Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/336 E. 2023/321 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/336
KARAR NO: 2023/321
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/864
KARAR NO: 2022/1005
KARAR TARİHİ: 16/12/2022
DAVA: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 01/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketin 1978 yılından itibaren Gebze-Dilovası mevkiinde kurulu 7000 m² kapalı olan modern, çağdaş işletmecilik gereksinimlerini karşılayabilecek niteliklere sahip fabrikasında üretim faaliyetleri yürüttüğünü, faaliyet konusu ürünler için yapılan test ve deneylerin uluslararası düzeyde olduğunu ve uluslararası standartlara uygun olarak üretim yaptığını, “…”nın kendi üretiminin yanı sıra her türlü teknik malzemelerinin satışı ile Türkiye’de büyük bir pazara sahip olduğunu, üretici ve satıcı firma statüsünü kazandığını, toplam sermayesinin 4.280.000,00 TL, 31/05/2020 tarihi itibariyle borçları toplamının 41.824.905,85 TL olduğunu, şirketin konkordato teklifinin kabulü halinde ise şirketin tüm borçlarının %75’lik kısmını teşkil eden 35.011.204,09 TL’sinin ödenebileceğini, borçlarını vadeler halinde ödemeyi teklif ettiğini, borç ödemesinin konkordato projesinin tasdikini takip eden 6 ay ödemesiz dönemden sonra 4 yıl eşit taksitler halinde yapılacağını, şirketin iflas ettiği varsayımında teminatlı alacaklı haricindekilere alacaklarının yaklaşık % 30 oranında ödeme yapılabileceğinin hesaplandığını, esasen bu oranın oluşacak takip masrafları, vekalet ücreti ve faiz gibi ilaveler ile daha da azalabileceğini belirterek, davacı şirket lehine geçici mühlet ve kesin mühlet verilerek, kesin mühlet içerisinde yapılacak yargılama sonucunda konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 17/12/ 2020 tarihli 2020/311 E. 20/802 K. sayılı kararı ile; “…davacı şirketin 5 yıl boyunca iflas erteleme tedbirlerinden yararlandığı, bu süreçte duruşmaya katılan bir kısım alacaklıların beyanlarına göre alacaklılarla herhangi bir görüşme yada anlaşma yoluna gitmediği, borca batık olduğu, mali tablolarının tutarsız olduğu, karlılık ön görüsünün somut verilerle ortaya konulmadığı, projesinde ön gördüğü hedeflere ulaşmasının mümkün olmadığı, konkordato projesinin ciddi ve inandırıcı olmadığı…” gerekçesiyle, kesin mühlet verilmesi talebinin reddine ve davacı şirketin iflasına karar verilmiştir.
DAİREMİZİN KALDIRMA KARARI Dairemizin 10/11/2021 tarihli 2021/216 E. 2021/1113 K. sayılı kararı ile; “…Komiser heyetinin 09/10/2020 tarihli ilk raporunda borca batıklık miktarı (-) 26.571.010,00 TL olarak hesaplanmış ise de istinaf dilekçesinde de belirtildiği gibi komiser heyetinin aktif toplamını yanlış hesapladığı, 31.041.485,11 TL olan dönen varlıkların aktif hesabına dahil edilmediği, dönen varlıklar toplamı 31.041.485,11 TL ve duran varlıklar toplamı 14.773.317,76 TL olduğu için aktif varlıklar toplamının 45.814.802,87 TL olduğu, kısa vadeli yabancı kaynakları 39.586.900,66 TL, uzun vadeli yabancı kaynakları ise 1.757.427,10 TL olup bu hesaplamaya göre şirketin (+) 4.470.475,11 TL borca batık olmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemenin 16/10/2020 tarihli celsesinde 5 numaralı ara kararı uyarınca, davacı vekili tarafından süresi içerisinde 19/10/2020 beyan sunulmuş olup, gerekçede beyan sunulmadığı yönündeki tespit ise hatalıdır.Davacı vekilinin istinaf dilekçesinde ifade ettiği banka borçlarına, senetli ve senetsiz alacak tutarları ile bunların bir kısmının tahsil edildiğine ilişkin beyanları, satış ve karlılık hedefleri, stoklar yönünden ifade ettiği hususlara ilişkin olarak, komiser heyetinin nihai raporunu ibraz etmesinin ardından da davacı vekili tarafından ayrıntılı olarak itirazlar sunmuş, bu itirazlar tam olarak karşılanmamış, duruşmada komiserin beyanı alınmakla yetinilmiştir. Mahkemece itirazlara ilişkin komiser heyetinden yazılı görüş alınması, gerekirse uzman bilirkişi heyetinden rapor alınması gerekirken, bu yönde bir inceleme yapılmaksızın şirketin iflasına karar verilmesi hatalıdır. …konkordato talep eden borçlu şirket yetkilisinin İİK 292/son maddesi uyarınca ihtaratlı tebligat çıkartılmak suretiyle mahkemeye çağrılması, dinlendikten sonra karar verilmesi gerektiğinden, bu usul uygulanmaksızın davacı şirket yönünden iflas kararı verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf isteminin kabulü ile 6100 sayılı HMK 353/1.a.6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Kaldırma kararının ardından Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 16/12/2022 tarihli kararı ile; “… borçlu şirketin 31.08.2022 tarihli rayiç değer bilançosuna göre özvarlık tutarının 13.310.012,46 TL olarak hesaplanmış olup şirketin borca batık durumda olmadığı, 06.10.2022 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısı ile iltihak süresi içerisinde nisaba dahil toplam 140 adet alacaklının 81’inin (%57,86) ve toplam 26.636.385,68 TL alacak tutarından 14.160.641,79 TL’ye (%53,16) denk gelen kısmın kabul yönünde beyanda bulunduğu ve bu nedenle alacaklılar toplantısında çoğunluğun sağlanması şartının sağlandığı, konkordato tasdiki durumunda alacaklıların alacaklarının tamamını tahsil etme imkanlarının bulunduğu ancak iflas durumunda alacaklılara en fazla %61,08 oranında ödeme yapılabileceği ve bu nedenle konkordato kapsamında ödenmesi teklif edilen tutarın iflas durumunda alacaklıların eline geçecek tutardan daha yüksek olduğu, şirketin ödemeyi teklif ettiği tutarın şirketin sağlamayı öngördüğü ile malvarlığı ile ödemeyi teklif ettiği borç tutarının orantılı olduğu, borçlu şirketin İİK m.305/1.d bendi uyarınca işçi … lehine 162.755,95 TL ve işçi … lehine 8.851,72 TL göstermesi gereken teminat yönünden bu kişilerin feragat beyanında bulundukları, İİK m. 305/1.e bendi uyarınca tasdik aşamasında ödenmesi gereken harç tutarının 60.464,60 TL olarak ödendiği, davacı şirketin konkordato tasdik şartlarının gerçekleştiği kanaatine varılarak tasdik talebinin kabulüne karar verilmiştir. Davacı şirketin konkordato kaynağı olarak büyük oranda gayrimenkul satışlarını öngördüğü, projenin vadedildiği şekilde yerine getirilebilmesi için gayrimenkul satışları ve satışlardan elde edilen gelirlerin konkordatoya tabi borçların ödenmesinde kullanılması, tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesinin sağlanması için gerekli gözetim, yönetim ve tasfiye tedbirleri kapsamında, gayrimenkul satışları ile elde edilen gelirin gerçekten borçların ödenmesinde kullanılmasının denetimi büyük önem arz ettiğinden İİK m. 306/1I uyarınca, borçlu Şirket gayrimenkullerinin tamamının satışının atanan kayyım onayına tabi tutulmasına karar verilerek”, davacı şirketin konkordato tasdik talebinin kabulü ile “davacının konkordatoya tabi toplam 26.766.170,18 TL. olan konkordato borçlarını 2023 yılı Eylül ayından başlamak üzere 48 ay vadede belirlelen eşit taksitler halinde ödenmesi” yönünde hüküm tesis edilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Alacaklı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Konkordato projesinin, borçlunun mali gücü ile orantılı olmadığını, başarıya ulaşma ihtimali bulunmadığını, soyut veriler ile hazırlandığını, davacının aldığı tedbir kararları ile alacaklıların tahsilini engellemeye çalıştığını, komiser heyetinden alınan raporların tamamının ihtimaller üzerine yapılan hesaplamalarla düzenlendiğini, projede alacak miktarlarının düşük gösterildiğini, 12/07/2015 tarihinden bu yana en başta iflas erteleme talebinde bulunan borçlu şirketin, müvekkili şirket ile hiçbir görüşmede bulunmadığını, alacaklarının eksik işlendiğini, konkordato projesindeki yetersiz kısımların düzeltilmesi, eşitsizliklerin giderilmesi adına başta fer’iler olmak üzere tenzil edilen alacakların belirlenmesi ve taksit tutarları için faize hükmedilmesi gerektiğini, konkordato projesinin kabulü için gerekli çoğunluğun sağlanamadığını, diğer tasdik koşullarının oluşmadığını beyanla kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Alacaklı … Mak. San. Tic. Ltd. Şti. vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Davacı şirketin işbu konkordato talebinden evvel ikame ettiği iflas erteleme davaları ve dosyanın safahatı dikkate alındığında iyiniyetli olmadığını, yıllardır alacakların sürüncemede bırakıldığını, sunulan projesinin uygulanabilir olmadığını, iflas erteleme davası ikame ettiği süreden bu yana geçen 7 yıllık süreçte müvekkili şirkete hiçbir ödeme teklifi yahut protokol tanzim edilmesi teklifinde bulunulmadığını, müvekkilinin alacaklarını tahsil edememesi nedeniyle mali dar boğaza girerek faaliyetlerine son vermek zorunda kaldığını, konkordato tasdik koşullarının oluşmadığını, projenin uygulanabilir olmadığını ayrıca geçici mühlet tarihi olan 16/07/2020 tarihi itibariyle müvekkili şirketin alacağı 1.589.281,76 TL olmasına rağmen nisaba eksik şekilde 881.821,31 TL olarak dahil edildiğini, konkordato tasdik şartlarının oluşmadığını beyan ederek alacaklıları zarara uğratma ve alacaklarını sekteye uğratma gayesi ile ikame edilen kötüniyetli talebin reddine karar verilmesini ve kararın kaldırılmasını talep etmiştir. Alacaklı … Bankası A.Ş. vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkili banka lehine ipotekli taşınmazın bilirkişi raporundaki değeri alacağın üzerinde olsa da, müvekkili banka lehine tesis edilen ipotek limiti alacağın altında kaldığından, alacaklarının tamamının rehinle teminat altına alınmadığını, konkordato sebepleri gerçekçi ve somut olmayıp, ciddi bir konkordato ön projesi sunulmadığını, davacının iyiniyetli olmadığını, alacaklıların alacağına kavuşmasını sürüncemede bırakmayı amaçladığını, konkordato teklifinin kaynaklarıyla orantılı olmadığını, tasdik koşullarının gerçekleşmediğini beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Talep, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir. Davacı şirketler tarafından gerekli kayıt ve belgeler sunularak, tasdik istemiyle yapılan başvuru üzerine geçici mühlet süresinin ardından mahkemece kesin mühlet verilmesi talebinin reddine ve davacı şirketin iflasına dair verilen kararın, Dairemizce kaldırılmasının ardından, davacı şirket tarafından revize proje sunulması ve projeye yönelik yapılan oylama sonucunda, mahkemece davacı şirketin konkordato projesinin tasdikine karar verilmiştir. Karara karşı bir kısım alacaklılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.İstinaf yoluna başvuran alacaklıların, istinaf başvurularının süresinde olup olmadığına ve istinaf hakları olup olmadığına ilişkin inceleme; 15/03/2018 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 37 maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa eklenen “Kanun Yolları” başlıklı 308/a maddesinde “Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilânından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır.” düzenlemesi ile itiraz eden alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilecekleri düzenlenmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesinin 25/02/2021 tarihli, 2021/1393 E. 2021/511 K. sayılı ilamı; “…Konkordato hakkında verilen karara karşı İİK 308 a maddesi uyarınca itiraz edenler kanun yoluna başvurabilir. İtiraz edenler kavramı İİK 304. maddesinde belirlenen şekliyle dar yorumlandığı takdirde sadece duruşma öncesi itiraz edenlerin kararı kanun yoluna taşıyabileceklerini kabul etmek gerekir. Ancak böyle bir yorum hak arama özgürlüğü ile bağdaşmaz. Bu nedenle kanun koyucunun itiraz edenlerden kastının konkordato toplantılarında veya iltihak süresi içinde olumsuz oy kullananlar olduğunun kabulü gerekir. Bu bağlamda kanundaki “itiraz edenler” ifadesinin konkordatoya red oyu verenlere teşmil edilmesi hukuk usulünün genel hükümlerine uygun düşer. Nitekim Prof Dr. Selçuk Öztek, Doç. Dr. Müjgan Tunç Yücel Yeni Konkordato hukuku kitabının 308/a maddesini açıkladıkları 569. sayfada ret oyu kullananların tasdik kararını istinaf edebileceklerini kabul etmişlerlerdir. Kanunun 302/7 maddesinde “toplantının bitimini takip eden 7 gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur” ifadesi bulunmaktadır. Bu ifadeden toplantıya katılmadığı halde 7 günlük iltihak süresi içinde alacaklılarının konkordatoya karşı oy kullanma hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda toplantıya katılıp ret oyu kullanan veya toplantıya katılmadığı halde iltihak süresi içinde oyunu belli eden alacaklının nisapta nazara alınması ve nihai tutanağın ve komiser raporunun buna göre hazırlanması Kanun’nun 302/son maddesi gereğidir. Az yukarıda yazılı doktrin görüşünde de iltihak süresi içinde itiraz edenlerin istinaf yoluna başvurabileceği de belirlenmiştir…” şeklindedir. İİK 304. maddesinin birinci fıkrasında, konkordatoya itiraz eden alacaklılar, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmeleri koşuluyla duruşmada hazır bulunabilecekleri hükmüne yer verilmiştir. Bu sayede “alacaklılar itirazlarıyla ya konkordatonun tasdikine engel olmayı ya da konkordato şartlarının kendileri açısından düzeltilmesini isteyebileceklerdir. İİK m. 308/a hükmü alacaklıların itirazına önemli bir sonuç bağlamıştır. Madde gereğince konkordato hakkında verilen hükme karşı istinaf ve temyiz yoluna başvurmak isteyen alacaklının daha önce konkordatoya itiraz etmiş olması gerekir.” (Selçuk Öztek / Ali Cem Budak, Müjgan Tunç Yücel, Serdar Kale, Bilgehan Yeşilova, Yeni Konkordato Hukuku, 2. Baskı, Ankara 2019 s. 522) Konkordato tasdik kararı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde 26/12/2022 ve Basın İlan Kurumu İlan Portalında 22/12/2022 tarihinde ilan edilmiştir. Bu durumda alacaklılar son ilan tarihinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf yoluna başvurabileceklerdir. İstinaf başvurusu için son gün 05/01/2023 tarihidir. Alacaklı … San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin 26/12/2022 tarihinde, … San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin 02/01/2023 tarihinde, … Bankası A.Ş. vekilinin 04/01/2023 tarihinde yasal süre içerisinde istinaf yoluna başvurdukları tespit edilmiştir. İİK’nın “konkordatonun mahkemede incelenmesi” başlıklı 304/1. maddesinde “(Değişik: 28/2/2018-7101/32 md.) Komiserin gerekçeli raporunu ve dosyayı tevdi alan mahkeme, konkordato hakkında karar vermek üzere yargılamaya başlar. Mahkeme, komiseri dinledikten sonra kısa bir zamanda ve her hâlde kesin mühlet içinde kararını vermek zorundadır. Karar vermek için tayin olunan duruşma günü, 288 inci madde uyarınca ilân edilir. İtiraz edenlerin, itiraz sebeplerini duruşma gününden en az üç gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri de ilâna yazılır.” hükmü yer almaktadır. Mahkemece, kesin mühlet süresinin uzatılmasına ilişkin ilanlar yapılmış ise de İİK’nın 304.maddesi uyarınca bir ilan yapılmadığı tespit edilmiştir. Yukarıda açıklandığı üzere, tasdik yargılama gün ve saatini bildiren ayrıca itiraz edenlerin itiraz sebeplerini duruşma gününden 3 gün önce yazılı olarak bildirmek kaydıyla duruşmada hazır bulunabilecekleri açıklamasını içeren ilanın hem Ticaret Sicil Gazetesinde hem de Basın İlan Kurumu Resmi Portalında yapılması Kanun’un emredici hükmüdür. Bu itibarla yasal zorunluluk olan ilanların yapılmamış olması nedeniyle tasdik yargılamasından haberdar olmayan, gerekçeli rapora yönelik varsa itirazlarını sunamayan ve tasdik yargılamasına katılamayan diğer alacaklıların hukuki dinlenilme hakları ihlal edilmiştir. Tasdik yargılama duruşma gün ve saatinin İİK’nın 304.maddesi yollaması ile İİK’nın 288/2.maddesi gereğince usulüne uygun olarak ilan edilerek tasdik yargılamasının yapılması kamu düzenine ilişkin olup, HMK’nın 355.maddesi uyarınca re’sen göz önünde bulundurulması gereken bu husus nedeniyle alacaklılar … Bankası A.Ş., … San. Tic. Ltd. Şti. ve … Mak. San. Tic. Ltd. Şti. vekillerinin sair istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurularının kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince kararın kaldırılmasına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Alacaklılar … Bankası A.Ş., … San. Tic. Ltd. Şti. ve … Mak. San. Tic. Ltd. Şti. vekillerinin sair istinaf nedenleri incelenmeksizin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/864 E. 2022/1005 K. Sayılı ve 16/12/2022 karar tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 355 ve 353/1.a.6 maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,3-Taraflarca yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 01/03/2023