Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/241 E. 2021/193 K. 24.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/241
KARAR NO : 2021/193
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 27/02/2018
NUMARASI : 2014/102 Esas – 2018/161 Karar
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali ve Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 24/02/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacılar ile davalı arasında 20/05/2010 ve 19/12/2011 tarihlerinde Bölge Temsilciliği ve Çözüm Ortaklığı konulu iki adet sözleşme yapıldığı, dava konusu sözleşmelere göre davacıların Danışmanlık Sözleşmeleri imzaladıkları firmalarının borç ve alacak takasına uygun olan finansal sorunlarını, davalı … AŞ’ye götürerek borç ve alacaklarının “…” işleyişine göre yapılandırılması halinde, davalı … AŞ’nin elde ettiği gelir ve komisyonlardan sözleşmede belirtilen oran ve tutarlarda davacılara hizmet bedeli ödemekle yükümlü olduğu, bu oranın dava konusu 20/05/2010 tarihli sözleşmenin 3.2. Başarı Primi başlıklı maddesinde komisyon gelirinin % 20’si, 19/12/2011 tarihli sözleşmenin 2.1.1. numaralı maddesinde % 25’i olarak belirlendiği,
Davacıların İzmir merkezli … Sanayi Tic. Ltd. Şti. ve kardeş kuruluşu olan …Tic. Ltd. Şti’nin tedarikçilerine olan borçlarının yapılandırılması ve tasfiye edilmesi için 16/08/2010 tarihli Danışmanlık Sözleşmesi imzaladığı, davalı … AŞ ile …Sanayi Tic. Ltd. Şti. ve … Tic. Ltd. Şti arasında 15/02/2011 tarihinde ortaklık protokolü imzalandığı ve bu firmalara toplam 3 milyon Euro tutarında barter işlem limiti tahsis edildiği, … ve …. firmalarının borçlu olduğu … ve … firmalarının alacaklarının yapılandırılması konusunun davacılar tarafından davalı … AŞ’ye getirildiği ve borç yapılandırma işlemlerinin Temsilcilik Sözleşmesi kapsamında sonuçlandırıldığı, alacakların yapılandırılması için Barter işleminin sonucunda … firmasının alacaklarının karşılığında takas edilecek gayrimenkuller için … Adi Ortaklığı ile … arasında 10 adet konut sözleşmesi imzalandığı, yine … firmasının alacaklarının karşılığında takas edilecek gayrimenkuller için … Adi Ortaklığı ile … arasında konut sözleşmesi imzalandığı, müvekkillerinin temsilcilik sözleşesi kapsamında gerçekleştirilen bu barter işlemleri karşılığında … AŞ, … ve … firmalarından toplamda 1.051.828,18 TL tutarında komisyon tahsil ettiği ve Barter komisyonlarının ödemeleri için düzenlenmiş çeklerin bir listesinin ekte sunulduğu, … Moda firmasının gerçekleştirdiği barter işlemi tutarının 5.688.100,00 TL olduğu, müvekkillerinin davalı … AŞ ve danışmanlığını yürüttükleri … Moda firması arasındaki sözleşmeler kapsamında, davalı … AŞ’ye getirilmiş olan … firmasının davalı … AŞ’ye keşide/ciro ettiği banka çekleri ile tahsil edilmiş barter komisyon tutarının 585.000,00 TL olduğu ayrıca davalı … AŞ’nin … firmasından 31/12/2011 tarih ve … no’lu … Şirinevler Şubesine ait çek ile 285.571,50 TL komisyon tahsilatı yaptığı, … firmasının gerçekleştirdiği barter işlemi tutarının 1.416.470,00 TL olduğu, davalı … AŞ’nin 215.062,88 TL barter komisyon faturası düzenlediği ve … firması tarafından davalı … AŞ’ye ödenen barter komisyon tutarının 229.976,42 TL olduğu, Dava konusunun müvekkillerinin aracılığı ile davalı … AŞ’ye götürülen … firmalarının borç yapılandırma işlemlerinin gerçekleşmesi sonucunda davalıya ödedikleri işlem komisyonlarından, davacı ve davalı arasında imzalanan sözleşmeler gereğince davacılara ödenmesi gereken komisyon tutarlarına ilişkin olduğu, bu kapsamda takibe konu edilen 188.744,00 TL ile alacak olarak talep edilen 30.684,47 TL toplamının dava değeri olduğu, …Sanayi Tic. Ltd. Şti. Ve … Tic. Ltd. Şti’nin, … ve …. firmalarına olan borçlarının barter sistemi içinde yapılandırılmasını müteakiben, yapılandırma sürecinin yönetilebilmesi için hizmet talep eden … ile müvekkilleri arasında 10/09/2012 tarihli ve … ile müvekkilleri arasında 21/04/2012 tarihli danışmanlık sözleşmelerinin imzalandığı, Müvekkillerinin danışmanlığını yaptığı … ve … firmalarının, davalı … AŞ ile tanıştırılması, yönlendirilmesi, kazandırılması ve Barter işlemlerinin de sonuçlandırılması bizzat müvekkillerinin emek ve girişimleri neticesinde gerçekleştiğinden, davacıların … davalının tahsil ettiği komisyonun % 20’si, …’den davalının tahsil ettiği komisyonun % 25’i oranında hizmet alacağının doğduğu, … firmalarının alacaklarının … işlemi kapsamında … AŞ tarafından gayrimenkul takası yoluyla yeniden yapılandırıldığı, söz konusu barter işlemlerinin gerçekleşmiş olması nedeniyle … AŞ’ye … keşide/ciro ettiği vadeli çekler ile toplamda 585.000,00 TL + 285.571,50 TL, … ise 229.946,42 TL barter komisyonu ödemesi yaptığı, yapılan bu barter işlem ve ödemelerin davalı ve davacı arasında sözleşme bulunurken gerçekleştiği, … AŞ’nin tahsil etmiş olduğu komisyon ödemelerinden … tahsil edilen barter komisyon bedeline karşılık % 20 oranında ve …’den tahsil edilen barter komisyon bedeline karşılık % 25 oranında olmak üzere toplamda 219.428,47 TL hizmet bedeli alacağı doğduğu, Temsilcilik sözleşmesine göre komisyon tutarının tahsil edilen ayı takip eden 5 gün içinde davacılara ödenmesi gerekirken halen ödemediği, ödenmeyen tutarların tahsili için İstanbul …. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyası ile 188.744,00TL ilamsız icra takibine geçildiği, davalının ödeme emrine itiraz ettiği iddia edilerek İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasına yapmış olduğu İtirazın iptali ile takibin devamına, haksız yere borca itiraz eden borçlunun % 20 den az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesine, ayrıca İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyasında istenmeyen ancak taraflar arasındaki Barter İşlemleri Danışmanlık Sözleşmelerinden doğmuş bakiye 30.684,47 TL alacağın ise dava tarihi itibari ile işleyecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsil edilerek davacı müvekkillerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında 20/05/2010 tarihli ve bir yıl süreli “bölge temsilcisi ve hizmet alım sözleşmesi” imzalandığı, bu sözleşme kapsamında … AŞ ile ilgili olarak ödemelerin yapıldığı, bu işlemden itibaren davacılarla müşterek hiçbir çalışmanın olmadığı, davacının diğer şirketlerden bahsederek komisyon alacağı olduğunu iddia etmesinin haksız olduğu, 20/05/2011 tarihinden itibaren yaklaşık 2 yıldır taraflar arasında hiçbir irtibat olmadığı, sözleşmenin 20/05/2011 tarihi itibariyle hukuken ve fiilen sona erdiği, dava dilekçesinde davacı ile dava dışı şirketler arasında yapılan sözleşmelerin gösterildiği, bu sözleşmelerin davalı şirketi ilgilendirmediği, sözleşmelerde davalı şirketin adının geçmediği ve imzasının bulunmadığı, söz konusu sözleşmelerin davalı şirkete hizmet verildiğini göstermediği, davacıların bu yönde delil sunmadığı, davacının 3.kişilerle imzaladığı sözleşmelerin davalıyı bağlamayacağı, davacının bu konularda davalı … AŞ’ye hiçbir hizmet vermediği, dolayısıyla davacıların hak kazandığı bir ücret ve komisyon olmadığı, davacı ile 2010 yılında bir yıl süreli bir sözleşme yapıldığı, bu süre dolduktan sonra davacının davalıya hizmet vermediği, bitmiş sözleşmeye dayanarak icra takibi başlatılmasının kabul edilemeyeceği savunularak, haksız yersiz ve kötü niyetli davanın reddine , davacıların aleyhine kötü niyet tazminatına karar verilmesi talep edilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/102 E. 2018/161 K. sayılı 27/02/2018 tarihli kararı ile; “. Tüm dosya kapsamına göre; Taraflar arasında 20/05/2010 tarihli ve 19/12/2011 tarihli barter sözleşmeleri nedeniyle ticari ilişki bulunduğu tartışmasızdır. Sözleşmelerin dava tarihi itibariyle feshedildiği konusunda taraflarca delil ibraz edilmemiştir. Ancak davacı taraf dava tarihi itibariyle her iki sözleşmeden doğan komisyon alacağını davalı taraftan istemektedir.Davacı tarafından alacağın dayanağı olarak ibraz edilen fatura, ticari defter kayıtları, sözleşmeler ile alacağın varlığı ve miktarı ispat edilmiştir. 12/12/2017 tarihli bilirkişi raporunda davacının komisyon alacağı 231.608,41 TL olarak tespit edilmiştir. Davacı bu alacağın 188.744,00 TL sini İstanbul … İcranın … Esas sayılı dosyasında kalan 30.684,47 TL sini ise mahkememiz dosyasında istemiştir.Davalı icra takip dosyasına borçlu olmadığına dair itirazda bulunmuş ise de borcun bulunmadığına, borcun oluşmadığına yada borcu ödediğine dair belge ve delil sunmamıştır. Davalının sözleşmelerde davacı imzasının bulunmadığı yolundaki talebi taraflar arasındaki sözleşme koşulları ve yapılan barter işi dikkate alınarak kabul edilmemiştir.Mahkememizce sabit görülen 188.744,00 TL alacak üzerinden itirazın iptaline, takibin devamına, takip tarihinden itibaren 188.744,00 TL ye ticari avans faizi yürütülmesine, davacının icra inkar tazminat talebinin alacak yargılamayı gerektirdiğinden ve hizmet sözleşmesi sonucu doğduğundan reddine,Mahkememiz dosyasında davacının alacak olarak talep ettiği 30.684,47 TL nin dava tarihinden itibaren ticari avans faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine ” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekili süresinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; takibe konu alacak likit olduğundan icra inkar tazminatı taleplerinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu beyanla, icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili süresinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme gerekçesinin yetersiz olduğunu, davacının iddiasını somut delillerle ispatlayamadığını, taraflar arasında ilk sözleşmenin 20/05/2010-20/05/2011 tarihleri arasında geçerli olduğunu, ikinci sözleşmenin ise 19/12/2011 tarihinde yürürlüğe girdiğini, dava dışı … şirketi ile müvekkili arasındaki sözleşme tarihi 21/07/2011, yani taraflar arasındaki ilk sözleşmenin sona erdiği, ikinci sözleşmenin ise henüz imzalanmadığı tarihe denk geldiğini, yine dava dışı… ile müvekkili arasında yapılan sözleşmenin tarihsiz olduğunu, taraflar arasındaki sözleşme ile ilişkilendirilemeyeceğini, ayrıca hükme esas alınan bilirkişi raporunda müvekkilinin Desna ile yapılan sözleşme tarihinin, davacının Desna ile yaptığı sözleşmeden önce olduğunun belirtildiğini, SGS Moda ile yapılan sözleşmelerde ise hangisinin daha önce olduğunun tespit edilmediğinin belirtildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 2.1.6. maddesinde; “Temsilci ve Hizmet Veren’in (yani davacının) tekliflerini ve çalışmalarını haftalık ve aylık rapor şeklinde düzenli olarak Temsil Edilen ve Hizmet Alan’ın (yani davalının) Pazarlama ve Satış Direktörlüğü ya da bu görevi üstlenen yöneticiye faks ya da e posta yoluyla yapacaktır.” hükmünün yer aldığını ve bilirkişi raporunda “dosya içerisinde davacıların vermesi gereken herhangi bir raporlamaya rastlanılmamıştır” tespitine yer verildiğini, davacıların sözleşme konusu yükümlülüklerini yerine getirdiklerine dair bir delil sunmadıklarını, yine bilirkişi raporunda bu somut tespitten sonra takdiri mahkemeye bırakarak “ancak iflas erteleme aşamasında bulunan şirketlerin davalı şirketle tanıştırılması bile davacıların verdikleri hizmet olabilir” şeklinde bir tahminde bulunduklarını ve mahkemece gerekçeye girişmeksizin dava aynen kabul edildiğinden; hükmün bu tahmine dayandırdığını, sözleşmede verilecek hizmetin standartları çizildiğinden komisyon oranlarının da verilecek hizmete göre belirlendiğini, tanıştırma düzeyinde bir hizmet beklenseydi sözleşmeye de bu şekilde yazılarak komisyonun da buna göre belirlenmesi gerektiğini, 25/05/2015 tarihli ikinci bilirkişi raporunda haklı tespitlere yer verildiğini, davacı davasının haksız olduğunu izah ve ispat eden ikinci rapordan sonra, davacının 13/06/2016 tarihli dilekçe ile dosyaya e-posta çıktıları sunduğunu, sunulan e-postaların her zaman düzenlenebilir nitelikte olduğu gibi yasal süreden sonra sunulduğu için itibar dahi edilmemesi gerektiğini, e-postaların içeriği incelendiğinde bunların davacının iddialarını tekrar etmekten öteye gitmediğini ve sunulan hizmeti kanıtlamaya yarar hiçbir özelliğinin olmadığını, hükme esas alınan raporda “bu dava tarafları ile dava dışı kişiler ile yapılan sözleşmelerin büyük bir kısmında tarafların yapacakları işler, verilecek hizmetin tanımı (sorumlulukları) net olarak ortaya konmuş değildir. Ancak aşağıda yer alan şema davacılar ile davalı arasında … ve … işleri ile ilgili geniş bir işbirliği olduğunu göstermektedir. Takdir tamamen Sayın mahkemeye aittir.” denildiğini ancak tarafların gösterildiği şemadan öteye giden bir tespit yapılmadığını, yerel yargılamada sadece davacının iddiaları kabul edilerek, davacının sunduğu fotokopi belgelere göre yargılamanın yürütülerek sonuçlandırıldığını, hesaplamada ticari defter ve kayıtlar incelenmeksizin davacının sunduğu çek listelerinin dikkate alındığını ayrıca bilirkişiler tarafından müvekkilinin …ile yapılan sözleşme tarihinin, davacının … ile yaptığı sözleşmeden önce olduğu yine … ile yapılan sözleşmelerde ise davacının yaptığı sözleşmenin mi davalının yaptığı sözleşmenin mi daha önce olduğunun tespit edilmediği belirtilmesine rağmen her iki şirket ile yapılan sözleşmenin hesaplamaya dahil edilmesinin, yine “dosya içerisinde davacıların vermesi gereken herhangi bir raporlamaya rastlanılmamıştır” tespitine yer verilmesine ve “ancak iflas erteleme aşamasında bulunan şirketlerin davalı şirketle tanıştırılması bile davacıların verdikleri hizmet olabilir” şeklinde tespite rağmen tam komisyon ücretinin hesap edilmesinin de hatalı olduğunu beyan ederek öncelikle kararın kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmesini, aksi takdirde ticari defter ve kayıtlar incelenmemiş olduğundan yargılamanın eksik ve sadece davacı iddiaları nazara alınarak yürütülmüş ve tamamlanmış olması sebebiyle eksiklik ve yanlışlıkların giderilebilmesi için yeniden yargılama yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır.Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesi kapsamında, ödenmediği iddia edilen hizmet komisyon bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine davalının vaki itirazının iptali ile yine sözleşme kapsamında takibe konu edilmeyen hizmet komisyon bedelinin tahsili istemine ilişkindir. İstanbul …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasında; davacılar tarafından, davalı aleyhine 18/11/2013 tarihinde 188.744,00 TL tutarındaki alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsili istemiyle başlatılan icra takibine ilişkin ödeme emri davalıya 28/11/2013 tarihinde tebliğ edilmiş olup, davalı tarafça yasal süre içerisinde itiraz edilmesi üzerine takibin durduğu ve davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı tespit edilmiştir. Davacı tarafından sözleşme konusu edimlerin ifa edildiği iddiası ile sözleşmede kararlaştırılan komisyon primlerinin ödenmesi talebine karşılık, davalı tarafından hizmet verilen … AŞ ile ilgili sözleşmeye ilişkin bedellerin ödendiği, davacılar tarafından başka bir hizmet verilmediği, sözleşme ilişkisinin sona erdiği savunulmaktadır.Taraflar arasında 20/05/2010 tarihli Bölge Temsilciliği ve Hizmet Alım Sözleşmesi ve 19/12/2011 tarihli Çözüm Ortaklığı ve Danışmanlık Hizmeti Verilmesi Sözleşmesi akdedilmiştir. 20/05/2010 tarihli Bölge Temsilciliği ve Hizmet Alım Sözleşmesinde, davacıların “temsilci ve hizmet veren”, davalının ise “temsil edilen ve hizmet alan” olarak anıldığı, işin kapsamının 1.1maddesinde davalının ana iştigal konusu olan barter iş ve işlemlerinde, davacıların davalıyı İstanbul ve İzmir illerinde temsil etmesi olarak açıklandığı, 2.maddesinde tarafların görev ve sorumluluklarına ilişkin hükümlerin yer aldığı, 2.1.maddesinde temsilci / hizmet verenin, 2.2.maddesinde temsil edilen / hizmet alanın görev, yetki ve sorumlulukları ile çalışma şeklinin düzenlendiği, 2.1.1.maddesinde “Temsilci / hizmet veren, iş ilişkilerinde … AŞ İstanbul ve İzmir Bölge Temsilcisi unvanını kullanacak ve temsil edilen / hizmet alanın pazarlama ve satış direktörü yada bu görevi üstlenen yöneticiye raporlayacaktır.”, 2.1.2.maddesinde “Temsilci / hizmet verenin temel görevi, görev ve sorumluluk alanına giren bölgelerde temsil edilen / hizmet alanın portföyünde olan mal ve hizmetler ile ihtiyaç duyulan mal ve hizmetleri hedef müşterilere pazarlar, hedef firmalardan tedarik etmek için çalışır. İlgili müşteri ve tedarikçi firmalarla çalışma koşulları içinde temsilci / hizmet veren ile ve temsil edilen / hizmet alanı temsil eden bir yöneticinin de olduğu bir ekipçe müzakere edilir. Ancak nihai karar temsil edilen / hizmet alanın ilgili organlarınca verildikten sonra yürürlüğe girer. ” 2.1.3.maddesinde “Temsilci / hizmet veren 3.kişi ve kuruluşlarla yapacağı üyelik ve diğer sözleşme örneklerini temsil edilen / hizmet alandan tedarik ederek temsil edilen / hizmet alanca belirlenen koşullara uygun olarak imzalanmasını sağlayacak ve imzalanan sözleşmelerin asıllarını temsil edilen / hizmet alana teslim edecektir.” 2.1.4.maddesinde “Temsilci / hizmet veren bu çalışmalarında temsil edilen / hizmet alanın strateji, politika ve iş ilkelerine eksiksiz uyacağını kabul, beyan ve taahhüt eder. 2.1.5.maddesinde “Temsilci / hizmet veren bağımsız olarak dışarıdan hizmet verecek, herhangi bir imza yetkisi ve operasyonel sorumluluğu olmayacaktır. Ancak bu iş için yeterli zamanı harcayacak ve gerekli çabayı gösterecektir.” 2.1.6.maddesinde “Temsilci / hizmet veren, tekliflerini ve çalışmalarını haftalık ve aylık rapor şeklinde düzenli olarak temsil edilen / hizmet alanın pazarlama ve satış direktörlüğü ya da bu görevi üstlenen yöneticiye (fax yada e-posta ile)yapacaktır.” hükümleri yer almaktadır. Sözleşmenin süresi, hizmet bedeli ve ödeme şekil zamanı 3.maddede düzenlenmiştir. 3.1.maddesinde sözleşmenin 20/05/2010-20/05/2011 tarihleri arasında 1 yıl süre ile geçerli olduğu, taraflar sürenin bitimine en geç 1 ay kala sözleşmeyi feshetmezlerse sözleşmenin aynı şartlarla 1 yıl daha uzayacağı, 3.2.maddesinde temsil edilen / hizmet alan, temsilci /hizmet verenin portföyüne kazandırdığı yeni müşteri ve tedarikçilerle sözleşme süresi boyunca gerçekleştirilen işlemlerden elde edilen komisyon gelirinin % 20’sini nakit komisyon olarak temsilci / hizmet verene ödeyeceği, bir ay içinde tahsil edilen komisyon tutarlarının toplamının en geç izleyen ayın 5.gününe kadar nakit ve barter komisyonu olarak ödeneceği düzenlenmiştir. 19/12/2011 Tarihli Çözüm Ortaklığı Ve Danışmanlık Hizmeti Verilmesine İlişkin Sözleşmede davacıların Danışman, davalının Barter olarak anıldığı, işin kapsamının; -danışmanın barter iş ve işlemlerinde barter’ı temsil ederek iştigal konularında çözüm ortağı olacağı, -tarafların sözleşme kapsamına giren konulardaki işleri yönetme, pazarlama, tedarik sağlanması ve diğer çözümlerin üretilmesi için birlikte çalışacağı, -danışmanın barter’a getireceği kişi, kurum, konu ve projeler ile barter işlemlerinde kullanılabilecek varlık, borç, mal, gayrimenkul, hizmet, iş vb konularda oluşturulacak çözüm ve sonuçlarından elde edilecek gelirin belirlenen oranlarda ve miktarda paylaşılacağı şeklinde belirlendiği, 2.1.1.maddesinde; danışmanın getirdiği iş, barter tarafından borç yapılandırılması şeklinde yapılacak bir iş ise, yapılandırmaya konu toplam borç tutarı üzerinden ve ayrıca söz konusu borçların yapılandırılması sonrasında borcun tasfiyesi için yapılacak ticari mal ve nakit işlemlerinden elde edilecek gelirler üzerinden % 25’i barter tarafından nakit ve/veya kıymetli evrak olarak tahsil edildiği gün, nakit veya alınan evraka uygun vade ve oranda danışmana, barter tarafından ödeneceği, 3.1.maddesinde sözleşmenin 1 yıl süre ile geçerli olduğu, tarafların 3 ay önceden yazılı bildirimde bulunmak şartıyla sözleşmeyi karşılıklı olarak fesih edebileceği, aksi takdirde sözleşmenin otomatik olarak uzayacağı belirtilmiştir. Somut olayda uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan 20/05/2010 tarihli bölge temsilciliği ve hizmet alım sözleşmesi ile 19/12/2011 tarihli çözüm ortaklığı ve danışmanlık hizmeti verilmesine ilişkin sözleşmeler kapsamında, davacıların komisyon bedeline hak kazanıp kazanmadıkları noktasında toplanmaktadır. İlk Derece Mahkemesince Em. Sayıştay Uzman Denetçisi YMM … tarafından düzenlenen 16/02/2015 tarihli kök ve 23/07/2015 tarihli ek raporda, tarafların dilekçeleri özetlenmiş, sözleşme hükümleri yazılmış başka bir husus incelenmemiştir. Marmara Üniversitesi İİBF Öğretim Üyesi Prof. Dr. … tarafından düzenlenen 25/05/2016 tarihli bilirkişi raporda; taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin yürürlük süreleri ve dava konusu işleri kapsayıp kapsamadığının hukuki analize muhtaç olduğu, dava dilekçesindeki talep ile diğer dilekçelerdeki toplam alacak tutarı arasında çelişki bulunduğu, davacının dava dilekçesinde takip dosyası ile 188.744,00 TL ve alacak talebi ile 30.684,47 TL olmak üzere toplam 219.428,47 TL talep etmesine rağmen, sonraki aşamada davacının iddiasına göre … Tic. Ltd. Şti’nin 870.571,50 TL işlemi nedeniyle % 20 oranında 174.114,30 TL ve … San. ve Tic. AŞ’nin 229.976,42 TL işlemi nedeniyle % 25 oranında 57.494,11 TL olmak üzere toplam 231.608,41 TL komisyona hak kazandığını ileri sürdüğü, takibe konu alacak miktarının nasıl hesaplandığına dair bir açıklamanın yer almadığı, alacak talebine dayanak olarak sunulan çek listeleri ile belge fotokopilerinin delil niteliğinin takdirinin mahkemeye ait olduğu, anılan sözleşme dönemlerinde gerek komisyon tahakkukuna esas olacak işlemler bazında gerekse komisyon tutarları bazında karşılıklı olarak yapılmış mutabakat, bildirim yada yazışmanın bulunmadığı belirtilmiştir. Bilirkişiler Emekli Banka Müdürü … ve YMM … tarafından düzenlenen 22/11/2016 tarihli raporda; davacının … Sanayi Tic. Ltd. Şti. ve … Tic. Ltd. Şti ile borçların yapılandırılması için danışmanlık sözleşmesi imzaladığı, bu şirketlerin borç yapılandırılmasınını davalı … AŞ tarafından gerçekleştirildiği ve borç yapılandırılması gerçekleştirilen …. 870.571,50 TL bedelli, … 229.946,42 TL bedelli komisyon ödemelerinin davalı … AŞ’ye yapıldığı, sözleşmelerin geçerliliğinin değerlendirilmesinin mahkemeye ait olduğu, geçerli kabul edilirse … San. ve Tic. Ltd. Şti’nin 870.571,50 TL işlemi nedeniyle % 20 oranında 174.114,30 TL ve … San. ve Tic. AŞ’nin 229.976,42 TL işlemi nedeniyle % 25 oranında 57.494,11 TL olmak üzere toplam 231.608,41 TL komisyona hak kazanacağı, davacının talebinin ise takip dosyasında 188.744,00 TL ve alacak talebine konu ettiği 30.684,47 TL olmak üzere toplam 219.428,47 TL olduğu belirtilmiştir. Bilirkişiler Marmara Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. …, Marmara Üniversitesi SBMYO Öğretim Üyesi Doç. Dr. … ve İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. … tarafından düzenlenen 12/12/2017 tarihli bilirkişi heyet raporunda özetle; taraflar arasında ilk sözleşmenin 20/05/2010 tarihinde imzalandığı, sözleşmenin süresi 1 yıl olup süre bitimine 1 ay kala uzatılmaz ise sözleşme 1 yıl daha uzayacağının kararlaştırıldığı, söz konusu sözleşmenin ne zaman sona erdiğinin dosyaya sunulan delillerden tespit edilmediği, davalı vekilinin cevap dilekçesi ekinde yer alan davalı tarafından düzenlenmiş 16/04/2013 tarihli telgraf belgesinin fesih metni olarak kabul edilip edilmemesi konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu, sözleşmenin 2.1.6.maddesi kapsamında verilen hizmetler yönünden davacılar tarafından yapılan bir raporlamaya rastlanmadığı, ancak iflas erteleme aşamasında olan şirketlerin davalı ile tanıştırılmasının davacıların verdikleri hizmete ilişkin olabileceği, ikinci sözleşmenin tarihinin 19/12/2011, sözleşmenin süresinin 1 yıl olup, süre bitimine 3 ay kala uzatılmaz ise sözleşmenin 1 yıl daha uzayacağının kararlaştırıldığı, bu sözleşmenin de feshine ilişkin kanıt sunulmadığı, taraflar ve dava dışı kişiler ile yapılan sözleşmelerin büyük bir kısmında tarafların yapacakları işler, verilecek hizmetin tanımının (sorumlulukları) net olarak ortaya konulmadığı ancak sözleşmelerin davacı ile davalı arasında … ve … işleri ile ilgili bir işbirliği olduğunu gösterdiği, işbirliğinin davacı ile davalı arasındaki sözleşmeye dayandırılıp dayandırılmaması konusunda takdirin mahkemeye ait olduğu, davacıların iddialarının yerinde kabul edilmesi halinde davacıların davalı … AŞ.’den İstanbul … İcra Müdürlüğü … E. 18/11/2013 tarihli icra takip talebinde toplam 188.744,00 TL tutarında asıl alacak talebinde bulunduğu, dava dilekçesinde talep edilen tutarın 219.428,47 TL olup, sunulan kayıtlara göre davacı alacağının 231.608,41 TL olarak tespit edildiği bildirilmiştir. İlk derece mahkemesince alınan tüm raporların dosya kapsamında yer alan belgeler kapsamında düzenlendiği, tarafların ticari defter ve kayıtlarının sunulması/incelenmesi yönünde ara karar oluşturulmadığı ve ticari defterlerin incelenmediği yine barter hesap kayıtlarının incelenmediği anlaşılmıştır. Davacıların iddiası; dava konusu komisyon bedellerinin davacıların danışmanlığını yaptığı … firmalarının, davalı … AŞ ile tanıştırılması, yönlendirilmesi, kazandırılması ve Barter işlemlerinin de sonuçlandırılmasının bizzat davacıların emek ve girişimleri neticesinde gerçekleşmesi sebebiyle, davacıların komisyon bedeline hak kazandıkları yönündedir. Davalı ile dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. arasında Barter Üyelik Sözleşmesi 21/07/2011 tarihinde imzalanmış ve dosya kapsamına davalı tarafça sunulan dava dışı şirketin barter hesap dökümüne göre ilk işlem ise 21/07/2011 tarihinde yapılmıştır. Davacı ile dava dışı … San. ve Tic. AŞ arasında imzalanan danışmanlık sözleşmesinin tarihi 21/04/2012’dir.Davalı ile dava dışı …San. ve Tic. Ltd. Şti. arasında imzalanan Barter Üyelik Sözleşmesinin tarihi belli değil ise de, dosya kapsamına davalı tarafça sunulan dava dışı şirketin barter hesap dökümüne göre ilk işlem 14/09/2011 tarihinde yapılmıştır. Davacı ile dava dışı …San. ve Tic. Ltd. Şti arasında imzalanan danışmanlık sözleşmesinin tarihi 10/09/2012’dir. Ayrıca dava konusu edilen işlemlerin …Sanayi Tic. Ltd. Şti. Ve … Tic. Ltd. Şti firmalarının borç yapılandırma işlemlerine ait olmadığı, bu firmalara tahsis edilen 3 milyon Euro tutarındaki barter işlem limiti dahilinde yapılan işlemlerden doğmuş hizmet bedellerinin davacılara ödenmediği ancak bu hususun ayrı bir dava konusu yapılacağı dava dilekçesinde açık bir şekilde ifade edilmiştir. Taraflar arasındaki sözleşme hizmet sözleşmesi olduğundan, edimin ifasında sıra bakımından önce hizmetin verilmesi gerekmekte olup, bedel isteme hakkı verilecek hizmet sonrasında doğacaktır. Bu nedenle davacılar tarafından sözleşmelere konu hizmetin verildiğinin ispatı gerekmektedir. Ayrıca dava konusu komisyon bedellerinin, …Sanayi Tic. Ltd. Şti. Ve …Tic. Ltd. Şti firmalarının borç yapılandırma işlemleri nedeniyle alacaklı olan… San. ve Tic. AŞ ve …San. ve Tic. Ltd. Şti.’den tahsil edilen bedeller mi olduğu yoksa borç yapılandırma işlemi dışında, davalı ile imzalanan barter üyelik sözleşmesinden mi kaynaklandığı hususunun açıklattırılması gerekmektedir. Yukarıda açıklanan tespitler gereğince; öncelikle, davacının talebinin hangi ilişkiye dayalı olduğunun açıklığa kavuşturulması, taraflar arasındaki ticari ilişkinin, işleyişinin belirlenmesi bakımından, taraflar arasında ihtilafsız olan … AŞ’nin borçlarının yapılandırılması işlemi nedeniyle komisyon bedelinin … AŞ’den mi yoksa bu şirketin borçlu olduğu alacaklı … AŞ’den mi tahsil edildiği tespit edilerek, bu bağlamda davalının … San. ve Tic. AŞ ve … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den aldığı komisyon bedellerinin … Sanayi Tic. Ltd. Şti. ve … Tic. Ltd. Şti firmalarının borç yapılandırma işlemleri nedeniyle olup olmadığı, komisyon bedelinin borcu yapılandırılan borçludan mı / alacaklıdan mı / hem borçlu hem alacaklıdan mı tahsil edildiği, komisyon bedelleri alacakların yapılandırılması için değil ise hangi nedenle ödendiği, bağımsız bir barter üyelik sözleşmesinden mi kaynaklandığının tespiti ve varsa davacıların alacaklarının hesaplanması yönünde taraflara ait ticari defter ve kayıtlar, barter hesap kayıtları incelenerek, 20/05/2010 ve 19/11/2011 tarihli sözleşmeler ile davacıların dava dışı şirketlerle imzaladığı danışmanlık sözleşmelerinin tarihleri ve hükümleri, davalının dava dışı şirketlerle imzaladığı barter üyelik sözleşmelerinin tarihleri değerlendirilerek rapor düzenlenmesi için dosyanın barter işlemleri konusunda uzman bilirkişi ile smm bilirkişilerden oluşturulacak heyete tevdi ile denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak karar vermesi gerekirken, bu incelemeler yapılmaksızın eksik inceleme neticesinde karar verildiğinden, davalı vekilinin bu yöndeki istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine, davacının istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davacı vekilinin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA,2-Davalı vekilinin istinaf talebinin KABULÜ ile İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/102 E. 2018/161 K. sayılı 27/02/2018 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,4-Davacı tarafın istinaf sebepleri incelenmediğinden, davacı tarafça yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcı ve 35,90 TL istinaf karar harcının davacıya talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,5-Davalı tarafça yatırılan 98,10 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,6-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,7-Taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,8-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,9-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.g maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 24/02/2021