Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1595 E. 2022/616 K. 18.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1595
KARAR NO: 2022/616
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 05/12/2019
NUMARASI: 2014/428 2019/1302
DAVANIN KONUSU: Tapu İptali Ve Tescil
KARAR TARİHİ: 18/05/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; davacı kooperatifin üyeleri ile yapmış olduğu sözleşmede, üyelerine tamamlanmış şekilde daireleri tapu devri ve mülkiyeti ile vermeyi taahhüt ettiğini, kooperatifin müteahhidi olan … San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin kurucu ortağı ve sahibinin davalı … olduğunu, kooperatif ve uyeleri zarara uğratmaları nedeniyle haklarında suç duyurusunda bulunduklarını, müvekkil davacı … (…)in müvekkil kooperatifin üyesi olduğunu, … nolu dairenin kooperatif üyesi sıfatıyla tahsisen maliki olduğunu, bu konut teslim ve tahsis kararına göre bir kısım üyelere daireleri ve tapuları verildiğini, ancak …’e verilmediğini, bazı dairelerin müteahhit ve gizli yönetici …’ın bilgisi doğrultusunda kooperatif eski yöneticileri tarafından satıldığını ve daire anahtarları üye olmayan bu şahıslara verildiğini, …’ın tahsisli üyelerin bilgisi ve rızası dışında üyelere ait taşınmazları üye olmayanlara satarak haksız çıkar sağladığını, müvekkiline tahsis edilen dairenin 19/06/2006 tarihinde haksız ve kötüniyetli davalı … tarafından alındığını, …’nın almış olduğu dairenin kooperatife ait olduğunu ve kendisinin üye olmadığını bildiğini, davalı …’nın fuzuli şagili durumunda olduğunu, dairenin üyeye tahsisi taşınmaz malın temliki taahhüdü olduğunu, taşınmazın mal vaadi veya temliki taahhüdü ilgilisine şahsi bir hak doğurduğunu, olayda kooperatif eski yönetimi ve davalı tarafından kooperatifler kanunu ve ana sözleşmedeki hükümlere uyulmadan kooperatif ve gerçek üyeler içni olayda aidatlarını ödeyen gerçek üye müvekkil için sakınca doğuracak olmasını göz önüne alarak, iyi niyet kurallarına uyulmayarak davalı … adına tescil ve tahsis yapılmak suretiyle davacıların haklarının ihlal edildiğini iddia ederek; yargılama esnasında davalının dava konusu daireyi 3.şahıslara devir ve temlikinin engellenmesi amacıyla İhtiyati Tedbir kararı verilmesini, davalılardan …’nın vaki müdahalesinin menine ve 15 nolu daireden tedbiren tahliyesini, dava konusu Kartal 1.Bölge Tapu Sicil müdürlüğünün … mah. … ada, …parsel sayılı taşınmazdaki … adına tescilli tapunun iptali ile 15 nolu dairenin tahsisli üyesi olan davacı … adına kayıt ve tescilini, tapu iptal ve taşınmazın … adına tesciline karar verilmemesi halinde ise bilirkişi tarafından tespit edilecek dava konusu daire bedeli ile işlemiş ve işleyecek ecrimisil bedellerinin en yüksek banka avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, dairenin … adına tescil ve teslim edildiği 19/06/2006 tarihinden itibaren aylık 500,00 TL olmak üzere şimdilik 10.000,00 TL ecrimisil bedelinin en yüksek banka mevduat faizi uygulanarak her iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesi ile; tapu kayıtlarından da anlaşılacağı üzere davacı kooperatifin gerek maliki ya da tahsis sahibi ve gerekse herhangi bir hak ya da yetkisi olmadığı bir taşınmazla ilgili olarak dava açma ehliyetinin bulunmadığını, dava ehliyeti olmadan açılmış iş bu davanın reddinin gerektiğini, müvekkilinin İstanbul ili, Kartal İlçesi … Mah. … mevkii … pafta, … ada, … parselde kat irtifakı tesis edilmiş olarak kayıtlı bulunan … kat … nolu bağımsız bölümün tamamını … Kooperatifi adına kayıtlı iken üyeler adına tahsisen tescili ile maliki olduğunu, tasarruf sahibi olarak tüm binanın yapımını üstlenen ve üyelerine tahsis yaparak Kartal …Noterliğinin 07/04/1997 tarih ve … yevmiye sayılı İnşaat Sözleşmesi ile binayı yaptıranın davacının değil, … Konut Yapı Kooperatifinin olduğunu, davacının dava konusu taşınmazın hiçbir zaman maliki ya da mutasarrıfı olmadığını savunarak; dava açma ehliyeti ile husumet ve gerekse esas yönünden tüm talepler yönünden davanın reddini, davacının ihtiyati tedbir talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir. Davalı … ve … Ltd. Şti vekili cevap dilekçesi ile; dava konusu taşınmazın hazine adına kayıtlı iken … Konut Yapı Kooperatifine tahsis edildiğini, … ile … Tic. Aş arasında imzalanan inşaat sözleşmesi ve diğer sözleşmeler ile bu arsa yapımını üstlenen … Yapı ve dolayısıyla tasarruf ve mülkiyet hakkının … geçtiği anlaşma doğrultusunda … AŞ’ye ve … Kooperatifine hak ve ödemeler yapıldığının sabit olduğunu, dava konusu taşınmazın yapımının … San. Tic. Ltd. Şti tarafından yapıldığını, … Konut Yapı Kooperatifinin davaya konu arsayı ve üzerindeki hakları … Yapı’ya devrettiklerini, bu arsanın … Kooperatifine tahsis edildiği ve kooperatif üyelerinin ödemiş olduğu aidat ve peyler ile bu binanın tamamlandığı hususunda tüm taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığını, davacı … …’in kooperatif üyesi olduğunu, 15 nolu dairesin kooperatif üyesi sıfatıyla tahsisen maliki olduğunu savunarak; daha sonra kötü niyetli olarak … nolu dairenin …’nın aldığını, …’nın kooperatif üyesi olmadığını beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” …Davaya konu “15 nolu dairenin bir başkası adına haksız ve kötü niyetli olarak tescili” olayını da içeren davacı … Yapı Kooperatifinin eski yöneticileri hakkında Kartal Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan soruşturma sonucunda; davalılar … ve …’nın da aralarında olduğu toplam on şüpheli hakkında Görevi Kötüye Kullanmak, Zimmet, Tacir veya Şirket Yöneticileri ile Kooperatif Yöneticilerinin Dolandırıcılığı suçlarından dolayı Kartal 3.Ağır Ceza Mahkemesine davanın açıldığı, adliyelerin birleşmesi sonucunda dosyanın İstanbul Anadolu 7.Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/4 esas sayısı üzerinden yargılamasının devam ettiği, yapılan yargılama sonucunda sanıkların atılı suçlardan beraatine karar verildiği, ancak kooperatife ait konut sayısının üzerinde üye kaydetmek şeklinde tespit edilen eylemleri nedeniyle suç duyurusunda bulunulduğu, mahkemece verilen bu kararın Yargıtay’dan bozularak döndüğü, yeniden yapılan yargılamada 19/03/2019 tarihli celsede sanıklar …, … ve … yönünden nitelikli dolandırıcılık suçundan ayrı ayrı cezalandırılmalarına, diğer suçlardan tüm sanıkların beraatine karar verildiği hükmün temyiz edilmesi üzerine dosyanın yeniden Yargıtay’a gönderilmiş olduğu anlaşılmıştır. Mahkememizce başlangıçta yukarıda özetlenen ceza soruşturması ve kovuşturması sürecinin beklenmesine karar verilmiş ise de, aradan geçen uzun yıllarda ceza kovuşturma sürecinin tamamlanamamış olması, suç ve hukuka aykırılık değerlendirmelerinin birbirinden farklı oluşu ve bu nedenle ceza mahkemesince yapılacak değerlendirmenin mahkememizi hukuken bağlamayacağı, vaka ispatının dosyamızda toplanan delillerle sabit olması hususları göz önüne alınarak usul ekonomisi de gözetilmek suretiyle ceza dosyasının kesinleşmesinin beklenmesinden vazgeçilmesine karar verilerek sonuca gidilmiştir. Tarafların göstermiş olduğu tüm delil ve belgeler toplandıktan sonra inşaat mühendisi, yapı kooperatifi uzmanı ve hukukçu hesap bilirkişisinden oluşan heyetten rapor aldırılmıştır. Dosyaya sunulan 05/08/2019 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; “Davacı … ‘ün davacı … Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanlığına verdiği 27/11/2002 tarihli dilekçe ile kooperatife ortaklık başvurusunda bulunduğu, kooperatif yönetim kurulunun 10/01/2003 tarih ve 70 sayılı kararı ile davacının 9 nolu üye olarak kooperatif üyeliğine kabul edildiği, kooperatifin 25/06/2003 tarihli genel kurul kararı uyarınca yapılan 23/07/2003 tarihli kura çekiminde …kat … nolu dairenin 4.000,00 TL şerefiye bedeli ile davacıya tahsis edildiği, davacının 06/04/2009 tarihi itibariyle kooperatife 36.500,00 TL ödemiş olduğu, bu durumda bu davacıya davacı kooperatif tarafından yapılan ödeme bildirimlerinin davacının uygun davranmış olduğu ve bu sebeple davacı … ‘ün davacı kooperatifin üyesi olduğunun ve 15 nolu dairenin kendisine tahsis edildiğinin sabit olduğu; Alıcı davacı … Kooperatifi ile satıcı dava dışı … Tic. AŞ arasında akdedilen 09/09/2004 tarihli adi yazılı şekilde düzenlenmiş satış protokolü ile mülkiyeti … Tic. AŞ’ye ait arsada bulunan 10 katlı toplam 30 dairenin davacı kooperatife satıldığı, bu sözleşmeye konu 30 dairenin 26’sının kooperatif üyelerine devredildiği, satış bedellerinin satıcı … Tic. AŞ’ye ödenmiş olması karşısında sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılmış olması nedeniyle geçersizliğini ileri sürmenin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olacağı, bu durumda davacı kooperatifin belirtilen sözleşme gereğince satılan dairelerin devri yapılmayanların adına tescilini talep edebileceği ve dolayısıyla davacı … ‘ün kooperatif üyesi olarak talep hakkının bulunduğu; Davacı … ‘e tahsis edilen 15 nolu dairenin … Kooperatifi adına kayıtlı iken 19/06/2006 tarihinde davalı … adına tescil edildiği, davalının kendisine tahsis yapılan bu tarihten önce kooperatif ortağı olması ve kendisine tapu tahsisi yapılabilmesi için kooperatif genel kurulu tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmiş olması veya başka bir kooperatif üyesinden ortaklık payını devralması zorunda olmasına rağmen, bu prosedüre uygun olarak bir tahsisin bulunmadığı, davalı …’nın tapu devri yapıldıktan 4 ay sonra tapu maliki … Kooperatifi’ne üye yapıldığı, ayrıca davalı … tarafından kooperatif üyeliği için ödeme yapıldığına dair dosyada herhangi bir ödeme belgesinin bulunmadığı, tüm bu hususlar gözetildiğinde davacı … ‘ün hak sahibi olduğu 15 nolu dairenin hak sahibi olmayan ve kooperatif üyesi de olmayan davalı …’ya tahsisi şeklindeki olayda davalı …’nın iyi niyet iddiasında bulunamayacağı ve taşınmazın davacı … adına tescili talebinin yerinde olduğu” değerlendirmelerine yer verilmiştir . Yukarıda özetlenen bilirkişi raporunda davaya konu taşınmazın geçirdiği safahat açıklanmıştır. Davaya konu 15 nolu dairenin de bulunduğu 30 dairelik taşınmaz, arsası hazine adına kayıtlı iken 30/03/1995 tarihinde yapılan satış ile dava dışı … Kooperatifine geçtiği, Kartal … Noterliğinin 07/04/1997 tarih ve … yevmiye nolu sözleşmesi ile, … Kooperatifi ile … Tic. AŞ arasında inşaat sözleşmesi imzalandığı, aynı tarih teslim ve tesellüm tutanağı ile arsanın bu şirkete teslim edildiği, … Kooperatifi’nin 26/08/1998 tarihli yönetim kurulu kararı ile kooperatifin borcundan dolayı 30 dairenin tamamının 700.000,00 DM karşılığında … şirketine devredilmesine karar verildiği, 30/06/2004 tarihli protokol ile “30 adet dairenin müteahhidi olan … AŞ’nin göstereceği 30 şahıs adına üye kaydı yolu ile verileceği”nin kararlaştırıldığı, 09/09/2004 tarihli satış protokolü ile … AŞ tarafından alıcı davacı kooperatife 30 dairenin satışına karar verildiği, inşaatın davacı kooperatifin üyelerinin ödentileri ile yapılarak tamamlandığı, her ne kadar davacı kooperatif ile dava dışı …AŞ arasındaki sözleşmenin adi yazılı şekilde yapılmış olduğu görülse de, sözleşmeye konu 30 dairenin 26’sının davacı kooperatif üyelerine devredilmiş olması ve satış bedellerinin … AŞ’ye ödenmesi karşısında sözleşmenin büyük oranda ifa edildiği kabul edilerek, sözleşmenin şekil eksikliğinden dolayı geçersizliğinin ileri sürülmesinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olacağı, buna göre davaya konu taşınmazı da kapsayan 30 adet dairenin tasarruf hakkının davacı kooperatifte olduğu anlaşılmıştır. Davacı … Konut Yapı Kooperatifi Yönetim Kurulu’nun 10/01/2003 tarih ve 70 sayılı kararı ile davacı … ‘ün 9 nolu üye olarak kooperatif üyeliğine kabul edildiği, kooperatifin 25/06/2003 tarihli genel kurul kararı uyarınca yapılan 23/07/2003 tarihli kura çekiminde …kat 15 nolu dairenin 4.000,00 TL şerefiye bedeli ile davacıya tahsis edildiği, davacının 06/04/2009 tarihi itibariyle kooperatife 36.500,00 TL ödemiş olduğu, bu durumda davacı … ‘ün davacı kooperatifin üyesi olduğunun ve 15 nolu dairenin kendisine tahsis edildiğinin sabit olduğu; Davacı … ‘e tahsis edilen 15 nolu dairenin … Konut Yapı Kooperatifi adına kayıtlı iken 19/06/2006 tarihinde davalı … adına tescil edildiği, davalı …’nın “Kendisine tahsis yapılan bu tarihten önce kooperatif ortağı olması ve kendisine tapu tahsisi yapılabilmesi için kooperatif genel kurulu tarafından belirlenen yükümlülüklerini yerine getirmiş olması veya başka bir kooperatif üyesinden ortaklık payını devralması zorunda olmasına rağmen” bu prosedüre uygun olarak bir tahsisin bulunmadığı, davalı …’nın tapu devri yapıldıktan 4 ay sonra tapu maliki … Konut Yapı Kooperatifi’ne üye yapıldığı, ayrıca davalı … tarafından kooperatif üyeliği için ödeme yapıldığına dair dosyada herhangi bir ödeme belgesinin bulunmadığı, tüm bu hususlar gözetildiğinde davacı … ‘ün hak sahibi olduğu 15 nolu dairenin hak sahibi olmayan ve kooperatif üyesi de olmayan davalı …’ya tahsisi şeklindeki olayda davalı …’nın iyi niyet iddiasında bulunamayacağı ve taşınmazın davacı … adına tescili talebinin yerinde olduğu anlaşıldığından; davacının terditli taleplerinden tapu iptal ve tescil talebinin kabulüne karar verilmiştir. Her ne kadar davacı …Konut Yapı Kooperatifi tarafından diğer davacı ile birlikte dava açılmış ise de; yukarıda açıklanan somut olayda talep hakkının davacı … ‘e ait olduğu, davacı kooperatif tarafından talep edilebilecek bir hakkın bulunmadığı anlaşıldığından, (her ne kadar kısa kararda aktif dava ehliyeti bulunmadığı ibaresine yer verilmiş ise de) davacının aktif husumetinin bulunmaması nedeniyle bu davacı yönünden davanın reddine karar verilmiştir. Davacı … tarafından müdahalenin önlenmesi talep edilmiş ise de, mahkememizce verilen tapu iptali ve tescil kararının infazına bağlı bir sonuç olduğu anlaşıldığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı … tarafından ecrimisil istenmiş ise de, davalı …’nın davaya konu 15 nolu dairede sahip olduğu tapuya dayalı olarak bulunduğu, tapunun iptal edilip kararın kesinleşeceği ana kadar bu davalının kullanımının hukuka aykırı kabul edilemeyeceği anlaşıldığından, hukuki bir nedene dayalı olarak yapılan kullanımda ecrimisil isteminin yerinde olmadığı anlaşılarak bu talebin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı … vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde; görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olduğundan görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, mahkemece sözleşmelerin tarafı olan … Yapı Kooperatifi yönünden aktif dava husumeti yokluğu nedeniyle davayı reddetmesine rağmen, diğer davacı …’ün tapu iptal ve tescil talebini kabul ettiğini, oysa davacı … ‘ün dava konusu taşınmaz ile organik tek bağı … Kooperatifine üye olduğu gözetildiğinde mahkemece, …Yapı Kooperatifi’nin aktif husumet yokluğu nedeniyle müvekkilden herhangi bir hak talebinde bulunamayacağı, taşınmazın devrini isteyemeyeceği kabul edildiği takdirde, …’ün taşınmazı nasıl iktisap ettiği açıklanması gerektiğini, Cevap dilekçesinde tanık deliline dayanmalarına rağmen mahkemece haksız şekilde tanık dinletme talebinin reddedildiğini, bir an için, davacının iddialarının tamamen doğru olduğu varsayılsa dahi, üyesi olduğu kooperatifte kendisine tahsis edilen dairenin başkasına satışından dolayı davacının muhatabı ancak … Konut Yapı Kooperatifi başta olmak üzere, … şirketleri ile taşınmazı …, oysa dava konusu 15 no’lu dairenin tapu kaydının …Konut’a hiçbir zaman geçmediği bilirkişi raporu ile de tespit edildiğini, müvekkilin dava konusu gayrimenkulü edindiği tarihte tapu kaydında gayrimenkulün maliki … Yapı Kooperatifi olup müvekkilin edinim tarihi itibarıyla tapu kaydında herhangi bir şerh de bulunmadığını, Yargıtay kararında da açıkça belirtildiği üzere davacıların … ile ve varsa başka 3. şahıslar ile yapmış oldukları sözleşmelerden kaynaklanan hakları ihlal edilmiş ise, iyi niyetli 3. Şahıs konumundaki müvekkile değil, sözleşmelerdeki muhataplarına davalarını yöneltmeleri gerektiğini, halbuki müvekkilin üzerine düşen hak ve yükümlülüklerin tamamını yerine getirerek usulüne uygun olarak taşınmazın mülkiyetini iktisap ettiğini, iş bu sebeple yerel mahkemenin kararı usule ve hukuka aykırı olduğunu, bir kooperatif mülkiyetinde bulunmayan daireler için kura çekerek üyelerine daire dağıtımı yapamayacağından davalı … zaten dava konusu bakımından hak sahibi olamayacağını, dava konusu olayda da … Kooperatifi ile … Tic. A.Ş arasında imzalanan protokol ile dairelerin mülkiyeti … Tic. A.Ş’ye geçmediğini, bu sözleşme ile sadece … Tic. A.Ş, … Konut Yapı Kooperatifi’nden dairelerin devredilmesini talep ve dava etme yetkisine sahip olduğunu, bu nedenle Yerel mahkemece, … Konut Kooperatifinin, … Kooperatifi ve diğer inşaat şirketleri ile imzalamış olduğu sözleşme ile müvekkile temlik edilen bağımsız bölüme hak kazanıp kazanmadığı incelenmeden davacı …’ün mülkiyeti kazandığına karar verilmesi hatalı olduğunu, Davacı …Konut Yapı yönünden yerel mahkeme tapu iptal ve tescil ve ecrimisil talepli açılan davanın esastan reddine karar verildiğini, bu itibarla tapu iptal ve tescil yönünden açılan davada vekalet ücretinin, AAÜT hükümlerine göre dava konusu taşınmazın değeri üzerinden hesaplanarak ödemesine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu belirterek mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, müdahalenin önlenmesi ve ecrimisil istemine yöneliktir. Davalı vekili, görev itirazında bulunarak görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu ileri sürmüş ise de uyuşmazlığın dayanağı, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’ndan kaynaklanmaktadır. Anılan Kanun’un 99/1. maddesinde, bu yasada düzenlenen hususlardan doğan hukuk davalarının tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın ticari dava sayılacağı belirtilmiştir. Bu durumda söz konusu uyuşmazlıkla ilgili davada görevli mahkeme ticaret mahkemesidir. Dosya kapsamına göre, davaya konu 15 nolu dairenin de bulunduğu 30 dairelik taşınmazın arsası hazine adına kayıtlı iken dava dışı … yapı kooperatifine devredildiği, … Yapı kooperatifi ile … Yapı şirketi arasında toplam 180 konuttan oluşan inşaatın yapımı için Kartal … Noterliğinin 07/04/1997 tarih… yevmiye nolu inşaat sözleşmesi imzalandığı ve aynı tarihli teslim tesellüm tutanağı ile davaya konu 15 nolu dairenin de bulunduğu Kartal, Yakacık, … mahallesinde … Ada …, … ve … parseller ile … Ada … parselin mevut durumları ile … ticaret A.Ş.ne teslim edildiği, kooperatif yönetim kurulunun 26/08/1998 tarih 26 sayılı kararı ile … ada … nolu parseldeki 30 dairenin tamamı, yüklenici …’ın borcuna karşılık 700.000 DM karşılığı devredilmesine karar verildiği, bu karar üzerine taraflar arasında ikinci bir ek protokol düzenlendiği, 30/06/2004 tarihli protokol ile taraflar arasında yapılan anlaşma doğrultusunda taahhüt edilen ödemeler yanında kooperatif vergi borcunun da 30/06/2006 tarihinde ödeneceği, bu ödemeyi müteakip 01/07/2014 Kartal … konu yapı kooperatifinin müteahhit şirkete vermeyi taahhüt ettiği … ada … parselde 30 bağımsız daireyi müteahhit … A.Ş.’ nin göstereceği 30 şahıs adına üye kaydı yolu ile vereceği, kaydolan bu üyelerden alınacak borç senetleri müteahhit şirkete verileceği, kaydolan bu üyelerin eski aidat borcu olan 1.110.000.000 TL faizsiz olarak gerek müteahhit gerekse üye olan şahıslar kooperatife 30 gün içinde ödeneceği kararlaştırıldıktan sonra alıcısı … ile satıcısı … Yapı arasında akdedilen 09.09.2004 tarihli adi yazılı şekilde düzenlenmiş, … Tic. Ltd. Şti’nin de imzaladığı 09.09.2004 tarihli satış protokolü ile, mülkiyeti … Yapı şirketine ait … ada … parselde tapuya kayıtlı 1156 m2 alanlı arsada kaba inşaatı bitmiş 10 katlı toplam 30 dairenin … Yapı Kooperatifine satılması, satış be1 hitaben yazılan yazıda, yönetim kuruluna yeni seçildikleri, üyelere ait tapuların üyeleri dışındaki farklı kişilere tahsis edildiği, bu tapuların kooperatif üyelerine tekrar tahsis edilebilmesi için mahkemelerde dava açılması ve uzlaşmalar yapılması için, … İnşaat firmasının kontrolündeki tapuların alınması için görüşmelerin devam ettiği, kooperatifin kendilerine olan borçlarını ödemesi halinde tapuların verileceği sözünün alındığı, bu nedenle kooperatife olan borçlarını ödemeleri gerektiği belirtilerek, 25.500,10 TL’si ana borç, 5.100,02 TL’ si gecikme bedeli, 5.000,00TL muhtelif masraf olmak üzere 35.600,12 TL nin 15.11.2007 tarihine kadar ödenmesinin talep edildiği, dosya kapsamına göre davacı tarafından … Konut Yapı Kooperatifine toplam 36.900,00 TL ödeme yapıldığı, … Konut Yapı Kooperatifi hitaben yazılan, bila tarihli yazıda da …’ün kooperatife 36.500,00 TL ödeme yaptığının bildirildiği, Dava konusu 15 nolu dairenin, … İnşaat tarafından … Konut Yapı Kooperatifin nam ve hesabına inşa edilen 30 dairelik binada olduğu, bu inşaatın kooperatif üyelerinin ödemiş olduğu aidat ve paralarla tamamlandığı, ancak davaya konu 15 nolu dairenin Kartal … konut yapı kooperatifi adına kayıtlı iken 19.6.2006 tarih ve … yevmiye ile tahsisen … adına tescil edildiği, tapu devri yapıldıktan 4 ay sonra davalı …’nın Kartal … konut yapı kooperatifine üye yapıldığı anlaşılmıştır. Somut olayda; davacı, … Konut Yapı kooperatif üyeliğinden doğan 15 nolu bağımsız bölümün adına tahsis edildiğini, tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğinden bahisle söz konusu dairenin adına tescilini talep etmiş olup davaya konu 15 nolu bağımsız bölümünün bulunduğu arsanın mülkiyeti dava dışı Kartal … Konut Yapı kooperatifine ait iken dava dışı yüklenici … şirketi ile inşaat sözleşmesi düzenlendiği, taraflar arasında yapılan anlaşmalar ve ek protokoller sonucunda 15 nolu bağımsız bölümünde içinde bulunduğu … ada … parselde inşaatı başlanan 30 dairenin tamamının 700.000 DM karşılığı … şirketine devredildiği, … şirketince de 09/09/2004 tarihli satış protokolü ile 30 adet dairenin 540.000.000.000 TL + 60.000.000.000 TL bedelle satılmasına karar verildiği dosyaya sunulan sözleşmeler ve protokoller kapsamında anlaşılmış ise de sözleşmenin tarafları olan … Konut Yapı Kooperatifi ile … Yapı şirketi davaya dahil edilmeden, sözleşmelerin geçerliği ve tarafların edimini yerine getirip getirmediği ve dolayısıyla 30 bağımsız bölüm üzerinde davacı … Konut Yapı kooperatifi hak sahibi olup olmadığı tespit edilmeden yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Nitekim … Yapı şirketince, … kooperatifi aleyhine Kartal 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2003/1278 Esasına kayıtlı açılan davada, 26/08/1998 yönetim kurulu kararı ile satın alınan, satış bedeli olan 700.000 DM’nin 03/10/1998 tarih ve 253 sayılı makbuz karşılığı davalıya ödendiğinden bahisle 30 adet bağımsız bölümün tapusunun iptali ile … şirketine tescili talep edildiği dosya kapsamı ile anlaşılmış ise de mahkemece bu davanın akıbeti araştırılmamıştır. O halde mahkemece yapılacak iş, … Konut Yapı Kooperatifi ile … Yapı şirketinin de davaya dahil edilerek, davaya konu 15 nolu bağımsız bölümünde bulunduğu 30 bağımsız bölümün önce … Yapı şirketine, akabinde davacı … Konut Yapı Kooperatifine devrine ilişkin yapılan sözleşmelerin taraflarca imzalanıp imzalanmadığı, tarafların sözleşmeden kaynaklı edimlerini yerine getirip getirmediği belirlenerek gerekirse yukarıda açıklanan tapu iptal tescil davasının akıbeti araştırılarak ve … ada … parselde bulunan 30 bağımsız bölümün hangi kooperatif veya yüklenici şirket tarafından tamamlandığı, üyelik işlemleri … Konut Yapı Kooperatifi mi yoksa … Kooperatif mi adına tesis edildiği, bağımsız bölümlerin kim tarafından kimler adına tahsis edildiği, tapu dayanak kayıtları ile kooperatif kayıtları getirtilerek ve tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak 15 nolu bağımsız bölümün mülkiyeti davacı … Konut Yapı Kooperatifine geçip geçmediği tespiti ile oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir. Davalı vekili diğer bir istinaf nedeni olarak, davacı … Konut Yapı Kooperatifin açmış olduğu davanın esastan reddine karar verilmiş olması nedeniyle vekalet ücretinin, AAÜT hükümlerine göre dava konusu taşınmazın değeri üzerinden hesaplanarak ödemesine hükmedilmesi gerekirken, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi hatalı olduğunu ileri sürmüş ise de mahkemece davacı … Konut Yapı Kooperatifin aktif dava ehliyeti bulunmadığından bu davacı yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT 7/2 maddesi “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur. ” şeklinde düzenlenmiş olmakla mahkemece, tarifede belirlenen ücrete göre vekalet ücretine hükmedilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, taraf teşkili sağlanmadan eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı … vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın açıklanan gerekçeler doğrultusunda kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için 6100 sayılı HMK’nın 353-(1).a.6 maddesi gereğince dosyanın mahkemesine iadesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı … vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜNE, 2-İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin, 2014/428 Esas, 2019/1302 Karar ve 05/12/2019 tarihli kararının HMK’nun 353/1a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İADESİNE, 4-Harçlar Kanunu gereğince istinaf eden tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davalı …’ya iadesine, 5-Davalı …’nın yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına, 6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, 7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.18/05/2022