Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/164 E. 2021/519 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/164
KARAR NO : 2021/519
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2020/805 Esas
KARAR NO : 2020/970
KARAR TARİHİ: 27/11/2020
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ : 18/05/2021
HMK 353. ve 356. maddeleri gereğince dosya içeriğine göre duruşma yapılmasına gerek görülmeden dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu;
G E R E Ğ İ D Ü Ş Ü N Ü L D Ü :DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davacının kooperatife olan borcunu ödememesi üzerine Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyaları ile yasal takibe geçildiğini, davacının kooperatif ticaret merkezinde ortak kullanım alanlarına mal koyarak işgal edenlere site yönetimine aykırı hareket nedeni ile Genel Kurul Yönetim Kurulu’na verdiği yetki gereği Yönetim Kurulu tarafından para cezası kesildiğini, davalı borçlunun kesilen cezaya ve uyarılara rağmen ortak alanları kullanmaya devam ettiğini, davalının borçları ödemediği icra takibi yapıldığını yine herhangi bir ödeme yapmadığını, davalının takiplere itiraz ettiğini, bu nedenle yapılan haksız itiraz nedeni ile duran icra takibinin devamı ve davalı borçlunun %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkumiyetini istemiştir.
CEVAP Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın görevsizlik sebebiyle reddine karar verilmesini görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, kooperatif yönetiminin çevre ve yol düzenine ilişkin ceza kestiğinden böyle bir yetkisinin bulunmadığını, davacı tarafın alacağın %20 sinden az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Dava, davalı – borçlunun Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeni ile davalı borçlunun % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine ilişkindir.Yargılama dosyası Bakırköy 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2019/351 E. – 2020/166 K. Sayılı ilamı ile görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiştir.Dava şartları bakımının HMK’nun 114 ve 115. maddeler bakımından re’sen yapılan inceleme sonucunda;Mahkememizin 25.11.2020 tarihli ara kararı ile arabuluculuk tutanak aslının mahkememize sunulması için davacı vekiline tebligat çıkartılmış olup, davacı vekilince 27.11.2020 tarihli beyan dilekçesi ile arabuluculuk tutanağı dosya içerisine sunulmuştur.7155 Sayılı Kanunla 6102 sayılı TTK’na 5/A maddesi eklenmiş ve anılan kanun hükmü ile ticari davalarda arabuluculuk dava şartı olarak kabul edilmiştir. 6102 sayılı TTK’nun 5/A maddesine göre; “Bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” Aynı yasa ile 6325 sayılı kanuna eklenen 18/A maddesine göre ise “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. … Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilir.” Somut olayda uyuşmazlık, davalı – borçlunun Bakırköy … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, itiraz nedeni ile davalı borçlunun % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi olup, davanın TTK’nun 4. maddesi uyarınca ticari dava niteliğinde olduğu hususu açıktır. Yukarıda belirtildiği üzere ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir. İş bu davanın 03.12.2019 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle arabulucuya başvurulmaksızın dava açıldığı sabit olup, 18.11.2020 tarihinde dava açıldıktan sonra yapılan arabuluculuk başvurusunun iş bu dava yönünden bağlayıcılığı yoktur. Bu itibarla arabulucuya başvurulmaksızın açıldığı sabit olan davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özet; İlk başta dava asliye hukuk mahkemesi’nde ikame edilmiş olup aslen huzurdaki davaya bakmakta görevli mahkeme de asliye hukuk mahkemeleri olduğu, Ancak Bakırköy 4.Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2019/351 esas ve 2020/166 karar sayılı dosya üzerinden 01/10/2020 tarihide verilen karar ile hiç bir gerekçe belirtilmeksizin asliye hukuk mahkemesinin görevsizliğine karar verilmiş olup tarafımızca davanın daha fazla sürüncemede kalmasını önlemek adına karar tarihi ile aynı gün derhal arabuluculuk bürosuna başvurularak ve arabuluculuk görüşmeleri gerçekleştirildiği ve iş bu prosedür de tamamlanmış olmasına rağmen mahkemenin arabuluculuk görüşmesinin dava açıldıktan sonra gerçekleştirildiğinden bahisle dava şartı yokluğundan mahkemenin davayı reddetmesinin yasaya aykırılık teşkil ettiği belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır.Davacının kooperatif Tic. Merkezinde ortak kullanım alanlarına mal koyarak işgal edenlere site yönetimine aykırı hareket nedeni ile Genel Kurul Yönetim Kuruluna verdiği yetki gereği Yönetim Kurulu tarafından para cezası kesildiğini ve davalının kesilen parar cezalarını ödememesi nedeniyle davalı aleyhine Bakırköy … icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyaları ile takip başlatıldığı belirtilerek yargılama konusu uyuşmazlık iş bu takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.Davacı tarafça öncelikle Bakırköy 4.Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde dava açıldığından yargılamanın bu mahkemece yapıldığı ve 2019/351 E 2020/166 K sayılı ilam ile H.M.K.114/1-C, H.M.K. 115/1-2 maddesine göre dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna dair karar verilmiş ve davacı vekiline 27/10/2020 tarihinde, davalı vekiline 26/10/2020 tarihinde tebliğ olunan kararın İstinaf edilmemesi üzerine kararın 11/11/2020 tarihinde kesinleştiği belirtilmiştir.Yukarıda belirtilen görevsizlik kararından sonra yargılamanın Bakırköy 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nce devam olunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama ile ” ticari davalarda konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiştir. İş bu davanın 03.12.2019 tarihinde açıldığı, dava tarihi itibariyle arabulucuya başvurulmaksızın dava açıldığı sabit olup, 18.11.2020 tarihinde dava açıldıktan sonra yapılan arabuluculuk başvurusunun iş bu dava yönünden bağlayıcılığı yoktur. Bu itibarla arabulucuya başvurulmaksızın açıldığı sabit olan davanın” gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine dair karar verilmiş olup istinafa iş bu karar konu edilmiştir. Davadan önce arabulucuya başvuru şartı, davanın mahkemelerde açılıp görülmesine yönelik olarak düzenlenen özel bir dava şartıdır. Mahiyetleri gereği özel dava şartları 6100 Sayılı …nun 114. maddesinde düzenlenen genel dava şartlarından önce incelenmesi gerekmektedir. TTK’nun 5/A maddesindeki düzenlemeye göre, “Bu Kanunun 4. maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A/2. maddesinde “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” hükmü düzenlenmiştir. 6102 sayılı TTK’ nun 4. maddesinde belirtilen uyuşmazlıklardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri olan davalarda, arabuluculuk dava şartı olarak belirlenmiştir. Somut olayda; itirazın iptali ve icra inkar tazminatı davasında davacının davasını görevsiz mahkemede (Asliye Hukuk) açtığı, mahkemece Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesinden sonra yargılamaya görevli Asliye Ticaret Mahkemesi’nce devam edilirken arabuluculuk son tutanağının ibrazı için davacıya 25.11.2020 tarihli ara karar ile 1 haftalık kesin süre verildiği, davacı vekilinin Uyap sistemi üzerinden gönderilen 27.11.2020 tarihli beyan dilekçesi ekinde 18.11.2020 tarihli anlaşamama tutanağını ibraz ettiği ve tutanak tarihinin mahkeme ara karar tarihinden önce olduğu anlaşılmaktadır. Bu haliyle 7155 Sayılı yasa ile değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5/A ve aynı sayılı yasa ile değişik 6325 Sayılı Kanunun 18/A maddesinin Birinci fıkrası uyarınca ticari davalarda aranan, arabulucuya başvuru şartının yerine getirildiği, arabulucuya başvuru zorunluluğunun ilk davanın açıldığı ve görevsizlik kararının verildiği asliye hukuk mahkemesi yönünden ( müstakil ticaret mahkemelerinin bulunduğu, asliye ticaret mahkemelerinin ticaret mahkemesi sıfatıyla hareket etmediği ) dava şartı zorunlu arabulucuya başvuru şartının olmadığı ve önce bu görevsiz mahkemede dava açılması nedeniyle yerine getirilmemiş olduğu, aynı zamanda iş bu dava şartının Anayasa’nın 36. maddesinde düzenlenen kişilerin hak arama hürriyetini, aşırı derecede zorlaştıracak, kişilerin haklarını elde etmesini güçleştirecek şekilde yorumlanmaması ve usul ekonomisinin de nazara alınması gerektiği anlaşılmakla; davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne mahkeme kararının kaldırılmasına, dosyanın yargılamaya kaldığı yerden devam edilmek üzere mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE,2-Bakırköy1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2020/805 Esas, 2020/970 Karar ve 27/11/2020 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,4-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 54,40.TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/05/2021