Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/497
KARAR NO: 2021/1213
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/43
KARAR NO: 2018/773
KARAR TARİHİ: 11/07/2018
DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/11/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasında 5 Kasım 2015 yılında … Marka … modeli cep telefonundan silinen Whatsapp, SMS, İmessage MMS, Çağrı Kayıtları, Fotoğraf, Video görüntüleri, GPS Kayıtları verilerinin kurtarılmasına ilişkin hizmet sözleşmesi düzenlendiğini, davalının işinin telefon teknolojileri hakkında uzmanlık mütalaası vermesi olduğunu, taraflar arasında imzalanan sözleşmede elde edilen bilgilerin sır mahiyette olduğunun ve ifşa edilemeyeceğinin ifade edildiğini, söz konusu sözleşmenin ücretler başlıklı kısmında toplamda 10.738-€ olarak anlaşıldığını, eski peşinat başlığı altında 990-€ peşin ve 3.305-€ … Bahçekapı Şubesinden TL karşılığı olmak üzere toplam 4.295-€ ödendiğini, söz konusu ödemelerin ödeme günündeki kur üzerinden hesaplandığını, TL olarak bankadan havale edildiğini, müvekkilinin sözleşmede belirtilen tarihlerde üzerine düşen sorumluluk gereği ödemelerini düzenli olarak yaptığını, ancak sözleşme gereği davalı tarafından müvekkiline teslim edilmesi gereken herhangi bir rapor ve döküm ulaştırılmadığını, davalının sözleşmeye aykırı davranarak üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, taraflar arasındaki sözleşmenin davalı tarafından fesih edildiğini, davalının 18/11/2016 tarihinde atılan mail ile sözleşmeyi fesih ettiğini bildirdiğini, bu şekilde yükümlülüklerini yerine getirmeyen davalının sözleşmeyi haksız olarak feshetmekle beraber almış olduğu ödemeyi de iade etmediğini, ayrıca davalının müvekkili tarafından incelenmesi ve dökümü istenen telefon cihazını da teslim etmediğini, müvekkilinin şikayeti üzerine Savcılıkça davalı hakkında Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/687 e. Sayılı dosyası ile hizmet nedeni ile güveni kötüye kullanmak suçunda dava açıldığını, bunların dışında davaya konu sözleşmenin gizlilik yükümlülüklerine yerine getirmediğini, müvekkili şirket hakkında asılsız, mesnetsiz ithamlarda bulunduğunu ve sözleşmede yer alan gizlilik kurallarını ihlal ettiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla müvekkilinin davalıya ödemiş ve hizmet almamış olduğu sözleşme aykırılıktan doğan 4.295-€ karşılığı 17.593-TL alacaklarının ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak ticari faizi ve kur farkından doğan zararı ile birlikte ayrıca ticari itibar kaybı olarak 10.000-TL tutarında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davanın 1 yıllık zaman aşımına tabi olduğunu, 23 kasım 2015 tarihli olay üzerinden 2 yıla yakın sürenin geçtiğini bu nedenle zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davacı şirketin, kendisine şirketleri … tarafından düzenlenen A18 sayılı ve 28.10.2015 tarihli fatura 3.170 TL tutarında ve A19 sayılı 23.11.2015 tarihli, 10.278 TL tutarında ki her iki faturaya da 8 günlük sürede itiraz etmediğini ve peşinat ödemesinden mahsup edilmesiyle faturaları kabul ettiğini, davacının şirketinden aldığı hizmet ve kurtarılan verileri teslim aldığı halde tekrar şirketlerinden 4.295 Euro ödeme ve maddi ve manevi para talep etmesinin yasaya aykırı olduğunu, sebepsiz zenginleşme olduğunu, davanın hem esas hem de usul bakımından yasaya aykırı bir şekilde açıldığını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”…. Taraflar arasındaki sözleşmeye istinaden işin zamanında teslim edilmesi açısından sadece SMS-MMS-iMessage kayıtlarının zamanında ve tam teslim edildiği ve bedelinin 826,00 Euro + KDV ye tekabül ettiği, Whatsapp kayıtlarının %50 oranında eksik teslim edildiği ve bu bedelin 413 Euro + KDV olduğu, diğer teslimlerin zamanında ve davacıya yapılmadığından dolayı onlar için ödenen bedellerin (ödenen peşinat olan 13.448,55 TL’den 1239 Euro + KDV eksik olarak) iade edilmesinin gerektiği, Peşinatın son taksiti (3305 Euro) ödenirken kurun 3.10 olarak hesaplandığı (10,278/3305 =3.10) anlaşıldığından iade edilmesi gereken 2833 Euro’nun (4295 – 1462 (1239 + %18 KDV) Türk Lirası karşılığının 8,782 TL olarak hesaplandığı görülmekle davanın bu miktar üzerinden kabulüne, Manevi tazminat talebinin koşulları oluşmadığından REDDİNE,” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı tarafça yasal süresi içinde sunulan istinaf dilekçesinde özetle; basit yargılama ve duruşma usulüne uyulmadığı,davacının kendilerine düzenlenen faturaları kabul ettiği ve itiraz etmediği, önceden sözleşme imzalayarak peşinat ve kalanı ödemeyi taahhüt etmiş olduğu halde kötü niyetli tüccar yaklaşımıyla sebepsiz zenginleşme saikiyle davalıya ve şirkete iftiraların atıldığı, kaybettiği ceza yargılamaları sahte ticari alacak isteme istemleri ile ticari hayatlarının bozdukları, 6.443 Euro faiz ile ticari alacağı olan taraf davalı olarak şirket olduğu halde davacı bilirkişilerden ve hukuktan kaçırdığı ve incelettirmediği, önceden teslim edilen 1 TB taşınabilir disk içeriği ve cevap dilekçeleri olmasına rağmen gerçeğe aykırı bilirkişi raporları düzenlenerek karar verildiği belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nun 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesinden kaynaklı olarak 4.295 Euro karşılığı 17.593 TL ‘nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ve kur farkından doğan zarar ile 10.000 TL manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen 05.11.2015 tarihli hizmet sözleşmesinin incelenmesinde; … marka … model cep telefonundan silinen whatsapp, SMS, İ-Message, MMS, çağrı kayıtları, fotoğraf-video görüntüleri, GPS kayıtları verilerinin kurtarılmasına ilişkin olup, her kalem için ayrı ayrı belirlenen ücretler toplamında genel toplamının 10.738 Euro KDV dahil olarak belirlendiği, 990 Euro KDV dahil (Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Euro döviz satış kuru ödeme günü TL karşılığı 3.170 TL ‘nin 28.10.2015 tarihinde ödendiği), yeni peşinatın KDV dahil 4.295 Euro olduğu ve bu haliyle kalan ödeme toplamının genel toplam olan 10.738 Eurodan 4.295 Euro peşinatın tenzili ile 6.443 Euro %18 KDV’in kaldığı, kalan ödemenin tesliminden önce yapılacağı , kurtarılan verilerin ise sonradan teslim edileceği, veri kurtarma işinin 1 adet cep telefonu için 10 iş günü süreli olduğu, sözleşmeye konu olan adli bilişim birimi kurtarma hizmeti için sözleşme imzalandığından peşinat olarak 3.305 Euronun ödeme, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası Euro döviz satış kuru ödeme günü TL karşılığının peşin olarak banka hesabına gönderileceği ve geri kalan bakiye ödemenin iş tesliminin yapılacağı tarihte yüklenici hesabına yatırılacağı, müşteri tarafından istenilen inceleme talebinin sonuçlarının kendilerine bilgi amaçlı ekran görüntüsü olarak verileceği, adli bilişim raporu ile sonuçları ayrıca ücreti 750 Euro + ( %18 KDV ) maddi, manevi tazminat miktarı %10 karşılığında adli makam için yazarak müşteriye sunulacağı, sözleşmede ”not” kısmında işten vazgeçilmesi halinde peşinatın iade edilmeyeceği sadece adli imaj, whatsapp, sms ve mesajların teslim edileceği belirtilmiştir. … adli bilişim peşinat farkı olarak davacı tarafça 06.11.2015 işlem tarihli 10.278,55 TL ‘nin 06.11.2015 işlem tarihli havale ile davacı tarafça davalıya gönderildiği, dosyaya sunulan mail çıktılarında davalı tarafça gönderilen mail’le sözleşmenin feshedildiğinin bildirildiği zira mailde konu kısmında ” biz işe devam etmeyelim” şeklinde ibarenin yazılı olduğu anlaşılmaktadır. Davalı tarafça sunulan cevap dilekçesinde öncelikle davanın 1 yıllık zaman aşımına tabi olduğu ve 23.11.2015 tarihli olay üzerinden 2 yıla yakın zaman geçtikten sonra açıldığından bahisle davanın zamanaşımının reddine karar verilmesi gerektiği ve esasa ilişkin itirazlarında da davalı şirket tarafından gönderilen her iki faturaya 8 günlük sürede itiraz edilmemesi ve peşinat ödenmesinden ödemesinden mahsup edilmesi ile faturaların kabul edildiği, sözleşme kapsamında istenilen hizmete ilişkin sonuçlarının e- posta ekli excel dosyası içerisinde ve taşınabilir USB disk içerisinde tutanakla polis marifetiyle teslim edildiği, davacının şirketten aldığı hizmet ve kurtarılan verileri teslim aldığı halde tekrar 4.295 Euro ödeme ve maddi manevi talep etmesinin sebepsiz zenginleşme olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmesi talep edilmiştir. Davalı şirket yetkilisinin müşteki ve davacı şirket yetkililerinin şüpheli sıfatıyla sıfatıyla yer aldığı, davacı şirkete ait cep telefonu içerisindeki silinmiş verilerin geri getirilmesi amacıyla yapılan anlaşmada telefonun anlaşma yapılan kişiler dışında 3. Kişi olan …’ a ait olduğu ve bu kişiye ait özel bilgileri taşıdığının değerlendirmesi üzerine işin yapılmadığı telefonun iade edeceğinin söylenildiği, bunun üzerine şüphelerin kendilerini şikayet ettiği, materyalin polise teslim edildiği ve materyalin şifreli dosya içerisinin açılmadığı ancak çok gizli belgeler olduğunun düşünüldüğü , suç örgütü kurup yönettiklerini, ayrıca kendileri hakkında asılsız ihbarlarla suç duyurusunda bulunup iftira attıklarını belirterek özel hayatın gizliliği ihlal etmek, tefecilik yapmak, iftira ve örgüt kurma suçlamaları nedeniyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2016/3694 soruşturma dosyasında Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yapılan inceleme sonucunda kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiştir. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2015/109978 soruşturma nolu dosyasında müşteki …, … Şirketi’nin aleyhine şüpheli …’ın güveni kötüye kullanma suçunu işlediği, taraflar arasında 05.11.2015 tarihinde hizmet sözleşmesinin düzenlendiği, bu sözleşme uyarınca … marka telefondan arama aranma kayıtlarının çıkartılması, whatsapp kayıtlarının çıkartılması amacıyla anlaşıldığı, ancak …’ın daha sonra sözleşmeye aykırı olarak sözleşmenin kapsamını genişletip ek ücret de talep etmesi ve aralarında anlaşmazlık çıkması üzerine 16.11.2015 tarihinde gönderilen mail ile bu işe devam edilemeyeceğinin belirtildiği, ancak buna rağmen şüphelinin cep telefonunu iade etmediği ve sözleşmenin 7. Maddesi uyarınca 24 saat içinde tüm bilgi ve belgelerin iade edilmesinin gerektiği, müştekiler tarafından yapılan şikayet üzerine telefonun 23.11.2015 tarihinde şüpheliden teslim alınarak müşteki vekiline teslim edildiği, adli imajı kaydettiği hard diskin ise teslim edilmediği ve bu nedenle şüphelinin üzerine atılı suçu işlediğinden bahisle cezalandırması amacıyla kamu davası açıldığı, yargılamanın Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/687 Esas sırasıyla yapıldığı, mahkemece 09.05.2017 tarihli karar ile şüpheli sanığın telefonun müştekilere ait olup olmadığı düşüncesi ile bu iş yapamayacağını beyan etmesi ve kendisine yaptığı işin bedelinin ödenmediğini belirterek telefonun geri alınmasını istediği bu aşamadan sonra telefonun kime teslim edileceği konusunda ve bedel konusunda uyuşmazlık başladığı, bu haliyle taraflar arasındaki ihtilafın hukuki ihtilaf olduğu kanaatine varıldığı belirtilerek CMK’nun 223/2-e fıkrası uyarınca beraatine dair karar verilmiştir. Bilirkişi heyetince düzenlenen raporda özetle; davacının incelemeye ticari defterlerin sunmadığı, davalı tarafça sunulan ticari defterlerin incelenmesinde ise , TTK hükmü uyarınca usulüne uygun tutulduğu, 28.10.2015 ve 06.11.2015 tarihli 2 adet faturanın defterlerinde kaydının bulunduğu, ayrıca davacıya tanzim edilen 23.11.2015 tarihli sevk irsaliyesi de sunulduğu ve sevk irsaliyesi de teslim alan kısmında polis memuru Oktay Aşterim ismi ve imzasını yazılı olduğu, davalı tarafından tanzim edilen faturalarının ticari defterlerde kayıtları alındığı ve karşılığında 102 bankalar hesabında fatura tutarı kadar ödeme alınması nedeniyle netice olarak faturalardan kaynaklı davalı kayıtlarında borç – alacak bulunmadığı, davacı taraf davalıya 4.295 Euro ödediğini bildirildiği ve karşılığında dava tarihi olan 13.01.2017 itibarı ile 17.593 TL tutarının davadan talep ettiği, davacının davalıdan almış olduğu ödemenin davalı yan tarafından sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle ve kendisine teslim edilen telefon cihazının iadesinin de savcı şikayeti kapsamında sağlandığından bahisle davalının hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan savcılığa şikayet edildiğini ve yargılamanın devam ettiğini bildirerek 10.000 TL manevi tazminat talebinde de bulunduğu hususlarında teknik ve diğer incelemeler taraflar arasındaki mail yazışmaları ile incelemesi sonucunda : işe devam etmeme teklifinin davalı tarafından geldiği ve davacı tarafında davalı tarafından kendisine sunulan ve 988 Euro para iadesi öneren 1. Seçeneği kabul ettiği, davalının bunun üzerine teklifini değiştirdiği ve whatsapp mesajlarını erken teslim ettiği için sözleşmede yer alan %100 ücret farkının da ödenmesi gerektiği dolayısıyla sadece 160 Euro iade edeceğini bildirdiği, telefonun teslim edilmesine ilişkin olarak dosyada kayda geçirilen başka bir tarih olmamasından dolayı erken iş teslimi şartının oluşmadığı, işin tamamlanması ve teslim edilmesi açısından sadece sms, mms, mesaj kayıtlarının zamanda ve tam teslim edildiği, bu haliyle bedelinin 826 Euro + KDV ye tekabül ettiği, whatsapp kayıtlarının %50 oranında eksik teslim edildiği ve bu bedelin 413 Euro + KDV olarak hesaplanabileceği, diğer teslimlerin zamanında ve davacıya yapılmadığından dolayı onlar için ödenen bedellerin iade edilmesi gerektiği değerlendirilmiş ve bu haliyle peşinatın son taksidi 3305 Euro ödenirken kurun 3.10 olarak hesaplandığı (10,278/3305=3.10 ) anlaşıldığından iade edilmesi gerektiği değerlendirilen 2833 euronun (4295- 1462 (1239+ % 18 kdv) Türk Lirası karşılığının 8,782 TL olduğu yönünde tespitte bulunulmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmesinden kaynaklı olarak toplam 4.295 Euronun ödemenin tartışmasız olduğu ve sözleşmenin davalı tarafça feshedildiği, her ne kadar zaman aşımı itirazında bulunulmuşsa da taraflar arasındaki sözleşmesel ilişki nedeniyle 10 yıllık zaman aşımı süresine tabi olduğu ve bu nedenle işbu itirazının yerinde görülmediği, SMS, MMS, Message kayıtlarının zamanında teslim edildiği bu bedelin de 826 Euro + KDV ye tekabül ettiği, Whatsapp kayıtlarının %50 oranında eksik teslim edildiği diğer teslimleri zamanında yapılmadığından dolayı iade edilmesi gereken 2.833 Euronun Türk Lirası karşılığı olarak 8782 TL olarak hesaplandığı görülmekle bu miktar yönünden davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir. Davaya konu uyuşmazlıkta; taraflar arasında hizmet sözleşmesinin düzenlendiği, davalı tarafça sözleşmenin feshedildiği, davacı tarafça işbu sözleşmeden kaynaklı olarak davalıya 4.295 Euro ödediği, sözleşme konusunun whatsapp, sms, mms, çağrı kayıtları, fotoğraf ve video görüntülerinin kurtarılmasına ilişkin olduğu, davacı tarafça davalının üzerine düşen yükümlülüğü tam olarak yerine getirmediğinin iddia edildiği, sözleşmede ilgili veri kurtarmanın 1 adet cep telefonu için 10 iş günü süreli olduğu, yer alan bilgilere göre dijital materyal alanın 23.11.2015 tarihinde savcılığa teslim edildiği ve bu haliyle sözleşme kapsamında son teslim edilme tarihinin 15.11.2015 olması nazara alındığında bu tarihten daha sonra teslimin gerçekleştiği, sözleşmenin 3. Maddesinde whatsapp mesajları yönünden fotoğraf, ses, görüntü, iletim dosyalarının şifre çözme ve iletilerin geri getirilmesi amacına ilişkin olduğu ancak e posta ile sadece mesajların gönderildiği bu haliyle bilirkişi heyetince söz konusu maddenin %50 oranında eksik yerine getirildiği tespitinin dosya kapsamına uygun olduğu , bu nedenle bu kısım yönünden bedelin 413 Euro + KDV olarak hesaplanabileceği, mesaj kayıtlarının zamanında ve teslim edilme bedelinin 826 Euro + KDV ‘ye tekabül ettiği , aynı zamanda whatsapp kayıtlarının %50 oranında eksik teslim edilmesi bedelinin 413 Euro + KDV olarak hesaplanabileceği ve bu haliyle 1239+ %18 KDV bulunduğu ve 4295 Euro’dan ödenmesi gereken (1239 Euro+%18 KDV= 1462 Euro) 1462 Euro’nun tenzili ile 2833 Euro’nun karşılığı 8.782 TL ‘nin davalı tarafça davacıya ödenmesinin gerektiği anlaşılmaktadır. İlk derece mahkemesince her ne kadar gerekçeli karar başlığında …’ın davalı olarak yer alması HMK’nun 297.maddesi hükmüne aykırı ise de esasa etkili olmadığından, maddi hata niteliğinde kabul edilerek eleştiri konusu yapılmış ve HMK m. 359/3 uyarınca; dosya kapsamındaki yazı, belge ve bilgilere, hükme esas alınan ve denetime elverişli bilirkişi raporuna , yasaya uygun gerektirici nedenlere, ilk derece mahkemesi kararının gerekçesinde dayanılan delillerle, delillerin tartışılması sonucu maddi olay ve hukuki değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, HMK m. 355/1 gereği incelemenin istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılıp, re’sen gözetilmesi gereken, kamu düzenine herhangi bir aykırılığın da bulunmamasına; kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunun anlaşılmasına göre; davalı vekilinin istinaf itirazları yerinde görülmediğinden HMK m. 353/1,b.1 gereğince istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalıların istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b1. maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,2-Harçlar Kanunu gereğince davalıdan alınan 98,10 TL’nin başvuru harcının hazineye gelir kaydına,3-Karar tarihi itibariyle Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.201,77 TL istinaf karar harcından, davalı tarafından yatırılan 149,98 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.051,79 TL’nin istinaf eden davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,4-İstinaf yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına, 5-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davalıya ilk derece mahkemesince iadesine,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.24/11/2021