Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/240 E. 2021/216 K. 03.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/240
KARAR NO : 2021/216
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/1541 Esas
KARAR NO : 2017/633
KARAR TARİHİ: 19/09/2017
DAVA: İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 03/03/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davacının …. adlı firmanın sahibi olduğunu, prodüksiyon işi ile iştigal ettiğini, davalı şirket ile varılan mutabakat gereği, davalı şirketin tanıtımı ile çekim yapıldığını, bu çekimin 16.02.2013 tarihinde … ekranında “…” isimli programda yayınlandığını,buna karşılık da, davalı şirkete prodüksiyon bedeli olarak 5.000,00 TL + 900,00 TL kdv olmak üzere toplam 5.900,00 TL’lik açık fatura kesildiğini, davalı şirketin fatura bedelini davacının bilgisi ve rızası dışında yetkisiz kişi veya kişilere ödendiğinden bahisle davacıya ödeme yapılmadığını,bundan dolayı davacı müvekkili alacağının tahsili için İstanbul …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı aleyhine ilamsız icra takip başlattığını, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalının haksız, dayanaksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin devamına, haksız itiraz nedeniyle alacağın %40 ‘ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı yan tarafından yapılan yetkilendirme ve müvekkil şirkete gönderilen yetkilendirme yazısına istinaden sözleşme ve iş görme bedeli müvekkil şirket tarafından davacı tarafın yetkilendirdiği … isimli şahsa ödendiğini, bu nedenle davanın reddine, kötü niyetli olarak takip başlatan ve iş bu davayı ikame eden davacı aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, dosyaya sunulan “Yetki Belgesidir” başlıklı adi belge davacının imza ve kaşesini taşımadığından davacı aleyhine delil niteliği taşımadığı, … hesabına banka kanalıyla yapılan ödeme davacının alacağını sona erdirmeyeceği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; müvekkilinin davacıya karşı bütün ödemelerini, davacının yetkilendirdiği … isimli kişiye yaptığını, bu konuda davacının, dava dışı …’i yetkilendirdiğine dair yetki belgesinin dosyaya sunulduğunu, söz konusu yetki belgesinin davacı tarafından dava dışı …’e oradan da kendilerine forward denilen mail yönlendirmesi suretiyle gönderildiğini, ekte mail yazışmalarını sunduklarını, elektronik ortamda yapılan bilgi paylaşımlarının da HMK 199. Madde kapsamında belge sayıldığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava taraflar arasındaki Prodüksiyon Hizmet Sözleşmesinden kaynaklanan hizmet bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul …. İcra Müdürlüğü … E. sayılı dosyası incelendiğinde; davacı tarafından davalı aleyhine bir adet fatura alacağının tahsili için 5.600,00 TL asıl üzerinden ilamsız takip başlattığı, davalının yasal süresinde ödeme emrine itiraz ettiği, davanın yasal 1 yıllık süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. Tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış olup alınan raporda özetle; davalı tarafın ticari defterlerinde, … adlı şahsa yapılan ödemelerin davacının cari hesabına yapılmış gibi muhasebe kaydı yapılarak cari hesabın sıfırlandığını, bu kişinin davacının SGK’lı çalışanı olmadığından dolayı davacı ile arasında herhangi bir bağ kurulamadığını, dosyada bulunan yetki belgesi incelendiğinde, davacının adı ve ünvanı bulunmasına rağmen tarih, imza ve kaşe bulunmadığından bu yönde bir değerlendirme yapılamadığı tespitine yer verilmiştir.Tüm dosya kapsamı incelendiğinde; taraflar arasında davalı şirketin tanıtımı ile ilgili çekim yapılması ve TV ekranında yayınlanması hususunda sözleşme imzalandığı, prodüksiyon bedeli olarak 5.900,00 TL fatura kesildiği, fatura bedelinin dava dışı … adlı şahsa ödendiği hususunda bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davalı, ödeme yapılan şahsın davacı tarafından yetkilendirildiğini iddia etmiş, davacı ise kendilerince böyle bir yetkilendirmenin yapılmadığını savunmuştur. Mahkemece, …’in, davacının sigortalı çalışanı olmadığını öyle olsa bile davacı adına ödemeyi kabule ve davacıyı temsile yetkili bulunmadığını, dosyaya sunulan “Yetki Belgesidir” başlıklı adi belge davacının imza ve kaşesini taşımadığından davacı aleyhine delil niteliği taşımadığını, dolayısıyla … hesabına banka kanalıyla yapılan ödeme, davacının alacağını sona erdirmeyeceğinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya sunalan davacı tarafından düzenlendiği iddia olunan yetki belgesinde ” Pazarlama müdürü …’in …. şirketinde reklam ve pazarlama departmanında görevli olduğu, … Avrupa Televizyonunda cumartesi günleri saat 12.00’de yayınlanmakta olan …. programı için şirketleri adına; reklam ve pazarlama konusunda firmalarla görüşme ile ödeme planlaması ve tahsilat yapmaya yetkili olduğu” belirtilmiştir. Her ne kadar yetki belgesinde davacının adı ve ünvanı bulunsa da davacının imza ve kaşesi bulunmadığı görülmüştür. HMK’nun 199. maddesi ”Uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanuna göre belgedir.” şeklinde düzenlenmiştir. Bu düzenleme ile mail ve telefon mesajları da belge olarak kabul edilmiştir. HMK’nun 202. maddesinde de ” (1)Senetle ispat zorunluluğu bulunan hâllerde delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir. (2)Delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.” şeklinde düzenleme getirilerek bu tür belgeler delil başlangıcı olarak kabul edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta davalı ödeme iddiasını ispat etme yükümlülüğü altında olup ödemenin davacının yetkilendirdiği şahsa yapıldığını, söz konusu yetki belgesinin davacı tarafından dava dışı …’e oradan da kendilerine forward denilen mail yönlendirmesi suretiyle gönderildiğini iddia etmiş, cevap dilekçesinde mail yazışmalarına delil olarak dayanmış ise de: mahkemece bu hususta bir inceleme yapılmamıştır. O halde, 6100 sayılı HMK’nın 169 vd maddeleri gereğince davacıya meşruhatlı isticvap davetiyesi çıkarılarak, davalının delil olarak dayandığı e-maillerin davacı tarafından gönderilip gönderilmediği, e-mail içeriğinde bahsi geçen yetki belgesinin bulunup bulunmadığı sorularak gerekirse bu hususta bilirkişi incelemesi yaptırılarak e-mail çıktıları alınmak suretiyle söz konusu yetki belgesinin, davacı tarafından gönderilip gönderilmediği araştırıldıktan sonra hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi hatalı olmuştur.Açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne; kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1).a.6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Davalı tarafın istinaf başvurusunun Kabulü İle İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/1541 E. 2017/633 K. 19/09/2017 tarihli kararının HMK’nun 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,3-Başvuru tarihinde yürürlükte bulunan harçlar yasası uyarınca alınması gereken 98,10 TL harcın hazineye İRAT KAYDINA,4-Davalı tarafça yatırılan istinaf karar harcının talep halinde İADESİNE,5-Davalı tarafın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.03/03/2021