Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/970 E. 2022/813 K. 29.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/970
KARAR NO: 2022/813
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/39 Esas
KARAR NO: 2022/344
KARAR TARİHİ: 04/04/2022
DAVA: Sözleşmenin Uyarlanması
KARAR TARİHİ: 29/06/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin üyesi bulunduğu yat ve tekne endüstrisi derneği ile davalı şirket arasında 2019,2020 ve 2021 Yılları Şubat ayında … Fuar Merkezinde 1.2.3.4.5.6.7.8 numaralı salonlarda (…) … Fuarı’nın gerçekleştirilmesi ve organizasyonu amacı ile 29.05.2018 tarihinde bir sözleşme imzalandığını, anılan sözleşme hükümleri gereği Şubat/2019 ve Şubat/2020 yıllarında … ve … Fuar Organizasyonları gerçekleştirildiğini, Şubat/2021 tarihinde davalı şirketin organizasyonunda gerçekleşecek … Fuarına katılım için Şirketimiz ve davalı şirket arasında 15.10.2020 tarihinde fuar katılım sözleşmesi imzalandığını, Covid19 nedeniyle 11.03.2020 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü kararı ile pandemi ilan edildiğini, pandemi ilanını takiben uluslararası düzeyde ve ülkemizde 18 Mart 2020 tarihinden itibaren iş ve sosyal hayata dair bir çok kısıtlama ve yasaklar getirildiğini, gerek seyahat, gerekse sosyal alandaki yasaklar bir çok organizasyonun yapılmasını imkansız kıldığını, 11 Mayıs 2020 tarihi itibari itibariyle ülkemizde diğer ülkeler ile paralel olarak normalleşme sürecine girilmesiyle öncesinde uygulanan seyahat kısıntıları, kapalı ve açık alanlardaki etkinlikler ile ilgili tedbirler, sokağa çıkma yasağı ile ilgili kısıtlamalar kaldırılarak büyük ölçüde tam normalleşme süreci yaşanıldığını, ülkemizin normalleşme sürecine girmesi ile birlikte müvekkilinin üyesi olduğu … A.Ş. arasında 29.05.2018 tarihli ana sözleşmeye ek nitelik taşıyan 20.08.2020 günlü protokol imzalandığını, 2021/Şubat ayı içerisinde gerçekleştirilmesi planlanan … fuar organizasyonu ile ilgili fiyatlandırma ve diğer organizasyon süreçleri ile ilgili bir kısım ortak kararlar ile fuarın iptali anılan protokole konu edildiğini, sözleşmeden kaynaklı edimler arasındaki denge aşırı ölçüde ve açık bir şekilde bozulduğunu beyanla taraflar arasında imzalanan 14.04.2020 tarihli sözleşme hükümlerinin BK 136 ve 138. maddeleri kapsamında değişen yeni koşullara uygunluğunun sağlanması yönüyle öncelikle sözleşmeden dönme yolunda uyarlamaya yönelik müdahalede bulunulması, sözleşmeden dönme yolunda haklı nedenler bulunmadığının değerlendirilmesi halinde … etkinliğinin 19.02.2022 açılış, 28.02.2022 kapanış olarak tarih bağlamında uyarlanmasına ilişkin sözleşmeye müdahale edilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”… Dosya tüm deliller ile birlikte değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki anlaşmazlık sözleşme hükümlerinin BK 136 ve BK 138 uyarınca yeni şartlara uyarlanmasının gerekip gerekmediği hususunda toplanmakta olup, davacının dosyaya sunduğu dilekçe ve eklerinden anlaşıldığı gibi davacının talebi davalı tarafından gerçekleştirilmiş ve fuar tarihi ileri bir tarihe ertelenmiş olup, davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek, HMK madde 331/I gereğince davanın açıldığı tarihteki haklılık durumu dikkate alınarak yargılama giderlerine, Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 6. maddesinde ‘Anlaşmazlık, davanın konusuz kalması, feragat, kabul, sulh veya herhangi bir nedenle; ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur’ hükmü uyarınca konusuz kalma durumunun ön inceleme duruşması yapılmadan meydana geldiği anlaşılmakla nispi vekalet (19.517,96 TL) ücretinin yarısına(9.759,00 TL)” hükmedilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece istinaf kararında belirtilen ilama uygun olarak dava dilekçesinin tebliğ edilmediği, davalı şirketin hiç kusuru bulunmadığı, verilecek en doğru kararın yargılama giderinin tarafların üzerine bırakarak vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair karar vermek olduğu belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Dava, taraflar arasında düzenlenen fuar katılım sözleşmesinin mücbir sebebe dayalı feshinin, olmadığı takdirde fuarın ileri bir tarihe ertelenmesi konusunda sözleşmenin uyarlanması istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre, Şubat/2021 tarihinde davalı şirketin organizasyonunda gerçekleşecek … Fuarına katılım için taraflar arasında sözleşme düzenlendiği, ancak tüm dünyayı etkisi altına alınan Covid Salgını nedeniyle TBK 138. maddesi gereğince aşırı ifa güçlüğü sebebiyle sözleşmeden dönülmesi, olmadığı takdirde fuarın Şubat 2022 tarihine ertelenmesi konusunda sözleşmenin uyarlanması talebi ile işbu davanın açıldığı, yargılamanın devamı esnasında davalı ile davacının da üyesi bulunduğu YATED derneği arasında fuarın Şubat/2022’ye ertelenerek bu tarihte yapılması konusunda mutabakata varıldığı, böylelikle davacının terditli talebinin gerçekleşmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı belirtilmiştir. Dairemizce 2021/1351 E. 2021/1251 K. sayılı ilam ile ”… Davaya konu somut olayda, gerek fiziki olarak ve gerekse UYAP sistemi üzerinde yapılan incelemede; 27.01.2021 tarihli ara karar ile duruşma gün ve saatini bildirir tebligat çıkarıldığı ancak dava dilekçesinin davalı/vekiline tebliğ edildiğine dair dosyada tebligat evrakının yer almadığı anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun “Hukuki Dinlenilme Hakkı” başlıklı 27. maddesi uyarınca kanunun gösterdiği istisnalar dışında taraflar dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü verilemeyeceği açıktır. ”… Mahkemece davalı …’ya dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmemiştir. Taraf teşkili sağlanmadan yargılamaya devam edilerek karar verilmesi savunma hakkının kısıtlanması niteliğinde olduğundan, adil yargılanma hakkı ile HMK’nın 27. maddesi uyarınca hukuki dinlenilme hakkına aykırıdır. Davalının davacıya karşı savunma hakkı verilip, karşı delillerinin ibrazı sağlanarak taraflar arasında uyuşmazlık konusu olan ve olmayan hususlar değerlendirilerek, icra takip tarihi itibariyle alacak ve işlemiş faiz belirlenip, icra dosyasına borçlu tarafından kendi rızasıyla yaptığı ödemede dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 11. HD 2020/5175 E 2021/4670 K sayılı ilam) İlk derece mahkemesince, yukarıda açıklanan yönler göz ardı edilerek davalı tarafın beyanını alınmak üzere kanuni şekillere uygun olarak davet yapılmadan karar verilmesi; 6100 Sayılı HMK’nın, hukuki dinlenilme hakkının düzenleyen 27. maddesi, dava şartlarını düzenleyen 114/1-d maddesine aykırı olduğundan ve taraf teşkili de dava şartı olup, davanın her aşamasında resen dikkate alınması gerektiğinden; davacı vekilinin istinaf sebepleri incelenmeksizin ilk derece mahkemesinin kararının HMK’nın 353/1-a-4-6 ve 355 maddesi kaldırılmasına” dair karar verilmiştir. Davacı vekili ön inceleme duruşmasından önce mahkemeye sunduğu beyan dilekçesinde; davanın açılmasından beklenilen hukuksal faydanın davalı şirket genel müdürü tarafından davacı şirkete gönderilen 17/02/2021 günlü elektronik posta kapsamında ortaya konulan irade açıklaması, 18/02/2021 tarihli web sayfası bildirisi ve davalı şirket ile davacının üyesi olduğu dernek (…) arasında imzalanan 25/02/2021 günlü protokol ile gerçekleştiğini, fuar katılım sözleşmesinin talepleri doğrultusunda 2022 yılına (19/02/2022 açılış 27/02/2022 kapanış olarak) uyarlandığını, taleplerinin davalı şirketçe kabul edildiği, bu nedenle davanın konusuz kaldığını belirtmiştir. Dairemizce 2021/1351 E. 2021/1251 K. sayılı ilamdaki dava dilekçesinin öncelikle tebliğ edilmesi gerektiği belirtmiştir. Mahkemece 04.04.2022 tarihli celse de dava dilekçesinin davalıya tebliğ edildiği belirtilmiş ise de; gerek dosyada fiziki olarak ve gerekse UYAP sisteminde evraklar üzerinde yapılan incelemede iş bu eksikliğin giderildiğine dair bilgi ve belgeye rastlanılmamıştır. İş bu nedenle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun sair husular incelenmeksizin HMK’nın 353/1.a.6 bendi gereğince kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine iadesine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2022/39 Esas, 022/344 Karar ve 04/04/2022 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İadesine,4-Harçlar Kanunu gereğince davalı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye GELİR KAYDINA, istinaf karar harcının talep halinde davalıya İADESİNE, 5-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 29/06/2022