Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/1199 E. 2023/580 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1199
KARAR NO: 2023/580
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3 ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2022/217
KARAR NO: 2022/732
KARAR TARİHİ: 30/06/2022
DAVA: İflas (Adi Takipten Doğan İflas (İİK 156)
KARAR TARİHİ: 05/04/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Davacı müvekkili …’nin davalı …Tic Ltd Şti’den olan cari hesap alacağına ilişkin İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosya ile adi iflas takibi başlattığını, davalı tarafa iflas ödeme emri gönderildiğini ve tebliğ edildiğini, ancak davalı şirket söz konusu ödeme emrine rağmen herhangi bir ödemede bulunmadığı gibi herhangi bir itirazda da bulunmadığını beyanla İİK 156, 177. md. ve ilgili yasal mevzuat hükümleri gereğince iflas talebinin kabulü ile davalı/borçlu … Hizmetleri Tic. Ltd. Şti’nin iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı şirkete usulüne uygun olarak dava dilekçesi tebliğine rağmen, davalı şirket davaya cevap vermediği gibi duruşmalara da katılmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, kesinleşen takibe ve usulüne uygun düzenlenip tebliğ edilen depo kararına rağmen davalı şirket tarafından depo emrinde belirlenen borç ödenmediğinden davalı şirketin İİK.nun 156/2 nci maddesi hükümlerine göre iflâsına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, eksik incelemeye dayandığından kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, İİK’nın 158. maddesi uyarınca kesinleşmiş icra takibi nedeniyle borçlunun iflası istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nın 352. maddesinde, başvuru şartlarının yerine getirilmemesi, başvuru sebepleri veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halinde gerekli kararın verileceği bildirilmiştir. 355/1 maddesinde “inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu re’sen gözetir.” düzenlemesine yer verilmekle kural olarak Bölge Adliye Mahkemesinin taraflarca ileri sürülmemiş hususları inceleme konusu edemeyeceği ifade edilmiştir. Davalı vekili istinaf dilekçesinde, başvuru sebeplerini ve gerekçesinin göstermediğinden sadece kamu düzenine ilişkin hususlar resen incelenmiştir. İİK’nın 155. maddesi; “Borçlu iflas yoliyle takibe tabi şahıslardan olup da alacaklı isterse ödeme emrine yedi gün içinde borç ödenmediği takdirde alacaklının mahkemeye müracaatla iflas talebinde bulunabileceği ve borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerek kendisinin iflasa tabi kimselerden bulunmadığına dair itirazı varsa bu müddet içinde dilekçe ile icra dairesine bildirmesi lüzumu ve konkordato teklif edebileceği ilave olunur” hükmünü, aynı Yasa’nın 156/1 maddesi; “Ödeme emrindeki müddet içinde borçlu tarafından itiraz olunmamışsa alacaklı bir dilekçe ile Ticaret Mahkemesinden iflas kararı isteyebilir.” hükmünü düzenlemektedir. Ayrıca İİK’nın 158. maddesi gereğince; Alacaklının iflas takibi kesinleştiğinde l66 ncı maddenin ikinci fıkrasındaki usulle ilan edilir. İflas talebinin ilanından itibaren onbeş gün içinde diğer alacaklılar davaya müdahele veya itiraz ederek iflası gerektiren bir hal bulunmadığını ileri sürerek mahkemeden talebin reddini isteyebilirler. İtiraz edilmemesi nedeniyle iflas takibinin kesinleşmesi ve borcun kesinleşen takibe rağmen ödenmemesi halinde 7 gün içinde faiz ve masrafları ile birlikte borcu ifa etmesi veya mahkeme veznesine depo etmesi için borçluya depo emri çıkarılması gerekmektedir. Somut olayda, davalı şirketin dava tarihi itibariyle ticari merkezinin Bağcılar/İstanbul olduğu, davanın İİK.nun 154/1.maddesinde öngörülen yetkili mahkemede ve iflas ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı, iflas takibinin kesinleştiğinin İİK’nın 166. maddesinde belirtilen usulle ilan edildiği, iflas avansın yatırıldığı, depo emri davalı vekiline 30/04/2022 tarihinde tebliğ edildiği, tebliğ tarihinden itibaren yasada öngörülen 7 günlük yasal süre içerisinde depo kararında belirtilen alacak mahkeme veznesine depo edilmediği ve davacıya da ödenmediği, davalı vekilinin 30/06/2022 tarihli duruşmada, davalı şirketin mali durumu nedeni ile depo emrinin tebliğine rağmen ödeme yapamadıklarını bildirdiği anlaşılmakla ilk derece mahkemesinin kararında kamu düzenine aykırılık teşkil eden herhangi bir husus bulunmamıştır, Açıklanan nedenlerle, davalı vekilince istinaf başvuru sebepleri ve gerekçesi gösterilmediğinden ve ilk derece mahkemesinin kararında kamu düzenine aykırılık teşkil eden herhangi bir husus bulunmadığından HMK 352-1.d ve HMK 355. bendi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvusunun reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK 325/1.d bendi gereğince REDDİNE,2-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının iadesine,4-İstinaf yargılama giderlerinin taraflar üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara ilk derece mahkemesince iadesine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, İİK’nın 164 maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.05/04/2023