Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/219 E. 2022/250 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/219
KARAR NO: 2022/250
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/936
ARA KARAR TARİHİ: 13/12/2021
KARAR TARİHİ: 02/03/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatife üyeliğini yaptırdığını fakat kandırıldığını, gerçek olmayan bilgiler verildiğini, davalı tarafa karşı oluşan güven ile hiçbir araştırma yapmadan daireler için kayıt yaptırdığını, bu kayıt sırasında 9.400,00-Euro’nun 24/10/2003 tarihinde davalıya verildiğini, tüm evrakların kooperatif başkanı tarafından imzalattırıldığını, müvekkilinin sözleşmeye uyarak vade tarihleri gelmeden senetleri ödediğini, davalı kooperatifin baskıları sonucu müvekkili tarafından 6 senedin günü gelmeden ödendiğini fakat kandırıldığını, ayrıca müvekkilinden yine kandırmaca ile 03/01/2005 tarihinden 11/11/2005 tarihine kadar 450,00-TL ücret aidat alındığını, müvekkilinin ilgili taşınmazı görmeye gittiğinde sadece bir apartmanın yapılmış olduğunu ve kendisine söylenenlerin gerçek olmadığını anladığını belirterek davaya konu … Köyü … ada,… parsel üzerinde gösterilen … Sitesi … Apartmanında yer alan … ve … numaralı dairelerin 3. kişilere devrinin engellenmesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili tarafından 09/11/2021 tarihli celsede ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuş olmakla; Mahkemece 10.11.2021 tarihli ara karar ile ”… Davaya konu taşınmazın takyidatlı tapu kayıtları dosyamız arasına alınarak incelendiğinde; taşınmazın İstanbul İli, Arnavutköy ilçesi, … Mahallesi … parsel sayılı taşınmaz iken, imar işlemi sonucunda … ada … parsel, … ada … pasel ve … ada … parsel sayısı ile tescil edildiği, taşınmazlar üzerinde kat mülkiyeti veya kat irtifakının kurulmadığı, taşınmazların davalı kooperatif ve diğer davalılar ile dava dışı şahıslar adına hisseli olarak kayıtlı bulunduğu görülmüştür. Arnavutköy Belediye Başkanlığı yazı cevabı eklerinin incelenmesi neticesinde ise; dava konusu … ada 1 parsel sayılı taşınmaz üzerinde 9 katlı kaçak yapı yapıldığı, mahkememizce keşfen yapılan inceleme ve keşif sonucu dosyaya sunulan bilirkişi raporu ile, yapının tamamlanmamış, yıpranmış, tadilat, tamirat ve ıslahı mümkün olmayan nitelikte olduğu ve yapının Hadımköy Belediyesi tarafından mühürlenerek tatil edildiği anlaşılmıştır. İhtiyati tedbir isteyen davacının dilekçesi ve dosya kapsamı ile tapu kayıtları incelenmekle 6100 Sayılı HMK.’nun 389. hükmü ihtiyati tedbirin şartlarını düzenlemiş olup yasa hükmü; “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” …m.390/3.maddesi uyarınca “Tedbir talep eden taraf davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” şeklinde olduğu, davacının talebi göz önüne alındığında ihtiyati tedbir kararı verebilmek için hakimin somut sebep göstermesi ve ihtiyati tedbir kararının haklılığını ortaya koyacak delil değerlendirmesi yapması ve yaklaşık ispat ölçüsüne yaklaşması gerekli olup davacı vekili tarafından dosyaya sunulan delillerin somut delil kabul edilip haklılık konusunun yaklaşık ispat ölçüsü kriterine uymaması göz önüne alınarak ihtiyati tedbir talebinin reddine” dair karar verilmiştir. Davacı vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinde özetle: davaya konu somut olayda davacıların gayrimenkulü için ödemiş olduğu arsanın 3. kişiye satışının söz konusu olduğu, bu satış yapıldığı takdirde davacıların haklarının ortadan kalkacağı ve telafisi güç imkansız zararların doğacağı, işbu zararının 2005 yılından beri devam ettiği ve davanın 2015 yılından beri derdest olduğu, gayrimenkul mevcut iken tedbir konulmaması halinde davanın karara bağlanmış olması durumunda dahi icra edilebilecek bir şans kalmayacağı ve bu kararla davacıların bir anlamda hakkının alınmasının zorlaşacağı belirtilerek mahkemece verilen ara kararın kaldırılması talep edilmiştir. Bilirkişi heyetince düzenlenen 28.06.2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle :dava dilekçesinde İstanbul ili Çatalca ilçesi … köyü … ada … nolu parseller için dava açıldığı belirtilmiş ise de; dava konusu taşınmazın 2071 parsel olduğu ve idari sınırlarına ile Arnavutköy ilçesine bağlandığı, … parselin İmar uygulaması görerek muhtelif ada ve parsellere ayrıldığı Arnavutköy Tapu Müdürlüğünün 11.05.2017 tarihli ve E…. sayılı yazısı ekindeki tapu kaydına göre tapu müdürlüğünde haricen yapılan incelemede de davalılar adına … ada … nolu, … ada … nolu ve … ada … nolu parsellerin tescil edildiği, ve İmar durumunun incelenmesinde dava konusu … parselin 17.12.2014 tasdiki tarihli Arnavutköy … mahallesi… ölçekli İmar uygulama planında kaldığı alanlar bildirilerek plan paftalarına göre … ada … nolu parselin konut alanında, … ada … nolu parselin kültürel tesis alanında ve … ada … nolu parselin kültürel tesis sonunda kaldığı, … ada bir parsel a ait mülga Hadımköy belediyesi tarafından düzenlenen 24.01.2005 tarih ve … cilt ve … nolu yapı durdurma zaptına göre 672 m2 tabanlı 9 katlı kaçak yapı yapıldığının tespit edildiği ve zapta göre Hadımköy belediyesinde yapı ruhsatı alınmadan kaçak inşaat yapıldığı tespit edildiğinden krokide ebatları belirtilmiş kaçak inşaatın mühür altına alınarak tatil edildiği belirtildiği, diğer… ada … nolu ve … ada … nolu parsel üzerinde ise yapı bulunmadığı, … ada bir parsel üzerindeki yapının kaçak yapılması, tamamlanmamış olması ve aradan geçen zaman içinde yıpranmış olması nedeniyle tadilat, tamirat, ıslahı mümkün olmadığından herhangi bir ekonomik değeri olmadığı kanaati oluştuğu belirtilmiştir 6100 Sayılı HMK’nun 389. maddesi “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu hüküm dikkate alındığında, mevcut durumun değişmesi hâlinde, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkânsız hâle gelmesi, gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi varsa, ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilecektir. Hâkim kararında somut sebep gösteremiyor, bunu en azından açıklayacak veya asgari ölçüde ikna edecek delil değerlendirmesi yapamıyor, yaklaşık ispat ölçüsünü yakalayamıyorsa tedbire karar vermemelidir. Ancak bu da hiçbir zaman tam bir ispat seviyesinde ispat şartına dönüşmemelidir. (Pekcanıtez,Hakan/Atalay,Oğuz/Özekes Muhammet; Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hükümlerine Göre Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, Ankara 2011-Sh.715-717) (Yüksek Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 24/04/2012 gün ve 2011/15388 esas, 2012/6651 karar sayılı ilamında belirtildiği gibi) Davaya konu somut olayda yukarıda belirtilen 28.06.2021 tarihli bilirkişi heyeti raporunda yer alan tespitler ve davacı vekilinin ihtiyati tedbir talepleri birlikte değerlendirildiğinde ;dava konusu 2071 parselin Arnavutköy … mahallesi … ölçekli İmar uygulama planı içinde kaldığı belirtilerek plan paftalarına göre üzerinde yapıp bulunan taşınmazın … ada… nolu parsel olarak tescil edildiği ve işbu parselin konut alanında kaldığının belirtildiği, ancak … ada … nolu parsel üzerindeki yapının kaçak olduğu, tamamlanamamış olması ve tamirat, tadilat ve ıslahı de mümkün olması sebebiyle ekonomik değeri olmadığı yönündeki tespiti yer almaktadır. Bilirkişi heyetince düzenlenen raporda ve ilk derece mahkemesine 10.11.2021 tarihli ara kararında davaya konu Çatalca … köyü … ada … parsel üzerinde gösterilen … Sitesi … Apt. yer aldığı belirtilen … ve… dairelerin 3. kişilere devrinin engellenmesi yönünde davacı vekilince ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiş ise de dosyada yer alan bilgi ve tespitlerden dava dilekçesinde Arnavutköy Belediye Başkanlığı’nın, yapı kontrol müdürlüğünün 04.03.2019 tarihli ve 4956 sayılı yazılarınca … ada … parsel sayılı taşınmazda bulunan yapının kaçak inşaat olarak tespiti neticesinde 24.01.2005 tarih ve … cilt … sahife … nolu durdurma zaptına göre 672 metre kare tabanlı 9 katlı kaçak yapı yapıldığının tespit edildiği ancak diğer parseller olan … ada … nolu ve … ada … nolu parsel üzerinde herhangi bir yapı bulunmadığı yönündeki tespit nazara alındığında öncelikle davacı vekiline HMK 31. maddesi uyarınca yukarıdaki açıklamalar nazara alınarak tedbir kararı verilmesi talep edilen parsel numarasının (… Sitesi … Apt. yer aldığı belirtilen … ve … nolu dairelerinde hangi parsel üzerinde kaldığı gözönünde bulundurularak) açıklattırılması amacı ile duruşma açılarak taraf vekillerinin davet edilmesi ve beyanlar alındıktan sonra dosyadaki bilgiler ve tespitler nazara alınarak varılacak sonuç çerçevesinde karar ihdas edilmesi gerekmektedir. İş bu nedenle; HMK 31 maddesi uyarınca duruşma açılarak davacı vekiline ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu taşınmaz bilgileri konusunda beyanının alınması gerektiği anlaşılmakla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.a.6 bendi gereğince kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine iadesine dair karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-İstanbul 12. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2015/936 Esas, 13/12/2021 ara karar tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İadesine,4-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye GELİR KAYDINA, istinaf karar harcının talep halinde davacıya İADESİNE, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1a-6. fıkrası ve aynı yasanın 362/1-f bendi ile 391/3. fıkrası gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/03/2022