Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/37 E. 2020/138 K. 21.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/37
KARAR NO: 2020/138
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/745 Esas
KARAR NO: 2017/188
KARAR TARİHİ: 22/03/2017
DAVA: İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Hizmet Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 21/10/2020
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; taraflar arasında 03/06/2013 tarihinde ”İthalat Danışmanlık Sözleşmesi” imzalandığını, yapılan anlaşma uyarınca davalı tarafından bir kısım ürünlerin ithalatı yapılarak davacıya teslim edileceğini, bunun karşılığında davalıya toplamda 80.955,00 TL ödeme yapıldığını, davalının sözleşme konusu ürünleri 2 ay içinde teslim edeceğini bildirmesine ve sözleşme süresinin 5 ay olarak belirlenmesine rağmen sözleşme süresi içinde yükümlülüğünü yerine getirmediğini, davalıya ödenen bedelin iadesi amacıyla icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça icra takibine itiraz edildiğini beyan ederek itirazın iptaline takibin devamına, takip konusu alacak ve alacağa 03/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ve %40 icra inkar tazminatı ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; tarafların yurdışından getirilecek ürünler konusunda anlaştıklarını, ithal edilecek ürünlerin Japonya’da gerçekleşen nükleer patlama nedeniyle Gümrük Müdürlüğünce radyoaktivite raporlarının istenmesi nedeniyle gümrükte beklediğini, davalının ithalatın tamamlanması adına tüm işlemleri yaptığını, haksız olan davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, davalının, sözleşme kapsamına göre yükümlülüklerin 5 aylık süresi içinde yerine getirilmediği, bedeli ödenen ürünlerin davacıya teslim edilmediği, davacının sözleşmeyi feshetmesinin haklı olduğu ve ödediği bedelin iadesini talep edebileceği, davacı tarafça her ne kadar takip öncesi işlemiş faiz talep edilmişse de; dava dilekçesinde dava değerini 80.955,00 TL asıl alacak olarak gösterilip bu miktar yönünden harç yatırıldığı, takip öncesi faizin dava değerine eklenmediği ve harcının yatırılmadığı öte yandan davalının temerrüde düşürülmediği anlaşıldığından davanın kabulü ile asıl alacak yönünden takip tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile takibin devamına karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; Vadeye bağlanan bir borç açısından borcun muacceliyet tarihi vade tarihi olduğu ticari bir sözleşmede ayrıca alacaklının ihtarına gerek olmaksızın kararlaştırılan ödeme süresinin bitiminde yani vade tarihinde borçlu kendiliğinden temerrüde düştüğünü, mahkeme kararında faizinin başlangıç tarihinin 03.10.2013 olarak tespiti gerekirken takip tarihi olarak tespiti yerinde olmadığını, bu nedenlerle de yerel mahkeme kararındaki faiz başlangıç tarihinin taraflar arasında akdedilen sözleşmedeki vade tarihi olan 03.10.2013 tarihi olarak belirlenmesine karar verilmesini, iş bu yönden yerel mahkeme kararının düzeltilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava; tacirler arası hizmet alım ilişkisinden kaynaklanan sözleşmeye aykırılık nedeniyle ödenen bedelinin iadesi amacıyla başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacının, davalı aleyhine 80.955,00 TL asıl alacak, 13.034,86 TL islemiş faiz olmak üzere toplam 93.989,86 TL miktar üzerinden takip başlattığı, davalının yasal süresinde ödeme emrine itiraz ettiği, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Davacı vekili, mahkemenin, davalının temerrüde düşürülmediği yönündeki tespitinin hatalı olduğu gerekçesiyle temerrüt tarihin belirlenmesi için istinaf yasa yoluna başvurmuştur. Her ne kadar başatılan icra takibinde takip öncesi işlemiş faiz talep edilmişse de; dava dilekçesinde dava değerini 80.955,00 TL asıl alacak olarak gösterilip bu miktar yönünden harç yatırıldığı, takip öncesi faizin dava değerine eklenmediği ve harcının yatırılmadığı anlaşılmıştır. Görüldüğü üzere işlemiş faiz yönünden usulüne uygun açılmış bir dava olmadığından her ne kadar mahkemece işlemiş faiz hakkında hüküm kurulmamış ise de gerekçeli kararda temerrütün başlangıcı yönünden bir değerlendirme yapılması usul ve hukuka uygun bulunmamıştır. Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temerrütün başlangıcı yönünden istinaf talebinin HMK’nın 353/1-b.2 bendi uyarınca kabulü ile temerrüte ilişkin gerekçenin düzeltilmesi suretiyle yeniden karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere 1-Davacı vekilinin, mahkemenin temerrüte yönelik tespitine ilişkin istinaf talebinin KABALÜ İLE, İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/745 E. 2017/188 K. 22/03/2017 tarihli kararının HMK’nun 353/1.b.2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA ve yeniden ESAS HAKKINDA HÜKÜM KURULMASINA 2-Davanın KABULÜ İLE, a-İstanbul … İcra müd. .. E. Sayılı icra dosyasında 80.955,00 TL asıl alacağa takip tarihnden itibaren değişken oranda ticari temerrüt faizi yürütülmek suretiyle takibin DEVAMINA, b-Asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 oranında belirlenen 16.191 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine, c-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince hesap olunan 5.530,00 -TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 912,56 TL nin mahsubu ile 4.617,44 TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, ç-Davacı tarafça peşin yatırılan 912,56 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, d-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap olunan 9.226,40 -TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, e-Davacı tarafından yapılan başvuru harcı 27,70 TL , 600,00 TL bilirkişi gideri, 107,00 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 734,70 -TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, f-HMK 331. Maddesi uyarınca taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine, İstinaf Giderleri Yönünden; 3-Başvuru tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 85,70 TL’nin HAZİNEYE İRAT kaydına, 4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan istinaf karar harcı 54,40 TL’nin peşin yatırılan 31,40 TL karar harcından mahsubu ile bakiye 23,00 TL’nin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT kaydına, 5- Davacı tarafından sarfedilen 117,10 TL harç (85,70 + 31,40 ) ile istinaf yargılama aşamasında tebligat posta masrafından oluşan 110,00 TL masraf olmak üzere toplam 227,10 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 6-İstinaf yargılaması duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına, Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1.b-2 bendi ile aynı kanunun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.21/10/2020