Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2021/1023 E. 2021/818 K. 08.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2021/1023
KARAR NO: 2021/818
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2018/562
KARAR NO: 2020/87
KARAR TARİHİ: 04/02/2020
ARA KARAR TARİHİ: 10/04/2021
DAVA:Konkordato (Adi Konkordatodan Kaynaklanan)
TALEP:Konkordatonun Feshi
KARAR TARİHİ: 08/09/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP Alacaklı … Anonim Şirketi vekili 05/01/2021 tarihli dilekçesinde; İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde … sicil numarası ile kayıtlı bulunan … Ltd. Şti.’nin konkordato projesinin 5 yıl içinde üçer aylık taksitlerle eşit olarak ödenmesi şartıyla tasdikine karar verdiğini, İcra İflas Kanunu 308/c maddesi uyarınca karara rağmen bugüne kadar hiçbir taksitin ödenmediğini belirterek, mahkeme kararına rağmen müvekkili şirkete hiçbir ödeme yapmayan borçluya müvekkili şirketin alacağının tamamını ödemesi yönünden kesin ihtarat yapılmasını aksi takdirde konkordato projesinin müvekkili yönünden iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemenin 10/04/2021 tarihli ara kararı ile; “İİK’nın 308/(e) maddesi ‘Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir.’ şeklinde olup alacaklı vekili tarafından talep edilen hususun ayrı bir dava konusu edilmesi gerekli olup konkordatonun yürütüldüğü dosya üzeriden, yargılama yapmadan karar verilmesi mümkün olmadığından alacaklı vekilinin talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Alacaklı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; İİK’nın 308/(e) maddesinde konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurunun gerekli olduğu açıkça belirtilmiş olmasına rağmen, mahkemenin yeniden dava konusu edilmesi gerektiği yönündeki gerekçesinin yerinde olmadığını, kararın çelişkili olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte ayrı bir dava şeklinde incelenmesi söz konusu edilecekse mahkemece talebin tefrik edilip, ayrı bir esasa kaydedilerek incelenmesi gerektiğini beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/562 E. 2020/87 K. sayılı, 04/02/2020 tarihli kararı ile davacı/borçlu şirket hakkında İİK’nun 306. maddesi uyarınca konkordatonun tasdikine ilişkin verilen karara karşı alacaklı … AŞ’nin istinaf yoluna başvurması üzerine, Dairemizin 11/11/2020 tarihli kararı ile istinaf isteminin reddine karar verilmiş ve temyiz edilmemesi sonucu karar 06/01/2021 tarihinde kesinleşmiştir. Alacaklının talebi, konkordato şartlarının gereği gibi ifa edilmediği iddiası ile alacaklı … Anonim Şirketi yönünden İİK’nun 308.maddesi gereğince konkordatonun feshi istemine ilişkindir. Alacaklı vekili, ayrı bir dava açılmaksızın konkordatonun tasdiki kararını veren Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018/562 Esas sayılı dosyası üzerinden talepte bulunmuştur. İİK’nun konkordatonun kısmen feshi başlığını taşıyan 308/e maddesinde; “Kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan her alacaklı konkordato uyarınca kazanmış olduğu yeni hakları muhafaza etmekle birlikte konkordatoyu tasdik eden mahkemeye başvurarak kendisi hakkında konkordatoyu feshettirebilir. Fesih talebi üzerine verilecek hükmün tebliğinden itibaren on gün içinde istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi kararına karşı tebliğ tarihinden itibaren on gün içinde temyiz yoluna başvurulabilir.” hükmü yer almaktadır. İstinafa konu ihtilaf, konkordatonun feshi isteminin, tasdik kararı veren mahkemeden talep edilip edilemeyeceği, ayrı dava konusu olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır. 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna göre her il merkezinde o ilin adıyla anılan hukuk mahkemeleri kurulur. Hukuk mahkemeleri sulh hukuk ve asliye hukuk mahkemeleri ile özel kanunlarla kurulan diğer hukuk mahkemeleridir. 5.maddenin 6460 sayılı Yasa ile değişik 5.fıkrasında iş durumunun gerekli kıldığı yerlerde hukuk mahkemelerinin birden fazla dairesinin oluşturulabileceği ve bu dairelerin numaralandırılacağı; ihtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımının Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından belirlenebileceği öngörülmüştür. Bu açıklamalar kapsamında örneklendirilecek olursak Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ve Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesi ayrı mahkemeler olmayıp, Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemelerinin farklı numaralı daireleridir. Konkordatonun feshine ilişkin davanın, tasdike karar veren mahkemede görüleceğine ilişkin İİK’nun 308/e maddesinde yer alan düzenlemenin yukarıda ifade edilen teşkilat yapısı içinde anlaşılması gerekir. Bu durumda konkordatonun tasdikine Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri karar vermiş ise, fesih istemini de Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemeleri değerlendirmelidir. Ayrıca korkordatonun feshi davası, konkordatonun tasdiki yargılamasının devamı niteliğinde düşünülemez. Zira tasdik yargılaması hasımsız, niza olgusunun olmadığı çekişmesiz bir yargı işi iken, konkordatonun feshi davasında davacı taraf kendisine karşı konkordato projesi uyarınca ifada bulunulmayan alacaklı, davalı taraf ise konkordato projesi tasdik edilen borçludur ve nizalı bir davadır. Bu nedenle İİK’nun 308/e maddesi uyarınca konkordatonun feshini isteyen alacaklının sunduğu dilekçenin dava dilekçesi niteliğinde olmasının yanında, gerekli başvuru ve maktu harcı da yatırarak ayrı bir dava açması gerekmektedir. Yine alacaklı vekilinin istinaf dilekçesinde ileri sürüldüğü gibi talebin dosyadan tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesi ise yukarıda açıklanan nedenlerle mümkün değildir. Açıklanan nedenlerle, dosya kapsamına göre ilk derece mahkemesi kararı usul ve yasaya uygun olup, resen yapılan incelemede kamu düzenine aykırı herhangi bir husus da tespit edilemediğinden, alacaklı … Anonim Şirketi vekilinin istinaf itirazları yerinde olmayıp 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Alacaklı … Anonim Şirketi vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.l bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE, 2-Alacaklı … Anonim Şirketi tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf başvuru harcının ve 59,30 TL istinaf karar harcının Hazineye irat kaydına, 3-İstinaf yargılaması için yapılan yargılama giderinin, alacaklı … Anonim Şirketi üzerinde bırakılmasına, 4-Yatırılan gider avansından kalan kısmın alacaklı … Anonim Şirketine ilk derece mahkemesince iadesine, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 361. maddesi uyarınca temyizi kabil olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/09/2021