Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/1915 E. 2021/1420 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1915
KARAR NO: 2021/1420
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/47 Esas
KARAR NO: 2021/577
KARAR TARİHİ: 31/05/2021
DAVA: Sözleşmenin Uyarlanması
KARAR TARİHİ: 29/12/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; Şubat /2021 tarihinde davalı şirketin organizasyonunda gerçekleşecek 16. Avrasya Boat Show Fuarına katılım için şirketimiz ve davalı şirket arasında 14.04.2020 tarihinde fuar katılım sözleşmesi imzalandığını, ancak dünya genelindeki Covid salgınından kaynaklı uygulanan tedbirler sebebi ile fuar sürecinde amaçlanan ziyaretçi sayısına ulaşılamayacağı, yurt dışı ziyaretçilerin uçuş yasakları ve kapanma tedbirleri nedeniyle fuar sürecine iştirak edememeleri vb birçok olumsuz faktör müvekkilim şirketin fuara katılımdan beklediği satış ve satış bağlantılarını gerçekleştiremeyeceği anlaşıldığını, bu çerçevede sözleşmeden kaynaklı edimler arasındaki denge aşırı ölçüde ve açık bir şekilde bozulduğunu, müvekkilim şirketin üyesi bulunduğu YATED ile davalı şirket arasında imzalanan 20.08.2020 tarihli “7.fuarın iptali” başlıklı maddede “fuarın salgın hastalık veya buna bağlı kanuni nedenler ile iptali halinde “tahsil edilen ödemeler” yated ile belirlenecek ileriki bir tarihte, “2012 fuar şartları ile yapılacak” fuara aktarılacak/mahsup edilecektir. 2022 fuar fiyatlarına sadece iptal tarihine kadar olan resmi belgeli reklam harcamaları yansıtılacaktır.” hükmüne yer verildiğini, sözleşmeden dönme noktasında yasa koyucunun aradığı tüm yasal koşulların oluştuğu ortada olup,işlemin temelinden çökmüş olması, aşırı ifa güçlüğü, sözleşmenin yapılmasına temel oluşturan olgular, sözleşmenin kurulması sırasında tarafların öngöremeyecekleri, hesaba katmalarının beklenemeyeceği olağanüstü durumların ortaya çıkmasıyla esaslı şekilde değişmesinine sebep olduğunu, bu nedenle taraflar arasında imzalanan 14.04.2020 tarihli sözleşme hükümlerinin BK 136 ve 138. maddeleri kapsamında değişen yeni koşullara uygunluğunun sağlanması yönüyle öncelikle sözleşmeden dönme yolunda uyarlama ya yönelik müdahalede bulunulması, sözleşmeden dönme yolunda haklı nedenler bulunmadığının değerlendirilmesi halinde 16. Avrasya Boat Show Fuar etkinliğinin 19.02.2022 açılış, 28.02.2022 kapanış olarak tarih bağlamında uyarlanmasına ilişkin sözleşmeye müdahale edilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Fuarın sektör temsilcileri ile mutabık kalınarak pandemiden dolayı bir sonraki döneme ertelendiğini , her ne kadar ertelenmiş olsa da davacı ile müvekkili arasında imzalanmış olan fuar katılım sözleşmesinin ikinci maddesi incelendiğinde müvekkilinin gerekli gömesi halinde fuar tarihini değiştirme hakkı olduğunu, bu durumun katılımcıya fesih hakkı vermeyeceğini, davacının sıfıra uyarlanma yolunda karar verilmesi talebinin ve davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, “Davacı vekili tarafından sunulan 01/03/2021 Uyap gönderme tarihli dilekçede, davanın açılmasında beklenilen hukuksal faydanın davalı şirket ile üyesi bulundukları Dernek (YATED) arasında imzalanan 25/02/2021 günlü protokol ve yine davalı şirket Genel Müdürü tarafından davacı şirkete gönderilen 17/02/2021 günlü elektronik posta kapsamında ortaya konulan irade açıklamasına dayalı olarak gerçekleşmesi, ifa başlangıç tarihi olarak talepleri doğrultusunda Şubat/2022 tarihine uyarlanması dolayısıyla davalarının davalı şirketçe kabul edildiğini bildirdiği, Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda; taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesi uyarınca davalı tarafça 2021/Şubat ayı içerisinde CNR Avrasya Boat Show Fuarı düzenlenmesinin taahhüt edildiği, davacı tarafça Covid19 bulaşıcı hastalığındaki artış ve devlet tarafından alınan tedbirler nedeni ile edimler arasındaki dengenin aşırı bir şekilde bozulduğundan bahisle sözleşmeden dönme(sıfıra uyarlama) ve bu taleplerinin haklı görülmemesi durumunda fuarın 2022 Şubat ayına ertelenmesi konusunda sözleşmenin uyarlanması talebi ile mahkememizde görülmekte olan işbu davayı açtığı, yargılamanın devamı esnasında davalı ile davacının da üyesi bulunduğu YATED derneği arasında fuarın Şubat/2022’ye ertelenerek bu tarihte yapılması konusunda mutabakata varıldığı, böylelikle davacının terditli talebinin mahkememizce bir karar verilmesine gerek kalmaksızın gerçekleştiği ve bu nedenle davanın konusuz kaldığı kanaatine varılmakla karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerektiği, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin hangi tarafa yükleneceği hususunda HMK’nun 331/1.maddesinde öngörülen “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” hükmü uyarınca bir değerlendirme yapmak gerekmiştir. Davalı tarafça, davacı tarafın terditli olarak talep ettiği “Fuar tarihinin şubat/2022’ye ertelenmesi” konusunda uyarlama kararı verilmesi talebini, davacının da üyesi bulunduğu dernek (YATED) ile mutabakata vararak kabul ettiği, davalının gerek davacının bu yöndeki talebini dava dışı mutabakat ile kabul etmiş bulunması gerekse davadan önce bu konuda anlaşmaya varmayarak dava açılmasına sebebiyet vermiş olması ve ayrıca davayı kabul etmemiş bulunması nedeni ile tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine ” karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; dava konusu sözleşme bedelinin 139.230,64 TL olduğu bu miktar üzerinden dava harç ve masrafların yatırıldığını, ifa tarihinin (fuarın gerçekleştirilmesi tarihi) tehiri talep edilen sözleşmenin bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu bu nedenle hükmün vekalet ücreti yönünden düzeltilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, taraflar arasında düzenlenen fuar katılım sözleşmesinin mücbir sebebe dayalı feshinin, olmadığı takdirde fuarın ileri bir tarihe ertelenmesi konusunda sözleşmenin uyarlanması istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre, Şubat /2021 tarihinde davalı şirketin organizasyonunda gerçekleşecek 16. Avrasya Boat Show Fuarına katılım için taraflar arasında sözleşme düzenlendiği, ancak tüm dünyayı etkisi altına alınan Covid Salgını nedeniyle TBK 138. Maddesi gereğince aşırı ifa güçlüğü sebebiyle sözleşmeden dönülmesi olmadığı takdirde fuarın Şubat 2022 tarihine ertelenmesi konusunda sözleşmenin uyarlanması talebi ile işbu davanın açıldığı, yargılamanın devamı esnasında davalı ile davacının da üyesi bulunduğu YATED derneği arasında fuarın Şubat/2022’ye ertelenerek bu tarihte yapılması konusunda mutabakata varıldığı, böylelikle davacının terditli talebinin gerçekleşmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı, davalının, gerek davacının terditli talebini dava dışı mutabakat ile kabul etmiş bulunması gerekse davadan önce bu konuda anlaşmaya varmayarak dava açılmasına sebebiyet vermiş olması ve ayrıca davayı kabul etmemiş bulunması nedeni ile tüm yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verildiği ve davacı lehine maktu vekalet ücretine karar verildiği anlaşılmıştır. Davacı vekili, dava konusu sözleşme bedelinin 139.230,64 TL olduğu bu miktar üzerinden dava harç ve masrafların yatırıldığını, ifa tarihinin (fuarın gerçekleştirilmesi tarihi) tehiri talep edilen sözleşmenin bedeli üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu bu nedenle hükmün vekalet ücreti yönünden düzeltilmesini talep etmiş ise de, yatırılan nispi peşin harcın davacının ilk talebi olan sözleşmenin feshi talebi yönünden hesaplandığı ancak davacının ilk talebi olan sözleşmenin feshi (dönülmesi) hakkında herhangi bir karar verilmediği ve bu talep yönünden davacının istinafı bulunmadığı, davacının diğer talebi olan sözleşmenin ifa tarihinin ileri bir tarihe ertelenmesi talebinin davalı tarafça kabul edilmesi nedeniyle davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinde bir isabetsizlik dörülmemiştir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, HMK 353/1.b.1 bendi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvusunun esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 59,30 TL istinaf karar harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, 4-Davacı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 361.1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki hafta süre içerisinde Temyiz Kanun Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.29/12/2021