Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2023/1240 E. 2023/1127 K. 12.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2023/1240
KARAR NO: 2023/1127
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2023/301 Esas
ARA KARAR TARİHİ: 03/05/2023
DAVA: Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti
KARAR TARİHİ: 12/07/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesi ile; müvekkili ile davalılardan … arasında;…’in davalı Kooperatifteki 1 adet hissesinin devri hususunda protokol imzalandığını, kooperatife ait arsa üzerinde müvekkil yüklenici ile anlaştığını, inşaat maliyetinin kooperatif üyeleri tarafından karşılanması sureti ile projenin yapımına başlandığını, davalı … ise kooperatifte bulunan hissesini ödenmeyen eski aidat borçlarının, inşaat maliyet bedellerinin müvekkil tarafından karşılanması ve ayrıca bunlara ilave hisse bedeli olarak 500.000-TL ödenmesi konusunda mutabık kalındığını, ayrıca protokol bedeli kadar vade günü de aynı 500.000-TL bedelli teminat senedi verildiğini, protokolün 3. maddesi gereği devir bedeli 500.000-TL olduğunu, sözleşmede yazılı olduğu gibi 20.000-TL’sinin 10.12.2021 tarihinde, kalan 480.000-TL nin ise 05.12.2022 tarihinde olmak üzere tamamı vadesinde ve hatta vadesinden önce ödendiğini, ilaveten müvekkilinin devraldığı tarih itibari ile davalı kooperatife dilekçe ile başvuru yaparak davalı …’in hissesini satın aldığını, geçmiş aidat borçlarının tarafına bildirilmesini ve bundan sonra bu üyeliğe dair tüm borç bildiriminin kendilerine yapılması yönünde bildrimde bulunulduğunu, işbu yazılı başvuru neticesinde de gerekli borç dökümleri kendisine davalı kooperatif tarafından teslim edilen davalının kooperatife karşı olan tüm aidat ve yapı maliyetlerinin ödendiğini, tahakkuk eden üyelikle ilgili tüm borçlarının da ödenmeye devam ettiğini, davalı kooperatif ve davalı …’in hisse devrinin yazılı beyan dilekçesi neticesinde yapı maaliyeti ve aidat borçlarının ödenmesi konusunda geçerliliğine itiraz edilmediğini, ödemelerin yapılmasının yaklaşık iki yıldır kabul edildiğini, ancak kati hisse devri aşamasına gelinince her iki davalı da hiçbir gerekçe göstermeksizin çekilen ihtarlara rağmen devirden imtina ettiklerini, taraflar arasında akdedilen hisse devri protokolünün 2. maddesine göre Müvekkilinin davalının hissenin devri karşılığı 500.000-TL haricinde hisseye ait mevcut ve üyeliğe tahakkuk edecek tüm borcu üstlenmeyi kabul ettiğini, buna göre 15.11.2021 tarihli 131.000-TL, 21.11.2021 tarihli 120.000-TL, 06.10.2022 tarihli 120.000-T, 30.03.2022 tarihli 625.106,00-TL (… hesabına 12.855-TL aktarıldığını), 21.11.2022 tarihli 650.000-TL nin ise davalı … adına … Konut Yapı Kooperatif hesabına ödemelerin yapıldığını, ancak Davalı …’in, hem müvekkiline hissesini devrettiğini bildiğinden yıllarca kooperatif giderlerini ve yapı maliyetlerini müvekkile ödettiğini, hem de sözleşme bedelinin tamamını ifa eden müvekkilin sayısız çağrısına rağmen resmi devir için başvuru yapılmadığını, sözlü ve harici çağrılarına karşılık alınamadığını, Kartal … Noterliği’nin … yevmiye nolu ve 05/12/2022 tarihli ihtarnamesi ile davalı …’ e ihtarname çekildiğini, resmi hisse devrini gerçekleştirmek üzere Davalı … Yapı Kooperatifi yönetimine başvuru ve uhdesinde bulunan 500.000-TL bedelli senedin tebliğ tarihinden 1 iş günü içinde taraflarına iadesi talep ettiğini, ihtarnamenin 07.12.2022 tarihinde tebliğ edildiğini, ancak … tarafından hisse devrinin yapılmadığını, ayrıca teminat senedinin de iade edilmediğini, davalı kötü niyetli olması nedeniyle bu kez müvekkil tarafından davalı Kooperatif’e hitaben; tüm bu süreci anlatan Kartal … Noterliğinin 19 Aralık 2022 tarihli … yevmiye nolu ihtarname çekildiğini, davalı Kooperatifin de hissenin devri bakımından herhangi bir gerekçe sunmadığı gibi devir işlemlerinin de gerçekleşmediğini, bu nedenlerle …’in görünen hissesinin müvekkile ait olduğunun tespiti ile devir işlemlerinin yapılmasını ve Müvekkile ait hisseye yargılama sırasında üçüncü kişilere devrini önlemek amacıyla ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemenin 02.05.2023 tarihli ara kararı ile; davacının iddialarının yargılamayı gerektirmesi ve yaklaşık ispat koşulunun da gerçekleşmemesi sebebiyle davacının tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Uyuşmazlık, davalılardan … adına tescilli kooperatif hissesinin üçüncü kişilere devrinin engelleyecek mahiyette ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine dair verilen mahkeme ara kararının yasaya uygun olup olmadığı noktasında toplanmıştır. 6100 Sayılı HMK’unu 390. maddesi uyarınca “tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. 6100 Sayılı HMK’nin 389. maddesi “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu hüküm dikkate alındığında, mevcut durumun değişmesi hâlinde, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkânsız hâle gelmesi, gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi varsa, ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilecektir. Hâkim kararında somut sebep gösteremiyor, bunu en azından açıklayacak veya asgari ölçüde ikna edecek delil değerlendirmesi yapamıyor, yaklaşık ispat ölçüsünü yakalayamıyorsa tedbire karar vermemelidir. Ancak bu da hiçbir zaman tam bir ispat seviyesinde ispat şartına dönüşmemelidir.(Pekcanıtez,Hakan/Atalay,Oğuz/Özekes Muhammet; Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hükümlerine Göre Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, Ankara 2011-Sh.715-717) (Yüksek Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 24/04/2012 gün ve 2011/15388 esas,2012/6651 karar sayılı ilamında belirtildiği gibi) Somut olayda; davacı vekili, dava dilekçesi ile; davalılardan …’in diğer davalı kooperatifteki 1 adet hissesinin devri konusunda protokol imzalandığını, davalı …’in davalı kooperatifte bulunan hissesinin ödenmeyen eski aidat borçlarının, inşaat maliyet bedellerinin müvekkil tarafından karşılanması ve ayrıca bunlara ilave hisse bedeli olarak 500.000,00 TL ödenmesi konusunda mutabık kalındığı iddia ederek davalının kooperatif hissesi ile ilgili olarak yargılama süresince 3. kişilere devrinin yapılabileceği ve telafisi imkansız zararlar meydana geleceğinden bahisle ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davacı vekilinin tedbir talep ettiği, davalı …’in bir adet kooperatif üyeliği, davanın konusunu oluşturduğu, dava dilekçesine eklediği, devir protokolü, kambiyo senedi ile ödeme dekontlarına ilişkin deliller ile iddiaları talep edilen tedbir için bu aşamada HMK 390/3 maddesi kapsamında yaklaşık ispat koşulunu gerçekleştirdiği kabulü ile tedbir kararı verilmemesi halinde telafisi imkansız zararların doğma ihtimali gözetildiğinde mahkemece uygun miktarda teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekirken ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesi hukuka uygun bulunmamıştır. Yukarıda açıklanan gerekçelerle, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, uyuşmazlık konusu olan hususlar ve dosyadaki mevcut belgelere göre teminat mukabilinde dava konusu …’in diğer davalı kooperatifteki 1 adet hissenin üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2023/301 Esas sayılı dosyasında verilen 03/05/2023 tarihli ara kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve YENİDEN KARAR VERİLMESİNE,2-Davacının ihtiyati tedbir talebinin kabulü ile davalılardan … adına tescilli kooperatif hissesinin 3. Kişilere devrinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbir talebinin 75.000,00 TL teminat mukabilinde KABULÜNE, 3-HMK 393/1 maddesi uyarınca ihtiyati tedbir kararının tebliğinden itibaren 1 hafta içerisinde uygulanmasına, aksi halde tedbir kararı kendiliğinden kalkacağının İHTARINA,4-Davacı tarafından yapılan istinaf başvurma harcının hazineye irat kaydına, karar harcın istem halinde davacıya iadesine, 5-İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b.2 bendi ile aynı Kanunun 362/1.f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.12/07/2023