Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/489
KARAR NO: 2022/573
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/422 Esas
KARAR NO: 2021/793
KARAR TARİHİ: 01/12/2021
DAVA: Alacak (Cari Hesap Veya Ticari Kredi Sözleşmesi Kaynaklı)
KARAR TARİHİ: 10/05/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkillerinin murisi …’ın 04.04.2020 tarihinde Covid-19 sebebiyle vefat etmiş olmasından dolayı davalı sigorta şirketinin Esnaf Acil Destek Sigorta Poliçesi’ne göre ölüm halinde ödemesi gereken 60.000,00 TL’nin ödenmemesi sebebiyle arabulucuya başvurulduğu ve 17.03.2021 tarihinde hukuk uyuşmazlıklarında dava şartı arabuluculuk son tutanağına göre arabuluculuk süreci uzlaşılamama ile sona erdiğini, müvekkillerinin murisi …, Sefaköy Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifi’nden 06.02.2020 tarihinde 90.000,00 TL İşletme Kredisi almak için başvuruda bulunduğu, müvekkillerinin murisi İşletme Kredisi başvurusu kabul edildikten sonra davalı sigorta şirketine ait 04.03.2020 tarih … poliçe numarasıyla Esnaf Acil Destek Sigortası yaptırdığını, muris …’ın 04.04.2020 tarihinde vefat ettiğini, …’ın, davalı sigorta şirketine başvuruda bulunduğu , davalı sigorta şirketi 18.01.2021 tarihli cevabi yazısında Ferdi Kaza Sigortası; Genel Şartları; 4/a bendine göre “her nevi hastalıklarla bunların neticeleri ve marazi bir hali sigortadan hariçtir” nedenine dayalı olarak herhangi bir tazminat ödemesinin yapılmayacağını bildirdiğini, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan Esnaf Acil Destek Sigorta Poliçesi’nin tüm teminatlara uygulanacak istisnalar başlığı altında 5 numaralı bendinde hastalıklar tek tek sayıldığını ancak bu hastalıklar arasında Covid-19 hastalığına yer verilmediğini belirterek; davalı sigorta şirketine yaptırdığı esnaf asil destek sigortası poliçesine gönde ödenmesi gereken tazminata karşılık fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 60.000,00 TL’nin vefat tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
CEVAP Davalı taraftan herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”…Somut olayda davacıların murisi ile davalı arasında akdedilen esnaf destek kredi poliçesinde, murisin poliçe teminat döneminde kaza nedeniyle vefatı halinde 60.000,00 TL’nin ödenmesinin teminat altına alındığı ve murisin Covid-19 sebebiyle vefat ettiğinden ölüm rizikosu gerçekleştiği iddiasıyla ölüm tazminatının istendiği, bu durumda murisin davalı karşısı da tüketici konumunda bulunduğu, ayrıca poliçede murisin işinin durması nedeniyle kredi faiz ödemesi teminat altına alınmışsa da, kredilerin davanın konusunu oluşturmadığı görülmekte olup, dava tarihi itibariyle yürürlüğe girmiş olan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 3, 73/1 ve 83/2. maddeleri uyarınca sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan davalara bakma görevinin tüketici mahkemelerine ait olduğu, taraflar arasında akdedilen sigorta sözleşmesinin bir tüketici işlemi olduğu ve tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülmesi gerektiği anlaşıldığından Mahkememizin görevsizliğine, dava dilekçesinin dava şartı yokluğundan usulden reddine” dair hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen görevsizlik kararının istinaf incelemesi ile incelenerek görevli mahkemenin belirlenmesi talep edilmektedir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, davacıların murisi ile davalı sigorta şirketi arasında düzenlendiği belirtilen Esnaf Acil Destek Sigorta Poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. … numaralı Esnaf Acil Destek Poliçesinin incelenmesinde, muris … ile davalı sigorta şirketi arasında 04.03.2020-2021 dönemlerini kapsar şekilde Esnaf Acil Destek Sigorta Poliçesi düzenlendiği, Sefaköy Esnaf Kredi Kefalet Kooperatifince düzenlenen kredi örnek ödeme planında kredi türünün işletme kredisi olarak belirtilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 4/1-(a) maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına ve işin bir ticari işletmeyi ilgilendirip ilgilendirmediğine bakılmaksızın ticari sayılan davalardır. Mutlak ticari davalar, TTK’nun 4/1. maddesinde bentler halinde sayılmıştır. Bunların yanında Kooperatifler Kanunu (m.99), İcra İflas Kanunu (m.154), Finansal Kiralama Kanunu (m.31), Ticari İşletme Rehni Kanunu (m.22) gibi bazı özel kanunlarda belirlenmiş ticari davalar da bulunmaktadır. Somut uyuşmazlıkta; yukarıda da belirtildiği üzere davaya konu kredinin, tüketici veya tacirlerin kullandığı genel kredi sözleşmesine dayanmadığı, esnaf işletme kredisi olduğu, bu cihetle görevli mahkemenin belirlenmesinde kullanılan krediye bağlı olarak yapılan hayat sigortasının tüketici değil esnaf niteliğine haiz kişiye yapılmış olması nazara alındığında, 6502 sayılı yasanın 73. Ve 83. Maddelerinin devreye giremeyeceği, ancak 6102 sayılı yasanın 4/1-a maddesinde yer alan ”…bu kanunda….” hükmü uyarınca sigorta mevzunun TTK nun 6. Kitabı olarak 1401 v.d. Maddelerinde düzenlenmiş olması sebebiyle görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi değil Ticaret Mahkemesi olduğu anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un uygulanmasını gerektirir bir hususun bulunmadığı nazara alınarak mahkemece uyuşmazlığın esasına ilişkin inceleme yapılması gerekirken görevsizlik kararı verilmesi dosya kapsamına uygun olmadığından davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile; kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nun 353/1.a.3 maddesi gereğince gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun sair istinaf sebepler incelenmeksizin KABULÜ ile 13/01/2022 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1.a.3 bendi uyarınca KALDIRILMASINA, 2-Dairemizin kararı doğrultusunda işlem yapılması için dosyanın mahkemesine İADESİNE, 3-Davacı tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 4-Davacı tarafından yatırılan istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince iadesine, 5-Davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine, 8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.a.3 ve 362/1.g bendi uyarınca kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.10/05/2022