Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : 2020/77
KARAR NO : 2021/28
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 22/11/2017
NUMARASI: 2016/437 Esas – 2017/1176 Karar
DAVANIN KONUSU: Kooperatif Genel Kurulu Kararının İptali
KARAR TARİHİ: 20/01/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:DAVA Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifte yaklaşık 14 yıldır başkanlık yaptığını, davalı yönetim, denetim kurulu üyeleri ve sekreterin kooperatif içinde çete kurup örgütlenerek 15/03/2017 tarihli genel kurulda kendisine iftira atarak ve 40 kadar sahte imza ile kooperatif yönetimi ve denetimini ele geçirdiklerini, tüm çabalarına rağmen kooperatifi teslim almaktan imtina ettiklerini, davalıların 01/01/2015 tarih ve 144 nolu yönetim kurulu kararı ile 10/05/2016 tarihinde tekrar toplanmak üzere olağan yeni bir genel kurul kararı aldıklarını, ancak kendisine ve … tebliğ yapılmadığını, her iki isim içinde sahte imza kullandıklarını, genel kurulların iptali için avukat… Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/560 Esas sayılı dosyasında dava açtığını, davanın reddine karar verildiğini ve Yargıtayda temyiz aşamasında olduğunu, iptalini talep ettikleri 03/04/2016 tarihli genel kurulun bakanlık temsilcisinin katılımı ile kooperatifin bürosunda yapıldığını, divan heyeti başkanlığına … seçildiğini, bu şahsın 14 yıldır yapılan genel kurullara katılmamış, konutsuz üye olduğunu ve genel kurul toplantısından 2-3 ay önce kooperatifin 2.bloğunun kapıcı dairesinin normal bağımsız bölün gibi bu şahsa tahsis edildiğini, kooperatif üye sayısının 186 olması gerekirken … hazirun cetvelinde iki kez yazılarak üye sayısını 188 olarak gösterildiğini, … eşi ve denetleme kurulu üyesi olan oğlu … tarafından yani iki kişi tarafından temsil edildiğini, oy hakkı olmamasına rağmen …’ün hem yönetim hem de denetim kurulu üyelerinin ibrasında oy kullandığını, toplantı başladıktan sonra divan heyeti başkanlığına yazmış oldukları dilekçenin bakanlık temsilcisi tarafından önerge verilmiş gibi kabul edilerek sümenaltı edildiğini, ortaklardan … tarafından verilen dilekçenin de divan heyeti masasından kaldırıldığını ve bununla ilgili açıklama yapılmadığını, bu durumun ancak kooperatif toplantısının 10 ila 18 saatleri arasındaki kamera kaydının çözülmesi ile tespit edileceğini, genel kurulda faaliyet raporu yerine kendisine iftira içeren raporun okunduğunu, cevap verme haklarının 5 dk ile sınırlandırıldığını, konuşma haklarının engellendiğini, faaliyet raporu, bilanço ve diğer evrakların incelenmesinin engellendiğini ve bu evrakların 1 yıl boyunca askıda tutulması gerekirken tutulmadığını, gündemin 8. Sırasında genel kurulda kooperatifin taraf olduğu davalarla ilgili kooperatif Avukatı …’in anlaşılmayan açıklamalar yaptığını, bununla ilgili yönetim kurulunun korunduğunu, kooperatif başkanının 6.000,00 TL açıklarının olduğunu belirtmesine rağmen avukatın bu bedelin derdest dosyalar fotokopi kırtasiye vs giderleri olduğunu belirterek şaibeli açıklamalarda bulunduğunu, gündem maddelerinin 16. Sırasında yer alan yönetim kurulu başkan ve üyelerinin, maaş bağlanmasının etik olmayan bir sıralama ile yönetim kurulu seçiminden sonra görüşüldüğünü, derdest olan davalarla ilgili 17. Maddede alacaklılarla görüşülüp borçlarda indirim yapılması, sulh olunması hususlarına ilişkin olup bu konuda yönetim kuruluna yetki verildiğini, bilinçli olarak maddenin yönetim kurulu seçiminden sonraya bırakıldığını, gündemin 17. Sırasındaki yönetim kuruluna verilen yetkinin üyeleri de görevi kötüye kullanma suçuna ortak etme amacının taşıdığını, hukuki sorumluluktan kurtarılma amacıyla konulduğunu, genel kurul toplantısı sonlandıktan sonra evrakların ve bilgisayarın bulunduğu bölüme geçilerek bilgisayarda iki saat yazıldıktan sonra imza alındığını, karşı çıkmasına rağmen azarlandığını, tutanağın kendisine verilmek istenmediğini daha sonra şikayetçi olacağını belirtmesi üzerine tutanağın teslim edildiğini belirterek, 03/04/2016 tarihli kooperatif genel kurulunun kanun, ana sözleşme ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğundan iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 15/03/2015 ve 10/05/2015 tarihlerinde yapılan genel kurul toplantılarıyla ilgili iddialarının Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2015/560 Esas sayılı dosyasında değerlendirildiğinden, bu dosyada tekrar ileri sürülemeyeceğini, diğer iddialarının ise yerinde olmadığını, 03/04/2016 tarihli genel kurulda kendisinin saldırgan bir şekilde davrandığını, eylemleri ile ilgili suç duyurusunda bulunduklarını, … kooperatif üyesi olduğunu, divana seçilmesine engel bir durum bulunmadığını, üye sayısının üzerinde şahsın çağrıldığını ve usulsüz yapıldığı iddiasının yerinde olmadığını, hazirun cetvelindeki üyelerin kooperatif üyesi olduklarını, denetleme kurulu üyesinin ibra sırasında oy kullanmadığını, ileri sürülen tüm iddiaların gerçek dışı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar …, …, …, …, …, …, … vekili cevap dilekçesinde özetle; uzun yıllar kooperatif yönetim kurulu başkanlığı yapmış olan davacının 15/03/2015 tarihli genel kurul toplantısında azledilmesinin hezeyanıyla hareket ettiğini, genel kurul toplantısının iptali davasında davalının ancak kooperatif tüzel kişiliği olacağından davalı gerçek kişilere husumet yöneltilemeyeceğini belirterek, davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçek olmadığını, husumetin kendisine yöneltilmesinin usulen mümkün olmadığını belirterek davanın pasif husumet yokluğundan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/437 E. 2017/1176 K. sayılı 22/11/2017 tarihli kararı ile; “…Tüm dosya kapsamından; davacı açmış olduğu dava ile, kooperatif üyesi olarak davalı kooperatifin 03/04/2016 tarihinde alınan kararların iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi gereğince, davanın bir aylık hak düşürücü süre içerisinde açılması gerekmekte olup, davanın 02/05/2016 tarihinde açıldığı dikkate alındığında bir aylık sürede açıldığı anlaşılmaktadır. Yine aynı yasanın 53/1-1 maddesi gereğince, toplantı da hazır bulunup, kararlara muhalefet eden veya oyunu kullanmasına izin verilmeyen çağrının usulüne uygun yapılmadığını, gündemin gereği gibi ilan edilmediği veya toplantıya katılması mümkün olmayan kişilerin katıldığının ifa edilmesi halinde pay sahiplerinin dava açabileceklerdir. Bu hüküm gereğince davacının, çağrının yapılmadığı, muhalefetinin tutanağa geçirilmediği, üye olmayan kişilerin toplantı da hazır bulunduğu iddiaları yönünden muhalefet şerhi aranmayacak, diğer iptal talepleri ile ilgili, genel kurulda muhalif kalması ve muhalefet şerhi tutanağa geçirmesi aranacaktır. Davacının ilk iddiaları dikkate alındığında çağrının usulüne uygun yapıldığı, gündemin gereği gibi idare edildiği, taraflara tebliğe çıkarıldığı, toplantı da üye olmayan kişilerin bulunduğu iddialarının yerinde olmadığı anlaşıldığından, bu yöndeki taleplerinin reddine karar verilmiştir. Davacının muhalefet şerhinin tutanağa geçirilmediği ve bununla ilgili CD kaydının bulunduğu iddiası nedeniyle, CD kaydının çözümü ile ilgili bilirkişi raporu alınmış, alınan bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacının muhalefet şerhi yazdırmak istediği ve bunun zapta geçirilmesinin engellendiği iddiasını ispat edemediği anlaşılmıştır. Gündemin muhalif kaldığı maddelerinin iptali talebine gelince, 3. Maddesinde gündeme madde eklenmesi talebinin dile getirdiği, oy çokluğu ile talebin reddedildiği, madde de davacının ortak sayısını ve toplantının tüm maddelere şerh koyduğunu belirttiği ancak somut bir gerekçe bulunmadığını, kanuna aykırı bir durumun bulunmadığı anlaşılmıştır. Gündemin 4. Maddesinde yönetim kurulu faaliyet raporu bilanço görülmesi sırasında davacının, başkana hitaben “Bu adam çete reisidir.” diye çıkışı, aralarında sözlü sataşmaların bulunduğu, sonrasında oylama yapıldığı, davacının sözlü sataşmalar dışında bir muhalefet şerhinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Devam eden 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13 ve 14. maddelerinin görüşüldüğü, oylamalarda 2 ye karşı 67 oyla kararların alındığı, davacının muhalefet şerhinin bulunmadığı anlaşılmıştır. Devamında da 15. Maddeyi de yönetim kurulu üyelerinin belirlendiği, yine muhalefet şerhinin bulunmadığı anlaşılmıştır. 16. madde ile yönetim kurulu üyelerine ücret verilmesinin kararlaştırıldığı, oy çokluğuyla karar alındığı, davacının aylık 150,00-TL ücret verilmesinin yönünde önerisinin olduğu ancak muhalefet şerhinin bulunmadığı anlaşılmıştır. 17. madde de, devam eden dosyalar ile ilgili karar alındığı, görüşme sırasında davacının görüş beyan ettiği, ancak alınan kararlara muhalefet şerhinin bulunmadığı anlaşılmıştır. 19. madde ile toplantının kapatılmasının görüşülmesinin sırasında davacının tüm maddelere şerh koyduğunu bildirdiği ancak muhalefet şerhinin açıkça yazılmadığı, tutanağın altında muhalefet şerhi bildiren … isminin olduğu, sayılı ticaret il müdürlüğü’nden gelen toplantı tutanağının ekinde, 14 sayfadan ibaret 2015 hesap yılı olağan genel kurul toplantı divan başkanlığı’na hitaben yazılmış dilekçenin bulunduğu, bu dilekçe de daha önce yapılan 2014 ve 2015 yılları genel kurulları ile son yapılan genel kurulda alınan kararlarla ilgili genel ifadelerin yer aldığı, yönetime karşı birtakım iddiaların dile getirildiği, ancak iptali istenen genel kurulda alınan kararların esas sözleşme ve kanuna aykırı olduğuna dair somut bir iddianın bulunmadığı anlaşılmıştır. Aksi düşünülse dahi yukarıda madde madde sayılan kararların, esas sözleşme ve kanuna aykırı olmadığı, bu yöndeki iddianın ispat edilemediği anlaşıldığından açılan davanın kooperatif yönünden esas yönünden reddine karar vermek gerekmiştir.Dava, kooperatif genel kurulunun iptali olup, bu davanın kooperatife yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir. Davacı, davayı kooperatif dışında yönetim kurulu üyeleri, denetim kurulu üyeleri ve kooperatif avukatına da yöneltmiş olup, açılan bu dava yönünden kooperatif tüzel kişiliği dışındaki şahıslara husumet düşmeyeceğinden bu şahıslara karşı açılan davanın usulden reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ İlk Derece Mahkemesince gerekçeli kararın davacı asile 18/12/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davacı asilin 29/12/2017 tarihinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; iptali talep edilen genel kurulda divan heyeti başkanlığına … seçildiğini, bu şahsın 14 yıldır yapılan genel kurullara katılmamış, konutsuz üye olduğunu ve genel kurul toplantısından 2-3 ay önce kooperatifin 2.bloğunun kapıcı dairesinin normal bağımsız bölün gibi bu şahsa tahsis edildiğini, okunan yönetim kurulu faaliyet raporunun kendisine iftira içeren bir rapor olduğunu, bu raporun kanuna ve iyiniyet kurallarına aykırı olup bu konuda mahkemece bir inceleme yapılmadığını, raporun okunması akabinde cevap için talepte bulunmasına rağmen söz hakkı verilmediğini, kendisi ve ortak … tarafından verilen dilekçelerin yok edildiğini, toplantı salonunda bulunan güvenlik kameralarının 10 ila 18 saatleri arasındaki bölümün kesintisiz olarak kendisine verilmesini talep etmelerine rağmen yerel mahkemece bu talebin yerine getirilmediğini, kooperatifin arka arkaya yapılan üç genel kurul toplantısında aynı bakanlık temsilcisinin katılarak açıkça yönetim kurulunun korunduğunu, yasaya göre gözlemcilik yapan bakanlık temsilcisinin divana verilen dilekçeleri alarak genel kurul tutanağı ile birlikte ticaret sicil gazetesinde yayınlanıp tescil edilmesi gerekirken bunların hiçbirinin yapılmadığını, kendisine hakaret ve iftira içeren konulara ilişkin mahkemece araştırma yapılmadığını, bilanço ve gelir gider farklarının müzakere edilmeden oldu bittiye getirilmeye çalışıldığını, kooperatif başkanının 6.000,00 TL bütçe açıklarının olduğunu belirtmesine rağmen avukatın bu bedelin derdest dosyalar fotokopi kırtasiye vs giderleri olduğu yönündeki şaibeli açıklamalarının mahkemece sorgulanmadığını, 17. Gündem maddesi ile kooperatifin zarara uğratılmasına, yönetim kurulu üyelerinin hukuki ve cezai sorumluluktan kurtulmalarına sebebiyet vereceğinin açık olduğunu, toplantının tutanağa geçirildiği odanın güvenlik kameralarının incelenmesi gerektiğini belirterek tüm kayıtların incelenmesini, usul ve yasaya aykırı Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/437 E. 2017/1176 K. sayılı 22/11/2017 tarihli kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır.Dava, davalı kooperatifin 03/04/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan kararların iptali istemine ilişkindir.1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 53. maddesinde, kanuna, ana sözleşmeye ve iyi niyet esaslarına aykırı olduğu iddiası ile genel kurul kararları aleyhine bir ay içinde iptal davası açılabileceği düzenlenmiştir. Bir aylık süre hak düşürücü süre olup mahkemece re’sen nazara alınması gerekmektedir. Somut davada 03/04/2016 tarihli olağan genel kurulda alınan kararların iptali için 02/05/2016 tarihinde bir aylık hak düşürücü süre içerisinde dava açıldığı anlaşılmıştır. Yine aynı maddede toplantıda hazır bulunup da kararlara aykırı kalarak keyfiyeti tutanağa geçirten pay sahibinin bu davayı açabileceği belirtilmiş olmakla, davacının iptalini talep ettiği genel kurulda alınan tüm kararlara ilişkin red oyu kullandığı ve muhalif kaldığını tutanağa şerh ettirdiği belirlenmekle işin esasının incelenmesine geçilmiştir.Davalı kooperatifin 03/04/2016 tarihli 2015 yılı hesap dönemine ilişkin olağan genel kurul toplantısının Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü temsilcileri… gözetiminde başlatıldığı, toplantı tutanağına ve ekinde yer alan hazirun cetveline göre ortak sayısının 188 olduğu, genel kurul toplantısının 76 ortağa taahhütlü mektupla tebliğ edildiği, 112 ortağa ise elden tebliğ yapıldığı, toplantıya 47 ortağın asaleten katıldığı, 24 ortağın ise vekaleten temsil edildiği, toplantıya katılan ortak sayısının 71 olduğu, toplantı için gerekli çoğunluğun sağlandığı belirtilerek, gündem maddelerinin görüşülmesine geçildiği; 1. maddenin açılış ve saygı duruşu,2. maddenin divan heyetinin seçimine ilişkin olup, divan heyetinin 68 kabul oyu ile oy çokluğuyla seçildiği, 3. maddenin toplantı gündemine ek yapılıp yapılmayacağının karara bağlanmasına ilişkin olduğu, davacı ve … gündeme madde ilavesi için sunmuş oldukları dilekçelerin Kooperatifler Kanununu 46. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle divan başkanlığınca kabul edilmediği, sunulan dilekçelerin dosyasına konulmak üzere yönetime teslim edildiği, davacının ortak sayısına ve toplantının tüm maddelerine şerh koyduğunu belirttiği, toplantı gündeminin görüşülerek gündeme ek yapılıp yapılmayacağının oylamaya sunulduğu ve 69 kabul 2 red oyu alarak oy çokluğuyla kabul edildiği,4. maddenin yönetim kurulu faaliyet raporunun ve 2015 yılı bilançosu ile gelir gider farklarının okunması ve karara bağlanmasına ilişkin olup, yönetim kurulu başkanının konuşması sırasında davacı …’in, başkana hitaben “bu adam çete reisidir” diye çıkışta bulunduğu, davacının yine söz alarak “geçen sene burada çete kuruldu, … benim dönemimde hırsızlık yapmıştır.” diyerek 30/06/2009 tarih ve 222 sayılı 8.060,00 TL’lik makbuzu örneğini divana sunduğu, yönetim kurulu başkanını söz alarak “… kooperatifin sigortalı çalışanı …’ün kendi yönetimi döneminde yolsuzluk yaptığını iddia etti. Eğer bu iddiaları doğru ise neden başkanlık yaptığı sırada bu çalışan hakkında hukuki ve cezai işlemleri yapmadı. Bunun açıklamasını yapması gerekiyor, … kendisi ile çelişki içindedir.” dediği, 2015 yılı bilançosu ile gelir gider tablosunun 66 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği,5. maddenin yönetim kurulunun ibrasına ilişkin olup Bakanlık temsilcilerinin denetim kurulu raporu okunmadan yönetim ibraya sunulamaz ikazı üzerine 7. maddede ibraya sunulması için geri bırakıldığı, 6. maddenin denetim kurulu faaliyet raporunun … tarafından okunduğu, 7. maddenin denetim kurulunun ibrası olup, denetim ve yönetim kurullarının ayrı ayrı ibraya sunulduğu, yönetim kurulu ile denetim kurulu üyelerinin kendi ibralarında oy kullanmaksızın, yönetim kurulunun 64 kabul, 2 red oyu ile oy çokluğuyla, denetim kurulunun 65 kabul 2 red oyu ile oy çokluğuyla ibra edildiği,8. maddenin kooperatifin taraf olduğu, yönetim ve denetim kurulları tarafından vekaleten yürütülen ve takip edilen davaların durumu hakkında, yönetim kurulu ve kooperatif avukatı Av. … tarafından devam eden ve biten davalar ile tüm hukuki işlemler hakkında üyelere ayrıntılı bilgi verildiği,9. maddenin 2016 yılı tahmini bütçesinin görüşülerek onanması ve karara bağlanması olduğu, tahmini bütçenin 65 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 10. maddenin 2016 yılı üye aidatlarının 100,00 TL olarak belirlenmesi ve aidatların toplanması konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesine ilişkin olup 67 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 11. maddenin belirlenen üye aidatları dışında kalan belediye ödentileri, vergi, diğer resmi harç ve borçların her üyenin payına düşen oranda sırası geldikçe toplanması ve bu alacakların takibi konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesine ilişkin olup 67 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 12. maddenin belirlenen üye aidatları dışında kalan belediye ödentileri, vergi, diğer resmi harç ve borçlardan üyelere düşen payın zamanında ödenmemesi halinde geciken bu borçlara aylık %1.5 oranında faiz uygulanmasına ilişkin olup 66 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 13. maddenin karar altına alınacak üye aidatları, belediye ödentileri, vergi, diğer resmi harç ve borçları ve bu borçların gecikme faizlerini ödememekte direnen üyeler aleyhine yasal işlemlerin başlatılması ve üyelikten ihraç edilmeleri için yönetim kuruluna yetki verilmesine ilişkin olup 66 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 14. maddenin yönetim kurulu asil ve yedek üyelerinin seçildiği, görev sürelerinin 3 yıla çıkarılmasının 67 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 15. maddenin denetim kurulu asil ve yedek üyelerinin seçildiği, görev sürelerinin 3 yıla çıkarılmasının 67 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 16. maddenin yönetim kurulu başkanının maaşı ile yönetim ve denetim kurulu üyelerinin huzur haklarının belirlenmesi ve karara bağlanmasına ilişkin olduğu, yönetim kurulu başkanına aylık net 1.300,00 TL maaş ile yönetim kurulu ve denetim kurulu üyelerine aylık net 150.00 TL huzur hakkı ödenmesine ilişkin teklifin 45 kabul oyu ile en çok oyu alarak kabul edildiği,17. maddenin mahkemelerde derdest olan ve karara çıkan dava dosyaları ile icra dosyaları yönünden, gerektiğinde karşı tarafla görüşüp kooperatif alacaklarından ve borçlarından indirim yapılması ile bu borçlar ve alacaklar için vade uygulanması, bu şekilde karşı tarafla sulh olunması konusunda yönetim kuruluna yetki verilmesinin karara bağlanmasına ilişkin olup 67 kabul oyuna karşılık 2 red oyu ile oy çokluğuyla kabul edildiği, 18. maddenin dilek ve temenni, 19. maddenin kapanış olup davacının tüm gündem maddelerine şerh koyduğu, başka itiraz ve şerh bildiren olmadığı anlaşılmıştır. 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 45/3 bendinde “Toplantı nisabı anasözleşmede gösterilir. Ancak yapı kooperatiflerinin genel kurul toplantılarında ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır.” ve 51.maddesinde “Kanun veya anasözleşmede aykırı hüküm bulunmadıkça Genel Kurul kararlarında ve seçimlerde oyların yarıdan bir fazlasına itibar olunur.”, kooperatif ana sözleşmesinin 33.maddesinde “genel kurulun toplanması ve gündemdeki konuların görüşülebilmesi için kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/4’ünün şahsen veya temsilen hazır bulunmaları şarttır. Genel kurulda kararlar ortaklar cetvelinde imzası bulunanların yarıdan fazlasının oyu ile alınır. Ancak kooperatifin dağılması, diğer bir kooperatifle birleşmesi veya ana sözleşmede değişiklik yapılması ile ilgili kararlar ortaklar cetvelinde imzası bulunanların 2/3 çoğunluğu ile verilir.” 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 45/son bendinde “Genel kurulun sevk ve idaresi, ortaklar veya üst kuruluş temsilcileri arasında seçilen başkan ve üyeler tarafından sağlanır.”, kooperatif ana sözleşmesinin 34. maddesinde “…genel kurul başkan ve üyelerinin, ortaklardan veya kooperatifin üst kuruluşlarının temsilcileri arasından seçilmesi şarttır.”, 42. maddesinde ” yönetim kurulu, genel kurulca en az bir, en çok 4 yıl için seçilir…”, yönetim kurulunun görev ve yetkileri başlıklı 44. maddesinde “10.ibra etmek, dava açmak, sulh olmak veya davadan vazgeçmek” , 49. maddesinde “yönetim kurulu başkan ve üyeleri ile murahhas üyelere bu sıfatla yapacakları hizmet için aylık ücret veya katılacakları her toplantı için bir huzur hakkı ve yapacakları görev salahiyetleri için yolluk ödenir. Ödemenin miktar ve şekli genel kurulca kararlaştırılır.”, 52. maddesinde “Genel kurulca en az bir yıl için ortaklar arasından veya dışarıdan en az iki veya daha fazla denetim kurulu üyesi ile bir o kadar da yedeği seçilir. Genel kurulca süre tespiti yapılamaması halinde bir yıl için seçilmiş sayılır…”, 57. maddesinde “denetim kurulu üyelerine verilecek ücretin miktarı ile ödeme şekli genel kurul tarafından tespit olunur.” düzenlemeleri yer almaktadır. Davacı tarafından divan heyeti başkanlığına … seçilmiş olması istinaf sebepleri arasında sayılmış olup, kooperatif üyesi olan … divan heyeti başkanlığına seçilmesinde, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 45/son bendi ve kooperatif ana sözleşmesinin 34. maddesine aykırı bir husus bulunmamaktadır.Davacı tarafından kooperatifin arka arkaya yapılan üç genel kurul toplantısında aynı bakanlık temsilcisinin katılarak açıkça yönetim kurulunun korunduğunu iddia edilmiş ise de, toplantılara aynı bakanlık temsilcisinin katılması iptal nedeni olmamakla birlikte, yargılama aşamasında dile getirilmeyen bu iddia istinaf sebebi yapılmış ancak bakanlık temsilcisi tarafından yönetim kurulunun korunduğuna dair somut bir delil ise sunulmamıştır. Bakanlık temsilcisinin divana verilen dilekçeleri alarak genel kurul tutanağı ile birlikte ticaret sicil gazetesinde yayınlanıp tescil etmesi gerekmesine rağmen bu işlemin yapılmadığı belirtilmiş ise de, bu husus da yargılama aşamasında dile getirilmeyek istinaf sebebi olarak ileri sürülmüştür. 1163 sayılı yasada genel kurul toplantıları sonucunda ilanı gereken belgelere ilişkin bir hüküm bulunmadığından, 1163 sayılı yasanın 98.maddesinin göndermesi ile TTK 422. maddesinde yer alan “Tutanak, pay sahiplerini veya temsilcilerini, bunların sahip oldukları payları, gruplarını, sayılarını, itibarî değerlerini, genel kurulda sorulan soruları, verilen cevapları, alınan kararları, her karar için kullanılan olumlu ve olumsuz oyların sayılarını içerir. Tutanak, toplantı başkanlığı ve Bakanlık temsilcisi tarafından imzalanır; aksi hâlde geçersizdir. Yönetim kurulu, tutanağın noterce onaylanmış bir suretini derhâl ticaret sicili müdürlüğüne vermek ve bu tutanakta yer alan tescil ve ilana tabi hususları tescil ve ilan ettirmekle yükümlüdür; tutanak ayrıca hemen şirketin internet sitesine konulur.” hükmü ve ana sözleşmenin 40. maddesinde yer alan “toplantıya çağrının usulüne uygun yapıldığını gösteren belgeler ile ortaklar cetveli ve genel kurul tutanağı toplantı tarihinden itibaren 15 gün içinde ticaret sicil memurluğuna verilmekle birlikte gerekli tescil ve ilan işlemi yaptırılır” şeklindeki düzenleme gereğince, genel kurul kararlarının yönetim kurulu tarafından ne şekilde ilan edileceği açık olup gerek kanun, gerekse ana sözleşmede genel kurulda sunulan dilekçelerin ilan edileceğine dair bir hüküm bulunmamaktadır.Davacı okunan faaliyet raporunun kendisine iftira ve hakaret içeren konulara ilişkin olduğundan, bunların mahkemece araştırılması gerektiğini belirtmiştir. Dava, genel kurulda alınan kararların iptali istemine ilişkin olup, okunan raporun gerçekliğinin araştırılmasını gerektirir bir yön bulunmadığından, okunan faaliyet raporunun doğru olup olmadığının araştırılması somut dava konusunu ilgilendirmediğinden, genel kurulda alınan kararların iptali için de bir sebep değildir. Davacının, alınan kararlara ilişkin istinaf sebepleri değerlendirildiğinde ise; davalı kooperatifin 03/04/2016 tarihli olağan genel kurul toplantısında yukarıda belirtilen toplantı ve karar nisaplarının kanun ve ana sözleşmeye uygun olduğu, alınan kararlarda ise kanuna, ana sözleşmeye, iyi niyet kurallarına aykırı bir hususun bulunmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda İlk Derce Mahkemesince davalı kooperatif yönünden davanın esastan reddi kararında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Genel kurul kararının iptali istemiyle açılan davalarda, husumetin kooperatif tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekmekte olup, davalı kooperatif dışında yönetim kurulu üyeleri, denetim kurulu üyeleri ve kooperatif avukatı olan diğer davalıların pasif husumetleri bulunmadığından, bu davalılar yönünden pasif husumet yokluğundan davanın reddi kararı da yerindedir. Açıklanan nedenlerle, kooperatifin olağan genel kurul toplantısına çağrının ana sözleşmenin 28.maddesine uygun olarak yapıldığı, toplantı yeter sayısı ve karar yeter sayısının 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 45.maddesi, 51.maddesi ile ana sözleşmenin 33.maddesine uygun olduğu, genel kurulda alınan kararlarda kanuna, ana sözlemeye ve iyi niyet kurallarına aykırı bir hal bulunmadığından Mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olup 6100 sayılı HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca davacının istinaf isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/437 E. 2017/1176 K. sayılı 22/11/2017 tarihli kararı usul ve esas yönünden hukuka uygun bulunduğundan davacının istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.l bendi gereğince REDDİNE,2-Davacı tarafından yatırılan 85,70 TL başvuru harcının Hazineye irat kaydına,3-Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan davacı tarafından peşin yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 27,90 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,3-İstinaf yargılaması için davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,4-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı HMK’nın 361/1 maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde temyiz kanun yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 20/01/2021