Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/403 E. 2021/894 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/403
KARAR NO: 2021/894
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL14. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1132
KARAR NO: 2018/487
KARAR TARİHİ: 12/04/2018
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 15/09/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili, 1999 yılında … Bankası’nın %100 iştiraki olan sektördeki yerini alan müvekkili şirketin, bankacılığa çok farklı bir anlayış getiren internet bankacılığının kullanımını yaygınlaştırmak ve sağladığı kolaylıklarla internete bağlı müşteri sayısını arttırmak üzere kurulmuş olduğunu, … Acentesi’nden …, “…@…com” adlı e-posta adresinden …’in Müşteri Hizmetlerine 07.05.2015 tarihinde e-posta ileterek, “sms hizmeti almak istediğini ve aylık 6 milyon başarılı gönderim için fiyat teklifi almak istediğini, ödemeleri ise aylık fatura mukabilinde faturaların kendilerine tebliğ edildiği tarihten itibaren 15 gün sonra yapacaklarını” belirtmiş olduğunu, müvekkili şirketin çalışanlarından …, …’ a 08.05.2015 tarihinde ilettiği e-posta da …’un müvekkili şirketten talep ettiği hizmete ilişkin teklifini iletmiş olduğunu, karşılıklı e-postalar da taraflar arasında bir sözleşme akdedilmesine karar verilmiş olduğunu, müvekkilinin şirketi, … A.Ş. ile “… Abonelik Sözleşmesi” akdedilmiş olduğunu, … Abonelik Sözleşmesine ek olarak … A.Ş. de … Abonelik Sözleşmesi SMS Hizmet Eki akdetmiş olduğunu, müvekkilinin belirtilen bedel mukabilinde Toplu SMS hizmeti vermeyi taahhüt etmiş olduğunu, taraflar arasında münakit Sözleşme ve SMS Hizmet Eki uyarınca müvekkilinin … A.Ş.’ye, Elektronik Haberleşme Hizmetleri’nde Toplu SMS hizmeti eksiksiz bir şekilde yerine getirmiş olduğunu, münakit Sözleşme ve SMS Hizmet Eki uyarınca, … A.Ş.’ye … başarılı, … başarısız kısa mesaj hizmeti için 31.05.2015 tarihli … sıra numaralı, … Fatura Takip Numaralı, toplam 29.482.68-TL tutarında fatura tanzim edilmiş olup, fatura karşılığı davalı … Ltd. Şti. tarafından … Bankası A.Ş.’nin … Hesap Numaralı, … IBAN numaralı hesabından 30.06.2015 tarihinde “… Turizm … … Adına” açıklaması ile … Adet Başarılı SMS-Kısa Mesaj Hizmeti için 02.07.2015 tarihli … sıra numaralı … Fatura Takip Numaralı, toplam 115.397.43-TL tutarında fatura tanzim edilmiş olup fatura karşılığı davalı … Eğitim tarafından … A.Ş. Bankası’nda bulunan … IBAN Numaralı hesabından 04.08.2015 tarihinde 58.000-TL, takiben yine aynı hesaptan 07.08.2015 tarihinde 55.000- TL ve ayrıca yine 07.08.2015 tarihinde aynı hesaptan 2.397,00-TL tutarında ödeme “… A.Ş. FATURA BORCUNA MAHSUBEN” açıklaması ile ifa edilmiş olduğunu, müvekkili tarafından taraflar arasında münakit Sözleşme ve SMS Hizmet Eki uyarınca, …’ya tanzim edilen … adet başarılı SMS-Kısa Mesaj Hizmeti için müvekkilince tanzim edilen 31.07.2015 tarihli, … sıra numaralı, … Fatura Takip Numaralı, toplam 393.548,35TL tutarındaki fatura, … adet başardı SMS-Kısa Mesaj 3 SAYFA Hizmeti için müvekkil şirketçe tanzim edilen 31.08.2015 tarihli, … sıra numaralı, … Fatura Takip Numaralı, toplam 448.605,77-TL tutarındaki iki faturanın karşılığı gerek … gerekse … tarafından ifa edilmemiş olduğunu, “Google” arama motorundan gerçekleştirilen birçok aramada … Acentesi ile … arasında bağlantı çıkmakta olduğunu, … Acentesi ile … arasında ticari ilişki bulunmakta ve … Acentesi vasıtasıyla müvekkil şirketten Sözleşme ve SMS Hizmet Eki uyarınca hizmet almakta olduğunu, müvekkili şirket, Sözleşme ve SMS Hizmet Eki uyarınca vermiş olduğu … adet başarılı SMS-Kısa Mesaj Hizmeti İçin tanzim etmiş olduğu 31.07.2015 tarihli, … sıra numaralı, … Fatura Takip Numaralı toplam 393.548,35-TL tutarındaki fatura ve … adet başarılı SMS-Kısa Mesaj Hizmeti için tanzim etmiş olduğu 31.08.2015 tarihli, … sıra numaralı, … Fatura Takip Numaralı, toplam 448.605,77-TL tutarındaki fatura olmak üzere toplam 842.154,72-TL tutarındaki iki adet faturanın karşılığının tahsili zımnında … ve … aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatmış olduğunu, Davalı … Eğitimin müvekkili şirketten … Acentesi vasıtasıyla almış olduğu toplu sms hizmetinin karşılığını ifa etmeyerek borca itiraz etmesi ve davalı … Eğitim’in kötü niyetini ortaya koymakta olduğunu” beyan ederek davanın kabulüyle davalının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına vaki itirazının iptaline, takibin 842.154,12-TL üzerinden devamına, davalı taraf aleyhine hükmolunacak meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış ancak davaya cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”…Davacı tarafça dosyaya delil olarak sunulan sözleşmelerin incelenmesinde, sözleşmelerin davacı ve takip borçlusu dava dışı … A.Ş. arasında imzalandığı, dava konusu fatura ve borca ilişkin olmak üzere, 144.879,68-TL’nin dava dışı … A.Ş. Adına davalı firma hesabından ödemelerin yapıldığı tespit edilmiş ve mahkememiz kabulünde ise de, 3. Kişi ve takip borçlusu olan … Şirketi adına davalı tarafça yapılan ödemelerin davalıyı sözleşme tarafı yapmayacağı gibi, herhangi bir hükümlülük altına sokmayacağından davanın reddine ”dair karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin kendisini … olarak tanıtan kişiye talep ettiği hizmeti verdiği, akabinde davalı şirket ile … Şirketin acentesi … ile 05.05.2018 tarihinde sözleşme düzenlendiği ve bu sözleşmenin de kendisini … yetkilisi olarak tanıtan … tarafından imzalandığı, davacının hizmet vermeye başlaması ile 02.07.2015 tarihli ve 115.379,43 TL bedelle faturanın davalı şirket tarafından ödendiği ancak daha sonra düzenlenen faturanın ödenmediği, her ne kadar sözleşmenin … petrol şirketi adına … ile imzalanmış ise de, hizmetin davalıya verildiği nitekim daha sonra kendisini … Şirket yetkilisi olarak tanıtan … isimli kişinin davacı şirket ile iletişime geçerek tekrar sözleşme yapmak istemesi üzerine bu kişinin daha önce telefonla görüşülen … isimli kişi olduğunu fark edildiği ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 22.04.2015 tarihli sayfasında da … isimli kişinin davalının 10 yıllığına müdürü olarak seçildiği, internet (mail) adresinde kulüp … tur adının bir dönem dava şirket yetkilisi olan … adına kayıtlı olduğunu , yine şikayet var isimli internet sitesinde de … unvanının ”…” olarak yer aldığı dolayısıyla …, … ve davalı arasında organik bağı bulunduğu ve aynı kişiler tarafından işletildiği belirtilerek mahkemece verilen kararın kaldırılması talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır. Dava, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili amacıyla başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacının tarafından, davalı ve dava dışı … A.Ş. Aleyhine açık hesaptan kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik 842.154,12 TL alacağın tahsili için 18.09.2015 takip başlatıldığı anlaşılmaktadır. Ödeme emrinin davalıya tebliğin amacıyla “… sokak no … kat :… Daire … Bornova İzmir” adresi doğrultusunda çıkartılan tebligatın muhatabın adresten taşındığından bahisle iade olduğu, alacaklı vekilince dosya borçlusunun adresinin “… mahallesi … caddesi no … Bodrum Muğla” olarak belirtildiği ve bu adres doğrultusunda ödeme emrinin gönderilmesini talep edildiği, icra dairesince 05.11.2015 tarihli kararda alacaklı vekilinin talebinin kanun ve yönetmeliğe uygun olduğu belirterek bu yönde işlem yapılmasına karar verildiği ve talep evrakının üzerinde bu adres doğrultusunda hızlı tebligat çıkarıldığına dair posta evrakının yer aldığı anlaşılmaktadır. Bodrum … noterliğince düzenlenen 30.04.2015 tarih ve … yevmiye sayılı imza sirkülerini incelenmesinde ise, davalı şirketin 06.04.2015 tarihinden itibaren 10 yıl süreyle münferit olarak temsilcisinin … olarak ve şirket adresinin de … mahallesi … caddesi no … Bodrum Muğla belirtildiği, 13.11.2015 tarihli borcu itiraz konulu dilekçede davalı şirketin icra müdürlüğü tarafından gönderilen ödeme emri ile hiçbir ilgilerinin bulunmadığı, takip başlatan firma ile hiçbir ticari faaliyetinin bulunmadığı belirterek gereğinin yapılmasını talep ettiği anlaşılmakla, davalı şirkete icra dairesince gönderilen ödeme emrinin hangi tarihte tebliğ edildiği dair bilgi ve belgelerin, hasıl olması halinde icra dairesi ile yazışma yapılmak suretiyle temini sağlanarak dosya arasına alınması gerekmektedir. Davacı şirketin internet bankacılığının kullanımını yaygınlaştırmak ve sağladığı kolaylıklarla internete bağlı müşteri sayısını artırmak üzere kurulduğu ve dava dışı…tur seyahat acentesinden … isimli kişinin e-posta adresinden davacı şirketin birçok firmaya kendi altyapısı üzerinden yerel ve küresel hizmetler sunulması amacıyla kurulan telekom operatörü olarak varlığını sürdüren … müşteri hizmetlerine 07.05.2015 tarihinde SMS almak istediğini ve aylık 6 milyon başarılı gönderim için fiyat teklifi almak istediğini belirttiği ve davacı şirket ile dava dışı … arasındaki bu hizmet alımına ilişkin e-posta yazışmaları şeklinde de yapılan görüşmeler sonucunda sözleşme yapılmasına karar verildiği belirtilmiştir. Dava dilekçesinde ekli sunulan e-posta yazışmalarında …@…com mail adresi üzerinden davacı şirket çalışanları ile yapılan sözleşmeye ilişkin mail yazışmaları incelenmiştir. Davalı şirket ile 05.05.2015 tarihinde düzenlenen ”… Abonelik Sözleşmesi ”nin fotokopisinin incelenmesinde , sözleşmenin sağ alt kısmında … acentası …A.Ş.’nin ünvanının yazılı kaşenin olduğu ve sözleşme içeriğinde , sözleşmenin işnetin aboneye yani sözleşmeyi imzalayan diğer tarafa sağlayacağı hizmet ile ilgili olarak tarafların hak ve yükümlülükleri düzenlediği, bu sözleşmenin tek başına herhangi bir hizmetin sunumu için yeterli olmayıp abonenin talep ettiği hizmete ilişkin hizmet eki yürürlüğe girinceye kadar taraflar arasında herhangi bir hak ve yükümlülükler doğurmayacağı, hizmet sunumuna başlanması için abonenin talep ettiği hizmete ilişkin hizmet ekinin imzalaması gerektiği ve bu kapsamda abonenin her bir hizmet için ayrı ayrı düzenlenecek olan hizmet ekinin işbu sözleşmenin ayrılmaz bir parçası olduğu, imzalandığı tarih itibariyle yürürlüğe gireceğini kabul edildiği, abonenin …’ten işbu sözleşme kapsamında alınan tüm hizmetleri için tek fatura düzenleneceği ve bu durumda faturada her bir hizmetin bedelinin ayrı ayrı belirtileceği, iş bu sözleşmeye ek olarak imzalanacak olan hizmet ekinde belirlenen tarife kapsamında hesaplanan hizmet bedelinin, abonenin fiilen hizmet almaya başladığı tarih itibariyle aylık olarak faturalandırılacağı, aboneye kurulumu yapılan cihaz bedeli, bağlantı ücreti, kampanya gibi nedenlerle aksi belirtilmedikçe bir defaya mahsus olmak üzere hizmetin verilmeye başlanmasına takiben ilk faturada aboneye faturalandırılacağı, …’in abonenin son ödeme gününde ödemeyi gerçekleştirmemesi halinde verilen hizmeti derhal durdurma veya sözleşmeyi feshetme hakkına sahip olduğu, sözleşmenin imzalandığı tarihte yürürlüğe gireceği, abonenin işbu sözleşmeden doğan hak ve yükümlülüklerini …’in yazılı izni olmaksızın 3. Kişilere devir veya temlik edemeyeceği belirtilmiştir. İş bu sözleşmenin son sayfasında müşteri kısmında … Acentası … A.Ş.’nin belirtildiği ve … isminin de yazılı olduğu görülmüştür. … abonelik sözleşmesi SMS hizmet ekinin incelenmesinde ise; bu hizmet ekinin, … abonelik sözleşmesinin ayrılmaz bir parçası olup sözleşme hükümlerinin birlikte yorumlanacağı ancak burada yer alan hükümlerin sözleşme hükümlerine aykırılık teşkil etmesi halinde özel hüküm niteliği taşıyan işbu hizmet eki hükümlerinin geçerli olacağı, …’in aboneye toplu SMS gönderme hizmeti sunacağı ve abonenin de bu hizmet karşılığında seçmiş olduğu tarifeye göre ödeme yapmakla yükümlü olduğu belirtilmiş ve bu hizmet ekinde ayrıca belirlenen özel hükümler ile hizmet ekinin süresi ve fesih durumuyla ilgili bilgiler yer aldıktan sonra son sayfada Müşteri kısmında … Acentası … A.Ş. Unvanlı kaşenin basıldığı ve … isminin yazılı olduğu anlaşılmaktadır. … abonelik sözleşmesinde abone bilgileri kısmında da abone adı ve şirket unvanı olarak … Acentası … A.Ş. belirtildiği, davacı tarafından düzenlenen Temmuz 2015 dönemine ilişkin … numaralı ve 393.548,35 TL miktarlı , Ağustos 2015 dönemine ilişkin … numaralı ve 448.605,77 TL miktarlı faturanın , Mayıs 2015 dönemine ilişkin … numaralı ve 29.482,68 TL miktarlı , 20 Temmuz 2015 dönemine ilişkin … numaralı ve 115.397,43 TL miktarlı faturanın başarılı SMS ve kısa mesaj hizmetinden dolayı dava dışı … A.Ş. adına düzenlendiği ve 30.06.2015 işlem tarihli … Bankası A.Ş. aracılığıyla davalı şirket tarafından ”… FTN … … adına” açıklamalı 29.482,68 TL miktarlı , 07.08.2015 işlem tarihli ”… A.Ş. Fatura borcuna mahsuben” açıklamalı 55.000,00 TL miktarlı, 04.08.2015 işlem tarihli ‘… A.Ş. Fatura borcuna mahsuben” açıklamalı 58.000,00 TL miktarlı, 07.08.2015 işlem tarihli ‘… A.Ş. Mahsuben bakiye kapama ” açıklamalı 2.397,00 TL miktarın davacı şirkete havale edildiğini Gösterir dekont örnekleri sunulmuştur. Mali müşavir bilirkişisince düzenlenen raporda özetle; (her ne kadar bilirkişi raporunda davalı vekilince sunulduğu belirtilen cevap dilekçesinden bahsedilmiş ise de; dosya arasına alınan bilgi ve belgelerin incelenmesinde cevap dilekçesinde rastlanılmadığı, nitekim mahkemece 17.03.2017 tarihli celse ilişkin duruşma tutanağı daha da davaya cevap verilmediğinin belirtildiği görülmekle ) Davacı şirkete ait ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil niteliğinde bulunduğu, davacı tarafından sunulan hesap ekstresi ve defter kayıtlarına göre taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkinin bulunmadığı, fatura ve belgelerde adı geçen dava dışı … A.Ş. ile davacı arasındaki ticari ilişkinin mevcut bulunduğu, dava dışı … A.Ş. nin davalı adına düzenlenen faturalarını davalının hesabından davacıya ödemelerinin gönderilmiş olduğu, dekontlarda ödemeyi yapanın davalı firma olduğu, davalı firmanın dava dışı … adına ödemeyi yaptığının belirlendiği ancak kalan 2 fatura bedelinin ise ödemesinin yapılmamış olduğu, buna göre dava dışı … A.Ş.’nin takip tarihi itibari ile 842.154,12 TL borçlu olduğu ve dava dışı iş bu şirket ile davalı arasındaki bağlantı ilişkin iddiaların değerlendirme ve takdirinin mahkemeye ait olduğu görüş ve tespitinde bulunulmuştur. İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğünden mahkemeye gönderilen yazı cevabında davalı şirketin 06.01.2015 tarihinde Bodrum Ticaret Sicil Müdürlüğüne merkez nakli nedeniyle terk olduğu ve şirketin adresinin … sokak no … kat:… daire … Bornova/ İzmir olarak belirtildiği bu adres doğrultusunda mahkemece dava dilekçesinin tebliği amacıyla çıkartılan tebligatın aynı adreste yetkili çalışan olarak belirtilen …’a 09.12.2016 tarihinde tebliğ edildiği ancak daha sonra çıkartılan tebligatların iade olması nedeniyle ticaret sicili müdürlüğünün bildirdiği adres doğrultusunda T.K. 35 maddesi uyarınca tebligat çıkarıldığı anlaşılmaktadır .Ancak yukarıda da belirtildiği üzere öncelikle davalı şirketin tebligata yarar açık adresinin neresi olduğu ve ödeme emrinin hangi tarihte tebliğ edildiğinin araştırılması gerekmektedir. Nitekim, davada taraf teşkili dava şartı olup mahkemece taraf teşkilinin doğru şekilde yapılıp yapılmadığının re’sen araştırılması gerekir. 6100 sayılı HMK’nun 222. maddesinde “(1) Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. (5) Taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılır.” hükmü yer almaktadır. Mahkemece 06.07.2017 tarihli celsede ”..taraflar defterleri üzerinde yapılacak inceleme sonucu taraflar defterlerinin usulüne uygun tutulup tutulmadığı, kapanış tasdiklerinin yapılıp yapılmadığı, taraflar lehine delil teşkil edip etmediği, takibe konu faturaların, taraf defterlerinde yer alıp almadığı, yer alıyorsa faturaya konu hizmet veya malın teslimi unsuru takip tarihi itibariyle var ise alacak miktarı tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına, incelemenin 14 Ağustos 2017 Saat:14:00’de yapılmasına, bilirkişi olarak …’nın seçilmesine, 600-TL ücret takdirine, davacı vekili tarafından bilirkişi ücretinin tamamlamasına, inceleme günün davalıya tebliğine, bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesine, ” dair ara karar oluşturulmuş ise de; duruşmanın ara kararında tarafların hangi yıllara ait ticari defter ve kayıtlarının ibraz edileceğinin açıkça belirtilmediği ve mahkemece defter ibrazı için verilen sürenin kesin süre olduğuna dair ve kesin sürenin sonuçlarını açıklar ihtaratlarının açık bir şekilde bildirilmediği tespit edilmekle, buna göre mahkemece verilen ara kararın usule uygun olmadığı tespit edilmiştir. Mahkemece, davalının davaya ve takibe konu faturaları BA-BS formu düzenlemek suretiyle vergi dairesine bildirip bildirmediği araştırılmadığı, HMK 222 maddesi uyarınca belirlenen inceleme günlü usulüne uygun bir şekilde meşruhatlı davetiye ile davalı tarafa tebliğine karar verilmesi gerekirken bu hususun göz ardı edilerek sadece davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunun hükme esas alındığı anlaşılmakla; mahkemece tarafların bağlı bulunduğu Vergi Dairesinden takibe konu faturaların ilgili dönemde BA-BS formu düzenlenmek suretiyle vergi dairesine bildirilip bildirilmediğinin sorulması, davalı tarafa usulüne uygun olarak ticari defterlerini ibraz etmesi için süre verilmesi, davalı tarafça ticari defterlerin ibrazı halinde ve bilirkişiden ek rapor alınarak varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Davacı vekilince sunulan dava dilekçesinde ve istinaf dilekçesinde davalı şirket ile … Abonelik Sözleşmesi ve … Abonelik Sözleşmesi Hizmet Eki sözleşmesinde kaşesinin yer aldığı ve sözleşmenin tarafı olarak belirtilen dava dışı … Acentesi … A.Ş. ş arasında organik bağ bulunduğu iddia edilmiş ise de iş bu şirketlerin ve davalı şirket arasında organik bağ olduğu iddiasının araştırılmadığı anlaşılmaktadır. İş bu nedenle, davalı ve dava dışı şirketlerin ticaret sicili kayıtları yetkili ticari sicil müdürlüklerinden istenerek dosya arasına alınmalı ve davacı vekilince sunulan delillerle birlikte bu konuda inceleme yapılmalıdır. Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, dairemizin kararına uygun şekilde eksiklikler ikmal edilerek yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı tarafın istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2- İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/1132 Esas, 2018/487 Karar ve 12/04/2018 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İadesine, 4-Harçlar Kanunu gereğince davacı tarafından yatırılan 98,10 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye Gelir Kaydına, 35,90 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya İadesine, 5-Davacının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.15/09/2021