Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/178 E. 2021/409 K. 15.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2021/178
KARAR NO : 2021/409
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İSTANBUL 19. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/10/2020
NUMARASI: 2020/467
DAVANIN KONUSU: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/04/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesi ile; müvekkil ile davalı şirket arasında Tuyap Kitap ve Konğre Merkezinde gerçekleştirilmesi planlanan 31. Uluslararası Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuar’ında, stant alanı kiralama hizmeti konusunda anlaşılarak bu hususta sözleşme imzalandığını, 31.08.2020 vade tarihli 12.665,62 TL bedel ve 30.10.2020 vade tarihli 20.000-TL bedelli iki adet senet tanzim edildiğini, gerçekleştirilmesi planlanan fuarın Covid-19 virüsü nedeniyle ertelendiğini, ödemelerini yapan katılımcıların ertelenen tarihte döviz kurunda yaşanacak değişikliğin yansıtılması sureti ile sözleşmelerin geçerliliğini koruduğu belirtildiğini, ancak taraflar arasında gerçekleşen şifahi görüşmelerde mutabakatın sağlanamadığını, müvekkil şirket tarafından Üsküdar … Noterliği 14.09.2020 tarih, … yevmiye numaralı ihtarname gönderilerek TBK’nın 136. Maddesindeki ifa imkansılığı nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini, muhatabın elinde bulundurmuş olduğu senetlerin müvekkile iadesinin talep edildiğini, davalının elinde bulunan iki adet senedin takibe koyulması durumunda müvekkilin ticari itibari ve kredibilitesinin düşeceğini, bu nedenle başkaca işler için gerekli tüm mal varlığına haciz vb. İşlemler uygulanabileceğini belirterek yargılama süreci boyunca 31.08.2020 vade tarihli 12.665,62 TL bedel ve 30.10.2020 vade tarihli 20.000-TL bedelli iki adet senedin icra takibine konu edilmemesi için tedbir kararı verilmesini talep etmektedir.Davalı vekili cevap dilekçesi ile organizasyon tarihi itibariyle vaka ve hasta sayılarının artmış olması karşısında fuarın ertelenmesi kaçınılmaz olduğunu, zaten pandemiden sonra hemen hemen hiç bir fuar organizasyonu gerçekleştirilmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 1. maddesinin 2. paragrafında fuarın gerçekleştirilmesini zorlayıcı sebeplerin ortaya çıkması halinde müvekkilinin yeniden belirleyeceği bir tarihte fuar düzenleyebileceği ve bu durumda, katılımcının bedel iadesi isteyemeyeceği düzenlendiğini, davacıya fesih yetkisi tanınmadığını bu nedenle davacının feshinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.Mahkemenin 05/10/2020 tarihli ara kararı ile tedbir talebi konusu yargılamayı gerektirdiğinden ayrıca yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmediğinden ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir.Davacı vekili tarafından dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.Dava, taraflar arasında düzenlenen stand alanı kira sözleşmesinin ifa imkansızlığına dayalı feshinin ve davacının iş bu sözleşmeden dolayı borçlu olmadığının tespiti ile sözleşme kapsamında verilen senetlerin istirdadı istemine ilişkindir.Uyuşmazlık, sözleşme kapsamında verilen iki adet senedin icra takibini konu edilmemesine yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen kararın usul ve esas yönden hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmıştır.2004 Sayılı İİK’nın 72/2. maddesi uyarınca “İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme talep üzerine alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.”Diğer yandan tedbir kararının verilebilmesi için 6100 Sayılı HMK’unu 390. maddesi uyarınca “tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. 6100 Sayılı HMK’nun 389. maddesi “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu hüküm dikkate alındığında, mevcut durumun değişmesi hâlinde, hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması, hakkın elde edilmesinin tamamen imkânsız hâle gelmesi, gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğması tehlikesi varsa, ihtiyati tedbir sebebi var kabul edilecektir. Hâkim kararında somut sebep gösteremiyor, bunu en azından açıklayacak veya asgari ölçüde ikna edecek delil değerlendirmesi yapamıyor, yaklaşık ispat ölçüsünü yakalayamıyorsa tedbire karar vermemelidir. Ancak bu da hiçbir zaman tam bir ispat seviyesinde ispat şartına dönüşmemelidir.(Pekcanıtez,Hakan/Atalay,Oğuz/Özekes Muhammet; Hukuk Muhakemeleri Kanunu Hükümlerine Göre Medeni Usul Hukuku, 11. Bası, Ankara 2011-Sh.715-717) (Yüksek Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 24/04/2012 gün ve 2011/15388 esas,2012/6651 karar sayılı ilamında belirtildiği gibi)Dosya kapsamındaki bilgi ve belgeler ışığında 10-13 Eylül 2020 tarihleri arasında Tuyap Kitap ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilmesi planlanan 31. Uluslararası Zuchex Ev ve Mutfak Eşyaları Fuar’ında stant alanı kiralama hizmeti konusunda taraflar arasında 15/06/2020 tarihli sözleşme düzenlendiği, davacı, sözleşmeye konu fuarın belirtilen tarihlerde gerçekleştirilmediği gerekçesiyle ifa imkansızlığına dayalı sözleşmeyi tek taraflı feshettiği iddia olunarak sözleşme kapsamında verilen 31/08/2020 vade tarihli 12.655,62 TL, 30/10/2020 vade tarihli 20.000,00 TL bedelli iki adet senedin icra takibine konu edilmemesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir. Talep konusu senetlerin sözleşmeye istinaden verildiği hususunda taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. Davacı vekilince ihtiyati tedbir talebinin dayanağı olarak 15/06/2020 tarihli stand kira sözleşmesi ve senetlerin teslimine ilişkin işlem bodrosu fotokopisi ile sözleşmenin feshine ilişkin ihtarname fotokopisi sunulmuştur. Davacı vekilinin dava dilekçesine eklediği deliller ve iddiaları talep edilen tedbir için bu aşamada yaklaşık ispat koşulunu gerçekleştirmiş olup tedbir kararı verilmemesi halinde telafisi imkansız zararların doğma ihtimali gözetildiğinde mahkemece İİK 72/2 maddesi ve HMK 389 vd. maddeleri uyarınca teminat mukabilinde ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekirken istemin reddine karar verilmesi hatalı olmuştur.Yukarıda açıklanan gerekçelerle, ihtiyati tedbir kararına itiraz eden davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK. 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, uyuşmazlık konusu olan hususlar ve dosyadaki mevcut belgelere göre teminat mukabilinde dava konusu taşınmazı üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere;1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2020/467 Esas sayılı dosyasında verilen 05/10/2020 tarihli ihtiyati tedbir talebinin reddine yönelik ara kararının HMK’nın 353/1-b-2. maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve YENİDEN KARAR VERİLMESİNE,2- Davacının ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile,a-İİK’nun 72/2. maddesi uyarınca dava tarihinden önce icra takibine konu edilmemiş olmaları şartı ve davanın tarafları arasında hüküm ifade etmek kaydıyla, davacı tarafından keşide edilen 31/08/2020 vade tarihli 12.655,62 TL bedelli ve 30/10/2020 vade tarihli 20.000,00 TL bedelli iki adet senet yönünden, senetlerin toplam bedeli olan 32.655,62 TL’nin %15’i oranında hesap edilen 4.898,34 TL teminat tutarının, davacı tarafça nakit olarak yatırması yada kesin ve süresiz nitelikteki banka teminat mektubunun ibraz edilmesi halinde icra takibine konu edilmemesi yönünde İHTİYATİ TEDBİR KARARI VERİLMESİNE, b-Teminat alınmasına ilişkin işlemlerin İlk Derece Mahkemesince yerine getirilmesine,3- İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yatırılan, başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 54,40-TL istinaf karar harcının (maktu) talep halinde davacıya iadesine, (Harç iadesi işleminin ilk derece mahkemesince yerine getirilmesine) 4- İstinaf kanun yoluna başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince verilecek nihai kararda dikkate alınmasına, 5- İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 6- İstinaf kararının ilk derece mahkemesince taraflara tebliğ edilmesine,Dair; 6100 HMK’nın 362/1-f. maddesi uyarınca dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.15/04/2021