Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/1374 E. 2023/1711 K. 29.11.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1374
KARAR NO: 2023/1711
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/612
KARAR NO: 2022/129
KARAR TARİHİ: 15/02/2022
DAVA: Konkordatonun Tasdiki
KARAR TARİHİ: 29/11/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacılar yönünden 2004 sayılı İİK’nin 287. maddesinde belirtilen 3 ay süre ile geçici mühlet kararı verilmesini, gerekli görülmesi durumunda sürenin 2 ay daha uzatılmasını, akabinde 289’uncu madde gereği 1 yıllık kesin mühlet kararı verilmesini, 287/2 maddesi gereği geçici komiser tayinine, 297/2 maddesi doğrultusunda malvarlıklarının korunmasına yönelik tedbirlerin alınmasına, tüm takip işlemlerinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme sonucu bir yıllık kesin mühlet verilmesine, İcra İflas Kanunu’nda belirlenen kesin süre içinde yapılacak yargılama sonucu konkordatonun tasdikine karar verilmesini dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”… Konkordato komiser heyetince sunulan 27.01.2022 tarihli rapor ile dosya kapsamından, davacı gerçek kişi … yönünden konkordato teklifinin İİK m.302’de öngörülen her iki nisap şekli ile de kabul görmediği, davacı gerçek kişi yönünden tasdik koşullarının oluşmadığı anlaşılmakla davacı borçlu …’nın konkordato tasdiki talebinin reddine, … yönünden verilen tüm tedbir kararlarının, tüm mühlet kararlarının kaldırılmasına, tedbirlerin ve kesin mühletin kaldırıldığının İİK. 288. Maddesi gereğince ilanına ve ilgili yerlere bildirilmesine karar vermek gerekmiştir. Davacı borçlu şirket yönünden ise teklif edilen İİK 302. maddede belirtilen nisapla kabul edildiği, tasdik harcının yatırıldığı, davacı şirket yönünden teminat yatırılması gereken tutarın bulunmadığı, vadenin tüm borçluları eşit olarak kapsadığı,teklifin alacaklılar tarafından kabul edildiği, teklif edilen tutarın şirketin mal varlığı ile orantılı olduğu ve tasdik koşullarının oluştuğu anlaşılmakla davacı borçlu, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … nosunda kayıtlı … MAĞAZACILIK SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ’nin konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdikine, adi konkordatoya tabi alacaklıların faiz alacaklarından vazgeçmiş sayılmalarına, kararın kesinleşmesi beklenmeksizin konkordato tasdikinin 15/02/2022 günü saat 14:52 itibariyle sonuçlarını doğurmasına” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Asli Müdahil … Bankası T.A.O., … bank T.A.Ş., … Bankası A.Ş., … Bankası A.Ş.T., … A.Ş. ve … vekilleri rafından ayrı ayrı istinaf yasa yoluna başvuru dilekçeleri sunulmuş ise de; istinaf isteminden feragat edildiğine dair sunulan beyan dilekçeleri nazara alınarak mahkemece istinaf talebinin reddine dair ek karar verilmiş ve iş bu ek kararlar alacaklı/vekiline tebliğ edilmiştir. Asli Müdahil SGK Başkanlığı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Kurum alacaklarının konkordatodan etkilenmediğinden konkordato projesinin onaylanması halinde 6183 Sayılı Kanunu’nun 206. maddesindeki sıra gözetilerek ve tam olarak ödenmesi gerektiği, ayrıca 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 308/c maddesinin 3. fıkrasına göre adı geçen Kanunun 206. maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacaklar olan rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı Kanun kapsamındaki amme alacakları hakkında bu maddenin ikinci fıkrası olan hükmün uygulanmayacağı belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nin 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, hukuki niteliği itibariyle 7101 sayılı Kanun ile değişik İ.İ.K 285 ve devamı maddeleri gereğince geçici mühlet ve akabinde kesin mühlet kararı verilerek konkordatonun tasdikine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davacılardan …’nın konkordato tasdiki talebinin reddine, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … nosunda kayıtlı … Mağazacılık Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin ise konkordato projesinin İİK m.305 hükmü uyarınca tasdiki ile konkordatoya tabi borcun %100’ünün faizsiz bir şekilde 15.02.2022 tarihinden başlamak üzere, 5 yıl süre ile her bir alacaklının alacağının %20’si olmak üzere, yıl içerisinde her bir alacaklıya yıllık toplamda 50.000,00 TL’den az olmamak koşuluyla, yıl içerisinde aylık 12 eşit taksitler halinde ödenmesine dair karar verilmiştir. Konkordato, tacir yahut gerçek veya tüzel kişi bir borçlunun, borçlarını ödeme şekliyle ilgili yaptığı teklifin, kanunda öngörülen çoğunlukla alacaklılar tarafından kabul edilmesi ve yetkili mahkeme tarafından tasdik edilmesi sonucunda, borçlunun tüm adi borçlarını ödeyebileceği koşullar göz önüne alınarak, kararlaştırılan sürede ve/veya miktarda ödemesini mümkün kılan bir hukuki müessesedir. 2004 sayılı İİK’nin 285/3 fıkrası uyarınca konkordato talebinde iflasa tabi olan borçlu için İİK 154. maddesinin birinci veya ikinci fıkradaki yazılı yerlerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi, iflasa tabi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki Asliye Ticaret Mahkemesi yetkilidir. Davacı şirketin merkez adresinin Sarıyer/İstanbul olduğu göz önüne alındığında, davanın yetkili ve görevli mahkemede açıldığı anlaşılmaktadır. Davacı şirket sunulan ön projesinde; Konkordato kapsamında tahsile tekerrür olmamak kaydıyla alacakları olan toplam borç tutarının 65.861.933,96 TL olduğu iflas durumunda alacaklar ve muhtemel ödenebilecek tutarın alacak tutarının %25’ine tekabül ettiği, ancak konkordatonun tasdiki halinde ise alacak tutarının %50’sini karşılanabileceği, şirketin ayakkabı sanayisi alanında faaliyet gösterdiği, 31.08.2019 tarihi itibariyle … ve …’nın şirketi ortak olduğu, döviz kurlarındaki yükseliş, ekonomik krizin etkileri, ülkemizin yer aldığı bölgede yaşanmakta olan güvenlik ve siyasi etkiler nazara alındığında, şirketin faaliyetlerinde mali yönden olumsuzlukların meydana geldiği, şirketin 31.12.2018 tarihi itibari ile varlıkları toplamının 381.870.209 TL olduğu, 31.08.2019 tarihi itibariyle raporlanan kaydi değerlerin toplamının 24.879.484,03 TL, TTK 376/3 maddesi uyarınca muhtemel satış fiyatı esasına göre değerleme yapıldığında ise özkaynaklar toplamının 123.333.854,11 TL olarak hesaplandığı belirtilmiştir. verilen ödeme kaynakları ile şirket borçları karşılaştırıldığında, iflas halinde adi alacaklıların alacaklarına kavuşma oranının yaklaşık %55.11 olduğu, borçlunun sunduğu nihai projeyle, alacaklıların alacağının tamamının faizsiz bir biçimde, her bir alacaklının alacak tutarının ilk taksiti 2021 Aralık/2021’den başlamak üzere, 3’er aylık eşit taksitlerle, Eylül/2028 sonuna kadar, konkordatoya tabi borçların %100’ünün faizsiz bir şekilde, 1. yıl borcun %10’u, 2. yıl borcun %10’u, 3. yıl borcun %10’u, 4. yıl borcun %10’u, 5. yıl borcun %20’si, 6. yıl borcun %20’si, 7. yıl borcun %20’si olmak üzere, her yıl her bir alacaklıya 30.000,00 TL’den az olmamak koşuluyla, yıl içerisinde üçer aylık eşit taksitler halinde ödenmesinin teklif edildiği, iflas tasfiyelerinin ortalama 5 yıl sürdüğü hususu da dikkate alındığında, konkordatonun iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğunun tespit edildiği, şirketin yaklaşık 7 yıllık süreçte borç ödemesinde kullanılmak üzere yaratmayı öngördüğü kaynak toplamı 31.08.2021 tarihli rayiç bilançoda 341.426.805,94 TL, ödenmesi planlanan borç tutarı ise 325.691.437,59 TL olduğu, 15.735.368,35 TL gibi bir fazlalık gözükse de, 7 yıllık süreçte meydana gelecek sapmaların da muhtemel olduğu düşünüldüğünde, şirketin adi alacaklılarına faizli ödeme yapması veya teklif ettiği Aralık 2021’den itibaren 7 yıllık dönemden daha kısa bir vadede borçlarını ödeyebilmesi mümkün gözükmediği, bu kapsamda yapılan incelemede teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olduğu, teklifin İİK m. 302 hükmünde yer alan her iki nisap ile de kabul edilmiş olduğu, davacı firmanın İİK m.308/h kapsamında rehinli alacaklılarına konkordato teklifinde bulunmadığı tespit edildiğinden bu konuda rehinli alacaklara ilişkin alacaklılar toplantısı yapılmadığından bu şartın sağlanıp sağlanmadığına ilişkin herhangi bir değerlendirme yapılmadığı, İİK.m.206 kapsamında imtiyazlı alacakların tamamının ödenmesi ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması şartına ilişkin yapılan inceleme neticesinde gerekçeli raporun tanzim tarihi itibariyle, iş akdi halen devam etmekte olan personele ödenmemiş bir borç bulunmadığı, iş akdi sonlanan personellerin tahakkuk eden işçilik alacakları (kıdem ve ihbar tazminatları da dahil) bakımından ise, yalnız bir adet personelin ödenmemiş haklarının bulunduğu, taraflar arasında yapılan sözlü mutabakat kapsamında kıdem tazminatı tutarının belli bir kısmının ödendiği, 31.08.2021 tarihi itibariyle ise ödenmemiş 63.047,92 TL tutarında işçilik alacağı bulunduğu, konkordato süresi boyunca borçlu şirketin ticari faaliyeti kapsamında komiserliğimiz onayı kapsamında haftalık olarak 3-4 milyon TL olmak üzere aylık bazda yaklaşık olarak 15 milyon TL tutarında ödeme yaptığı, borçlu şirket ile tedarikçiler arasında düzenlenen ve ödeme vadesi 6 ila 8 hafta arasında değişen sözleşmelere bağlı olarak, belirli bir ticari döngü içerisinde cari borçların doğduğu ve sözleşme hükümleri çerçevesinde bu borçların da ödendiği, bu kapsamda şirketle tedarikçiler arasında yapılan sözleşmelerdeki ödeme vadesine uygun olarak her bir taksit bazında fatura ve ürünlerin alındığı ve yine taksit bazında komiser heyetince ödeme onayı verildiği, gerekçeli raporun tanzim tarihi itibariyle, komiserliğin mühlet içerisinde izin verilerek oluşturulmuş yeni bir borç kalemi bulunmadığından 63.047,92 TL tutarında işçilik alacağı dışında bu hüküm kapsamında teminat sunulması gerekmediği, borçlu şirketin 63.047,92 TL tutarında işçi kıdem ve ihbar tazminatları borçları nedeniyle teminat gösterilmesi gerektiği, konkordatonun tasdik edilebilmesi için, borçlu … Mağ. San. ve Tic. A.Ş. tarafından Harçlar Kanunu’na ekli 1 sayılı tarifeye göre (199.275.912,66 TL’nin binde 2,27’si) 452.356,32 TL tutarında harcın mahkeme veznesine ödenmesi gerektiği, belirtilen konkordatonun tasdiki için gerekli teminat ve konkordato tasdik harç tutarlarının yatırılması halinde konkordatonun tasdiki talebi yönünden gerekli şartların İİK m. 305 hükmü kapsamında gerçekleşmiş olacağı görüş ve tespitinde bulunulmuştur. Yapılan yargılama sonucunda, mahkemece davacılardan … Mağazacılık Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’nin tasdik talebi kabul edilmiş olup karara yönelik alacaklı SGK vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. İstinaf yoluna başvuran alacaklının istinaf başvurusunun süresinde olup olmadığına ilişkin inceleme; 15/03/2018 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 37 maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa eklenen “Kanun Yolları” başlıklı 308/a maddesinde “Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilânından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir. İstinaf ve temyiz incelemeleri, Hukuk Muhakemeleri Kanunu hükümlerine göre yapılır.” düzenlemesi ile itiraz eden alacaklıların tasdik kararının ilanından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilecekleri düzenlenmiştir. Konkordato tasdik kararı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde 25/02/2022 ve Basın İlan Kurumu İlan Portalı’nda 18/02/2022 tarihinde ilan edilmiştir. Alacaklılar tarafından son ilan tarihinden itibaren 10 gün içerisinde istinaf yoluna başvurabilecektir. Alacaklı SGK vekili tarafından 21/02/2022 havale tarihli istinaf yasa yolu başvuru dilekçesi sunulduğu nazara alınarak, süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurduğuna karar vermek gerekmiştir. -İstinaf yasa yoluna başvuran SGK yönünden yapılan inceleme: 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/c maddesi konkordatonun, tasdik kararı ile bağlayıcı hale geleceği, tasdik edilen konkordato projesinde konkordatonun tasdik kararının kesinleşmesi ile bağlayıcı hale geleceğinin de karşılaştırılabileceği, bu takdirde mühletin hükümlerinin, kanunda öngörülen istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe kadar devam edeceği, 206. maddenin 1. sırasına yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklarının rehin kıymetini aşan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı kanunun kapsamındaki amme alacakları hakkında bu maddenin 2. fıkrasının ”bağlayıcı hale gelen konkordato, konkordato talebinden önce veya komiserinin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir” hükmünün uygulanmayacağı belirtilmiştir. İş bu nedenle, İtiraz eden alacaklı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/c maddesinin 3. fıkrası gereğince hukuki yarar yokluğundan reddine dair verilmiştir. Dosya kapsamında yapılan incelemede; davacı şirketin konkordatoya tabi alacaklı sayısının 426, alacak toplamının ise 199.275.912,66 TL olduğu ve bu haliyle konkordato teklifinin 290 (%68.08) alacaklı tarafından kabul edildiği, kabul eden bu alacaklıların alacaklarının toplamının ise 151.215.422,01 TL (%75.88) olduğu anlaşılmaktadır. İİK m. m.302 uyarınca konkordato projesinin kabulü için öngörülen kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini şeklindeki her iki alternatifli çoğunluğu sağlanılmış olmaktadır. Gerek komiser heyetinin gerekse bilirkişi heyetinin raporları ile borçlunun konkordato nihai projesinde teklifinin kaynakları ile orantılı olduğu tespit edilmiş ve İİK’nin 302/a-b maddesindeki koşullarının sağlandığı, İİK 305 maddesindeki kabul şartlarının bulunduğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına göre ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu ulaşılan maddi olay ve hukuki değerlendirme usul ve yasaya uygundur. 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususunda re’sen ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak inceleme yapılmış, kamu düzenine aykırı herhangi bir husus tespit edilmediğinden alacaklılardan Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin istinaf başvurusunun, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 308/c maddesinin 3. fıkrası gereğince hukuki yarar yokluğundan reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Alacaklı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’nın istinaf başvurusunun, İİK’nın 308/c maddesinin 3. fıkrası gereğince HUKUKİ YARAR YOKLUĞUNDAN REDDİNE, 2-Alacaklı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 3- İstinafa başvuran tarafından yapılan istinaf yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına ve artan gider avansının iadesine, 4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, İİK’nın 308/a maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.29/11/2023