Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1404 E. 2020/228 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1404
KARAR NO : 2020/228
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: BAKIRKÖY 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ: 06/11/2019
NUMARASI : 2016/455 esas – 2019/1197 karar
DAVANIN KONUSU: İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ: 11/05/2016
KARAR TARİHİ : 11/11/2020
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin İstanbul Ticaret Sicil Memurluğunun … sicil numarasında kayıtlı olup 1991 yılında kurulduğunu, kuruluş itibariyle sermayesinin 1.500.000-TL olduğunu, ödenmemiş sermaye taahhüdünün bulunmadığını, şirketin birçok sektörde kullanılan plastik kasa imalat işiyle iştigal ettiğini, 2016 yılı başında tüm makine kalıp ve modernizasyon yatırımlarını tamamladığını, ancak 2015 yılındaki döviz artışı ve sonrasında gelen kur farkı ödemeleri, kullanılan kredi faizleri ve birkaç müşterisinin iflas etmesi nedeniyle tahsil edilemeyen alacakları yönünden nakit sıkıntısı yaşadığını, öz varlık itibariyle dava tarihi itibariyle (-)2.721.075-TL borca batık olduğunu, müvekkilinin borçlarını ödeyebilmesi ve bu bağlamda yarattığı istihdam itibariyle ülke ekonomisine katkı da bulunabilmesi amacıyla yasanın ön gördüğü koşullarda İİK 179 ve devam maddeleri gereğince iflasının bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/455 E. 2019/1197 K. sayılı 06/11/2019 tarihli kararı ile; “Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı şirket tarafından açılan iflas erteleme talepli davanın yargılaması sürecinde davacı şirketin kayyım vasıtasıyla takibe alındığı, gelinen aşama itibariyle şirketin borca batık olması nedeniyle iflas erteleme ön koşulunun gerçekleştiği, düzenlenen bilirkişi ve kayyım raporuna göre davacı şirketin borca batıklık düzeyinin azalması, borçların belli bir ödeme takvimi içinde yapılan protokoller kapsamında planlı bir şekilde ödenmesi, yapılandırılan borçların vadeye yayılması, müdahil olarak davaya katılan alacaklıların kendilerine yapılan ödemelere ilişkin beyanları dikkate alındığında ticari faaliyetini sürdüren, ülke ekonomisine katkı sağlayacak potansiyeli bulunan davacı şirketin borca batıklıktan kurtulma imkan ve olasılığının bulunduğu hususları hep birlikte değerlendirildiğinde davacı şirketin İİK 179/a ve 179/b maddeleri gereğince iflasının 06/11/2019 tarihinden itibaren 1 yıl süre ile ertelenmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Müdahil … San. Tic. Ltd. Şti. Vekili süresi içinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin bilirkişi ayrıksı raporunda da ayrıntılı olarak belirtildiği üzere müvekkil şirket ile yapmış olduğu ödeme protokolüne uymayarak müvekkile olan borçlarını, protokol tarihinden itibaren bir yılı aşkın bir süre geçmesine rağmen ödemediğini, müvekkil şirketin alacağının tahsil edilmesinin Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/455 Esas ve 2019/1197 Karar sayılı dosyadaki tedbir nedeni ile engellendiğini, dosyaya sunulan kayyum raporlarında ve dosyaya sunulan diğer raporda davacı borçlu şirketin, müvekkiline ödemesi gereken muaccel hale gelmiş ve dosyada ayrıntılı olarak yer alan ödemelerin ne şekilde hangi suretle ve ne aralıklarla yapılacağına dair herhangi bir açıklık bulunmadığını, davacı borçlu şirketin, vadesi gelmiş borcu müvekkili şirkete ödemeyerek müvekkili şirketin mağdur olmasına neden olduğunu , borçlunun kötüniyetli davranarak borçlarını ödemeyi geciktirmek, hakkındaki mevcut takipleri sürüncemede bırakmak veya açılabilecek yasal takipleri engellemek maksadında olduğunu, iyileştirme projesi somut ve denetime elverişli olmadığını belirterek saymış olduğu gerekçeler ve resen nazara alınacak nedenlerle Bakırköy 5. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin kararının kaldırılarak ve yeniden yargılama yapılarak davanın reddine ve davacı borçlu şirketin iflasına kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılmıştır.Dava, İİK’nun 179 ve devamı maddeleri ile 6102 sayılı TTK’nun 376. ve 377. maddelerinde düzenlenen iflasın ertelenmesi istemidir.İİK’nın 154 üncü maddesine göre iflas ve iflas davasındaki usul hükümlerine göre incelenmesi gereken iflasın ertelenmesi davalarında kesin yetkili mahkeme, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer mahkemesidir. Davacı şirketin muamele merkezi … Mah. … Cad. … Sit. … Blok A-6 No:4 Beylikdüzü/İSTANBUL adresi olup dava görevli ve yetkili mahkemece açılmıştır. Üsküdar …. Noterliğinin 10/05/2016 tarih ve … yevmiye numarası ile tasdikli, davacı şirketin 05/05/2016 tarihli genel kurul kararı ile şirketin son mali bilançolarına göre borca batık olduğundan, iyileşmesi ve ekonomik varlığını devam ettirebilmesi için iflas erteleme yoluna başvurulmasına ve bu yönde avukata yetki verilmesine karar verilerek, karar şirket ortakları ve yönetim kurulu üyeleri olan … tarafından imzalanmıştır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114/1.f bendinde vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması dava şartları arasında sayılmış, 6098 sayılı TBK nun 504. maddesinde vekaletin kapsamı düzenlenmiş ve TBK 504/3 bendinde “Vekil, özel olarak yetkili kılınmadıkça dava açamaz, hakeme başvuramaz, iflas, iflasın ertelenmesi ve konkordato talep edemez…” düzenlemesine yer verilmiştir. Yine davaya vekalette özel yetki verilmesini gerektiren haller 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 74. maddesindeki düzenleme uyarınca müvekkili adına dava açıp iflas tlaebinde bulunan vekilin, vekaletnamesinde özel olarak yetkilendirilmiş olması zorunludur. Sunulan vekaletname ile borçlu şirket ve şahıslar vekilinin yasal düzenlemelere uygun olarak iflas erteleme talebi yönünden özel olarak yetkilendirildiği anlaşılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 2004 sayılı İİK’nun 179/a maddesinde, mahkemece, iflasın ertelenmesi isteminde bulunulması üzerine, envanter düzenlenmesi ve yönetim kurulunun yerine geçmesi ya da yönetim kurulu kararlarını onaması için derhal bir kayyım atayacağı, ayrıca şirketin malvarlığının korunması için gerekli diğer önlemlerin alacağı, son fıkrada ise, kayyımın her üç ayda bir şirketin projeye uygun olarak iyileştirme gösterip göstermediğini mahkemeye rapor edeceği düzenlenmiştir. Yasanın 181. maddesi gereğince somut olayda uygulanacak olan, İİK 160. Maddesi gereğince iflas isteyen alacaklının ilk alacaklar toplantısına kadar olan bütün masraflardan sorumlu olduğu, 166. Maddesi gereğince ilanların yapılacağı düzenlenmiştir. Mahkemece, tensip ara kararı ile ilanların yapılmasına, keşfen bilirkişi incelemesine ve ayrı ayrı rapor alınmasına karar verildiği, ilanların yaptırıldığı, iflas avansı ve gider avansının mahkeme veznesine yatırıldığı anlaşılmıştır.Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan yasal hükümlere göre, “…İflasın ertelenmesi, borca batık durumda bulunan şirket tarafından sunulan somut öngörüler içeren, ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi çerçevesinde bu durumdan kurtulması kuvvetle muhtemel bulunan kooperatiflerle sermaye şirketleri için öngörülmüş bir hukuki korunma yoludur. İflasın ertelenebilmesi için şirketin borca batık durumda olması sunulacak ciddi ve inandırıcı bir iyileştirme projesi kapsamında şirketin mali durumunu düzeltebileceğine dair somut veriler ileri sürmesi ve fevkalade mühletten yararlanmamış olması gerekir (Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6102 Sayılı TTK’nun m. 377, İİK’nun m.179 vd.). Borca batıklık, 6102 Sayılı TTK’nun 377. maddesinde gösterilen şekilde varlıkların rayiç değerine ve İİK’nun 178/1. madde ve fıkrasında belirtilen alacaklılar listesinde gösterilenler ile gerçek anlamda tespit edilebilecek diğer borçların tutarına göre belirlemelidir. Bunun için borçlu şirket tarafından mahkemeye ibraz edilen bilanço ile mali durumun iyileştirilebilmesi amacıyla şirket tarafından bildirilen proje üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak, rayiç değerler ve yapılan araştırma ve inceleme sonucu elde edilen gerçekçi verilere göre bilirkişilerce yeniden oluşturulacak şirket bilançosu (borca batıklık bilançosu) da dikkate alınıp bir sonuca gidilmelidir. İflasın ertelenmesinin amacı, borca batık sermaye şirketinin mali durumunu düzelterek borca batıklıktan kurtulmasının sağlanmasıdır. Borca batıklıktan kurtulma ise tüm borçların ödenmesi anlamına gelmeyip, aktifin pasiften fazla olmasını ifade eder. Borca batıklığın tespitinde sadece davacının kayıtlarına değil, varlıklarının rayiç değerlerine de özellikle bakılmalı, bu noktada konusunda uzman bilirkişilerin görüşüne başvurulmalıdır. Mahkemece bu doğrultuda iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığı ve rayiç değerlere göre şirketin borca batık olup olmadığı konusunda uzman bilirkişi heyetinden rapor alınmış, davacı şirket atanan kayyım ile denetlenmiştir.Dava dilekçesinde davacı şirketin plastik kasa üretim işi ile iştigal ettiği, Samsun ve Bursa’da şubesinin olduğu, şirketin aktifleri toplamı 17.647.519,94 TL, pasifleri toplamı 20.368.595,04 TL olup, özvarlığının (-) 2.721.075,10 TL ile borca batık olduğu belirtilmiş, dava dilekçesi ekinde yer alan iyileştirme projesinde şirketin 1.500.000,00 TL olan mevcut sermayesinin 2016 yılı içinde 2.000.000,00 TL’ye çıkartılacağı, 1.800.000,00 TL tutarında muhtelif şirket alacağının 120 aylık vadede gerek borçlularla anlaşma gerekse takip yoluyla tahsil edileceği, 36 aylık dönemde satışların net 54.500.000,00 TL’ye ulaşmasının öngörüldüğü, şirketin Samsun şubesinin kapatılarak aylık 8.000,00 TL civarında tasarruf sağlanacağı yine Samsun şubesinde kullanılan demirbaşların satılması ile 400.000,00 TL ek kaynak sağlanacağı, İstanbul merkez ve Bursa şubesinde ise müşterisi azalan ve yatırımlarla yenilenen kalıpların 325.000,00 TL değer ile satılarak ek kaynak sağlanacağı, tüm bu iyileştirme çalışmaları ile 36 aylık süreç içerisinde şirketin borca batıklıktan kurtulacağı ifade edilmiştir. Sunulan revize projede ise şirketin brüt satış karının artırılacağı, mevcutta bulunan stoklarının çabuk bir şekilde mamul haline getirilip şirketin kısa vadeli likiditesinin artırılacağı, hammadde alımlarının peşin ödeme yoluyla yüksek iskontolu olarak yapılması suretiyle maliyetlerde önemli tasarruf sağlanacağı, faiz yükü getiren borçların öncelikle ödenmesi suretiyle karlılık üzerinde ciddi baskısı olan vade farkı, faiz ve kur farkı vb. gibi finansman giderlerinin kontrol altına alınacağı, şirketin yüklü miktarda satış yaptığı … firmalarına yakın olan Bursa ilindeki fabrikanın kapasitesinin artırılması yolu ile bu firmalara yapılan satışların artırılarak aynı zamanda şirketin nakliye giderlerinde tasarruf yapılacağı, şirketin finansman giderlerinin net satışlara oranının %2’ler seviyesine çekilmesi için çalışmalar yapılacağı, alacaklılarla uzun vadeli borç ödeme protokolleri yapılarak mevcut borçların taksitlere ve vadeye yayılmak suretiyle şirketin likiditesinin sağlanacağı, tedarikçilerle kur sabitlemesi için görüşmeler yapılacağı, vadesi gelen kamu borçlarının yapılandırılacağı ve düzenli ödeneceği, şirketin 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarında gerçekleştireceği satışlardan elde edeceği karlar, gider ve maliyetlerde yapılacak tasarruflar ve ortaklarca 2016 yılı sonuna kadar 500.000,00 TL, 2017 yılı Haziran ayı sonuna kadar 200.000,00,00 TL, 2017 yılı Aralık ayı sonuna kadar 250.000,00,00 TL, 2018 yılı sonuna kadar 450.000,00 TL ve 2019 yılı içerisinde 400.000,00 TL olmak üzere toplam 1.800.000,00 TL nakdi sermaye artışı yapılması neticesinde özkaynakların tekrar pozitif duruma geçeceği, bankalarla borçların yapılandırılması için görüşmeler yapılacağı, bu çerçevede hazırlanan iyileştirme projesi döneminde uygulanacak temel stratejinin, sağlanacak kaynakların çalışma sermayesinin iyileştirilmesine ve borca batıklıktan 4 yıllık süreç içinde çıkılmasına yönelik olduğu, bu stratejiye bağlı olarak da iyileşme süreci içerisinde yeni yatırım yapılmayarak bu amaçla ek kaynak tahsisi yapılmayacağı, gerek temel faaliyetler gerekse sermaye artırımı yoluyla sağlanacak tüm kaynakların tedarik ve satış faaliyetlerinin finansmanı için kullanılacağı belirtilmiştir.24/08/2016 tarihli ilk Kayyım Raporunda; şirketin 2016 yılı ocak ayında 52 olan personel sayısının haziran ayında 54’e çıktığı ve personel ücretlerinin düzenli olarak ödendiği, iflas erteleme talep tarihi 30/04/2016 tarihinde zararı 1.085.005,58 TL iken 30/06/2016 tarihinde 995.047,22 TL zarar ettiği, kaydi değerlerde özvarlıkları (-) 145.584,88 TL, rayiç değerlere göre (-) 3.529.850,23 TL olup borca batık olduğu, şirketin kısa vadeli yabancı kaynaklarında 2.144.478,66 TL ve uzun vadeli yabancı kaynaklarında 22.439,67 TL olmak üzere toplam borcunda 2.166.918,33 TL azalma meydana geldiği, borçlardaki azalışın 1.287.228,58 TL’si bankla kredi borçları, 61.481,96 TL’si finansal kiralama borçlan, 365.207,26 TL’si diğer mali borçlar, 885.500,00 TL’si borç senetleri, 219.905,08 TL’si ortaklara borçlar, 97.507,18 TL sı’si alınan sipariş avansları hesaplarındaki azalışlar olduğu, banka borçlarının ödenmesinin bankalara kredi kullandırma sırasında teminata verilmiş müşteri çeklerinin tahsili ve nakit ödemelerle sağlandığı, şirketin işgücüyle ve yönetici olarak şirkete katkıda bulunan ortakları, çalışanları, alacakları, satışları, mevcut makine tesis cihazları ve araçlarıyla önemli bir ekonomik güç oluşturduğu, geçmiş dönemlerdeki verimli çalışma potansiyeli, elindeki önemli ölçüdeki siparişleri ve mali disipline uyma istekleri göz önünde alındığında, şirketin iyileştirme projesini gerçekleştirebilecek potansiyelinin olduğu, borçlarını tasfiye ederek borca batıklıktan çıkabileceği yönünde görüş sunulmuştur.27/09/2016 Tarihli Bilirkişi Kök Raporunda; Dava dosyasına sunulu teknik bilirkişi raporuna göre; davacı şirket tarafından iflasın ertelenmesi için gerekli teknik koşullardan borca batık bulunma koşulununun 30/04/2016 tarihi itibariyle (-) 3.529.850,23 TL olarak sağlanmış durumda göründüğü, şirketin 30/04/2016 tarihli rayiç değer üzerinden hesaplanan borca batıklığın 31/07/2016 tarihli mali verilere uyarlandığında (-) 3.797.89,01 TL olarak hesaplandığı, 3 aylık dönemde şirketin borca batıklığında 267,938,78 TL olumsuz yönde artış olduğu, davacı işletmenin iyileştirme projesinin somut, gerçekçi ve samimi olarak mütalaa edilmediği, gerçekleştirilebilir bir proje olmadığı, hülasa, davacı işletmenin iyileşme ümidinin mevcut iyileştirme projesi çerçevesinde mümkün olamayacağı belirtilmiştir.Kök raporun düzenlenmesinin ardından davacı şirket tarafından revize proje sunulmuştur. 05/07/2017 Tarihli Ek Bilirkişi Raporunda ise; Davacı şirketin 30/04/2016 tarihli rayiç değerler üzerinden borca batıklığının (-) 3.529.850,23 TL olarak tespit edildiği, revize projenin değerlendirilmesinde, projenin anahtar konumunda olan sermaye artırımı önlemine yönelik olarak 647.000,00 TL sermaye artırımının nakden ödenmiş olması, satış hedeflerini %158 olarak beklenenin üzerinde gerçekleştirmesi, yine kar hedeflerinin %164 olarak beklenenin üzerinde gerçekleşmesi, şirketçe iyileştirme projesinde alınan tedbirlerin hayata geçirildiğini düşündürdüğü, sermaye artırım önlemine yönelik bundan sonra atılacak somut adımlara, yine öngörülen tedbir ve tasarruf öngörülerine ilişkin atılacak somut adımlara bağlı olarak da bir bütün olarak değerlendirildiğinde revize projenin samimi olduğundan ve şirketin iyileşme ümidinin bulunduğundan söz edilebileceği belirtilmiştir. 31/03/2019 tarihli mali veriler üzerinden tanzim olunan Kayyım Raporunda; şirketin mevcut personel, çalışma kapasitesi demirbaş, taşıt ve stokları ile çalışma düzenini koruduğu, 31/03/2019 tarihi itibariyle 38 personel istihdam edildiği, personel maaşlarının düzenli ödendiği, 2019 yılı ilk 3 ayında 5.072,85 TL kar raporladığı, iflas erteleme talep tarihi olan 30/04/2016 tarihinden 31/03/2019 tarihine kadar olan 35 aylık dönemde ise şirketin toplam 1.784.436,28 kar elde ettiği, 2019 yılı ilk 3 ayında iyileştirme projesindeki satış hedeflerini % 42 oranında gerçekleştirdiği, buna mukabil kârlılık hedeflerini % 2 oranında gerçekleştirdiği, şirketin satış ve karlılık hedeflerine ulaşamamasının sebebinin sektör olarak ölü sezon olarak adlandırılan yılın ilk çeyreğinden kaynaklandığı, şirketin 31/03/2019 tarihi itibariyle toplam 1.569.000,00 TL nakit sermaye artımı yaptığı, projedeki sermaye artırım taahhütlerini düzenli olarak yerine getirdiği, şirketin 31/03/2018 tarihi itibariyle, kaydi değerler üzerinden özvarlıklarının (+) 3.029.828,64 TL, rayiç değerler üzerinden özvarlıklarının ise (-) 133.881,97 TL olduğu (+/- %10), tedbir kararından 31/03/2019 tarihine kadar rayiç değerli özkaynaklarında olumlu yönde (+) 3.395.968,26 TL iyileşme olduğu, bunun şirketin faaliyetleri neticesinde elde ettiği kardan ve sermaye artışından kaynaklandığı, şirketin kamuya olan borçlarının 6736 sayılı kanun kapsamında yapılandırıldığı ve taksitlerin düzenli ödendiği, şirketin 35 aylık süreçte 5.570.084,59 TL banka kredisi, 2.753.674,24 TL çek ve senetli borç ödediği, personel maaşlarının düzenli ödendiği, borçlarının 10.372.171,76 TL ve 1.717.841,21 USD lik kısmını uzun vadeli protokollere bağladığı, protokollere istinaden 7.072.091,55 TL ve 790.703,41 USD ödeme yaptığı, kalan alacaklılarla protokol yapılabilmesi için görüşmelerin sürekli devam ettiği, şirketin mevcut durumu ile iyileştirme projesine bağlı kalarak, düzenli bir şekilde sermaye artışlarını yapması, faaliyetlerinden elde ettiği kârlılıkla, borçlarını ödemede gösterdiği tüm çabalar ve Ülke ekonomisine yaptığı katkılar ile önemli bir değer oluşturduğu, yine şirketin rayiç değerli özkaynaklarının (-) 133.881,97 TL gibi sembolik bir rakam olarak kalması karşısında, güncel borca batıklığının tespiti için teknik heyet eşliğinde tespit yaptırılmasının mahkemenin takdirinde olduğu belirtilmiştir. Dava konusu şirketin borca batık olup olmadığı ve iyileştirme projesinin uygulama imkanının bulunup bulunmadığı yönünde değerlendirme yapılması için bilirkişi heyeti … dosya tevdii edilmiştir. Bilirkişi heyeti düzenlemiş oldukları 18/06/2019 tarihli raporlarında; şirketin iflas erteleme talebine esas 30/04/2016 tarihli Kaydi Bilançosunda (-) 145.584,88 TL olan öz varlığının, 31/03/2019 tarihi itibarıyla (+) 3.029.828,54 TL olduğu ve kayden borca batık durumda bulunmadığı, İİK 179.m. ve 6102 sayılı TTK 376/3.maddesi uyarınca aktiflerin satış fiyatları üzerinden hesaplanarak yapılan değerlemede davacı-borçlu şirketin öz varlıklarının 31/03/2019 itibarıyla (-) 117.184,26TL olduğu ve rayiç değerler bilançosuna göre borca batık durumda bulunduğu, davacı şirketin 30/04/2016 tarihi itibarıyla rayiç değerler üzerinden yapılan inceleme neticesinde tanzim olunan 01/06/2016 tarihli bilirkişi raporunda hesaplanan öz varlık tutarı (-) 3.529.850,23 TL iken heyetçe tanzim olunan 31/03/2019 tarihli rayiç değer bilançosu ile hesaplanan öz varlık tutarının ise (-) 117.184,26TL olup, geçen 35 aylık periyotta davacı şirketin rayiç değerler üzerinden 3.412.665,97 TL özvarlık artışı kaydettiği, davacı şirket tarafından sunulu revize iyileştirme projesi ile taahhüt edilen 1.800.000,00 TL tutarında nakdi sermaye artırımının 1.569.000,00 TL’lik kısmının ödendiği bakiye 231.000,00TL’lik kısmın ise 2019 yılı Aralık ayı sonuna kadar ödeneceğinin taahhüt edildiği, davacı şirket tarafından revize iyileştirme projesi içinde sunulu proforma gelir tablosuna bakıldığında 2016/8 aylık – 2017 ve 2018 yıllarında hedeflenen net satış tutarlarının çok üzerinde satış gerçekleştirmesine rağmen satış maliyetleri ve karlılık oranları ile faaliyet giderlerinin baskı altına alınamaması nedeniyle net satışlar oranında dönem karının 2016 yılı 8 ayı için zarar olarak raporlandığı, 2017 yılında hedefe yaklaşmakla birlikte 2018 yılında hedefin neredeyse %20 altında kaldığı, 2019 yılı ilk 3 ayında ise kar hedefinde büyük oranda sapma kaydedildiği, davacı şirketin revize iyileştirme projesinde sunulu borç tasfiye planı çerçevesinde iflas erteleme talebine esas 30/04/2016 tarihli kaydi bilançosunda kısa vadeli yabancı kaynakları ile uzun vadeli yabancı kaynakları yani borçları toplamı 21.699.329,01 TL iken, 31/03/2019 yıl sonu itibarı ile geçen 35 aylık periyot sonunda 10.069.467,97 TL borç azalışı ile 11.629.661,04 TL’ye gerilediği, davacı şirketin geçen 35 aylık periyotta aktif ticari faaliyetine devamı ile elde edilen karlar, tahsil edilen alacaklar ve artırılan nakdi sermaye ile birlikte iflas erteleme sürecinde olan bir firma için 10.069.467,97 TL borç azalışının olumlu bir değer olarak kabul edilmesi gerektiği, davacı şirket tarafından yapılan borç ödemelerine ilişkin dava dosyasına sunulu listelerin yanı sıra 3’er aylık dönemler itibarıyla sunulu kayyım raporlarında borç ödeme listelerinin detaylı olarak ver aldığı oy çokluğu ile kanaat olarak belirtilmiş, bilirkişi … tarafından verilen ayrık raporda ise; borçlu şirketin öz varlığının 31/03/2019 tarihi itibariyle (-) 117.184,27 TL olduğu ve borca batık olduğu, tanınan süre içerisinde maliyet kontrolü gerçekleştiremediği, maliyetlerin sürekli yüksek seyrettiği, hedeflenen karlılığın altında kaldığı, 2019 yılı ilk 3 ayında öngörülen ortalama kar tutarının 309.563,90 TL olmasına rağmen elde edilen kar tutarının 5.072,85 TL olduğu, 2019 yılı satış ve karlılık hedefi 1.238.255,61 TL’ye ulaşmasının şimdiden mümkün olmadığı, bu durumda elde edilecek kar tutarı ile borçlarını ödemekte zorlanacağı, ödediğini belirttiği borç tutarlarının olumlu olduğu ancak borç ödemelerine ilişkin mutabakat/feragatnamelerin dosyada mevcut olmadığı, davacı işletmenin mevcut öz varlık düzeyi, satış tutarı ve karlılık ile iyileşmesinin mümkün olmayacağını yönünde kanaat sunulmuştur.Davacı vekili tarafından rapora karşı sunulan beyan ve itiraz dilekçesinde müvekkili şirketin karlılık durumun hedeflediği oranlara çekememesinin temel sebebinin piyasa koşulları ve döviz kurundaki dalgalanmadan kaynaklandığını, USD üzerinden hammadde alımı yapıldığını, tedbir tarihinde USD kuru 2.94 TL iken, 02/07/2019 tarihinde 5.64 TL civarında olduğunu, bu nedenle hammadde maliyetinin %100 ün üzerinde arttığını, piyasa koşullarındaki krizi durumunun, müşteri kitlesinde de daralmaya neden olduğunu, bu daralmanın ise satış miktarlarına dolayısıyla karlılık durumuna yansıdığını, bu nedenle kar oran hedeflerinin altında kaldığını, tüm bunlara rağmen müvekkili şirketin kar etmeye devam ettiğini, elde edilen karla şirketin başlangıç noktasındaki borcunun % 60’ının tasfiye edildiğini, borç ödemelerinin yapıldığının kayıtlarla sabit olduğunu, raporun verildiği tarihten dilekçenin verildiği tarihe kadar iki haftalık kısa bir süre geçmesine rağmen 30 firma ve banka ile mutabakat yapılarak ilgili şirketlerden mutbakata yönelik beyanlar alındığını bu nedenle ayrıksı raporu kabul etmediğini beyan etmiş ve ödemeler ile mutabakatlara ilişkin bir kısım kayıtları sunmuştur.Kayım raporları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı incelendiğinde; davacı tarafından proje ve revize projenin, alacaklılar listesinin dosyaya ibraz edildiği, mahkemece gerekli yasal ilanların yapılarak alacaklıların davaya müdahale imkanının sağlandığı, davacı şirketin taahhüt ettiği sermaye arttırımlarını yerine getirdiği, borca batık olan davacı şirket tarafından ibraz edilen iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğu, borç ödemelerinin devam ettiği, alacaklılarla görüşmelerin yapıldığı, iflas erteleme talep edilen tarihte özvarlıklarının rayiç değerine göre (-) 3.529.850,23 TL borca batık iken 18/06/2019 tarihli bilirkişi raporuna göre özvarlıklarının rayiç değerinin (-) 117.184,26 TL olduğu, ticari faaliyetlerini devam ettiren şirketin borca batıklıktan kurtulma ihtimalinin olduğu tüm bu hususlar nazara alındığında yerel mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından 6100 sayılı HMK 353/1.b.1 maddesi uyarınca müdahil vekilinin istinaf isteminin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;1-Müdahil … San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353/1.b.l bendi gereğince REDDİNE,2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 121,30 TL başvuru harcı ile istinaf karar harcı 54.40 TL olmak üzere toplam 175,70 TL harçtan, yatırılan toplam 165,70 TL harcın mahsubu ile bakiye 10 TL harcın Müdahil … San. Tic. Ltd. Şti.’den tahsili ile hazineye gelir kaydına,3-İstinaf yargılaması için Müdahil … San. Tic. Ltd. Şti. tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,4-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, İİK 179/c maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren on günlük süre içerisinde Temyiz Yolu açık olmak üzere oybirliği ile karar verildi.
11/11/2020