Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/376 E. 2023/334 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/376
KARAR NO: 2023/334
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ: 10/01/2023
ESAS NO: 2022/775
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 21/11/2022
KARAR TARİHİ: 01/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 06/09/2017 tarihinde akdedilmiş olan … Fuarı’nın Yapımına İlişkin Sözleşmenin bulunduğunu, bu sözleşmenin “Bu sözleşme 2018-2019-2020 yıllarında düzenleyecekleri 3 fuarı kapsar.” ve “İş bu sözleşme 2018-2019-2020 yıllarını kapsar.” hükümlerini amir olup anılan hükümler çerçevesinde 06/09/2017 tarihli sözleşmenin kendiliğinden sona erdiğinin aşikar olduğunu, ve yenilenmeyeceği hususunun da Kartal “… Noterliği’nin 24/06/2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalı şirkete ihtar edildiğini, bu sözleşme süresince ayrıca 31.05.2019 tarihli ve … sayılı fatura, 25.07.2019 tarih ve … sayılı fatura, 25.07.2019 tarih ve … sayılı fatura, 11.10.2019 tarih ve … sayılı fatura, 07.08.2020 tarih ve … sayılı, 24.12.2020 tarih ve … sayılı, 31.12.2021 tarih ve … sayılı, 01.03.2022 tarih ve … sayılı, 22.04.2022 tarih ve … sayılı faturaların müvekkili şirket tarafından düzenlendiğini, hizmetin karşılığı olarak davalı şirkete bildirildiğini ve davalı tarafından da herhangi bir itiraz olmaksızın kayıt altına alındığını, ilgili sözleşmenin 6. maddesi uyarınca hesaplanmış olan 1.332.924,00-TL tutarındaki hakediş alacağının ödenmesinin, davalı taraftan söz konusu ihtarla ayrıca talep edildiğini, davalı tarafın sözleşme kapsamında müvekkili şirketin tüm sorumluluklarını yerine getirmesine rağmen kabul ettiği fatura bedellerini ödemediğini, müvekkilinin bu halde önce Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile takibe geçtiğini, ancak davalı tarafın kötü niyetli olarak bu takibe itiraz ettiğini, arabuluculuk görüşmelerinde de uzlaşma olmadığını, müvekkili şirketin alacağı likit olduğundan, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davanın konusu itibariyle, ekte faturaları sunulan ve celbi talep edilen icra dosyasından yaklaşık ispat koşulunun sağlandığının anlaşılacağını, davalının, aldığı hizmetlere ilişkin faturaları ödememe hususunda kötüniyetli olduğunu ve zaman kazanmak için itiraz ettiğini, davacının dava sonunda davayı kazanması durumunda, dava konusu meblağın davalı şirketten tahsil edilememe olasılığının yüksek olduğunu, keza davalı şirket için, davacının yapmış olduğu icra takiplerinde davalının banka hesaplarının boş olduğunun, davalı şirket üstünde herhangi bir taşınır ya da taşınmaz bulunmadığının, müvekkili şirket dışında da onlarca firmanın davalı şirkete icra takipleri ve davalar yönelttiğinin tespit edildiğini, ayrıca davacı firmanın çalışanlarının maaşlarını dahi ödeyememekte olduğunu, çalışanları tek taraflı fesihte kötü niyetli olarak işten çıkardığı ve tazminatlarını ödeyemediğinin de sehven öğrenildiğini, bu sebeplerle teminat karşılığı ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, dava konusu asıl alacağa dava tarihi itibariyle uygulanmak üzere ticari faize hükmedilmesini ve davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde dava, taraflar arasındaki sözleşmenin, sözleşmenin kapsadığı tarihler uyarınca kendiliğinden sona ermesi akabinde, davacı şirket tarafından hizmet karşılığı kesinlen faturalar ve ayrıca bildirilen 1.332.924,00-TL tutarındaki hakediş alacağının davalı şirket tarafından ödenmediğinden bahisle, davacı şirket tarafından Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin bulunmaktadır. İhtiyati haciz talep eden tarafından sunulan ve celbedilen belgeler (Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası, 06/09/2017 tarihinde akdedilmiş olan… Fuarı’nın Yapımına İlişkin Sözleşme, 31.05.2019 tarihli ve … sayılı fatura, 25.07.2019 tarih ve … sayılı fatura, 25.07.2019 tarih ve … sayılı fatura, 11.10.2019 tarih ve … sayılı fatura, 07.08.2020 tarih ve … sayılı, 24.12.2020 tarih ve … sayılı, 31.12.2021 tarih ve … sayılı, 01.03.2022 tarih ve … sayılı, 22.04.2022 tarih ve … sayılı faturalar, Kartal … Noterliği’nin 24/06/2022 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi, …, …, … ve … sıra numaralı irsaliye faturalar vs.) incelendiğinde, alacağın varlığı, miktarı ve muaccel olduğu hususunda kanaat uyandırıcı nitelikte olmadığı, alacağın varlığının tespiti hususunun yargılamayı gerektirdiği ve bu haliyle de İİK’nın 258. maddesindeki yaklaşık ispat koşullarının da oluşmadığı anlaşılmış olduğundan” gerekçesi ile ihtiyati haciz talebini reddetmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davalı hakkında pek çok icra takibi olduğunu, yaklaşık ispat şartının gerçekleştiğini beyan ederek kararın kaldırılmasını ve ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE Uyuşmazlık, ihtiyati haciz talebinin reddine yönelik verilen kararın usul ve esas yönden hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmıştır. 2004 Sayılı İİK’nin 257 ve devamında ihtiyati haciz düzenlenmiştir. İhtiyati haciz şartları 257. maddede, 258. maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. Bir alacak için İhtiyati haciz isteyen kişinin o alacağın alacaklı sıfatına sahip olması gerekir. Yani ancak alacağın alacaklısı İhtiyati haciz isteyebilir. Bu durum hakimin maddi hukuku araştırması gerektiği sonucunu beraberinde getirmektedir. Hakim, ibraz edilen delilerden İhtiyati haciz isteyen kişinin alacaklı sıfatına sahip olduğuna kanaat getirirse İhtiyati hacze İlişkin şart gerçekleşmiş demektir (İİK m.258/1). Alacaklı, alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur. İbraz edilen ispat vasıtası, iddia edilen hakkın varlığını ispatlamaya elverişli olmalıdır. Diğer yandan, alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamaktadır. Diğer hukuki himaye tedbirlerinde olduğu gibi İhtiyati hacizde de amaç, davaya ilişkin bir yargılamadan farklı olarak maddi hukuka dayanan hak bakımından nihai bir karar verip uyuşmazlığı sona erdirmek değildir. Bireylere etkin hukuki himaye sağlamaktır. Talep edilen alacağın ise vadesinin gelmiş olması gerekir (İİK m.257/1). Alacağın muaccel olduğu an, ya tarafların anlaşması veya bir ihbar ya da kanun hükmü veya hukuki ilişkinin mahiyeti ile belirlenir. Muacceliyet ile temerrüdü karıştırmamak gerekir. Muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtarıyla mütemerrüt olur. Diğer yandan alacağın rehinle temin edilmemiş olması gerekir. Vadesi gelmemiş alacaklarda ihtiyati haciz kararı verilmesinin şartları İİK 257/2. fıkrada sınırlı şekilde sayılmıştır. Yasal düzenlemeler ve açıklamalar doğrultusunda somut talebin değerlendirilmesi durumunda; taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesi uyarınca davacı tarafça düzenlenen faturalardan kaynaklı olarak davacının alacağının bulunup bulunmadığı, davalı tarafın yaptığı itirazın haklılık durumu; tarafların sunacağı deliller ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi ile açıklığa kavuşacağından, ayrıca bu aşamada alacak konusunda yaklaşık ispatın da sağlanamadığı nazara alındığında; İhtiyati haciz talebin reddinde bir isabetsizlik görülmediğinden davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b.l bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacı tarafından yatırılan 492,00 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafından yatırılan 179,90 TL istinaf karar harcının Hazineye irat kaydına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 01/03/2023