Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 45. Hukuk Dairesi 2020/1250 E. 2023/277 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
45. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO: 2020/1250
KARAR NO: 2023/277
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ: İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2013/374
KARAR NO: 2019/330
KARAR TARİHİ: 29/04/2019
DAVA: Kayıt Kabul
KARAR TARİHİ: 22/02/2023
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 17/03/1986 tarihinden itibaren müflis şirkette çalışmaya başladığını ancak fazla mesai alacakları ile sair sosyal haklarının kendisine ödenmediği, bu nedenle Gebze … Noterliği’nin 22/10/2003 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile iş akdini haklı olarak feshetmek zorunda kaldığını, müflis şirketin müvekkilinin hak kazandığı kıdem ve sair sosyal haklarının ödenmediğini kabul ettiğini ve ödemeyle ilgili olarak 22/10/2003 vade tarihli ve 23.710,00-TL. bedelli senet verdiğini, müflis şirketin vermiş olduğu senet vadesinde ödenmediği için Gebze … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile takibe konulduğunu, takibin kesinleştiğini, fakat müflis şirketin bu arada iflas aşamasında olduğundan herhangi bir işlem yapılmadığını, müvekkilinin alacağının işçi alacağı olduğunu ve takibe koyulan senedin kıdem tazminatı ve ücret alacağı olduğunun Gebze 1. İş Mahkemesi’nin 2003/968 E. Sayılı dosyasında bulunan müflis şirket vekilinin imzasını taşıyan yazılı beyanıyla da sabit olduğunu, müvekkilinin alacağının daha önce Gebze … İflas Dairesi’nin … İflas sayılı dosyasında kabul edildiğini fakat iflas kararı iptal edildiğinden herhangi bir işlem yapılmadığını, 2. alacaklılar toplantısına katılma talepleri ile müvekkillinin alacağının işçi alacağı olduğu sabit olduğundan iflas masasına kaydına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının alacağını ispatladığını söylediği belgeleri iflas masasına sunmadığını, davacı asilin kıdem tazminatı ve ücret alacağı olduğu, bunların davacı müflis şirketçe kabul edildiği, bunlara karşılık senet verildiği ve iflas senedin icra takibi yapıldığı hususlarının hiçbirinin, sunulan belgeler ve iflas masasında mevcut verilerle uyuşmadığını, davacının 144.073,63 TL alacak talep ettiği 156 nolu alacak kaydının, davacı asilin iş kazasına yönelik değerlendirildiğini ve neticeten sıra cetveline (fahiş talep edilen faiz farkları nazarı itibare alınarak) 34.317,49 TL’nin kabul ve 109.756,14 TL’nin ise ret olduğunu, davacının … nolu alacak kaydının ise, ekinde sunulan icra dairesi hesap sayfası ile alacağın her türlü şüpheden uzak biçimde ispatlanamadığını, davacının alacak kayıtlarını yaptırırken herhangi bir tebligat masrafı vermediğini, bu itibarla dava açma süresi gazete ilanının yapıldığı tarihten itibaren 15 gün olduğundan huzurdaki davanın süresinde açılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece; “…Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, takip dosyası kapsamı, benimsenen bilirkişi raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; davacı tarafça, müflis şirketteki iş akdinin feshinden kaynaklı iddia olunan kıdem tazminatı vs sosyal haklara yönelik başlatılan Gebze … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takibe konu ve iflas masasının … sıra numarasına kaydedilen alacağın reddi nedeniyle kayıt kabulü talep edilmiş ise de; benimsenen bilirkişi kurulu raporunda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, davaya dayanak iflas masasının … sıra numarasına kaydedilen ve reddedilen alacağın, davacı taraf 20/05/2013 tarihli dilekçesi ile iflas masasının … sıra numarasına kaydedildiği ve alacağın iflas masasınca kabul edildiği, bu nedenle davaya konu kıdem tazminatı ve ücret alacağının mükerrer olduğu; tüm dosya kapsamına göre davacının talebinin mükerrer bir talep olduğu anlaşıldığından ve Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarına göre kayıt kabul davalarında maktu karar ve ilam harcı ile haklı çıkan yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden davalı İflas İdaresi lehine maktu vekalet ücretini de içerir şekilde aşağıdaki gibi davanın reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı müflis işyerinde iş kazası geçirdiğini ve bu kaza nedeniyle Gebze 1.İş Mahkemesinde görülen davada müvekkilinin 10.000,00 TL manevi tazminat alacağının kaza tarihinden itibaren işlemiş ve işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı şirketten alınmasına karar verildiğini, söz konusu kesinleşmiş karar davalı iflas idaresine sunulmasına rağmen alacağın haksız ve hukuka aykırı bir şekilde reddedildiğini, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, müvekkilinin hem kıdem tazminatı hem de manevi tazminat alacağı bulunduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında inceleme; 6100 sayılı HMK’nın 355.maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmış, kamu düzenine aykırılık olup olmadığı ise re’sen gözetilmiş ayrıca HMK’nın 357. maddesindeki “İlk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunma istinafta dinlenemez ve istinafta yeni delillere dayanılamaz” kuralı nazara alınmıştır. Dava, İİK 235. maddesi gereğince açılmış olan sıra cetveline itiraz (kayıt kabul) davasıdır. İİK 235. maddede, sıra cetveline itiraz edenlerin, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde iflasa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesine dava açmaya mecbur oldukları, 223. maddenin üçüncü fıkrası hükmünün mahfuz olduğu belirtilmiştir. Maddede düzenlendiği üzere, sıra cetveline itiraz davası açma süresi 15 gündür. Süre, sıra cetvelinin ilanından itibaren başlar. İİK 166. maddedeki gazetelerde yapılan ilanlardan en son ilan tarihinden itibaren işlemeye başlar. İflas masasına alacak yazdırırken, tebligatı kabule elverişli adres gösterilerek, Adalet Bakanlığınca çıkarılan tarifede gösterilen yazı ve tebliğ giderlerini avans olarak vermek suretiyle, İflas idaresince alınacak kararların kendisine tebliğ edilmesini istemiş olan alacaklılara, alacaklarının kabul veya ret edildiği ayrıca tebliğ edilir (İİK 223). Bu alacaklılar için sıra cetveline itiraz davası açma süresi, sıra cetvelinin ilanından itibaren değil, bu tebligatın yapıldığı tarihten itibaren işlemeye başlar. Kayıt kabul davası için yasada öngörülen 15 günlük süre özel dava şartıdır. Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 24/06/2020 tarihli 2016/8277 E. 2020/2247 K. sayılı ilamı; “…Dava, alacağın iflas masasına kayıt kabul istemine ilişkindir. İİK’nın 235. maddesine göre, kural olarak sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde ticaret mahkemesine dava açabilirler. Ancak aynı Kanun’un 223. maddesi hükmüne göre alacaklı tebligata elverişli adresini bildirip kararın tebliği için avans yatırmışsa 15 günlük dava açma süresi, kararın tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar. Somut olayda, iflas sıra cetveli, son olarak 02/12/2013 tarihli Ticaret Sicil Gazetesin’de ilan edilmiştir. Davacı kayıt başvurusu sırasında tebliğ avansı yatırmamıştır. Buna rağmen iflas sıra cetvelinin 18/12/2013 tarihinde davacıya bilgi mahiyetinde ayrıca tebliğ edildiği görülmüştür. Dava dosyasında mevcut harçlandırma formu, tevzi formuna göre dava 31/12/2013 tarihinde açılmış olup ilan tarihine göre yasal 15 günlük hak düşürücü süreden sonra davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Hak düşürücü süre, dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir…” şeklinde açıklanmıştır.İstanbul … İflas Müdürlüğü’nün … İflas sayılı dosyası ile ilgili vermiş olduğu cevabi yazıda; davacı vekilinin 23.710,84 TL alacağına istinaden 22/11/2013 tarihinde yapmış olduğu başvuruya ilişkin tebligat masrafı vermediği, sıra cetvelinin 02/12/2013 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ve 28/11/2013 tarihli … Gazetesinde ilan edildiği bildirilmiştir. Davacı vekili, iflas masasına yaptığı başvuru sırasında davacı ile birlikte 60 kişi için 2.625,00 TL masrafın …bank hesabından çekildiğini ifade etmekte ve davacı vekilinin dosya kapsamına sunmuş olduğu hesap hareketleri incelendiğinde 20/05/2013 tarihinde 2013/11 iflas dosyasına 2.625,00 TL yatırıldığı anlaşılmakta ise de; iflas dosyası UYAP sistemi üzerinden incelendiğinde; 20/05/2013 tarihli … no.lu sayman mutemedi alındısında “60 işçi alacağı vekili Av. … ” tarafından 60 adet iflas başvurma harcı olarak 2.400,00 TL ve 60 adet vekalet suret harcı olarak 225,00 TL olmak üzere toplam 2.625,00 TL yatırıldığı anlaşılmaktadır. Ancak yatırılan bu bedel tebligat masrafı olmadığı gibi 20/05/2013 tarihinde yani işbu dosyaya konu başvurunun yapıldığı 22/11/2013 tarihinden önce yatırıldığı anlaşılmakla, bu dosyayı kapsamadığı açıktır. Yine iflas dosyası incelendiğinde; davacı vekili tarafından 22/11/2013 tarihli … no.lu sayman mutemedi alındısında “… (alacaklı) – …, …, … ve … vekili Av. … ” tarafından 4 adet iflas başvurma harcı olarak 160,00 TL ve 4 adet vekalet suret harcı olarak 15,00 TL olmak üzere toplam 175,00 TL yatırıldığı tespit edilmiştir. Davacı vekilinin dosya kapsamına sunmuş olduğu hesap hareketleri incelendiğinde de 22/11/2013 tarihinde 2013/11 iflas dosyasına 175,00 TL yatırıldığı anlaşılmaktadır. Ancak bu bedel makbuz üzerinde açıkça yazıldığı gibi tebligat masrafı değil harç olarak yatırılmıştır. Yani yatırılan tebligat avansı yoktur. Her ne kadar başvuru sırasında harç yatırılmış ise de Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2014/8878 E. 2015/5131 K. 02/07/2015 tarihli ilamında ifade edildiği gibi İİK’nın 223. maddesi ve bu maddeye göre çıkarılan İflas İdaresi Ücreti, Yazı ve Tebliğ Masrafı Tarifesi Hakkında Tebliğ’in 10. maddesi uyarınca gerekli masrafın, avans (para) olarak yatırılması gerekmektedir. Bu itibarla, davacı vekiline İİK’nın 234/2. maddesi uyarınca yapılan 18/12/2013 tarihli tebligat bilgi verme mahiyetinde olup, sürenin tebliğ tarihinden işlemesi imkanı vermeyecektir. Nitekim Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 15/10/2019 tarihli 2016/5144 E. 2019/4265 K. sayılı ilamı incelendiğinde; davacı vekili Av. …’ın başka bir alacaklı … yönünden iflas masasına yapmış olduğu başvuru neticesinde mahkemece verilen kısmen kabul kararının, davanın hak düşürücü sürede açılıp açılmadığının incelenmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu, ilk derece mahkemesince yapılan incelemede; İstanbul …İflas İdaresinin “… alacaklı …’in 214 nolu alacaklı olduğu, alacaklı vekilinin alacak talep dilekçesinden de görüleceği üzere 22.11.2013 tarihinde 40,00.-TL. İflas başvuru harcı ve 3,75.-TL. vekalet suret harcı olmak üzere 43,75.-TL. yatırılmış, masraf avansının yatırılmamıştır. Kararın alacaklı vekiline 18.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği…” şeklinde cevap verdiği, ancak masraf avansı yatırılmadığı gerekçesiyle davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle usulden reddine karar verildiği ve Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 03/02/2022 tarihli 2021/6453 E. 2022/523 K. sayılı ilamı ile hükmün onandığı anlaşılmıştır.Davacı tarafından iflas masasına başvurulduğu sırada tebligat masraf avansı yatırılmadığından 15 günlük yasal süre, son ilan tarihi olan 02/12/2013 tarihinden itibaren hesaplanmalıdır. Bu durumda dava en geç 17/12/2013 tarihinde açılması gerekirken, 31/12/2013 tarihinde açılmıştır. Mahkemece davanın yasal süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle özel dava şartı yokluğundan 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilmesi gerekirken esastan reddi hatalı olup davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 355.maddesi uyarınca kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2 bendi gereğince yeniden hüküm tesis edilerek davanın HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK’nun 355. maddesi gereğince KABULÜNE,2-İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2013/374 Esas, 2019/330 Karar sayılı ve 29/04/2019 tarihli kararının HMK’nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca KALDIRILMASINA VE YENİDEN HÜKÜM TESİS EDİLMESİNE,a-Davanın 6100 sayılı HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca USULDEN REDDİNE, 3-İlk Derece Mahkemesi yönünden; a-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ve ilam harcından 24,30 TL’nin mahsubu ile bakiye 155,60 TL harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,b-Davalı İflas İdaresi davada vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,c-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,ç-Yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve istek halinde yatıran tarafa iadesine, 4-İstinaf İncelemesi Yönünden;a-Davacı tarafından yatırılan istinaf başvuru harcının Hazineye irat kaydına,b-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL istinaf karar harcından, davacı tarafından yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 135,50 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına, c-İstinaf yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, ç-Yatırılan gider avansından kalan kısmın davacıya ilk derece mahkemesince iadesine, d-İstinaf yargılaması sırasında duruşma açılmadığından vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,e-Kararın ilk derece mahkemesince taraflara tebliğine,Dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 362/1.a maddesi gereğince kesin olmak üzere oybirliği ile karar verildi. 22/02/2023