Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/568 E. 2022/258 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/568
KARAR NO: 2022/258
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/927 Esas
KARAR NO: 2018/703
KARAR TARİHİ: 05/07/2018
DAVA: Tazminat (Ticari Satımdan Kaynaklanan), Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
2014/653 ESAS SAYILI DOSYASINDA
DAVA: Tazminat(Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 02/03/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ASIL DAVA: Davacı … Tur. Ltd. Şti. vekili dava dilekçesi ile; davalı şirketlerle 09.12.2010 tarihli Pos Ürünü ve Hizmetleri Sözleşmesinin akdedildiğini, sözleşmenin konusunun … Üye İşyeri ve Pos Modülü ve … Modülü ürünlerinin davalı …’a kurulum, teslim, eğitim ve garanti hizmetlerinin davacı şirket tarafından sağlanması ve diğer davalı şirketin proje sürecinde entegrasyon konularında danışmanlığını kapsadığını, müvekkili şirketin sözleşme konusu edimlerini yerine getirdiğini, ayrıca taraflar arasında 02.01.2013 tarihinden geçerli olmak üzere 14.03.2013 tarihli …-Üye İşyeri Pos Çözümü Aylık Bakım Sözleşmesi ve 4 adet 21.12.2011, 04.01.2012, 06.07.2012 ve 10.01.2013 tarihli Pos Ürünü ve Hizmetleri sözleşmesi ek geliştirme protokollerinin yapıldığını, davalı şirketlerin kendilerine yüklenen borçları yerine getirmediklerini, sözleşmeye aykırı davrandıklarını, sözleşmenin 4-e maddesine aykırı olarak davacı şirketin teknik bilgi sırlarına vakıf üç şirket elemanlarının haksız rekabet yaratılarak istihdam edildiğini ve davacı şirkete maddi zararlar verildiğini, davacı şirketin yaptığı ve geliştirdiği projeler için istihdam ettiği, teknk kadrolar için ödediği ücretler ve yaptığı tüm masraflar için menfi zarara da uğradığını, bakım sözleşmesinin iptali nedeniyle gelirden mahrum kaldığını, fatura tahsilatı modülüne dair ek sözleşmenin onaylanmasına rağmen iptal edilerek gelirden mahrum bırakıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davalı şirketlerden müştereken ve müteselsilen 235.000 USD maddi tazminatın tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … A.Ş vekili cevap dilekçesi ile; davalı banka ile davacı arasında imzalanan sözleşmeyi müvekkilinin tek taraflı olarak feshettiğini, sözleşmenin tek taraflı fesih hakkını kullanarak davalı bankanın ilgili kurullarınca alınan hizmet alımına gerek kalmadığı yönündeki kararı üzerine sözleşmeyi feshettiğini, fesihin sözleşmeye ve hukuka uygun olduğunu, davacının potansiley projeler adı altında fahiş kalemlerden oluşan taleplerinin hukuka aykırı olduğunu, davacının bu taleplerinde illiyet bağı bulunmadığını, sözleşmenin taraflarının her sözleşmeyi yine aynı taraflarla yapacak diye bir şart olmadığı gibi sözleşme serbestisine göre firmalara bu hizmetleri sunabileceğini, davanın tarafları olan firmalar arasında %100 yapılacak diye bir şartın ve garantisinin bulunmadığını, bu durumun ancak hizmetten memnun kalma, fiyatlarda ve diğer birçok konuda uzlaşmaya bağlı olduğunu, davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı … Tek. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesi ile; davacının davalı şirket ile imzalamış olduğu 01/04/2010 tarihli ATM ve Debit Kart Ürünü ve Hizmetleri Sözleşmesi hükümlerine aykırı hareket ederek diğer davalı banka ile davalı şirketin yazılı onayı olmaksızın ticari ilişki içine girdiğini, davalı şirket ile rekabet ettiğini, davalı şirketin yokluğunda ve yazılı onayı olmaksızın … ile 09/12/2010 tarihli sözleşmeye ek ve yeni sözleşmeler imzalandığını, hizmet sattığını, davalı şirketi ile rekabet ettiğini, davacının rekabet kuralına aykırı olarak imzalamış olduğunu, sözleşme uyarınca davalı şirket aleyhinde bu davayı açtığını, davanın reddi ile yargılama giderleri ve karşı vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı … Tek. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesi ile; davacının 01/04/2010 tarihli şirket ile imzalamış olduğu ATM ve DEBİT kart ürünü hizmet sözleşmesi ile 2004 yılından bu yana iş yaptığı … A.Ş ile olan ilişkisinin davalı şirketi dahil ettiğini, anılı sözleşmenin 3F maddesinde, davalı şirketin sözleşme tarihinden itibaren davacının onayı dışında banka ile ticari ilişkiye giremeyeceğini, doğrudan satış yapamayacağını davacı ile rekabet etmeyeceği hükmünün mevcut olduğunu, hükme rağmen davalı şirketin 09/12/2010 tarihli davacı şirketin, davalı şirket ve … A.Ş arasında imzalanan anlaşmadan sonra … ile tespit edebildikleri kadarı ile 19/04/2011, 13/06/2011, 24/06/2011 ve 05/08/2011 tarihlerinde müvekkili şirketi bertaraf ederek habersiz yeni sözleşmeler yaptığını ve menfaat elde ettiğini fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, 10.000,00 TL tazminatın alacağın doğduğu tarihter itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVAYA CEVAP: Davalı … Tur. Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesi ile; sözleşmeye ve rekabet yasağına aykırı davranarak müvekkili şirketi zarara uğratan davacı tarafından açılan haksız davasının reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” Tarafların, sözleşmede birlikte kararlaştırdıkları fesih ve sözleşmenin sona erme hükümleri şüphesiz öncelikle taraflar için bağlayıcı olacaktır ve sözleşmenin sona ermesi ve sonuçları da taraflarca kararlaştırılan sözleşme hükümlerine göre değerlendirilmek zorundadır. Sözleşmenin anılan hükmüne uygun bildirimle sözleşmenin feshedilmiş olduğu açıktır. Bundan sonra davalı bankanın başka bir şirketle sözleşme imzalamış olmasının davacı açısından bir haksız rekabet yarattığı söylenemez. Haksız rekabetin ilk şartı; haksız-hukuka aykırı bir davranışın varlığı şartına bağladır. Davalı bankanın haksız bir davranışının olmadığı ve sözleşme hükmüne uygun davranarak sözleşmeyi sonlandırdığı açıktır. Gerek C/S cevap dilekçesinde ve gerekse davacı yanın cevaba cevap dilekçelerinde dava dışı … şirketine atıfla savunma ve karşı beyanlar sunulmuş, davalı … söz konusu projelerin kendisi tarafından değil dava dışı … şirketi tarafından yürütüldüğünü ifade etmiş, davacı tarafta; adı geçen dava dışı şirketin bu sistem için hizmet verme ve geliştirme yapacak kaynak koda ve deneyime sahip olmadığı yönünden karşı beyan sunmuştur. Bu itibarla işin dava dışı anılan şirket (…) tarafından üstlenilmiş olduğu, davalı banka tarafından sonradan sunulabilen sözleşme ile de sabit olup, savunma ve karşı beyanlarda yer verilen hususlar ve dayanılan deliller ve bu kapsamda anılan bu hususun iddia ya da savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında olmayacağı da açıktır.Diğer yandan … Bilişim ile davalı-karşı davacı …’nin iki ayrı tüzel kişilik oldukları da sabittir. Bu iki ayrı tüzel kişiliğin, tüzel kişilik perdesinin aralanması bakımından ( ve bu sonuca varılabilmesi bakımından gerekli ve zorunlu hiç bir şartı da karşılamaksızın) aynı tüzel kişilik olarak kabul edilmesi de mümkün değildir. Bilirkişi kurulunun bu yöndeki vardığı sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Kaldı ki ve öncelikle, işin dava dışı anılan başka bir şirket tarafından üstlenildiği de sabittir. Bu itibarla bilirkişi kurulumuzun ( sözleşmenin iptali ile işin dava dışı şirkete (…) verilmesi ve bu şirketin de davalı … ile organik bağı dikkate alındığında, yapılan eylemin dürüstlük kuralına aykırı olduğu ve davacının ticari faaliyetine zarar verdiği) yönündeki bu temel (ancak hatalı) tesbiti ile buna dayalı çıkarım ve buradan hareketle vardığı sonuçlar dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Davacı çalışanlarının istihdam edilmesi nedeniyle haksız rekabet yaratıldığı yönündeki iddia ve savunmalar değerlendirildiğinde; öncelikle TTK’nun bu hususa dair düzenlemesi olan 55.maddesinde üçüncü kişilerin işçilerini, vekillerini veya yardımcılarını ayartmak ve işçileri, vekilleri veya diğer yardımcı kişileri, işverenlerinin veya müvekkillerinin üretim ve iş sırlarını ifşa etmeye veya ele geçirmeye yöneltmek haksız rekabet hallerine örnek olarak gösterilmiştir. Dava konusu olayda bu düzenlemede yer verilen her iki şartında (ayartmak ve üretim-iş sırlarını ifşa veya ele geçirme) mevcut olmadığı görülmektedir. Üç çalışandan birisi bizzat davacı tarafça iş akdi feshedilerek işten çıkarılmış, birisi 2012 yılında C/S’de çalışmaya başlamış, diğerinin ise (aksine bir beyan ve delil de sunulmayıp) iki yıllık bir bölüm mezunu olduğu ifade edilmiştir. Davanın tarafı olan şirketlerin aralarındaki yoğun akdi ilişki karşısında yıllar önceki bu durumun dava aşamasında haksız rekabete dayanak gösterilmesi yerinde olmadığı gibi ayrıca çalışanların ayartıldığı yönünde bir delil de mevcut değildir. Kaldı ki bu eylemin varlığı halinde de ilk olarak bakılacak olan üretim ve iş sırlarının ifşası ya da ele geçirilmesi şartının bulunmadığı anlaşılmaktadır. Yani öncelikle bir üretim ve iş sırrı bulunacak, bunların ifşa edilmesi, ele geçirilmesi için de çalışan/çalışanlar ayartılacaktır. Taraflar arasında imzalanan 09.12.2010 tarihli sözleşmede 7.madde de yer alan düzenleme dikkate alındığında bilirkişi kurulunun bu yönden vardığı sonuçta taraflarca sözleşmede yapılan kararlaştırmaya uygun düşmemektedir. Anılan ve Prosisin Sorumlulukları başlıklı 7. maddede de; (… ürünlerinin model, tasarım, kaynak kodu ve benzeri teknik dökümanları 3.kişi ve kuruluşlara kullandırtmamak ve satmamak şartıyla …’a teslim edecektir. C/S ve …bank, … yazılımlarına ait model, tasarım kaynak kodu ve benzeri teknik dökümanları …bank için geliştireceği yeni yazılımlarda kullanabilecektir. Bu yolla edindiği … yazılımlarına ait tüm kaynak kodları dahil tüm teknik materyal için … tarafından C/S ve … aleyhine herhangi bir biçimde telif hakkı talebinde bulunmayacaktır) düzenlemesi yer almıştır. Bu hükme göre sözleşme kapsamında üretilen ya da geliştirilen bütün ürünler (bankaların özel konumları ve yüzbinlerce müşteri ve mudi bilgileri ve işlemleri ile bunlara dair bilgilere ilişkin yasal düzenleme ve sınırlamalar da dikkate alındığında taraflarca da ve yerinde olarak yapılan düzenleme doğrultusunda) bankaya teslim olunacak ve bu bilgi ve ürünlere dair tüm haklarda davalı banka ile C/S’ye ait olacaktır. Sözleşmenin bu açık hükmü dikkate alındığında, yasal düzenlemede yer alan üretim ve iş sırlarının ifşası-ele geçirilmesi şartına ilişkin bir durumun sözleşme hükmü gereğince söz konusu olması mümkün değildir. Sözleşme hükmüne göre ürünler yazılımlar zaten …ındır ve banka geliştireceği yeni yazılımlarda da bunları kullanabilecektir ve davacının telif hakkı da bulunmamaktadır. Bu durumda bir haksız rekabet olgusundan bahsedilebilmesi de mümkün değildir. Diğer yandan bilirkişi kurulu raporunda teknik değerlendirme yapılırken bu hususlara işaret olunmuş ve;( …’ın geliştirme/değiştirme yapabilmesine imkan vermeyen kapalı nitelikte bir kod, bir yazılım katmanı/ proğramlama dili ve benzeri sistem kullanılmadığı, yani …’ın da geliştirme işleminin bir parçası olan bir model kullanıldığı, üçüncü parti firmalarının sistemleriyle bütünleşik çalışmasının öngörüldüğü, bunun için web servis ara yüzleri oluşturulduğu ve davalı şirketin kapalı kutu bir sistem almaktan çok teknik süreçleri yöneten ve kkoordine eden nitelikte olduğu 5.maddede belirtilen analiz dökümanlarını oluşturan taraf olmasından anlaşıldığı…) ifade edilmiş ancak sözleşmenin yukarda belirtilen hükmü ile de uyumlu bulunan bu teknik tesbitlerin aksine bir sonuca varılmıştır. Yukardan beri açıklandığı üzere davalı bankanın feshe dair ve sözleşmenin yukarda belirtilen düzenlemesine de uygun bildirimi, işin (bilirkişi kurulunun işin …e verildiği yönündeki hatalı tesbiti ile vardığı sonuca dayanak aldığı ancak) dava dışı başka bir firmaya verilmiş olması, bilirkişi kurulumuzun işin teknik açıdan niteliğine dair teknik ve işin kapalı kutu bir sistem olmadığına dair tesbitleri ile bu yönde taraflarca sözleşmede yapılan ve yukarda belirtilen ürün ve geliştirmelere dair tarafların hak ve konumları, bu itibarla üretim ve iş sırrından ve bir ayartmadan bahsedilmesinin de mümkün olmadığı anlaşılmakla asıl davada haksız rekabet olgusunun bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Birleşen dava yönünden, sözleşmenin 3F maddesine aykırı davranıldığı ileri sürülmüş olmakla birlikte taraflar arasındaki, yukarda da değinildiği üzere çok yoğun ve aktif ticari ilişkiler ve bağlantılar dikkate alındığında (yine yukarda asıl dava bakımından aynı şekilde belirtildiği üzere, işten ayrılan bir işçinin 2012 yılında davalı nezdinde çalışmaya başlamış olmasından keza işin yürütüldüğü alan da dikkate alındığında, davacı yanın haberdar olmadığını kabulün mümkün olmaması gibi) davacı şirket (…) ile davalı banka arasındaki ticari ilişkinin ve seyrinin, aynı durum ve koşullar dikkate alındığında, birleşen davada davacı … tarafından bilinmediğini kabul de aynı şekilde mümkün değildir. Faaliyetlerin yıllar boyunca tarafların bilgisi dahilinde olduğu ve bu duruma da itiraz edilmediğinin kabulü gerekir. Açıklanan bu nedenlerle, birleşen davada ki talebinde yerinde olmadığı sonucuna varılarak asıl ve birleşen davaların reddine ” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı-karşı davalı … Tur. Ltd. Şti vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; Uyuşmazlığın, sözleşmeye aykırı şekilde transfer edilen ve davalılarca istihdam edilen elemanlara ilişkin ve bunun devamı olarak geliştirme bakım ek sözleşmelerine fesih edilmesi sonucu açık haksız rekabet oluşturduğu bilirkişi raporları ile sabit olduğu ve bu şekilde açıkça zarar oluştuğu halde bunun aksine yorumlarla hukuka aykırı hüküm kurulduğunu, TTK’nın haksız rekabete ilişkin 55. Maddesi, dosyadaki yazılı delillere aykırı olarak hatalı ve eksik şekilde yorumlandığını, dosyadaki raporlarda bulunan uzman hukukçu görüşlerine, bilimsel içtihatlara taban tabana zıt, taraflı ve hatalı bir yorum yapılarak hüküm kurulduğunu, dava konusu telif hakkı olmadığı halde, telif hakkı gibi bir talep mevcut değilken, sanki böyle bir talep varmış gibi yorum yapılarak hüküm verilmesi dava konusunun yeterince anlaşılmadığını gösterdiğini, oysa davalı … üst düzey yetkililerinin imzalarını taşıyan antetli “…davacı … ile sözleşmenin feshinden sonra … San. A.Ş. ile iş yapıldığını…” ikrar eden yazı, Sözleşmenin 4-e maddesine açıkça aykırı olarak davalı …’a transfer edilen 3 teknik elemanın SGK kayıtları ile davalı …’un transfer ettiği elemanları SGK’lı olarak diğer davalı …’ın Kartaldaki Ar-Ge merkezinde çalıştırdığı e-mail kayıtlarıyla ve dosyaya celp edilen ilgili binanın kapış giriş-çıkış kayıtları ile dava dışı … firmasının 25/12/2013 tarihinde dosyaya gelen imzalı kaşeli cevabında … ile son sözleşme tarihi 01/04/2013 olarak (…’in sözleşmesinin fesih tarihinden aylar öncesi) belirtilmesine ve Bilirkişi raporlarının mali inceleme bölümünde … ve … A.Ş.’in …bank ile olan ticari ilişkileri açıkça tespit edildiği halde bu hususlar dikkate alınmadığını, … firmasına yazılan müzekkere cevabında; …bank ile yaptıkları son sözleşme 01/04/2013 tarihli olup bu tarih davacı şirket …’in …bank ile olan sözleşmesinin feshinden önce olduğunu, … firması pos sattığı her bankayla bu tarz standart POS Terminali Satış sözleşmeleri imzaladığını ancak …’nun hiçbir sözleşmesinde …’in … sistemine teknik destek vermek veya geliştirme yapmak taahhüdü yer almadığını, davacı …’in …bank’a vermiş olduğu hizmette … çözüm sistemi kapsamında fatura tahsilat fonksiyonu, fatura sorgulama fonksiyonu, cep telefonuna kontör yüklerme fonkslyonu ve kontör sorgulama fonksiyonu mevcut olup, …’un sözleşmesi bu hizmetleri ve özellikle … Sistemini kapsamadığını, Ayrıca … çözümü, davacı …’in 25 yıllık bilgi birikimi ve edindiği know -how ile üretilmiş çok geniş kapsamlı bir bilgi sistemi olup 2-3 ay içinde bu sistemin bakım ve destek hizmetini verebilecek firma bulmak mümkün olmadığını, zaten davalı … firması bunun farkında olduğu için …’in 3 elemanını transfer ederek bakım sözleşmesini …bank’a feshettirmiş ve bakım hizmetini bu elemanlarla vermeye devam ettiğini, Dava dosyasındaki bütün deliller önce 3 kişilik bilirkişi heyetince değerlendirildiğini, yapılan itirazlar üzerine bilirkişi heyetine 2 teknik bilirkişi daha eklenerek 5 kişilik heyetten ek rapor alındığını, bu raporlara itiraz nedeniyle 4 kişiden oluşan yeni bir heyetten rapor alındığını, her iki bilirkişi heyeti raporunda da haksız rekabetin mevcut olduğu tespiti yapıldığını, raporlar arasında çelişki bulunmadığını, ikinci bilirkişi heyetinin dosyaya sunduğu 29.05.2017 tarihli raporunda “…davalı şirketlerin haksız rekabet eyleminde bulunmuş oldukları, davacının uğramış olduğu haksız rekabet nedeniyle maddi tazminat talep edebileceği, 01.01.2013 tarihinden geçerli olmak üzere … A.Ş ile imzalanan …-Üye İşyerleri ve POS çözümü ek sözleşmesinin feshedilmesi sonucu davacı şirketin 2013 yılına ait son 5 aylık 9.076 X 5 =45.380 USD’lik mahrum kaldığı tutarı davalılardan talep edebileceği, ayrıca davacının talep ettiği zarar kalemlerinden 125.000,00 USD tutarında hazırlanmış, onaylanmış, 3 elamanın haksız ve sözleşmeye aykırı transferleri nedeniyle imzalanmamış …-Üye İşyerleri ve Pos Çözümü Fatura Tahsilatı Modülü Ek Sözleşmesi kapsamında da zararını ispat ettiği sonuç ve kanaatine varıldığı” yönünde tespitin dikkate alınmadan usul ve hukuka aykırı karar verildiğini belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını, bilirkişi heyeti raporları ve ve yazılı delillere göre karar verilmesini talep etmiştir. Davalı-karşı davacı … Ltd. Şti. Vekili katılma yoluyla yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; müvekkil şirketin, 9.12.2010 tarihli davacı şirket ile müvekkil şirket arasında imzalanmış olan Pos Ürünü ve Hizmetleri Sözleşmesi ile, 2004 yılından bu yana iş yaptığı … A.Ş.’ ne, davalı Şirketi de dahil ettiğini, bu nedenle yapılan Sözleşmenin 3/f maddesinde; “… firması, iş bu sözleşme tarihinden itibaren, …. ’un yazılı onayı dışında, Banka ile ticari ilişkiye girmeyecek, doğrudan satış yapmayacak ve … ile rekabet etmeyecektir” hükmü getirildiğini, oysa davalı şirket söz konusu sözleşme hükmüne aykırı hareket ederek müvekkil şirketin yokluğunda ve yazılı onayı olmaksızın …bank ile 09.12.2010 tarihli sözleşmeye ek ve yeni sözleşmeler imzaladığını, hizmet sattığını, müvekkil şirket ile rekabet ettiğini ve haksız kazanç elde ettiğini belirterek birleşen dava yönünden mahkeme kararının kaldırılmasını, tazminat hesabı yönünden bilirkişiden rapor aldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Asıl dava; taraflar arasında imzalanan, Pos Ürünü ve Hizmetleri sözleşmesinin 4-e maddesi uyarınca, birleşen dava; … ile davalı … arasında imzalanan 01.04.2010 tarihli sözleşmenin 3-f maddesi uyarınca haksız rakabetten kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamına göre; davalılar …, … ile davacı … arasında 09.12.2010 tarihli Pos Ürünü ve Hizmetleri Sözleşmesi düzenlendiği, taraflar başlığı altında iş bu sözleşmenin …bank ile … arasında 24.09.2004 tarihinde imzalanan … Yazılım Altyapı Mimarisi Geliştirme 1. Etap ve 2. Etap Uygulaması Kapsamında yapılan sözleşme ve tüm eklerinin ayrılmaz bir parçasını teşkil edecek şekilde ek sözleşme olarak tanzim edildiği, buna göre davalılardan … ile diğer davalı … arasındaki ticari ilişki 24.09.2004 tarihinde akdedilen sözleşme ile başladığı ve sözleşme konusunun, C/S tarafından söz konusu 1. Ve 2. Etap uygulamalar ile gruplandırılmış internet/web tabanlı yazılım uygulama modüllerini geliştirmek olduğu, bu sözleşme ile … tarafından taahhüt edilen işlerin gerçekleştirilmesi amacıyla … ile …bank arasında başka ek sözleşmelerde imzalandığı, Davalılar … ile …bank arasında imzalanan 24.09.2004 tarihli sözleşmenin uygulaması sırasında davacı … ile …bank arasında imzalanan 27/07/2009 tarihli POS ve Üye İşyerleri Sözleşmesi ve devamında eki niteliğinde muhtelif tarihlerde yapılmış ek sözleşmeler ile davacı … ile davalı … arasında 01/04/2010 tarihli ATM ve Debit Kart Ürünü Hzmet Sözleşmesi ve devamı niteliğinde muhtelif tarihlerde yapılmış ek sözleşmeler düzenlendiği, sözleşme konusunun, … ATM ve Debit Kart ürünlerinin …bank’a kurulumu, teslimi eğitimi ve garanti hizmetleri ile … tarafından java teknolojileri ile geliştirilecek ATM ve Debit Kart ürünleri için teknik danışmanlık ve mentoring hizmetlerinin … firması tarafından sağlanmasından ibaret olduğu, yine bu sözleşmeler kapsamında ek sözleşmeler imzalandığı, sözleşmenin 3.f maddesinde, … firmasının, işbu sözleşmenin imzalandığı tarihten itibaren … ile geçerli olan sözleşmeleri dışında, …’un yazılı onayı dışında …bank ile ticari ilişkiye girmeyeceği, doğrudan satış yapmayacağı ve … ile rekabet etmeyeceği kararlaştırıldığı, Davalılar …bank, C/S ile davacı … arasında imzalanan 09.12.2010 tarihli Pos Ürünü ve Hizmetleri Sözleşme konusunun, … Üye İşyeri ve … Modülü … Modülü ürünlerinin …’a kurulum, teslim, eğitim ve garanti hizmetlerinin … firması tarafından sağlanması ve C/S tarafından da proje sürecinde entegrasyon konularında danışmanlığı kapsadığı, sözleşmenin 4. Maddesinde, bu sözleşmenin imza tarihinden itibaren taraflar birbirinden karşı tarafın yazılı onayı olmadan işten ayrılmış dahi olsa eleman transfer etmeyeceği kararlaştırıldığı, bu sözleşmenin ilgili maddeleri ek protokoller ile dönemler halinde davacı … ile davalı … arasında yeniden düzenlendiği, ana sözleşme kapsamında … Üye İşyeri ve POS ürünleri üzerinde geliştirilerek … TAŞ’ne kurulum, eğitim ve garanti hizmetleri tamamlanan ürünler ve bu ürünler üzerinde yapılan geliştirmelerin hatalarının düzeltilmesi kapsamında aylık hata düzeltme sürümlerinin … tarafından sağlanması konusunda davacı … ile davalı … arasında, 25.06.2012 tarihli …-Üye İşyeri ve POS Çözümleri Ek Sözleşmesi ile 14.03.2013 tarihli …-Üye İşyeri ve POS Çözümü Ek Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin Feshi başlıklı 8. maddesinde, bankanın sözleşme süresi içerisinde 60 gün önceden firmaya bildirimde bulunmak kaydıyla, sözleşmeyi süresinden önce her zaman tek taraflı olarak ve neden göstermeksizin feshetmek hakkına sahip olduğu, taraflarca kabul edildiği, 9.maddesinde, sözleşme süresi 02.01.2013-31.12.2013 olarak belirlenip, bitiş tarihinden bir ay önce banka ya da … tarafından sözleşmenin yenilenmeyeceğine dair karşı tarafa bir tebligat yapılmadığı sürece, sözleşmenin aynı koşullarla bir yıl daha uzatılmış sayılacağı kararlaştırıldığı, davalı banka, 30.05.2013 tarihinde yaptığı bildirimle sözleşmeyi 03.06.2013 tarihinden itibaren tek taraflı olarak feshettiğini ve buna göre de sözleşmenin 31.07.2013 tarihi itibarıyla sonlanmış olacağını davacıya bildirdiği anlaşılmıştır. Davacının tazminat talebi 3 ana kalemden oluştuğu, buna göre söz konusu sözleşmenin 4/e bendine aykırı şekilde davacı şirketin çalışanların davalılardan …’ın bilgisi dahilinde diğer davalı … tarafından işe alınarak davalı banka bünyesinde çalıştırılması nedeniyle ve davacının üstlendiği projelerin davacıdan transfer edilen çalışanlar eliyle yürütülmesi nedeniyle haksız rekabetten kaynaklanan davacı tarafından feshedilen … Üye İşyeri Pos Çözümü (aylık bakım sözleşmesi) sözleşmesinden, imza aşamasına gelmiş ama henüz imzalanmamış …-Üye İşyerleri ve Pos Çözümü Fatura Tahsilatı Modülü Ek Sözleşmesinden ve sadece fiyat çalışması yapılması istenilen ve herhangi bir taahhütte bulunulmayan potansiyel projelerden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olduğu görülmüştür. Türk Ticaret Kanunun 54/2 maddesinde, haksız rekabet “rakipler arasında veya tedarik edenlerle müşteriler arasındaki ilişkileri etkileyen aldatıcı veya dürüstlük kuralına diğer şekillerdeki aykırı davranışlar ile ticari uygulamalar” şeklinde tanımlamış olup TTK 55. Maddesinde uygulamada en sık görülen haksız rekabet hallerine, sınırlayıcı olmamak koşulu ile örnekler verilmiştir. Buna göre TTK 55/1 bendinde haksız rekabet halleri arasında, “sözleşmeyi ihlale veya sona erdirmeye yöneltmek özellikle; … Üçüncü kişilerin işçilerine, vekillerine ve diğer yardımcı kişilerine, haketmedikleri ve onları işlerinin ifasında yükümlülüklerine aykın davranmaya yöneltebilecek yararlar sağlayarak veya önererek, kendisine veya başkalarına çıkar sağlamaya çalışmak” hususları da yer aldığı belirtilmiştir. Anılan maddede, haksız rekabete ilişkin hükümlerin amacının hukuka uygun ve bozulmamış rekabetin sağlanması olup davalı eyleminin TTK 54.maddesi kapsamında dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil etmesi için davacı nezdinde çalışanların sistematik ve planlı bir şekilde ayartılması, çalışanların teknik bilgileri ile davacının önceden yaptığı işlerin, sözleşmenin feshi sonrası davacının eski çalışanları kullanılarak gerçekleştirilmesi ve davacının eski çalışanların davalı bankada işe başlamasıyla davacının iddia ettiği zararlar arasında illiyet bağının bulunması şart olup aksi halde, “yazılı onay alınmadan çalışanların transfer edilemeyeceğine” ilişkin sözleşme hükmüne aykırılık hali salt haksız rekabete yol açmayacaktır. Yukarıda açıklandığı üzere taraflar arasındaki 09.12.2010 tarihli sözleşmenin, davalılar … ile …bank arasında imzalanan 24.09.2004 tarihli sözleşme ve tüm eklerinin ayrılmaz bir parçasını teşkil edecek şekilde ek sözleşme olarak düzenlendiği, 24.09.2004 tarihli sözleşmenin 3.11.1 maddesi uyarınca …’un üstlendiği işin yapımı sırasında ortaya çıkan geliştirilmiş program üzerindeki haklar …’a ait olacağı ve kaynak kodları da …’ta kalacağı kararlaştırıldığı, bu sözleşmenin eki niteliğinde düzenlenen 09.12.2010 tarihli sözleşme konusunun … Üye İşyeri ve Pos Modülü Switch Modülü ürünlerinin …bank’a kurulum, teslim, eğitim ve garanti hizmetlerinin … firması tarafından sağlanması ve … firmasının proje sürecinde entegrasyon konularında danışmanlık hizmeti vermesi olduğu, davacı … ile davalı … arasında imzalan ilk 01.04.2010 tarihli sözleşme 5. Maddesi ile …, … ürünlerinin model, tasarım kaynak kodu ve benzeri teknik dokümanları …’a teslim edeceği, … yazılımlarına ait model, tasarım, kaynak kodu ve benzeri teknik dokümanları java teknolojileri ile geliştireceği yeni yazılımlarda kullanabileceği, bu yolla edindiği … yazılımına ait tüm kaynak kodları dahil tüm teknik materyal için … tarafından … aleyhine herhangi bir biçimde telif hakkı talebinde bulunamayacağı, sözleşmenin 6. Maddesi ile …, … ürünlerin model, tasarım, kaynak kodu ve benzeri teknik dokümanları, 3. Kişi ve kuruluşlara kullandırmamak ve satmamak şartıyla …’a teslim edeceği, … ve …, … yazılımlarına ait model, tasarım, kaynak kodu ve benzeri teknik dokümanları …bank için geliştireceği yeni yazılımlarda kullanabileceği, bu yolla edindiği … yazılımına ait tüm kaynak kodları dahil tüm teknik materyal için … tarafından … veya …bank aleyhine herhangi bir biçimde telif hakkı bulunulmayacağı kararlaştırıldığı anlaşılmıştır. Dolayısıyla …’in zaten … ürünlerinin model, tasarım, kaynak kodu ve benzeri teknik dokümanları …’a teslim etme yükümlülüğü altına girdiği, …’a bu teknik bilgileri Java teknolojileri ile geliştireceği yeni yazılımlarda kullanma hakkı tanındığı, bu yazılıma ilişkin mali hakların …bank’a devredildiği, nitekim taraflar arasında imzalanan 09.12.2010 tarihli sözleşmenin Prosisin Sorumlulukları başlıklı 7. maddesinde de, … … ürünlerinin model, tasarım, kaynak kodu ve benzeri teknik dökümanları 3.kişi ve kuruluşlara kullandırtmamak ve satmamak şartıyla …bank’a teslim edeceği, … ve …, … yazılımlarına ait model, tasarım kaynak kodu ve benzeri teknik dökümanları …bank için geliştireceği yeni yazılımlarda kullanabileceği, bu yolla edindiği … yazılımlarına ait tüm kaynak kodları dahil tüm teknik materyal için … tarafından … ve …bank aleyhine herhangi bir biçimde telif hakkı talebinde bulunmayacağı düzenlemesi yer aldığı dolayısıyla, …’un …bank için bu kaynak kodlarını kullanarak … ürünleri ile ilgili olarak bizzat yahut üçüncü kişiler vasıtasıyla yeni yazılımlar üretmesinde hukuken bir engel bulunmadığı, 29/05/2017 tarihli bilirikişi kurulunun raporunun teknik değerlendirmesinde ” …’ın geliştirme/değiştirme yapabilmesine imkan vermeyen kapalı nitelikte bir kod, bir yazılım katmanı / programlama dili ve benzeri sistem kullanılmadığı, yani …’ın da geliştirme işleminin bir parçası olduğu, bir model olduğu, üçüncü parti firmaların sistemleriyle bütünleşik çalışılmasının öngörüldüğü, bunun içinde web servisi ara yüzleri oluşturulduğu, davalı firmanın kapalı kutu bir sistem almaktan çok teknik süreçleri yöneten ve koordine eden nitelikte olduğu 5.maddede belirtilen analiz dökümanlarını oluşturan taraf olmasından anlaşıldığı ” tespiti yapıldığı, dolayısıyla …’un taraflar arasındaki sözleşme gereği, … yazılımlarına ait tüm kaynak kodlarını kullanma ve yazılımı geliştirme hakkına sahip olduğu ve üretim ve iş sırlarının ifşası ya da ele geçirilmesi gibi bir durumun söz konusu olmadığı görülmüş ise de huzurdaki dava konusunun davalı banka tarafından, geliştirme ve telif hakkının kullanımı dolayısıyla haksız rekabete yol açması değil davalı …’un, davacının çalışanlarını, sözleşmeye aykırı biçimde işe alması ve bu çalışanların sahip olduğu teknik bilgi sayesinde davalı bankanın, davacı ile sözleşmesini iptal ederek davacının önceden yaptığı işlerin, sözleşmenin feshi sonrası davacının eski çalışanları kullanılarak gerçekleştirilmesi ve davacının eski çalışanların davalı bankada işe başlamasıyla davacının iddia ettiği zararlar arasında illiyet bağının bulunup bulunmadığı tespit edilerek haksız rekabetin değerlendirilmesi gerekmektedir. Somut olayda; … tarafından dosyaya gönderilen 25.12.2013 tarihli yazıdan anlaşıldığı üzere davalı …’un davacının çalışanlarından …’yı 02.10.2012 tarihinde, …’i 18.04.2013 tarihinde, …’ı 17.4.2013 tarihinde işe aldığı, …’nın 06.05.2010 ile 11.12.2013 tarihleri arasmda, …’ın 07.06.2010 ile 04.07.2012 tarihleri arasında ve 29.04.2013 ile 10.12.2013 tarihleri arasında, …-Üye ve Pos Çözümü Fatura Tahsilatı Modülü Ek Sözleşmesinin imzalanmayacağının davacıya bildirildiği 14.03.2013 tarihinden yaklaşık 1,5 ay sonda …’in 29.04.2013 ile 11.12.2013 tarihleri arasında davalı bankanın Kartal’da bulunan operasyon merkezinde çalıştıkları, dosyaya sunulan e-postalar üzerinde ilk bilirkişi heyetince yapılan değerlendirmede, sözleşmenin feshedildiği 31.07.2013 tarihine kadar bu çalışanlardan …’nın davacı …’in yazılımını yapmakta olduğu bakım, destek vb. işlerden daha çok entegrasyon ve koordinasyona yönelik işleri yapmakta olduğu, …’in yazılım uzmanı olarak görev yaptığı, … ile …’a genellikle projeye ilişkin düzenleme taleplerini içerir e-postaların gönderildiği, sözleşmenin fesih tarihinden sonra ise bu çalışanların hangi işleri yaptıkları dosya kapsamında yer almadığı tespiti yapıldığı görülmüştür. Yukarıda açıklandığı üzere davacı …’in, alacak kalemlerinden olan davalı bankaca feshedilen … Üye İşyeri Pos Çözümü (aylık bakım sözleşmesi) sözleşmesinden ve onaylanmış, imza aşamasına gelmiş ama henüz imzalanmamış …-Üye İşyerleri ve Pos Çözümü Fatura Tahsilatı Modülü Ek Sözleşmesinden kaynaklanan maddi zararını, haksız rekabet hükümlerine istinaden talep edebilmesi için söz konusu sözleşmede kararlaştırılmış işlerin, sözleşmenin feshinden sonra davacının eski çalışanlarının teknik bilgileri kullanılarak ifa edilmesi gerekmektedir. Here kadar ikinci bilirkişi heyetinin kök ve ek raporlarında …’un davacının çalışanlarını sözleşmeye aykırı biçimde işe alması, bu elemanların teknik bilgiye sahip olması ve bu eylemin ardından diğer davalı banka tarafından davacı ile yapılan sözleşme iptal edilerek bu işlerin sözleşme fesih tarihinden sonra davalı … ile aralarında organik bağı bulunan dava dışı … A.Ş. tarafından yürütülmüş olması nedeni ile yapılan eylemin haksız ve dürüstlük kuralına aykırı olduğu, davacının ticari faaliyetine zarar verdiği kanaatine varılmış ise de davacının eski çalışanlarının, dava dışı … A.Ş. ile aralarındaki bağ anlaşılamadığı gibi sözleşmenin fesih tarihinden sonra bu çalışanların kimin bünyesi altında hangi işleri yaptığı, söz konusu sözleşmeye konu işlerin yürütülmesinde çalışmaları olup olmadığı konusunda bir inceleme yapılmadığı gibi davalı …, davaya konu işlemlerin, … ve … firmaları ile değil … firması ile, davacı … ise … ile aralarında organik bağ bulunan … ile yürütüldüğünü iddia etmiş, mahkeme ise davalı banka tarafından sonradan sunulabilen sözleşme ile işin dava dışı anılan şirket (…) tarafından üstlenilmiş olduğu tespiti yapılmış ise de sonradan davalı banka ile … Bilişim arasında imzalanmış hizmet sözleşmesinin sunulduğu görülmüştür. O halde mahkemece, davacı ile davalı arasında imzalanan … Üye İşyeri Pos Çözümü (aylık bakım sözleşmesi) sözleşmesinin feshinden sonra bu sözleşme ile onaylanmış, imza aşamasına gelmiş ama henüz imzalanmamış …-Üye İşyerleri ve Pos Çözümü Fatura Tahsilatı Modülü Ek Sözleşmesine konu işlerin hangi firma tarafından üstlenildiği, sözleşme hükümleri (… ile … ile yapılmış sözleşmeler), tarafların ticari defter ve kayıtları, gerekirse sistem verileri üzerinde inceleme yapılarak belirlenmesi, … Bilişim tarafından üstlenildiği tespiti halinde … Bilişim ile davalı … arasında fiili ve organik bağ bulunup bulunmadığı, davacının eski çalışanlarının, dava dışı … A.Ş. ile aralarında ne tür bir ilişki ve bağ olduğu, sözleşmenin fesih tarihinden sonra bu çalışanların kimin bünyesi altında hangi işleri yaptığı, söz konusu sözleşmeye konu işlerin yürütülmesinde çalışmaları olup olmadığı konusunda bilirkişi kurulundan alınacak ek rapor yada üçüncü bir heyetten alınacak rapor sonucuna göre haksız rekabetin oluştuğu tespiti halinde … Üye İşyeri Pos Çözümü sözleşmesinin erken feshi nedeniyle geriye kalan 5 aylık süredeki davacının yoksun kalınan kar ile henüz imzalanmamış …-Üye İşyerleri ve Pos Çözümü Fatura Tahsilatı Modülü Ek Sözleşmesinden kaynaklanan yoksun kalınan kar yönünden maddi zarar hesaplanarak maddi tazminata hükmedilmesi gerekirken eksik inceleme ve hukuki yanılgı ile asıl davanın reddine karar verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan nedenlerle, birleşen davacı … Tek. Ltd. Şti vekilinin sair istinaf itirazları şimdilik incelenmeksizin asıl dosya yönünden eksik inceleme ve hukuki yanılgı ile yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan davacı … Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1).a.6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Taraf vekillerinin istinaf başvurularının KABULÜNE,2-İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2014/927 Esas, 2018/703 Karar ve 05/07/2018 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE,4-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden davacı … Tur Ltd. Şti.’nce yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,5-Birleşen dosyada davacı … Tek. Ltd. Şti’nce yatırılan istinaf yoluna başvurma harcı ile istinaf karar harcının talep halinde İADESİNE,6-Tarafların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,7-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,8-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.02/03/2022