Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/495 E. 2021/1115 K. 10.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/495
KARAR NO: 2021/1115
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/53
KARAR NO: 2018/837
KARAR TARİHİ: 18/07/2018
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 10/11/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müvekkili şirket ile davalı arasında davalıya ait olan www…com ve www…com adlı e-ticaret sitelerinden davalıya ait ürünlerin satış operasyonlarının yürütülmesi için pazarlama iletişiminin kurgulanması, online mağaza kurulması, mağaza tasarımlarının ve görsellerinin hazırlanması, sosyal medya hesaplarının ve kampanyalarının yönetilmesi, online reklam bütçelerinin yönetilmesi, müşteri hizmetlerinin yönetilmesi, site istatistikleri üzerinden raporlar sunulması amacı ile mutabakata varıldığını ve bu mutabakata kapsamında müvekkiline aylık 5.900-TL ödemeyi kabul ettiğini, müvekkili tarafından başlatılan icra takibine kadar davalıya 6 ayrı fatura düzenlediğini, davalının müvekkilinin düzenlediği takibe konu olmayan 01/07/2016 tarih ve … numaralı faturayı ödediğini ancak takip eden aylara ilişkin olarak düzenlenen ve takibe konu edilen her biri 5.900-TL meblağlı sırası ile 01/08/2016 tarih ve … nolu, 05/09/2016 tarih ve … nolu, 07/10/2016 tarih ve … nolu, 07/11/2016 tarih ve … nolu, 01/12/2016 tarih ve … nolu faturaların kayıtlarına almasına ve ilgili kurumlara gerekli bildirimleri yapmasına rağmen söz konusu faturaları ödemediğini, bu sebeple İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyayı ile 29.500-TL alacak üzerinden icra takibi başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli itirazın ile takibin devamına, alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacının en başından beri sözleşmede ve taraflar arasındaki yazışmalarla belirlenen sürelere uymadığını, bu süreler içerisinde taahhüt ettiği hizmetleri yerine getirmediğini, müvekkili şirketin davacıyı bu hususlarda defalarca yazılı ve sözlü olarak uyarmasına rağmen hizmetlerin tam olarak yerine getirilmediğni, bu nedenle müvekkilinin Kadıköy … Noterliğinin 05/12/2016 tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile taraflar arasında imzalanan sözleşmenin feshi ile davacı tarafça yerine getirilmeyen eksik hizmetlerin tamamlanmasının istendiğini, eksikliklerin giderilmesi halinde ihtarname tarihine kadar olan ödemelerin yapılacağının bildirildiğini, ancak yine de davacı tarafın hizmet eksikliklerini yerine getirmediğini, bu nedenlerle haksız ve kötü niyetli davanın reddine, davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, “taraflar arasında, davalıya ait olan www…com ve www…com e-ticaret sistemlerinin ürünlerinin satış operasyonlarının yürütülmesi için pazarlama iletişiminin kurgulanması, Online mağaza kurulması, mağaza tasarımlarının ve görsellerinin hazırlanması, sosyal medya hesaplarını, kampanyalarının yönetilmesi, önüne reklam bütçelerinin yönetilmesi, müşteri hizmetlerinin yönetilmesi, site istatistikleri üzerinden raporlar sunulması karşılığında davacıya aylık 5.900,00 TL ücret ödeneceği hususunda anlaştıkları davacı tarafından davalıya 6 ayrı fatura düzenlediği ve davalı tarafından 01.07.2016 tarih ve … numaralı 5.900,- TL tutarında ilk faturanın ödendiği hususunda taraflar arasında ihtilaf mevcut değildir.Usulünce tutulan davacı ticari defterlerinde her biri 5.900-TL meblağlı sırası ile 01/08/2016 tarih ve … nolu, 05/09/2016 tarih ve … nolu, 07/10/2016 tarih ve … nolu, 07/11/2016 tarih ve … nolu, 01/12/2016 tarih ve … nolu faturaların kayıtlı olduğu ve 35.400TL alacaklı gözüktüğü, davalı ticari defterlerine göre davacının 6 adet faturasının toplam 35.400,- TL tutar da … hesabında alacak olarak kaydedildiği, karşılığında 22.07.2016 tarihinde 5.900,- TL havale mevcut olduğu bakiye 29.500 TL tutarda davalının davacıya borçlu olduğunun kayıtlı olduğu, davalı tarafından Kadıköy … Noterliğinin 05/12/2016 tarihli … yevmiye sayılı ihtarnamesi ile taraflar arasında imzalanan sözleşmenin feshi ile davacı tarafça yerine getirilmeyen eksik hizmetlerin tamamlanmasının istendiğini, eksikliklerin giderilmesi halinde ihtarname tarihine kadar olan ödemelerin yapılacağının bildirildiği, ibraz edilen bilirkişi raporu ile davacı tarafından sözleşme gereği sitelerin kendi alan adları üzerinden yayına geçmediği ancak …com.tr üzerinden erişimlerinin mümkün olduğu bu da sitelerin test aşamasında olduğunun gösterdiği, bununla ilgili bilgilerin davalı ile paylaşıldığı, sözleşme uyarınca belirlenen her biri 5.900-TL meblağlı sırası ile 01/08/2016 tarih ve … nolu, 05/09/2016 tarih ve … nolu, 07/10/2016 tarih ve … nolu, 07/11/2016 tarih ve … nolu, 01/12/2016 tarih ve … nolu faturaların her iki taraf ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasında mevcut sözleşmenin 4.2 ve 4.3 maddeleri gereği her türlü fesih işleminin yazılı bildirime dayalı olduğu ve davalının dosyada yer alan en erken yazılı bildiriminin 05.12.2016 tarihli olup her bir fatura tarihinden sonra olduğu, davalı tarafından fatura iadeleri söz konusu olmayıp davacının tanzim ettiği 6 adet toplam 35.400,-TL tutarındaki faturanın davalıda kayıtlı olduğu ve 5.900 TL ödeme neticesinde 29.500,- TL davacı bakiye alacağı kaldığı ” gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; taraflar arasında 14.06.2016 tarihli hizmet sözleşmesinde davacının yapacağı iş ve sorumlulukları açıkça belirtildiği, ancak davacını sözleşme yükümlüklerini yerine getirmediğini, süresinde yapması gereken işleri yapmadığını, bu husus mahkeme kararına dayanak yapılan bilirkişi raporunda da sabit olduğunu, davalı müvekkilin fesih ihbarını 05.12.2016 tarihinde yapmış olması nedeniyle mahkemece bu tarihe kadarki fatura bedellerinden sorumlu tutulması hatalı olduğunu, müvekkilce fesih ihbarının 05.12.2016 tarihinde yapılmış olmasının sebebi müvekkilin aksamaları ve eksiklikleri her bildirdiğinde davacının iş takvimini öne sürerek takvim zamanı geldiğinde işlerin biteceğini, arka planda çalışmanın devam ettiğini müvekkile bildirmesinden kaynaklandığını, ancak işler yapılmayıp site hazırlanmayınca müvekkil sözleşmeyi fesih etmek zorunda kaldığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, E-Ticaret Yönetim sözleşmesinden kaynaklanan faturaya dayalı başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacının 5 adet faturaya istinaden 29.500,00 TL asıl alacağın tahsili için takip başlattığı, davalının yasal süresinde ödeme emrine itiraz ettiği, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptrılmış olup Mali Müşavir, Adli Bilişim Uzmanı ve Hukukçu bilirkişisinden oluşan üçlü bilirkişi heyetinden alınan 12/03/2018 tarihli bilirkişi raporunda; ” Davalı şirketin davacı şirkete sözleşme tarihinde sonra ilk ödemesini 01.07.2016 tarih ve … numaralı faturasında belirtilen 5.900-TL sini ödediği, dosya üzerinden yapılan incelemelerde site tasarımı üzerinde çalışmalar yapıldığı, sitenin test aşamasına gelindiği bununla ilgili bilgilerin davalı şirketle paylaşıldığı, fakat 12-16 Eylül tarihlerinde aktif olarak pazarlamanın başlama tarihi olarak belirtilmesine rağmen sitelerin www…org internet sitesinden bu tarihler öncesinde ve sonrasında site kayıtları incelendiğinde sitelerin … tarafından yapılmış tasarımlarına ilişkin geçmiş kayıtlara rastlanılmadığı görülmüş olup aktif hale getirilmediğinin değerlendirildiği, sözleşmenin 4.2 ve 4.3 maddeleri gereği her türlü fesih işleminin yazılı bildirime dayalı olduğu ve davalının dosyada yer alan en erken yazılı bildiriminin 30.11.2016 tarihli olduğunun anlaşıldığı, davalıdan sadır bu bildirimin teknik ve mali zaviyeden muhik olmadığı değerlendirilmeye salih görünmekte ise de, bu alanda münhasır takdirin mahkemeye ait olduğu, davacı ve davalı sunulanları kapsamında davacının tanzim ettiği 6 adet toplam 35.400,-TL tutarındaki faturanın davalıda kayıtlı olduğu ve 5.900 TL ödeme neticesinde 29.500,- TL davacı bakiye alacağı kaldığı sonucuna varıldığı, mahkemenin davacı anlatımlarının yerindeliğini benimsemesi seçeneğinde, davalının ileri sürdüğü hususlarda sözleşme dosya içeriği sunulan mail yazışmaları ihtarname kapsamında diğer değerlendirmeler sunulmuş olup bu çerçevede tespit edilen ve her iki yanın defterinde de birbiriyle uyumlu olarak mukayyet bulunan tutardan davalının davacı yana karşı sorumlu olduğu…” kanaati bildirilmiştir. Somut olayda; taraflar arasında, davalıya ait olan www…com ve www…com e-ticaret sistemlerinin ürünlerinin satış operasyonlarının yürütülmesi için pazarlama iletişiminin kurgulanması, Online mağaza kurulması, mağaza tasarımlarının ve görsellerinin hazırlanması, sosyal medya hesaplarını, kampanyalarının yönetilmesi, önüne reklam bütçelerinin yönetilmesi, müşteri hizmetlerinin yönetilmesi, site istatistikleri üzerinden raporlar sunulması konusunda 14/06/2016 tarihli E-ticaret yönetim sözleşmesi düzenlenmiş olup sözleşmenin 3. maddesinde; verilen hizmet karşılığı aylık 5.000,00 TL +KDV hizmet bedeli ödeneceği, 4. Maddesinde; taraflardan biri, işbu sözleşmeden doğacak borç ve taahhütlerinden herhangi birini zamanında yerine getirmediği veya eksik yerine getirdiği, yükümlülüklerine uymadığı takdirde diğer taraf bu sözleşmeyi karşı tarafa derhal yazılı bildirimde bulunmak koşulu ile tek yanlı feshetme hakkına sahip olduğu, müşterinin verilen hizmetin 6. ayının bitiminde, memnun olmaması durumunda, işbu akdi tazminat ödemeksizin feshedebileceği, sözleşmenin 5. Maddesinde; tüm projenin planlama, yazılım, görselleştirme ve tasarım süreçleri 90 işgünü içinde tamamlanacağı, test ve öngörülmeyen süreler için yazılı olarak görüşüleceği ve aktif olarak pazarlamanın başlama tarihi 12-16 Eylül olacağı kararlaştırılmıştır. Davalı vekilince, Kadıköy … Noterliğinin 05/12/2016 tarih … yevmiye nolu fesih ihbarı ile sözleşmede belirtilen aylık ücretlerden ilki muhataba ödendiği, ancak diğer ödemeler hizmetin alınamaması ve eksik alınması nedeni ile ödenmediği, eksik hizmetler tamamlandığında bu tarihi kadar olan ödemelerin de yapılacağı ifade edilerek sözleşmenin, 4.2 maddesi uyarınca tek taraflı feshedilmiş, fesih beyanı 09/12/2016 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir. Mahkemece, her ne kadar takibe dayanak yapılan faturaların fesih işleminden önce düzenlendiği, davalı tarafından fatura iadeleri söz konusu olmayıp davacının tanzim ettiği 6 adet toplam 35.400,00 TL tutarındaki faturaların davalıda kayıtlı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de sözleşmenin 5. maddesinde aktif olarak pazarlamanın başlama tarihi 12-16 Eylül olacağı, test ve öngörülmeyen süreler için yazılı olarak görüşüleceği kararlaştırılmıştır. Kural olarak faturalar davalının ticari defterlerinde kayıtlı olması hizmetin verildiğine karine oluştursa da aksi davalı tarafça ispatlanabilir. Davalı, davacının sözleşme gereklerini yerine getirmediğini, süresinde yapması gereken işleri yapmadığı ve siteyi aktif hale getirmediğini savunmuştur. Nitekim sözleşmenin 5. Maddesinde aktif olarak pazarlamanın başlama tarihi 12-16 Eylül olacağı, test ve öngörülmeyen süreler için yazılı olarak görüşüleceği kararlaştırılmıştır. Hükme esas alınan bilirkişi raporundan anlaşıldığı üzere 12-16 Eylül tarihlerinde aktif olarak pazarlamanın başlama tarihi olarak belirtilmesine rağmen bu tarihlerin öncesinde ve sonrasında site kayıtları incelendiğinde sitelerin … tarafından yapılmış tasarımlarına ilişkin geçmiş kayıtlara rastlanılmadığı, aktif hale getirilmediği tespiti yapılmış olup taraflarca sürenin uzatılmasına ilişkin yazılı belge de sunulmamıştır. O halde davalı tarafça sözleşmenin 4.2 maddesi uyarınca haklı nedenlerle feshedildiği, davacının, aktif olarak pazarlamanın başlama tarihi olarak belirlenen 12-16 Eylül’e kadarki 3 aylık hizmet bedeli alacağı bulunduğu, bu tarihten sonra düzenlenen 3 adet faturadan dolayı hizmet bedeli alacağı bulunmadığı, ilk faturanın ödenmiş olduğu, ödenmemiş iki faturadan doğan toplam 11.800,00 TL alacak üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Açıklanan tüm bu nedenlerle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK 353/b-2 madde uyarınca davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ İLE, HMK’ nın 353/1-b-2 bendi uyarınca İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2017/53 Esas, 2018/837 Karar ve 18/07/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE, 2-Davının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, a-İstanbul …İcra Müdürlüğü … E nolu dosyaya yapılan itirazın kısmen iptali ile takibin takibin 11.800,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, b-Davalının likit ve muaccel alacağa itirazı ile takibin durmasına sebebiyet verdiği görülmekle kabul edilen alacak tutarı olan 11.800,00 TL ‘nin % 20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 806,05-TL nispi karar harcından davacı tarafından peşin yatırılan 356,29-TL harcın mahsubu ile bakiye 449,76-TL harcının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına, d-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, e-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden red edilen miktar üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, f-Davacı tarafından peşin yatırılan 356,29 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında 31,40 TL başvurma harcı, 2.250,00 bilirkişi ücreti, 111,00 TL tebligat ve müzekkere gideri olmak üzere toplam 2.392,40 yargılama giderinden kabul red oranınına ( % 40 ) göre hesaplanan 956,90 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, g-HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatıranlara resen iadesine, İstinaf Giderleri Yönünden; 3-Başvuru tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 98,10 TL başvurma harcının Hazineye irat kaydına, 4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan harçlar tarifesi uyarınca alınması gerekli olan 59,30 TL maktu karar harcının davalı tarafça yatırılan 806,58 TL’den mahsubu ile arta kalan 747,28 TL harcın istemi halinde davalıya iadesine, 5-Davalı tarafından sarfedilen 157,40 TL istinaf harcı ile istinaf yargılama aşamasında tebligat posta masrafından oluşan 31,50 TL masraf olmak üzere toplam 188,90 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6- İstinaf yargılaması duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara TEBLİĞİNE, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353 / 1-b/2 bendi ile aynı kanunun 362/1a Maddesi gereğince kesin olarak oybirliği ile karar verildi.10/11/2021