Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/894 E. 2022/1008 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/894
KARAR NO: 2022/1008
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 13/02/2019
ESAS NO: 2017/49 Esas
KARAR NO: 2019/201
DAVA TARİHİ: 17/01/2017
DAVA:Tazminat (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Rücuen Tazminat)
KARAR TARİHİ: 28/09/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı sigortalısı … A.ş’nin 01.12.2015-01.12.2016 tarihleri arasında müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, sigortalıya ait depoda bulunan klimada 27.02.2016 tarihinde çıkan yangın sebebi ile ofiste büyük hasar meydana geldiğini, itfaiyenin yangın raporunda yangının klimadan çıktığının belirtildiğini, müvekkili şirket tarafından yaptırılan ekspertiz incelemesinde; klimanın çevresinde yangına sebep olabilecek, harici bir ısı kaynağı olmadığının tespit edildiği, bu sebeple yangının, klima iç ünitesinde meydana gelen arıza sonucu aşırı ısınma neticesinde meydana gelebileceği kanaatine varıldığı, yangına sebep olan klimanın tamamen yandığı, bu sebeple tam olarak yangının iç mi yoksa dış ünitedeki arızadan mı kaynaklandığının tespit edilemediğinin belirtildiğini, klimanın dış ünitesinin … marka, iç ünitesinin … marka olduğunu, müvekkilinin tespit edilen hasar bedeli olan 7.208,65 TL’yi sigortalıya ödediğini, BK.49, 65 ve devamı maddeleri gereğince yangının çıkmasına sebep olan klimadan sorumlu olan davalıların zararı tazmin etmesi gerektiğini beyan ederek her türlü fazlaya ilişkin tüm haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 7.208,65-TL tazminatın ödeme tarihi olan 21.11.2016 tarihinden itibaren yasal faizi ile davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı … A.ş vekili cevap dilekçesinde özetle; zarara sebebiyete veren yangının klimanın iç ünitesinden kaynaklandığını, müvekkilinin dış ünite klima distribütörü olduğunu, yangının dış üniteden kaynaklanmadığını, taraflar arasında sözleşme ilişkisi olmadığından yangının müvekkili şirketin kusurundan kaynaklandığını ispat külfetinin davacıda olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte, bir an için yangının dış üniteden çıktığı düşünülse bile klima dış ünitesinden maksimum verim alabilmek adına montajın güneş görmeyen bir alana yapılması ve klima bakımının düzenli olarak yaptırılması gerektiğini, klima montajının davacılar mı yoksa davalılar aracılığı ile mi yapıldığının anlaşılamadığını, klimanın bakımına dair yükümlülüklerin yerine getirildiğine dair somut bir kanıt sunulmadığını, elektrik arızasına bağlı yangın çıkması olasılığının da bulunduğunu, klimanın iç ünitesinde çıkan yangının klimanın bağlantılı olan dış ünitesine etki ederek dış ünitenin de yanmasına sebep olmasının hayatın olağan akışına uygun olduğunu, yangının müvekkilinin distribütörlüğünün yaptığı … marka klima ile ilgisi olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı … A.ş vekili cevap dilekçesinde özetle; İtfaiye raporunun tahmine dayalı, teknik bilgiden yoksun olduğunu, davaya konu klimanın montajının müvekkili şirket tarafından yapıldığına dair kayıt olmadığını, servis hizmeti verilmediğini, montaj şeklinin ve yerinin uygun olmamasının yangına sebep olabileceğini, klimanın dış ünitesinin … marka olmamakla birlikte yetkisiz kişilerce … marka klimaya farklı bir marka dış ünite eklendiği, bu işlem sonucunda ürünün yapısının bozulmasının muhtemel olduğunu, klima üzerinde müvekkili şirket teknisyenleri tarafından yapılan incelemede; ürünün elektriksel komponentlerinin hasara uğramadığı, ürüne çekilen şebeke kablosunun klemens ile bağlantı yapılmadığı ve kablo üzerinde topraklanmalar olduğu, şebeke kablo bağlantısının gevşemiş olduğu vc gevşek kalan kısımda oluşan arklanma sonucu yangının başladığının tespit edildiğini, klimanın ayıplı veya bozuk imal edildiğinin tespit edilemediğini, yangın sebebinin müphem olduğunu, elektrik tesisatından yada elektrik dağıtım şirketinden kaynaklanmış olabileceğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”Mahkememizce toplanan ve dosyada mevcut tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, kanunda aksi öngörülmedikçe kural olarak herkes iddiasını ispatla yükümlüdür. HMK’nın 190. maddesi gereği “ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir”. Davacı tarafından, gerçekten de, davaya konu yangın olayının, iç ünitesi …, dış ünitesi … Marka olan, ekspertiz ve bilirkişi raporu ile de, bu iki ayrı marka iç ve dış ünitesinin birleştirilerek (setleştirilerek) klima haline getirilerek kullanıldığı sabit olan klimadan kaynaklandığı, hiç bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ispat edilememiştir. Gerek itfaiye yangın raporunda, gerekse ekspertiz raporlarında yangının klimadan çıkmış olabileceğine ilişkin tespitlerin dayanaklarının belirtilmediği, yangının klimadan çıkmış olduğuna ilişkin tespitin kanaate dayalı olduğu görülmüş, yangının klimadan çıktığı her türlü şüpheden uzak, kesin ve somut delillerle ispat edilememiştir. Diğer yandan zarara yol açan yangın olayının davalılarca piyasaya sunulan klimadan kaynaklandığı bir an kabul edilse bile, davalıların tazminattan sorumlu tutulabilmeleri için zararı doğuran olay ile davalıların eylemi arasında uygun illiyet bağının varlığının da ispatı gerekmekte olup, yangına sebebiyet verdiği iddia edilen klimanın, satışının ve montajının davalı şirketler tarafından yapıldığına dair, dosyaya, fatura, irsaliye, montaj belgesi, yetkili servise ait bakım yaptırıldığına ilişkin belge vs. sunulamamış, zararı doğuran olay ile davalıların eylemi arasında da uygun illiyet bağının varlığı ispatlanamamıştır. Bu sebeple, davalıların, yangından ve zarardan sorumlu tutulmasının hukuken mümkün bulunmadığı kabul edilmiş ve davacının iddiaları sabit olmadığından ve ispatlanamadığından açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. ” gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yangının klimadan çıktığı son derece açık ve net olup, söz konusu hususun, yangın raporu ve ekspertiz raporunda da herhangi bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirtildiği, klima montajı kolay ve herkesin yapabileceği bir işlem olmayıp, dava dışı sigortalı şirketçe montaj yetkili servisine yaptırıldığı, kaldı ki yetkili servis tarafından montaj hizmeti herhangi bir ek ücret talep edilmeksizin yapılacakken, dava dışı sigortalının ek bir ücret ödeyerek üçüncü bir kişiye klimanın montajını yaptırmış olmasının hayatın olağan akışına da aykırı olduğu, klima iç ünitesinin …, dış ünitenin ise … olduğu şüpheye yer bırakmayacak derecede netlikle ortadayken ve davaya konu olaya ilişkin yapılmış olan tüm incelemelerde söz konusu yangının klimadan kaynaklandığı tespitleri yapılmışken; yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak haklı davanın reddine karar verilmesini açıkça yasalara aykırı olduğu, klimadan meydana gelen bir hasar söz konusu ise bu hasarın klimayı üreten davalılarca karşılanması gerekliliği başta yasalara sonrasında da hakkaniyete uygun olduğu, 4822 Sayili Kanun ile Değişik 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması hakkında Kanun’un ‘Tüketici Korunması ve Aydınlatılması’ bölümü 4. Maddesinde ‘Tüketici bu seçimlik haklarından biri ile birlikte ayıplı malın sebep olduğu ölüm ve/veya yaralanmaya yol açan ve/veya kullanımdaki diğer mallarda zarara sebep olan hallerde imalatçı-üreticiden tazminat isteme hakkına da sahiptir.’, ‘ İmalatçı-üretici, satıcı, bayi, acente, ithalatçı ve 10 uncu maddenin beşinci fıkrasına veya 10/B maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre kredi veren, ayıplı maldan ve tüketicinin bu maddede yer alan seçimlik haklarından dolayı müteselsilen sorumludur’. Şeklinde belirtilen madde hükmünden de anlaşılacağı üzere davalılar …Tic. A.Ş. ve … A.Ş.nin davaya konu hasar sebebiyle müteselsilen sorumlu olduğu belirtilerek itirazları doğrultusunda yerel mahkeme kararının kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen sebepler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Dava; sigortacının, dava dışı sigortalısına aralarındaki sigorta poliçesine dayanarak ödediği hasar bedelinin, hasardan sorumlu olduğunu iddia ettiği davalılardan 6102 Sayılı TTK’nun 1472. maddesi uyarınca rücuen tahsili istemine ilişkindir. Davacı sigorta şirketi tarafından, dava dışı sigortalı … A.Ş. isimli işyeri için 01.12.2015-2016 tarihlerini kapsayan Ticari Paket Sigorta Poliçesi düzenlenmiş, dava konusu hasar, 27.02.2016 tarihinde deponun ofis kısmında meydana gelmiş, poliçede riziko adresi yazan depo, depoda bulunan demirbaş dekorasyon, makina tesisatının 22.972.428,00TL sigorta bedeli ile sigortalandığı ,dosya kapsamından davacı sigorta şirketi tarafından 22.11.2016 tarihinde 7.208,65 TL hasar ödemesi yapıldığı anlaşılmıştır. Davacı taraf, yangının klimadan kaynaklandığını, davalıların hasardan sorumlu olduğunu beyan ederek sigortalıya ödenen bedelin rücuen davalılardan tahsilini talep etmektedir.Mahkemece, yangının klimadan kaynaklandığının, hiç bir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ispat edilemediği, klimadan kaynaklandığı bir an kabul edilse bile,yangına sebebiyet verdiği iddia edilen klimanın, satışının ve montajının davalı şirketler tarafından yapıldığına dair, dosyaya, fatura, irsaliye, montaj belgesi, yetkili servise ait bakım yaptırıldığına ilişkin belge vs. sunulamamış, zararı doğuran olay ile davalıların eylemi arasında da uygun illiyet bağının varlığı ispatlanamadığı gerekçesi ile dava reddedilmiştir. Davacı tarafından alınan ekspertiz raporunda; Riziko mahalline gidildiği ve yapılan görüşmede yönetici ofisinde bulunan klimanın iç ünitesinin yangına sebep olmasıyla hasar oluştuğunun bildirildiği, klima iç ünitesinin tamamen yandığı, klima iç ünitesinin …, dış ünitesinin … marka olduğu, sigortalı tarafından klima faturası ve montaj fişinin iletilmediği, klima enerji besleme kablosunun sağlam olduğu, yanmanın klima iç ünitesinin enerji kablosunun aksi tarafından başladığının görüldüğü, klima çevresinde yangına sebep olabilecek harici bir ısı kaynağı bulunmadığını, yangının açık unutulan klimanın iç ünitesinin aşırı ısınması veya iç ünitede meydana gelen arıza neticesinde meydana geldiği kanaatine varıldığı, hasarın yakın sebebinin alevli yangın olarak belirlendiği, klima montajının yetkili servis tarafından yapıldığı konusunda belge iletilmediği belirtilmiştir. Davalı … tarafından delil olarak sunulan 01.04.2016 tarihli ürün güvenilirliği olay yeri teknik inceleme raporunda; ürün montajının yetkili servis tarafından yapıldığına dair kaydın olmadığı, dış ünitede herhangi hasarın oluşmadığı, dış ünitenin arçeliğe ait olmadığı, … iç ünite ile dış ünitenin setleştirildiği, ürünün montaj kaydının sistemde olmadığı, klima iç ünitesinin sol tarafında alt şasi ve ön pano grb. eridiğinin görüldüğü, elektriksel inceleme yapıldığında komponentlerin hasara uğramadığı, ürüne çekilen şebeke kablosunun klemens ile bağlantı yapılmadığı, kablo üzerinde topaklanmalar görüldüğü, bağlantının gevşemiş olduğu, gevşek kalan kısımda oluşan arklanma sonucu yangının başladığı, yangın olayının şebeke kablosundan başladığı tespit edilmiştir.Olaya ilişkin yangın raporunda; yangının klimadan çıktığı tahmin edilse de kesin çıkış sebebinin bilirkişilerce tespit edilmesi gerektiği bildirilmiştir. Mahkemece Gebze Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak keşif yapılıp rapor alınması istenmiş, talimat mahkemesince keşif yapılmış ve sigorta uzmanı, makine mühendisi ve elektrik mühendisinden oluşan bilirkişi heyetinden rapor alınmıştır. Düzenlenen 19.09.2018 tarihli raporda; ”Yanan klima olay yerinde olmadığından inceleme imkanımız olmamıştır. Yanan klima üzerinde inceleme yapan Ekspertiz raporunda belirtilmiş olduğu gibi, açık unutulan klimanın iç ünitisinin aşırı ısınması, veya iç ünitede herhangi bir arıza sonucu meydana gelmiş olabileceği, yine, … Firması Teknik Raporunda belirtilmiş olduğu gibi, şebeke kablosu üzerinde topaklanmaların olduğu, bağlantının gevşemiş olduğu ve gevşek kalan kısımda oluşan arklanma sonucunda da yangının meydana gelmesinin mümkün olduğu; burada esas olan, yanan klimadan ve oluşan hasardan, davalı şirketlerin sorumlu olup olmadığının olduğu; dosya kapsamında, yanan klimanın davalı şirketler tarafından satıldığı ve klimanın yine davalı şirketler tarafından montajının yapıldığına dair herhangi bir fatura, irsaliye vb. belgesinin mevcut olmadığının….dosyada söz konusu belgelerin, davalı şirket ve ekspertiz tarafından istendiği, ancak davacı şirketin istenen belgeleri temin edemediği bilgisinin mevcut olduğu, yine dosyadaki bilgilerde, iki ayrı marka iç ve dış ünitenin birleştirilerek (setleştirilerek) klima haline getirildiği ve kullanıldığının anlaşıldığı, bu durum, klimanın 2. el bir klima olduğu bilgisini ortaya koyduğu… satışı ve montajını yapmamış olan davalı şirketlerin,yanan klimadan ve meydana gelen hasardan herhangi bir sorumluluklarının olmadığı ve kusurlarının bulunmadığı” mütalaa olunmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu yangının hangi sebepden kaynaklandığı, oluşan zarardan davalıların kusur sorumluluğunun bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır. Davaya konu somut olayda denetimine elverişli bilirkişi raporunda da belirtildiği gibi; yangının klimadan kaynaklı bir yangın olduğunun tespiti mümkün olmamıştır. Yangına sebebiyet verdiği iddia edilen klimanın, satışının ve montajının davalı şirketler tarafından yapıldığına dair dosyaya fatura, irsaliye, montaj belgesi, yetkili servise bakım yaptırıldığına ilişkin belge vs. sunulamadığı anlaşılmakla; zararı doğuran olay ile davalıların eylemi arasında uygun illiyet bağının varlığı ispatlanamamıştır. HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, yasaya uygun gerektirici sebeplere, İlk Derece Mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, hükme esas alınan bilirkişi raporunun ve diğer delillerin dosya kapsamına uygun olması, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre davacı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1-b,1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1.b.l bendi uyarınca ESASTAN REDDİNE,2-Davacı tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 80,70 TL istinaf karar harcından, davacı tarafından yatırılan 44,40 TL’nin mahsubu ile bakiye 36,30 TL harcın davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 28/09/2022