Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/312 E. 2021/617 K. 09.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/312
KARAR NO : 2021/617
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/1092 Esas
KARAR NO : 2018/286
KARAR TARİHİ: 22/03/2018
DAVA: KAYIT KABUL
KARAR TARİHİ:09/06/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; müflis …San. Ve Tic.Ltd. Şti.’den 05/08/2011 tarihli kira sözleşmesinden kaynaklı birikmiş kira ve kira ilişkisinden kaynaklı diğer alacakları bulunduğunu, kira sözleşmesi devam ederken müflis şirketin iflasına karar verildiği, icra takibine konu edilen alacağın iflas idaresinden talep edildiği, ancak reddedildiğini, bu nedenle icra takibinin konusu olan 565.094,99-TL ‘nin ve icra takibinden sonra işleyen kira alacağının iflas alacağı olarak kayıt kabulüne, iflas kararı verilmesine, sonrada oturulmaya devam edildiğinden kalan sürenin de masa borcu olarak kabulünü talep ettiği, ayrıca müflise avans olarak verilmiş olduğu 200.000,00 TL’nin müflisin Bedaşa olan borcu nedeniyle ödemiş olduğu 42.631,00 TL ve müflisin … olan 72.345,00 TL aidat borcunun da iflas alacağı olarak kayıt ve kabulünü talep ettiği anlaşılmıştır.
CEVAP: Davalı iflas idaresi cevap dilekçesi sunmamış, duruşmalara da katılmamıştır
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, “Davacı tarafın taleplerini oluşturan 200.000,00 TL müflise verilen avans, 42.631,00 TL müflisin bedaşa olan borcu ve 72.345,00-TL müfilisin … olan aidat borcuna ilişkin yapılan değerlendirmede; somut olayda taraflar arasındaki sözleşme uyarınca davacının müflise 200.000,00 TL verdiğinin sabit olduğu, davacı tarafın bu hususu yazılı belge ile ispat ettiği, davalı tarafın ise bunu geri ödediğini ispat edemediği anlaşılmıştır. Yine aynı kira sözleşmesi uyarınca aidat borcunun ve elektrik faturasının müflis tarafından ödenmesi gerektiği, ancak müflisini bunları ödemediği ve dosyaya sunulan dekonttan anlaşıldığı üzere 42.860,00-TL aidat ve 42.631,00-TL elektrik fatura borcunun davacı tarafından ödendiği, dolayısıyla davacının bu faturaları talebini haklı olduğu anlaşılmıştır. Her ne kadar davacı taraf aidat alacağı olarak dava dilekçesinde 72.345,92 TL talep etmiş ise de, bu kısmı 42.860,00 TL’lik kısmını belgelediği ve 22/03/2018 tarihli celsede de belgelediği, bu bedeli talep ettiği anlaşılmıştır.Davacı tarafın kira alacağına ilişkin yapılan değerlendirmede; her ne kadar davacı taraf müflisin fesih ve iflastan sonra da mecuru işgal ettiğini belirterek iflastan sonraki döneme ait ecrimisil talebinde bulunmuş ise de, iş bu davanın kayıt kabul davası olduğu, kayıt kabul davası ile ancak iflas kararından önce doğmuş alacakların talebi mümkün olduğu, iflastan sonra ki doğan alacakların bu davayla talep edilemeyeceği açıktır. Her ne kadar davacı taraf iflastan sonraki döneme ilişkin ecrimisil alacağın masa borcu olduğunu iddia etmiş ise de, dosya kapsamı itibariyle bu iddiasının yerinde olmadığı, zira masa borçlarının iflas tasfiyesi için yapılan borçlar olduğu, oysaki mecrun boşaltılmaması masa kararı ile alınmış bir karar olmadığı, müflisin salt işgal niteliğine halis davranışını, masa alacağı olarak kabul edilemeyeceği anlaşıldığından davacı tarafın iflas kararından sonraki ecrimisil talebi yerinde görülmemiştir. Bu kapsamda bilirkişi heyetinin 16/10/2017 tarihli raporu esas alınmış ve davacı tarafın Mart 2012 – 18/06/2013 tarihleri arasında kira alacağının hak kazandığı, bu miktarın 434.752,80 TL olduğu hesaplanmıştır. Davacı tarafın iflas tarihine kadar işlemiş faiz alacağının ise 51.615,66 TL olduğu hesaplanmıştır. Bu kapsamda davacı tarafın kira alacağının toplam 486.368,46 TL olduğu anlaşılmıştır. Bu açıklamalar ışığında davacı tarafın talebinin kısmen kabulü ile Bakırköy ….İflas Müdürlüğü’nün … iflas sayılı dosyasında (200.000,00+42.631,00+42.860,00+486.368,46) 771.859,46 TL’nin davacı alacağı olarak masaya kayıt ve kabulüne ” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; iflas kararının verilmesinden taşınmazın tahliyesine kadar geçen süre için davacı alacaklarının da masa alacağı olarak kabul edilmesi gerektiğini, masanın, müflisin mecuru terk etmemesine rağmen herhangi bin eylemde bulunmaması bu durumu zımmen kabul edildiğini gösterdiğini, masa tarafından bu taşınmaz bu süreçte de kullanılmaya devam edilmiş olmasına rağmen mahkeme tarafından bu hususta bir inceleme yapılmadığını, mahkeme tarafından verilen gerekçeli karar dahi bilirkişi raporuyla çeliştiğini, mahkeme kararında bilirkişi heyeti 16/07/2017 tarihli raporu esas alındığını, ancak bilirkişi heyeti raporu incelendiğinde Mart 2012 – 18.06.2013 tarihler arası işlemiş kira alacağının ana para olarak 484.488 TL ve faiz olarak ise 52.061,25 TL olmak üzere toplamda 536.549,25 TL olduğunu anacak hükmedilen 434.752,80 TL ise yine kendi içerisinde karara aykırı olarak Mart 2012-13.05.2013 dönemlerinde işlemiş olan alacak toplamını oluşturduğunu, hal böyle iken mahkeme kararı kendi içerisinde dayanak teşkil eden bilirkişi raporuna açıkça aykırı olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını, mahkemenin müflise verilen avans, müflisin borcu nedeniyle ödenen … ve … ait aidat bedelleri açısından verilen kararın kabulüne, kira alacağı olarak 434.752,80 TL asıl alacak ve 51.615,66 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 486.368,46 TL tutarındaki alacağın iflas masası kaydına, ecrimisil alacağımız yönünden 134.068,90 TL asıl alacak ve 445,59 TL işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 134.514,89 TL alacağımızın masa borcu olarak kaydına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz ( kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223’üncü maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabulü elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223. M). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Bakırköy … İflas Müdürlüğünün … sayılı iflas dosyası incelendiğinde; müflis …. Şirketi hakkında Bakırköy 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/344 esas sayılı dosyasında 18/06/2013 tarihinden geçerli olmak üzere iflas kararı verildiği, düzenlenen sıra cetveli 11/11/2015 tarihli …Gazetesi ile 13/11/2015 tarihli Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği, davacı tarafından iflas masasına 884,340,99 TL alacak kaydı yaptırıldığı, talebin, alacağa ilişkin yeterli belge ibraz edilmediği ve yargılamayı gerektirdiğinden red edildiği, masrafı yatırılmış olduğundan red kararı alacaklı vekiline 02/12/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davanın, red talebinin alacaklı vekiline tebliğden önce 30/11/2015 tarihinde yasal süresi içinde açıldığının anlaşılması üzerine işin esasının incelenmesine geçilmiştir.İstinaf yasa yoluna davacı vekili başvurduğundan istinaf incelemesi, istinafa nedeni yapılan davacının iflas ettiği tarihe kadar ki kira alacağının hesaplanması ve müflisin kira sözleşmesinin feshinden ve kendisi hakkında iflas kararı verildikten sonra mecuru terk edişine kadar geçen sürede ecri misil kapsamında talep edilen miktarın masa alacağı olarak kabulüne karar verilmesi istemine ilişkin yapılmıştır.Somut olay incelendiğinde; davacı, İstanbul …. İcra Müdürlüğü … esas sayılı tahliye talepli takip dosyasıyla talep edilen kira alacağı Mart 2012-Ağustos 2013 dönemini kapsadığı, talep edilen toplam alacağın 565.094,99 TLsi kira alacağına tekabül ettiği, davacı ile müflis şirket arasında 05/08/2011 tarihli kira sözleşmesi düzenlendiği, kira bedeli aylık 30.000,00 TL belirlendiği, kira bedeline sözleşme süresi boyunca her yıl TÜİK tarafından açıklanan TEFE+Üfe/2 oranında zam yapılacağı, kira bedelinin her ayın beşinci gününe kadar nakden ödeneceği kararlaştırıldığı, kira bedeli 10/05/2013 tarihinde davacı tarafından feshedildiği, 18/06/2013 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müflis şirketin iflasına karar verildiği anlaşılmıştır.Kira ve Ecrimisil hesabı yönünden bilirkişi heyetinden alınan 16/10/2017 havale tarihli ek raporda kira sözleşmesi fesih tarihinin ulaştığı tarihe (14/05/2013) tarihe kadar ki icra dosyasına konu kira alacakları ve kira sözleşmesi fesih ihtarının ulaştığı tarih ile tahliye tarihi arasındaki (14/05/2013-18/09/2013) ecri misil bedeli ayrı ayrı hesaplanmış olup davacının müflis şirketten tahsil edemediği Mart 2012-14 Mayıs 2013 dönemine ait 434.752,80 TL kira alacağına, 18/06/2013 iflas tarihine kadar 51.615,66 TL işlemiş faiz olmak üzere 486.368,46 TL alacağı bulunduğu, yine davacının fesih tarihinden (15 Mayıs 2013) tahliye tarihine ( 18/09/2013) kadar 134.068,80 TL ecri misil alacağı, ecri misil alacağına iflas tarihine kadar 445,59 TL işlemiş faiz alacağı hesaplanmıştır. Ancak ecri misil alacağının iflas tarihine kadar ayrı ayrı hesaplanmadığı görülmüştür. Bilirkişi ek raporunda 15-31 Mayıs 2013 tarihleri arası ecri misil alacağı 17.299,20 TL, iflas tarihine kadar ki işlemiş faiz 286,74 TL, Haziran 2013 dönemi ecri misil alacağı 32.436,00 TL, iflas tarihine kadar işlemiş faiz alacağı 158,85 TL hesaplanmıştır. O halde haziran dönemi 18/06/2013 iflas tarihine kadar ki ecri misil alacağı (32.436,00 /30 x 17) 18,380,40 TL olup fesih tarihinden iflas tarihine kadar ki ecri misil alacağı 35.679,20 TL, işlemiş faiz alacağı 445,59 TL olduğu anlaşılmıştır.Davacı vekili, iflas kararının verilmesinden taşınmazın tahliyesine kadar geçen süre için davacı alacaklarının da masa alacağı olarak kabul edilmesini talep etmiştir.İflas alacağı, masa borcu ve iflastan sonra doğan genel nitelikli alacak olmak üzere üç grup alacak bulunmaktadır. İflas alacağı, iflasın açıldığı andaki müflis borçları olup sıra cetvelinde yer alan iflas masasına kaydedilen İİK 235. Maddesi uyarınca kayıt kabul davasına konu alacaklardır. Bir diğer ifade ile kayıt kabul davaları, iflasından önce müflisten alacaklı olanların, alacaklarını iflas masasına kaydettirmek için açtıkları ve dayanağını İİK’nın 235. maddesinden alan davalardır.Masa borcu ise, iflas açıldıktan sonra masayı bağlayıcı nitelikte borçlanmasına imkân bulunmayan müflisin değil, iflasın açılmasından iflas tasfiyesinin sonuçlanmasına kadar iflas masası adına iflas idaresi tarafından yapılan borçlardır. Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 05.04.2016 tarih ve 2016/2556 E., 2016/2121 K., 21.12.2015 tarih ve 351 E., 8323 K. sayılı ilamında ifade edildiği şekilde ” İflas masraflarına örnek olarak, iflas kararının ilanına ve gereken yerlere bildirilmesine ilişkin masrafları, defter tutma, malların muhafaza ve satış masrafları, iflas idare memurlarının ücretleri, paraya çevirme ve paylaştırmaya ilişkin harç ve masrafları sayılabilir. Masa borçları ise, iflasın açılmasından sonra ve devamı sırasında masa namına tekeffül edilen ve onun tarafından ödenmesi gereken borçlardır. Masa borçlarına örnek olarak, iflas idaresinin müflisin sanat veya ticaretinin devamı çerçevesinde akdettiği borçları, iflas idaresinin sebepsiz iktisap, haksız fiillerinden doğan borçları ve iflas idaresi tarafından tutulan avukatın vekalet ücretini sayabiliriz. İflas masrafları ve masa borçlarından masa sorumlu olup, müflis sorumlu tutulamaz. Masa alacaklısına alacağının masa tarafından karşılanmayan kısmı için aciz vesikası verilemez. (Öztek, Selçuk, a.g.e s. 17-18) İflas masrafları ve masa borçlarına sıra cetvelinde yer verilmez. Ancak pay cetvelinde gösterilmelidir. İflastan sonra oluşan alacağın masaya kaydı istenemez, ancak bu alacak masa borcu niteliğinde ise masadan tazmin edilir, değilse tasfiyede bakiye kalırsa nazara alınır. İflas idaresi, müflise ait işyerini masanın menfaatini gözeterek işletmeye devam ederse, diğer anlatımla müflisin yaptığı sözleşmeyi feshetmeyip benimser ise bu işletmenin borcu masa borcu niteliğindedir. ” Somut olayda, davacı tarafça, masanın, müflisin mecuru terk etmemesine ilişkin herhangi bir eylemde bulunmaması bu durumu zımmen kabul edildiğini gösterdiğini ve masa tarafından bu taşınmaz bu süreçte de kullanılmaya devam edildiğini bu sebeple iflastan sonraki ecrimisil alacağın masa borcu olduğunu iddia etmiş ise de, iflastan sonra da kiralanan taşınmazın iflas masası tarafından masanın menfaatleri doğrultusunda kullanılmaya devam edildiği ispatlanamamıştır. Bu itibarla mecrun boşaltılmaması masa kararı ile alınmış bir karar olmadığı, müflisin salt işgal niteliğine haiz davranışını, masa alacağı olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davacı tarafın iflas kararından sonraki ecrimisil talebinin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.Ancak, davacının, iflas tarihine kadar (Mart 2012-18/06/2013 tarihleri arasında) kira alacağını hak kazandığı, 16/07/2013 tarihli bilirkişi esas alınarak hesaplanan bu miktarın 434.752,80 TL, iflas tarihine kadar işlemiş faizin 51.615,66 TL olmak üzere toplam 486.368,46 TL olduğu kabul edilmiş ise de hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen alacak miktarının iflas tarihine kadar değil sözleşmenin feshedildiği 14 Mayıs 2013 tarihi kadarki kira alacağı ve işlemiş faiz alacağıdır. Bu nedenle, sözleşmenin feshedildiği tarihten iflas tarihine kadar 15 Mayıs – 18 Haziran 2013 tarihleri arası ecri misil ve işlemiş faiz alacağı hesaba dahil edilmeden karar verilmesi hatalı olmuştur. Yukarıda belirtildiği üzere davacının, fesih tarihinden iflas tarihine kadar 35.679,20 TL ecri misil alacağı, 445,59 TL işlemiş faiz alacağı hesaplanmıştır. O halde davacının, iflas masasına kaydı gereken toplam alacağı; 200.000,00 TL müflise verilen avans, 42,631,00 TL müflisin … olan borcu, 72.345,00 TL müflisin … olan aidat, 486.368,46 TL kira sözleşmesinin fesih tarihine kadar ki kira alacağı ve işlemiş faizi, 36.124,79 TL fesih tarihinden iflas tarihine kadar ki ecrimisil ve işlemiş faiz alacağı olmak üzere toplam 807.984,25 TL olduğu, bu miktarın davacı alacağı olarak masaya kayıt ve kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur.Açıklanan tüm bu nedenlerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile HMK 353/b-2 madde uyarınca davanın esası hakkında yeniden hüküm kurulmasına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ İLE, HMK’ nın 353/1-b-2 bendi uyarınca Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/1092 Esas, 2018/286 Karar ve 22/03/2018 tarihli kararının KALDIRILMASINA ve YENİDEN HÜKÜM TESİSİNE,2-Davının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, a-Bakırköy 1.iflas Müdürlüğünün 2013/28 iflas sayılı dosyasında 807.984,25 TL’nin davacı alacağı olarak masaya kayıt ve kabulüne, Fazlaya ilişkin talebin reddine, b-Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 27,70-TL’nin mahsubu ile 22,20-TL eksik harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,c-Davacı tarafça sarf edilen 27,70 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bunun dışında başvurma harcı: 27,70 TL, posta ve davetiye gideri: 153,00 TL, bilirkişi ücreti: 1.500,00 TL olmak üzere toplam 1.680,70 TL yargılama giderinden kabul ret oranı üzerinden hesaplanan 1.535,40 TL’nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmasına,d-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, e-HMK 333. maddesi uyarınca karar kesinleştiğinde artan gider avansının yatıranlara resen iadesine,İstinaf Giderleri Yönünden;3-Başvuru tarihinde yürürlükte bulunan 492 sayılı Harçlar Kanununa bağlı tarife gereğince alınması gereken 98,10 TL başvurma harcının Hazineye irat kaydına, 4- Karar tarihinde yürürlükte bulunan istinaf karar harcı alınması gerekli olan 59,30 TL karar harcından davacı tarafça yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile noksan kalan 23,40 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,5- Davalı tarafından sarfedilen 157,40 TL istinaf harcı ile istinaf yargılama aşamasında tebligat posta masrafından oluşan 63,00 TL masraf olmak üzere toplam 220,40 TL istinaf yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,6- İstinaf yargılaması duruşmasız yapıldığından vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 353/1.b-2 bendi ile aynı kanunun 361/1. Maddesi uyarınca iki haftalık süre içinde Yargıtay temyiz kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi.09/06/2021