Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/595 E. 2021/802 K. 16.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/595
KARAR NO: 2021/802
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 12/02/2021
NUMARASI: 2021/85
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ:16/07/2021
Dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekilinin talep dilekçesinde özetle; 12.10.2019 ve 13.10.2019 tarihlerinde davacı şirket bünyesinde gerçekleşen etkinlik için, davacı tarafından davalıya mekan tahsis edildiğini ve yiyecek-içecek hizmeti sağlandığını, etkinliğe ilişkin olarak taraflar arasında akdedilen 01.10.2019 tarihli Sözleşme olduğunu, söz konusu etkinlikte davacı tarafından sağlanan yiyecek-içecek hizmeti ve mekan tahsisi karşılığında 12.10.2019 tarihli … numaralı 882,00 TL tutarlı, 13.10.2019 tarihli … numaralı 30.000,00 TL tutarlı ve 13.10.2019 tarihli … numaralı 1.775,50 TL tutarlı 3 adet e-fatura düzenlendiğini, davalı, davacının tüm hatırlatma ve ihtarlarına rağmen toplam 32.657,50 TL tutarındaki muaccel haldeki borcunu ödemekte temerrüde düştüğünü, bu hususun davacı şirket çalışanı ile davalı şirketin içinde bulunduğu … isimli şirketler grubuna bağlı … A.Ş. çalışanı arasında yapılan e-posta yazışmaları ile de açıkça ortada olduğunu, davalı ile … A.Ş. isimli şirketin bağlı şirketler olduğu hususunun, ticari ikametgahlarının aynı yerde olması ve her iki şirketin de yönetim kurulu başkanının … olması hususu ile sabit olduğunu, davalının açıkça ikrar ettiği 32.657,50 TL tutarındaki borcunu ödemekten imtina etmesi üzerine kendilerince İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalının, 23.12.2020 tarihinde takibe konu borca, kötü niyetli ve haksız olarak itiraz ettiğini, davalı borçlu şirketin itirazı üzerine İcra Müdürlüğünün, takibin durdurulmasına karar verdiğini, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla; davalının e-faturalara itiraz etmediği aksine bunlara ilişkin cari hesap mutabakatı sağladığı gözetilerek; dava konusu 36.992,36-TL tutarındaki muaccel alacağımızı teminen davalının menkul, gayrimenkul mallarının ve üçüncü kişilerde bulunan hak ve alacaklarının ihtiyaten haczini, davalının İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından yaptığı itirazın iptali ile takibin devamını, haksız itiraz sebebi ile davalının takip tutarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda 12.02.2021 tarihli ara karar ile ”Anılan kanun maddeleri, dosya kapsamındaki mevcut bilgi ve belgeler dikkate alındığında; faturaya dayalı alacakta talep edenin muaccel ve kuvvetle muhtemel bir alacağının bulunduğuna mahkememizce kanaat getirilmemiş olup; faturalara konu alacak kalemleri ile ilgili olarak İİK.nın 257 ve devamı maddelerinde öngörülen koşullar gerçekleşmediği, davacının iddiasını yaklaşık ispat ile ispat edemediği, borçlunun mal kaçırdığı iddialarının ise soyut olduğu, somut delillere dayanmadığı anlaşılmakla, faturaya dayalı ihtiyati haciz talebinin reddine ”dair karar verilmiş ve iş ara karar yönelik davacı tarafça istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Davacı vekilince sunulan istinaf dilekçesinde özetle; davalının 32.677,50 TL tutarındaki muaccel hale gelen borcunu ödemeyerek temerrüde düştüğü, taraflar arasında 01.10.2019 tarihinde akdedilen sözleşmede dava dışı …nin yetkili kişi olarak belirtildiği, iş bu dava dışı 3. Kişi ile davacı şirket çalışanı … arasında e-postalardan borç ikrarının yapıldığı, davalının ,icra takibine kötü niyetle itiraz ettiği, faturalar ve cari hesap mutabakatı nazara alındığında davalının, davacı şirkete borçlu olduğu hususunun açıklık kazandığı belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir. 2004 Sayılı İİK’nın 257 ve devamında ihtiyati haciz düzenlenmiştir. İhtiyati haciz şartları 257. Maddede, 258. Maddede ise ihtiyati haciz kararına yer verilmiştir. 258. Maddenin ilk fıkrasında alacaklının alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecbur olduğu ifade edilmiştir. Davaya konu somut olayda, davalı tarafça imza inkarında bulunulan davacı tarafça , davalıya mekan tahsisi, yiyecek- içecek hizmeti verilmesine ilişkin düzenlenen 01.10.2019 tarihli sözleşmede davalı şirket yetkilisi olarak dava dışı ….nin belirtildiği ve bu kişi ile davacı şirket yetkili olarak belirtilen … arasında 6 Ekim 2020 tarihli mail yazışmalarında, …nin ödemeler konusunda ekonomik durum nazara alınmak suretiyle ay sonuna kadar süre verilmesini talep ettiği ve ticari ilişkilerinin ilerleyen süreçte devam edeceğini belirtiği görülmektedir. 27.05.2020 tarihli fotokopi şeklinde sunulan cari hesap mutabakatında, 31.03.2020 tarihi itibariyle tarafların 32.637,50 TL mutabık kalındığını belirtir ilgili bölümün işaretlendiği ancak bu belgenin sol alt kısmında davalı kaşesinin ve imzanın olmasına rağmen imzanın davalı şirkete ait olmadığına dair itirazın cevap dilekçesinde ileri sürüldüğü anlaşılmaktadır. Dava dilekçesine ekli sunulan fatura örneklerinin incelenmesinde ise , 882,00TL bedelli … numaralı, 30.000 TL bedelli … numaralı , 1.755,50 TL bedelli … numaralı e- faturaların davacıya elektronik ortamda gönderildiği ancak buna karşılık davalı tarafça düzenlenen e fatura ya da bu fatura bedellerinin kabul edilmediğini belirtir şekilde düzenlenen bir ihtarnamenin dosyaya sunulmadığı ve cevap dilekçesinde iş bu faturaların bilgileri dahilinde olmadığı ifade edildiği görülmekle; İİK 258. maddede yer verilen, taraflar arasındaki sözleşme, meil yazışmaları, e faturalar, mutubukat metni uyarınca kanaat getiren dellilerin gösterilmiş olduğunun kabulü ile ihtiyati haciz kararı verilmesi gerekirken, talebin reddedilmiş olması isabetli görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle, davacı tarafın ibraz ettiği ve deliller nazara alınmak suretiyle İİK 257 vd maddeleri gereğince teminat mukabili ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, talebin reddine karar verilmesi yerinde görülmediğinden, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve ihtiyati haciz talep edenin talebinin kabulüne dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-İhtiyati haciz talep eden davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince KABULÜ ile İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2021/85 E. sayılı 12/02/2021 tarihli ara kararının KALDIRILMASINA ve YENİDEN KARAR VERİLMESİNE, 2-6100 sayılı HMK’nın 389. vd maddeleri gereğince koşulları oluştuğundan, İHTİYATİ HACİZ TALEBİN KABULÜNE, -İİK 257 maddesi maddesi gereğince takip konusu 36.992,36 TL nin % 15’i oranında hesap edilen 5.548,85 TL teminat tutarı, davacı tarafça nakit olarak yatırıldığında yada kesin ve süresiz nitelikteki banka teminat mektubu ibraz edildiğinde alacağı karşılar miktarda davalının menkul, gayrı menkul ve üçüncü kişiler nezdindeki hak ve alacakları üzerine ihtiyati haciz uygulanmasına, 3-İİK 261 uyarınca; ihtiyati haczin uygulanması, dairemiz kararının verildiği tarihten itibaren10 gün içinde talep edilmediği takdirde ihtiyati haczin kendiliğinden kalkacağının İHTARINA, -Kararın tebliği ve teminat alınmasına ilişkin işlemlerin İlk Derce Mahkemesince yerine getirilmesine ve kararın ilgili icra dairesince infazının sağlanmasına, 4-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 162,10.TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 5-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin, İlk Derece Mahkemesince esasa ilişkin verilecek kararda dikkate alınmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.f maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.16/07/2021