Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/142 E. 2021/1171 K. 17.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/142
KARAR NO: 2021/1171
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 24/12/2020
NUMARASI: 2020/386 esas – 2020/628 karar
DAVANIN KONUSU: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)
KARAR TARİHİ: 17/11/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;grup şirketi olan müvekkillerinin ortaklık yapısı, sermaye miktarları, faaliyet konularını belirterek, şirketlerin mali durumu hakkında ve konkordato başvurusunda bulunulmasına dayanak nedenlerin açıklanarak şirketlerin borca batık olmadığı, borçlarının tasfiyesi için vade konkordatosu talep edildiği bu nedenle yasasa tanımlandığı şekilde 3 aylık geçici mühlet verilmesine, konkordato komiseri atanmasına ve kanundaki tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı vekili dava dilekçesinde özetle;
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ” Mahkememizin 2018/877 Esas sayılı dosyasının 16/07/2020 tarihli duruşmasında komiser heyeti tasdik raporundan sonra alınan bilirkişi raporu ile davacı …’nin borca batık olduğu tespit edilmiş ise de, bu rapor ile bilirkişi heyeti raporu arasında çelişki olması nedeniyle bu şirket yönünden borca batıklık nedeniyle yürütülecek olan iflas davasının tefriki ile kayıt görecek yeni dosya üzerinden devam edilmesine karar verilmiştir. Mahkememizin 2018/877 esas sayılı dosyasında davacı ve diğer davacıların konkordatonun tasdiki taleplerinin reddine dair verilen 16/07/2020 tarihli kararın istinaf edilmemesi üzerine kesinleştiği, 2018/877 esas sayılı dosyada – borca batıklık nedeniyle inceleme yapılması yönünden- tefrik edilen iş bu dosya yönünden dosyanın bilirkişiye tevdi edildiği, bilirkişilerin mahkememizin 09/09/2020 tarihli ara karar doğrultusunda rapor tanzim edip, raporlarını ibraz ettiği, raporun davacı vekiline tebliğ edildiği, bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen raporda; … davacı şirketin 30/09/2020 tarihli kaydi bilançosu, teknik bilirkişilerin raporları, dava dosyasına sunulan bilgi ve belgelerin incelenmesi neticesinde, davacı şirketin rayiç değerleri ile toplam varlıklarının (aktif toplamı) 9.075.579,12 TL, toplam borcunun 7.056.975,19 TL olduğu, davacı şirketin varlıklarının (aktifinin) toplam borçlarından 2.018.603,93 TL fazla olduğu, davacı şirketin güncel kaydi ve rayiç değerlere göre borca batık durumda olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği bu sebeple davacının iflasına karar verilmesini gerektiren bir durum bulunmadığı anlaşılmakla iflas konusunda karar verilmesine yer olmadığına ”dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; kararın eksik inceleme ile verildiği belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Dava , konkortado talebinden feragat nedeniyle iflas davasıdır. İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/877 Esas 2020/295 Karar sayılı ilamı incelenmesinde; davacı şirketin de aralarında bulunduğu şirketler hakkında açılan konkordato tasdiki davasının yapılan yargılaması sonucunda davanın feragat nedeniyle reddine, davacı şirket ve dava dışı diğer şirketler hakkında verilen kesin mühlet kararının kaldırılmasına, komiser heyetinin görevine son verilmesine, kesin mühlete bağlı tüm tedbirlerin kaldırılmasına dair karar verildiği ve kararın 08.10.2020 tarihinde kesinleştiği, iş bu dava dosyasında davacı şirket yönünden borcu batıklık nedeniyle inceleme yapılması açısından tefrik edilen dosyanın mahkemenin 2020/386 Esas sırasına kaydını yapıldığı, istinafa konu edilen dava dosyasında da davacı şirketin güncel ve rayiç değerlere göre borca batık durumda olmadığı yönünde bilirkişiler tarafından dosyaya sunulan raporlar nazara alınmak suretiyle davacının iflas edebilmesini gerektiren bir durum bulunmadığı belirtilerek iflas konusunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmiştir. Somut uyuşmazlıkta; davacı vekili tarafından 19.01.2021 tarihinde istinaf karar ve istinaf kanun yoluna başvurma harcının yatırıldığı, sunulan istinaf dilekçesinde davacı şirketin borcu batık durumunda olunmadığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın hukuka aykırı olduğu, eksik inceleme ile karar verildiği belirtilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu belirtilmiştir. 6100 sayılı kanunun 352. Maddesinde Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince dosya üzerinde yapılacak ön inceleme sonunda aşağıdaki durumlardan birinin tespiti halinde öncelikle gerekli karar verilir hükmü yer almaktadır. Buna göre incelemenin başka bir idareci veya bölge adliye mahkemesince yapılmasının gerekli olması, kararın kesin olması, başvurunun süresi içinde yapılmaması, başvuru şartlarını yerine getirilmemesi ve başvuru sebeplerinin veya gerekçesinin hiç gösterilmemesi halleri belirtilmektedir. Davacı vekilince kararın hukuka aykırı olarak ve eksik inceleme ile verildiği belirtilmiş ise de; bu haliyle istinaf başvuru dilekçesinde başvuru sebepleri veya gerekçesinin gösterilmediği anlaşılmaktadır. Tüm dosya kapsamı nazara alındığında; davacı vekilinin istinaf dilekçesinde istinaf sebeplerinin ve gerekçesinin açık bir şekilde belirtilmediği ve ilk derece mahkemesinin kararında da HMK’ nun 355. maddesine göre re’sen gözetilmesi gereken kamu düzenine ilişkin incelemede ise;davacının da aralarında bulunduğu şirketlerin konkordatonun tasdiki taleplerinden feragatleri nedeniyle davanın reddine karar verilirken aynı zamanda davacı şirket yönünden doğrudan iflas sebebi bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla dosyanın tefrik edilmesinin hatalı olduğu ve bu husun eleştri konusu yapılabileceği nazara alınmakla; davacı vekilinin istinaf talebinin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 352/1-d bendi gereğince ile reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nun 352/1.d maddesi uyarınca USULDEN REDDİNE, 2-Davacı tarafından yatırılan 162,10 TL başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 3-Davacı tarafça yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine, 3-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 4-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine, 5-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.ç maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 17/11/2021