Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1270 E. 2023/298 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1270
KARAR NO: 2023/298
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/759
KARAR NO: 2019/603
KARAR TARİHİ: 18/04/2019
DAVA: Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
KARAR TARİHİ: 22/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesi ile; Müvekkillerinin davalı kooperatifin ortakları olduklarını, kooperatifin 08.07.2017 tarihinde yaptığı genel kurulda müvekkillerinin kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak suçlaması ve gerekçesi ile ortaklıktan çıkartılma kararı alındığını ve bu kararın müvekkillerine 2017 Temmuz ayı içerisinde noter marifetiyle bildirildiğini müvekkillerinin kooperatif aleyhine ne gibi faaliyette bulunduklarını bilmediklerini, ne genel kurul tutanağında ve ne de yapılan noter tebligatında bu gerekçenin yazılmadığını,genel ve muğlak ifadelerle ana sözleşmede yazılı çıkartma gerekçelerinin gerekçe olamıyacağını, ana sözleşmede yazılı çıkartma sebeplerinin açık somut ve kesin olmak zorunda olduğunu, açık olmayan çıkartma sebeplerinin çıkartma işlemine dayanak olamayacağını belirterek; davalı Kooperatifin 08.07.2017 tarihinde müvekkilleri aleyhine verdiği kooperatif ortaklığından çıkartılma kararlarının iptaline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi ile; Davacıların 08.07.2017 tarihli genel kurulda alınan kararla kooperatif ortaklığından ihraç edildiklerini, söz konusu genel kurulda yapılan görüşmeler sırasında haklarındaki ihraç iddiaları ile ilgili gerekçelerin ortaya konduğunu ve kendilerini savunmak için söz hakkı verildiğini ve yaptıkları konuşmalarda bu iddiaları kabul ettiklerini, davacı …’nin kooperatifin eski başkanı olduğunu, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının 05.12.2016 sayılı soruşturma raporu uyarınca yaptığı usulsüzler nedeniyle görevden alındığını, ayrıca Kooperatif Yönetim Kurulunun kendisine ihtarname çektiğini, kooperatif muhasebe bilgilerinin, elektrik, su alım satım bilgilerinin, kooperatif yazışmalarının, kooperatif ortaklarının bilgilerinin yer aldığı bilgisayarı seçimi kaybettiği gün alıp götürdüğü ve bunu geri getirmesi, zimmetine geçirdiği paraları iade etmesi ve borçları ödemesinin kendisine bildirildiğini, fakat davalının ihtarnamede belirtilen hususları yerine getirmediğini, cevabi ihtarname çekerek bilgisayarın oğluna ait olduğunu ve çöktüğünü ifade ettiğini, davacı …’in kooperatif’ in internet sayfasında kooperatif ortaklarına yönelik küfür, hakaret ve tehdit içeren sözler sarf ettiğini, davacı …’in kooperatifin faalliyet alanı olan limanda sigortalı gece bekçisi olarak çalışan …’ı alkollü vaziyette dövdüğünü ve bu eylemi genel kurulda kabul ettiğini, Kooperatif Yönetim Kurulunun 13.06.2017 tarihli 40 sayılı ve 14/06/2017 tarihli 41 ve 42 sayılı kararları incelendiğinde davalılar hakkındaki ihraç kararlarının tüm gerekçeleri ile ortaya konulduğunu bildirerek davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, ” …Davacılar …, … ve …’nin davalı kooperatif ortakları iken kooperatif aleyhine faaliyette bulunmaları gerekçesiyle ortaklıktan çıkartıldıkları, çıkartma kararlarının davacılara noter aracılığı ile usulune uygun olarak tebliğ edildiği, bu davanın süresi içerisinde açıldığı, dosyadaki tüm bilgi ve belgelere, bilirkişi raporuna göre davacı … ve arkadaş grubunun limanda içki içtikleri, kooperatif ortağı … ve yanındaki birkaç kişinin gece bekçisini park halindeki araçların arasına soktuğu ve …’ in bekçiyi tokatladığı, bu şekildeki eyleminin kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu, kooperatif ortağı …’in davalı kooperatif logolu WEB sayfasında kooperatif ortaklarına karşı beyanlarının kooperatifte huzursuzluk yaratacak, ortaklar arasında husumete yol açacak nitelikte olduğu, bu eyleminin kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu, davacı … hakkında davalı kooperatif tarafından gönderilen bilgisayarın iade edilmesi, palamar borçlarının ödenmesi, ortaklardan aldığı belge vermediği paraların iadesi hususundaki ihtarnamenin gereğini yerine getirmediğinden ayrıca kooperatif kongreleri öncesinde ve sonrasında kooperatif logolu internet sitesinde kooperatif ortakları hakkında iddialarda bulunması nedeniyle kooperatifin huzur ve sükununu bozan davranış olduğu ve kooperatif aleyhine faaliyette bulunmak niteliğinde olduğu anlaşıldığından davacılar hakkında alınan kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının yerinde olduğu ” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacılar vekilince dava dilekçesindeki nedenler tekrarlanarak istinaf yasa yoluna başvurulmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE GEREKÇE HMK’nın 355. ve 357. maddeleri gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle bağlı olarak ve kamu düzenine aykırılık hususlarını da gözetilerek yapılan inceleme neticesinde; Dava, kooperatif ortaklığından çıkarılmasına ilişkin genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir.Dosyanın incelenmesinde, davacılar vekilince, davacıların her biri hakkında kooperatif ortaklığından ihracına ilişkin genel kurul kararının iptali istenildiği halde dava açılırken tek başvuru harcı ile maktu harç yatırıldığı, diğer davacılar için harç yatırıldığına dair dosyada delil ya da belgeye rastlanamadığı anlaşılmıştır. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 19/04/2012 tarih 2011/4841 Esas 2012/2972 Karar, 14/11/2019 tarih 2016/7539 Esas 2019/4737 Karar sayılı ilamlarında belirtildiği gibi genel kurul kararı aleyhine açılan her bir davanın birbirinden bağımsız olduğu, davacılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunmadığı, her bir davacının dava dilekçesinin ayrı ayrı harçlandırılması gerektiği ifade edilmiştir. Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamayacağı gözetilerek mahkemece; dava konusu edildiği halde harcı yatırılmayan diğer davacılar için de harcı tamamlamak üzere davacılar vekiline Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca süre verilerek, re’sen eksik harcın tamamlatılması, harç tamamlanmadığında harcı yatırılmayan davacılar ile ilgili dava dosyasının tefriki ile işlemden kaldırılması, yenilenmemesi halinde bu talebe yönelik davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi, harcın ikmal edilmesi halinde; her bir davacı için oluşacak uygun sonuç dairesinde ihracın iptali istemi hakkında karar verilmesi gerekirken, harcı yatırılmayan diğer davacılar hakkında yazılı şekilde hüküm verilmesi doğru görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle harç eksikliği konusunda işlem yapmadan davaya devam edip delilleri esastan değerlendiren ilk derece mahkemesi kararı hatalı olduğundan davacılar vekilinin istinaf başvurusunun sair hususlar incelenmeksizin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 bendi gereğince esası incelemeden kararın kaldırılmasına, dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılmak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal mahkemesine iadesine karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere; 1-Davacılar vekilinin istinaf başvurusunun sair hususlar incelenmeksizin KABULÜ ile, HMK’nun 353/1.a.6. maddesi uyarınca İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18/04/2019 tarih, 2017/759 esas 2019/603 Karar sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2-Dosyanın, Dairemiz kararına uygun şekilde yargılama yapılamak ve yeniden bir karar verilmek üzere mahal Mahkemesine İadesine,4-Harçlar Kanunu gereğince davacılar tarafından yatırılan istinaf kanun yoluna başvurma harcının hazineye gelir kaydına, istinaf karar harcının talep halinde davacılara iadesine, 5-Davacıların yapmış olduğu istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,6-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine, Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 362/1-g bendi gereğince kesin olmak üzere oy birliği ile karar verildi.22/02/2023