Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1534 E. 2023/960 K. 14.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1534
KARAR NO: 2023/960
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/354
KARAR NO: 2019/925
DAVA TARİHİ: 09/10/2015
KARAR TARİHİ: 03/10/2019
DAVA: İtirazın İptali (Sigorta Poliçesinden Kaynaklanan Rücu)
KARAR TARİHİ: 14/06/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket nezdinde … numaralı Yangın Ticari Sigorta Poliçesi ile sigortalı … Tic. Türk A.Ş’ye ait ürünlerin teminat altına alındığını, sigortalı emtianın davalı şirketin sorumluluğunda bulunan depoda 06/04/2013 tarihinde meydana gelen yangın sonucunda hasarlandığını, yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde sigortalıya muafiyet tenzili sonrasında tahakkuk belgelerinin sunulmasının akabinde KDV dahil 4.758.977,65 Euro ödeme yapıldığını, bu meblağın 3.826.835,56 Euro’luk kısmı yangından sorumlu olan davalının sorumluluk sigortacısı olan … Sigorta A.Ş’den rücuen tahsil edildiğini, bakiye 932.142,09 Euro ile TTK 1426.maddesi gereğince hasar tespiti için harcanan 42.543,64 Euro olmak üzere toplam 974.685,73 Euro davalı şirketten alacaklarının bulunduğunu, davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından başlatılan icra takibine davalı şirketin itiraz ettiğini beyan ederek; itirazın iptaline, 974.685,73 Euro’luk alacağın 06/12/2013 tarihinden itibaren işleyecek TCMB tarafından Euro’ya uygulanacağı bildirilen en yüksek faizi ile davalıdan tahsiline, davalı aleyhine %20 ‘den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının sigortalısı … A.Ş ile müvekkili firma arasında yapılan kira sözleşmesinin 6.4 maddesi depoda saklanan tüm malların tamamının sigortalanabilmesi için …’in bildirim yükümlülüğünü gerektirdiğini, ancak bu yükümlülüğün sigortalı tarafından yerine getirilmediğini, müvekkili firma sigorta poliçesinin 5.000.000 Dolar düzeyinde kaldığını, sorumluluğun sigortalı …’e ait olduğunu, müvekkil şirket depocu olarak davacının gerçek ve kabul edilmiş zararını kusuru olmamasına rağmen sigortası ile karşıladığını, zararın tazminat aşamasında müvekkili şirketin sigorta firması ile davacı arasındaki tüm görüşmelerin ve tespitlerin usul gereği müvekkil şirket dışında geliştiğini, davacının sigortacısının yükümlülüklerini yerine getirmeyerek kusurlu davrandığını belirterek; davanın ve tazminat talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “…Davalı … Tic A.Ş ile dava dışı sigorta ettiren … Tic Türk A.Ş arasında akdedilen kira ve depolama hizmetleri sözleşmesi kapsamında davalı …’ya ait depoda dava dışı …’e ait her türlü dondurma, sütlü buz ve … ürün listesinde bulunan diğer ürünlerin … tarafından depolanması ve muhafaza edilmek üzere …’e kiralanması ve muhafaza edilen bu ürünlerin sevkiyat ve dağıtıma hazır edilmesi için … tarafından her türlü servis hizmetlerinin verilmesi konusunda 21/12/2012 tarihli sözleşme akdedilmiştir. Sözleşmenin 6/4 maddesinde: “…’nun stok sayımı sonucunda eksik çıkan mamullerinin madde 6/7 hükümleri saklı kalmak kaydıyla malın fabrika çıkış fiyatı üzerinden ödemeyi taahhüt edeceği ancak …’in …’nun gerekli sigorta işlemlerini yaptırabilmesi için depolayacağı malın değerinin fabrika çıkış fiyatı üzerinden hesaplanmış şekilde aylık olarak …’ya bildirmekle mükellef olduğu, bu mükellefiyeti yerine getirmediği takdirde …’nun sorumluluğunun ortadan kalkacağı” 6.11 maddesinde depolama sırasında depoda bulunan …’e ait malların …’in yaptırdığı mal sigortası kapsamında sigortalı olduğu, …’nun … ile arasında yapılmış olan sözleşmeyi ihlal etmesi ve sözleşmeden veya yasa ve mevzuattan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde …’in ödeme veya katlanmak zorunda kalacağı her türlü hasar, ziyan, kayıp, sorumluluk ve masrafların … tarafından tazmin edileceği, buna bağlı olarak …’nun sözleşmeden kaynaklanan bu sorumluluğunu teminat altına alacak bir sigorta poliçesi yaptıracağı ve istendiğinde …’e ibraz edecek durumda hazır bulunduracağının” düzenleme konusu yapıldığı görülmüştür. Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucunda ibraz edilen raporda; … Gıda’ya ait deponun çatı kısmında çıkan yangının sebebinin elektriksel kaynaklı olduğu, çatı kısmında bulunan yanıcı nitelikteki tavan kaplamalarının ve elektrik kablo izolasyonlarının yangın yükü oluşturduğu göz önüne alındığında binanın tutuşmasını sağlayan etkenin çatı arasındaki enerji besleme hatlarında oluşan kısa devre olduğunun tespit edildiği, yangın akabinde yapılan bilirkişi incelemelerinde de; yangının meydana gelmesinde şüpheli bir duruma rastlanmadığı, yangının elektriksel nedenlerle başladığının tespit edildiği anlaşıldığından davalı depo sahibi …’nun kira ve saklama sözleşmesi uyarınca malların depolandığı yeri elverişli halde bulundurmakla mükellef olduğundan çıkan yangın dolayısıyla oluşan zarardan sorumlu olduğu sonucuna varılmıştır. Davalı … tarafından kira ve depolama sözleşmesinin 6/4 ve 6/11 maddeleri uyarınca çıkan yangın sonucu oluşan zarardan sorumlu olmadığı savunulmuş ise de; sözleşmenin 6.4 hükmü stok sayımında eksik çıkan ürünlerden doğan sorumluluğu düzenlemekte olup, stok sayımında eksik çıkan ürünlere ilişkin tazmin yükümlülüğünün yanı sıra davalı …’nun sorumluluğunu sigorta ettirmesi için depolanacak malın değerinin dava dışı … tarafından bildirilmesi esası getirildiği, bu maddenin somut olayda ilgisi olmadığı, depolanan ürünlerin yanarak zayi olması nedeniyle doğrudan bir ilgisinin bulunmadığı, meydana gelen zararlardan sorumluluğun tespitinde bu maddelerin uygulama alanının olmadığı sonucuna varılmıştır. Yanarak zayi olan ve imha edilen ürün bedelinin KDV dahil 4.341.027,52 EURO, kurtarılmaya sevk edilen ürün bedelinin KDV dahil 150.820,44 EURO, kurtarma masrafının 628.640,98 EURO olduğu, davacının kurtarma masrafı olarak 622.749,71 EURO talep ettiği, bu talebi ile bağlı olduğu, enkaz kaldırma bedeli olarak 144.379.96 EURO olmak üzere toplam 5.258.977,63 EURO’dan 500.000 EURO muhafiyet tenzili düşüldüğünde nihai tutarın KDV dahil 4.758.977,63 EURO olduğu, dava dışı … Sigorta tarafından 3.826.885,56 EURO ödeme yapıldığı, bu ödemenin düşmesi sonucunda davacının 932.142,07 EURO zarar ve 42.543,64 EURO eksper ücreti olmak üzere 974.685,71 EURO’yu davalıdan talep edebileceği, davacının 975.685,71 EURO’yu 06/12/2013 tarihinde dava dışı sigortalısına ödediği, 08/01/2015 tarihli ihtarname ile davalıdan ödemiş olduğu bu bedelin 5 iş günü içerisinde ödenmesini talep ettiği, davalının 16/01/2015 tarihli cevabi ihtarnamesi ile ödeme yapmayacağını bildirdiği, bu tarih itibariyle temerrüdünün oluştuğu, davacının TTK.nun 1472 maddesi gereğince dava dışı sigortalısına ödediği tazminatı davalı zarara sebebiyet veren … Gıda’dan talep etme hakkına sahip olduğu, temerrüt tarihi olan 16/01/2015 Tarihinden 77 günlük işlemiş faiz miktarının TCMB’ye fiilen uygulandığı bildirilen en yüksek bir yıllık EURO mevduat faiz oranı üzerinden 14.393,30 EURO olduğu hüküm vermeye elverişli denetime açık bilirkişi raporu ile anlaşıldığından Davanın KISMEN KABULÜNE, itirazın KISMEN İPTALİNE, takibin 989.079,03 Euro üzerinden devamına, asıl alacak 974.685,73 Euro’ya takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4a maddesi uyarınca faiz işletilmesine, talep edilen alacak miktarının likit olmaması, taraflarca belirlenebilme imkanına sahip olmaması sebebiyle %20 tazminat talebinin reddine, fazlaya ilişkin talebin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararda asıl alacağa işletilen faiz başlangıç tarihi hatalı olup ödeme tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiğini, yerel mahkemece asıl alacak talepleri birebir kabul edildiğinden likit ve belirli olan bir alacağın söz konusu olduğunu ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini beyan ederek bu yönlerden kararın düzeltilmesini talep etmiştir. Davalı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; sigortacının talep hakkının yapmış olduğu tazminat ödemesi tutarını aşmamak kaydıyla sigortalının zarar verenden talep edebileceği tutar ile sınırlı olduğunu, bu nedenle, öncelikle davacının sigortalısı olan … Şirketinin, müvekkiline yönelik talep haklarının kapsamının belirlenmesi gerektiğini,Taraflar arasındaki Kira Sözleşmesinin 6.4 hükmü bilirkişi heyeti ve mahkeme tarafından sadece stok sayımında eksiklikle ilişkilendirilmiş ve sözleşmede yangın konusu ayrı bir maddede düzenlendiği için bu maddenin yangın sigortası kapsamındaki sorumluluğu etkilemediği değerlendirilmiş ise de “gerekli sigorta limitinin sağlanması” amacına uygun olarak depolanan malların güncel, güncel mümkün değil ise de maksimum bedelini bildirme yükümlülüğünün kiracıya ait olması, yükümlülüğe aykırı hareket edilmesi halinde, kiraya verenin sorumluluğuna gidilemeyeceği hususunun göz ardı edildiğini, Müvekkil şirketin maliki olduğu soğuk hava deposunun bir kısmını dava dışı … Şirketine ait ürünlerin depolanması için bu şirkete kiraya verdiğini, ürünlerin depolanması sürecinde deponun güvenliği, yangına karşı gerekli tedbirlerin alınması gibi hususlar Müvekkilinin sorumluluğu altında bulunduğundan, kira gelirinden çok daha yüksek risk doğurabilecek bu sorumluluğunu sigorta ile teminat altına almasının ticari hayatın bir gerekliliği olduğunu, Müvekkilinin sorumluğunun sınırı …in depoya sevk edeceği ürünlerin miktarına göre değiştiğinden ve bu husustaki her türlü sevk ve idare … Şirketinin sorumluluğu altında bulunduğundan, Müvekkilinin sigorta poliçelerindeki sigorta teminatının belirlenebilmesi için kira sözleşmesi ile bu şirkete depolanan ürünlerin tutarı hakkında bilgilendirme yükümlülüğü getirildiğini, Müvekkilinin ancak …in yapacağı bildirimle birlikte depodaki ürün tutarına göre sigorta teminatı tutarını belirleyebileceğini, ancak … tarafından depolanan ürün miktarı ile ilgili hiçbir bildirim yapılmadığını, bu nedenle Müvekkilinin aslında sorumluluğu olmamasına rağmen 5 Milyon USD (Beşmilyon Amerikan Doları) gibi bir rakam öngörerek sigorta poliçesi düzenlediğini, … depodaki ürün miktarının daha yüksek olduğunu belirtmiş olsa idi, Müvekkilin cüzi bir ilave prim ödeyerek zeyilname ile sigorta teminatını arttırabileceğini, Müvekkilinin bilmediği ve başka türlü bilemeyeceği bir riskle karşılaşmaması için …e depolanan malın değerini fabrika çıkış bedelleri üzerinden hesaplanmış şekliyle aylık olarak bildirme yükümlülüğü getirilerek bu yükümlülük yerine getirilmediği takdirde Müvekkilinin sorumluluğunun ortadan kalkacağının düzenlendiğini, … tarafından depoda bulunan malların değeri ile ilgili hiçbir bildirimde bulunulmaması sebebiyle Müvekkilinin kendi sigortacısı olan … Sigorta tarafından yapılan sigorta tazminatı ödemesi dışında …’e ve onun halefi olan davacıya karşı hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, Yine Mahkemenin ve hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporunu düzenleyen bilirkişi heyetinin yok saydığı bir düzenlemenin de Kira Sözleşmesinin 6.11 maddesi olduğunu, bu maddede Unileverin kira sözleşmesine konu yerde muhafaza edeceği mallar ile ilgili sigorta poliçeleri düzenleyeceği, …in herhangi bir sebeple uğrayacağı her türlü zarar ve ziyanı Müvekkili Şirketin tazmin edeceği ve söz konusu maddede yer alan taahhütlerinin riskini karşılamak üzere sigorta poliçesi düzenleyeceği hükmü getirildiğini, maddenin amacının …in uğraması muhtemel zarar risklerine karşılık sigorta poliçesi düzenlemesi ve aynı şekilde …in muhtemel zararını karşılamak üzere Müvekkili Şirketin de kendi lehine, … menfaatine sigorta poliçesi düzenlemesi olduğunu, somut olayda … yangın sebebiyle uğradığı zararın tamamını davacı … şirketinden tazmin ettiğine göre, somut olayda ortaya çıktığı iddia edilen zararı kapsayacak limitler dahilinde sigorta poliçesi yaptırdığını, …’in kira ilişkisi boyunca Müvekkili Şirkete, bildiği / öngördüğü rizikonun ne olduğunu iletmediğini, bu nedenle Müvekkil Şirketin “…in riskleri”ne karşılık üstlendiği rizikonun miktarının 5.000.000,00 USD olarak takdir edilerek buna göre sigorta poliçesi düzenlettirildiğini, dava dışı … tarafından da bilinen teminat miktarına itiraz edilmeyerek bilakis e-posta yazışmaları ile kabul edildiğini, Yerel mahkeme kararında, davacının sigortalısına ait olan ve yangın sebebiyle kullanılamayacak hale gelmesi sebebiyle imha edilen ürünler bakımından da KDV hesaplanıp davalıdan talep edilen alacak tutarına eklenmek suretiyle hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, 08/08/2011 tarihli 60 Sayılı Katma Değer Vergisi Sirküleri’nin 1.2.1.(3). Maddesi gereğince mal zayi suretiyle ortadan kalktığı, satılarak piyasaya arz edilmediği ve bunlara ilişkin … tarafından müşterilerine fatura tanzim edilmediğine göre malın mevcudiyetine ve satışına dayanan verginin de ortadan kalkması gerektiğini, bilirkişilerin zarar hesabında …e ait malların KDV dahil tutarını dikkate alarak KDV’yi de zarara eklediklerini, Davacının sigortalısının mallarında meydana gelen zararın hesaplanabilmesi için alınan eksper ücretinin rücu alacağı kapsamına dahil olmasının kabulü mümkün olmamakla birlikte bilirkişi raporunda ve dolayısıyla bu raporu esas alan mahkeme kararında alacak kalemi olarak hesap edilmesinin Yargıtay içtihatları gereğince hatalı olduğunu, bu nedenle davacı şirket tarafından yapıldığı ileri sürülen 42.543,64 EURO’nun Müvekkili Şirketten bir alacak kalemi olarak tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğunu, Davacı şirketin sigortalısı tarafından beyan ve ikrar edilen zarar miktarı 9.377.022,88 TL olup bu bedelden daha fazlası da müvekkili şirket sigortacısı tarafından ödendiği için müvekkili şirketin herhangi bir isim ve nam altında ödemesi gereken bedel bulunmadığını, Kabul anlamına gelmemek kaydıyla; Davacının sigortalısının zararı Türk Lirası cinsinden olduğu halde, aşan zarar için talep edilen zararın para cinsinin yabancı para cinsinden ileri sürülmesi ve buna göre hüküm verilmesinin hatalı olduğunu, davacı şirket sigortalısının Müvekkiline yönelik yalnızca Türk Lirası cinsinden talepte bulunma hakkını haiz iken, onun halefi olan davacının kendi sigortalısı ile arasındaki sigorta poliçesi hangi kur üzerinden olursa olsun Müvekkilinden Euro para cinsinden talepte bulunamayacağını ve bu yönde karar verilmeyeceğini, Davacı … şirketinin, … Sigortadan 4.523.717,50 USD rücuen tazminat bedeli alarak … Sigortayı bakiye bedel dahil olmak üzere ibra ettiği hususu Müvekkili Şirketin bilgisi dışında olup davacı şirket sigorta şirketin ibra ediyor ise, sorumlular arasındaki rücu ilişkisi dikkate alındığında Müvekkili Şirketi de ibra etmiş olacağı, nitekim Yargıtay kararlarına göre de poliçe limiti daha fazla iken poliçe limitinin altında bir ödeme yapılmasına rağmen dava dışı sigorta şirketinin ibra edilmesi halinde ibranın Müvekkil Şirkete sirayet edeceğinin açık olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Dava; sigortacının, dava dışı sigortalısına aralarındaki sigorta poliçesine dayanarak ödediği hasar bedelinin, hasardan sorumlu olduğunu iddia ettiği davalıdan 6102 Sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasında; davacı tarafından davalı aleyhine 03/04/2015 tarihinde 974.685,73 Euro asıl alacak, 90.285,27 Euro işlemiş faiz (06/12/2013-03/04/2015) olmak üzere toplam 1.064.971,00 Euro üzerinden icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 09/04/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalının 13/04/2015 tarihinde yasal süresi içinde ödeme emrine itiraz etmesi nedeniyle takibin durduğu, davanın İİK’nın 67.maddesi uyarınca yasal süre içerisinde açıldığı görülmüştür.Dava dışı sigortalı … Tic. Türk A.Ş.’ye ait birçok adresi kapsar şekilde 01/05/2012-30/04/2013 tarihleri arasında geçerli olacak şekilde Yangın Ticari SigortA Poliçesi düzenlenmiştir. Sigortalı şirkete ait ürünlerin depolandığı, dava konusu yangının çıktığı adres de poliçe teminatı kapsamına alınmış, dava konusu yangın 06/04/2013 tarihinde meydana gelmiştir. Rücu ve halefiyet, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22/03/1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 03/07/1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmıştır. 6102 sayılı TTK’nın “Halefiyet” başlığı altındaki 1472.maddesinde ise “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir. Davacı şirket sigortalısı … Türk A.Ş. (…) ile davalı … Ticaret A.Ş. (…) arasında 21/12/2012 tarihli “Kira ve Depolama Hizmetleri Sözleşmesi” akdedilmiştir. 2.maddesinde “kiralanan yer”; …’ya ait Yalova ili, Altınova ilçesi, … Köyü … Mevkiinde bulunan ekteki projede belirtilen soğuk hava depoları olarak açıklanmıştır. 3.maddesinde “sözleşmenin konusu”; yukarıda tanımlanan Depo’nun işbu sözleşmede belirlenen şartlar dahilinde, …’e ait her türlü dondurma, sütlü buz ve … ürün listesinde bulunan diğer ürünlerinin … tarafından depolanmak ve muhafaza edilmek üzere …’e kiralanması ve muhafaza edilen bu ürünlerin sevkıyat ve dağıtıma hazır hale getirilmesi için … tarafından her türlü servis hizmetlerinin verilmesi olarak ifade edilmiştir. Sözleşmenin 6.maddesi “diğer hükümler” başlığını taşımaktadır. “6.3. …, … tarafından kendisine gönderilen paletli mamülleri, depo planı üzerinde …’in belirteceği adreslerde stoklayacak, sevkiyat sırasında ise, yine …’in belirleceği yükleme planına göre ilgili adreslerdeki ürünleri araçlara yükleyecektir. … ayrıca, depolama ve yükleme evraklarını (irsaliye, yükleme planı, vs.) …’in istediği şekilde dosyalayacak ve … tarafından yapılacak olan stok sayımlarında ibraz edeceklir. 6.4. …, stok sayımı sonucunda eksik çıkan mamülleri Madde 6.7 hükümleri saklı kalmak kaydı ile …’e malın fabrika çıkış fiyatı üzerinden ödemeyi taahhüt eder. Ancak …, …’nun gerekli sigorta işlemlerini yaptırabilmesi için, depolayacağı malın değerini fabrika çıkış bedelleri üzerinden hesaplanmış şekliyle aylık olarak …’ya bildirmekle mükelleftir. Bu mükellefiyeti yerine getirmediği takdirde …’nun sorumluluğu ortadan kalkar. 6.5. …, sözleşmenin yürürlükte kaldığı süre zarfında Depo’nun: c)Yangın ve amonyak kaçağı için her türlü tedbirin alınacağını… Yukarıda belirtilen taahhütlerini kısmen de olsa yerine getiremediği veya aksattığı takdirde bundan dağacak zarar ve ziyanı …’e hasara uğrayan malın fabrika çıkış fiyatı üzerinden ödeyeceğini taahhüt eder. 6.7. Ancak soğuk hava depoları ile yükleme/boşaltma platformunun belirtilen santigrat derecede tutulmasına mani olacak bir mücbir sebep halinde veya … tarafından her türlü dikkat ve itinanın gösterilmesine rağmen önlenilmeyen hallerde … doğacak zararlardan sorumlu olmayacaktır. Şu kadar ki Depo’da meydana gelebilecek hırsızlık, yangın, su baskını halleri dolayısıyla … ürünlerinde meydana gelebilecek hasar veya kayıplar mücbir sebep kapsamında değerlendirilmeyecektir. Ancak, mücbir sebeplerden dolayı olası yangın, su baskını halleri olması nedeniyle … ürünlerinde meydana gelebilecak hasar veya kayıplar mücbir sebep kapsamında değerlendirilecektir. 6.11. Depolama sırasında depoda bulunan …’e ait mallar …’in yaptırdığı mal sigortası kapsamında sigortalıdır. …’nun …ilever ile arasında yapılmış olan sözleşmeyi ihlal etmesi ve/veya sözleşmeden ve/veya yasa ve mevzuattan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde, …’in ödemek veya katlanmak zorunda kalacağı her türlü hasar, ziya, kayıp, sorumluluk ve masraflar … tarafından tazmin edilir. Buna bağlı olarak … sözleşmeden kaynaklanan bu sorumluluğunu teminat altına alacak bir sigorta poliçesi yaptıracak ve istenildiğinde …’e ibraz edecek durumda hazır bulunduracaktır.” şeklinde hükümlere yer verilmiştir.Hasar dosyası kapsamında yangın çıkış sebebine ilişkin olay yerinde inceleme yapan Akdeniz Üniversitesi Öğretim Görevlileri Elektrik Ve Elektronik Mübendisi Doç Dr. … ve Yüksek Kimya Mühendisi Yard. Doç. Dr. … tarafından düzenlenen 19/04/2013 tarihli bilirkişi raporunda özetle; yanan binanın incelendiği, tanık ifadeleri, olayın hemen sonrasında çekilen görüntüler ve olay yerindeki deliller doğrultusunda olayın araştırıldığı, deponun çatısında yapılan incelemede çatının ön kısmına doğru (havalandırma fanı yönüne doğru) olan bölgesinin daha fazla yangın hasarlı olduğunun gözlendiği, deponun yanında yer alan diğer depo ile arasındaki koridor bölümünde ayrıca yüksek bir hasar durumu olduğunun belirlendiği, bu bölümde aşırı miktarda plastik kasaların olması ve çatı izolasyonlarından buraya düşen sıcak parçaların belirtilen bölgede üstten başlayarak aşağıya doğru bir yangın durumunu meydana getirmiş olduğu, soğuk hava deposunun MK 6 bölümünde çatı kısmının yangının en hasarlı bölüm olması, enerji besleme hattının doğrudan çıkış fanına yönleniyor olması, kablo rayı üzerinde çok sayıda kablonun üst üste çekili olması, bu bölge dışında elektriksel eleman bağlantılarında sorun tespit edilememiş olması nedeniyle, … Gıda’ya ait deponun çatı kısmında yanıcı nitelikteki tavan kaplamalarının ve elektrik kablo izolasyonlarının yangın yükü oluşturduğu göz önüne alındığında, binanın tutuşmasını sağlayan etkenin çatı arasındaki enerji besleme hatlarında (bu kesimde ısı yayabilecek tek unsur olduğu) oluşan bir kısa devre olduğu ve bunun sonucu yangının meydana geldiği kanaati bildirilmiştir. Mahkemece Sigorta Hukuku Uzmanı Prof. Dr. …, Mali Müşavir …, Gıda Mühendisi … ve Yangın Uzmanı …’dan alınan 22/02/2018 tarihli raporda; İtfaiye raporunda yangın çıkış sebebinin belirlenemediği, yangın çıkış sebebine ilişkin olay yerinde inceleme yapan Akdeniz Üniversitesi Öğretim Görevlileri Elektrik Ve Elektronik Mübendisi Doç Dr. … ve Yüksek Kimya Mühendisi Yard. Doç. Dr. … tarafından düzenlenen raporda çatı arasındaki enerji besleme hatlarında oluşan bir kısa devre sonucu yangın meydana geldiğinin tespit edildiği, bu durumda depoda meydana gelen yangının Elektrik Tesisat kaynaklı olduğu, olay yerine sıcağı sıcağına intikal eden itfaiye raporunda da belirtildiği üzere, soğuk hava deposu çatısının ve iki blok arasındaki istiflenmiş plastik kasaların alevli surette yandığı, ekspertiz raporunda değinildiği üzere … isimli tesisin toplam 25.000 m2 soğuk hava deposuna sahip bir tesis olduğu, dosya kapsamına sunulu 25.000 m2 alana kurulu soğuk hava tesisinde birbirinden bağımsız eş zamanlı (aynı anda) birden çok noktada yangın başlamadığı, bu durum irdelendiğinde yangının meydana gelmesinde sabotaj, kundaklama, kasıt vb. benzer unsurların oluşmadığı, aynı zamanda yangının akabinde akademisyen ve konunun uzmanlarınca yapılan bilirkişi incelenmesinde de şüpheli bir durum olduğuna dair herhangi bir bilgi belirtilmeyerek yangının elektriksel nedenle başladığı, esasen yangının çıkış yeri ve çıkış sebebi ile ilgili herhangi bir çekişme olmayıp, eksik ödendiği iddia edilen ve sözleşmeden kaynaklanan nedenlerle çekişme yaşandığı, Sigortalı şirkete ait kayıtların incelenmesinde stok değerinin 12.854.206,00 TL olduğu, Yalova Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/13 D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda imha edilmesine karar verilen ve tasnif sırasında çıkan imhalara ilişkin tespitlerde mevcut stok kodları içeren ürünler ile sunulan stok dökümlerinde mevcut stok kodları karşılaştırması yapılarak yardımcı kayıtlarda sunular stok birim fiyatları uyarınca aşağıdaki şekilde hesaplama yapıldığı, MK 6 nolu Depoda İmha Edilmesine karar verilen miktar; Raporda mevcut miktarlar ile stoklara ilişkin sunulan birim fiyatlar uyarınca MK6 nolu depodaki mevcut toplam 21.441.645 adet ürüne ilişkin birim fiyatların çarpımı sonucu 7.501.109,40 TL tutar hesaplandığı,MK 5 nolu Depoda İmha Edilmesine karar verilen miktar; Raporda mevcut miktarlar ile stoklara ilişkin sunulan birim fiyatlar uyarınca MK 5 nolu depodaki ürünlere ilişkin toplam 5.106.433 adet ürüne ilişkin 1.869.539,68 TL hesaplandığı,MK 5 nolu Depoda Tasnif Sırasında Çıkan İmha Miktarı; Raporda mevcut miktarlar ile stoklara ilişkin sunulan birim fiyatlar uyarınca MK 5 nolu depodaki ürünlere ilişkin toplam 35.910 adet ürüne ilişkin 6.426,45 TL hesaplandığı, Şirket tarafından sunulan stoklara ilişkin Yardımcı kayıt dökümleri uyarınca; Depoda bulunan ürün stok tutarının 12.854.201,00 TL olduğu, dosyada mevcut 2013/13 D.İş sayılı dosyada mevcut imha edilmesine karar verilen ürünler ve tasnif sırasında çıkan imha miktarları ile şirketin sunmuş olduğu stoklara ilişkin yardımcı kayıtlarında mevcut birim fiyatlar uyarınca toplam 9.377.075,52 TL tutar hesaplandığı, Ekspertiz çalışmasında ibraz edilen envanter kaydı üzerinden depoda örnek seçilen ürünlerin sayımının yapıldığı ve envanterin doğru olduğuna kanaat edildiği, MK6 nolu depodaki hasarlı ürünlerin imha edildiği, MK5 nolu depoda is ve dumandan etkilenen ambalajı hasarlı ürünlerin bir bölümünün ambalaj değişiminin … depoda yapıldığı, ambalaj hasarlı ürünlerin bir bölümünün de ambalaj değişim işinin fabrika şartlarında yapılması gerektiğinden, Çorlu’daki fabrikaya gönderildiği, burada temizlik, havalandırma ve kapak değişimlerinin yapılarak kurtarıldığı ekspertiz raporunda belirtilmekle, ekspertiz çalışmalarının bağımsız ve önyargısız sigorta eksperleri tarafından yapıldığı ve itibar edilmesi gerektiği kanaatine varılarak, yangının vuku bulduğu 06/04/2013 tarihi itibariyle depolarda bulunan stok miktarının belirlenmesinde yapılan ekspertiz çalışması neticesinde hazırlanan ekspertiz raporu verilerine göre değerlendirme yapıldığı, ekspertiz raporunda hesaplanan zarar miktarları da makul düzeyde bulunarak kabul edildiği, buna göre;Yangın esnasında tam ziya olup imha edilen ürünlere ilişkin stok miktarları ve hasar tutarlarının 9.377.021,41 TL – 4.019.469,93 EURO olduğu, Kurtarılmaya sevk edilerek kurtarılamayan ürünlere ait stok miktarları ve hasar tutarlarının 325.785,13 TL – 139.648,56 EURO olduğu, Kurtarılan emtialar için de yapılan kurtarma masraflarına ait tablonun da ekspertiz raporunda verildiği, tablolardan da görüleceği üzere Ekspertiz raporunda temin edilen talep listesinin hasarın tespit edilmesi noktasında uygulanan yöntemler yönünden üç sınıfta incelendiği; 1.Yanarak zayi olan ve imha edilen ürünlerin toplam maliyet değerinin 9.377.021,41 TL (4.019.469,93 EURO olduğu, EURO kuru hesaplamasının hasar tarihi tatil gününe denk geldiği için 05/04/2013 tarihli TCMB Döviz Kuruna göre hesaplandığı, 1 EUR = 2,3329 TL/EUR) olduğu, imhanın belediyenin öngördüğü çöplüğe, standartlara uygun şekilde gömülerek yapıldığı,2.Ambalaj hasarlı ürünlerin bir bölümünün hijyen koşulları gereği fabrika şartlarında ambalaj değişimi gerektirdiği, bu sebeple Çorlu fabrikaya gönderildiği, Çorlu fabrikada yapılan elleçleme işlemi esnasında kurtarılamayacak durumda olduğu anlaşılan ürünlerin de tam ziya kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, kurtarılmaya sevk edilen ancak kurtarılamayanlar (kapak değişimi, temizlik vs. işlemin sonuç vermediği ürünler) bu gruptaki ürünlerin toplam maliyet değerinin 325.786,13 TL (139.648,56 EURO olduğu, EURO kuru hesaplamasının bir üst kısımda belirtilen kurun esas alındığı) olduğu, 3.Yangın sonucu MK5 nolu depoda yoğun is ve duman nedeniyle hasar görmesine karşın kurtarılma imkanı olan emtialar üzerinde elleçleme çalışması yapılarak ayrıştırıldığı, bir kısmının … depo içinde hazırlanan platformda, bir kısmının ise Çorlu fabrikaya yollanarak, fabrika şartlarında kapak değişimi, paketleme, shrinkleme ve havalandırma yapılarak piyasaya sürülebilecek şartlara getirildiği, kurtarılan ürünler için yapılan masrafların maliyet değerinin 3.151.399,00 TL olduğu, sigortalı firmanın kurtarılan ürünler için yapılan kurtarma masrafları için toplamda KDV hariç 1.466.556,54 TL talep bildirdiği, (Ek-19-Enkaz kaldırma haricindekiler) bu talebe karşılık tespit edilen tutarın KDV hariç 1.392.352,49 TL olduğu, bu çalışma ile 3.151.399,00 TL’lik masraf ile pazara kazandırılmış mallarla yapılan tasarrufun 1.759.046,51 TL olduğu, kurtarma çalışması yapılarak imha masrafının da ortaya çıkmadığı, söz konusu ürünlerin kurtarılma işlemlerinde türlü masraflar ortaya çıktığı, bu masrafların 1.466.556,54 TL (628.640,98 EUR) olduğu ifade edilmiş,
Sonuç itibariyle; davacı şirket sigortalısı … Tic. T.A.Ş’ye ait ürünlerin depolandığı, davalıya ait soğuk hava deposunda 06/04/2013 günü saat 5.30 sıralarında alevli bir yangın meydana geldiği, dosyada mübrez belgelerin incelenmesinde yangının meydana gelmesinde herhangi bir kasıt, sabotaj ve kundaklama ihtimalinden söz edilemeyeceği, meydana gelen yangının elektriksel tesisattan kaynaklı olduğu, ekspertiz çalışmalarının bağımsız ve önyargısız sigorta eksperleri tarafından yapıldığı ve itibar edilmesi gerektiği kanaatine varılarak, yangının vuku bulduğu 06/04/2013 tarihi itibariyle depolarda bulunan stok miktarının yapılan ekspertiz çalışması neticesinde hazırlanan ekspertiz raporu verilerine göre değerlendirildiği, yanarak zayi olan ve imha edilen ürünlerin toplam maliyet değerinin KDV hariç 9.325.786,13 TL (4.019.469,93 EURO) olduğu, kurtarılmaya sevk edilerek kurtarılamayan ürünlere ait toplam maliyet değerinin KDV hariç 325.786,13 TL (139.648,56 EURO) olduğu, kurtarılan ürünler için yapılan kurtarma masraflarının KDV hariç 1.466.556,54 TL (628.640,98 EURO) olduğu, davalının dava dışı … ile akdettiği saklama sözleşmesi uyarınca, depolanan malların bulundurulduğu deponun elverişli halde bulundurmakla mükellef olduğu, elektrik kaynaklı yangının deponun elektrik aksamının yeterli olmadığı kanaatine ulaşılmasına yol açtığı, bu sebeple davalının sorumlu olduğu, davalının sorumlu olmadığına yönelik dayandığı sözleşmenin 6.4 hükmünün somut dava konusu olayla ilgisinin bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. Aynı bilirkişi heyetinden alınan ek raporda; … tarafından, … Sigorta’ya 5.094.812,15 EURO tutarın 4.758.977,65 EURO’luk kısmının rücu edildiğine ilişkin tediye talebinin görüldüğü, şirketler arası rücu protokolü çerçevesinde davacı tarafından … Gıda’ya 21/07/2014 tarihli yazı ile … Sigorta’dan tahsil edilen kısım dışında kalan 932.142,09 EURO tazminat ve 42.543,64 EURO eksper ücretinin talep edildiği, bu talebe KDV dahil ürün bedelleri ile ilgili hesaplama ve kurtarma masrafları enkaz kaldırma bedeli olarak ekspertiz raporunda alınan teklifler kapsamında belirlenen tutar esas alınmak suretiyle 974.685,71 TL’nin davalı …’nun 16/01/2015 tarihli cevabı ihtarnamesinden itibaren takip tarihine kadar işlemiş 3095 sayılı 4-a maddesi uyarınca %7 oranından işlemiş faizin 14.393,30 EURO, %3 oranından hesap edilen faizin 6.768,56 EURO olduğu bildirilmiştir. Davalı vekilinin istinaf talebi değerlendirildiğinde; -Davalı vekili, dava dışı sigortalı … ile aralarında imzalanan kira ve depolama sözleşmesinin 6.4 maddesi gereği …’in malın değerini fabrika çıkış bedelleri üzerinden hesaplanmış şekliyle aylık olarak …’ya bildirmekle mükellef olduğunu, mükellefiyeti yerine getirmediği takdirde davalının sorumluluğunun ortadan kalkacağını ileri sürmüş ise de, ilgili hükmün stok sayımlarında ürünlerin eksik çıkma ihtimaline karşı getirilen bir yükümlülük olduğu, somut olayda hasarın yangından kaynaklandığı, sözleşmede bu mükellefiyetin yangın hasarı halinde de geçerli olacağına dair bir düzenlemeye yer verilmediği anlaşılmaktadır. -Somut olayda çatı arasındaki enerji besleme hatlarında oluşan bir kısa devre sonucu yangının meydana geldiği tespit edilmiştir. Sözleşmenin 6.11 maddesinde davalının, … ile arasında yapılmış olan sözleşmeyi ihlal etmesi ve/veya sözleşmeden ve/veya yasa ve mevzuattan kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirmemesi halinde, …’in ödemek veya katlanmak zorunda kalacağı her türlü hasar, ziya, kayıp, sorumluluk ve masrafları tazmin edeceği düzenlenmiştir. Sözleşmenin 6.5 maddesinde açıkça davalının yangın ve amonyak kaçağı için her türlü tedbiri alacağı belirtilmiş, bu taahhütlerini kısmen de olsa yerine getiremediği veya aksattığı takdirde bundan dağacak zarar ve ziyanı …’e hasara uğrayan malın fabrika çıkış fiyatı üzerinden ödeneceği davalı tarafından taahhüt edilmiştir. Bu düzenlemeler gereğince de davalının yangın sonucu oluşan hasar nedeniyle sorumlu olduğu açıktır. -Davacı şirket ile dava dışı sigortalı arasında imzalanan sigorta poliçesinde Euro cinsi üzerinden teminat sağlanmış ve davacı ödemeyi Euro cinsi yapmış ise de, davalıdan ancak TL karşılığını talep hakkı olduğundan, Euro olarak tahsil kararı verilmesi hatalı olduğu gibi dosya kapsamında ödeme belgesi bulunmadığından, bu eksiklik ikmal edilmeksizin karar verilmesi de hatalıdır.Ödeme belgesinin temin edilerek dosya kapsamında alınması gerekmektedir. -Davalı, kendi sigortacısı olan … Sigorta tarafından sigorta tazminatı ödemesi yapıldığını, bunun dışında …’e ve onun halefi olan davacıya karşı hiçbir sorumluluğu bulunmadığını, ayrıca sigortacısı … Sigorta’nın sorumluluğu 5.000.000,00 USD olup davacı … şirketinin … Sigortadan 4.523.717,50 USD rücuen tazminat bedeli alarak … Sigortayı bakiye bedel dahil olmak üzere ibra ettiği hususunun bilgileri dışında olduğunu, sorumlular arasındaki rücu ilişkisi dikkate alındığında davacı şirket sigorta şirketini ibra ediyor ise kendilerinin de ibra edilmiş olacağını belirtmektedir. Dosya kapsamında yer alan sigortalının … Ticaret A.Ş. olduğu “3. Şahıs Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi” incelendiğinde; maddi zararlara ilişkin 5.000.000,00 USD teminat sağlandığı, sigorta paylarının; … Sigorta AŞ. Payı % 25 (1.250.000,00 USD) … Payı % 35 (1.750.000,00 USD) … Sigorta AŞ. Payı % 30 (1.500.000,00 USD) … Sigorta AŞ. Payı % 10 (500.000,00 USD) olarak belirlendiği, poliçe kapsamında toplam sorumluluk 5.000.000,00 USD olup, davacı ile … Sigorta arasında yapılan mutabakat gereği 4.523.717,50 USD ödendiği anlaşılmaktadır. Sorumluluk miktarının altında gerçekleşen bu miktarın nasıl belirlendiği hususunda, davacı vekilince gerekli açıklama yapılarak, sorumluluk miktarından kalan bakiye kısma ilişkin davalının ibra yönündeki itirazları incelenmelidir. -Sigorta şirketinin ödemesi gereken zarar miktarı, sigortalının gerçek zararıdır. Ancak gerçek zararın tespiti noktasında bilirkişi raporunda denetime elverişli bir hesaplama yapılmamış, ekspertiz raporundaki tespitlerle yetinilmiştir. Ayrıca dosya kapsamında Yalova Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/13 D.İş sayılı dosyası, 17/01/2014 tarihli ekspertiz raporunun “8) EKLER” bölümünde ifade edilen 2 klasörden ibaret evrakların bulunmadığı tespit edilmekle, bu eksiklikler ikmal edilmeksizin bilirkişilerce düzenlenen raporun eksik incelemeye dayalı olduğu açıktır. Eksiklikler ikmal edilerek sigortalının olay nedeniyle uğramış olduğu gerçek zarar miktarının ekspertiz raporunda tespit edilen her bir kalem yönünden ayrı denetlenerek hesap edilmesi, KDV yönünden talep ve itirazların da ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir. -Davacı tarafça, dava dilekçesinde TTK 1426.maddesi gereğince hasar tespiti için harcanan 42.543,64 EURO talep edilmiştir. TTK 1426.maddesinde; “Sigortacı, sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından, rizikonun, tazminatın veya bedel ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan makul giderleri, bunlar faydasız kalmış olsalar bile, ödemek zorundadır.” hükmüne yer verilmiştir. Hükmün gerekçesinde “Sigortacı, sigortalının gerçek zararını ödeyeceğinden, sigorta ettirenin, sigortalı veya lehtarın bu amaçla rizikonun ve tazminat ödeme borcunun kapsamının belirlenmesi amacıyla yapılan masrafların da sigortacı tarafından karşılanması gerektiği düşüncesi ile madde kaleme alınmıştır. Ancak burada asıl olan iyiniyet olduğundan, karşılanacak olan her türlü masraf değil ancak yapılması makul görülen masraflardır. Bu noktada, maddede sözü edilen kişiler iyiniyetli olarak masraf yapmışlarsa, masrafların faydalı olup olmadığının da bir önemi olmadığı açıkça maddede belirtilmiştir.” şeklinde açıklanmıştır. Dosya kapsamında 42.543,64 EURO masrafa ilişkin ödeme belgesi yer almamaktadır. Bu masrafın davacı tarafından yapılan ekspertiz gideri mi yoksa sigortalı tarafından yapılan bir gider mi olduğu da anlaşılmamakla birlikte, aşamalarda davacı tarafından ekspere ödenen gider olduğu beyan edilmiştir. Davacı vekiline bu hususta da açıklama yaptırılarak ödeme belgesinin dosya kapsamına sunulmasının sağlanması ve TTK 1426.maddesinin “sigorta ettiren, sigortalı ve lehtar tarafından” yapılan masraflara ilişkin olduğu nazara alınarak değerlendirme yapılması gerekmektedir. Bu durumda mahkemece öncelikle ifade edilen eksiklikler ikmal edilip, yukarıda açıklanan hususların ayrı ayrı değerlendirildiği yeni bir rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerektiğinden davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine, davacı vekilinin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf sebeplerinin bu aşamada incelenmesine YER OLMADIĞINA 2-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile İstanbul 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2017/354 E. 2019/925 K. sayılı 03/10/2019 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nın 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA, 3-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE, 4-Davacı tarafça yatırılan istinaf başvuru harcının ve istinaf karar harcının ilk derece mahkemesince iadesine, 5-Davalı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına, 6-Davalı tarafından yatırılan istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,7-Tarafların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,8-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,9-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 14/06/2023