Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2022/1040 E. 2022/951 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2022/1040
KARAR NO: 2022/951
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/782
KARAR NO: 2021/926
DAVA TARİHİ: 03/12/2021
KARAR TARİHİ: 13/12/2021
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/09/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili tarafından işletilen köprü ve otoyollardan davalının ücret ödemeksizin ihlalli geçişler yaptığını, söz konusu ihlalli geçişler nedeni ile doğan müvekkili şirketin alacağının tahsili için başlatılan takibe davalı borçlu tarafından itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline ve alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Dava dilekçesi davalı tarafa tebliğ edilmemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde; “Gelir İdaresi Başkanlığı İstanbul Vergi Dairesi Başkanlığı Sarıyer Vergi Dairesi Müdürlüğünce 10/12/2021 tarihli yazı ile, davalı …’ın dairelerinin potansiyel mükellefi (Gelir getirici kazanç olmaksızın bazı iş ve işlemlerde kullanılan potansiyel vergi kimlik numarasına haiz mükellef) olduğu herhangi bir vergi kaydının bulunmadığının görüldüğü bildirilmiştir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4.maddesinde, bu kanundan doğan hukuk davalarının ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5.maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4.maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir. Bir hukuki işlemin veya fiilin TTK’nun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen bu kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bir hukuki işlemin veya fiilin olması gerekir. Somut olayda, davalının herhangi bir vergi kaydının bulunmaması sebebiyle tacir olmadığı, davanın niteliği itibari ile 6102 Sayılı Kanunun 4-5.md kapsamında kalmadığı bu haliyle 6100 Sayılı Kanunun 2.maddesinde yer alan ”Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesidir.” hükmü gereğince davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu” gerekçesiyle, “Davanın görev nedeni ile reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yeterli araştırma yapılmadan verilen kararın hatalı olduğunu, ihlalli geçişlere konu davalıya ait aracın ticari araç olması nedeniyle Asliye Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, davalı tarafından geçiş ücretleri ödenmeksizin yapılan ihlalli geçişler nedeniyle, geçiş ücreti, para cezası, faiz ve KDV’nin tahsili için davacının başlattığı icra takibine, davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyada; davacı tarafından 3.501,50 TL asıl alacak, 261,36 TL işlemiş faiz, 47,05 TL KDV olmak üzere toplam 3.809,81 TL üzerinden icra takibi başlatıldığı anlaşılmıştır. Davalı tarafça takibe itiraz edilmesi üzerine, toplam takip değeri olan 3.809,81 TL üzerinden eldeki dava açılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 341/2. maddesinde “Miktar veya değeri üç bin Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararlar kesindir. Ancak manevi tazminat davalarında verilen kararlara karşı, miktar veya değere bakılmaksızın istinaf yoluna başvurulabilir.”, aynı yasanın “Parasal sınırların artırılması” üst başlığı ile Ek Madde 1’de, “(1) 200 üncü, 201 inci, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırlar her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yılda uygulanan parasal sınırların; o yıl için 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun mükerrer 298 inci maddesi hükümleri uyarınca Maliye Bakanlığınca her yıl tespit ve ilan edilen yeniden değerleme oranında artırılması suretiyle uygulanır. Bu şekilde belirlenen sınırların on Türk lirasını aşmayan kısımları dikkate alınmaz. (2) 200 üncü ve 201 inci maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hukuki işlemin yapıldığı, 341 inci, 362 nci ve 369 uncu maddelerdeki parasal sınırların uygulanmasında hükmün verildiği tarihteki miktar esas alınır.” hükümleri yer almaktadır. İstinaf incelemesine konu kararın verildiği tarih 13/12/2021, harçlandırma formunda dava değeri 3.809,81 TL’dir. Kararın verildiği tarih itibariyle istinaf kanun yoluna başvuru için parasal sınır 5.880,00 TL olarak belirlenmiştir. Yani bu miktarın altında olan kararlar kesin olup, istinafa konu kararın verildiği tarih itibariyle kararın kesin olduğu tespit edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 346. maddesi gereğince kesin karara yönelik istinaf başvurusu ile ilgili ilk derece mahkemesince karar verilebileceği gibi, bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar oluşturulmadan, istinaf incelemesine gönderilen dava dosyaları ile ilgili olarak aynı yasanın 352/1.b maddesi gereğince, istinaf mahkemesince karar verilir. Açıklanan yasal düzenlemeler gereğince, kanun yolu başvurusuna konu edilen kararın, kesin nitelikte olması nedeniyle, istinafı kabil bir karar olmadığı anlaşılmakla, davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 352/1.b maddesi uyarınca reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 352/1.b maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE,2-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Davacı tarafça yatırıla istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,4-İstinaf yargılaması için davacı tarafça yapılan giderlerin davacı üzerinde bırakılmasına,5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine,6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352/1.b bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 21/09/2022