Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/720 E. 2022/577 K. 10.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/720
KARAR NO: 2022/577
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 18. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 07/12/2021
NUMARASI: 2021/761 2021/866
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/05/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket tarafından işletilen köprü ve otoyoldan davalıya ait … plakalı araç ile 11/01/2020 – 31/01/2020 tarihleri arasındaki ihlalli geçişleri nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen ihlalli geçiş tutarları ve yasadan kaynaklı para cezalarının tahsili amacıyla İstanbul …İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını, söz konusu takibe davalı tarafından itiraz edildiğini, takibin durduğunu beyanla icra takibine yapılan itirazın iptalini, davalı aleyhine yüzde %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini beyan ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ” … Davacının davasının feragat nedeniyle reddine ” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu ek karara itiraz dilekçesinde özetle; derdestliğe ilişkin bilginin karar tarihinden önce bildirilmediği yönündeki tespitin hatalı olduğu, yargılama gideri yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği, arabuluculuk ücretine ilişkin mükerrer hüküm kurulmasının hatalı olduğu belirterek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, davalı tarafından geçiş ücretleri ödenmeksizin yapılan ihlalli geçişler nedeniyle, geçiş ücreti, para cezası, faiz ve KDV’nin tahsili için davacının başlattığı icra takibine, davalı tarafça yapılan itirazın iptali davası olup, yargılama sonucunda davanın feragat nedeniyle reddine dair karar verilmiştir. Davacı vekilince ,gerekçeli kararının 4 numaralı maddesinde yer alan ”…Tarafların dava şartı olan arabuluculuk toplantısına katıldıkları halde anlaşamadıkları, arabuluculuk son tutanağı aslından anlaşıldığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanun’un 18/A-14 bendi uyarınca ve Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği tarife hükümleri uyarınca Suçüstü Ödeneğinden ödenen 1.320,00TL nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına.” hükmün dosya kapsamına uygun olmadığı, davanın mükerrer açıldığı belirtilerek feragat edildiği ve iş bu nedenle bu maddenin hüküm fıkrasından çıkartılması talep edilmiştir. Mahkemece , 13.02.2022 tarihli ek karar ile davacının hükmün tashihi talebinin reddine dair karar verilmiş olup, davacı vekilince iş bu ek karar yönünden istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2.fıkrasında, miktar ve değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu düzenlenmiştir. Aynı yasanın, “Parasal sınırların artırılması” üst başlığı ile, ek madde 1’de, 200’üncü, 201’inci, 341’inci, 362’inci ve 369’uncu maddelerdeki parasal sınırların her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların, o yıl için 04.01.1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunun mükerrer 298’inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması sureti ile uygulanacağı, ikinci fıkrada, 341’inci, 362’inci ve 369’uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktarın esas alınacağı ifade edilmiştir., İstinafa konu ilk derece mahkemesinin davadaki harca esas değerin 916, 75 TL olduğu, bu haliyle miktar bakımından karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırı 8.000,00 TL’nin altında olduğundan davacının istinaf talep hakkı bulunmamaktadır. Bu nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin istinaf dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiş olup istinaf talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 352/1.b bendi gereğince miktar itibarı ile reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 341 ve 352/1.b maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE, 2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine, 4-İstinaf yargılaması için davacı tarafça yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine, 6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 352/1.b bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/05/2022