Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1576 E. 2022/765 K. 22.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1576
KARAR NO: 2022/765
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL ANADOLU 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/999
KARAR NO: 2019/1263
DAVA TARİHİ: 14/01/2013
KARAR TARİHİ: 28/11/2019
DAVA: Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan Tazminat
KARAR TARİHİ: 22/06/2022
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalılar arasında 07/10/2011 tarihinde toplam 51 hatta bir adet otobüs için teklif verilerek hasılat paylaşımına dayalı hat kiralama işi sözleşmesi yapıldığını, müvekkilinin davalı kooperatife 26/05/2012 tarihinde 2.300,00 TL sermaye payı ödemek suretiyle 51 hatta 23 pay alarak ortak olduğunu, aynı tarihte kooperatif yönetim kurulu üyeleriyle anlaşamadığından kooperatiften ayrılmak için başvuruda bulunduğunu, genel kurul toplantısında 23 payın ve müvekkilinin ödediği 2.300,00 TL sermaye payının müvekkile iadesine karar verildiğini, müvekkilinin kararın uygulanması için diğer davalıyla yapılan kira sözleşmesine uygun olarak hat paylarının kendisine devredilmesini davalı kooperatif yönetim kurulu başkanından talep ettiğini, davalı kooperatifin talep üzerine müvekkilinin sermaye payını ve 51 hat payından A bölgesindeki 11 hat payını ve C bölgesindeki 1 hat payını diğer davalının da onayını alarak müvekkiline iade ettiğini, C bölgesinde kalan 11 hat payının kendisine iade edilmediğini iddia ederek; davalılar tarafından müvekkiline devredilmeyen C bölgesindeki 11 hat payından hak edilmiş ve hak edilecek işletme ve reklam gelirleri üzerine ihtiyati haciz konulmasını ve karar gereğince davalı tooperatife ödenecek bu gelirlerin vadeli hesaba yatırılmasını, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere davalı tarafından yapılan 30/06/2012 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 7.maddesinde alınan karar gereği müvekkile devredilmeyen Anadolu Dar Bölgesindeki (C Bölgesi) 11 hat payının müvekkile devrine ve bu 11 hat payının işletilmesinden elde edilen aylık işletme ve reklam gelirlerinin devir kararının alındığı tarihten itibaren işleyecek temerrüt avans faiziyle birlikte davalılar tarafından müvekkiline müştereken ve müteselsilen ödenmesini, devir talebinin kabul edilmemesi halinde fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 11 hat payından 30/06/2012 tarihinden dava tarihine kadar elde edilmiş reklam ve işletme gelirlerinin işlemiş avans temerrüt faiziyle, dava tarihinden itibaren de davalılar arasında yapılan kira sözleşmesinin sona erme tarihi olan 07/10/2026 tarihine kadar elde edilecek reklam ve işletme gelirinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretini davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı … Kooperatifi vekili cevap dilekçesinde özetle; 07/10/2011 tarihinde müvekkili ile diğer davalı … A.Ş. arasında, 2 ayrı hat kiralama işine ilişkin kiralama süresinin işe başlama tarihinden itibaren 15 yıl olduğu sözleşme düzenlendiğini, düzenlenen 2 ayrı sözleşmenin İstanbul Dar Bölge için 26 adet otobüs, Anadolu Dar Bölge için 25 adet otobüs olmak üzere toplam 51 adet otobüs hattına ilişkin olduğunu, müvekkili tarafından 12.641.226 TL A bölgesi hat bedeli, 16.194.000 TL C bölgesi hat bedeli, 4.080.000 TL otobüs için peşin ödeme, 14.280.000 TL otobüs için kullanılan kredi olmak üzere toplam 47.195.226 TL ödeme yapıldığını, hasılat paylaşımı gelirlerinin ise kredi kullanılan bankalara temlik edildiğini, davacının dava konusu olan hatlara ilişkin ödediği bedelin ise her bir hat için 100 TL olmak üzere 1.100 TL olduğunu, davacının milyonlarca TL bedelli mal varlığına ve bunun gelirlerine bedelsiz sahip olma amaç ve çabası içerisinde, gerçeklerle bağdaşmayan yanıltıcı beyanlarla işbu davada kötüniyetli taleplerde bulunduğunu, davacı şirketin 25/05/2012 tarihinde kurulduğunu, 26/05/2012 tarihinde davacı şirketin müvekkili kooperatife 23 adet hat almak için başvuruda bulunduğunu, davacının üyelik bedeli olan toplam 100 TL x 23 = 2.300 TL’yi yatırarak Kooperatife üye olduğunu, hemen akabinde üyelikten ayrılmak istediğini belirterek 23 adet hattın kendisine verilmesini talep ettiğini, 23 adet hattın 12 adedinin (11 adet A bölgesi , 1 adet C bölgesi) peşinatı ve kredi borcu davacı tarafından ödenip kapatıldığından devrinin yapıldığını ancak iş bu dava ile talep ettiği 11 adet hatta ilişkin davacının hiçbir ödeme yapmadığını, dava dilekçesinin içeriğinden de anlaşılacağı üzere ödeme yapmak da istemediğini, davacı 12 adet hat bedelini ve borçlarını ödediği zaman kalan 11 hat bedelini tanesi 622.854 TL’ den (11 x 622.854 TL = 6.851.394 TL altımilyon sekizyüzellibirbin üçyüzdoksandört) eksiksiz ödeyerek temlikleri kaldırarak hatları devralabilecekken ödeme yapmadığını, davacının taahhüt etmesine karşın ödemesini yapmadığı ve beklenmedik bir yükün altına soktuğu için de müvekkilini mağdur ettiği bir olayda, 6.851.394,00 TL ödeme yapılan hatların ve gelirlerinin kendisine bedelsiz, ivazsız olarak verilmesini nasıl bu kadar rahatlıkla talep edebildiğinin anlaşılamadığını, müvekkilinin davacının işbu dava ile talep ettiği 11 araçtan 9’unu taahhüt ve güven ilişkisi kapsamında …’in/… A.Ş.’nin kullanımına bıraktığını, davacının almayı taahhüt ettiği bu 11 araçtan 9’unu 31/01/2013 tarihine kadar işlettiğini, bu süre boyunca müvekkili kooperatif tarafından işbu 9 hat için yakıt, şoför, bakım vb. tüm giderlerin davacı şirket yöneticisi …’e ödendiğini, bu ödemelerin yaklaşık 1.400.000,00 TL olduğunu, davacının kullanımında olan 9 adet aracı sefere çıkartmayarak gelir elde etmesini engellediği ve sefere çıkmayan araçlar için müvekkili kooperatifin sözleşmedeki yaptırım maddesi gereği diğer davalı şirkete 60.000 TL ceza ödenmesine sebep olduğunu, bu araçların yakıt borçları ile ilgili akaryakıt şirketlerinin müvekkil kooperatif aleyhine icra takibi başlattıklarını, bu kapsamda müvekkilinin …’e 600.000,00 TL, …’e 98.000,00 TL, …’e 200.000,00 TL ödemek mecburiyetinde kaldığını beyan edilerek davanın reddini talep etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın hat kiralama işi sözleşmelerinin tarafı olmadığını, davacının 07/10/2011 tarihli hat kiralama sözleşmesi ve 14/02/2012 tarihli temlik sözleşmesinden sonra 26/05/2012 tarihinde sözleşme tarafı kooperatife üye olduğunu, davacının sözleşmenin tarafı olmaması, sözleşme tarihinde kooperatifin üyesi dahi olmaması sebebiyle davalı müvekkil … A.Ş ile herhangi bir hukuki bağ bulunmadığını, ilgili sözleşmenin ortaklarla değil kooperatif ile akdedildiğini, diğer davalı … Kooperatifinin hat kiralama sözleşmelerinin akdedilmesi aşamasında kullandığı kredilerin teminatı ve geri ödemesi amacıyla hat kiralama sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklarını … Bankası Gayrettepe Şubesi’ne temlik ettiğini, temlikname gereği devir yasağının bulunduğunu ve ödemelerin bankaya yapıldığını, davacıya devri yapılan hatların ise temlik alacağının sona erdirildiği sözleşmelere ilişkin gerçekleştirildiğini, temlik yasağı sona erdiği için devir yasağı olmadığından sözleşmelerin 23.maddesi uyarınca İstanbul ve Anadolu Dar Bölge Hat Kiralama İşi Devir Sözleşmesine ilişkin protokol düzenlendiğini, 16/10/2012 tarihli devre onay verildiğini ve ihtilaf dışı 12 adet araca ilişkin sözleşme devri gerçekleştirilerek devir yapılan hatlara ilişkin davacı şirket ile 16/10/2012 tarihli hat kiralama işi sözleşmesi düzenlendiğini, dava konusu devri talep edilen 11 adet hatta ilişkin sözleşmeler açısından kredi borcu henüz sonlanmadığı ve temlik işlemi geçerliliğini sürdürdüğü için devir yasağı nedeniyle temlik alacaklısı bankaya ödemeler yapılmaya devam ettiğini, hak ediş ödemesi yapılmış reklam ve işletme gelirlerinin taraflarından tahsili talebi ile devamla yapılacak ödemelerin davacıya yapılması talebinin hukuken geçersiz talepler olduğunu, kooperatif üyesi ile kooperatif arasındaki hat payı devri ve iadesi hususlarındaki uyuşmazlıkların müvekkil şirketi hukuken bağlamadığını, davacı ile müvekkil şirket arasında dava konusu paylara ilişkin herhangi hukuki bir bağ bulunmadığını savunarak; husumet itirazları da dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “Dava, kooperatif genel kurulunda alınan karara dayalı olarak otobüs hat devirlerinin yapılması ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı, davalı kooperatifin (… Koop.) 30.06.2012 tarihli genel kurulunda alınan 72 nolu kararın 7.maddesinde toplam 23 hat payının verilmesinin kararlaştırıldığını, 12 hattın devrinin yapıldığını, ancak 11 hattın devrinin yapılmadığını, bu nedenle 11 hat payının devrine ve genel kurul karar tarihinden itibaren bu hatlarla ilgili işletme ve reklam gelirlerinin avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini; mahkemece devir talebinin kabul edilmemesi halinde 11 hat payından 30/06/2012 tarihinden dava tarihine kadar elde edilmiş reklam ve işletme gelirlerinin işlemiş avans temerrüt faiziyle, dava tarihinden itibaren de davalılar arasında yapılan kira sözleşmesinin sona erme tarihi olan 07/10/2026 tarihine kadar elde edilecek reklam ve işletme gelirinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans temerrüt faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmektedir. Davalı … A.Ş’nin “Somut olayda davalı olarak husumetlerinin bulunmadığı” beyanıyla husumet itirazında bulundukları görülmüş ise de; davaya konu edilen otobüs hatlarına ilişkin kiralama sözleşmelerinin her iki davalı arasında yapılmış olduğu ve bu nedenle bu davalının da sorumluluk durumunun tartışılmasının gerekebileceği anlaşıldığından, husumet itirazı yerinde görülmemiştir… 15.10.2015 tarihli celsede mahkememizce, “Davacının mahkememizde terditli olarak talep ve davası kapsamında dava konusu 11 hattın davacıya devrine karar verilmesi yönündeki isteminin kısmi-belirsiz alacak davası ve talebi niteliği taşımayacağı, bu kapsamda davacı vekilinin 26.05.2015 tarihli izahat dilekçesinde kendisi tarafından da belirtilen her bir hattın davalı cevapları kapsamında sözleşme değeri 622.854,00 TL olmakla bu tutar üzerinden 11 hat için belirlenen toplam 6.851.394,00 TL üzerinden Harçlar Kanunu uyarınca belirlenen 117.004,68 TL yatırılması gereken harçtan, davacının dava açarken yatırdığı 5.123,25 TL harcın mahsubu ile bakiye 111.881,43 TL harcın bir aylık kesin sürede depo edilip makbuzunun ibrazı için davacı vekiline kesin süre tanınmasına, aksi halde terditli dava talebi yönünden Harçlar Kanunu’nun 28-32.maddeleri uyarınca işlemden kaldırılacağı, dava dilekçesindeki diğer talepler yönünden davaya devam olunacağının davacı vekiline ihtarına” denilerek huzurda bulunan davacı vekiline ihtarat yapılarak, sonuçları hatırlatılmıştır. Davacı vekiline belirlenen eksik harcı yatırması için verilen kesin sürede eksik harcın ikmal edilmemesi üzerine 25.02.2016 tarihli celsede; “Önceki ara karar doğrultusunda harç ikmali sağlanmadığı anlaşılmakla, dava konusu 11 adet hattın devrinin istemi yönündeki dava ve talebin Harçlar Kanunu 28-32.maddeler ve HMK 150.maddesi uyarınca işlemden kaldırılmasına, davanın bunun dışındaki terditli talepler yönünden devamına karar verilmiştir. Davacı tarafça davanın işlemden kaldırılan kısmı ile ilgili yenileme talebi bulunmadığından, nihai kararla birlikte işlemden kaldırılan bölümle ilgili olarak davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Davacının “11 hat payının devrine ilişkin” talebiyle ilgili dava bölümünün (yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere) işlemden kaldırılması ve yenileme yapılmaması üzerine açılmamış sayılması ile; davacı tarafın ikinci talepleri olan “Anadolu Dar Bölge (C Bölgesi) 11 kattın; 30.06.2012 tarihinde davalılar arasında yapılan kira sözleşmesinin sona erme tarihi olan 07.10.2026 tarihine kadar geçecek süreçteki fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla (şimdilik) 300.000 TL tutarındaki işletme ve reklam gelirlerinin hak edildiği tarihten itibaren işleyecek temerrüt faiziyle davalılardan müteselsilen alınarak kendilerine verilmesi” ile ilgili olarak davaya devam edildiği görülmüştür. Davacının, davalı kooperatife üye olduğu, üyelik bedeli olarak 2.300,00 TL’yi bu davalıya ödediği, davacı kooperatife üye olmadan önce davaya konu hatlarında içinde olduğu hatlar yönünden bankaya ödeme temliklerinin verilmiş olduğu, davacının hat paylarını temlikli bir şekilde kabul ettiği, akabinde davacının kooperatiften istifası nedeniyle istifanın davalı kooperatifin 01.07.2012 tarih ve 72 nolu kararıyla “Hatların kendisine iadesi ve yatırmış olduğu 2.300,00 TL’lik sermaye payının ödenmesine” karar verildiği, hatlardan 12 tanesinin davacıya devrinin yapıldığı, 11 hattın ise devrinin yapılmaması üzerine davacı tarafından bu davanın ikame edildiği, 11 hat payının devrine ilişkin talebin (yukarıda açıklandığı üzere) işlemden kaldırılması ve akabinde davanın o kısım yönünden açılmamış sayılması ile davacının diğer terditli taleplerinin incelendiği; yukarıda zikredilen davalı kooperatif yönetim kurulu kararı ve genel kurul onayı ile, davacıya verilmesi gereken 11 hat payının verilmemesinin hukuka aykırı olduğu ve davacının bu hatlara ilişkin oluşan pozitif değer varsa isteme hakkına sahip olduğu, mahkememizce kurumlarla yapılan yazışmalar sonucunda gelir ve gidere ilişkin tüm veriler toplandıktan sonra yaptırılan bilirkişi incelemeleri ile 11 adet otobüs hattına ilişkin zorunlu giderler düşüldükten sonra davacı şirkete ödenebilecek pozitif bir gelirin bulunmadığı anlaşıldığından, davacının terditli diğer taleplerinin reddine ” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece dava konusu 11 adet hattın devrinin istemine ilişkin davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş ise de; harcın hattın sözleşme tarihindeki değeri üzerinden değil dava tarihindeki değeri üzerinden alınması gerektiğini, Mahkemeye eksik harcın tamamlattırılması için öncelikle hatların dava tarihindeki değerlerinin tespit ettirilmesi gerektiği ifade edilmesine rağmen Harçlar Kanununa aykırı olarak sözleşme tarihindeki değerin baz alındığını, HMK m 120/2 maddesinde eksik harcın tamamlattırılması için iki hafta süre verileceğini düzenlenmesine rağmen mahkemece bir ay süre verildiğini, bu hususun da usul ve yasaya aykırı olduğunu, karara dayanak 14/05/2019 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, taraflarınca uzman bilirkişi …’tan alınan raporda da görüleceği üzere bilirkişi raporunun, davalı kooperatifin 2012, 2013, 2014, 2015, 2016 ve 2017 yıllarına ait ticari defter kayıtları, SGK kayıtları, Ba-Bs formları, Kurumlar Vergisi beyannameleri ve Geçici Vergi beyannameleri incelenmeden gelir, kar / zarar ve mali durumu tespit edilemeyeceğinden eksik ve yanlış inceleme ve tespitlere dayandığını, rapora karşı sunmuş oldukları itirazların değerlendirilmediğini, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını ve açıklanan eksiklikler ikmal edilerek yeniden rapor alınmasını talep etmiştir. Davalı … A.Ş. vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafından huzurdaki davanın terditli olarak açıldığını, 6100 sayılı HMK’nun 111. maddesi uyarınca davacının aralarında aslilik – ferilik ilişkisi kurmak suretiyle aynı dava dilekçesinde birden çok talebini ileri sürmesi mümkün olmakla birlikte mahkemece davacının asli talebinin esastan reddine karar verilmedikçe fer’i talebin incelenmesi ve hükme bağlanmasının mümkün olmadığı, davacının asli talebi hakkında harç yatırılmadığı için açılmamış sayılmasına karar verildiği yani esastan reddine karar verilmediği için fer’i talebinin incelenmesi ve hükme bağlanması mümkün değilken Yerel Mahkeme nezdinde fer’i talebi hakkında hüküm tesis edilmesinin hatalı olduğu, müvekkili ile diğer davalı kooperatif arasında sözleşme 07/10/2011 tarihli olup davalı kooperatifin hat kiralama sözleşmelerinin akdedilmesi aşamasında kullandığı kredilerin teminatı ve geri ödemesi amacıyla hat kiralama sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklarını … Bankası Gayrettepe Şubesi’ne temlik ettiği, davacının ise 07/10/2011 tarihli kira sözleşmesinden ve 14/02/2012 tarihli temlik sözleşmesinden sonra 26/05/2012 tarihinde sözleşme tarafı kooperatife üye olduğu, davacının hat kiralama sözleşmeleri uyarınca taraf sıfatı bulunmadığı için talep edilen alacak kalemleri yönünden müvekkili şirketin de müşterek ve müteselsil borçlu sıfatı ile davalı konumunda değerlendirilmesi mümkün olmadığı için müvekkili yönünden davanın husumetten reddi gerektiği, davacının hiçbir bedel ödemeksizin hatların kendisine devrini talebinin TMK’nun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı, müvekkilinin sözleşmeler tahtında temlik alacaklısı olan bankaya ödeme yapmasının kusurlu ve hukuka aykırı bir fiil olarak nitelendirilemeyeceği ve işbu eyleminin ahlaka aykırı olmadığı gibi müvekkilinin başkasına kasten zarar verme amacı bulunmadığını beyan edilerek, açıklanan nedenlerle Yerel Mahkeme tarafından tesis edilen kararın gerekçesi hatalı olduğundan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi uyarınca kararın gerekçesi düzeltilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Davacı tarafından, davalı Kooperatife 26/05/2012 tarihinde 12 adet Anadolu Dar Bölgesi (C Bölgesi) ve 11 adet İstanbul Dar Bölgesi (A Bölgesi) olmak üzere 23 adet hatta otobüs alıp çalıştırmak üzere ortak olduğu, aynı tarihte yani 26/05/2012 tarihinde ise yönetim kurulu üyeleriyle anlaşamadığı için ortaklıktan ayrılmak üzere başvuruda bulunduğu, kooperatif genel kurulunun 30/06/2012 tarihli olağan toplantısının 7.maddesinde davacıya 11 adet A bölgesinden, 12 adet C bölgesinden olmak üzere toplam 23 hat payı verilerek ayrılmasına karar verildiği, kararın uygulanması için yönetim kuruluna yaptığı başvuru neticesinde 01/07/2012 tarih ve 73 no.lu yönetim kurulu kararı ile 51 hattaki 12 adeti C bölgesinde ve 11 adeti A bölgesinde olan 23 payın ve davacının ödediği 2.300,00 TL sermaye payının müvekkiline iadesine karar verildiğini, karar gereğince A bölgesinde 11 adet hat payı ile C bölgesinde 1 adet hat payı diğer davalının da onayı alınarak müvekkiline iade edilmiş ise kalan C bölgesi 11 adet payın iade edilmediğin belirterek, öncelikle 30/06/2012 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın 7. maddesinde alınan karar gereği davacıya devredilmeyen Anadolu Dar Bölgesindeki (C Bölgesi) 11 hat payının davacıya devri ve bu 11 hat payının işletilmesinden elde edilen aylık işletme ve reklam gelirlerinin devir kararının alındığı tarihten itibaren işleyecek temerrüt avans faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, devir talebi kabul edilmediği takdirde ise 11 hat payından 30/06/2012 tarihinden dava tarihine kadar elde edilmiş reklam ve işletme gelirinin işlemiş avans temerrüt faiziyle, dava tarihinden itibaren de davalılar arasında yapılan kira sözleşmesinin sona erme tarihi olan 07/10/2026 tarihine kadar elde edilecek reklam ve işletme gelirinin dava tarihinden itibaren işleyecek avans temerrüt faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir. Mahkemece davacının 11 adet hat payının devir talebi yönünden, davalı tarafça sunulan kayıtlara göre her bir hat için sözleşme bedeli 622.854,00 TL olmak üzere 11 hat payı için tespit edilen sözleşme bedeli üzerinden hesap edilen eksik harcın ikmal edilmesi yönünde ara karar oluşturulmuş, harç ikmal edilmediğinden bu talep açısından işlemden kaldırma kararı verilerek nihayetinde davanın açılmamış sayılması yönünde hüküm tesis edilmiş ve davacının terditli olarak talep ettiği reklam ve işletme geliri yönünden esasa yönelik hüküm tesis edilmiştir. Gerek davacı vekili gerekse davalı … AŞ vekili açılmamış sayılmasına karar verilen talep yönünden farkı gerekçelerle istinaf talebinde bulunmuşlardır. Davacı vekili, dava tarihi itibariyle her bir hattın gerçek değerinin tespit edilerek harç ikmali yönünde hüküm tesis edilmesi gerektiğini, davalı … AŞ vekili ise davanın terditli olması nedeniyle asıl talep yönünden davanın esasına ilişkin ret kararı verilmeden terditli talep hakkında inceleme yapılamayacağını ileri sürmektedir. 6100 sayılı HMK’nın 111.maddesinde; “(1) Davacı, aynı davalıya karşı birden fazla talebini, aralarında aslilik-ferîlik ilişkisi kurmak suretiyle, aynı dava dilekçesinde ileri sürebilir. Bunun için, talepler arasında hukuki veya ekonomik bir bağlantının bulunması şarttır. (2) Mahkeme, davacının asli talebinin esastan reddine karar vermedikçe, fer’î talebini inceleyemez ve hükme bağlayamaz.” düzenlemesi yer almaktadır. Terditli dava; davacının aynı davalıya karşı birden fazla talebini aralarında aslilik-ferilik ilişkisi kurmak suretiyle aynı dava dilekçesinde ileri sürdüğü, asıl talebinin kabul görmemesi halinde yardımcı talebi yönünden karar verilmesini istediği dava türüdür. Davacı ilk önce asıl talebi hakkında karar verilmesini ister, yardımcı talebini ise asıl talebin reddedilmesi ihtimali için yapar (Medeni Usul Hukuku El Kitabı, Prof. Dr.Baki Kuru, Av.Burak Aydın, Cilt I, s.416). Terditli davada, mahkeme öncelikle asıl talebi inceleyecek ve bir kanaate varacaktır. Mahkeme asıl talebin esastan reddi gerektiği konusunda bir kanaate varmadan fer’i talebi incelemeye başlayamaz ve hükme bağlayamaz. Yani, fer’i talebin incelenip hükme bağlanması, asli talebin mahkemece esastan reddedilmesi gerektiği konusundaki kanaatin oluşumuna bağlıdır. Ancak mahkemenin bu kanaatini bir ara kararıyla açıklaması gerekmez; bu süreç tamamen hakimin ya da mahkemenin karar verme sürecinde bir kesit olup, herhangi bir kararla taraflara özellikle duyurulmasına gerek yoktur. Çünkü hakim, her iki taleple ilgili tahkikat aşamasını ortak bir biçimde bir arada yürütür ve delilleri birlikte değerlendirerek bir karara varır. İşte bu karar verme sürecinde hakim, öncelikle asıl talep konusunda bir kanaate varmaya çalışacak, bu talep konusundaki kanaati olumsuz yönde oluştuğunda, yardımcı talebi inceleyip o konuda bir sonuca varacak ve karar verecektir (Pekcanıtez Usul, Prof. Dr.Hakan Pekcanıtez, Prof.Dr. Muhammet Özekes, Doç.Dr.Hülya Taş Korkmaz, Doç.Dr.Mine Akkan, Cilt.II, s.1085) Davacının talebi, asıl talep hakkında karar verilmesidir. Mahkeme asıl talep hakkında olumlu bir karar verirse yardımcı talep incelenmeyecektir… Buna karşılık asıl talep kabul edilmezse, davacı ikinci ya da yardımcı talebi hakkında hüküm verilmesini istemektedir… Terditli davada davacı, yardımcı talebini asıl talebin kabul edilmemesi şartıyla ileri sürmüş olmaktadır. Hakim de tarafın bu talebi ile bağlıdır. Önce asıl talebi, bu kabul edilmezse yardımcı talebi inceleyecektir. Özellikle davacının asıl talebiyle yardımcı talebini değiştirerek önce yardımcı talebini inceleyerek karar veremez (Pekcanıtez Usul s.1086, 1087). Açıklamalar ışığında somut dosya değerlendirildiğinde; açılan dava terditli davadır. Davacının asıl talebi 11 hat payının kendisine devri ve 11 hat payının işletilmesinden elde edilen aylık işletme ve reklam gelirlerinin ödenmesi, fer’i talebi ise hat devrinin kabul edilmemesi halinde, hat devrine karar verilen genel kurul tarihinden itibaren işletme ve reklam gelirlerinin ödenmesi istemine yöneliktir. Bu durumda mahkemece ilk olarak asıl talep olan 11 adet hat payının devri yönünden davanın esasına ilişkin değerlendirme yapılması, şayet bu talep reddedilir ise fer’i talebin değerlendirilmesi gerekmektedir. Ancak asıl talep yönünden esastan bir değerlendirme yapılmadığı ve harç yatırılmadığı gerekçesiyle davanın açılmamış sayılmasına karar verilerek fer’i nitelikteki talebin değerlendirildiği anlaşılmakla, bu yönde kurulan hükmün 6100 sayılı HMK’nın 111/2 maddesine aykırı olduğu kanaatine varılmıştır. Hat devri açısından davacının ileri sürdüğü istinaf sebebi hatların dava tarihi itibariyle değerinin tespit edilmesi gerektiği yönündedir. Mahkemece davacı vekilinin aşamalardaki bu itirazları değerlendirilmemiş ve dava tarihi itibariyle değerleri tespit edilmemiştir. Nispi harç, dava tarihi itibariyle tespit edilecek değer üzerinden alınması gerektiğinden, açıklanan nedenlerle öncelikle her bir hat yönünden değer tespiti yaptırılarak, davacı tarafından yapılan ödemeler var ise bu ödemelerin hat bedellerinden düşümü ile bu şekilde belirlenecek dava değeri üzerinden hesaplanacak eksik harcın ikmal edilmesi için karar oluşturulması ve harç ikmal edildiği takdirde asıl talebin esasına yönelik inceleme yapılması, harç ikmal edilmez ise bu durumda yukarıda yapılan açıklamalar ve HMK’nın 111.maddesi de nazara alınarak karar verilmesi gerekmektedir. Davalı … Kooperatifi ile davalı … A.Ş. arasında imzalanan sözleşmeler; Davalı kooperatifin yüklenici, davalı şirketin idare olarak yer aldığı 2 adet sözleşme ibraz edilmiştir. -Davalı kooperatif ile davalı …AŞ arasında 07/10/2011 tarih 250-36 no.lu Anadolu Dar Bölge Hasılat Paylaşımına Dayalı Otobüs Hatları Kiralama İşi Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin Anadolu dar bölgesinde rotasyonlu 23 hatta 66 adet otobüs kapsamında toplu taşıma yapmak üzere, rotasyonlu 23 hatta bir adet adet otobüs için teklif verilerek hasılat paylaşımına dayalı hat kiralama işi olarak tanımlandığı, hat kira bedelinin KDV dahil 622.854,00 TL, hasılat payının aylık taşıma hasılatının KDV dahil %3’lük kısmı olarak belirlendiği, sözleşme süresinin işe başlama tarihinden itibaren 15 yıl olduğu, idarenin aylık taşıma hasılatının KDV dahil %3’ünü tahsil ederek geri kalan % 97’lik kısmı yükleniciye ödeyeceği düzenlenmiştir. Anadolu Dar Bölge Hat Kiralama İşi Sözleşmesine ilişkin ek protokolde ise; 07/10/2011 tarihli ve 36 no.lu sözdeşme uyarınca hat kiralama bedeli tutarının %30’u olan 186.856,20 TL’nin 07/10/2011 tarihinde ödeneceği yüklenici tarafından taahhüt edildiği ve bu tutarın ödenmemesi halinde sözleşmenin fesholunacağı belirtilmiştir. -Yine Davalı kooperatif ile davalı …AŞ arasında 07/10/2011 tarih 250-40 no.lu İstanbul Dar Bölge Hasılat Paylaşımına Dayalı Otobüs Hatları Kiralama İşi Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin İstanbul dar bölgesinde rotasyonlu 28 hatta 109 adet otobüs kapsamında toplu taşıma yapmak üzere, rotasyonlu 28 hatta bir adet adet otobüs için teklif verilerek hasılat paylaşımına dayalı hat kiralama işi olarak tanımlandığı, hat kira bedelinin KDV dahil 486.201,00 TL, hasılat payının aylık taşıma hasılatının KDV dahil %3’lük kısmı olarak belirlendiği, sözleşme süresinin işe başlama tarihinden itibaren 15 yıl olduğu, idarenin aylık taşıma hasılatının KDV dahil %3’ünü tahsil ederek geri kalan % 97’lik kısmı yükleniciye ödeyeceği düzenlenmiştir. İstanbul Dar Bölge Hat Kiralama İşi Sözleşmesine ilişkin ek protokolde ise; 07/10/2011 tarihli ve 40 no.lu sözdeşme uyarınca hat kiralama bedeli tutarının %30’u olan 145.860,30 TL’nin 07/10/2011 tarihinde ödeneceği yüklenici tarafından taahhüt edildiği ve bu tutarın ödenmemesi halinde sözleşmenin fesholunacağı belirtilmiştir. Ayrıca sözleşme konusu 51 otobüs olduğundan her biri için ayrı ayrı olacak şekilde sözleşme imzalandığı dilekçelerde ifade edilmiştir.-Davalı … Kooperatifi ile davalı … A.Ş. arasında imzalanan sözleşmelere istinaden, davalı kooperatif tarafından … Gayrettepe Şubesinden krediler çekilmiş olup, kredilerin teminatı ve geri ödenmesi amacıyla hat kiralama sözleşmesinden kaynaklanan hak ve alacaklar, her bir sözleşme için ayrı ayrı düzenlenen temlik sözleşmeleri ile bankaya temlik edilmiştir. Davacı şirketin 26/05/2012 tarihli ortaklık talebi; Davacı …AŞ adına yönetim kurulu başkanı …, kooperatif başkanlığına yazdığı 26/05/2012 tarihli dilekçe ile kooperatif bünyesinde boş bulunan 23 adet pay ve hat, 12 adet C bölgesi, 11 adet A bölgesi olmak üzere kooperatife ortak olmak istediklerini beyan etmiştir. Davalı kooperatifin 26/05/2012 tarih 71 no.lu yönetim kurulu kararı ile; Kooperatif üyelerinden …’in üyelikten ayrılması ve …AŞ’nin üyelik talebi hakkında karar verilmesi için yapılan toplantı neticesinde 1-Yönetim kurulunun 17/01/2012 tarihine 69 no.lu kararıyla …’in dilekçesinde talep ettiği 6 adet A bölgesi, 3 adet C bölgesi olmak üzere toplam 9 adet kodları ve plakaları belirtilen hatların intikalinin iptaline, 2-Kooperatif ortaklığı için müracaat eden …AŞ’nin şirkete 23 pay (hat) 12 adet C bölgesi, 11 adet A bölgesi olmak üzere ortaklığa alınması ana sözleşme gereği sermaye payı olan 2.300,00 TL’nin bankaya yatırılmasına oy birliği karar verilmiştir. Davacı şirketin 26/05/2012 tarihli ortaklıktan ayrılma talebi; Davacı …AŞ adına yönetim kurulu başkanı …, kooperatif başkanlığına yazdığı 26/05/2012 tarihli dilekçe ile kooperatif bünyesinde 23 adet pay ve hat, 12 adet C bölgesi, 11 adet A bölgesi olmak üzere hisseleri ile kooperatif ortaklığından ayrılmak istediklerini beyan etmiştir. Davalı kooperatifin 30/06/2012 tarihinde yapılan 2011 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan 7 no.lu kararda; kooperatif ortaklığından ayrılmak isteyen ve yönetim kurulunca karara bağlanan …AŞ’nin 23 adet paya karşılık 12 adet C bölgesi, 11 adet A bölgesi olmak üzere hisselerinden dolayı kooperatif ortaklığından ayrılması kararının genel kurul onayına sunulduğu ve oybirliği ile kooperatif ortaklığından ayrılmasına karar verilmiştir.Davalı kooperatifin 01/07/2012 tarih 73 no.lu yönetim kurulu kararı ile; yönetim kurulunun 26/05/2012 tarih 72 no.lu kararıyla …AŞ’nin dilekçesinde talep ettiği şirketin 23 pay (hat) 12 adeti C bölgesi, 11 adeti A bölgesi olmak üzere toplam 23 adet kooperatif ortaklığından bütün hak ve vecibeler ile hatların intikalinin iadesi istemi ile ilgili dilekçesi okunarak hatların kendisine iadesi ve yatırmış olduğu 2.300,00 TL’lik sermaye payının ödenmesine oy birliği ile karar verilmiştir. 16/10/2012 tarihli devir belgesinde; devreden … Kooperatifi, devralan …AŞ’nin yer aldığı, devrin diğer davalı şirket tarafından onaylandığı anlaşılmıştır. İstanbul ve Anadolu dar bölge hat kiralama işi devir sözleşmeleri ek protokolünde; devri ve temlik eden davalı kooperati 07/10/2011 tarih ve 51/52/53/54/55/56/57/58/59/60/61 no.lu sözleşmeler ile hak sahibi olduğu İstanbul dar bölge hat kiralama işinde işlettiği 11 adet, 07/10/2011 tarih ve 42 no.lu sözleşme ile hak sahibi olduğu Anadolu dar bölge hat kiralama işinde işlettiği 1 adet olmak üzere toplam 12 adet aracın işletilmesi ile ilgili tüm haklarını, kooperatifin 30/06/2012 tarihli genel kurul toplantısında alınan karar gereği ortaklıktan ayrılmasına karar verilen …AŞ’ye tüm hak ve borçları ile birlikte devretmiş, devir ve temlik alan …AŞ tün hak ve borçları ile bu 12 aracın işletme hakkını devralmıştır. Davacı … AŞ ile davalı … Ticaret A.Ş. arasında imzalanan sözleşmeler; Taraflar arasında imzalanan 16/10/2012 tarih 250-51 no.lu İstanbul Dar Bölge Hasılat Paylaşımına Dayalı Otobüs Hatları Kiralama İşi Sözleşmesi ve 16/10/2012 tarih 250-42 no.lu Anadolu Dar Bölge Hasılat Paylaşımına Dayalı Otobüs Hatları Kiralama İşi Sözleşmesinin gerek sözleşme bedeli bedeli ve sözleşme süresi gerekse diğer hükümleri yönünden davalı kooperatif ve davalı … A.Ş. arasında imzalanan sözleşmeler ile aynı olduğu tespit edilmiştir. İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/673 E. sayılı dosyasında; … Kooperatifi tarafından, …AŞ ve … aleyhine, 23 adet hat bedelini ödeyerek kendi üzerlerine alacaklarına ilişkin taahhütte bulunmalarına karşın yerine getirmedikleri ve kooperatifi yüklü miktarda zarara uğrattıkları iddiasıyla petrol bayilerine ödenen toplam 500.000,00 TL ve kooperatife ait kredi kartından davalıların yapmış oldukları 50.000,00 TL şahsi harcama olmak üzere toplam 550.000,00 TL’nin tahsilinin talep edildiği anlaşılmakla, dosya akıbetine ilişkin bir bilgi bulunmamaktadır. İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/958 E. sayılı dosyasında; davacılar … ve … tarafından, … Kooperatif aleyhine açılan davada davacıların kooperatife 02/05/2011 tarihinde üye olduklarını ve Beyoğlu dar bölgesindeki 1 adet otobüs hattının kendilerine tahsis edildiğini ancak gelir ödemelerinin yapılmadığını ileri sürerek dava açtıkları anlaşılmakla, dosya akıbetine ilişkin bir bilgi bulunmamaktadır. Mahkemece mali müşavir bilirkişi …’dan alınan 06/04/2017 tarihli raporda; … A.Ş.’nin 04/05/2015 tarihli yazısı ekinde sunulan, davalı Kooperatif tarafından C Bölgesinde işletilmekte olan 11 aracın 2012, 2013, 2014 ve 2015 yıllarındaki gelirlerinin toplam tutarının 11.612,521,61 TL olduğu belirtilmiştir. Taraf vekillerince rapora itiraz edilmesi üzerine mahkemece mali müşavir …, hukukçu … ve taşımacılık uzmanı …’dan oluşan bilirkişi heyetinden alınan 14/05/2019 tarihli raporda; davalı kooperatifin yeni yönetiminin defter ve belgeleri henüz fiziki olarak temin edememesi nedeniyle kooperatif ticari defter ve kayıtlarının incelenemediği, davacı şirketin incelenen defterlerinde dava konusu 11 hatlı otobüse ilişkin gider ödemesine rastlanmadığı, davalı Kooperatifin dava konusu 11 hatlı otobüse ilişkin 01/07/2012 tarihinden 31/12/2017 aralığındaki 5,5 yılda (66 ayda) elde edilen toplam brüt 22.933.847,54 TL gelirden (hak edişten), temlik edilen araç ve hat kredi geri ödeme bedeli 11.635.522 TL, akaryakıt gideri 9.560.203,95 TL, bakım onarım giderleri 991.186,75 TL, kasko sigorta giderleri 703.348,76 TL, işçilik giderleri 2.247.856,08 TL olmak üzere toplam 25.138.117,55 TL yapılan nakit çıkışı sonrasında geriye 2.204.270,02 TL zarar (nakit açığı) kaldığı, bu nedenle dava kapsamında davacı şirkete ödenebilecek pozitif bir gelirin bulunmadığı ifade edilmiştir. Rapora karşı davacı vekili tarafından, istinaf dilekçesinde ileri sürülen hususlar tekrar edilerek itiraz dilekçesi sunulmuş ise de mahkemece yeni rapor alınması talebinin reddine karar verilmiştir. Hükme esas alınan rapor yukarıda özetlenmiş olup bilirkişilerce kooperatif kayıtlarında bir inceleme yapılmadığı, davalı kooperatifin genel kurul kararlarının, yönetim kurulu kararlarının incelenmediği, dava konusu hatlar yönünden davacı tarafça ödeme yapılıp yapılmadığı/ne kadar ödeme yapıldığının belirlenmediği, dava konusu hatlara ilişkin … Gayrettepe Şubesi’nin temlik alacaklısı olduğu anlaşılmakla bankadan çekilen kredi ve yapılan ödemelere ilişkin kayıtların getirtilmediği, bakiye borç miktarı olup olmadığı, ödemelerin kim tarafından yapıldığının, temlik alacaklısı olarak banka tarafından ne kadar tahsilat yapıldığının tespit edilmediği, davacının 23 hat yönünden kooperatife ortak olduğu ve bu hatların kendisine devri talebinin kabulü ile ortaklıktan ayrıldığı, hatlardan 12 adetinin devrinin yapıldığı ihtilafsız olmakla bu devirlerin hangi şartlarla yapıldığı, davacı tarafından bu devirlerin yapılması için kooperatife yada temlik alan bankaya ödeme yapılıp yapılmadığı, ödeme yapılmış ise ne miktarda ödeme yapıldığının belirlenmediği, yine davacı dışında kooperatif ortağı olup hat devri yapılarak ayrılan ortaklar olup olmadığı ve hangi şartlarla devirlerin yapıldığının 1163 sayılı yasanın 23.maddesi (kooperatif ortaklarının hak ve vecibelerde eşitliği) de nazara alınarak belirlenmediği tespit edilmekle alınan raporun hükme elverişli olmadığı anlaşılmaktadır. İfade edilmesi gereken diğer bir husus ise dosyanın incelemeye elverişli olmamasıdır. Beş klasörden ibaret dosyanın düzensiz olduğu, evrakların tarih sırasına göre düzenlenmediği, duruşma tutanaklarının karışık halde tarih sırası gözetilmeksizin dosyaya takıldığı, asıl dosyanın evrak fotokopilerinden oluşturulduğu, evrak asıllarının başka dosyalar arasında bulunduğu, aynı evrakların birden fazla örneğinin dosya içerisinde bulunduğu, evrakların gelişigüzel dosyaya eklendiği anlaşılmakla, dosyanın sağlıklı olarak incelenmesi ve denetlenmesi belirtilen hususlara dikkate edilmesi halinde mümkündür. Ayrıca dava tarihi 14/01/2013 olmasına rağmen gerekçeli kararda hatalı olarak 16/09/2014 tarihi yazıldığı anlaşılmakla, bu hususa da dikkat edilmesi gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle, öncelikle 6100 sayılı HMK’nın 111.maddesi uyarınca terditli dava yönünden yapılan açıklamalar nazara alınarak işlem yapılması, İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/673 E. Sayılı ve İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/958 E. sayılı dosyasının akıbeti araştırılarak karar verilmiş ve kesinleşmiş ise dosyaların getirtilmesi, kesinleşmemiş ise karar örneklerinin ve alınan bilirkişi raporlarının dosya kapsamına alınması, yukarıda açıklanan hususlar yönünden … Gayrettepe Şubesi’ne müzekkere yazılarak ayrıntılı bilgi alınması, davalı kooperatifin ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi, kooperatifin genel kurul kararlarının ve yönetim kurulu kararlarının incelenmesi, davacıya devri yapılan hatlara ilişkin devrin hangi şartlarla yapıldığının, davacı tarafından devri yapılan her bir hat yönünden ödeme yapılıp yapılmadığının tespit edilmesi, davalı kooperatif tarafından diğer üyelere yapılan hat devri varsa hangi şartlar altında yapıldığının yani kooperatifin benimsediği uygulamanın tespit edilmesi, davacı vekili tarafından rapora yönelik sunulan tüm itirazlar da ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle kooperatif konusunda uzman bilirkişilerden oluşan heyetten rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden, davacı vekilinin ve davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin ve davalı … A.Ş. vekilinin istinaf başvurusunun AYRI AYRI KABULÜ ile; İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/999 E. 2019/1263 K. sayılı 28/11/2019 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,3-Taraflarca yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,4-Taraflarca yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,5-Tarafların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 22/06/2022