Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/1387 E. 2022/677 K. 02.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1387
KARAR NO: 2022/677
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/954 Esas
KARAR NO: 2021/282
KARAR TARİHİ: 18/05/2021
TALEP: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h)
KARAR TARİHİ: 02/06/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; müvekkilinin ödeme güçlüğüne düştüğünden bahisle, İİK 285 ve TTK 286 maddeleri hükümleri gereği müvekkili hakkında alacaklarıyla konkordato akdetmesini sağlamak amacı ile konkordato mühleti verilmesini ve konkordatonun tasdikini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” Konkordato talep eden … Ltd. Şti’ nin İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’ nün … sicil numarasında kayıtlı olduğu, iki ortaklı olup ortaklar … ve …’ in aynı zamanda şirketin yetkilileri olduğu yukarıda yazılı olan konkordato komiser heyetince düzenlenmiş tasdik şartlarına dair nihai rapordan ve tüm dosya kapsamından konkordato talep eden şirketin borca batık durumda olduğu, 31/03/2021 tarihinde gerçekleştirilen alacaklılar toplantısı ve akabinde takip edilen iltihak sürecinde, süresinde ve usulüne uygun ileri sürülen oylar çerçevesinde konkordatoyu kabul eden alacaklıların toplam alacak tutarının İİK md. 302/2-a veya b bendi uyarınca yeterli nisabın sağlanamadığı, bu nedenle İİK md. 305/1-c bendi uyarınca borçlu şirketin ve konkordato talep eden gerçek kişilerin konkordato teklifinin yeterli çoğunluk tarafından kabul edilemediği ve dolayısı ile konkordatonun tasdiki koşullarının somut olayda gerçekleşmediği anlaşılmakla konkordato talep eden şirketin ve gerçek kişilerin konkordato talebinin reddine ve borçlu şirketin açıklandığı üzere borca batık durumda olduğu anlaşılmakla İİK md. 308 uyarınca re’sen iflâsına” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; TTK 376/3 çerçevesinde, kaydi değerlerin değil rayiç değerlerin esas alınması yasal bir zorunluluk olup, Komiser Heyeti’nin müvekkil şirkete ait bütün mal varlıklarının rayiç bedellerini tespit ettikten sonra borca batıklık raporunu hazırlaması gerekirken maalesef görevini gereği gibi yerine getirmeyerek hatalı bir şekilde borca batıklık hesabı yapıldığını, mahkemece hüküm kurmaya elverişli olmayan 16/12/2019 tarihli komiser heyeti raporunun esas alınarak müvekkil şirket hakkında iflas kararı vermesi usul ve esas bakımından kanuna ve Yargıtay İçtihatlarına açıkça aykırı olduğunu, yargıtay kararlarında, müvekkil davacı şirketin mal varlığının değerinin, piyasadaki rayiç bedele göre ve kesin olarak tespit edilmesi gerektiğine işaret edildiğini, oysa Komiser Heyeti Raporu hazırlanırken bu duruma uygun hareket edilmeyerek rayiç değerlere göre rapor hazırlanmadığını, müvekkil davacının mal varlığına ilişkin sağlıklı bir inceleme ve değerlendirme yapılmadığını bu nedenle rayiç bedel tespiti eksik yapılarak borca batıklık hesabı yapıldığını, Müvekkil davacılar başından beri iyi niyetli olarak hareket etmiş ve borçlarını konkordato projesi doğrultusunda ödeyip tasfiye etmek için elinden gelen çabayı sarfettiğini, Nitekim bir çok alacaklının da olumlu oylarını ve desteğini almayı da başardığını, ancak maalasef tüm iyi niyetli çabalara rağmen yasal nisap oluşmadığı gerekçesiyle konkordato projesi tasdik edilmediğini, müvekkil davacılar, bütün borçların ödemek ve davacı şirketi muhtemel bir iflastan kurtarmak için elinden gelen gayreti sarfettiklerini, ancak maalesef gerek mevcut ekonomik kriz gerekse de mevcut salgının buna engel olduğunu, ancak mahkemece müvekkil davacıların konkordato projesinin tasdik edilmesi durumunda; müvekkil şirket bütün alacaklıları ile anlaşarak borcunu ödeyebileceğini, bu durumda hem alacaklılar alacaklarına tam olarak ulaşacaklar hem de müvekkil şirket ayakta kalıp faaliyetlerine devam ederek başta istihdam olmak üzere ülke ekonomisine katkıda bulunmaya devam edeceğini, böylelikle de hem alacaklılar, hem borçlular hem de ülke ekonomisi kazançlı çıkacağını, belirterek istinaf başvurusunun kabulü ile usul ve esas yönden kanuna ve hukuka aykırı iflas kararının tüm sonuçları ile ortadan kaldırılmasına, yapılacak yargılama sonucunda ise müvekkil davacıların konkordato projesinin tasdikine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE Dava, İİK.nun 285 ve devamı maddelerince açılan konkordato talebine ilişkindir.2004 sayılı İİK’nın 285/3 fıkrası uyarınca konkordato talebinde iflasa tabi olan borçlu için İİK 154. maddesinin birinci veya ikinci fıkradaki yazılı yerlerdeki asliye ticaret mahkemesi, iflasa tabi olmayan borçlu için yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesi yetkilidir. Somut olayda konkordato talep eden borçlu şirket iflasa tabi olduğu için yetkili mahkeme İİK’nın 285/3 fıkrasının göndermesi ile İİK 154.maddesi gereğince muamele merkezinin bulunduğu yer ve gerçek kişiler yönünden yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesi olup, dava görevli ve yetkili mahkemece açılmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 74 maddesi, 114/1.f bendi ve 6098 sayılı TBK’nun 504/3 bendi uyarınca müvekkili adına dava açıp konkordato teklifinde bulunan vekilin, vekaletnamesinde özel olarak yetkilendirilmiş olması zorunludur. Sunulan vekaletname ile borçlu şirket vekilinin yasal düzenlemelere uygun olarak konkordato yönünden özel olarak yetkilendirildiği anlaşılmıştır.Dosya kapsamına göre, mahkemece, borçlular hakkında 22/10/2018 tarihinden itibaren 3 ay süreyle geçici mühlet kararı verilmiş ve 3 kişilik bir komiser heyeti oluşturulmuş, geçici mühlet süresi 23/01/2019 tarihinden itibaren 2 ay süre ile uzatılmış ve 24/03/2019 tarihinden başlamak üzere 1 yıllık kesin mühlet verilmiş, 25/03/2020 tarihinden itibaren kesin mühletin 6 ay süre ile uzatılmasına karar verilmiş, 7226 Sayılı Yasanın geçici 1. maddesinin b bendi ve 30.04.2020 tarihli 31114 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanı Kararı ile konkordato sürelerinin 23/03/2020 – 15.06.2020 tarihleri arası (bu tarihler dahil) durdurulmuş olması nedeniyle, kesin mühlet 20/12/2020 tarihine kadar uzatılmış, akabinde İİK 304/2 maddesi uyarınca karar duruşmasına kadar uzatılmasına karar verilmiş, Komiser Heyeti konkordatonun tasdiki hakkındaki nihai raporu mahkemeye ibrazından sonra 18/05/2021 tarihli duruşmada davacıların konkordato taleplerinin reddine, borçlu şirketin İİK 308 maddesi uyarınca resen iflasına karar verilmiş, verilen karar yasal 10 günlük süre içerisinde davacılar vekili tarafından istinaf edilmiştir. Alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 302. maddesinde, konkordatonun tasdiki şartları ise aynı kanunun 305. maddesinde düzenlenmiştir.2004 sayılı İİK’nun alacaklılar toplantısı ve projenin kabulü için gerekli çoğunluk başlıklı 302. Maddesi:”Komiser alacaklılar toplantısına başkanlık eder ve borçlunun durumu hakkında bir rapor verir.Borçlu gerekli açıklamaları yapmak üzere toplantıda hazır bulunmaya mecburdur.Konkordato projesi; a) Kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yarısını veya b) Kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bir çoğunluk tarafından imza edilmiş ise kabul edilmiş sayılır.Oylamada sadece konkordato projesinden etkilenen alacaklılar oy kullanabilir. 206 ncı maddenin birinci sırasında yazılı imtiyazlı alacakların alacaklıları ve borçlunun eşi ve çocuğu ile kendisinin ve evlilik bağı ortadan kalkmış olsa dahi eşinin anası, babası ve kardeşi alacak ve alacaklı çoğunluğunun hesabında dikkate alınmaz.Rehinle temin edilmiş olan alacaklar, 298 inci madde uyarınca takdir edilen kıymet sonucunda teminatsız kaldıkları kısım için hesaba katılırlar.Çekişmeli veya geciktirici koşula bağlı yahut belirli olmayan bir vadeye tabi alacakların hesaba katılıp katılmamasına ve ne oranda katılacağına mahkeme karar verir. Şu kadar ki bu iddialar hakkında ileride mahkemece verilecek hükümler saklıdır.Konkordato projesinin müzakereleri sonucunda oluşturulan konkordato tutanağı, kabul ve ret oylarını içerecek şekilde derhâl imza olunur. Toplantının bitimini takip eden yedi gün içinde gerçekleşen iltihaklar da kabul olunur.Komiser, iltihak süresinin bitmesinden itibaren en geç yedi gün içinde konkordatoya ilişkin bütün belgeleri, konkordato projesinin kabul edilip edilmediğine ve tasdikinin uygun olup olmadığına dair gerekçeli raporunu mahkemeye tevdi eder.”Konkordatonunu tasdiki başlıklı 305. Maddesi “302 nci madde uyarınca yapılan toplantıda ve iltihak süresi içinde verilen oylarla kabul edilen konkordato projesinin tasdiki aşağıdaki şartların gerçekleşmesine bağlıdır.a)Adi konkordatoda teklif edilen tutarın, borçlunun iflâsı hâlinde alacaklıların eline geçebilecek muhtemel miktardan fazla olacağının anlaşılması; malvarlığının terki suretiyle konkordatoda paraya çevirme hâlinde elde edilen hasılat veya üçüncü kişi tarafından teklif edilen tutarın iflâs yoluyla tasfiye hâlinde elde edilebilecek bedelden fazla olacağının anlaşılması.b)Teklif edilen tutarın borçlunun kaynakları ile orantılı olması (bu kapsamda mahkeme, borçlunun beklenen haklarının dikkate alınıp alınmayacağını ve alınacaksa ne oranda dikkate alınacağını da takdir eder).c)Konkordato projesinin 302 nci maddede öngörülen çoğunlukla kabul edilmiş bulunması d)206’ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesinin ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifasının, alacaklı bundan açıkça vazgeçmedikçe yeterli teminata bağlanmış olması (302 nci maddenin altıncı fıkrası kıyasen uygulanır). e)Konkordatonun tasdikinin gerektirdiği yargılama giderleri ile konkordatonun tasdiki durumunda alacaklılara ödenmesi kararlaştırılan para üzerinden alınması gereken harcın, tasdik kararından önce, borçlu tarafından mahkeme veznesine depo edilmiş olması.Mahkeme konkordato projesini yetersiz bulursa kendiliğinden veya talep üzerine gerekli gördüğü düzeltmenin yapılmasını isteyebilir.” 12/01/2021 tarihinde yapılan alacaklılar toplantısı icra edildikten ve 7 günlük iltihak süresi dolduktan sonra Komiser Heyetinin 21/04/2021 tarihli konkordato tasdik şartlarına dair nihai raporunda; ” Nisapta dikkate alınacak alacak tutarının 96,088.861,26-TL olduğu, borçlunun konkordato teklifinin, nisaba mesnet teşkil eden alacaklarının toplamları 21.395.896,08-TL olan 106 alacaklı tarafından kabul edildiği, bıı verilere göre, İİK m.305 hükme uyarınca konkordatonun tasdiki için gerekli şartlardan biri olan, konkordatonun, kaydedilmiş olan alacaklıların ve alacakların yansım veya kaydedilmiş olan alacaklıların dörtte birini ve alacakların üçte ikisini aşan bîr çoğunluk tarafından kabul edilmesi şartının sağlanamadığı, bu sebeple konkordatonun tasdikine ilişkin diğer şartlara ilişkin bir değerlendirmeye ihtiyaç kalmadığı, b) Aynı nisap – oranların, oylama sonucundu konkordato talep eden gerçek kişiler açısından da gerçekleşmiş olduğu, c)Teknik bilirkişilerden alınan ek güncel değerler ve şirket muhasebesinden tarafımıza raporlanan mali veriler ışığında hazırlanan 31/12/2020 tarihli rayiç bilançoya göre, borçlunun rayiç özvarlığının (-) 75.175.723,57-TL olarak hesaplandığı, diğer bir anlatımla, şirketin borca batık durumda olduğu…” yönünde görüş bildirilmiştir.Dosya kapsamına göre, mahkemece atanan Komiser Heyeti tarafından ibraz edilen 21/04/2021 tarihli konkordatonun tasdiki hakkında nihai raporunda ifade edildiği şekilde borçlular yönünden yapılan oylama sonunda konkordato projesinin kabulü için İİK 302. maddesinde öngörülen iki nisaptan hiçbirinin sağlanamadığı, dolayısıyla İİK 305/1-c bendi uyarınca tasdik şartları oluşmadığı görülmüştür. İİK 305. maddede belirtilen tasdik şartları gerçekleşmemesi nedeniyle konkordato talebinin reddine karar verilmesi durumunda İİK 308. maddesinde düzenlenen iflas şartının değerlendirilmesi gerekir. Konkordatonun tasdik edilmemesi ve borçlunun iflası başlıklı 308. maddesi ” Konkordato tasdik edilmezse mahkeme konkordato talebinin reddine verir ve bu karar 288. madde uyarınca ilan edilerek ilgili yerlere bildirilir. Borçlunun iflasa tabi şahıslardan olması ve doğrudan doğruya iflas sebeplerinden birinin bulunması halinde mahkeme, borçlunun iflasına karar verilir.” şeklinde düzenlenmiştir. Doğrudan doğruya iflas sebepleri ise İİK 177 ila 179. maddelerde ( İİK m. 179 atfıyla TTK 377 m.) düzenlenmiştir. İİK 179. maddesine göre, ” Sermaye şirketleri ile kooperatiflerin, aktiflerin muhtemel satış fiyatları üzerinden düzenlenen ara bilançoya göre borca batık olduğu idare ve temsil ile vazifelendirilmiş kimseler veya şirket ya da kooperatif tasfiye hâlinde ise tasfiye memurları veya bir alacaklı tarafından beyan ve mahkemece tespit edilirse, önceden takibe hacet kalmaksızın bunların iflâsına karar verilir. Türk Ticaret Kanununun 377 nci ve 634 üncü maddeleri ile 24/4/1969 tarihli ve 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 63 üncü maddesi hükmü saklıdır.” Borca batıklığın tespiti için TTK’nın 324. maddesi uyarınca bir borca batıklık bilançosu hazırlanmalıdır. TTK’nın 324. maddesine göre borca batıklık bilançosunda aktiflerin rayiç değerden bilançoya geçirilerek borca batıklık bilançonun çıkarılması gerekir. Bunun için öncelikle davacının tüm mal varlığı belirlenip varsa taşınmazların dışındaki tüm makine ve ekipmanlarının, stoklarının, bunların güncel rayiç değerlerinin karar tarihine en yakın bir şekilde olacak şekilde ehil bilirkişilerce tespit gerekir. Komiser Heyetince, rayiç değer bilançosuna esas alınmak üzere şirketin mali tablolarında ve kayıtlarındaki varlıkların rayiç değerleri bilirkişiler marifetiyle tespit ettirilmiştir. Makine Mühendisi …’in 20/04/2021 tarihli raporu ile davacı şirkete ait tesis-makineler, demirbaşlar, taşıtlar, haklar, özel maliyetler, maddi olmayan duran varlıklar üzerinde yapılan incelemede toplam rayiç bedeli 10.923.172,00 TL tespit edilmiş, Endüstri Mühendisi-Marka ve Patent Uzmanı …’in 13/04/2021 tarihli raporu ile davacı şirketin “…” ibareli markasının rayiç değeri : 10.400.000,00 TL, “…” ibareli markasının rayiç değeri : 1.500.000,00 TL, “…” ibareli markasının rayiç değeri: 765.000,00 TL, şirketin mal varlıkları hususunda 31/12/2020 tarihli stok sayım raporuna göre mağazalarda ve ana depo stok listesinde bulunan tüm ürünlerin stok değerlerinin 16.910.490,96 TL olduğu tespiti yapılmıştır. Buna göre davacı şirketin tüm malvarlığı üzerinde bunların rayiç değerlerinin, karar tarihine en yakın bir şekilde olacak şekilde bilirkişilerce tespit ettirilmiş olup borçlu şirketin 31/12/2020 tarihli rayiç bilançoya göre 6102 sayılı TTK’nın 376/3 maddesinde belirtilen değerleme yöntemlerine göre öz kaynağının (-) 75.175.723,57 TL borca batık durumda olduğu tespiti yapılmıştır. Açıklanan nedenlerle; İİK 305/1-c bendi uyarınca konkordato tasdik şartları gerçekleşmemesi nedeniyle davacıların konkordato talebinin reddine ve borca batık durumda olduğundan İİK 308 maddesi uyarınca davacı şirketin iflasına karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunduğundan davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK 353/1-b.1 bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davacıların istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacılar tarafından yatırılan 162,10’ar TL istinaf kanun yoluna başvurma harçlarının ayrı ayrı hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından, davacılar tarafından ayrı ayrı yatırılan 59,30’ar TL harcın mahsubu ile bakiye 21,40’ar TL’ nin istinaf eden davacılardan ayrı ayrı tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Davacıların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, İİK’nın 308/a maddesi uyarınca, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içinde Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.02/06/2022