18723 E.2014/1804 K.) Bu açıklamalar ışığında ihtiyati haciz, alacaklının para alacağının zamanında ödenmesini güvence altına almak için mahkeme kararıyla borçlunun mallarına önceden geçici olarak el konulmasıdır ve ihtiyati haciz kararı, geçici hukuki koruma tedbirlerinden olduğu için bazen karşı taraf dinlenmeden ve tüm deliller toplanmadan yaklaşık ispat şartı yeterli görüldüğünde mahkemece verilebilir. Yasal düzenleme gereğince ihtiyati haciz talep eden, İİK’nın 257/1. maddesi kapsamında bir para borcunun alacaklısı olduğunu, borcun rehinle temin edilmediğini ve borcun vadesinin gelmiş olduğunu yaklaşık olarak mahkemeye kanaat getirecek tarzda ispat etmek durumundadır. Geçici hukuki koruma yargılamasını, asıl yargılamadan ayıran özelliklerden biri ispat ölçüsü noktasındadır. Geçiçi hukuki koruma yargılamasında yaklaşık ispatla yetinilmiş olması, ispatın aranmayacağı ya da ispat kurallarının tamamen dışına çıkılacağı anlamına gelmez. Yaklaşık ispat durumunda ise; hakim o iddianın ağırlıklı ihtimal olarak doğru olduğunu kabul etmekle birlikte, zayıf bir ihtimal de olsa, aksinin mümkün olduğunu gözardı etmez.Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 25/10/2016 tarihli 2016/6937 E. 2016/4665 K. sayılı ilamı; “…Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir. İhtiyati haciz kararı verilebilmesi için mahkeme gerekçesinin aksine, alacağın ticari nitelikte olması gerekmediği gibi yabancı mahkemece verilmiş ilamın tenfizi koşulunun aranmasına da gerek yoktur…” Somut dosyada, davacı ile davalılardan … Limited Şirketi arasında hizmet sözleşmeleri kapsamında oluşan ihtilaf nedeniyle Rusya Federasyonu Tataristan Cumhuriyeti Tahkim Mahkemesi’nin № А65-20288/2022 Sayılı ve 24/10/2022 tarihli kararı ile hükmedilen 427.243.081,03 Rus Rublesi ve 18.927,34 ABD Dolarının davalı … Limited Şirketi’nden tahsili karar verildiği ve yukarıda açıklandığı gibi yaklaşık ispat koşulunun oluştuğu anlaşılmakla, bu davalı yönünden ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesi hatalıdır. İİK’nın 259.maddesinde; “İhtiyati haciz istiyen alacaklı hacizde haksız çıktığı taktirde borçlunun ve üçüncü şahsın bu yüzden uğrayacakları bütün zararlardan mesul ve Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 96 ncı maddesinde yazılı teminatı vermeğe mecburdur.Ancak alacak bir ilama müstenid ise teminat aranmaz. Alacak ilam mahiyetinde bir vesikaya müstenid ise mahkeme teminata lüzum olup olmadığını takdir eder. Tazminat davası ihtiyati haczi koyan mahkemede dahi görülür.”, 5718 sayılı MÖHUK 57/1. maddesinde ise “Tenfizine karar verilen yabancı ilamlar Türk mahkemelerinden verilmiş ilamlar gibi icra olunur.” hükmü yer almaktadır. İİK’nın 259.maddesinde teminat yönünden HMUK 96.maddeye atıf yapılmış olup, talep tarihinde yürürlükte olan HMK’nın 87. maddesinde ise alınacak teminat miktarına ilişkin bir düzenleme yapılmamış, teminatın miktarı ve türü konusunda takdir mahkemeye bırakılmıştır. Davacı tarafça ihtiyati haciz kararının teminatsız olarak verilmesi istenilmiş ise de, ihtiyati haciz talebi yabancı mahkeme kararına dayanmakta olup, kararın henüz tenfizine karar verilmediği, bu durumda MÖHUK 57/1 ve İİK’nın 259 maddeleri uyarınca teminat alınması gerektiği anlaşılmakla, %15 teminat koşuluyla davalı … Limited Şirketi yönünden ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekmektedir. Diğer davalılar yönünden talep incelendiğinde; davacı tarafça davalı şirketlerin tamamı arasında organik bağ olduğu, bu nedenle söz konusu borçtan diğer davalıların da sorumlu olduğu ileri sürülmüş ise de, dosya kapsamına sunulan kayıt ve belgelerin bu aşamada taraflar arasında organik bağ olduğu, davalıların ortak hareket ederek mal kaçırma amacında oldukları hususunda yaklaşık ispata yeterli olmadığı anlaşılmakla, diğer davalılar yönünden ilk derece mahkemesince ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, bu yöndeki istinaf talebi yerinde görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf isteminin davalı … Limited Şirketi yönünden kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde yeniden hüküm tesis edilmiş, diğer davalılar yönünden istinaf istemi HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddedilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun, davalılar … Endüstri Tesisleri İmalat ve Montaj Anonim Şirketi, … Lojistik Ticaret Anonim Şirketi ve … Makina İmalat Ticaret Anonim Şirketi yönünden 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun davalı … Limited Şirketi yönünden KABULÜ ile İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2023/44 E. sayılı ve 02/02/2023 tarihli ihtiyati haciz talebinin reddine dair ara kararının HMK’nın 353/1.b.2 bendi uyarınca KALDIRILMASINA ve YENİDEN KARAR VERİLMESİNE, a-Davacı şirketin, davalılar … Endüstri Tesisleri İmalat ve Montaj Anonim Şirketi, … Lojistik Ticaret Anonim Şirketi ve … Makina İmalat Ticaret Anonim Şirketi yönünden ihtiyati haciz talebinin REDDİNE, b-Davacı şirketin davalı … Limited Şirketi yönünden İHTİYATİ HACİZ TALEBİNİN İİK’nın 257. maddesi uyarınca KABULÜ ile 427.243.081,03 Rus Rublesinin Dairemizin karar tarihindeki TCMB döviz satış kuru üzerinden karşılığı olan 104.157.590,72 TL ve 18.927,34 ABD Dolarının Dairemizin karar tarihindeki TCMB efektif satış kuru üzerinden karşılığı olan 365.110,28 TL’nin toplamı olan 104.522.701,00 TL’nin % 15’i oranında hesap edilen 15.678.405,15 TL teminat tutarı, davacı tarafça nakit olarak yatırıldığında yada kesin ve süresiz nitelikteki banka teminat mektubu ibraz edildiğinde, 104.522.701,00 TL alacakla sınırlı olmak kaydıyla davalı … LİMİTED ŞİRKETİ (Tataristan Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu …, …)’nin taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine, 3-İİK’nın 261.maddesi uyarınca; Dairemiz kararının tebliğ edildiği tarihten itibaren 10 gün içinde ihtiyati haczin uygulanması talep edilmediği takdirde, ihtiyati haczin kendiliğinden kalkacağının İHTARINA, 4-Kararın tebliği ve teminat alınmasına ilişkin işlemlerin İlk Derce Mahkemesince yerine getirilmesine ve kararın ilgili icra dairesince infazının sağlanmasına,5-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının ve istinaf karar harcının Hazineye gelir kaydına,6-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin, İlk Derece Mahkemesince esasa ilişkin verilecek kararda dikkate alınmasına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.f bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 05/04/2023