Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/744 E. 2022/652 K. 25.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/744
KARAR NO: 2022/652
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 25/02/2022
NUMARASI: 2021/992 E. 2022/160 K.
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 25/05/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan, davalıya ait … plakalı araç ile ihlalli geçiş gerçekleştirildiğini, bu nedenle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarları ile yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacı ile taraflarınca Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı icra takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak itiraz edildiğini belirterek icra takibine vaki itirazın iptalini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini ve karşı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı tarafça cevap dilekçesinde özetle; davanın görevsiz ve yetkisiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin tüketici mahkemeleri, yetkili mahkemelerin ise İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu belirterek davanın usulden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ” … Davalı, mahkememiz görevine itiraz ederek, tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu iddia etmişse de, ihlalli geçişin gerçekleştirildiği aracın ticari bir araç, tarafların ise tüzel kişi tacir olduğu görülmüştür. Bu kapsamda, dava, her iki tarafı tüzel kişi tacir olan, dava konusu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmelerine ilişkin olduğu bir nispi ticari dava olduğundan görev itirazı yerinde görülmemiştir. Davalı mahkememiz yetkisine itiraz ederek, davalı şirket merkezinin Şişli ilçesinde olduğunu bu nedenle davayı görmekle İstanbul Asliye Ticaret mahkemelerinin yetkili olduğunu iddia etmiştir. İtirazın iptali davalarına özgü yetki hükümleri mevcut olmadığından, mahkememiz yetkisinin HMK’nın yetkiye ilişkin genel hükümleri çerçevesinde belirlenmesi gerekmektedir. HMK’nın 6.maddesi uyarınca genel yetkili mahkeme, davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olmakla, dava konusu bir para alacağı olduğundan TBK.89. maddesi kapsamında alacaklı davacının yerleşim yeri mahkemesinin de yetkili olacağı, bununla birlikte taraflar arasında bir hizmet sözleşmesinin mevcut olduğu, bu nedenle otoyol ve gişelerin bulunduğu yer mahkemelerinin de sözleşmenin ifa yeri olarak yetkili olacağı (İst. 45. HD.2021/960-836), dolayısıyla davacının, davanın görüleceği yetkili mahkemeyi belirlemekte seçimlik hakkının mevcut olduğu anlaşılmıştır. Bu kapsamda; davacı şirket merkezinin Ankara ilinde, davalı şirket merkezinin Şişli ilçesinde bulunduğu, hizmetin verildiği otoyolun İstanbul-İzmir otoyolu olduğu ve mahkememiz yargı çevresi içerisinde yer almadığı, bu halde mahkememizin yetkisine yapılan itirazın yerinde olduğu ve işbu davayı görmekle davalı şirket merkezi Şişli ilçesinin yargı çevresine dahil olduğu İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğuna ” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesinin 02.03.2022 tarihinde yazmış olduğu gerekçeli kararda davanın yetkisiz mahkemede açılması sebebiyle usulden reddine karar verildiği, davalı lehine vekalet ücreti ödenmesine karar verilmediği, yetki itirazı ile birlikte görev itirazında bulunulmasına rağmen görev itirazı hakkında herhangi bir karar verilmediği ve bu haliyle kararın açıkça hukuka aykırı olduğu belirtilerek kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu belirtilerek davanın usulden reddine dair karar verilmiş olup, davalı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2.fıkrasında, miktar ve değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu düzenlenmiştir. Aynı yasanın, “Parasal sınırların artırılması” üst başlığı ile, ek madde 1’de, 200’üncü, 201’inci, 341’inci, 362’inci ve 369’uncu maddelerdeki parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 04.01.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 298’inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması sureti ile uygulanacağı, ikinci fıkrada, 341’inci, 362’inci ve 369’uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı ifade edilmiştir. İstinafa konu ilk derece mahkemesinin davadaki harca esas değerin 1.710,00 TL olduğu, bu haliyle miktar bakımından karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırı 8.000,00 TL’nin altında olduğundan davacının istinaf talep hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiş olup istinaf talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 352/1.b bendi gereğince miktar itibarı ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve 352/1.b maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE, 2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine, 4-İstinaf yargılaması için davalı tarafça yapılan giderlerin davalı üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davalıya ilk derece mahkemesince iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352/1.b bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.25/05/2022