Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1441 E. 2023/572 K. 05.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1441
KARAR NO: 2023/572
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 11/03/2019
ESAS NO: 2015/910
KARAR NO: 2019/347
DAVA: İtirazın İptali (Yangın Sigortası Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ: 15/09/2015
KARAR TARİHİ: 05/04/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA 31.05.2014 tarihinde sigortalı işyerinin kapalı olduğu saat 15:19 sıralarında müvekkil … Tic. A.Ş. adlı işyerine ait … Mah. … Cad. No: … Esanyurt/Istanbul adresindeki depolarında katı atıkların toplanması esnasında yangın meydana gelmiş olduğunu, çıkan yangın sonucu bazı emtialar ile demirbaşlarda hasar meydana geldiğini, hasarın meydana geldiği … San. ve Tic. A.Ş.’nin(…) müvekkil şirket tarafından … sayılı poliçe numarası ile sigortalandığını, sigortalıya ait deponun önünde bulunan pres makinesine bağlanmak istenen boş konteynırın pres makinesine çarpması ve geriye ittirmesi sonucu arka kısmındaki elektrik kablosunda yıpranma ve aşınma sonucunda kısa devre ve ark oluştuğunu, bu durum sonucunda kablo izolelerinin tutuşarak yangın başladığını ve gelişerek pres makinesi ve çevresindeki paketlere ve plastik kasalara sirayetiyle geliştiği kanaatine varıldığını, sigortalı işyerinde … Tic. I.td. şti, personelince sebebiyet verilen yangının mesai saatleri dışında gerçekleşmiş olduğundan ve sigortalı işyerine bilgi vermeden … firma personelinin çalışmasına müsaade eden … Hiz. Ltd. Şti.’nin sorumluluğunun da bulunduğunun ilgili ekspertiz raporunda beyan edilmiş olduğunu, müvekkilinin sigortalısının işyerinde meydana gelen hasarı karşıladığını, bu nedenle davalı … Şirketi aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyaları üzerinden icra takibi başlatmış olduğunu, ancak davalı tarafça takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğu gibi, taraflarına bu güne kadar her hangi bir ödemede bulunmadığını, haksız itirazın iptaline, takibin devamına, davalı borçluların işbu haksız ve kötü niyetle itirazı nedeniyle %20 den aşağı olamamak üzere İcra İnkar Tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ile dava ettmiştir.
CEVAP Davalı … Tic. Ltd. Şti vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının, gerek icra takibine gerekse davada davalı şirketin adresini kendi adresi olarak bildirmenin usulsüz ve tebligat yasasına aykırı bir eylemde bulunduğunu, davacının hangi olaya ve olayın içeriğini açıklamadan olayı müşahhas hale getirmeden müvekkil şirkete kusur neticesi bir zararın oluştuğu iddiasında bulunduğunu, taraflarına buna ilişkin bir eksper incelemesi, tutanak, bilgi ve belge göndermediğini, davacının iki ayrı dosya için iş bu dosyadan tek bir itirazın iptali talebinde bulunmuş olup buna yasal imkân olmamasının gerekliğini, sorumluluğun esasının farklı ilişkilerden doğup doğmadığının anlaşılamadığını, davacının müvekkil şirketin sorumluluğunun haksız fiil esaslı mı, sözleşme esaslı mı olduğu konusunda bir beyanının olmadığını, bahsi edilen 31.05.2014 günü yangın ve yangına sebebiyet konusunda müvekkil şirkete atfı kabil bir kusur bulunmadığını, müvekkil şirketin atık hale gelmiş kâğıt, plastik gibi maddelerin geri dönüşümünü sağlamak isteyen işletmelerde bunların toplanılması için ilgili işletmece konulması talep edilen yerlere toplama konteynerleri koyarak dolunca bunları boşaltarak işlemlerin sağlandığını, konteynerlerin nereye konulacağı sorununun tamamen ilgili işletmenin sorunu olduğunu, yine ilgili işletmelerin bunların güvenlik tedbirlerinden, korunmasından, muhafazasından sorumlu olduğunu, zira burada toplanan atıklar karşılığında yüksek miktarda bir gelir elde edildiğini. Bahsedildiği gibi konteynerin geriye itmesinden ve pres makinesinin kabloları sıkıştırmasından bir yangının oluşmasının mümkün olmayıp bu şekilde bir yangın olmuş ise dahi bundan ilgili işletmenin sorumlu olacağını, müvekkil şirket görevlilerinin katı atıkları aldığı sırada bu şekilde bir olayın olmadığını, buna ilişkin anlık bir tutanak da tutulmadığını, müvekkil şirketin gerek şirket işleyişi gerekse araçların işleyişi için de sigorta sözleşmelerinin mevcut olduğunu, bahis edildiği gibi bir kaza olmuş olsaydı bu durumun bu sigorta şirketlerine derhal aksettirilerek ilgili poliçeler kapsamında zararın karşılanabileceğini, arz edilen resen gözetilecek sebeplerle; yasal dayanaktan yoksun, illiyet bağını ve oluşan zararı açıklamayan, belgelendirmeyen, müvekkiline atfı kabil bir kusuru içermeyen iddia ve davanın reddini talep ile cevap verilmiştir.Davalı … Ltd. Şti. Vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin 17 Ocak 2014 tarihli ve 17 Ocak 2015 tarihleri arasında … Bina Site Yönetimi’nin dış güvenlik işlerinden sorumlu özel güvenlik firması olduğunu, müvekkilinin işverenden aldığı talimatlara tam anlamıyla uyarak sözleşme sonuna kadar görev ve yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkili şirkete atfedilecek bir kusur bulunması halinde BK. ve TTK genel hükümleriyle müvekkilinin sorumlu olabileceğini, ancak bu olayda müvekkiline atfedilebilecek bir kusur bulunmadığını, güvenlik amiri …n’in karakol ifadesinden de açıkça anlaşılacağı gibi müvekkil şirketin sadece dış güvenlikten sorumlu ve sadece yabancı araç girmeye kalkması halinde soru sorabilme yetkisinin olduğunu, içeriye giren aracın … San. Tie. Ltd. Şti.ne ait olup bu aracın tekerleklerindeki metal sürtünmesinden dolayı kıvılcım çıkararak yerlerdeki kâğıtları tutuşturması sonucu maddi zararlı yangın meydana geldiğini, … Gıda’nın ise bu iş merkezindeki kiracılardan birisi olduğunu, bu firmanın diğer davalı ile anlaşması gereğince rutin olarak her hafta 3 gün Pazar dünü dahil kağıt … şirketinin elemanlarının arabalarıyla gelerek çöplerini aldıklarını, pazar günü kâğıt dönüşümün gelmesinde … Gıdanın verdiği talimatların gereği olduğunu, bu konuda müvekkiline verilen talimat gereğince müvekkilinin bu firmanın araçlarının giriş çıkışına karışamadığını, olayın pazar günü olduğunu güvenlik amirinin fark edip diğer kiracı … elemanları ve yetkilisi dahi yangına müdahale etmeye çalışmış olduklarını, itfaiyeye de güvenlik amirinin haber verdiğini, olay anında ise, güvenlik amirinin … Gıda yetkilisi ve elamanına ulaşamadığını, sigorta şirketinin yangın olayını tam araştırmadan ödeme yaptığını ve müvekkilinden ödediği bedeli geri almaya çalıştığını, mahkememizce yapılacak keşif esnasında taraflarına suç isnat edilemeyeceği ve hukuki sorumluluğuna hükmedilemeyeceğinin görüleceğini, bu nedenlerle delillerin toplanarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece ”Denetime açık, karar vermeye elverişli ve oluşa uygun olduğu görülen bilirkişi raporuna mahkememizce itibar edilmiş ve davalılardan … Ltd.Şti.’nin yangının meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı anlaşıldığından bu borçlu yönünden davacı sigorta şirketinin rücu talebinin yerinde olmadığı, diğer davalı … Tic.Ltd.Şti. nin ise yangının meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu ve toplam tazminat miktarının icra takib miktarındaki kadar olduğu anlaşıldığından” gerekçesi ile … Hiz.Ltd.Şti. aleyhine açılan davanın reddine, … Sanayi Tic.Ltd.Şti. aleyhine açılan davanın kabulüne karar verilerek bu borçlu yönünden icra takibinin devamına, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı … San. Tic. Ltd. Şti vekili yasal süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle;” Müvekkilimin sorumluluğuna sebep gösterilen araç sigortalı olup onun sigorta şirketi olan … sigorta Aş’ye davanın ihbar edilmesi gerektiğine ilişkin talebimiz konusunda bir işlem yapılmamıştır. Bu HMK’ya aykırıdır. Dava kat mülkiyetine tabi ve kiralanan taşınmazda oluşan hasar ile ilgili olup daha önce de müteakip defalar belirttiğimiz üzere davaya sulh hukuk mahkemesi bakmaya yetkili ve görevlidir. Sayın Mahkeme bilirkişi incelemesine karar vermiş ve itiraz ettiğimiz rapor alınmıştır. İş bu rapor adil ve hakkaniyete uygun bir yargılamaya ve de hükme esas alınamaz. Ayrıca dosyaya sunulan aynı konuda alınmış raporları da incelememişlerdir. Ortada kabul edilemeyecek çelişkiler ve de kusur belirlemeleri mevcuttur. Bilirkişilerin yaptığı diğer bir yanlış hasarın neden ve nasıl kaynaklandığını kesin ve net bir şekilde ortaya koymamış oluşlarıdır. Atık boşaltacak kamyon konteyneri geri itmesi normal bir durumdur. Normal olmayan durum onun arkasında ya da altındaki kablonun hasarlanıyor oluşudur. Birincisi bu kablonun burada bulunması normal ve kurallara uygun olmadığı gibi ikincisi bu kablonun sıkışmasını sağlayacak yanıcı maddelerin buraya … tarafından doldurulmuş oluşudur. Bu iki durumun sorumluluğu da davalı … Şirketine aittir. Diğer sorumluluk ise bina yani yapı sahibinin sorumluluğudur. Özellikle açıktan elektrik kablolarının usulüne uygun olarak döşenmemesi, bakım ve gözetimin yapılmamış oluşu tamamen bina sahibinin sorumluluğundadır. Raporda bu durumlar irdelenmemiştir. müvekkilim şirkete ya da yöneticilerine atfi kabil bir kusur olmayacağı aşıklardır. Bu durumda sigorta şirketinin sigortalısı ve dava dışı … AŞ’nin olaydaki durumunun incelenmesi gerekir. Bahsi edilen yangında, davacının sigortalısının da kusuru olup müvekkil şirketin 25.000,00 TL değerinde bir geri dönüşüm konteyneri de kullanılmaz hale gelmiştir. Müvekkil şirketin bunu mahsup ve takas hakkı daima mevcuttur. Bunu cevap dilekçemizde ve bilahare verdiğimiz dilekçeler de de açıkça bildirdik ve de talepte ettik. Buna rağmen bu konuda bir inceleme yapılmamıştır. Takas ve mahsup istemi itiraz niteliğinde borcu ortadan kaldıran-söndüren sebeplerdendir. Sayın Mahkeme 5.045,71 TL asıl alacak, 131,88 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.177,59 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla takip yapıldığını belirtiyor. Fakat faiz konusunda bir hesap ya da temerrüt için ihtar yoktur. Faizin neden ve hangi yasal dayanağa göre hesaplandığını belirlemediği gibi faizin ticari mi, avans mi yoksa normal faiz mi olacağına karar da vermiyor. Bu yanlıştır. Zira bizim faize de itirazımız vardır. ”şeklinde beyanda bulunarak kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, sigortalı işyerinde meydana gelen yangından kaynaklanan hasar nedeniyle sigortalıya yapılan ödemenin hasardan sorumlu olduğu edilen davalılardan 6102 Sayılı TTK’nın 1472. maddesi uyarınca rücuen tahsili için başlatılan icra takibine davalıların itirazı üzerine açılan itirazın iptali davasıdır. İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı tarafından davalılar aleyhine 5.045,71 TL asıl alacak, 131,88 TL işlemiş adi faiz olmak üzere toplam 5.177,59 TL alacağın tahsili için genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi yapıldığı, ödeme emrinin davalı borçlu … Hiz.Ltd.Şti.’ne 15/11/2015 tarihinde, davalı borçlu … San.Ltd.Şti. ne 22/01/2015 tarihinde tebliğ edildiği, davalıların yasal 7 günlük süre içinde borcun tamamına, faize ve tüm ferilerine itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğu, davacı alacaklı tarafından yasal bir yıllık süresi içerisinde İİK 67. Maddesi gereği itirazın iptali davası açıldığı anlaşılmıştır. Dosya kapsamından, dava dışı sigortalı … İnşaat San. ve Tic. Aş’nin kiracı olduğu işyerindeki demirbaş, emtia ve makine/tesisatın davacı sigorta şirketi nezdinde, 21/11/2013-2014 döneminde …k Paket Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı, poliçede yangın teminatının bulunduğu, 31/05/2014 günü sigortalı işyerinde çıkan yangın sonucunda uğranılan hasar nedeniyle davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına, 22/07/2014 tarihinde 5.045,71 TL ödeme yapıldığı, ödenen hasar bedelinin, yangına sebebiyet verdiği iddiası ile katı atık toplama işi yapan davalı … Kağıt firması ile güvenlik firması olan davalı … Güvenlik firmasından rücuen tahsili amacıyla başlatılan icra takibine itiraz üzerine iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır. Rücu ve halefiyet, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu’nun 22/03/1944 Tarih E. 37, K. 9, R.G. 03/07/1944 sayılı kararında “Sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava, sigorta poliçesinden doğan bir dava olmayıp; aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa, aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmıştır. 6102 sayılı TTK’nun “Halefiyet” başlığı altındaki 1472.maddesinde ise “Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder.” hükmüne yer verilmiştir. Buna göre; davacı sigorta şirketinin sigortalısı hangi görevli ve yetkili mahkemede dava açacak ise, sigorta şirketinin de halefiyet gereğince, aynen sigortalı gibi o mahkemede dava açabileceğine işaret edilmiştir. Somut olayda; davacı sigorta şirketi, davalı … Kağıt firmasının, sigortalının bulunduğu işyerinde katı atık toplama işi yaparken, kusuru ile deponun önünde bulunan pres makinesine bağlanmak istenen boş konteynırın pres makinesine çarpması ve geriye ittirmesi sonucu arka kısmındaki elektrik kablosunda yıpranma ve aşınma sonucunda kısa devre ve ark oluşarak yangının başladığını, davalı güvenlik firmasının da sigortalıya bilgi vermeden diğer davalının çalışma yapmasına müsaade etmesi sebebi ile sorumlu olduğunu iddia etmektedir. Sigortalı ile davalılar tacir olup aralarında hizmet sözleşmesi ve haksız fiil ilişkisi söz konusudur. Görevli mahkeme, ticaret mahkemesidir. Sigortalı, işyerinde kiracı olsa da; taraflar arasında kira ilişkisi olmadığından davalı vekilinin görev itirazının reddine karar verilmiştir. İstanbul İtfaiye Daire Başkanlığı Avrupa Yakası İtfaiye Müdürlüğü tarafından düzenlenen 06.06.2014 tarihli Yangın Raporunda özetle; ”3 katlı lojistik merkezinin 1. Katında … San. Tic. A.$.’ye ait olan deponun 12 nolu peronunun girişe göre sağında bulunan pres makinasına bağlanmak istenen boş konteynerin pres makinesine çarpması ve geriye ittirmesi sonucu arka kısmındaki elektrik kablosunda oluşan yıpranma ve aşınma neticesinde kısa devre ve ark oluştuğu, oluşan ark’ın kablo izolelerini tutuşturmasıyla yangın başlangıcının meydana geldiğini, gelişerek pres makinesi, çevredeki paletlere ve plastik kasalara sirayetle geliştiği kanaatine varıldığı… “şeklinde tespit ve değerlendirme yapıldığı anlaşılmaktadır. Ekspertiz raporunda özetle; riziko konusu depoda yangın önlemi olarak ise spring sistem ile yangın söndürme tüplerinin mevcut olduğunun tespitinin yapıldığını, ihbara konu yangın hadisesinin oluşumu ile ilgili gerek güvenlik kamerası kayıtları üzerinde yapılan incelemeler gerekse depo çevresinde yapılan incelemeler sonucunda, yangının 31.05.2014 günü deponun kapalı olduğu saat 15:19 sıralarında depo önünde başlamış olduğunun tespit edildiğini, yangına depo önünde bulunan pvc meyvve ve sebze kasalarını toplayan hurda şirketi … Tic. Ltd. Şlj. isimli firma çalışanlarının depo önüne yanaştırdıkları pres makinesinde oluşan kıvılcimların neden olduğunun tespit edildiğini, Yangına … Sanayi Tic. Ltd. Şti. isimli firma çalışanlarının neden olduğu kanaatine varıldığını, olay anında deponun kapalı olmasına rağmen, sigortalı işyeri yetkililerine bilgi vermeden … Sanayi Tic. Ltd. Şti personelinin çalışmasına müsaade eden … Hizmetleri Ltd. Şti. firmasının da konu olay sebebiyle sorumluluğunun doğmuş olduğunun düşünüldüğünü, Hadisede hasarlanan emtialarda yoğunlukla ambalaj hasarı oluştuğu tespit edilmiş olup, KDV hariç toplam 7.185,51 TL değerinde olan, hasar emtialarının sovtajı ile ilgili yapılan araştırmada … Ticaret isimli firmada kdv hariç, 3.389,80 TL değerinde sovtaj fiyat teklifi temin olunduğunu, sovtaj bedelinin tenzil olunduğu, tazminat hesaplaması yapılırken, yangin hadisesi ile ilgili depoda oluşan kirlenmenin giderilmesi için yapılan, 1.250,-TL bedelli temizlik işlemleri masrafları, hesaplamaya dahil edilmiş olduğunu, toplam tazminat tutarının 5.045,71-TL olduğu belirtilmiştir. Prof. Dr. … (YTÜ Elekt. Fakültesi öğretim üyesi) , … ( yangın güvenlik uzmanı) ve … (sigorta uzmanı) tarafından hazırlanan 18/02/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle” … Gıda San. Tic. A.Ş. adlı Iş Merkezi (SİTE) dahilinde bulunan … Mah. … Cad. No: … Esenyurt/İstanbul adresindeki davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısı … Mad. San, Ve Tic. A.Ş. (…) işyerinin (depo) kapalı olduğu 31.05.2014 tarihinde ve saat 15:10 sıralarında depolarından açık alana (depo önüne) çıkarılarak konteynere konulan katı atıkların davalılardan … San. Tİc. Ltd, Şti, çalışanlarınca geri dönüşüm merkezine transferini sağlamak üzere görevlendirildiği, davalı şirket çalışanlarının atık ürünlerin konteynere alınması sırasında aracın manevrası aşamasında konteyneri ittirerek pres makinesine çarpması neticesinde sıkışan ve ezilen kablonun elektriksel bir yangın başlangıcı oluştuğu tespit sonucuna ulaşılmıştır. Bahse konu depo önünde bulunan çok sayıdaki plastik kasalar, ahşap paletler ve atık kâğıt karton, plastik türü ürünlere yangının sirayet ettiği ve gelişerek alevli yangına dönüştüğü ve maddi hasarla sonuçlandığı anlaşılmıştır. Yangının meydana gelmesinde davalılardan … San. Tic. Ltd. Şti. çalışanlarının dikkatsizliği ve tedbirsizliği nedeniyle meydana gelmiş olduğu belirlendiğinden olayın meydana gelmesinde % 100 oranında davalı yanın kusurlu ve sorumlu olduğuna dair kanaat oluşmuştur. Diğer davalı … Hizmetleri Ltd. Şti. ise, 5188 sayılı yasa kapsamında olay yerinin koruma vc güvenlik hizmetlerini yürüttükleri, Davalı … Ltd. Şti. tarafından olay yerinin yukarıda açıklanan görevlerini yerine getirdiği, zira dosya kapsamına sunulu belgelerden anlaşılacağı üzere, dava dışı sigortalı firmanın deposu önündeki kağıt, plastik atıklarının periyodik olarak Pazar günleri ve deponun kapalı durumda olduğu günlerde bile davalı … kağıt Şirketi elemanları marifetiyle transfer ettikleri ve güvenlik personeli tarafından da tanındıklarından, ana kapı girişinden girmelerinin olağan bir durum olduğu ve hayatın olağan akışı içinde gerçekleştiği değerlendirildiğinden … Ltd. Şti.’ne yangının meydana gelmesinde her hangi bir kusur atfedilemeyeceği, davacının davalılardan … San, Tic. Ltd, Şti. yönünden rücu talebinin yerinde olduğu, davacının dava dışı … Ticaret Şirketi’ne yapmış olduğu 5.045,71 TL Ödemeden Davalı … San. Tİc. Ltd. Şti’nin sorumlu olduğu,” sonuç ve kanaatine varıldığı mütalaa olunmuştur. Mahkemece, bilirkişi raporundaki kusur belirlemesine itibar edilerek; davanın davalı … Ltd.şti yönünden reddine, davalı … Ltd. Şti. yönünden kabulüne karar verilmiş, davalı … Ltd. Ştince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, meydana gelen hasarda davalı … Ltd. Şti’nin kusurunun ve sorumluluğunun olup olmadığı hususundadır. Davalı vekili, davacının sigortalısının da kusuru olduğunu, müvekkili şirketin 25.000,00 TL değerinde bir geri dönüşüm konteynerının kullanılmaz hale geldiğini, takas mahsup taleplerinin olduğunu iddia etmektedir. Mahsup, aynı olaydan doğan, asıl alacağa karşı borçlunun yaptığı giderin, bir alacağın gerçek miktarının belirlenebilmesi amacıyla alacak miktarında yapılması gereken indirimin yapılması, alacağın net miktarının bulunması için yapılan bir sayışma, hesap işlemidir. Mahsup bir itiraz niteliğinde olduğundan davanın her aşamasında ileri sürülebilir ve savunmanın genişletilmesi yasağına tabi olmaz. Mahsup, bir alacağı doğuran olayla ilgili olarak alacaklının elde ettiği bazı menfaatlerin ya da borçlunun katlandığı bazı külfetlerin bu alacaktan indirilmesini ifade eder. Örneğin bir malı sahibine iade ile yükümlü zilyedin o mal için yaptığı bazı masraflar, o maldan elde ettiği semerelerin bedeline mahsup edilir. Bunun gibi haksız fiilden zarar gören kimsenin bu fiilden elde ettiği bir menfaat olmuşsa, böyle bir menfaat uğranılan zarara mahsup edilir. Görüldüğü gibi bu olaylarda karşılıklı alacaklar bulunmamaktadır (Akman S./Burcuoğlu H./Altop A.: Tekinay Borçlar Hukuku Genel Hükümler, İstanbul 1993, s. 1013). Somut olayda mahsup şartları oluşmamıştır. TBK m.139/1 maddesine göre 2 kişi karşılıklı olarak bir miktar para veya özdeş diğer edimleri birbirine borçlu oldukları takdirde, her iki borç muaccel ise iki tarafın her biri borcunu alacağı ile takas edebilir. Bunun sonucunda her iki borç takas edilebilecekleri anda daha az olan borç tutarınca sona erer. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 08.12.2014 tarih ve 5307/7906 sayılı ilamında ”…Alacaklardan biri, münazaalı olsa bile takas dermeyan olunabilir.” hükmünü içermektedir. 6908 sayılı TBK’nın 139. maddesinin ilk iki fıkrasında da aynı yönde düzenlemeler yer almaktadır. Yenilik doğuran bir hak olan takasın, davadan önce ve dava sırasında ileri sürülmesi mümkün olduğu gibi, terditli olarak beyan edilmesi de takasın şarta bağlandığı anlamına gelmemektedir. Dairemizin 04.11.2014 tarih ve 3943 E., 6950 K. sayılı ilamında da açıklandığı üzere, takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak ta ileri sürülmesi olanaklıdır. İlke olarak, takas def’i de diğer def’iler gibi cevap dilekçesinde süresinde ileri sürülmelidir. 10 günlük cevap süresinde ileri sürülmediği takdirde savunmanın genişletilmesi yasağı ile karşılaşabilir” belirtilmiştir. Davalı taraf, takas defini, cevap dilekçesinde ileri sürmediğinden savunmanın genişletilmesi yasağı kapsamında bu iddiası dinlenemez. Davalı tarafın, diğer itirazı ise ihbar talebine rağmen kazaya sebep olduğu iddia edilen aracın sigortacısına davanın ihbar edilmediği yönündedir. Davanın ihbarı 6100 sayılı HMK’nun 61-64. maddelerinde düzenlenmiştir. Taraflardan biri davayı kaybettiği takdirde, üçüncü kişiye veya üçüncü kişinin kendisine rücu edeceğini düşünüyorsa, tahkikat sonuçlanıncaya kadar davayı üçüncü kişiye ihbar edebileceği açıklanmıştır. Bir davada ihbar talebi olduğu takdirde mahkemece yapılması gereken, ihbar dilekçesinin talep olunana tebliğidir. Ancak somut dosyada dava ihbar edilmemiştir. İhbar olunan kişi hakkında hüküm kurulmaması, ancak davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabileceği, ihbar edilen davada verilen hükmün ihbar eden kişiye etkisi hakkında fer’i müdahaleye ilişkin HMK’nun 69/2 fıkrası hükmünün kıyasen uygulanacağı hususları bir arada değerlendirildiğinde mevcut yargılama yönünden ihbarın somut bir etkisi bulunmamaktadır. “Her halükarda, mahkemenin davanın ihbarı talebini kabul veya redde ilişkin kararlarının tek başına kanun yoluna götürülmesi mümkün değildir. Nihai kararla kanun yoluna götürülmesi halinde de bunun bir bozma sebebi teşkil etmemesi gerekir. Zira, ihbar talebi reddedilmişse, ilgili taraf bunu mahkeme dışı yolla yapabilecek durumdadır. İhbar talebi kabul edilmişse bu mevcut dava bakımından kendi başına büyük bir önem taşımamaktadır. Çünkü vaki ihbar üzerine üçüncü kişi otomatik olarak fer’i müdahil sıfatını kazanmamaktadır, bilakis ihbar üzerine bile olsa başvurusu üzerine, fer’i müdahalenin koşulları ayrıca değerlendirilecektir (Pekcanıtez Usul, Prof. Dr.Hakan Pekcanıtez, Prof.Dr. Muhammet Özekes, Doç.Dr.Hülya Taş Korkmaz, Doç.Dr.Mine Akkan, Cilt.I, s761, 762).” Yapılan açıklamalar uyarınca ihbarın yapılmamış olması kararın kaldırılma nedeni olarak değerlendirilmemiştir. Davalı taraf, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; aynı olaya ilişkin mülk sahibinin sigortacısının, dosyamız davacısının sigortalısı … Ltd.Ştine karşı açtığı rücuen tazminat davasında maden mühendisi, inşaat mühendisi, elektrik mühendisi, sigorta uzmanı ve trafik kazaları uzmanı makine mühendisi bilirkişi heyetinden alınan raporu ibraz etmiştir. İstanbul 10. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/850 esas sayılı dosyasına sunulan raporda; … san. ve tic. aş’nin kiracısı olduğu depoda geri dönüşümlü malzemelerin toplanması işini alan … tic.ltd.şti. unvanlı firmaya ait boş konteynırın pres makinesine bağlamak istendiği sırada pres makinesine çarpması ve geriye ittirmesi ile makinenin arka kısmındaki elektrik kablolarında oluşan deformasyon neticesinde çıkan yangın sonucu maddi hasar meydana geldiği, … Ltd.şti. yetkilisinin mahal şartlarını, olay mahallinin temel altyapı ve fiziki özel İlklerini, olay mahallinde kullanılacak iş ekipmanlarının özelliklerini dikkate almadan, güvenli çalışma ortamı temin edilmeden, yeterli ve gerekli güvenlik önlemlerini aldırmadan konteynerin tehlike yaratacak şekilde indirilmesine zemin hazırlayarak olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği anlaşılmış olup, dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı olayda %37,5 oranında kusurlu olduğu, Konteyneri indirmeye çalışan Araç Operatörü olay mahallinin fiziki özelliklerini, konteynerin hareket alanını, pres makinesinin konumunu dikkate almadan yeterli ve gerekli önlemleri almadan tehlike yaratacak şekilde harekete geçtiği, kontrolsüz şekilde geri manevra yaparak konteyneri indirmeye çalıştığı, meslek ve sanatta acemice davranarak konteynerin pres makinesine çarpıp pres makinesini ötelemesine ve elektrik kablolarına çarpıp deforme olmasına ve olayın meydana gelmesine sebebiyet verdiği anlaşılmış olup, dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı kendi adına %25 oranında kusurlu olduğu, Konteynerin arka kısmında bulunan ve araç operatörünü talimatları ile yönlendiren Gözlemci’nin konteynerin indirildiği sırada operatörü yeterli ve gerekli şekilde yönlendiremediği, pres makinasının yer değiştirme hareketini gördüğü halde konteyneri indirmeye çalışan operatörü etkili şekilde uyarmadığı anlaşılmış olup, CD içerisindeki olay anı kamera görüntülerindeki olayın oluş şekli ve gözlemcinin olay anındaki pozisyonu da dikkate alındığında, dikkatsiz ve özensiz davranışlarından dolayı kendi adına %25 oranında kusurlu olduğu, … hiz.ltd.şti yetkilisinin olayda kusursuz olduğu … mad. san. ve tic. aş Yetkilisi tarafından mesai saatleri haricinde de … tic. ltd. şti.’ne müsaade edildiği anlaşılmakla, olay mahallinde dikkatsiz ve özensiz malzeme depolandığı, ortamda “Düzgün istif et vs ‘ gibi ikaz levhaları bulundurulmadığı, işyerinde çalışma koşullarını engelleyecek şekilde malzeme yığarak iş güvenliğini tehlikeye düşürecek şekilde malzeme istif ederek makine ve tesisatın çalışmasını güçleştirmiş olmakla davalı … mad. san. ve tic. aş. yetkilisinin müterafik kusuru bulunduğu mütalaa olunmuştur.Mahkemece aynı olaya ilişkin yapılan kusur tespitleri arasındaki çelişki giderilmeksizin, dava dışı sigortalının müterafik kusuru olup olmadığı yönünde bir araştırma yapılmaksızın, eksik inceleme ile karar verilmesi hatalı olmuştur. Kabulü göre de; dava, rücuen tazminat talebine ilişkin olduğundan ödeme tarihinden takip tarihine kadar yasal faiz işletilmesi usule uygun olup, davalının buna ilişkin istinaf itirazı yerinde değildir. Açıklanan nedenlerle mahkemece, elektrik mühendisi, makine mühendisi ve yangın konusunda uzman bir bilirkişiden oluşturulacak bilirkişi heyetine dosyanın tevdi ile mahkemece alınan heyet raporu ve davalının sunduğu bilirkişi raporu arasındaki çelişkiler giderilerek tarafların sorumluluklarına ilişkin ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli kesin kanaat bildirir heyet raporu alınarak karar verilmesi gerektiğinden, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK 353/1.a.6 maddesi uyarınca kaldırılmasına, Dairemizin kararına uygun şekilde yargılama yapıldıktan sonra yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine iadesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davalı vekilinin istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/910 E. 2019/347 K. Sayılı 11/03/2019 tarihli kararının 6100 sayılı HMK’nun 353/1.a.6 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA,2-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılarak yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine İADESİNE,3-Davalı tarafça yatırılan 121,30 TL istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,4-Davalı tarafından yatırılan 87,50 TL istinaf karar harcının talep halinde ilk derece mahkemesince iadesine,5-Davalının yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,7-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1.g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 05/04/2023