Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/907 E. 2022/36 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/907
KARAR NO: 2022/36
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1182 Esas
KARAR NO: 2021/196
KARAR TARİHİ: 31/03/2021
TALEP: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2008 yılında kurulduğunu, tek ortaklı olduğunu, mekanik tesisat ve doğalgaz tesisatı alanında faaliyet gösterdiğini, kurların ve faiz oranlarının yükselmesinin kredi maliyetleri üzerindeki olumsuz etkisinin, maliyetlerin artmasının, piyasa genelindeki talep düşüklüğü, yüksek faiz giderlerinin müvekkili şirketi finansal darboğaza sürüklediğini, bu nedenle borçlarını ödeme güçlüğüne düştüğünü, borca batık durumda olmadığını, tüm alacaklıların alacaklarının tamamının konkordatonun tasdik edilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren 4 yıl içerisinde 50 ay vadeye varan, her yıl 3’e bölünerek 30 Nisan, 31 Ağustos ve 31 Aralık tarihlerinde ödeme teklifinde bulunduklarını belirterek tüm bu sebeplerden dolayı 2004 sayılı İİK’nun 285 ve devam eden maddeleri gereğince konkordato talebi ile İİK’nun 287. Maddesi gereğince 3 aylık geçici mühlet kararının verilmesini, İİK 287/1, 288/1 ve 294. Maddeleri gereği talepte bulunanın malvarlığının korunması ve alacaklarının cebri icra tehditlerinin durdurulmasına yönelik gerekli tedbir kararlarının verilmesini, İİK287/3. maddesi gereği geçici komiser tayini, İİK 288/1. maddesi gereği gerekli ilanların yapılmasını, geçici mühlet içinde yapılacak inceleme neticesinde 1 yıllık kesin mühletin verilmesini, kesin mühlet içinde yapılacak konkordato anlaşmalarının akdedilmesi halinde konkordatonun tasdikine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ” …İİK md. 305 hükmüne göre konkordatonun tasdiki için; a)Teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması. b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, c)Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması, d)206. maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması, e)Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekmektedir. Konkordato komiser heyeti tarafından dosyaya sunulan kök ve ek raporlar ile konkordato komiser heyetinin İİK 304 maddesi gereğince alınan sözlü beyanları ve alacaklıların itirazları çerçevesinde mahkememizce tasdik şartları yönünden İİK 305 maddesi kapsamında yapılan değerlendirmede; a) Teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olup olmadığının incelenmesi; komiser heyeti nihai raporunda yer alan tespitlerden konkordato talep eden şirketin iflas etmesi halinde varlıklarının ulaşabileceği değerin 11.879.048,26-₺ olup, âdi alacaklıların şirketin iflâsı durumunda alacaklarının %73,36 oranında tahsil etme imkanına kavuşacakları, konkordato projesine göre ödeme yapılması halinde ise alacaklıların alacaklarının %100’ünü tahsil edebilme imkanına kavuşabilecekleri, bu suretle İİK 305/1-a maddesindeki tasdik şartının gerçekleştiği, b) Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olup olmadığının incelenmesi; komiser heyeti nihai raporunda yer alan tespitlerden konkordato talep eden şirketin rayiç değer bilançosuna göre varlıklarının borçlarına nazaran fazla olduğundan faaliyetini devam ettirdiği müddetçe borçları ödeyebilecek konumda olduğu, bu suretle İİK 305/1-b maddesindeki tasdik şartının gerçekleştiği, c)Konkordato projesinin 302. maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilip edilmediğinin incelenmesi; komiser heyeti nihai raporunda yer alan tespitlerden konkordato projesinin oylandığı alacaklılar toplantı günü ve 7 günlük iltihak süresi içerisinde yapılan başvurular değerlendirildiğinde; alacaklıların %65,22’i, alacak tutarının ise %68,83’u konkordato projesinin kabulü yönünde beyanda bulunduklarından, borçlunun revize konkordato projesinin İİK md. 302/2-a uyarınca alacaklıların ve alacakların yarısını aşan bir çoğunluk tarafından kabul edilmiş olduğu, bu suretle İİK 305/1-c maddesindeki tasdik şartının gerçekleştiği, d)206. maddenin 1. sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanıp bağlanmadığının incelenmesi; komiser heyeti nihai raporunda yer alan tespitlerden konkordato talep eden şirketin İİK 206/1 imtiyazlı alacaklılardan işçilik alacakları kapsamında borçlu şirketin yükümlülüğünün bulunmadığı anlaşılmıştır. Mühlet içerisinde şirketin komiser nezaretinde faaliyetlerinde devam etmesi sebebi ile cari hesap bakiyesinin artması ile oluşan borçların komiserlerin zımmi-örtülü izni ile oluştuğu kabul edilmiştir. Somut olayda mühlet içerisinde 2.734.956,80-₺ ticâri faaliyet kapsamında borçlanma olduğu ve davacı vekili tarafından anılan borca ilişkin olarak alacaklıların teminattan vazgeçme beyanlarını içeren dilekçelerin sunulduğu, bu suretle İİK 305/1-d maddesindeki tasdik şartının gerçekleştiği, e)Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilip edilmediğinin incelenmesi; konkordato talep eden şirketin konkordato tasdik harcı ve yargılama giderini depo ettiği, bu suretle İİK 305/1-e maddesindeki tasdik şartının gerçekleştiği anlaşılmıştır. Diğer yandan konkordato talep eden şirket rehinli makinelerin ve fabrika binasının satılmasının üretim açısından ileri süreçte sıkıntı çıkarma ve alacaklıları zarara uğratma ihtimaline binaen söz konusu rehinli taşınır ve taşınmazların muhafazasının ve satışının konkordato projesinin tasdik kararının kesinleşmesi tarihinden itibaren İİK 307/1 gereği 1 yıl süre ile ertelenmesi talebinde bulunmuş olup, anılan talebe ilişkin olarak komiser heyetinin 29/03/2021 tarihli yazılı görüşü de nazara alınmak sureti ile rehinli taşınır ve taşınmazların satışı halinde şirketin üretim gerçekleştiremeyeceği ve dolayısı ile gelir elde edemeyeceğinden konkordato projesinin gerçekleşme ihtimalinin de olmayacağı kanısına varılmakla İİK md. 307 kapsamında rehinli tüm gayrimenkuller, makineler ve araçların muhafaza altına alınmasına ve satışının 31/03/2021 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile ertelenmesine karar verilmiştir. Tüm bu sebeplerden dolayı konkordato projesinin tasdik talebinin kabulüne” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ 1- Alacaklı … Bankası A.Ş. vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin konkordato talebinin İİK’nun 286 287 maddelerine uygun olmadığından reddi gerektiği, projenin başarıya ulaşmasının mümkün gözükmediği, mahkemece itiraza uğrayan alacaklar yönünden depo kararı verilmemiş olması da alacakların haklarını zedeleyen bir karar olup ihtilaflı alacaklar yönünden depo kararı verilmemesi nedeniyle kararın kaldırılması gerektiği belirtilmiştir. 2- Alacaklı SGK vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; kurum alacaklarını konkordatodan etkilenmediği ve projenin onaylanması halinde 6183 sayılı kanunun 206. Maddesindeki sıra gözetilerek ve tam olarak kurum alacağının ödenmesi gerektiği, ayrıca İİK ‘nun 308 maddesinin 3. Fıkrasına göre de 6183 sayılı yasanın 206. Maddenin 1. Sırasında yazılı imtiyazlı alacaklı olan rehinli alacaklarının rehni kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı kanun kapsamındaki Amme Alacakları Hakkında Kanunun 2. Fıkrasının hükmünün uygulanmayacağı belirtilerek alo hakim bey mahkeme kararının kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Talep, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ve konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir. Konkordato, tacir yahut gerçek veya tüzel kişi bir borçlunun, borçlarını ödeme şekliyle ilgili yaptığı teklifin, kanunda öngörülen çoğunlukla alacaklılar tarafından kabul edilmesi ve yetkili mahkeme tarafından tasdik edilmesi sonucunda, borçlunun tüm adi borçlarını ödeyebileceği koşullar göz önüne alınarak, kararlaştırılan sürede ve/veya miktarda ödemesini mümkün kılan bir hukuki müessesedir. 2004 sayılı İİK’nın 285/3 fıkrası uyarınca konkordato talebinde iflasa tabi olan borçlu için İİK 154. maddesinin birinci veya ikinci fıkradaki yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesi, iflasa tabi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesi yetkilidir. Somut olayda konkordato talep eden borçlu şirketler iflasa tabi olduğu için yetkili mahkeme İİK’nın 285/3 fıkrasının göndermesi ile İİK 154.maddesi gereğince muamele merkezinin bulunduğu yer asliye ticaret mahkemesi olup, dava görevli ve yetkili mahkemece açılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 74 maddesi, 114/1.f bendi ve 6098 sayılı TBK’nun 504/3 bendi uyarınca müvekkili adına dava açıp konkordato teklifinde bulunan vekilin, vekaletnamesinde özel olarak yetkilendirilmiş olması zorunludur. Sunulan vekaletname ile borçlu şirket vekilinin yasal düzenlemelere uygun olarak konkordato yönünden özel olarak yetkilendirildiği anlaşılmıştır. Davacı şirketin konkordato ön projesinde; davacı şirketin 15.11.2018 tarihi itibariyle borca batık durumda olmadığı, varlıkların rayiç değerinin 23.393.809 TL , borçların rayiç değerinin 19.312.346,62 TL ve rayiç değerlere göre özvarlıklarının (+) 4.081.462,66 TL olarak hesaplandığı, konkordato projesi ile alacakların konkordato tasdik tarihinden başlayarak 4 yıl içinde taksitlerle garameten ödenmesinin hedeflendiği, bu borç ödemelerle ilgili yıl ödenmesi planlamasına göre 30 Nisan, 31 Ağustos ve 31 Aralık tarihlerinde yapılacağı ve alacaklıların alacaklarını tahsil etme imkanın mevcut olduğu belirtilmiştir. İstanbul Ticaret Odası faaliyet belgesi incelenmesinde, davacı şirketin iştigal konusunun her türlü inşaat malzemesi alım -satımı, ithalatı- ihracatı ve ana sözleşmede yazılı olan diğer işler olduğu, şirketin sermayesinin 1.500.000,00 TL belirlendiği, … Mahallesi … Sokak No: … Gaziosmanpaşa/İstanbul adresinde faaliyet gösterdiği belirtilmiştir. Konkordato talep eden şirket tarafından bulunan revize projede; karar tarihinden itibaren 6 ay sonraki ay sondan başlamak üzere borçların 20 eşit taksitte garameten 3 ayda bir ödenme kaydı ile alacaklarının alacağının yüzde yüzünün faizsiz bir şekilde ödenmesini talep edilmiştir. Mühlet kararları: Mahkemece, davacı vekilinin vekaletnamesinde eldeki davayı açmak üzere özel yetkisine istinaden konkordato geçici mühleti verilmesi talebi üzerine davacı hakkında 24/12/2018 tarihinde başlamak üzere 3 ay süreyle geçici mühlet, 22/03/2019 tarihli celse 1 nolu ara kararı gereğince 25/03/2019 tarihinden başlamak üzere 2 aylık ek geçici mühlet ve 17/05/2019 tarihinden itibaren 1 yıl kesin mühlet verilmiştir. 26/03/2020 tarih ve 31080 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7226 sayılı yasanın geçici 1. maddesinde belirtilen sürelerin 13/03/2020 (bu tarih dahil) tarihinden 30/04/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar duracağı hüküm altına alınmış olup, daha sonra durma süresinin 30/04/2020 tarih ve 3114 sayılı resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı Kararının 1. maddesi ile 01/05/2020 (bu tarih dahil) tarihinden 15/06/2020 (bu tarih dahil) tarihine kadar uzatılmasına karar verilmiştir. 22/03/2020-15/06/2020 tarihleri arasında duran ve işlemeyen konkordato mühletinin süresinin tekrar işlemeye başlayacağı 16/06/2020 tarihinden itibaren durduğu süre kadar uzatılmasına, bilahare iş bu sürenin bitim tarihinden itibaren kesin mühlet süresinin İİK 289/V maddesi uyarınca 11/08/2020 tarihinden itibaren 6 ay süre ile uzatılmasına karar verilmiştir. Alacaklılar toplantısının yapılacağı tarih, iltihak süresi, komiser heyetince gerekçeli raporun dosyaya ibraz süresi dikkate alınarak İİK 304 maddesi uyarınca mühlet hükümlerinin 11/02/2021 tarihinden itibaren 31/03/2021 tarihine kadar uzatılmasına karar verilmiştir. Kanun yolları başlıklı 308/a maddesi: “(Ek: 28/2/2018-7101/37 md.) Konkordato hakkında verilen karara karşı borçlu veya konkordato talep eden alacaklı, kararın tebliğinden; itiraz eden diğer alacaklılar ise tasdik kararının ilânından itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurabilir…” hükmünü içermektedir . Buna göre istinaf yasa yoluna başvuran alacaklıların son ilan tarihinden itibaren 10 gün yasal süresi içerisinde istinaf yasa yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. Komisyon heyetince konkordato tasdiki hakkında düzenlenen nihai raporda; şirketin 15.11.2018 ve 31.01.2021 tarihli karşılaştırmalı bilançosunun incelenmesi sonucunda şirketin özkaynaklarının (+) 3.902.846,50 TL, ödenmiş sermayesinin 1.500.00 TL olduğu ve bu haliyle öz kaynağını koruduğu, bu nedenle borca batık durumda olmadığı, şirketin faaliyetleri nedeniyle duran varlıklarını daha cüzi miktarda da olsa yatırım yaptığının gözlemlendiği, şirketin leasing taksitlerinin tamamının ödendiği ve bu süreçte satışlarının ve faaliyet karının pozitif seyrettiği, 2019 yılını 17.384.587,49 TL net ciro ile kapattığı, şirketin esas performans göstergesi olan faaliyet kar ve zarar kaleminin 2020 yılının 12 aylık dönem sonu ve 2021 yılının 1. Ayının sonu nazara alındığında pozitif seyirde olduğu, ihracattan elde ettiği gelirin toplam gelirin %40’ını geçtiği, maddi duran varlıkların bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda 30.11.2020 tarih itibariyle net 15.129.013,71 TL olarak değerlendirildiği ve iflas halinde %50 oranında değer kaybıyla satış yapabileceğinin belirtildiği, maddi olmayan varlıklar yönünden ise şirketin olumlu yönde seyretmesi sonucunda rayiç değer farkının 3.919.666,42 TL fazla verdiği ve öz sermayesini koruduğu dolayısıyla borca batık durumda olmadığı, şirketin komiser heyetinin görüşleri alınarak 01.03.2020 tarihinde ön projesini revize ettiği, İİK 305 maddesi uyarınca yapılan değerlendirmede Adi alacaklar yönünden alacakların alacak tutarları ile dağılımı nazara alındığında; toplam 10.781. 865,57 TL alacak miktarının bulunduğu, kabul oranının 7.360.655,95 TL yani %68,27 oranında olduğu, ret oranının 21.553 TL karşılığında bulunduğu ve oy kullanmayan 3.399.676,62 TL’lik alacak nazara alındığında toplam tutarının 3.421. 209,62 TL karşılığını bulduğu ve bunun da toplam alacak miktarının %31,73’üne karşılık geldiği, Alacakların sayısı itibariyle dağılımı ise; alacaklı sayısının 94 olduğu ve 57 alacaklının kabul, 1 ret oyu , oy kullanmayan alacaklı sayısının 36 olduğu ve bu haliyle toplam ret oyu kullandığı kabul edilen alacaklı sayısının 37 olduğu, alacaklı sayısının dağılımı yüzdeleri nazara alındığında %61 64 kabul, %39,36 ret oyu kullanan alacaklı sayısının bulunduğu, Yukarıdaki bilgiler nazara alındığında; İİK 302 maddesinde çoğunluğun belirlenmesinde alacak miktarı ve alacaklı sayısı bakımından ayrı ayrı gerçekleştirilmesinin öngörüldüğü ve konkordato projesi’nin onaylanmasından kaydedilmiş olan alacakların ve alacakların yarısının veya kaydedilmiş olan alacaklarının 1/4 veya alacakların 2/3 ‘sini aşan bir çoğunluk tarafından kabul edilmesi halinde projenin kabul edilmiş sayılacağı nazara alındığında, ilk seçenek uyarınca yani kaydedilmiş olan alacakların ve alacakların yarısı koşullu sağlandığı, Aynı zamanda … Şirketi, …Şti ve ….Şti’nin iltihak süresi içerisinde projenin kabulü yönünde yazılı beyanları bulunduğu, bu 3 firmanın da listeye eklenmesi gerektiği, borçlu şirketin defterlerinde satıcılar hesabındaki alacaklı görünürken aynı zamanda verilen avanslar hesabımdan aynı tutarda borç bakiyesi bulunan … ve … Adi Ortaklığına ait 3.310,33 TL alacaklı olmamasına rağmen listeye dahil edildiği ve bu firmaların da toplamda 5.158, 07 TL’sinin listeden çıkartılmasının gerektiği, revize yapılan toplam alacak tutarı birlikte değerlendirildiğinde toplam alacak tutarının 10.918.537,95 TL, kabul oyu kullanan alacak tutarının 7.515.053,40 TL olduğu ve bunun toplam tutarsal dağılım yüzdesi incelendiğinde %68,83 TL sine denk geldiği, ret oyu kullanmayan ve oy kullanmayan alacaklar incelendiğinde toplam 3.403.484,55 TL karşılığını bulduğu ve tutarsal dağılım yüzdesi içerisinde %31,17’ye karşılık geldiği bu haliyle alacaklar toplamının 92, kabul oyunu kullananı kullananların 60, oy kullanmayanlarla birlikte 1 adet ret oyu kullananların toplamının 32 olduğu ve bu haliyle alacaklı sayısının %65,22’sinin kabul, %34,78’ini ret oyu kullanmış olduğu, İİK’nun 302 maddesindeki ilk seçenek uyarınca tasdik koşullarının sağlandığı, teklif edilen tutanın iflas halinde elde edilecek tutardan fazla olduğu, konkordato projesine göre ödeme planının sadece vade konkordatosu teklifi olduğu, İİK 305 maddesi uyarınca bazı alacaklar için teminat göstermesi şartı incelendiğinde ise, İİK 206 maddesi uyarınca imtiyazlı alacaklardan işçilik alacaklar kapsamında borçlu şirketin yükümlülüğünün bulunmadığı, mühlet içinde 2.734.956,80 TL ticari borçlarda artış yoluyla borçlanıldığı ancak bu borçlanmaların şirketin faaliyeti kapsamında borçlanmalar olduğu ve dolayısıyla İİK’nun 305-1-d kapsamında teminatı bağlanması gereken bir borç bulunmadığı belirtilmiştir. 28.02.2018 tarihinde kabul edilip, 15 Mart 2018 tarihli Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren, “İcra Ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun”un 13 vd. maddelerinde, 2004 sayılı İİK‘nun “Konkordato İle Sermaye Şirketleri ve Kooperatiflerin Uzlaşma Yoluyla Yeniden Yapılandırılması” üst başlığını taşıyan on ikinci babında değişiklikler yapılmış, İflasın ertelenmesi kaldırarak konkordato yeni bir içeriğe kavuşturulmuştur. Geçici mühlet başlığını taşıyan 287/1. Fıkrada, mahkemenin konkordato talebi üzerine 286. maddede belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğunu tespit ettiğinde derhal geçici mühlet kararı vereceği ve 297’inci maddenin ikinci fıkrasındaki haller de dahil olmak üzere borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli gördüğü bütün tedbirleri alacağı düzenlenmiştir. Yasanın 288/1. fıkrasında, geçici mühletin, kesin mühletin sonuçlarını doğuracağına yer verilmiş, İİK 294. maddesinde, kesin mühletin alacaklılar bakımından sonuçları, 297. maddesinde ise, kesin mühletin borçlu bakımından sonuçlarına ilişkin düzenleme yer almıştır. Kanun koyucu, 7101 sayılı Kanunda, uygulama alanını genişleterek konkordatoyu, borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlunun, vade verilmek veya tenzilat yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulabilmek için başvurabileceği bir hukuki çare olarak betimlemiştir. İİK285. maddesinde konkordato talebi düzenlenmiştir. Konkordato öncelikle borçlu tarafından talep edilmektedir. Borçlu ise, iflasa tabi olan veya olmayan bir gerçek veya tüzel kişi olabilmektedir.15.03.2018 tarihli Resmî Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7101 sayılı Kanunun 65. maddesi ile, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 179/ a,179/ b ,179/c, 298/a ve 329/a maddeleri yürürlükten kaldırılmıştır. “Yeni Konkordato Hukuku ‘Editör, Prof.Dr. Selçuk Öztek, 146 vd. sayfalarında, İİK‘nun 287. maddesinde düzenlenen geçici mühletle ilgili düzenlemeye dair hükümet gerekçesinin devamında, geçici konkordato komiserinin, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olup olmadığının denetlenmesi için görevlendirildiği, İsviçre İİK‘nun 293 b’de, geçici konkordato komiserinin atanması ile borçlunun iyileşme ümidinin olup olmadığının, konkordatonun tasdik edilip edilmeyeceğinin yakından denetlenmesinin ifade edildiği belirtilmiştir. İİK 287/3. fıkrasında, geçici konkordato mühletine karar verildiğinde mahkemenin bir geçici komiser görevlendirmesini öngörmektedir. Konkordato komiserinin görevleri aynı yasanın 290. maddede düzenlenmiştir. İsv. İİK ‘da, konkordato mühletinin amaçlarından biri olarak açıkça, ‘borçlunun iyileşmesi’ kavramına yer verildiği, buna göre, geçici mühletin, açıkça iyileşme ümidi görülmüyorsa, yani iyileşme yahut konkordato tasdik ihtimali yoksa sürenin kaldırılacağı, İİK‘da ise, m.287’deki borçlunun iyileşmesi ve konkordatonun tasdiki ihtimalinin “konkordatonun başarı şansı” kavramı altında ifade edildiğine yer verilmiştir. Başarı olasılığı kavramından anlaşılan husus, konkordato projesinin gerçekleşme şansına sahip görülmesidir. Bu sonuca, borçlunun durumu, malvarlığı gelirleri ve taahhütlerini yerine getirmesine engel olan nedenler gözetilerek, objektif verilere göre konkordato başarı olasılığı yargıç tarafından belirlenecektir. (Konkordato ve Yeniden Yapılanma Hukuku Av. Sümer Altay, sayfa 112, 1. Cilt). İİK‘nun 289/3. fıkrasında, konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün olduğunun anlaşılması halinde bir yıllık kesin mühlet verileceği belirtilmiştir. Güçlük arz eden özel durumlarda kesin mühlet, komiserin bu durumu açıklayan gerekçeli raporu ve talebi üzerine mahkemece altı aya kadar uzatılabilir.Borçlu da bu fıkra uyarınca uzatma talebinde bulunabilir, bu taktirde komiserin de görüşü alınır.Her iki halde de uzatma talebi kesin mühletin sona ermesinden önce yapılır ve uzatma kararı vermeden önce, varsa alacaklılar kurulunun da görüşü alınır ( İİK m. 289/f .5) Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 302. maddesinde, konkordatonun tasdiki şartları ise aynı kanunun 305. maddesinde düzenlenmiştir. 2004 sayılı İİK’nun alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk başlıklı 302. Maddesi: “Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir. Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur. Konkordato projesi; a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır. Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi ve çocuğu ile kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz. Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, 298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar. Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır. Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhâl imza olunur. Toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur. Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder.” Konkordatonunu tasdiki başlıklı 305. Maddesi “302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır. a)Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması. b)Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder). c)Konkordato projesinin 302. maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması d)206’ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır). e)Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması. Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” hükmü yer almaktadır. SGK vekili tarafından sunulan istinaf dilekçesinde; kurum alacakları yönünden hiçbir açıklama yapılmamış olması ve bu haliyle konkordato projesinin tasdik edilmiş olmasının kurumun mağduriyetine neden olduğu , eksik inceleme sonucunda verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğu belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 308/c maddesi konkordatonun, tasdik kararı ile bağlayıcı hale geleceği, tasdik edilen konkordato projesinde konkordatonun tasdik kararının kesinleşmesi ile bağlayıcı hale geleceğinin de karşılaştırılabileceği, bu takdirde mühletin hükümlerinin, kanunda öngörülen istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe kadar devam edeceği, 206. Maddenin 1. Sırasına yazılı imtiyazlı alacaklar, rehinli alacaklarının rehni kıymetini aşan miktardaki alacakları ve 6183 sayılı kanunun kapsamındaki amme alacakları hakkında bu maddenin 2. Fıkrasının ”bağlayıcı hale gelen konkordato ,konkordato talebinden önce veya komiserinin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburidir ” hükmünün uygulanmayacağı belirtilmiştir. Yasal düzenleme kapsamında, tasdik sonucu bağlayıcı hale gelen konkordatonun mecburi olmadığı yasa ile düzenlenen Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı vekilinin 6183 sayılı amme alacaklarına yönelik istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmesi gerekmektedir. … Bankası A.Ş. Vekilince sunulan istinaf dilekçesinde; … Bankası A.Ş. tarafından 29.03.2021 tarihli konkordato tasdikine itiraz dilekçesi sunulmuş ve mahkemece itiraza uğrayan alacaklar yönünden depo kararı verilmediği, İİK’nun 286 ve 287. maddelerinde belirtilen yasal düzenlemelere uygun konkordato talebinin bulunmadığı belirtilerek mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğu iddia edilmiştir. ”… Konkordatonun tasdikinin şartları, talep tarihinde yürürlükte bulunan İİK’nın mülga 297. ve 298. maddesi hükümlerinde sayılmış olup, buna göre yasada açıkça belirtilmese de öncelikle borçlunun dürüst olması, daha sonra, teklif olunan meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması, konkordatonun 297/1. maddesi uyarınca alacaklıların yarısı ve alacakların üçte ikisini aşan çoğunlukla kabul edilmesi, borçlunun konkordato işlemlerinin yerine getirilmesi, alacakları kabul edilmiş olan imtiyazlı alacakların tamamen ödenmesi ve mühlet sırasında komiserin onayı ile akdedilmiş borçların ifasını sağlamak için yeterli teminatı göstermesi, konkordatonun tasdikinin gerektirdiği, yargılama masrafları ve ilam harçlarının tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması gerekir.”(Yargıtay 23.Hukuk Dairesi 2019/3021 E 2020/292 K sayılı ilam) İ.İ.K ‘nun 305 maddesinin d bendinde belirtildiği üzere , 206. Maddenin 1. Sırasındaki imtiyazlı alacaklarının alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komisyon izni ile akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması konkordatonun tasdik şartları arasında sayılmıştır. Mahkemenin 30.03.2021 tarihli ara kararında mühlet içerisinde şirketin komiser nezaretinde faaliyetlerine devam etmesi sebebi ile câri hesap bakiyelerinin artması ile oluşan borçların komiserlerin zımnî-örtülü izni ile oluştuğunun kabul edildiği ve buna göre tespit edilen tutarın tam olarak ödenmesi yahut teminat gösterilmesi yahut alacaklıların teminat istemekten vazgeçme beyanlarını içerir belge ibrazı hususunda davacı vekiline duruşma tarihine kadar kesin süre verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda/mülkiyet içerisinde davacı şirketin ticari faaliyeti kapsamında yapılan borçlanmaya ilişkin olarak … Şirketi, … Şti, … Şti, …Şti, … Şti, …Şti, … Şti, …Şti, …Şti, …Şti, … ve … Şti tarafından teminattan vazgeçmeye ilişkin dilekçelerin sunulmuştur. Somut dosya kapsamı değerlendirildiğinde; gerek komiser heyetinin gerekse bilirkişi heyetinin raporları ile borçlunun konkordato nihai projesinde teklifinin kaynakları ile orantılı olduğu tespit edilmiştir. Alacaklı sayısı ve alacak miktarı yönünden İİK’nun 302.maddesindeki nisabın sağlandığı, konkordatonun iflasa nazaran alacaklıların lehine olduğu, borçlu şirketin gerekli teminat ve harcı yatırdığı belirlenmekle, konkordatonun tasdiki yönünden tüm koşulların oluştuğu anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle; dosya kapsamına göre ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu ulaşılan maddi olay ve hukuki değerlendirme usul ve yasaya uygundur. 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi uyarınca kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususunda re’sen ve istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak inceleme yapılmış, kamu düzenine aykırı herhangi bir husus tespit edilmediğinden istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nun 353/1.b.1 bendi gereğince esastan reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Alacaklı … Bankası A.Ş. Ve SGK vekillerinin ayrı ayrı sunduğu istinaf başvurularının 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE, 2-Harçlar Kanunu gereğince … Bankası A.Ş. tarafından alınan 162,10 TL’nin başvuru harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL’nin istinaf karar harcından, … Bankası A.Ş. tarafından yatırılan 59,30 TL’nin harcın mahsubu ile bakiye 21,40 TL’nin istinaf eden … Bankası A.Ş. tarafından tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Alacaklı Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı, 492 sayılı Harçlar Kanunu ve 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu’nun 36. maddesi uyarınca harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 5-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, 6-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davalıya ilk derece mahkemesince iadesine, 7-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda İİK 308/a maddesi gereğince kararın tebliğinden on günlük süre içerisinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/01/2022