Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1289 E. 2023/376 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1289
KARAR NO: 2023/376
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 15. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2014/1036
KARAR NO: 2018/36
DAVA TARİHİ: 31/12/2013
KARAR TARİHİ: 23/01/2018
DAVA: Kayıt Kabul
KARAR TARİHİ: 08/03/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kıdem ihbar tazminatları ile sair sosyal haklarının tahsili için davalı müflis aleyhine Gebze 1.İş Mahkemesi’nin 2003/91 E.sayılı dosyası ile dava açıldığını ve iş bu davanın 2705/2003 tarih ve 2003/403 K.sayı ile karara bağlandığını, söz konusu kararın takibe konulduğunu, fakat o sırada davalı firma hakkında iflas kararı verildiğinden işlem yapılmadığını, ilk iflas kararının Gebze …İflas Müdürlüğünün … iflas masası kurulma aşamasında kesinleşmeden iptal olunduğunu, daha sonra İstanbul …İflas Müdürlüğünün … iflas sayılı dosyası ile iflas masasının oluşturulduğunu, taraflarınca davacı ile birlikte 60 işçi alacağının daha masaya kayıt edildiğini, fakat iflas masasının mahkeme ilamına dayalı alacak olduğu halde eksik hesaplayarak 26.532,58 TL’lik kısmını kabul ettiğini, 9.085,97 TL’lik kısmını haksız ve yersiz olarak reddettiğini beyan ederek müvekkilinin alacağının bilirkişi marifetiyle hesaplanarak iflas masası tarafından reddedilen kısmının da iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça tebligat masrafı yatırılmadığı için hak düşürücü sürenin ilan tarihinden itibaren hesaplanması gerektiğini ve davanın süresinde açılmadığını, davacının müflis firmada işçi olarak çalışmalarının karşılığı olan kıdem tazminatı ve diğer alacaklarına istinaden bir takım evraklarla 162 kayıt nosu ile iflas masasına alacak yazdırmak suretiyle talepte bulunduğunu, iflas idaresi tarafından alınan karar ile alacağının kısmi ret, kısmi kabul şeklinde sıra cetvelinin tanzim edildiğini, iflas idaresince dosyaya alacak kaydı yapılan tüm alacakların bilirkişi vasıtasıyla faiz ve diğer hesaplamalarının yapılması yönünde karar alındığını, bu karar doğrultusunda dosyaların bilirkişilere gönderildiğini, bilirkişilerce dosyalara ilişkin hesaplama yapıldıktan sonra bilirkişi raporunun iflas dosyasına 04/11/2013 tarihinde verildiğini, idarelerince alacak kaydı talebinde bulunan alacaklarının belgeleri ve verilen rapor doğrultusunda sıra cetvelinin tanzim edildiğini, davacı alacaklının alacaklarını dosyaya kayıt ederken söz konusu kaydın dayanağı Gebze 1.İş Mahkemesinin 2013/91 E.-2003/403 K.sayı ile karar dosyasını sunmadığı için bilirkişice bu konuda bir hesaplama yapılmadığını, mahkeme ilamının davacı vekilince taraflarınca sıra cetveli tanzim edildiği süreçte dosyaya sunulmadığını, dosyaya bilirkişi raporundan sonra sunulan mahkeme ilamındaki asıl alacak kalemlerinin taraflarınca bilirkişi raporundaki faiz oranları esas alınarak hesaplama yapıldığını ve bu hesaplama doğrultusunda talep edilen 35.618,55 TL’den 26.532,58 TL kabul, 9.085,97 TL reddedildiğini, reddedilen 9.085,97 TL’nin ana para alacağının faize ilişkin kısmı olduğunu, hesap hatası bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “…Usul ve yasaya uygun bilirkişi raporunda; davacının Gebze İş Mahkemesinin 27/05/2003 tarih ve 2003/91 Esas 2003/403 Karar sayılı ilamından doğan asıl alacaklarının 20/02/2013 tarihine kadar işlemiş faiziyle birlikte toplamı 26.451,97-TL olup, davalı yanın 26.563,58-TL olarak borcu kabul ettiği bu durumda bakiye alacağının olmadığı kanatiyle rapor etmiştir. Mahkememizce dosyanın yapılan incelemesinde davacı tarafın bakiye alacağa ilişkin kayıt kabul talebinde bulunduğu alınan bilirkişi raporunda davacı tarafın kayıt kabul talep edebileceği bakiye alacağın bulunmadığı davacı tarafın talebi mümkün alacağının iflas masası tarafından kabul edildiği tespiti yapılmış alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya dosya içeriğine uygun olduğu görülmekle ispatlanamayan davanın reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Bilirkişi raporları arasında çelişki olduğunu, 13/04/2015 tarihli bilirkişi raporunda kıdem tazminatı faiz oranı yıllık % 61 olarak baz alınırken, 21/11/2015 tarihli bilirkişi raporunda yıllık faiz oranı %55 olarak hesaplandığını, 2008 tarihindeki yıllık faiz oranı yine aynı şekilde 13/04/2015 tarihli raporda %24,5 iken 21/11/2015 tarihli raporda %20,5 olarak belirtildiğini, ayrıca ücret alacakları ve yargılama giderlerine uygulanan yasal faiz oranları yönünden de iki rapor arasında çelişki bulunduğunu, bu durumun müvekkilinin hak kaybına uğramasına sebebiyet verdiğini beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır.Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabule elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Kayıt kabul davası için yasada öngörülen 15 günlük süre özel dava şartıdır. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 24/06/2020 tarihli 2016/8277 E. 2020/2247 K. sayılı ilamı; “…Dava, alacağın iflas masasına kayıt kabul istemine ilişkindir. İİK’nın 235. maddesine göre, kural olarak sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde ticaret mahkemesine dava açabilirler. Ancak aynı Kanun’un 223. maddesi hükmüne göre alacaklı tebligata elverişli adresini bildirip kararın tebliği için avans yatırmışsa 15 günlük dava açma süresi, kararın tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, iflas sıra cetveli, son olarak 02/12/2013 tarihli Ticaret Sicil Gazetesin’de ilan edilmiştir. Davacı kayıt başvurusu sırasında tebliğ avansı yatırmamıştır. Buna rağmen iflas sıra cetvelinin 18/12/2013 tarihinde davacıya bilgi mahiyetinde ayrıca tebliğ edildiği görülmüştür. Dava dosyasında mevcut harçlandırma formu, tevzi formuna göre dava 31/12/2013 tarihinde açılmış olup ilan tarihine göre yasal 15 günlük hak düşürücü süreden sonra davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Hak düşürücü süre, dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir…” şeklinde açıklanmıştır. İstanbul 3. İflas Müdürlüğü’nün… İflas sayılı dosyası ile ilgili vermiş olduğu cevabi yazıda; davacı vekilinin 35.618,55 TL alacağına istinaden 20/05/2013 tarihinde yapmış olduğu başvuruya ilişkin tebligat masrafı vermediği, sıra cetvelinin 02/12/2013 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ve 28/11/2013 tarihli … Gazetesinde ilan edildiği bildirilmiştir. Davacı vekili kayıt kabul istemine konu, iflas masasına yapmış olduğu başvuruya ilişkin 162 kayıt no.lu dilekçesinin üzerine “Harç 195 makbuz ile yatırıldı” ibaresi yazılarak icra müdürlüğünce imzalanmıştır. İflas dosyası UYAP sistemi üzerinden incelendiğinde; 20/05/2013 tarihli 195 no.lu sayman mutemedi alındısında “60 işçi alacağı vekili Av. … ” tarafından 60 adet iflas başvurma harcı olarak 2.400,00 TL ve 60 adet vekalet suret harcı olarak 225,00 TL olmak üzere toplam 2.625,00 TL yatırıldığı anlaşılmaktadır. Yani yatırılan tebligat avansı yoktur. Her ne kadar başvuru sırasında harç yatırılmış ise de Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2014/8878 E. 2015/5131 K. 02/07/2015 tarihli ilamında ifade edildiği gibi İİK’nın 223. maddesi ve bu maddeye göre çıkarılan İflas İdaresi Ücreti, Yazı ve Tebliğ Masrafı Tarifesi Hakkında Tebliğ’in 10. maddesi uyarınca gerekli masrafın, avans (para) olarak yatırılması gerekmektedir. Bu itibarla, davacı vekiline İİK’nın 234/2. maddesi uyarınca yapılan 18/12/2013 tarihli tebligat bilgi verme mahiyetinde olup, sürenin tebliğ tarihinden işlemesi imkanı vermeyecektir. Nitekim Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 15/10/2019 tarihli 2016/5144 E. 2019/4265 K. sayılı ilamı incelendiğinde; davacı vekili Av…. ‘ın başka bir alacaklı … yönünden iflas masasına yapmış olduğu başvuru neticesinde mahkemece verilen kısmen kabul kararının, davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığının incelenmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu, ilk derece mahkemesince yapılan incelemede; İstanbul 3.İflas İdaresinin “… alacaklı …’in … nolu alacaklı olduğu, alacaklı vekilinin alacak talep dilekçesinden de görüleceği üzere 22.11.2013 tarihinde 40,00.-TL. İflas başvuru harcı ve 3,75.-TL. vekalet suret harcı olmak üzere 43,75.-TL. yatırılmış, masraf avansının yatırılmamıştır. Kararın alacaklı vekiline 18.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği…” şeklinde cevap verdiği, ancak masraf avansı yatırılmadığı gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle usulden reddine karar verildiği ve Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 03/02/2022 tarihli 2021/6453 E. 2022/523 K. sayılı ilamı ile hükmün onandığı anlaşılmıştır. Davacı tarafından iflas masasına başvurulduğu sırada tebligat masraf avansı yatırılmadığından 15 günlük yasal süre, son ilan tarihi olan 02/12/2013 tarihinden itibaren hesaplanmalıdır. Bu durumda dava en geç 17/12/2013 tarihinde açılması gerekirken, 31/12/2013 tarihinde açılmıştır. Mahkemece davanın yasal süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle özel dava şartı yokluğundan 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken esastan reddi hatalı olup davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 355.maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince yeniden hüküm tesis edilerek davanın HMK’nun 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi gereğince KABULÜNE,2-İstanbul 15. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/1036 Esas, 2018/36 Karar sayılı ve 23/01/2018 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA VE YENİDEN HÜKÜM TESİS EDİLMESİNE,a-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE,3-İlk Derece Mahkemesi yönünden ;a-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından 24,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 155,60 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,b-Davalı İflas İdaresi davada vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,ç-Yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine, 4-İstinaf İncelemesi Yönünden;a-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,b-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından, davacı tarafından yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, c-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, ç-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine,d-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,e-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 08/03/2023