Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/532 E. 2022/30 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/532
KARAR NO: 2022/30
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 1.ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/298 Esas
KARAR NO: 2018/648 Karar
KARAR TARİHİ: 12/06/2018
DAVA: Tazminat (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında “Resmi Online Alışveriş Yönetim Sözleşmesi” akdedildiğini, müvekkilinin sözleşmeye uygun olarak yükümlülüklerini yerine getirdiğini, ancak davalının üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, Beyoğlu … Noterliği’nin 11/03/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile yükümlülüklerinin yerine getirilmesinin ve sözleşmede kararlaştırılan web siteleri dışında satışa sunulan “…” markalı ürünlerin 5 gün içerisinde yayından ve satıştan kaldırılmasının istendiğini, davalının ihtarnameye cevap vermediğini, İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/39 D. İş sayılı dosyasından alının bilirkişi raporunun da davalıya tebliğ edildiğini ancak rapora da itiraz edilmediğini, taraflar arasındaki sözleşmede “Satış Yasağı” yükümlülüğünün düzenlendiğini, ihlal halinde ürün başına 1.000,00 USD cezai şartın müvekkiline ödeneceğinin belirtildiğini, İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/39 D. İş sayılı dosyasından alınan raporda 22 adet ihlalli ürün tespit edildiğini, davalının müvekkiline 22.000,00 USD cezai şart ödemesi gerektiğini beyanla davanın kabulüne, 22.000,00 USD cezai şartın temerrüt tarihi olan 17/05/2014 ve mahrum kalınan online satış kar marjı alacağına ilişkin şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden, 1.000,00 TL manevi tazminatın ihlal tarihinden itibaren işleyecek en yüksek faiz ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davasını kısmi dava olarak açamayacağını, davacının fiilen yürürlüğe girmeyen ve kendi kusuru sebebiyle feshedilen akdi ilişkiye binaen ceza-i şart ifası talebinde bulunamayacağını, davacının taahhüt ettiği hizmeti yerine getirmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin davacının kusurlu hareketleri sebebiyle müvekkili tarafından haklı sebeple feshedildiğini, feshedilen sözleşmeye binaen ceza-i şart talebinde bulunamayacağını, davacının kendi kusuruna dayanarak tanzimat talebinde bulunmasının hukuken mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ” … Tüm dosya kapsamından, taraf şirketler arasında bila tarihli “Resmi Online Alışveriş Sitesi Yönetim Sözleşmesi” imzalandığı, sözleşmenin konusunun davacı …’nın kullanım ve mülkiyeti ve isim hakları da dahil olmak üzere tüm hakları ile …’ye ait olan www…com isimli … Resmi Online Alışveriş web sitesinin yönetimi ve işletilmesi, ürünlerin temin şartları … vb. olduğu, sözleşmenin 3.2.3 maddesinde cezai şarta yönelik “… markalı ürünlerin … sitesi veya …’nın işlettiği siteler dışında hiçbir online alışveriş sitesinde yer almayacağı, yer aldığı takdirde durumun …’e … tarafından tebliğ edileceği, 5 gün içerisinde kaldırılmaması halinde her bir ürün için …’ya 1.000,00 USD ceza ödeneceği” düzenlemesi bulunduğu, sözleşme süresinin 5 yıl olduğu, sözleşmenin 6.16 maddesinde “… Sözleşme şartlarına riayetsizlik halinde taraflar muhattaba ihtarname keşide etmek suretiyle riayetsizliğin 60 gün içerisinde giderilmesin isteyebilir, 60 gün içerisinde giderilmez ise taraf sözleşmeyi tek taraflı olarak feshedebilir” düzenlemesi bulunduğu, davalının İstanbul … Noterliği’nin 11/01/2014 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile belirtilen maddedeki 60 günlük süreyi vermeden sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiği, bu durumda sözleşmenin feshinin haksız olduğunun kabulü gerektiği, sözleşmeye göre davacının … markalı ürünlerin satışa sunulacağı online alışveriş sitesinin kullanım lisans hakkını davalı şirkete satmadığı, bir nevi … markalı ürünleri satmak ve karşılığında belirli bir kar elde etmek için sanal mağaza tesis ettiği, davacının daha önceden tasarlayıp yazılımını yaparak oluşturduğu online alışveriş web sitesini pek az değişiklik yaparak davaya konu … Resmi Online Alışveriş Sitesi’nin oluşumuna uyarladığı, bu durumda davacının davaya konu sitenin mevcut hali ile iş yükü karşılığı olan 7.000,00 TL’yi davalıdan talep edebileceği, dosya arasına alınan İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/39 D. İş sayılı dosyasındaki tespit tarihinin 21/03/2014 olup bu tarihin sözleşmenin fesih tarihi sonrası olması nedeniyle davacının davalıdan cezai şart talep edemeyeceği, yine davalının sözleşmeyi feshinin haksız olmasına karşın davaya konu web sitesinin tarafların her ikisinin de edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle tamamlanamadığı ve kullanıcı hizmetine sunulamadığı anlaşılmakla davacının kar kaybı talebinde bulunamayacağı, davacı her ne kadar manevi tazminat talep etmiş ise de manevi tazminat koşullarının oluşmadığı, davacının buna yönelik delil de sunmadığı, dava dilekçesi ile 1.000,00 TL maddi tazminat talep edildiği, bu talebe yönelik bedel artırımı yapılmadığından açıklamalar kapsamında davanın kısmen kabulüne karar verilerek 1.000,00 TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, cezai şart ve kar kaybı talepleri ile manevi tazminat talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; yarın mahkeme kararının sadece bilirkişi raporuna atıf yaptığı, bilirkişi raporu tarafından sunulan raporunun çelişkili olduğu ve bu nedenle hükme esas bulunamayacağı , heyete bilgisayar mühendisi anlamında web sitesi yazılımı konusunda uzman bir bilirkişinin dahil edilmesi gerektiği, bu yöndeki itirazlarının mahkemece değerlendirilmediği, taraflar arasında sıralı borç ilişkisi içeren sözleşmenin bulunduğu ve davacı şirketin kendine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirildiği, davalı şirket tarafından ifa edilmeyen edimler sebebiyle, davalının haksız fesih nedeni ile internet sitesinin yayına giremediği, mahkemece sözleşmenin geçerli bir şekilde feshedip feshedilmesine ilişkin bir değerlendirme yapılmaksızın eksik karar verildiği, davalının sözleşmenin haklı nedenle feshedildiği bildirmekle yetinildiği ve haklı sebebi teşkil eden ihlalin ne olduğu konusunda herhangi bir açıklayıcı beyanda bulunmak bulunmadığı, sözleşmenin 6.3-6.16 maddelerine göre davalı tarafın sözleşmenin düzenlenen fesih usulüne uyulmaksızın sözleşmeyi feshettiği ve yapılan bu fesih bildiriminin sözleşmenin sıkı bir biçimde düzenlenen usulüne aykırı olduğu belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Dava taraflar arasında düzenlenen sözleşmeden kaynaklı olarak cezai şart, kar mahrumiyeti ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde taraflar arasındaki resmi online alışveriş sitesi yönetimi sözleşmesi hükümlerine davalı tarafın aykırı davranıldığı belirtilerek 1.000 TL manevi tazminat, 22.000 USD tutarındaki cezai şart ve mahrum kalınan satış karı alacağına ilişkin şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın faiziyle birlikte tahsilini talep edilmiştir. Resmi online alışveriş sitesi yönetim sözleşmesinin incelenmesinde; sözleşme konusunun davacının kurulum, mülkiyeti ve isim hak olmak üzere tüm haklarıyla davalı şirkete ait olan http://www…com isimli … resmi online alışveriş sitesi yönetimi ve işletilmesi, ürünlerin temin şartları, teslimatı, muayene ve ihbar şartları, ödeme şartları, masraflar gibi hususların belirlendiği , sözleşmenin 3. Maddesinde tarafların yükümlülüklerinin yer aldığı ve buna göre davacının, davalının resmi online alışveriş sitesi tasarımı ve davalı ile işbirliği içerisinde kurumsal duruşunu yansıtacak şekilde oluşturmak ve bu tasarımın sürekli güncel kalmasını sağlamak, satışa sunulacak ürünlerin fotoğraf çekimleri için standartları belirlemek, resmi online alışveriş sitesine kayıtlı kullanıcıları bilgilendirmek, kampanyalardan haberdar etmek, alışveriş sitesinin online mecrada tanıtımını gerçekleştirmek için gerekli çalışmaları hazırlayarak davalıya sunmak, gerekli onaylar alındıktan sonra tüm çalışmaları yönetmek, gerekli resmi online alışveriş sitesi için gerekli server alt yapısını sağlamak gibi yükümlülükleri içerdiği, Sözleşmenin 3.1.2 maddesinde ”…, … resmi online alışveriş sitesi için hazırlanan satış, satış konseptine uygun ürün karmasının belirlenmesi için ürün seçiminde fikir beyan edecektir. Hangi ürünlerin mezkur site üzerinden satışa sunulacağını dair son kararı …’nın görüşleri dikkate alınarak … verecektir. Ancak, … resmi online satış sitesinde satışa sunulacak ürün çeşidi sayısı, sezon koleksiyonunun %60’ından az olamaz .” Sözleşmenin 3.2.3 maddesinde ”….ürünleri, … resmi online alışveriş sitesi veya …’nın işlettiği siteler dışında hiçbir online alışveriş sitesinde yer almayacaktır. … markalı ürünlerin … bilgisi dışında yapılmış sözlü veya yazılı bir sözleşme ile diğer online alışveriş sitelerinde satış amaçlı olarak sunduğu tespit edilmesi halinde durum … tarafından …’e tebliğ edilir . Talebin … tarafından tebellüğ edilmesini müteakip 5 gün içinde bu ürünlerin diğer online alışveriş sitelerinden kaldırılması zorunludur. Özel indirim siteleri için bu süreç bir gündür. Bu maddeye … tarafından uyulmaması halinde diğer sitelerde satışa sunulan her bir ürün için davacıya 1.000 USD ceza ödenecektir. Anılan ceza, usulsüzlüğün davacı tarafından …’E bildirildiği tarihten itibaren en geç 60 gün içinde …’nın iş bu sözleşme ekinde belirtilen banka hesabına ödenecektir. Böyle bir olayın müteaddit defalar en az 3 kez gerçekleşmesi halinde ya da ceza bedelinin zamanında ödenmemesi halinde …’nın iş bu sözleşmeyi tek taraflı olarak fesih etme hakkı mevcuttur. Sözleşmenin 6.3 maddesinde ”… sözleşmenin 3/1 maddesinde yazılı yükümlülüklerinin … tarafından ihlal edildiğini tespit eder ise, bu durumu delillerle birlikte …’ya noter aracılığıyla tebliğ eder ve mevcut ihlallerin giderilmesini ister. … tarafından bu durumun tebellüğ edilmesini müteakip 60 gün içinde … tarafından belirtilen gerekçe çerçevesinde ihlallerin giderilmesi de … yükümlülüğündedir. Anılan sürenin sonunda belirtilen ihlaller … tarafından giderilmediği takdirde … iş bu sözleşmeyi tek taraflı şekilde tazminatsız feshetme hakkına sahiptir. Sözleşmenin 6.8 maddesinde ”… resmi online alışveriş sitesi üzerinden satılan ürünler …’ya gerçekleşen satış fiyatı üzerinden %30 kar markajıyla fatura edilecektir. Outlet ürünleri için kar markajı %25 olacaktır.” Hükümleri yer almaktadır. İstanbul 6. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2014/39 değişik iş sayılı dosyasında; davacının tespit talebinde bulunduğu ve davalıya yapılan ihtara rağmen … markalı ürünlerin talep dilekçesinde belirtilen web sitelerinde 21.03.2014 tarihi itibarı ile kaldırılıp kaldırılmadığının acilen tespitin talep edildiği, bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda http:www…com.tr/… internet sitesinde 14 adet ürün, https://…com sitesinde 8 olmak üzere toplam 22 adet … markalı ürün varlığının tespit edildiği belirtilmiştir. İstanbul … Noterliği vasıtasıyla 11.01.2014 tarih ve … sayılı ihtarnamenin davalı tarafça davacıya yönelik sözleşmenin haklı nedenle feshini içerdiği, sözleşmenin imzalanmasından yaklaşık 1 yıl gibi bir süre geçmesine rağmen sözleşmenin tamamı ve 3.1 maddesi ve bunun alt maddeleri gereğince doğan yükümlülüklerin yerine getirilmediği, gelinen aşamada sözleşmesel güvenin yitirildiği ve uygulama kabiliyeti bulunmadığı belirtilerek sözleşme ile bağlı kalmak istemediği açıklanmıştır. Beyoğlu … noterliği vasıtasıyla … yevmiye numaralı ihtarnamede; İstanbul … Noterliğinin 11.01.2014 tarifi … yevmiye numaralı ihtarnamesine karşı davacı tarafça cevabi ihtarname çekildiği, taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 3.1 maddesi kapsamında kalan tüm edimlerin eksiksiz olarak ifa edildiği ve sözleşmenin 6.4 maddesi mucibince işbu ihtarnamenin tebliğine müteakip 60 gün içinde sözleşme konusu internet sitesinin açılmasını engelleyen tarzdaki eylemlere son verilmesi ve sözleşmeden kaynaklanan tüm yükümlülüklerinin aynı süre içerisinde yerine getirilmesi aksi takdirde sözleşme ve mevzuat hükümleri uyarınca hakların kullanılacağı, maddi ve manevi zararların talep edileceği belirtilmiştir. Bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere Taraflar arasında yapılan elektronik posta yazışmalarında davacı yetkilisi … tarafından e-mail adresinden davalı şirket yetkilisi … mail adresinde çekilen elektronik postalarda online mağazası için ürünlerin fotoğraf çekiminin talep edildiği ve satışa başlamak arzusunda olunduğunun belirtildiği , sitenin açılması konusunda sorunun çözülemediği ve beklemeye devam edildiği, yapılacak işlemin bir an önce bitirilmesini ve daha fazla bekletilmemesini istedikleri yönünde yazışmalar bulunduğu anlaşılmaktadır. Bilirkişi heyetince düzenlenen kök raporda özetle; fesih ihtarnamesini dosyaya sunulduktan sonra incelemenin yapılabileceği, eğer 60 günlük süre tayin edilmemiş ise feshin sözleşmede öngörülen prosedüre uymaması nedeniyle haklı sayılamayacağı, ancak davacının ve edimini yerine getirmediği anlaşıldığından sadece 2000 TL menfi zararın tazmini talebinde bulunabileceği belirtilmiştir. Bilirkişi heyetince düzenlenen ek raporda özetle; kök raporda belirtildiği gibi davacı tarafın davalıdan 2.000 TL menfi zararının talebinde bulunabileceği, dava konusu sözleşmenin 6.3 maddesine göre eksikliklerin giderilmesi konusunda davacıya 60 günlük süre verilmeden bahse konu sözleşmenin ihtarnamenin keşide tarihi itibarı ile davalı tarafça tek taraflı fesih edildiği, bu haliyle feshin haksız olduğu, bununla birlikte davalının sözleşmeyi tek taraflı fesih ettikten sonra davacının da Beyoğlu … noterliği vasıtasıyla … yevmiye sayılı çektiği ihtarname içeriğinden de anlaşılacağı üzere … markalı ürünlerin başka internet sitesi üzerinden satışa sunularak taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 3.2.3 maddesi hükmüne davalının haksız fesih ihbarından sonra aykırı davrandığı, bu haliyle … marka ürünlerin başka internet sitesi üzerinden satışa sunulmasının davacı tarafından keşide edilen haksız ihtarnameden sonra olması, göz önüne alındığında davacının davalıdan sözleşmenin 3.2.3 maddesi kapsamında cezai şart ve sözleşmenin 6.8 maddesine göre kar kaybı talep etmesi mümkün bulunmadığı görüş ve tespitinde bulunmuştur. Mahkemece taraf vekillerinin itirazının karşılanması yönündeki bilirkişi heyetinden 2. Ek kaporta alınmış ve düzenlenen ek raporda; davacının hazırlanışı, tahminden fazla daha fazla zaman ve emek harcandığı ve bu websitelerinin birçok dilde çevrilerin mevcut olduğu, mevcut haliyle iş yükü karşılığının 7000 TL olması gerektiği kanaatine varıldığı ve bu haliyle davacının davalıdan 7000 TL menfi zarar tazmin talebinde bulunabileceği, ancak kök ve 1. Ek raporda belirtildiği üzere kar mahrumiyeti ve cezai şart taleplerinin de bulunamayacağı yönündeki görüşlerinin aynen devam ettiği belirtilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda dava dilekçesi ile 1000 TL maddi tazminat talep edildiği ve bedel arttırımı yapılmadığından davanın kısmen kabulü ile 1000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline davacıya ödenmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş işbu karara yönelik davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Yukarıda da belirtilmiş olduğu üzere taraflar arasında düzenlenen resmi online alışveriş sitesi yönetimi sözleşmesi de taraftarının sahip olduğu yükümlülükler, yükümlülüklere uyulmaması durumunda sözleşmenin feshinin bağlı olduğu kurallar taraflar arasında yazılı sözleşme düzenlendiği anlaşılmaktadır. Cezai şartı düzenleyen TBK’nın 179/1 (BK,’nın 158/1). maddesi; “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.” hükmünü içermektedir. Aynı Kanun’un 182/1.(BK,’nın 161/1) maddesinde; “Taraflar, cezanın miktarını serbestçe belirleyebilirler.” denilmekte ise de bu serbestlik sınırsız değildir. Maddenin son fıkrasında yer alan; “Hakim, aşırı gördüğü ceza koşulunu kendiliğinden indirir.” hükmüne yer verilmiştir. TBK 179 maddesinde seçimlik ceza koşulunu düzenlenmiş olup seçimlik ceza koşulunda , asıl borcun ifasıyla birlikte değil, bu borcun ifasından vazgeçilerek istenebilen bir ceza koşuludur. Alacaklı tek taraflı olarak ve varması gerekli bir irade beyanıyla seçim hakkını kullanacaktır. Yenilik doğuran bir hak niteliğinde olan seçim hakkı iletildiği anda itibaren hükümlerini doğuracaktır. ”… Taraflar arasında düzenlenen 01.11.2006 tarihli “Protokol” başlıklı belgede öngörülen cezai şart seçimlik nitelikte cezai şarttır. Davacı seçimlik cezai şartta ya ifayı ya da cezai şartı tercih etmek zorundadır. Davacı, eksik ve ayıplı iş bedelleri ile iskân masraflarını talep ettiğine göre seçimlik hakkını ifadan yana kullanmış olup bu durumda seçimlik nitelikte olan cezai şartı istemesi mümkün olmadığından bu talebin reddine karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır..” (Yargıtay 23.Hukuk Dairesi 18.04.2017 T 2015/8840 E 2017/1154 K sayılı ilam) Davaya konu somut olayda taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin 3.2.3. Maddesi nazara alındığında; seçimlik cezai şartın sözleşmede kararlaştırıldığı tespit edilmiştir. Dava dilekçesinde davaya konu olacak kalemleri incelendiğinde ise 22.000 USD tutarındaki ceza şartı bedeli, mahrum kalındığı belirtilen online satış kar marjı alacağına ilişkin şimdilik 1.000 TL ve 1.000 TL tutarındaki manevi tazminat bedelinin faiziyle birlikte tahsil talep edildiği belirtilmiştir. Bilirkişi heyetince düzenlenen kök raporda alışveriş websitesinin hazırlanması için gereken emek karşılığı 2000 TL olarak, ek raporda ise kurulu e ticaret sitesi mevcut haliyle iş karşılığını 7000 TL olması gerektiği tespit edilmiştir. Mahkemece gerekçeli kararda davacının kar kaybı talebinde bulunamayacağını, dava dilekçesi ile 1000 TL maddi tazminat talep ettiği ve bu talebe yönelik bedel artırımı yapılmadığından 1000 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verildiği belirtilmekle; bilirkişi … tarafından düzenlenen raporda http:www…com.tr/… internet sitesinde 14 adet ürün, https://…com sitesinde 8 olmak üzere toplam 22 adet … markalı ürün varlığının tespiti nazara alınmak suretiyle iş bu ürünlerin sitelere yüklenme tarihlerinin tespiti ile oluşacak sonuç dairesinde kar mahrumiyeti koşulunun oluşup oluşmadığı ve sonuca göre miktarının tespiti ile karar ihdası yoluna gidilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle bilirkişi heyetinden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK 353/1.a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul 1.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2014/298 Esas, 2018/648 Karar ve 12/06/2018 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal MAHKEMESİNE İADESİNE, 4-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye Gelir Kaydına, 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde DAVACIYA İADESİNE, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/01/2022