Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/79 E. 2020/319 K. 14.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/79
KARAR NO: 2020/319
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1002 Esas
KARAR NO: 2017/820
KARAR TARİHİ: 31/10/2017
DAVA: İtirazın İptali ( Sigorta Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 14/12/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; … A.Ş. ile … Sigorta şirketi liderliğinde sigorta poliçesi ile 30/04/2008-2009 tarihleri arasında doğabilecek riskler için koasürans anlaşması ile sigortalandığını, müvekkili şirketin jeran sıfatıyla %35 davalı … Sigorta A.Ş.’nin ise %25 hisse alarak iştirak ettiklerini, … Elazığ il Müdürlüğünde şoförlü kiralık aracın 10/10/2008 tarihinde kaza yaptığını ve …’un hayatını kaybettiğini, mirasçıları … ve karayolları aleyhine tazminat davası açtıklarını ve …’un müracaatı üzerine müvekkilce hasar dosyası açıldığını ve sonuç olarak maddi ve manevi tazminat, faiz, vekalet ücreti , yargılama gideri olarak mirasçılara ödenen 201.961,54 TL’nin …’un %75 kusuruna tekabül eden 151.475,15 TL’nin karşılığı 08/09/2015 tarihinde 72,287,46 USD ödendiğini, yapılan ödemelerden söz konusu koasürör şirketlerden … Sigorta’nın kendi hissesi üzerine düşen % 25 oranında sorumlu olduğunu, buna göre davalı kendi payına düşen 18.071,86 USD yerine 19/01/2015 tarihinde 12.640,00 USD ödeme yaptığını, 5.431,86 USD borcunu ödemediğini, bu nedenle müvekkili tarafından davalı … Sigorta A.Ş. adına İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibinin başlatıldığını, davalının takibe itirazı neticesinde takibin durduğunu, bu nedenle davalının İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki icra takibine itirazının iptaline ve asıl alacağın ödeme tarihi olan 08/09/2015 tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkili şirket nezdinde düzenlenen poliçede kişi başı 350.000,00 USD teminat olduğunu, bunun %10’nun manevi tazminat olduğunu, müvekkili şirketin payının %25 olduğunu, bunun da kişi başı 87.500 ve 8.750 USD manevi tazminattan sorumlu olduklarını, birlikte sigortalı … Sigorta’nın 12/11/2014 tarihinde sigortalıya 72.287,46 USD ödeme yapıldığını, ihbar zamanında yapılmadığından ihbar tarihine kadar işleyen faizden sorumlu tutulamayacağını beyan ile davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” dosyada bulunan sigorta poliçesi örneği, bu sigorta poliçesi kapsamında davacının hak sahiplerine yapmış olduğu ödemenin mahkeme kararı ve hasar dosyası kapsamından sabit olması, sigorta poliçesinde davalının sorumlu olduğu miktarın belirlenmiş olması, yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davalının, davacının yapmış olduğu ödemeden sorumluluğunun 16.085,91 TL olduğunun tespit edilmiş olması nedeniyle, davacının davasının kısmen kabulüne, davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında takibe itirazının iptaline, takibin 16.085,91 TLüzerinden devamına, alacağa takip tarihinden itibaren %9 oranında yasal faiz uygulanmasına, bakiye isteminin reddine, alacak miktarı yargılama sonucu belirlendiğinden icra inkar tazminatı isteminin reddine ” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; sigortalının icra dosyasına 03/06/2013 tarihinde ödeme yaptığını, ancak ihbarın davacıya 19/08/2014 tarihinde yapıldığını, zamanında ihbar yapılmadığından davacı faiz ve yargılama giderlerinden sorumlu olmamasına rağmen sigortalının talebinin tamamını ödediğini, bu nedenle sigortalı karar sonrası ihbar ettiğinden sigorta şirketlerinin faiz ve yargılama giderlerinden sorumluluğu bulunmadığını, sadece anaparadan sorumlu olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, dava dışı işverenin çalıştırdığı işçinin yapmış olduğu trafik kazası sonucunda hayatını kaybetmesi nedeniyle, dava dışı işveren tarafından mirasçılarına yapılan ödemenin; davacı, davalı ve dava dışı işveren arasında düzenlenen “işveren mali mesuliyet sigorta poliçesi kapsamında” jeran olarak gösterilen davacı sigorta şirketine ihbar edilmesi sonucunda, davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı işverene ödenen sigorta bedelinin, poliçenin diğer tarafı olan kuasürör sigorta şirketinden rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vâki itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacının, davalı aleyhine poliçeye istinaden ödenen zararın rücu talepli 16.085,91 TL asıl alacak, 1.300,98 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.386,89 TL alacağın tahsili için ilamsız takip başlattığı, davalının yasal süresinde ödeme emrine itiraz ettiği, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece mali müşavir ve sigorta uzmanı bilirkişilerden alınan müşterek raporda özetle; ” dava konusu olayda jeran sigorta şirketinin davacı … Sigorta A.Ş. olduğu, koasurans sigorta tekniği ile rizikonun teminat altına alındığı, rizikonun 10/10/2008 tarihinde gerçekleştiği ve jeran sıfatıyla davacının hasar dosyasını açtığı, sigortalı dava dışı … Şirketine gerçekleşen riziko sonucunda toplam 201.961,54 TL hasar toplam tutarı üzerinden %75 kusur oranında olmak üzere 151.471,15 TL USD karşılığı 72.287,46 USD tutarında hasar ödemesi yapıldığı, müşterek sigorta teminatı altına girmiş ve taraf olan tüm sigorta şirketlerinin sigortalıya yapılan hasar ödeme tutarı üzerinden diğer dava dışı sigorta şirketleri ile birlikte hisse/payına düşen oranda ödemeye katılım yükümlülüğünün bulunduğu, davalı sigorta şirketinin teminat altına aldığı ve riziko gerçekleşmesi halinde de ödeme taahhüdü altına girdiği toplam hasar bedelinin hissesi oranında hasar tazminine katılması gerektiği, davalının 12.640,00 USD hasar bedelini ödediğini, bakiye 5.431,86 USD’lik kısmını itiraz ettiğini, itirazının haksız olduğunu, buna göre davacı sigortacının ödeme tarihindeki döviz satış kuru üzerinden hesaplandığında davacının 12.723,59 TL asıl alacak, ödeme tarihinden takip tarihine kadar 1.781,30 TL işlemiş faiz alacağı bulunduğu ” tespit ve değerlendirilmesi yapılmıştır. Dosya kapsamına göre dava dışı işveren …, davacı ve davalı sigorta şirketi dava dışı … ve … Sigorta şirketi arasında “işveren mali mesuliyet sigorta poliçesi ” düzenlendiği, taraflar arasındaki sigorta poliçesinin kapsamında olan poliçe tarafı …’un Elazığ İl Müdürlüğünün ihalesi iş kapsamında çalışan …’un yapmış olduğu trafik kazası neticesinde hayatını kaybetmesi nedeniyle mirasçılarının … aleyhine açtıkları davada Ankara İş Mahkemesi’nce davanın kabulüne ve tazminat ödenmesine karar verildiği, verilen karara dayanılarak davacı … Sigorta A.Ş. nezdinde açılan hasar dosyasından davacının 72.287,46 USD ödeme yaptığı, hasarın sigorta poliçesi kapsamında kaldığı, taraflar arasındaki sigorta poliçesinin 7. maddesinde sigorta şirketlerinin sorumlu oldukları oranlar belirlenmiş olup ve davalının %25 sorumlu olduğu görülmüştür. Davalı vekili cevap ve istinaf dilekçesinde sigortalı tarafından davacı şirkete ihbarın geç yapıldığını, dolayısıyla müvekkilinin ve diğer koasürör şirketlerin davanın ihbarının geç yapılması nedeniyle faiz ve ferilerinden sorumlu tutulamayacaklarını, sadece anaparadan sorumlu olduğunu, davacının ihbar tarihini dikkate almadan tamamını ödemesinin müvekkilinin sorumluluğunda olmadığını savunmuştur.6762 sayılı TTK 1285/2 maddesi “Mukavelelere göre müteaddit sigortacılar müteselsilen mesul oldukları takdirde sigorta ettiren kimse, uğradığı zarardan fazla bir para isteyemeyeceği gibi sigortacılardan her biri yalnız kendi mukavelesine göre ödemekle mükellef olduğu bedele kadar mesul olur. Bu halde ödemede bulunan sigortacının diğer sigortacılara karşı haiz olduğu rücu hakkı, sigortacıların sigortalıya mukavelelere göre ödemeye mecbur oldukları bedeller nispetindedir.” hükmünü haizdir. Taraflar arasında düzenlenen poliçenin 7.maddesinde yer alan “Jeran” klozu gereğince sigortalının rizikoyu poliçede jeran olarak gösterilen davacı sigorta şirketine ihbar etmesi yeterlidir ve Jeran hasar prosedürünü hem kendi hem de koasürörler adına yürütecektir. O halde poliçe uyarınca Jeran konumunda olup tüm hasar prosedürünü diğer kuasürörler adına da yürütmüş olan davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalıya ödemiş olduğu tutardan, diğer sigorta şirketlerinin payları oranında sorumlu oldukları açık olup, davalının sigortalının yasal sürede ihbarda bulunmadığından bahisle hasar bedelinin hissesine düşen kısmın bir bölümünden sorumlu olmadığı yönündeki savunmasına itibar edilmemiştir. Açıklanan nedenlerle ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığından, HMK 353/1.b.1 bendi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvusunun esastan reddine karar verilmiş aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-HMK’ nın 353/1.b.1 Maddesi gereğince davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan REDDİNE, 2- Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan 121,30 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, 3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.098,70 TL istinaf karar harcından, istinaf eden tarafından yatırılan 268,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 829,80 TL.’ nin istinaf eden davalı taraftan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 4-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerine bırakılmasına, 5-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/1 bendi ile aynı kanunun 362/1.a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.14/12/2020