Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/524 E. 2022/43 K. 19.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/524
KARAR NO: 2022/43
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/14 Esas
KARAR NO: 2018/107
KARAR TARİHİ: 30/01/2018
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
KARAR TARİHİ: 19/01/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında davalı şirkete yönelik olarak bütünleşik marka iletişimi kapsamında, marka hizmetleri, kreatif hizmetler, dijital hizmetler, PR organizasyon hizmetleri, Medya satın alma hizmetleri, mavi kulüp kulede bulunan SPA işletme hizmetleri vermesi konusunda 07.09.2015 tarihli sözleşme imzalandığını ve verilen bu huzmetler karşılığında davalıya 06.10.2015 tarih 11.800,00 TL ve 20.10.2015 tarih, 23.600,00 TL tutarlı iki adet fatura kesildiğini, buna karşılık sadece 10.000,00 TL ödeme yapıldığını, bakiye 25.400,00 TL nin ödenmediğini, alacağın tahsili için İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyaı üzerinden takibe geçilmiş ise de itiraz üzerine takibin durduğunu öne sürerek, itirazın iptaline ve %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davalı şirketin, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” Davacı tarafça davalı ile aralırandaki sözleşme ve 2 adet faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibi başlatılmış ise incelenen davacı defterleri ile hizmetin davalı tarafa sunulup sunulmadığı belirlenememiş; yemin deliline ilişkin olarak mahkememizce sorulması üzerine teklif etmeyecekleri bildirilmiş olup davacı tarafça takip miktarı kadar alacağın varlığı ispatlanamadığı ” gerekçesiyle davanın reddine, davaya konu takibin kötüniyetle yapıldığına dair de kanaat hasıl olmamakla davacı aleyhine tazminata hükmedilmemesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; sözleşme konusu hizmetin verildiğini gösteren klasör ile birlikte CD kaydının da mahkemeye sunulduğunu ancak kayıtların bilirkişi tarafından incelenmediği gibi mahkemece hiç nazara alınmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacının 2 adet faturaya istinaden 25.600,00 TL asıl alacak, 1.023,65 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 26.623,65 TL alacağın tahsili için takip başlattığı, davalının yasal süresinde ödeme emrine itiraz ettiği, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece tarafların ticari defterlerin incelenmesine karar verilmiş olup davalı ticari defterlerini sunmadığından sadece davacının sunmuş olduğu işletme defteri üzerinden inceleme yapılmış, alınan raporda özetle; ” … Davacının, işletme hesabı defteri tuttuğu, noter kapanış tasdikinin bulunmadığı, takibe konu 2 adet faturanın gelir olarak kayıt edildiği, toplamda 35.400,00 TL ye ilişkin oldukları, işletme hesabı tutan mükelleflerin, satış faturalarına karşı yaptıkları ödemeleri, işletme defterlerinde göstermeleri mümkün bulunmadığından, takip konusu faturalara karşı ne miktarda ödeme yapıldığının tespit edilemediği” yönünde görüş bildirilmiştir. Dosya kapsamına göre, davalıya marka hizmetleri, kreatif hizmetler, dijital hizmetler PR organizasyon ve hizmetleri, medya satın alma hizmetleri, mavi kulüp kulede bulunan SPA işletme hizmeti verilmesi konusunda taraflar arasında 07/09/2015 tarihli sözleşme imzalanmış, bu sözleşme kapsamında davacı tarafından toplam 35.400,00 TL tutarında iki adet fatura düzenlenmiş, bu faturalara karşılık sadece 10.000,00 TL ödendiğinden bahisle bakiye 25.400,00 TL alacağın tahsili amacıyla takip başlatıldığı anlaşılmıştır. Davalı vekili, cevap dilekçesinde sözleşmenin içeriğine yönelik bir itirazı bulunmamış, davalının, davacıya herhangi bir borcu bulunmadığından davanın reddini talep etmiştir. Takibe konu edilen borcun kaynağı hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Hizmet akdi iki tarafa borç yükleyen akitlerden olup, akdi ilişkinin varlığını ve söz konusu hizmetin ifa edildiğini hizmeti veren davacı, hizmet bedelinin ödendiğini ise hizmeti alan davalı ispatlamakla yükümlüdür. Mahkemece sadece davacının işletme defterleri incelenerek hizmetin verildiği ispatlanamadığından davanın reddine karar verilmiş ise de davacının delil olarak sunduğu klasör ve içindeki CD kaydı üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmadan eksik inceleme ile karar verildiği görülmüştür. O halde, davacının sunduğu tüm deliller üzerinden marka hizmetleri konusunda uzman sektör bilirkişisinden alınacak rapora göre hizmetin verilip verilmediği tespiti gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1).a.6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekili tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2017/14 Esas, 2018/107 Karar ve 30/01/2018 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE, 4-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.19/01/2022