Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/1240 E. 2022/209 K. 23.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1240
KARAR NO: 2022/209
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ:İSTANBUL Anadolu 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/1152 Esas
KARAR NO: 2020/874
KARAR TARİHİ: 04/11/2020
DAVA: Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan (İİK 285 İla 308/h))
KARAR TARİHİ: 23/02/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirketler arasında organik ve ticari bağ bulunmakla birlikte, aynı zamanda davacı şirketlerin hepsi birbirlerinin borçlarına kefil olduğunu, aralarındaki ticari ve organik bağ sebebiyle aynı nedenlere dayalı olarak nakit döngüsünde sıkıntı yaşadıklarını dolayısıyla tüm şirketlerin konkordato sürecine girme nedenlerinin ortak olduğunu, ülkemiz ve global alandaki ticari süreçlerde ciddi bir yavaşlama söz konusu olduğunu, esasen ülkemizde adı konulmamış bir kriz ortamı yaşadığını, belli sektörlerdeki hızlı gerileme tüm ekonomide domino etkisi yaratmakta, ülkedeki nakit dolaşımı yanında iş hacmini ve ticari hayatın özellikle güvene dayalı alanlarını ciddi şekilde tehdit ettiğini yabancı ülkeler ile yaşanan siyasi çatışmalar ve yaşanan menfur darbe teşebbüsününe müteakip “Olağanüstü Hal” ilan edilmesi ile birlikte devletin işleyişi ile ilgili olarak çeşitli kararlar alınmaya başlandığını, o tarihten bu yana ülke genelinde ciddi ekonomik çalkantılar ve belirsizlikler ortaya çıktığını, ülke genelindeki bu olumsuzluklardan çok kırılgan olan müvekkili firmaların iştigal ettiği sanayi, inşaat, üretim ve imalat sektörleri de ciddi anlamda olumsuz etkilendiğini, özellikle son dönemde ülkemiz ve diğer yabancı devletler arasındaki siyasi problemler kaynaklı döviz piyasalarında ciddi çalkantılar, ülke genelindeki ekonomik ve siyasi problemler nedenleriyle müvekkili işletmelerde de ciddi finansal sıkıntılar ortaya çıkmakla, nakit akışı kesilmekle, özkaynaklar ile finansal döngü sağlanmaya çalışılmakla birlikte aynı zamanda sektör bazında yaşanan sıkıntılar, en nihayetinde bankaların olumsuz tutumlarından kaynaklı işletmeler likitide kaynaklarını kaybetmeye başlamış ve nakit noksanlığına düşüldüğünü, davacı şirketler iç piyasa satışlarında çok ciddi sıkıntılar yaşadığını, 2014 yılında Türk …’tan USD kredisi kullanılması ve döviz artışından dolayı çok ciddi zararların meydana gelmesi, bankaların sert ve kötü tutumu müvekkili şirketleri zor duruma sürüklediğini, davacı şirketlerin bankalarda kredi limitleri bulunmasına rağmen, sektörün genelinde yaşanan problemleri ve ülkemizin içinde bulunduğu durumu sebep göstererek bankalar işletmelerin kredi kullanımlarına izin vermediğini, kredi limitlerini kullandırmak bir yana ek teminatlar talep etmekte ve kredileri geri çağırma noktasına gelindiğini, bankaların işbu olumsuz tutumları nedeniyle halen üretimi devam eden davacı şirketler nakit döngüsünü sağlayamadığını, bankaların işbu olumsuz tutumları sebebiyle şirketlerin nakit sıkıntısının büyümesi gerek döviz kurlarındaki artış ve kredi faizlerinin yükselmesi gerekse alacaklarını tahsil etmesinin zaman gerektirmesi nedeniyle, şirketlerin bu durumdan çıkabilmesi ve ülkesine hizmetini devam ettirebilmesi için İİK 285 vd maddeleri gereğince konkordato taleplerinin kabulü ile öncelikle müvekkilleri lehine 3 ay geçici mühlet kararı ile birlikte İcra ve İflas Kanunu’nun 287 ve 294.maddesi gereğince ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve ihtiyati tedbir kararlarının aynen devamıyla yargılama sırasında kesin mühlet kararı verilmesi ile yargılama neticesinde de konkordato tasdikine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ” … adi alacaklar yönünden tasdik durumunda iflas halinde alacaklıların eline geçecek olan miktardan daha çoğunun geçeceği(İİK.nun 305/1-a), teklifin kaynaklarla orantılı olduğu, (İİK.nun 305/1-b), borçlunun dürüst olduğu, komiser talimatlarına uyduğu, alacaklıları zarar uğratma davranışı içinde olmadığı (İİK.nun 292/1-c), adi alacaklar yönünden teklifin (alacaklıların ve alacak miktarlarının ½ si) nitelikli çoğunluk tarafından kabul edildiği (İİK.nun 302/3-a,305/1-c), projenin inandırıcılığı ve ciddiyetini koruduğu, tasdik harcının yatırıldığı (305/1-e), teminat şartının söz konusu olmadığı (305/1-d), komiserlerin karar vermeden evvel mahkemede dinlendiği(İİK.nun 304/1), böylece konkordatonun tasdiki koşullarının tümüyle oluştuğu anlaşılmış; 305/2 maddesi uyarınca düzeltme yapılmasını gerektirir bir durum da olmadığından, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. Rehinli alacaklar yönünden ise nitelikti çoğunluk sağlanamamış olmakla bu alacaklılar yönünden konkordatonun tasdiki talebi reddedilmiştir. Rehinli alacaklılar yönünden talebin reddi, kimisinde rehinli alacaklıların alacağını karşılayacak tutarda ipotek olması kimisinde yapılandırma yapılmış olması sebebiyle, adi alacaklılar için verilecek tasdik kararının sıhhatini, projenin gerçekçiliğinin devamını olumsuz biçimde etkilemeyeceği anlaşılmıştır. Her üç şirket yönünden ; -Adi alacaklılar yönünden tasdikten itibaren ilk 18 ay geri ödemesiz, sonraki 42 ay eşit taksitler halinde %4 faiz ilaveli ödeneceğine dair revize projeye göre, İİK.nun 305 md. uyarınca KONKORDATONUN TASDİKİNE, -Her üç şirket yönünden de imtiyazlı alacaklar yönünden KONKORDATONUN TASDİKİ TALEBİNİN REDDİNE” dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ 1-Alacaklı Doğru … A.Ş. Vekilince sunulan istinaf dilekçesinde özetle; Alacağın kısmi olarak kabulüne ilişkin olarak hiçbir gerekçe gösterilmediği, konkordato komiser raporunda şirketin aktifinde görünen şirketler hakkında konkordato kararı verildiği ve borçlu tüzel kişiliğinin taşınmaz mal varlığının olmadığı , şirketlerin istenilen ödeme dengesine kavuşamamış ve konkordato komiserlerin nihai raporunda çelişkiler mevcut olduğu , toplantı nisabının hatalı düzenlendiği kabul oyu kullanan alacaklıların çoğunun istinaf yasa yoluna başvuran alacaklının alacağından düşük , hedeflenen ödemenin yapılamayacağının açık olduğu ve teklif edilen meblağın borçlunun kaynakları ile orantılı olması gerektiği, imtiyazlı alacaklar bakımından teminat talebinden feragat beyanlarının çok hızlı bir şekilde toplandığı, konkordato komiserlerinin alacaklar toplantısındaki oylamada alacaklı şirketin ret oyunun geçersiz saymaları yönündeki kararın hukuksuz olduğu, alacaklar toplantısına katılım sırasında temnikname, özel yetkili vekaletnamenin komiser heyetine sunulduğu, aynı zamanda imza sirkülerinde komiser heyetine ulaştırıldığı belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir. 2-Alacaklı … A.Ş. Vekilince sunulan istinaf dilekçesinde özetle; Bankanın, davacı boçludan alacağının nisaba dahil edilen meblağdan çok fazla olduğu, bankanın rehin ile temin edilmiş tutarı aşan alacağının reddine yönelik herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin banka alacağının eksik olarak hesaplandığı, eksik incelemeler yoluyla oluşturulmuş raporlara dayanılarak hatalı bir şekilde konkordato tasdiki yönünde karar verildiği, davacının borcunu alacaklı banka kayıtlarına göre ödeyeceğini kabul beyan ve taahhüt ettiği, mahkemece alınan bilirkişi raporlarının denetime elverişli olmadığı ve gerekli araştırmaları içermediği, ödeme planını içeren tablonun dahil olduğu raporların büyük bir kısmının kendilerine tebliğ edilmediği, raporlar arasındaki çelişkiler giderilmeden hüküm vermeye elverişli olmayan raporlar üzerinden karar verildiği, davacının mali durumun düzelmesinin mümkün görülmediği, borca batık olduğu , konkordatonun başarıya ulaşmasının mümkün bulunmadığı, ön projede iddia edilen hususları gerçekleştirebileceğine yönelik hiçbir bir somut veri ibraz edilmediği belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan incelemede; Dava, İİK’nın 285. vd. maddeleri uyarınca geçici ve kesin mühlet kararları verilmesi ve konkordato projesinin tasdiki istemine ilişkindir. İstinaf yasa yoluna başvuran alacaklılar vekillerince ayrı ayrı istinaf dilekçeleri sunulmuş ancak istinaf kanun yoluna başvurma harcı ile istinaf karar harçların yatırıldığına dair sayman mutemedi alındıların dosyada fiziki olarak yer almaması nedeniyle Uyap sisteminde yapılan incelemede İstinaf yasa yoluna başvuran alacaklılardan … A.Ş. Yönünden istinaf karar harcının yatırıldığına dair sayman mutemedi alındısının dosya arasına alınmadığı gerek fiziki ve gerekse Uyap sisteminde yapılan incelemeden anlaşılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 344. maddesinde “İstinaf dilekçesi verilirken, istinaf kanun yoluna başvuru harcı ve tebliğ giderleri de dâhil olmak üzere tüm giderler ödenir. Bunların hiç ödenmediği veya eksik ödenmiş olduğu sonradan anlaşılırsa, kararı veren mahkeme tarafından verilecek bir haftalık kesin süre içinde tamamlanması, aksi hâlde başvurudan vazgeçmiş sayılacağı hususu başvurana yazılı olarak bildirilir. Verilen kesin süre içinde harç ve giderler tamamlanmadığı takdirde, mahkeme başvurunun yapılmamış sayılmasına karar verir. Bu karara karşı istinaf yoluna başvurulması hâlinde, 346. maddenin ikinci fıkrası hükmü kıyas yoluyla uygulanır.” hükmü yer almaktadır. İş bu nedenle; alacaklı vekillerince istinaf yasa yoluna başvurulur iken yatırılması gerekli harçların ikmal edildiğine dair dekontların eksiksiz olarak dosyaya ibraz edilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, istinaf kanun yoluna başvuran alacaklı vekillerinin 6100 sayılı HMK’nun 344. maddesi uyarınca istinaf karar harcını ve istinaf kanun yoluna başvurma harcı yatırması/yatırıldığına dair belgeyi sunması için yazılı bildirim yapılarak bir haftalık kesin süre verilmesi ve kesin süre içerisinde yatırılmadığı/sunulmadığı takdirde ise; mahkemece HMK 344. Maddesi uyarınca başvurunun yapılmamış sayılmasına dair karar verilmelidir. İİK 308/a maddesi gereğince, itiraz eden alacaklıların istinaf kanun yoluna başvuru süreleri tasdik kararının ilam tarihinden itibaren başlayacaktır İİK’nın 306/son maddesi, “Tasdik kararı mahkemece, 288 inci madde uyarınca ilân olunur ve ilgili yerlere bildirilir.” hükmünü içermekte olup, 288. maddede ise Ticaret Sicili Gazetesinde ve Basın-İlan Kurumunun resmî ilân portalında ilân yapılacağı öngörülmüştür. İlk derece Mahkemesinin yukarıda esas ve karar sayısı belirtilen kararının Ticaret Sicil Gazetesinde ilanına ilişkin dosyada 05.11.2021 tarihinde yazı yazılmış ise de; ilan yapıldığına dair herhangi bir belgeye rastlanmadığından , gerek Basın İlan Kurumu ve gerekse Ticaret Sicili Gazetesinde yapılan tüm ilanların (konkordato tasdikine dair ilan , tasdik duruşma gün ve saatini bildirir ilan ve verilen geçici-kesin mühlet kararlarına ilişkin ) eksiksiz bir şekilde dosya arasına alınması gerekmektedir Gerekçeli kararın Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edilmiş ise, evraklarının dosya içerisine konulması, aksi halde gerekçeli kararın İİK’nın 306/son maddesi uyarınca anılan yerlerde ilan ettirilmesi, istinaf süresinin beklenmesi, bu arada istinaf dilekçe/dilekçeleri sunulması halinde dosyaya eklenmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, yukarıda belirtilen eksikliklerin tamamlanarak dosyanın istinaf incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi gerektiğinden, eksikliğin ikmali için dosyanın ilk derece mahkemesine geri çevrilmesine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklandığı üzere; 1-Yukarıda belirtilen eksikliğin giderilmesi için HMK’nun 352.maddesi gereğince dosyanın Mahkemesi’ne GERİ ÇEVRİLMESİNE 2-Geri çevirme sebebine göre sunulan istinaf başvurusunun bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda oy birliği ile kesin olarak karar verildi.23/02/2022