Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/995 E. 2021/1304 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/995
KARAR NO: 2021/1304
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İstanbul Anadolu 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/715 Esas
KARAR NO: 2021/162
KARAR TARİHİ: 09/02/2021
DAVA: Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
KARAR YAZIM TARİHİ: 16/12/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket sigortalısı … A.Ş.’ye ait, … Mahallesi … Caddesi No:… Küçükçekmece – İstanbul adresinde bulunan, … ada … parselde kain “…” inşaatı, 12.09.2014 – 12.09.2018 tarihleri arasında davacı şirket nezdinde … numaralı İnşaat … Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğu, belirtilen inşaatta 22.12.2014 tarihinde “hırsızlık” amacıyla kimliği belirsiz ve üzerinde işçilere ait kıyafetler bulunan kimseler tarafından girilmiş ve 4 adet henüz kullanılmamış elektrik kablo makarası çalınarak sigortalı şirket zarara uğratıldığı, meydana gelen zarar sonucu sigortalı tarafından davacı şirkete yapılan müracaata istinaden … sayılı Hasar Dosyası açılmış ve müvekkil şirket tarafından 5684 sayılı Kanun’un 22. maddesi uyarınca bağımsız ve uzman eksper tarafından hasarın niteliğinin ve miktarının tespiti için ekspertiz incelemesi yaptırıldığı, raporda davalı Özel Güvenlik şirketinin söz konusu hasardan sorumlu olduğunun tespit edildiği, davacı şirket, yaptırılan eksper incelemesi neticesinde işbu haksız fiil nedeniyle meydana gelen 11.955,64-TL tutarındaki hasarın müşterek sigorta kuralları uyarınca 5.977,82-TL’sini ilgili poliçe çerçevesinde sigortalısına 13.04.2015 tarihinde ödendiği, sigortalıya ait inşaatta güvenlik görevini ifa eden davalı … A.Ş.’nin diğer davalı… Sigorta A.Ş. nezdinde … numaralı Özel Güvenlik Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi bulunmadığı, davacı şirket tarafından … Sigorta Poliçesine istinaden ödenen zarar tazminatı, … no.lu davalı sigorta şirketi nezdinde bulunan poliçe sorumluluğunda bulunduğundan, işbu sigorta şirketi de poliçesindeki teminat limiti ile sınırlı olarak bu zarardan sorumlu olduğu, davacı şirket, rizikoyu sigorta örtüsü altına alan … Sigorta A.Ş. ve diğer davalıya meydana gelen zararın tazmini için başvuruda bulunmuş fakat davalılar tarafından gerekli ödeme yapılmadığı için davalıların müşterek ve müteselsil sorumluluğu nedeniyle işbu davayı açma zorunluluğumuz hasıl olduğu, hasarın ödenmesi ile sözleşme şartlarına ve 6102 Sayılı Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi hükmüne göre müvekkil şirket, sigortalısının yerine halef olmuş ve sigortalının zararına sebebiyet verenler aleyhine mevcut her türlü hakları davacı şirkete intikal ettiği, bu durumda, gerek sözleşme gerek mevzuat ve gerekse yardımcı hukuk kaynaklarından hareketle davacı şirketin ödemiş olduğu tutarın tazmin yükümlüsünün davalılar olduğu izahtan vares olduğu, davalı, sigortalımıza ve dolayısı ile onun yerine kaim olan davacı şirkete karşı sorumlu bulunduğundan ve davalılara yapılan müracaatlardan bir sonuç alınamadığı, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile, sigorta teminatı kapsamında kalan 5.977,82-USD bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, dava konusu alacağa, 3095 sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca 13.04.2015 ödeme tarihinden itibaren işleyecek USD para birimi cinsinden mevduata uygulanan en yüksek faiz yürütülmesine ve tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava ettiği görülmüştür.
CEVAP: Davalı … Sigorta A.Ş vekilinin mahkememize göndermiş olduğu cevap dilekçesinde; özel güvenlik görevlilerinin özel güvenlik hizmetine dair mevzuat çerçevesindeki görevlerini yerine getirmeleri sırasında üçüncü şahıslara verecekleri zararları teminat limitlerine kadar teminat altına alır, şeklinde tespit edildiği, ZMMS poliçesinde ”zarara sebebiyet veren bir olaya sonucunda, sağlanan özel güvenlik hizmetinin eksik veya yetersiz olduğu iddiasıyla sigorta ettirene yöneltilebilecek zarar veya ziyan talepleri teminat dışında olduğu, davaya konu özel güvenlik görevlisinin görevini yerine getirirken 3.şahıslara verdiği bir zarar olmayıp adi bir hırsızlık olayı olduğu, hırsızlık bu poliçe ile teminat altına alınmış bir şey olmadığı, davacı sigorta şirketinin bu poliçe kapsamında sorumlu olmadığını bilmesi gerektiği, dolayısıyla bu poliçe kapsamında vekil eden şirketin herhangi bir sorumluluğunun olmadığı, açıklanan nedenlerle öncelikle husumet yönünden reddini, kabul edilmediği takdirde esastan reddine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür. Davalı … A.Ş vekilinin dilekçesinde özetle; davacı… sigorta a.ş. tarafından davalı aleyhine açılmış olan davada metal yapı konut a.ş. poliçesinde müşterek sigorta olarak … Sigorta A.Ş. %50 … Sigorta A.Ş.%50 olarak müşterek sigorta yapıldığı, … Sigorta A.Ş. davalı aleyhine K.Çekmece 4.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/342 e sayılı dosyasında dava açıldığı, her iki davanın tarafları ve konusu aynı olup iş bu davanın K.çekmece 4.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2015/342 e sayılı dosyasıyla birleştirilmesine karar verilmesini talep ettiği, davalının vukuu bulunan hırsızlık olayında herhangi bir kusuru veya illiyet bağı bulunmadığı, davalının Güvenlik hizmeti verdiği firma ile çalınan mallar arasında hukuki ve fiili irtibat bulunmadığı, çalınan mallar davalının güvenlik hizmeti vermediği taşeron firmanın zimmetinde olduğu, hasar tespiti bölümünde ise olayın meydana geliş şekli detaylıca anlatılmış olup güvenlik personellerinin kusuru olmadığı açıkça ortada olduğu, ekspertiz raporunda da denildiği üzere; elektrik malzemelerinin muhafaza edildiği depo mevcut olmasına rağmen çalınan kabloların depoda tutulmayıp açık alanda tutulması sonucu olan çalınmanın sorumluluğu davalı firma çalışanlarına yükletilemeyeceği, taşeron işçilerinin kullandığı kablo makaralarının muhafazası ve korunması davalı firma çalışanlarına yükletilen bir sorumluluk olmayıp iş tanımında da yer almadığından hırsızlığa konu malların çalınmasından davalı firmanın sorumlu tutulması hukuken mümkün olmadığı, davalının firmanın ne de çalışanların hiçbir ihmal veya kusuru bulunmadığından huzurdaki davanın reddi gerektiği, davanın husumet yönünden reddine mümkün olmadığı takdirde esastan reddine, K.Çekmece 4.Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/342 E sayılı dosyasından konuları aynı olan; aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunan ve …Sigorta Şirketi tarafından yine davalı müvekkilim aleyhina açılan dava ile huzurdaki davanın açılan birleştirilmesine ve yargılama gideri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görülmüştür.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece “… dava dışı … A.Ş’nin, davacı sigorta şirketinin inşaat … sigorta poliçesi kapsamında sigortalı iken inşaat alanında meydana gelen hırsızlık nedeniyle bu sigorta kapsamında davacı sigorta şirketince sigortalısına ödediği tazminatın davalılardan rücuen tazminine ilişkin olup davalı vekili tarafından cevap dilekçesinde, Küçükçekmece 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/342 esas sayılı dosyası ile birleştirme talep edildiği görülmekle, Küçükçekmece 4. Asliye Ticaret Mahkemesine UYAP üzerinden müzekkere yazılarak 2015/342 esas sayılı dosyanın mahkememize gönderilmiş olduğu görülmüştür. Küçükçekmece 4. Asliye Hukuk Mahkemesi ( Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 2015/342 esas sayılı dosyasının celbi ile incelenmesinden; davanın 23/07/2015 tarihinde açıldığı, davacısının dava dışı … A.Ş’nin inşaat … Sigorta poliçesi müşterek sigortacısı … A.Ş. olduğu, davalısının mahkememiz davalısı … A.Ş olduğu, mahkememizin davası ile dava konusunun aynı olduğu, yapılacak yargılama, toplanacak deliller ve her iki dava da taraf şirketlerinin aynı olduğu davalar arasında irtibat bulunduğu, davaların aynı sebeplerden doğduğu ve aralarında bağlantı olduğu sabit olmakla ve usul ekonomisi ilkesi gereği HMK’nun 166. maddesi gereğince bu iki dosyanın birlikte görülmesinde fayda olduğu değerlendirilmekle davacı vekilinin dava dilekçesinde birleştirme talebi yerinde görülerek iş bu dava dosyasının daha önce açılmış olan Küçükçekmece 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/342 esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesine karar verilmiş olup anılan kararın istinaf incelemesi gereğince Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/402 Esas numarası almış olduğu anlaşıldığından mahkememiz dosyası ile anılan dosyanın birleştirilmesine” kararı verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı, … A.Ş. vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davalı şirketin tasfiye edildiğinden atanan tasfiye memuruna tebligat yapılması ve davacı tarafa ihya davası açmak üzere kesin süre verilmesi gerektiği, toplanan delillere göre davanın reddine karar verilmesi gerekirken davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu, husumet ve zaman aşımı itirazlarının değerlendirilmediği, hırsızlık olayının meydana gelmesinde güvenlik personelinin ve dolayısıyla davalı şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığı sözleşme gereğince üzerine düşen tüm edimleri yerine getirdiği ve huzurdaki davanın bu nedenle reddinin gerektiği, HMK hükümlerinde görev ve yetki hükümlerinin öncelikle uygulanması gerektiği ve davalı şirket adresinin Avcılar/İstanbul olması nazara alınarak görevli ve yetkili olan Bakırköy Asya ticaret mahkemesine dosyanın gönderilmesi gerektiği belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Dava; sigortacının, dava dışı sigortalısına aralarındaki sigorta poliçesine dayanarak ödediği hasar bedelinin, hasardan sorumlu olduğunu iddia ettiği davalılardan 6102 Sayılı TTK’nun 1472. maddesi uyarınca rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı … A.Ş.’nin İTO kaydının incelenmesinde; davalı şirketin tasfiye halinde olduğu ve münferiden …ın tasfiye memuru olarak tayin edildiği belirtilmektedir. TTK’nın 535. maddesine göre, şirket organlarının (yönetim kurulunun) görevi de tasfiye işlemleriyle sınırlı olarak devam eder. Bu haliyle davalı şirkete ilişkin tasfiye süreci halen devam ettiğinden eldeki davada şirket adına temsilcisi sıfatıyla tasfiye memuruna gerekçeli kararın tebliği yapılarak oluşacak sonuç dairesinde iş bu dava dosyasının istinaf incelemesinin yapılması amacıyla dairemize gönderilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle tebligat eksikliği ikmal edildiği takdirde dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi gerektiğinden, eksikliğin ikmali için dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere;1-Yukarıda belirtilen eksikliğin giderilmesi için HMK’nun 352. maddesi gereğince dosyanın Mahkemesi’ne GERİ ÇEVRİLMESİNE, 2-Geri çevirme sebebine göre sunulan istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile kesin olarak karar verildi.15/12/2021