Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/2161 E. 2021/574 K. 27.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/2161
KARAR NO: 2021/574
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/723 Esas
KARAR NO: 2020/160
KARAR TARİHİ: 18/02/2020
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ: 27/05/2021
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 352. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalı ile müvekkili şirket arasında 2016 yılında mali müşavirlik hizmetlerinin görülmesi için anlaşma sağlandığını ve 2016 yılının Kasım ayıdan itibaren davalıya mali müşavirlik hizmeti verilmeye başlandığını, aylık bedelin 1.200,00 TL olarak kararlaştırıldığını, ancak ödemelerin müvekkiline yapılmadığını, 15/08/2017 tarihinde 5.000,00 TL lik bir ödeme yapıldığını, başkaca bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine Beyoğlu … Noterliğinin 24/01/2018 tarihli … yevmiye numaralı ihtarname gönderildiğini, ancak bir netice elde edilemeyince İstanbul Anadolu … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmelerinde de herhangi bir netice elde edilemediğini, bu nedenle haksız ve mesnetsiz itirazın iptali ile takibin devamına, davalı borçlu aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafça söz konusu sözleşmenin mahkemeye sunulmadığını, davacının iddialarının tamamen soyut ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının 2016 yılından itibaren hizmet sunduğunu ancak alacağını alamadığı ve 2018 yılına kadar alacağını talep etmemesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu nedenle davanın reddine davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” taraflar arasında, defter tutma ve mali danışmanlık hizmetinin davalıya verileceğine ilişkin sözleşme dosyaya ibraz edilmiş ise de sözleşmede davalının imzasının bulunmadığı tespit edilmiştir. Fakat davalı firmanın 2016, 2017, 2018 yıllarına ilişkin Kurumlar vergisi beyannamelerinin davacı tarafından beyan edildiği görülmüştür. Ayrıca her iki tarafın ticari defterlerinde takibe konu faturalar kayıtlıdır. Her iki tarafın ticari defterleri davacının davalıdan 31.816,00 TL alacaklı olduğu hususunda uyum içerisindedir. Her ne kadar davalının defterlerinin davacı tarafından tutulduğu, bu nedenle davalının defterlerinde yer alan kayıtların kendisinin aleyhine değerlendirilemeyeceği düşünülse bile basiretli tacir gibi hareket etmesi gereken davalının uzunca bir süre defterlerine kaydedilen faturalara itiraz etmemesinin hizmetin faturada belirtildiği şekilde ve bedelde verildiği anlamına geleceği anlaşılmakla ” davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı vekili yasal süresi içinde istinaf dilekçesi sunmuş ancak 26/04/2021 tarihli dilekçesi ile istinaf talebinden feragat etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususları da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, mali müşavirlik hizmet sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili tarafından istinaf incelemesi aşamasında gönderilen 26/04/2021 tarihli dilekçe ile istinaf talebinden feragat edildiği, davalı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür. 6100 sayılı HMK’nın 349/2. maddesi; “Başvuru yapıldıktan sonra feragat edilir ise, dosya Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmez ve kararı veren mahkemece başvurunn reddine karar verilir. Dosya, Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmiş ve henüz karara bağlanmamış ise başvuru feragat nedeni ile reddolunur.”şeklindedir. Buna göre; dosyaya baktığımızda istinaf eden davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunmakla dosya dairemize gelerek 2020/2161 Esas sırasına kaydı yapılmış ise de; davalı vekilinin 26/04/2021 tarihinde istinaftan feragat etmiş olmakla, davalı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu da dikkate alınarak istinaf talebinin HMK 349/2. maddesi gereğince feragat nedeniyle reddine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-6100 sayılı HMK’nun 349/2 maddesi uyarınca davalı vekilinin istinaf başvurusunun FERAGAT NEDENİYLE REDDİNE, 2-Davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 3-Davalı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine, 4-Davalı tarafından yapılan istinaf yargılama masraflarının kendi üzerinde bırakılmasına ve artan gider avansının iadesine, 5-Kararın tebliği ile harç ve gider avansı iadesine ilişkin işlemlerin ilk derece mahkemesi tarafından yerine getirilmesine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.g maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi.27/05/2021